Ela Yılmaz | Ankara University (original) (raw)
Papers by Ela Yılmaz
Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2023
Kahve bitkisinin Afrika Kıtası'nda başlayan, Yemen üzerinden Osmanlı topraklarına geçerek İstanbu... more Kahve bitkisinin Afrika Kıtası'nda başlayan, Yemen üzerinden Osmanlı topraklarına geçerek İstanbul'a sonrasında ise elçiler ve seyyahlar aracılığıyla Avrupa'ya ve tüm dünyaya yayılan serüveninin sonunda kahve bitkisi artık vazgeçilmez bir tüketim ürünü olur. Yüzyıllardır tüketilen kahve dünyanın ortak bir içeceği olsa da her ülke kendine özgü hazırlama, pişirme ve sunum yöntemleri geliştirmiş böylece farklı tat ve aromalarda birçok kahve çeşidi ortaya çıkmıştır. 16. yüzyıldan itibaren Osmanlı toplumunda tüketilen, sosyal ve kültürel yaşamın bir parçası olan Türk Kahvesi de bu farklı kahve türlerinden biri olmuştur. Türk Kahvesi, geleneksel teknikler uygulanarak gerçekleştirilen hazırlama ve pişirme evreleri ile seremoniye dönüşen sunumuyla birlikte karakteristik bir kimlik kazanmıştır. Türk Kahvesi'nin kavurma, soğutma, öğütme, saklama, pişirme ve servis edilme sürecinde kullanılan araç ve gereçler ise estetik ve sanatsal değeri olan eserlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu makalede, Adana Müzesi koleksiyonunda bulunan hem işlevsel hem de estetik değeri olan, toplumun geleneğini ve maddi kültürünü yansıtan eserlerden örneklerle Osmanlı Dönemi kahve kültürü değerlendirilmiştir.
The changes and transformations that started in the traditional urban physics and architecture of... more The changes and transformations that started in the traditional urban physics and architecture of Istanbul in the 18th century, with the reforms carried out in the 19th century, inuenced the social life, material texture and architecture, and led to the emergence of new spaces that cater to the needs of the society. A new socio-cultural environment emerged with the new public spaces that emerged in the city that directly affected the social life. These spaces, which were seen as open and closed public spaces in Ottoman society, allowed individuals living in the city to come together more often, and increased interaction and communication. Beşiktaş was perhaps one of the most important urban spaces of the Ottoman capital, Istanbul, where public spaces became widespread on the city scale and evolved from traditional to modern. The public spaces in the Beşiktaş district formed important social spaces where the society came together. Coffeehouses, which have an important place among closed public spaces as well as recreation areas and pier areas having an important place among open public spaces, played an important role in the development of social spaces in Beşiktaş district. After the coffeehouses, the developments especially in the art of theater allowed the emergence of different social spaces in Beşiktaş. In Istanbul, the capital of the Ottoman Empire, the modernization and innovation movements in the social life in the 19th century were made permanent, and in Beşiktaş, a modern society that came together in different social spaces was created with a modern identity in which the buildings manifest themselves with architectural designs. In this article, the development of social spaces in Beşiktaş was evaluated in the historical process from the proclamation of the Tanzimat to the II. Constitutional Monarchy.
