sertaç kaya | Istanbul Aydin University (original) (raw)
Papers by sertaç kaya
5. Uluslararası Medya Çalışmaları Sempozyumu, 2024
Araştırmada Lil Miquela isimli influencer örneklem olarak seçilmiştir. Bu seçimin temel nedeni ge... more Araştırmada Lil Miquela isimli influencer örneklem olarak seçilmiştir. Bu seçimin temel nedeni gerçek bir insan olmaması, alanının ilk örneklerinden olması ve en fazla takipçisi bulunan bilgisayar temelli karakter olmasından kaynaklanmaktır. Lil Miquela, bir bilgisayar tarafından oluşturulan görüntü (CGI) influencer olmasına rağmen, yapay zekâ ile tasarlanmış karakterlerin potansiyel kapasitelerini anlamak için önemli bir referans noktası sunmaktadır. Lil Miquela'nın 2023 yılındaki Instagram hesabındaki paylaşımları araştırmanın veri setini oluşturmaktadır. Bu paylaşımlar içerik analizine tabi tutularak sponsorlu içerik oranları ile tespit edilen markaların dağılımları istatistiksel olarak ortaya konulmuştur.
İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Elektronik Dergisi (İNİF E-Dergi), 2024
Social media platforms are continually adding new features and enhancing existing ones to attract... more Social media platforms are continually adding new features and enhancing existing ones to attract users and extend their screen time. These platforms constantly innovate to capture users' attention and gain an edge in the competitive landscape of social media. This study focuses on identifying the similarities between features of popular social media platforms and examines whether these similarities lead to homogenization. Specifically, presenting the chronological development of these features over time is crucial for understanding the historical development and evolution of social media. The framework of this research is based on the concept of convergence. The convergence concept is used to assess whether there are commonalities in the tools, interfaces, and interaction modes offered by the platforms to their users. In this context, the study investigates how the features provided by social media platforms become similar over time and how user experiences become homogenized. The 'walkthrough method' was employed to analyze the interfaces of the selected platforms. This method involves a step-by-step examination of user experiences on the platforms to understand how features are presented and how they are utilized by users. Data were collected through notes and recordings made by researchers while using the platforms. The results indicate a significant similarity and convergence in the features offered by popular social media platforms. For instance, features such as story sharing, live streaming, filter usage, and the explore tab have become widespread across different platforms. Platforms that consider users' habits and preferences offer familiar and easily accessible experiences through these similar features. Consequently, it can be said that social media platforms create a form of homogenization in user experiences by providing similar features over time. This phenomenon offers important insights into the evolution and future development of social media. Additionally, the study suggests that the concept of convergence not only encompasses the merging of features from different technologies but also indicates a tendency for similar platforms to converge internally.
Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2024
YouTube platformu üzerinden yayın yapan gezi kanalları, kullanıcıların videoya konu edilen ülke h... more YouTube platformu üzerinden yayın yapan gezi kanalları, kullanıcıların videoya konu edilen ülke hakkında fikiredinmelerine katkı sağlamaktadır. Bu çalışma, Batı ülkelerini konu alan gezi videolarının Türkiye'dekikullanıcıların kendi ülkelerine karşı bakış açılarını nasıl etkilediğini incelemektedir. Bu amaçla YouTube’da geziiçerikleri yayınlayan kanallardan en çok abonesi bulunan üç tanesi incelenmiştir. Çalışmaya veri kümesioluşturmak amacıyla örneklem olarak belirlenen kanallardaki içeriklerin yorumları MAXQDA programıyardımıyla toplanmıştır. Bu kanalların her birinde bulunan Batı ülkelerini konu alan ve en çok izlenen üçvideoya yapılan yorumlar içerik analizi ve söylem analizi ile analiz edilmiştir. YouTube gezi kanallarıiçeriklerinin kullanıcıların ülkelerine dair self-oryantalist görüşlerini açığa çıkarmasına alan tanıdığıgörülmüştür. Çalışma sonucunda video içeriklerinde ekonomik, kültürel, hukuki, coğrafi konum, demografik vegenel temalarına ayrılabilecek self-oryantalist yorumların olduğu tespit edilmiştir.
