Dilek Şirvanlı-Özen | Istanbul Atlas University (original) (raw)

Papers by Dilek Şirvanlı-Özen

Research paper thumbnail of Ergenlerde ebeveyne bağlanma tarzinin sosyal cinsiyet rolü ve arkadaşa bağlanma tarzi üzerindeki etkisi

Research paper thumbnail of Impacts of Divorce on the Behavior and Adjustment Problems, Parenting Styles, and Attachment Styles of Children

Journal of Divorce & Remarriage, 2005

In recent years, the most dramatic change in family life has been observed in the rising rate of ... more In recent years, the most dramatic change in family life has been observed in the rising rate of divorce. Especially in Western countries, more than one million children experience parental divorce and this has given rise to studies that seek answers to the questions of what the possible long-term and short-term effects of divorce on children may be and how

Research paper thumbnail of Eşler arası çatışma ve boşanmanın çocuklar üzerindeki etkileri II: Sosyal destek

Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi, 1999

Research paper thumbnail of Effects of Marital Conflict on Adolescent Children

Journal of Divorce & Remarriage, 2004

In this study, the issue of whether adolescents coming from families with high marital conflict d... more In this study, the issue of whether adolescents coming from families with high marital conflict display any differences when compared to the adolescents belonging to families with low marital conflict is examined in detail. Comparison between the two groups is implemented within the framework of the dimensions related with the parenting styles the adolescents perceive and the adult attachment styles

Research paper thumbnail of Çocukluktan Erişkinliğe Obsesif Kompulsif Bozuklukta Hatalı Değerlendirme ve İnanç Alanları

Psikiyatride Guncel Yaklasimlar - Current Approaches in Psychiatry, 2010

Obsesif kompulsif bozuklugun (OKB) etiyolojisine yonelik olarak ortaya konan bilissel modellerden... more Obsesif kompulsif bozuklugun (OKB) etiyolojisine yonelik olarak ortaya konan bilissel modellerden Abartili Sorumluluk Algisi Modeli, Yanlis Yorumlama Modeli ve Bilissel Kontrol Modeli gunumuzde bircok yonden gecerliliklerini surdurmektedirler. Eriskin OKB'nda saptanan cesitli bilislere vurgu yapan bu modellere gore OKB'de etkin olan alti hatali degerlendirme ve inanc alani bulunmaktadir. Bunlar; abartili sorumluluk algisi, dusuncenin onemsenmesi, dusuncelerin kontrolu, abartili tehdit algisi, belirsizlige tahammulsuzluk ve mukemmeliyetciliktir. Erken yaslarda OKB tanisi almis olan kisilerde gorulen hastalik belirtilerinin obsesyonlarin saf kompulsiyonlarla seyredebilmesi, belirtilerin kademeli olarak ortaya cikmasi ve sinsice ilerlemesi noktalarinda ileri yas OKB olgularinda gorulen belirtilerden farklilastigi gorulmektedir. OKB'ye iliskin hatali degerlendirme ve inanc alanlari incelendiginde dusuncenin onemsenmesinin, belirsizlige tahammulsuzlugun ve mukemmeliyetciligin...

Research paper thumbnail of Anksiyete ve Depresif Bozukluklarda Örtüşen ve Ayrışan Belirtiler

Anksiyete bozukluklari ve depresyon arasinda gecerli bir ayrimin olup olmadigi tartismali bir kon... more Anksiyete bozukluklari ve depresyon arasinda gecerli bir ayrimin olup olmadigi tartismali bir konudur. Her iki bozuklugun belirtilerinde onemli ortusmeler vardir ve bu durum kesin taniya karar vermeyi zorlastirabilir. Bu sorunu goren arastirmacilar, anksiyete ve depresyonun ortusen ve farklilasan belirtileri belirlemeye yonelmislerdir. Bu noktada yapilan arastirmalar, dusuk ozdegerlilik, olumsuz duygudurum ve bilislerin varligi gibi cesitli boyutlari olan negatif duygudurumun bu iki bozuklugun ortak noktasi oldugunu gostermektedir. Kisinin cevre ile uyum ve memnuniyet duzeyini yansitan pozitif duygudurumun yetersizligi ise, depresyon icin ayirt edici nokta olarak tanimlanmaktadir. Daha sonraki calismalar ise, anksiyete bozukluklari icin ayirt edici faktorun belirlenmesinin gerekliligine odaklanarak, somatik/otonomik uyarilma faktorunu ucuncu boyut olarak tanimlamislardir. Fenotipik modeller, teorik olarak sorunu cozmus gorunse de, negatif duygudurum boyutunun diger iki boyuta gore o...

Research paper thumbnail of İlişki Başarısının Temel Belirleyicisi: Reddedilme Duyarlılığı

Psikiyatride Guncel Yaklasimlar - Current Approaches in Psychiatry

Research paper thumbnail of Bağlanma ve Zorbalık Sisteminde Yer Alma : Başa Çıkma Stratejilerinin Aracı Rolü

Turk Psikoloji Dergisi, 2010

Research paper thumbnail of Basic Determinant of Success of Interpersonal Relationship : Rejection Sensitivity

The rejection sensitivity, which is defined as waiting to be rejected, being ready to perceive, a... more The rejection sensitivity, which is defined as waiting to be rejected, being ready to perceive, and being overreacted to rejection, is seen as an important fact affecting the social and psychological adjustment of the individual, the interpersonal relationship. The relevant literature, which states that the rejection sensitivity has a cognitive-affective processing dynamic, sees it as an advocacy motivational system intended to protect the possible rejection of the self from possible other people. On the other hand, the most important source of rejection sensitivity is parents, and in this context, they are closely related to attachment and parenting styles; at the same time it is stated that the rejection sensitivity is related to some psychopathologies and that most people affect romantic relations. Moving from these points, the purpose of the study is guiding the possible empirical work to be done in the future for the rejection sensitivity which is in the focus of the interperso...