2-19. YÜZYILDA BAZI AVRUPA BAŞKENTLERİNDE MODERNLEŞME UYGULAMALARI 6 3-OSMANLI DEVLETİ'NİN 19. YÜ... more 2-19. YÜZYILDA BAZI AVRUPA BAŞKENTLERİNDE MODERNLEŞME UYGULAMALARI 6 3-OSMANLI DEVLETİ'NİN 19. YÜZYILI VE BATI ETKİSİNDE MODERNLEŞME 25-48 3.1-Siyâsî Ortam 25 3.2-Sosyo-kültürel Değişimler 29 3.3-Kent Dokusunun Değişimi: İdârî Düzenlemeler 40 4-BEŞİKTAŞ'TA DEĞİŞİMİN TARİHSEL GELİŞİMİ 49 5-BEŞİKTAŞ'TA KENTSEL MEKÂNIN DEĞİŞİMİ 79-230 5.1-Tanzimat-Islahat: Beşiktaş'ta Yeni Başlangıçlar 79-159
Ankara Üniveristesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2020
19. yüzyılın sonlarına kadar “Seyahat, Seyahatnâme ve Gravür” kavramları bir yönüyle, yeni ülkele... more 19. yüzyılın sonlarına kadar “Seyahat, Seyahatnâme ve
Gravür” kavramları bir yönüyle, yeni ülkelere ve kentlere
doğru yol alan seyyahları ve onların gördüklerini
başkalarına aktardıkları notları ifade etmektedir. Fakat
diğer yönüyle de, kendi tanıklıklarını başkalarının gözünde
de canlandırabilmelerini sağlayan görsel kaynakları
tanımlamıştır. Batı dünyasının Osmanlı coğrafyasına
bakışının da değiştiği 19. yüzyılda yazılmış seyahatnâme
ve gravürlerden yararlanılarak, kentlere ilişkin önemli
çıkarımlar günümüzde yapılabilmektedir. Trabzon Kenti
özelinde kent ve konuta ilişkin görsel belgeler üzerinden
yaptığımız bazı tesbitler, kısmi de olsa Osmanlı dönemi kent
ve konutlarına yönelik bir algı yaratabilmektedir. Önemli bir
liman kenti olan Trabzon kentine ilişkin irdelenen
seyahatnâmeler, sadece sanat ve mimarlık tarihimiz için
değil, aynı zamanda kültür tarihimiz için önem teşkil
etmektedir.
Bu calismanin amaci, sadece seyahat kosullarinin degil, fakat bati dunyasinin Osmanli cografyasin... more Bu calismanin amaci, sadece seyahat kosullarinin degil, fakat bati dunyasinin Osmanli cografyasina bakisinin da degistigi 19.yuzyilda yazilmis seyahatnâme ve gravurlerden yararlanilarak, Osmanli cagi Anadolu konutuna iliskin bazi gozlem ve cikarsamalarda bulunmaktir. Bu baglamda, konunun aciklanmasi icin gerektiginde fotograflara da basvurulmustur. Bu calisma ile ulastigimiz sonuclari, su sekilde ozetlemek mumkundur: Kentlerin topografyasi konut alanlarinin olusumunda onemli bir etkendir. Bazen de konutlarin eski kale duvarlari ya da burclar uzerine oturtuldugu gorulmustur. Bu tip konutlara Antalya ve Trabzon’da rastlanilmistir. Konutlar, tek ya da iki katli ve bazen de ticaret sayesinde sermaye birikimi yaratmis varlikli ailelere ait ve konak diye nitelendirilebilecek konutlarda uc katli olup, genellikle bitisik nizâmdadir. Bolgesel farkliliklara ayrilmakla birlikte, yapi malzemesi; ahsap, kerpic, tas ve tugladir. Zemin katlari tas, ust katlari ise ahsap karkasli ve aralari muhtemelen tugla, kerpic ya da tas dolguludur; buna karsilik, sadece kerpic ve tasla insa edilmis konutlar da vardir. Afyonkarahisar, Erzurum, Kayseri ve Urfa gibi kentlerde duz damli, Antalya, Bursa ve Trabzon gibi kentlerde ise kirma ya da besik catili konutlar cogunluktadir; alaturka kiremitli ve genis sacaklidirlar. Ancak 19. yuzyilda meydana gelen deprem ve yangin gibi felâketler, Bursa, Kayseri ya da Erzurum gibi kentlerin yeniden imar edilmesine yol acmistir. Bacalarin, kare kesitli ve dikdortgen prizmal govdeli formlardan ibaret olduklari, ayrica, kimi bacalarin ustunun konik, kimilerinin de yarim kure basliklar halinde sonlandigi tesbit edilmistir. Kimi konutlarda altli-ustlu iki, uc, dort ve hatta bazi konutlarda bes sira halinde duzenlenmis dusey dikdortgen pencere acikliklarinin yer aldigi tesbit edilmistir. Bursa’da ahsap kafesli ya da kepenkli dusey dikdortgen pencerelerin ustunde, sivri kemerli ve vitrayli oldugu anlasilan tepe (kafa) pencereleri, Urfa’da bazi yapilarin ust katlarinda gorulen ve daha kucuk boyutlu olarak mahallince havalandirma takalari da denilen ust pencereler ya da kus takalari denilen acikliklar, Erzurum’da ise pencerelerin yagli kagitla kapatilmasi ve bazen de kemerli acikliklar seklindeki