Erciyes İletişim Dergisi, 2024
The usage of social media by journalists might lead to problems with the conflict between their p... more The usage of social media by journalists might lead to problems with the conflict between their personal and professional identities. Because it can be difficult to distinguish between private and public posts, media companies are developing guidelines to regulate how their employees use social media. The study examines how institutional guidelines for journalists' use of social media can influence their personal use of social media. Through document analysis, the guidelines of both the BBC and Anadolu Agency in Türkiye were examined with the aim of uncovering the expectations of these institutions. Both documents were analyzed using the Python programming language. Furthermore, with the goal to uncover the journalists' perceptions of the guidelines, in-depth interviews were carried out with personnels from BBC and Anadolu Agency. The research showed that the guidelines were designed to safeguard corporate identity and reliability. Moreover, it was noted that the journalists who were interviewed did not view the guidelines as a form of intervention or censorship.
Connectist: Istanbul University Journal of Communication Sciences, 2024
Citizens’ ability to interact with content and participate in its production has enabled shifts i... more Citizens’ ability to interact with content and participate in its production has enabled shifts in journalism techniques. Citizens’ ability to record experiences, thanks to digital technologies and internet usage, has offered new perspectives on the news and helped place certain events on the agenda. Media organisations are now using user-generated content derived from images submitted by the public to report news that their reporters do not have access to. This research addresses the process by which media organisations exploit free labour by incorporating images captured by citizens into their broadcasts. To this end, news coverage on Show TV from May 9 to 15, 2022 and May 9 to 15, 2023 was analysed, with content analysis conducted to determine the proportion of non-professional images in the broadcasts. An in-depth interview was also conducted with the person in charge of Show TV’s WhatsApp Notification Line, which allows citizens to contribute to news production and gain insight into the operational processes of this structure. The findings that while the use of citizen-generated content varies from newscast to newscast, such images are present in every broadcast and enable the exploitation of free labour and the creation of value.
İstanbul Arel Üniversitesi İletişim Çalışmaları Dergisi, 2024
Walter Benjamin'in "Teknik Olarak Yeniden Üretilebilirlik Çağında Sanat Eseri" başlıklı eseri, 19... more Walter Benjamin'in "Teknik Olarak Yeniden Üretilebilirlik Çağında Sanat Eseri" başlıklı eseri, 1936 yılında kaleme alındığından bu yana, teknolojinin ilerlemesiyle, günümüz sanatında yeni bir anlam kazanmıştır. Sanat eserlerinin dijital ortamda üretilebilir, kopyalanabilir ve paylaşılabilir olması, Benjamin'in öngörülerinin günümüzde yeniden anlamlandırılmasına olanak sağlamaktadır. Buradan hareketle çalışmanın temel sorunsalı, yapay zekâ ile üretilen sanat eserlerinin Walter Benjamin'in kavramsal çerçevesiyle nasıl ilişkilendirilebileceğidir. Çalışmanın temel amacı ise, yapay zekâ ile üretilen eserlerin sanat alanındaki konumununun, sanat eserlerinin niteliğinin ve sanat üretim süreçlerinin dönüşümünün Benjamin’in yaklaşımları üzerinden irdelenmesidir. Çalışmada, Benjamin'in eseri günümüz teknolojileri, özellikle de yapay zekâ ile üretilen eserler bağlamında ele alınarak yeniden okunmaktadır. Bu okuma, Benjamin'in yaklaşımını kullanarak çağdaş üretim pratiklerini "dijital yeniden üretilebilirlik" tanımıyla yeniden kavramsallaştırmayı hedeflemektedir. Dijital yeniden üretilebilirlik çağı, sanatı Benjamin'in öngördüğü teknik çoğaltılabilirlik kavramının da ötesine taşımaktadır. Bu yaklaşımı günümüz dijital sanatına uyarlamak, eserlerin çoğaltılabilirliği ve orijinalliği gibi konuları eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmeyi ifade etmektedir. Makale, literatürdeki akademik çalışmalar üzerinden mevcut bilgi birikimini derinlemesine anlamak ve şimdiye kadar yapılmış olan araştırmalar üzerinden okuyucuya konu hakkında kapsamlı bir bakış sunmak amacını taşımaktadır. Bu kapsamda, yapay zekâ ile üretilen eserlerin orijinalliği, sanatçının da yaratıcılık ve özgünlüğü açısından nasıl değerlendirileceği sorusu çalışmada tartışılmaktadır.