Research paper thumbnail of Ergenlerde Anneden Algılanan Kabul / İlgi ile Benlik-Algısı Arasındaki İlişki : Babadan Algılanan Kabul / İlginin Aracı Rolü

The purpose of this study is to determine whether the perception of maternal acceptance of the ad... more The purpose of this study is to determine whether the perception of maternal acceptance of the adolescent play a role in his/her self image and mediator role of paternal acceptance in this relation for both girls and boys. The sample, consisting of 680 students, 325 girls and 355 boys, has been chosen from secondary state of primary schools which refl ect middle socioeconomic status in İstanbul. In this study, “Demographic Information Form”, “Parenting Styles Scale” and “Offer Self-Concept Scale” were utilized to gather data. The results of the analysis indicate that the perception of maternal acceptance reasonably predicts the self-image in both girls and boys. Moreover, the perception of paternal acceptance, especially for girls, has mediator effects on this relation. Findings are discussed within the framework of the related literature.

Research paper thumbnail of Ergenlerde Akran Zorbalığına Maruz Kalmanın Yaş, Çocuk Yetiştirme Stilleri ve Benlik İmgesi ile İlişkisi

E Er rg ge en nl le er rd de e A Ak kr ra an n Z Zo or rb ba al l› ›¤ ¤› ›n na a M Ma ar ru uz z ... more E Er rg ge en nl le er rd de e A Ak kr ra an n Z Zo or rb ba al l› ›¤ ¤› ›n na a M Ma ar ru uz z K Ka al lm ma an n› ›n n Y Ya afl fl, , Ç Ço oc cu uk k Y Ye et ti ifl flt ti ir rm me e S St ti il ll le er ri i v ve e B Be en nl li ik k ‹ ‹m mg ge es si i ‹ ‹l le e ‹ ‹l li ifl flk ki is si i D Di il le ek k fi fii ir rv va an nl l› › Ö Öz ze en n* * Okan Üniversitesi Ö Öz ze et t Bu araflt›rman›n amac›, k›z ve erkek ergenlerde, yafl, alg›lanan çocuk yetifltirme stili ve sahip olunan benlik imgesinin, akran zorbal›¤›na maruz kalma boyutlar›n› yordamaya katk›lar›n›n olup olmad›¤›n› belirlemektir. Araflt›rman›n örneklemini ‹stanbul'daki özel ilkö¤retim okullar› ve özel liselerinin 6, 7, 8 ve 10. s›n›flar›nda ö¤renim gören, 381'i k›z, 484'ü erkek olmak üzere toplam 805 ö¤renci oluflturmufl. Ancak ölçeklerin baz›lar›n›n düzgün yan›tlanmamas› sonucu yaflanan denek kayb›na iliflkin olarak baz› de¤iflkenlerin verisi k›z örneklemi için 308, erkek örneklemi için de 314'e kadar inmifltir. Veri toplama araçlar› olarak, kat›l›mc›lar›n akran zorbal›¤›na maruz kalma düzeylerini belirlemek amac›yla 'Akran Zorbal›¤› Kurbanlar›n› Belirleme Ölçe¤i', çocuklar›n alg›lad›klar› çocuk yetifltirme stillerini belirlemek amac›yla 'Çocuk Yetifltirme Stilleri Ölçe¤i' ve kat›l›mc›lar›n benlikleri hakk›ndaki düflüncelerini belirlemek amac›yla da 'Offer Benlik ‹mgesi Ölçe¤i' kullan›lm›flt›r. Sonuçlar, gerek k›zlar›n gerekse erkeklerin okulda zorbal›¤a maruz kalmalar›n›n, yafl, alg›lanan çocuk yetifltirme stilleri ve sahip olunan benlik imgelerince anlaml› olarak yordand›¤›n› göstermektedir. Bulgular ilgili literatür çerçevesinde tart›fl›lm›flt›r. A An na ah ht ta ar r k ke el li im me el le er r: : Zorbal›k, ergenlik, çocuk yetifltirme stilleri, benlik imgesi A Ab bs st tr ra ac ct t The objective of this study is to determine whether the age, the perceived parenting style and the self-image of the individual contribute to his/her exposure peer victimization as well as to the prediction of the different types of peer victimization for both girls and boys. The sample of the study consists of 805 students: 381 girls and 484 boys, all of whom study at the second level of private primary education schools and high school's 6 th , 7 th , 8 th and 10 th grades in Istanbul. However, as some of the scales were not filled out properly, hence the sample size decreased to 314 and to 308 for boys and girls respectively. In the study, 'The Peer Victimization Scale' to determine the level of their exposure to peer victimization, 'The Parenting Style Scale' to identify the perceived parenting styles of the subjects and 'The Offer Self-Image Scale' to reveal the self-images of the participants, were used as instruments for data assessing. Results show that the peer victimization both girls and boys encounter at school is significantly influenced by the age, the perceived parenting styles and the self-image of the individual. Findings are discussed within the framework of the related literature. K Ke ey y w wo or rd ds s: : Peer victimization, adolescence, parenting style, self-image