pencereler, kimi bolgesel farkliliklarin bulundugunu aciklamaktadir. Bursa konutlarinda gorulen cikma, cumba ve kafes gibi donatilarin, diger kentlerdeki konutlarda yaygin bir kullanim alani olmadigi soylenebilir. Kayseri’de kimi konutlarin ust katlarinin oturdugu tas konsollar, ahsap ya da demir korkuluklariyla cikma olusturan balkon ya da ucgen alinlik gibi bazisi dekoratif nitelikteki strukturel yapi elemanlarinin gayri-muslimlerin oturdugu konutlarda kullanilmis olmasi dikkat cekicidir. Seyahatnâmelerdeki ifadeler kadar, gravurler de, konut dedigimiz sivil mimarlik orneklerinin, kentsel mekân icinde bahceleriyle birlikte var olmalaridir; boylelikle, kent fizigini olusturan tarihi ve binalarin cevresinde kumelenip, giderek kendiliginden bir doku olusturan mahalleler ve bu mahallelerde cevrenin yesiline karisan, tek ya da cok katli, duz ya da kirma catili ve alaturka kiremit ortulu kârgir konutlari bulunan, kisacasi, dogal cevre ile kent fizigini birlestiren anlamli bir kentsel dokunun varligindan bahsedilebilir. 19. yuzyil Anadolu konutunun gorsel kaynaklari uzerinden surdurulen bu tur bir calismanin, esasen diger Anadolu kentleri ve bu kentlerin sivil mimarligina yonelik olarak, farkli donemler icin de surdurulebilmesi, hic suphesiz, sadece sanat ve mimarlik tarihimiz icin degil, fakat ayni zamanda kultur tarihimiz icin de anlamli olacaktir.Abstract The aim of this study is to make some of the observations and inferences regarding the Anatolian houses of Ottoman era by benefiting from travelogues and engravings in 19th century not only in the opportunity of travel, but also changed the western world's approach to the Ottoman geography. The results of this study can be summarized as follows: The topography of cities is important factor in the formation of residential areas. Sometimes it has been seen that the houses have been placed on the walls or towers of the castle. These types of houses have been found both in Antalya and Trabzon. The Houses were one or two storey buildings. However there were also three storey and generally adjecent others that can be called as “konak” belonging to wealthy families who created an accumulation of capital from commercial activities. Wood, brick, stone and tile are used as building materials different according to the regions. Stone is used in ground floors, timber for upper floors whereas probably brick, tile and stone to fill the gaps between the floors. However, there are also some houses built with only mud brick and stone. The flat-roofed houses located in the cities like Afyonkarahisar, Erzurum, Kayseri and Urfa, barrel-roofed ones located in Antalya, Bursa and Trabzon are the majority and are Turkish style tiled and with spacious eaves. However,…
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2022
Sanayi Devrimiyle tüm dünyada başlayan ticari ve ekonomik yapının değişimi, insanların yaşamını e... more Sanayi Devrimiyle tüm dünyada başlayan ticari ve ekonomik yapının değişimi, insanların yaşamını etkileyen ve köklü değişimlere sebep olan sonuçları doğurmuştur. Dünya'da artan nüfus, bilimsel ve teknolojik gelişmeler ile yeni kavramlar insanların yaşam alanlarını ve kentlerin formunu etkilemiştir. Avrupa kentlerinde başlayan değişim ve modernleşme kentlerin yeniden düzenlenmesine, yeni ihtiyaçların bir sonucu olarak da yeni mimari yapıların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Osmanlı toplumu da değişen dünyanın farkına varmaya başlamış, önce başkent İstanbul'da yeni mimari yapılarla değişim ve modernleşme kendini göstermiştir. Bu mimari yapılardan biri de gelişen ve genişleyen ticaret ağlarının bir sonucu olan yeni ticaret mekânlarıdır. Yeni bir mimari kurguyla inşa edilmeye başlayan bu ticaret mekânları büyük mağazalardır. Osmanlı kentlerinde faaliyette olan, Cumhuriyetin ilanından sonra da bir süre faaliyetlerine devam eden önemli büyük ticaret mekânlarından biri de Orosdi-Ba...