ICOMS Uluslararası İletişim Bilimleri Sempozyumu, 2022
Yayın Yasaklarının Medyanın Kamuoyu Oluşturma Gücüne Etkisi
Yeni Medya Çalışmaları V. Ulusal Kongre, 2021
Küreselleşme, kültürel alanı etkileme gücüne sahip bir olgudur. Bu etki durumunu Appadurai (2007)... more Küreselleşme, kültürel alanı etkileme gücüne sahip bir olgudur. Bu etki durumunu Appadurai (2007), küresel kültürel akış teorisi ile ortaya koymaktadır. Küresel akış teorisi etnik, finans, medya, ideoloji ve teknoloji alanı gibi alanlara küresel kültürün etkisini anlatmaktadır. Birçok alandaki küreselleşme eğilimleri sonuçta bir üst kültürü yaratmıştır. Bu üst kültür alanının yaratılmasına iletişim teknolojilerinin çok önemli bir katkısı olmuştur. Artık kültür, internet ve dijital teknolojiler vasıtasıyla donatılmış bir alanda yaşanabilmekte ve çoklu kültür alanları bu şekilde var olabilmektedir. Bu alanlara bir örnek olarak Spotify uygulaması verilebilmektedir. Spotify, 2006 yılında İsveç merkezli olarak kurulan ve abone olan üyelerine ses içerikleri sunan bir dijital müzik platformudur. Farklı kültürlerin müziklerini tek bir platformda buluşturup dünya çapında erişilebilir hâle getirerek bunları dileyen kullanıcılarına ücretsiz ancak reklamlı, dileyen kullanıcılarına ise premium üyelik ile reklamsız olarak sunarak gelir elde etmektedir. Spotify uygulamasında kullanıcılar her türden müzik ve ses içeriği dinleyebilmekte, bu uygulama üzerinden veya çeşitli uygulamalar üzerinden paylaşabilmekte ve platform üzerinden gelir elde edilebilecek veriler sunabilmektedir. Böylece dijital bir ortamda dijital bir üst kültür meydana gelmektedir. Yerel içeriklerin küresel yayılımı ile birlikte küresel hâle gelen içeriklerin yeni bir üst kültür oluşturması küresel kültür endüstrisinin işleyiş yapısına eklemlenmiş durumdadır. Çalışmamızda kavramsal çerçeve platform kapitalizmi kavramı ve Appadurai’ın küresel akış teorisi temel alınarak oluşturulacaktır. İncelemeye tabi tutulacak olan Spotify platformu bu kavramların yanı sıra nitel içerik analizi tekniği ile de analiz edilecektir.
Beykoz Akademi Dergisi, 2022
İktidar ve medya ilişkisi her zaman incelenmesi gereken bir konu olmuştur. Özellikle kamu yararı ... more İktidar ve medya ilişkisi her zaman incelenmesi gereken bir konu olmuştur. Özellikle kamu yararı amacıyla gerçekleştirildiği ifade edilen kamu spotları ve iktidarla yakından ilişkili kamu kuruluşlarının reklamları bu anlamda özel bir araştırma gerektirmektedir. Kamu spotu ve kamu kuruluşu reklamlarında iletişimin amacının daha net belirtilmesi, iletişiminin tarafsız olması beklenmektedir. Bu sayede kamu spotu ve kamu kuruluşu reklamları propaganda amacıyla kullanılma şüphesi uyandırmayacaktır. Çalışmada kamu spotu ve kamu kuruluşu reklamlarının iktidarlar tarafından kendi politikalarını yayma amacıyla kullanılması durumu ‘kur korumalı vadeli mevduat ve katılım hesabı’ uygulanması üzerinden incelenmektedir. Araştırma, temel olarak iktidarların politikalarını yaymak amacıyla kamu spotlarını ve kamuya ait kuruluşların reklamlarının kullanıldığı varsayımından hareket etmektedir. Bu kapsamda araştırmanın deseni durum çalışması olarak belirlenmiştir. Araştırmanın örneklemi maksimum çeşitlilik örneklemesi yöntemi ile seçilmiştir. Bahsi geçen ‘kur korumalı vadeli mevduat ve katılım hesabı’ uygulamasının başlatılmasıyla birlikte yayınlanan kamu spotu, kamu bankası reklamı ve özel banka reklamı ele alınmış ve eleştirel söylem analizi çerçevesinde analiz edilmiştir. Çalışma neticesinde, kamu spotunun ve kamu bankası reklamlarının iktidar söylemlerinin ve uygulamalarının yayılmasında aracı olarak kullanıldığı ortaya çıkmıştır.