Research paper thumbnail of -m Layout

ocukların sağlıklı bir sosyal ve duygusal gelişimi için, ebeveyn sev-gisinin esas olduğu ve ebeve... more ocukların sağlıklı bir sosyal ve duygusal gelişimi için, ebeveyn sev-gisinin esas olduğu ve ebeveynlerinden kabul görme ihtiyacında ol-dukları bilinmektedir. Bu ihtiyaç yeteri kadar karşılanmadığında, kültür, ırk, fiziksel özellikler, sosyal statü, dil, coğrafya vb. gibi değişken-lerden bağımsız olarak, çocuklar kendilerini olumsuz özelliklerle tanımlama eğiliminde olurlar. 1,2 1 1 1 Kişiler Arası Kabul Red Kuramının Ebeveynliğe Bakışı Ö ÖZ ZE ET T Çocukların ebeveynlerinden kabul görme ihtiyaçları bulunmakta ve bu ihtiyaçlarının kar-şılanması, onların sosyal ve duygusal gelişimlerinin olumlu yönde gerçekleşmesine olanak sağla-maktadır. Bu noktadan hareketle geliştirilen Kişiler Arası Kabul Red Kuramı, insan yaşamındaki ilk ve en önemli figür olan ebeveyn tarafından kabul edilme veya reddedilmenin, çocuğun uyumu üzerindeki etkilerini irdeleyen bir sosyalizasyon kuramıdır. Kuramda temel olarak ebeveyn-çocuk etkileşiminde "ebeveynliğin sıcaklık boyutu"na odaklanıldığı ve anılan boyutun bir ucunda kabul diğer ucunda reddedilmenin yer aldığı bir sürekliliği temsil ettiği görülmektedir. Ebeveynliği, ki-şilik, başetme ve sosyokültürel modeller alt kuramları olmak üzere üç alt kuram bağlamında irde-leyen Kişiler Arası Kabul Red Kuramı, gerek dünyada gerekse ülkemizde yapılan çok sayıda araştırmaya temel oluşturmuştur. Yapılan çalışmalardan elde edilen sonuçlar, evrensel olarak, ço-cukluğunda ebeveyninden kabul algılayan bireylerin, red algılayan bireylere oranla, gerek çocuk-luk gerekse yetişkinlik dönemlerinde sosyal ve duygusal açıdan daha sağlıklı gelişim gösterdikleri ve daha olumlu kişilik özelliklerine sahip olduklarını göstermektedir. Bu bulgular, ebeveynliğin ve ebeveyn sevgisinin insan yaşamındaki kritik değerini göstermesi açısından önem arz etmektedir. A An na ah h t ta ar r K Ke e l li i m me e l le er r: : Kişiler arası kabul red kuramı; ebeveynlik; kabul ve red; uyum A AB BS S T TR RA AC CT T Children need to perceive acceptance from their parents and meeting the need improves their social and emotional development in a positive way. Interpersonal Acceptance and Rejection Theory which has been developed from this perspective is a socialization theory that investigates the effect of people's perception of acceptance and rejection from their parents first and the most important figure in their life on their adjustment. The theory focuses on the warmth dimension of parenting and this dimension represents a continuum in which acceptance at one end and rejection at the other. The theory has been widely used both in our country and all over the world with its three subtheories personality, coping and sociocultural systems. Researches show that individuals who had perceived acceptance from parents in their childhood have better social and emotional development and more positive personality dispositions than who had perceived rejection. Those results are noteworthy with regard to parenting and parental love to have great importance in human life.

Research paper thumbnail of Aile ici uyum etki (1)

Research paper thumbnail of İlişki Başarısının Temel Belirleyicisi: Reddedilme Duyarlılığı Basic Determinant of Success of Interpersonal Relationship: Rejection Sensitivity

Öz Reddedilmeyi kaygıyla bekleme, algılamaya hazır olma ve reddedilmeye karşı aşırı tepki gösterm... more Öz Reddedilmeyi kaygıyla bekleme, algılamaya hazır olma ve reddedilmeye karşı aşırı tepki gösterme olarak tanımlanan reddedilme duyarlılığı, bireyin, kişilerarası ilişkilerindeki sosyal ve psikolojik uyumunu etkileyen önemli bir olgu olarak görülmektedir. Reddedilme duyarlılığının bilişsel-duygusal bilgi işleme dinamiğine sahip olduğunu belirten ilgili literatür, aslında anılan duyarlılığın, benliği diğer insanlardan gelebilecek olası retten koruyabilmek amacına yönelik savunucu motivas-yonal bir sistem olarak görmektedir. Öte yandan reddedilme duyarlılığının oluşmasındaki en önemli kaynağın ebeveynler olduğu ve bu bağlamda, bağlanma ve ebeveynlik stilleri ile de yakın ilişkide olduğu; aynı zamanda reddedilme duyarlılığının bazı psikopatolojilerle ilişkili olduğu ve en fazla kişinin romantik ilişkilerini etkilediği belirtilmektedir. Bu noktalardan hareketle, bu gözden geçirme yazısında, kişilerarası ilişki başarısının odağında bulunan reddedilme duyarlılığına yönelik ileride yapılacak olası görgül çalışmalara, yol gösterici olunması amaçlanmıştır. Anahtar sözcükler: Reddedilme duyarlılığı, bağlanma, ebeveynlik. Abstract The rejection sensitivity, which is defined as waiting to be rejected, being ready to perceive, and being overreacted to rejection, is seen as an important fact affecting the social and psychological adjustment of the individual, the interpersonal relationship. The relevant literature, which states that the rejection sensitivity has a cognitive-affective processing dynamic, sees it as an advocacy motivational system intended to protect the possible rejection of the self from possible other people. On the other hand, the most important source of rejection sensitivity is parents, and in this context, they are closely related to attachment and parenting styles; at the same time it is stated that the rejection sensitivity is related to some psychopathologies and that most people affect romantic relations. Moving from these points, the purpose of the study is guiding the possible empirical work to be done in the future for the rejection sensitivity which is in the focus of the interpersonal relationship success.