Çukurova Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2023
Kahve bitkisinin Afrika Kıtası'nda başlayan, Yemen üzerinden Osmanlı topraklarına geçerek İstanbu... more Kahve bitkisinin Afrika Kıtası'nda başlayan, Yemen üzerinden Osmanlı topraklarına geçerek İstanbul'a sonrasında ise elçiler ve seyyahlar aracılığıyla Avrupa'ya ve tüm dünyaya yayılan serüveninin sonunda kahve bitkisi artık vazgeçilmez bir tüketim ürünü olur. Yüzyıllardır tüketilen kahve dünyanın ortak bir içeceği olsa da her ülke kendine özgü hazırlama, pişirme ve sunum yöntemleri geliştirmiş böylece farklı tat ve aromalarda birçok kahve çeşidi ortaya çıkmıştır. 16. yüzyıldan itibaren Osmanlı toplumunda tüketilen, sosyal ve kültürel yaşamın bir parçası olan Türk Kahvesi de bu farklı kahve türlerinden biri olmuştur. Türk Kahvesi, geleneksel teknikler uygulanarak gerçekleştirilen hazırlama ve pişirme evreleri ile seremoniye dönüşen sunumuyla birlikte karakteristik bir kimlik kazanmıştır. Türk Kahvesi'nin kavurma, soğutma, öğütme, saklama, pişirme ve servis edilme sürecinde kullanılan araç ve gereçler ise estetik ve sanatsal değeri olan eserlerin ortaya çıkmasını sağlamıştır. Bu makalede, Adana Müzesi koleksiyonunda bulunan hem işlevsel hem de estetik değeri olan, toplumun geleneğini ve maddi kültürünü yansıtan eserlerden örneklerle Osmanlı Dönemi kahve kültürü değerlendirilmiştir.
The changes and transformations that started in the traditional urban physics and architecture of... more The changes and transformations that started in the traditional urban physics and architecture of Istanbul in the 18th century, with the reforms carried out in the 19th century, inuenced the social life, material texture and architecture, and led to the emergence of new spaces that cater to the needs of the society. A new socio-cultural environment emerged with the new public spaces that emerged in the city that directly affected the social life. These spaces, which were seen as open and closed public spaces in Ottoman society, allowed individuals living in the city to come together more often, and increased interaction and communication. Beşiktaş was perhaps one of the most important urban spaces of the Ottoman capital, Istanbul, where public spaces became widespread on the city scale and evolved from traditional to modern. The public spaces in the Beşiktaş district formed important social spaces where the society came together. Coffeehouses, which have an important place among closed public spaces as well as recreation areas and pier areas having an important place among open public spaces, played an important role in the development of social spaces in Beşiktaş district. After the coffeehouses, the developments especially in the art of theater allowed the emergence of different social spaces in Beşiktaş. In Istanbul, the capital of the Ottoman Empire, the modernization and innovation movements in the social life in the 19th century were made permanent, and in Beşiktaş, a modern society that came together in different social spaces was created with a modern identity in which the buildings manifest themselves with architectural designs. In this article, the development of social spaces in Beşiktaş was evaluated in the historical process from the proclamation of the Tanzimat to the II. Constitutional Monarchy.