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi, 2022
Sosyal medya platformlarının kullanıcılarına sunduğu içerik üretme imkânı, insanların kişisel gör... more Sosyal medya platformlarının kullanıcılarına sunduğu içerik üretme imkânı, insanların kişisel görüşlerini yazılı, işitsel veya görsel yollarla ifade etmelerinin ve bunları yaymalarının önünü açmaktadır. Kişiler bu paylaşımlarını kendi kimliklerini belli eden profiller oluşturarak yapabildikleri gibi anonim olarak da gerçekleştirebilme olanağına sahiptirler. Kişiyi tanımlayacak fotoğraf, isim ve bilgilerden yoksun hesapların oluşturulma ihtiyacı farklı gerekçelerden kaynaklandığı gibi farklı amaçlar için de kullanılabilmektedir. Bu çalışmada sosyal medyadaki anonim olma haliyle kullanıcıların duygu ve düşüncelerini ifade etmede gerçek kişilere oranla daha rahat olup olmadığı araştırılmaktadır. Bu amacı gerçekleştirmek için Twitter’daki t24comtr hesabının 24.01.2022-30.01.2022 tarihleri arasında en çok yorum alan haberlerin yorumları içerik analizi ile incelenmiştir. Küfür ve argo kelimeler ile hakaret içeren yorumlar değerlendirilmeye alınarak bu gönderilerin sahiplerinin anonim ve gerçek kişiler olmalarının onların söylemlerinde ne gibi değişikliklere sebebiyet verdiği anlaşılmaya çalışılmıştır. Çalışma sonucunda anonim kimliklere sahip profillerin haberlere yaptıkları yorumlardaki söylemlerinde hakaret içeriklerinin gerçek kişilerin sahip olduğu profillere oranla daha yoğun olduğu tespit edilmiştir.
Dijital medya platformları, bünyesindeki içerikler üzerinde belirleyici olma durumunu gazetecilik... more Dijital medya platformları, bünyesindeki içerikler üzerinde belirleyici olma durumunu gazetecilik pratikleri üzerinde de hissettirmektedir. İnternet ve sosyal medya aracılığıyla haberin üretimi, dağıtımı ve tüketimi noktasında hız başat bir faktör olarak ön pla- na çıkmaktadır. Buradan hareketle hızın getirileri üzerine sorgulama yapılmasına neden olan yavaş hareketi ortaya çıkmış, bu hareket gazetecilik alanını da etkileyerek haberin ve haberciliğin de hız odaklı biçimlenişine alternatif bir gazetecilik türü ile sonuçlanma- sına neden olmuştur. Çalışma kapsamında haberin tüketicileri olan ve gelecekte haber üreticisi konumuna geçecek gazetecilik bölümü öğrencilerinin hız ve yavaşlık ikilemin- deki yavaş gazetecilik kavramına ilişkin bakış açılarının ne yönde olduğunun öğrenilmesi amaçlanmaktadır. Çalışmada, internetin gazeteciliğe etkileri ile yavaş gazetecilik kavramı üzerinde durulmaktadır. Ayrıca gazetecilik bölümü öğrencilerinin yavaş gazetecilik kavra- mına ilişkin algılarının ölçümlenmesi için derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilecektir. İstanbul’da bulunan iki devlet ve iki vakıf üniversitesinden seçilen lisansüstü eğitimi de dâhil edilerek gazetecilik bölümlerindeki sınıflardan bir kadın ve bir erkek olmak üze- re öğrenim gören öğrenciler ile derinlemesine görüşmeler yapılmış ve bu görüşmelere içerik analizi uygulanarak veriler elde edilmiştir. Araştırma sonucunda katılımcıların çoğunluğunun yavaş gazetecilik kavramını bilmediği ancak bu kavramı bir gazetecilik türü olarak kabul ettiği sonucuna ulaşılmıştır.