Research paper thumbnail of -Eşler Arası Çatışama ve Boşanmanın Çocuklar Üzerinde Etkileri I. Davranış ve Uyum problemleri

Research paper thumbnail of -Eşler Arası Çatışma ve Boşanmanın Çocuklar Üzerindeki Etkileri II. Sosyal Destek

Research paper thumbnail of -Ergenlerde Akran Zorbalığına Maruz Kalmanın Yaş, Çocuk Yetiştirme Stilleri ve Benlik İmgesi İle İlişkisi

E Er rg ge en nl le er rd de e A Ak kr ra an n Z Zo or rb ba al l› ›¤ ¤› ›n na a M Ma ar ru uz z ... more E Er rg ge en nl le er rd de e A Ak kr ra an n Z Zo or rb ba al l› ›¤ ¤› ›n na a M Ma ar ru uz z K Ka al lm ma an n› ›n n Y Ya afl fl, , Ç Ço oc cu uk k Y Ye et ti ifl flt ti ir rm me e S St ti il ll le er ri i v ve e B Be en nl li ik k ‹ ‹m mg ge es si i ‹ ‹l le e ‹ ‹l li ifl flk ki is si i D Di il le ek k fi fii ir rv va an nl l› › Ö Öz ze en n* * Okan Üniversitesi Ö Öz ze et t Bu araflt›rman›n amac›, k›z ve erkek ergenlerde, yafl, alg›lanan çocuk yetifltirme stili ve sahip olunan benlik imgesinin, akran zorbal›¤›na maruz kalma boyutlar›n› yordamaya katk›lar›n›n olup olmad›¤›n› belirlemektir. Araflt›rman›n örneklemini ‹stanbul'daki özel ilkö¤retim okullar› ve özel liselerinin 6, 7, 8 ve 10. s›n›flar›nda ö¤renim gören, 381'i k›z, 484'ü erkek olmak üzere toplam 805 ö¤renci oluflturmufl. Ancak ölçeklerin baz›lar›n›n düzgün yan›tlanmamas› sonucu yaflanan denek kayb›na iliflkin olarak baz› de¤iflkenlerin verisi k›z örneklemi için 308, erkek örneklemi için de 314'e kadar inmifltir. Veri toplama araçlar› olarak, kat›l›mc›lar›n akran zorbal›¤›na maruz kalma düzeylerini belirlemek amac›yla 'Akran Zorbal›¤› Kurbanlar›n› Belirleme Ölçe¤i', çocuklar›n alg›lad›klar› çocuk yetifltirme stillerini belirlemek amac›yla 'Çocuk Yetifltirme Stilleri Ölçe¤i' ve kat›l›mc›lar›n benlikleri hakk›ndaki düflüncelerini belirlemek amac›yla da 'Offer Benlik ‹mgesi Ölçe¤i' kullan›lm›flt›r. Sonuçlar, gerek k›zlar›n gerekse erkeklerin okulda zorbal›¤a maruz kalmalar›n›n, yafl, alg›lanan çocuk yetifltirme stilleri ve sahip olunan benlik imgelerince anlaml› olarak yordand›¤›n› göstermektedir. Bulgular ilgili literatür çerçevesinde tart›fl›lm›flt›r. A An na ah ht ta ar r k ke el li im me el le er r: : Zorbal›k, ergenlik, çocuk yetifltirme stilleri, benlik imgesi A Ab bs st tr ra ac ct t The objective of this study is to determine whether the age, the perceived parenting style and the self-image of the individual contribute to his/her exposure peer victimization as well as to the prediction of the different types of peer victimization for both girls and boys. The sample of the study consists of 805 students: 381 girls and 484 boys, all of whom study at the second level of private primary education schools and high school's 6 th , 7 th , 8 th and 10 th grades in Istanbul. However, as some of the scales were not filled out properly, hence the sample size decreased to 314 and to 308 for boys and girls respectively. In the study, 'The Peer Victimization Scale' to determine the level of their exposure to peer victimization, 'The Parenting Style Scale' to identify the perceived parenting styles of the subjects and 'The Offer Self-Image Scale' to reveal the self-images of the participants, were used as instruments for data assessing. Results show that the peer victimization both girls and boys encounter at school is significantly influenced by the age, the perceived parenting styles and the self-image of the individual. Findings are discussed within the framework of the related literature. K Ke ey y w wo or rd ds s: : Peer victimization, adolescence, parenting style, self-image

Research paper thumbnail of -Ergenlerde ebeveyne bağlanma tarzının sosyal cinsiyet rolü ve arkadaşa bağlanma tarzı üzerindeki etkisi

Research paper thumbnail of -Annenin çalışma durumu çocuğun cinsiyet özelliklerine ilişkin kalıpyargılarının gelişimi üzerindeki rolü