2-19. YÜZYILDA BAZI AVRUPA BAŞKENTLERİNDE MODERNLEŞME UYGULAMALARI 6 3-OSMANLI DEVLETİ'NİN 19. YÜ... more 2-19. YÜZYILDA BAZI AVRUPA BAŞKENTLERİNDE MODERNLEŞME UYGULAMALARI 6 3-OSMANLI DEVLETİ'NİN 19. YÜZYILI VE BATI ETKİSİNDE MODERNLEŞME 25-48 3.1-Siyâsî Ortam 25 3.2-Sosyo-kültürel Değişimler 29 3.3-Kent Dokusunun Değişimi: İdârî Düzenlemeler 40 4-BEŞİKTAŞ'TA DEĞİŞİMİN TARİHSEL GELİŞİMİ 49 5-BEŞİKTAŞ'TA KENTSEL MEKÂNIN DEĞİŞİMİ 79-230 5.1-Tanzimat-Islahat: Beşiktaş'ta Yeni Başlangıçlar 79-159
Ankara Üniveristesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2020
19. yüzyılın sonlarına kadar “Seyahat, Seyahatnâme ve Gravür” kavramları bir yönüyle, yeni ülkele... more 19. yüzyılın sonlarına kadar “Seyahat, Seyahatnâme ve
Gravür” kavramları bir yönüyle, yeni ülkelere ve kentlere
doğru yol alan seyyahları ve onların gördüklerini
başkalarına aktardıkları notları ifade etmektedir. Fakat
diğer yönüyle de, kendi tanıklıklarını başkalarının gözünde
de canlandırabilmelerini sağlayan görsel kaynakları
tanımlamıştır. Batı dünyasının Osmanlı coğrafyasına
bakışının da değiştiği 19. yüzyılda yazılmış seyahatnâme
ve gravürlerden yararlanılarak, kentlere ilişkin önemli
çıkarımlar günümüzde yapılabilmektedir. Trabzon Kenti
özelinde kent ve konuta ilişkin görsel belgeler üzerinden
yaptığımız bazı tesbitler, kısmi de olsa Osmanlı dönemi kent
ve konutlarına yönelik bir algı yaratabilmektedir. Önemli bir
liman kenti olan Trabzon kentine ilişkin irdelenen
seyahatnâmeler, sadece sanat ve mimarlık tarihimiz için
değil, aynı zamanda kültür tarihimiz için önem teşkil
etmektedir.
Bu calismanin amaci, sadece seyahat kosullarinin degil, fakat bati dunyasinin Osmanli cografyasin... more Bu calismanin amaci, sadece seyahat kosullarinin degil, fakat bati dunyasinin Osmanli cografyasina bakisinin da degistigi 19.yuzyilda yazilmis seyahatnâme ve gravurlerden yararlanilarak, Osmanli cagi Anadolu konutuna iliskin bazi gozlem ve cikarsamalarda bulunmaktir. Bu baglamda, konunun aciklanmasi icin gerektiginde fotograflara da basvurulmustur. Bu calisma ile ulastigimiz sonuclari, su sekilde ozetlemek mumkundur: Kentlerin topografyasi konut alanlarinin olusumunda onemli bir etkendir. Bazen de konutlarin eski kale duvarlari ya da burclar uzerine oturtuldugu gorulmustur. Bu tip konutlara Antalya ve Trabzon’da rastlanilmistir. Konutlar, tek ya da iki katli ve bazen de ticaret sayesinde sermaye birikimi yaratmis varlikli ailelere ait ve konak diye nitelendirilebilecek konutlarda uc katli olup, genellikle bitisik nizâmdadir. Bolgesel farkliliklara ayrilmakla birlikte, yapi malzemesi; ahsap, kerpic, tas ve tugladir. Zemin katlari tas, ust katlari ise ahsap karkasli ve aralari muhtemelen tugla, kerpic ya da tas dolguludur; buna karsilik, sadece kerpic ve tasla insa edilmis konutlar da vardir. Afyonkarahisar, Erzurum, Kayseri ve Urfa gibi kentlerde duz damli, Antalya, Bursa ve Trabzon gibi kentlerde ise kirma ya da besik catili konutlar cogunluktadir; alaturka kiremitli ve genis sacaklidirlar. Ancak 19. yuzyilda meydana gelen deprem ve yangin gibi felâketler, Bursa, Kayseri ya da Erzurum gibi kentlerin yeniden imar edilmesine yol acmistir. Bacalarin, kare kesitli ve dikdortgen prizmal govdeli formlardan ibaret olduklari, ayrica, kimi bacalarin ustunun konik, kimilerinin de yarim kure basliklar halinde sonlandigi tesbit edilmistir. Kimi konutlarda altli-ustlu iki, uc, dort ve hatta bazi konutlarda bes sira halinde duzenlenmis dusey dikdortgen pencere acikliklarinin yer aldigi tesbit edilmistir. Bursa’da ahsap kafesli ya da kepenkli dusey dikdortgen pencerelerin ustunde, sivri kemerli ve vitrayli oldugu anlasilan tepe (kafa) pencereleri, Urfa’da bazi yapilarin ust katlarinda gorulen ve daha kucuk boyutlu olarak mahallince havalandirma takalari da denilen ust pencereler ya da kus takalari denilen acikliklar, Erzurum’da ise pencerelerin yagli kagitla kapatilmasi ve bazen de kemerli acikliklar