Research paper thumbnail of Effects of marital conflict on adolescent children A study in Turkey

Research paper thumbnail of Ergenlerde ebeveyne bağlanma tarzinin sosyal cinsiyet rolü ve arkadaşa bağlanma tarzi üzerindeki etkisi

Research paper thumbnail of Impacts of Divorce on the Behavior and Adjustment Problems, Parenting Styles, and Attachment Styles of Children

Journal of Divorce & Remarriage, 2005

In recent years, the most dramatic change in family life has been observed in the rising rate of ... more In recent years, the most dramatic change in family life has been observed in the rising rate of divorce. Especially in Western countries, more than one million children experience parental divorce and this has given rise to studies that seek answers to the questions of what the possible long-term and short-term effects of divorce on children may be and how

Research paper thumbnail of Eşler arası çatışma ve boşanmanın çocuklar üzerindeki etkileri II: Sosyal destek

Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı Dergisi, 1999

Research paper thumbnail of Effects of Marital Conflict on Adolescent Children

Journal of Divorce & Remarriage, 2004

In this study, the issue of whether adolescents coming from families with high marital conflict d... more In this study, the issue of whether adolescents coming from families with high marital conflict display any differences when compared to the adolescents belonging to families with low marital conflict is examined in detail. Comparison between the two groups is implemented within the framework of the dimensions related with the parenting styles the adolescents perceive and the adult attachment styles

Research paper thumbnail of Çocukluktan Erişkinliğe Obsesif Kompulsif Bozuklukta Hatalı Değerlendirme ve İnanç Alanları

Psikiyatride Guncel Yaklasimlar - Current Approaches in Psychiatry, 2010

Obsesif kompulsif bozuklugun (OKB) etiyolojisine yonelik olarak ortaya konan bilissel modellerden... more Obsesif kompulsif bozuklugun (OKB) etiyolojisine yonelik olarak ortaya konan bilissel modellerden Abartili Sorumluluk Algisi Modeli, Yanlis Yorumlama Modeli ve Bilissel Kontrol Modeli gunumuzde bircok yonden gecerliliklerini surdurmektedirler. Eriskin OKB'nda saptanan cesitli bilislere vurgu yapan bu modellere gore OKB'de etkin olan alti hatali degerlendirme ve inanc alani bulunmaktadir. Bunlar; abartili sorumluluk algisi, dusuncenin onemsenmesi, dusuncelerin kontrolu, abartili tehdit algisi, belirsizlige tahammulsuzluk ve mukemmeliyetciliktir. Erken yaslarda OKB tanisi almis olan kisilerde gorulen hastalik belirtilerinin obsesyonlarin saf kompulsiyonlarla seyredebilmesi, belirtilerin kademeli olarak ortaya cikmasi ve sinsice ilerlemesi noktalarinda ileri yas OKB olgularinda gorulen belirtilerden farklilastigi gorulmektedir. OKB'ye iliskin hatali degerlendirme ve inanc alanlari incelendiginde dusuncenin onemsenmesinin, belirsizlige tahammulsuzlugun ve mukemmeliyetciligin...

Research paper thumbnail of Anksiyete ve Depresif Bozukluklarda Örtüşen ve Ayrışan Belirtiler

Anksiyete bozukluklari ve depresyon arasinda gecerli bir ayrimin olup olmadigi tartismali bir kon... more Anksiyete bozukluklari ve depresyon arasinda gecerli bir ayrimin olup olmadigi tartismali bir konudur. Her iki bozuklugun belirtilerinde onemli ortusmeler vardir ve bu durum kesin taniya karar vermeyi zorlastirabilir. Bu sorunu goren arastirmacilar, anksiyete ve depresyonun ortusen ve farklilasan belirtileri belirlemeye yonelmislerdir. Bu noktada yapilan arastirmalar, dusuk ozdegerlilik, olumsuz duygudurum ve bilislerin varligi gibi cesitli boyutlari olan negatif duygudurumun bu iki bozuklugun ortak noktasi oldugunu gostermektedir. Kisinin cevre ile uyum ve memnuniyet duzeyini yansitan pozitif duygudurumun yetersizligi ise, depresyon icin ayirt edici nokta olarak tanimlanmaktadir. Daha sonraki calismalar ise, anksiyete bozukluklari icin ayirt edici faktorun belirlenmesinin gerekliligine odaklanarak, somatik/otonomik uyarilma faktorunu ucuncu boyut olarak tanimlamislardir. Fenotipik modeller, teorik olarak sorunu cozmus gorunse de, negatif duygudurum boyutunun diger iki boyuta gore o...

Research paper thumbnail of İlişki Başarısının Temel Belirleyicisi: Reddedilme Duyarlılığı

Psikiyatride Guncel Yaklasimlar - Current Approaches in Psychiatry

Research paper thumbnail of Bağlanma ve Zorbalık Sisteminde Yer Alma : Başa Çıkma Stratejilerinin Aracı Rolü

Turk Psikoloji Dergisi, 2010

Research paper thumbnail of Basic Determinant of Success of Interpersonal Relationship : Rejection Sensitivity

The rejection sensitivity, which is defined as waiting to be rejected, being ready to perceive, a... more The rejection sensitivity, which is defined as waiting to be rejected, being ready to perceive, and being overreacted to rejection, is seen as an important fact affecting the social and psychological adjustment of the individual, the interpersonal relationship. The relevant literature, which states that the rejection sensitivity has a cognitive-affective processing dynamic, sees it as an advocacy motivational system intended to protect the possible rejection of the self from possible other people. On the other hand, the most important source of rejection sensitivity is parents, and in this context, they are closely related to attachment and parenting styles; at the same time it is stated that the rejection sensitivity is related to some psychopathologies and that most people affect romantic relations. Moving from these points, the purpose of the study is guiding the possible empirical work to be done in the future for the rejection sensitivity which is in the focus of the interperso...

Research paper thumbnail of Ergenlerde Anneden Algılanan Kabul / İlgi ile Benlik-Algısı Arasındaki İlişki : Babadan Algılanan Kabul / İlginin Aracı Rolü

The purpose of this study is to determine whether the perception of maternal acceptance of the ad... more The purpose of this study is to determine whether the perception of maternal acceptance of the adolescent play a role in his/her self image and mediator role of paternal acceptance in this relation for both girls and boys. The sample, consisting of 680 students, 325 girls and 355 boys, has been chosen from secondary state of primary schools which refl ect middle socioeconomic status in İstanbul. In this study, “Demographic Information Form”, “Parenting Styles Scale” and “Offer Self-Concept Scale” were utilized to gather data. The results of the analysis indicate that the perception of maternal acceptance reasonably predicts the self-image in both girls and boys. Moreover, the perception of paternal acceptance, especially for girls, has mediator effects on this relation. Findings are discussed within the framework of the related literature.

Research paper thumbnail of Ergenlerde Akran Zorbalığına Maruz Kalmanın Yaş, Çocuk Yetiştirme Stilleri ve Benlik İmgesi ile İlişkisi

E Er rg ge en nl le er rd de e A Ak kr ra an n Z Zo or rb ba al l› ›¤ ¤› ›n na a M Ma ar ru uz z ... more E Er rg ge en nl le er rd de e A Ak kr ra an n Z Zo or rb ba al l› ›¤ ¤› ›n na a M Ma ar ru uz z K Ka al lm ma an n› ›n n Y Ya afl fl, , Ç Ço oc cu uk k Y Ye et ti ifl flt ti ir rm me e S St ti il ll le er ri i v ve e B Be en nl li ik k ‹ ‹m mg ge es si i ‹ ‹l le e ‹ ‹l li ifl flk ki is si i D Di il le ek k fi fii ir rv va an nl l› › Ö Öz ze en n* * Okan Üniversitesi Ö Öz ze et t Bu araflt›rman›n amac›, k›z ve erkek ergenlerde, yafl, alg›lanan çocuk yetifltirme stili ve sahip olunan benlik imgesinin, akran zorbal›¤›na maruz kalma boyutlar›n› yordamaya katk›lar›n›n olup olmad›¤›n› belirlemektir. Araflt›rman›n örneklemini ‹stanbul'daki özel ilkö¤retim okullar› ve özel liselerinin 6, 7, 8 ve 10. s›n›flar›nda ö¤renim gören, 381'i k›z, 484'ü erkek olmak üzere toplam 805 ö¤renci oluflturmufl. Ancak ölçeklerin baz›lar›n›n düzgün yan›tlanmamas› sonucu yaflanan denek kayb›na iliflkin olarak baz› de¤iflkenlerin verisi k›z örneklemi için 308, erkek örneklemi için de 314'e kadar inmifltir. Veri toplama araçlar› olarak, kat›l›mc›lar›n akran zorbal›¤›na maruz kalma düzeylerini belirlemek amac›yla 'Akran Zorbal›¤› Kurbanlar›n› Belirleme Ölçe¤i', çocuklar›n alg›lad›klar› çocuk yetifltirme stillerini belirlemek amac›yla 'Çocuk Yetifltirme Stilleri Ölçe¤i' ve kat›l›mc›lar›n benlikleri hakk›ndaki düflüncelerini belirlemek amac›yla da 'Offer Benlik ‹mgesi Ölçe¤i' kullan›lm›flt›r. Sonuçlar, gerek k›zlar›n gerekse erkeklerin okulda zorbal›¤a maruz kalmalar›n›n, yafl, alg›lanan çocuk yetifltirme stilleri ve sahip olunan benlik imgelerince anlaml› olarak yordand›¤›n› göstermektedir. Bulgular ilgili literatür çerçevesinde tart›fl›lm›flt›r. A An na ah ht ta ar r k ke el li im me el le er r: : Zorbal›k, ergenlik, çocuk yetifltirme stilleri, benlik imgesi A Ab bs st tr ra ac ct t The objective of this study is to determine whether the age, the perceived parenting style and the self-image of the individual contribute to his/her exposure peer victimization as well as to the prediction of the different types of peer victimization for both girls and boys. The sample of the study consists of 805 students: 381 girls and 484 boys, all of whom study at the second level of private primary education schools and high school's 6 th , 7 th , 8 th and 10 th grades in Istanbul. However, as some of the scales were not filled out properly, hence the sample size decreased to 314 and to 308 for boys and girls respectively. In the study, 'The Peer Victimization Scale' to determine the level of their exposure to peer victimization, 'The Parenting Style Scale' to identify the perceived parenting styles of the subjects and 'The Offer Self-Image Scale' to reveal the self-images of the participants, were used as instruments for data assessing. Results show that the peer victimization both girls and boys encounter at school is significantly influenced by the age, the perceived parenting styles and the self-image of the individual. Findings are discussed within the framework of the related literature. K Ke ey y w wo or rd ds s: : Peer victimization, adolescence, parenting style, self-image