seklindeki pencereler, kimi bolgesel farkliliklarin bulundugunu aciklamaktadir. Bursa konutlarinda gorulen cikma, cumba ve kafes gibi donatilarin, diger kentlerdeki konutlarda yaygin bir kullanim alani olmadigi soylenebilir. Kayseri’de kimi konutlarin ust katlarinin oturdugu tas konsollar, ahsap ya da demir korkuluklariyla cikma olusturan balkon ya da ucgen alinlik gibi bazisi dekoratif nitelikteki strukturel yapi elemanlarinin gayri-muslimlerin oturdugu konutlarda kullanilmis olmasi dikkat cekicidir. Seyahatnâmelerdeki ifadeler kadar, gravurler de, konut dedigimiz sivil mimarlik orneklerinin, kentsel mekân icinde bahceleriyle birlikte var olmalaridir; boylelikle, kent fizigini olusturan tarihi ve binalarin cevresinde kumelenip, giderek kendiliginden bir doku olusturan mahalleler ve bu mahallelerde cevrenin yesiline karisan, tek ya da cok katli, duz ya da kirma catili ve alaturka kiremit ortulu kârgir konutlari bulunan, kisacasi, dogal cevre ile kent fizigini birlestiren anlamli bir kentsel dokunun varligindan bahsedilebilir. 19. yuzyil Anadolu konutunun gorsel kaynaklari uzerinden surdurulen bu tur bir calismanin, esasen diger Anadolu kentleri ve bu kentlerin sivil mimarligina yonelik olarak, farkli donemler icin de surdurulebilmesi, hic suphesiz, sadece sanat ve mimarlik tarihimiz icin degil, fakat ayni zamanda kultur tarihimiz icin de anlamli olacaktir.Abstract The aim of this study is to make some of the observations and inferences regarding the Anatolian houses of Ottoman era by benefiting from travelogues and engravings in 19th century not only in the opportunity of travel, but also changed the western world's approach to the Ottoman geography. The results of this study can be summarized as follows: The topography of cities is important factor in the formation of residential areas. Sometimes it has been seen that the houses have been placed on the walls or towers of the castle. These types of houses have been found both in Antalya and Trabzon. The Houses were one or two storey buildings. However there were also three storey and generally adjecent others that can be called as “konak” belonging to wealthy families who created an accumulation of capital from commercial activities. Wood, brick, stone and tile are used as building materials different according to the regions. Stone is used in ground floors, timber for upper floors whereas probably brick, tile and stone to fill the gaps between the floors. However, there are also some houses built with only mud brick and stone. The flat-roofed houses located in the cities like Afyonkarahisar, Erzurum, Kayseri and Urfa, barrel-roofed ones located in Antalya, Bursa and Trabzon are the majority and are Turkish style tiled and with spacious eaves. However,…
Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2022
Sanayi Devrimiyle tüm dünyada başlayan ticari ve ekonomik yapının değişimi, insanların yaşamını e... more Sanayi Devrimiyle tüm dünyada başlayan ticari ve ekonomik yapının değişimi, insanların yaşamını etkileyen ve köklü değişimlere sebep olan sonuçları doğurmuştur. Dünya'da artan nüfus, bilimsel ve teknolojik gelişmeler ile yeni kavramlar insanların yaşam alanlarını ve kentlerin formunu etkilemiştir. Avrupa kentlerinde başlayan değişim ve modernleşme kentlerin yeniden düzenlenmesine, yeni ihtiyaçların bir sonucu olarak da yeni mimari yapıların ortaya çıkmasına neden olmuştur. Osmanlı toplumu da değişen dünyanın farkına varmaya başlamış, önce başkent İstanbul'da yeni mimari yapılarla değişim ve modernleşme kendini göstermiştir. Bu mimari yapılardan biri de gelişen ve genişleyen ticaret ağlarının bir sonucu olan yeni ticaret mekânlarıdır. Yeni bir mimari kurguyla inşa edilmeye başlayan bu ticaret mekânları büyük mağazalardır. Osmanlı kentlerinde faaliyette olan, Cumhuriyetin ilanından sonra da bir süre faaliyetlerine devam eden önemli büyük ticaret mekânlarından biri de Orosdi-Ba...