Research paper thumbnail of -m Layout

ocukların sağlıklı bir sosyal ve duygusal gelişimi için, ebeveyn sev-gisinin esas olduğu ve ebeve... more ocukların sağlıklı bir sosyal ve duygusal gelişimi için, ebeveyn sev-gisinin esas olduğu ve ebeveynlerinden kabul görme ihtiyacında ol-dukları bilinmektedir. Bu ihtiyaç yeteri kadar karşılanmadığında, kültür, ırk, fiziksel özellikler, sosyal statü, dil, coğrafya vb. gibi değişken-lerden bağımsız olarak, çocuklar kendilerini olumsuz özelliklerle tanımlama eğiliminde olurlar. 1,2 1 1 1 Kişiler Arası Kabul Red Kuramının Ebeveynliğe Bakışı Ö ÖZ ZE ET T Çocukların ebeveynlerinden kabul görme ihtiyaçları bulunmakta ve bu ihtiyaçlarının kar-şılanması, onların sosyal ve duygusal gelişimlerinin olumlu yönde gerçekleşmesine olanak sağla-maktadır. Bu noktadan hareketle geliştirilen Kişiler Arası Kabul Red Kuramı, insan yaşamındaki ilk ve en önemli figür olan ebeveyn tarafından kabul edilme veya reddedilmenin, çocuğun uyumu üzerindeki etkilerini irdeleyen bir sosyalizasyon kuramıdır. Kuramda temel olarak ebeveyn-çocuk etkileşiminde "ebeveynliğin sıcaklık boyutu"na odaklanıldığı ve anılan boyutun bir ucunda kabul diğer ucunda reddedilmenin yer aldığı bir sürekliliği temsil ettiği görülmektedir. Ebeveynliği, ki-şilik, başetme ve sosyokültürel modeller alt kuramları olmak üzere üç alt kuram bağlamında irde-leyen Kişiler Arası Kabul Red Kuramı, gerek dünyada gerekse ülkemizde yapılan çok sayıda araştırmaya temel oluşturmuştur. Yapılan çalışmalardan elde edilen sonuçlar, evrensel olarak, ço-cukluğunda ebeveyninden kabul algılayan bireylerin, red algılayan bireylere oranla, gerek çocuk-luk gerekse yetişkinlik dönemlerinde sosyal ve duygusal açıdan daha sağlıklı gelişim gösterdikleri ve daha olumlu kişilik özelliklerine sahip olduklarını göstermektedir. Bu bulgular, ebeveynliğin ve ebeveyn sevgisinin insan yaşamındaki kritik değerini göstermesi açısından önem arz etmektedir. A An na ah h t ta ar r K Ke e l li i m me e l le er r: : Kişiler arası kabul red kuramı; ebeveynlik; kabul ve red; uyum A AB BS S T TR RA AC CT T Children need to perceive acceptance from their parents and meeting the need improves their social and emotional development in a positive way. Interpersonal Acceptance and Rejection Theory which has been developed from this perspective is a socialization theory that investigates the effect of people's perception of acceptance and rejection from their parents first and the most important figure in their life on their adjustment. The theory focuses on the warmth dimension of parenting and this dimension represents a continuum in which acceptance at one end and rejection at the other. The theory has been widely used both in our country and all over the world with its three subtheories personality, coping and sociocultural systems. Researches show that individuals who had perceived acceptance from parents in their childhood have better social and emotional development and more positive personality dispositions than who had perceived rejection. Those results are noteworthy with regard to parenting and parental love to have great importance in human life.

Research paper thumbnail of Aile ici uyum etki (1)

Research paper thumbnail of İlişki Başarısının Temel Belirleyicisi: Reddedilme Duyarlılığı Basic Determinant of Success of Interpersonal Relationship: Rejection Sensitivity

Öz Reddedilmeyi kaygıyla bekleme, algılamaya hazır olma ve reddedilmeye karşı aşırı tepki gösterm... more Öz Reddedilmeyi kaygıyla bekleme, algılamaya hazır olma ve reddedilmeye karşı aşırı tepki gösterme olarak tanımlanan reddedilme duyarlılığı, bireyin, kişilerarası ilişkilerindeki sosyal ve psikolojik uyumunu etkileyen önemli bir olgu olarak görülmektedir. Reddedilme duyarlılığının bilişsel-duygusal bilgi işleme dinamiğine sahip olduğunu belirten ilgili literatür, aslında anılan duyarlılığın, benliği diğer insanlardan gelebilecek olası retten koruyabilmek amacına yönelik savunucu motivas-yonal bir sistem olarak görmektedir. Öte yandan reddedilme duyarlılığının oluşmasındaki en önemli kaynağın ebeveynler olduğu ve bu bağlamda, bağlanma ve ebeveynlik stilleri ile de yakın ilişkide olduğu; aynı zamanda reddedilme duyarlılığının bazı psikopatolojilerle ilişkili olduğu ve en fazla kişinin romantik ilişkilerini etkilediği belirtilmektedir. Bu noktalardan hareketle, bu gözden geçirme yazısında, kişilerarası ilişki başarısının odağında bulunan reddedilme duyarlılığına yönelik ileride yapılacak olası görgül çalışmalara, yol gösterici olunması amaçlanmıştır. Anahtar sözcükler: Reddedilme duyarlılığı, bağlanma, ebeveynlik. Abstract The rejection sensitivity, which is defined as waiting to be rejected, being ready to perceive, and being overreacted to rejection, is seen as an important fact affecting the social and psychological adjustment of the individual, the interpersonal relationship. The relevant literature, which states that the rejection sensitivity has a cognitive-affective processing dynamic, sees it as an advocacy motivational system intended to protect the possible rejection of the self from possible other people. On the other hand, the most important source of rejection sensitivity is parents, and in this context, they are closely related to attachment and parenting styles; at the same time it is stated that the rejection sensitivity is related to some psychopathologies and that most people affect romantic relations. Moving from these points, the purpose of the study is guiding the possible empirical work to be done in the future for the rejection sensitivity which is in the focus of the interpersonal relationship success.

Research paper thumbnail of -Eşler Arası Çatışama ve Boşanmanın Çocuklar Üzerinde Etkileri I. Davranış ve Uyum problemleri

Research paper thumbnail of -Eşler Arası Çatışma ve Boşanmanın Çocuklar Üzerindeki Etkileri II. Sosyal Destek

Research paper thumbnail of -Ergenlerde Akran Zorbalığına Maruz Kalmanın Yaş, Çocuk Yetiştirme Stilleri ve Benlik İmgesi İle İlişkisi

E Er rg ge en nl le er rd de e A Ak kr ra an n Z Zo or rb ba al l› ›¤ ¤› ›n na a M Ma ar ru uz z ... more E Er rg ge en nl le er rd de e A Ak kr ra an n Z Zo or rb ba al l› ›¤ ¤› ›n na a M Ma ar ru uz z K Ka al lm ma an n› ›n n Y Ya afl fl, , Ç Ço oc cu uk k Y Ye et ti ifl flt ti ir rm me e S St ti il ll le er ri i v ve e B Be en nl li ik k ‹ ‹m mg ge es si i ‹ ‹l le e ‹ ‹l li ifl flk ki is si i D Di il le ek k fi fii ir rv va an nl l› › Ö Öz ze en n* * Okan Üniversitesi Ö Öz ze et t Bu araflt›rman›n amac›, k›z ve erkek ergenlerde, yafl, alg›lanan çocuk yetifltirme stili ve sahip olunan benlik imgesinin, akran zorbal›¤›na maruz kalma boyutlar›n› yordamaya katk›lar›n›n olup olmad›¤›n› belirlemektir. Araflt›rman›n örneklemini ‹stanbul'daki özel ilkö¤retim okullar› ve özel liselerinin 6, 7, 8 ve 10. s›n›flar›nda ö¤renim gören, 381'i k›z, 484'ü erkek olmak üzere toplam 805 ö¤renci oluflturmufl. Ancak ölçeklerin baz›lar›n›n düzgün yan›tlanmamas› sonucu yaflanan denek kayb›na iliflkin olarak baz› de¤iflkenlerin verisi k›z örneklemi için 308, erkek örneklemi için de 314'e kadar inmifltir. Veri toplama araçlar› olarak, kat›l›mc›lar›n akran zorbal›¤›na maruz kalma düzeylerini belirlemek amac›yla 'Akran Zorbal›¤› Kurbanlar›n› Belirleme Ölçe¤i', çocuklar›n alg›lad›klar› çocuk yetifltirme stillerini belirlemek amac›yla 'Çocuk Yetifltirme Stilleri Ölçe¤i' ve kat›l›mc›lar›n benlikleri hakk›ndaki düflüncelerini belirlemek amac›yla da 'Offer Benlik ‹mgesi Ölçe¤i' kullan›lm›flt›r. Sonuçlar, gerek k›zlar›n gerekse erkeklerin okulda zorbal›¤a maruz kalmalar›n›n, yafl, alg›lanan çocuk yetifltirme stilleri ve sahip olunan benlik imgelerince anlaml› olarak yordand›¤›n› göstermektedir. Bulgular ilgili literatür çerçevesinde tart›fl›lm›flt›r. A An na ah ht ta ar r k ke el li im me el le er r: : Zorbal›k, ergenlik, çocuk yetifltirme stilleri, benlik imgesi A Ab bs st tr ra ac ct t The objective of this study is to determine whether the age, the perceived parenting style and the self-image of the individual contribute to his/her exposure peer victimization as well as to the prediction of the different types of peer victimization for both girls and boys. The sample of the study consists of 805 students: 381 girls and 484 boys, all of whom study at the second level of private primary education schools and high school's 6 th , 7 th , 8 th and 10 th grades in Istanbul. However, as some of the scales were not filled out properly, hence the sample size decreased to 314 and to 308 for boys and girls respectively. In the study, 'The Peer Victimization Scale' to determine the level of their exposure to peer victimization, 'The Parenting Style Scale' to identify the perceived parenting styles of the subjects and 'The Offer Self-Image Scale' to reveal the self-images of the participants, were used as instruments for data assessing. Results show that the peer victimization both girls and boys encounter at school is significantly influenced by the age, the perceived parenting styles and the self-image of the individual. Findings are discussed within the framework of the related literature. K Ke ey y w wo or rd ds s: : Peer victimization, adolescence, parenting style, self-image

Research paper thumbnail of -Ergenlerde ebeveyne bağlanma tarzının sosyal cinsiyet rolü ve arkadaşa bağlanma tarzı üzerindeki etkisi

Research paper thumbnail of -Annenin çalışma durumu çocuğun cinsiyet özelliklerine ilişkin kalıpyargılarının gelişimi üzerindeki rolü

Research paper thumbnail of Effects of marital conflict on adolescent children A study in Turkey