Egemia Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya Ve İletişim Araştırmaları Hakemli E-Dergisi, 2022
Haber ve reklam ilişkisi, geleneksel kitle iletişim araçlarında olduğu gibi iletişim teknolojiler... more Haber ve reklam ilişkisi, geleneksel kitle iletişim araçlarında olduğu gibi iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle alternatif mecralarda da tartışma konusu olmaktadır. Özellikle ana akım medya kuruluşlarından ayrılan veya bu kanallarda iş bulamayan gazetecilerin sosyal medya platformlarında çalışmalarını yürütmeyi tercih etmesi ve bu alanlarda reklamı gelir kaynağı olarak kullanmaları ile farklı boyutlara yönelmektedir. Çalışmada, yeni medya platformlarının gelişmesi ile bu alanlarda gazetecilik faaliyetlerini yürüten bireysel gazetecilerin reklamı gelir modelleri içerisine dâhil etmesinin meslek etiği bakımından uygulanabilirliği sorusuna yanıt aramaktadır. Bu amaçla, basın meslek örgütlerinin veya haber kuruluşlarının haber-reklam ilişkisine dair yaklaşımlarından örnekler üzerinde durulup bireysel gazetecilik faaliyetlerinde sosyal medyanın önemi tartışılmaktadır. Ayrıca meslek ilkelerinin belirlenmesinde etkin rol oynayan kurumların yöneticileri ve alanında uzman akademisyenlerle yapılan derinlemesine görüşmelerle alternatif mecralarda bireysel gazetecilik yapan kişilerin hesaplarından reklam yapmalarının dijital çağdaki etik boyutu konumlandırılmaya çalışılmaktadır.
Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi , 2022
Covid-19, 2019 yılının sonlarında Çin’de görülmesinin ardından 2020’nin başından itibaren küresel... more Covid-19, 2019 yılının sonlarında Çin’de görülmesinin ardından 2020’nin başından itibaren küresel halk sağlığına yönelik ciddi bir tehdit olarak varlığını sürdürmektedir. Hükümetlerin aldığı önlemlerin yanında bilim insanlarının da virüse karşı aşı geliştirmesi bu tehdide karşı mücadeledeki önemli adımlardan birini oluşturmaktadır. Türkiye’de de, farklı ülkelerin geliştirdiği bu aşılar satın alınarak vatandaşlar üzerinde uygulanmaya başlanmıştır. Bu ilerlemeler kaydedilirken bir yandan da sosyal medyada aşılar hakkında söylentiler, aşı karşıtı ifadeler ve komplo teorileri yaygın olarak üretilmekte, ilgi çekmekte ve paylaşılmaktadır. Genetik kodların değiştirilmesi, insanların bedenlerine mikroçipler yerleştirilmesi, aşıların cenin dokusu içermesi gibi farklı komplo teorileri öne çıkmaktadır. Bu çalışmada sosyal medya platformlarından biri olan Twitter’da #AşıDeğilSeriKatil etiketi altında paylaşılan tweetler değerlendirmeye alınarak kullanıcıların paylaşımlarındaki aşı karşıtı görüşleri ve komplo teorisi üretimini ortaya koymak hedeflenmektedir. Bu amaçla 14.07.2021-17.07.2021 tarihleri arasında atılan tweetler değerlendirmeye alınmış ve en çok retweet edilen %5 oranındaki paylaşım içerik analizi ile incelenerek kategoriler oluşturulmuştur. Çalışma neticesinde kullanıcıların aşı karşıtı düşüncelerini desteklemek adına çeşitli teoriler ortaya koyduğu, örnekler gösterdiği ve yorumlarını paylaştıkları görülmüştür.
Gümüşhane Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Elektronik Dergisi, 2021
Yeni medya çağında bireylerin teknolojik aletleri yoğun kullanımı ile birlikte artık iletişim ner... more Yeni medya çağında bireylerin teknolojik aletleri yoğun kullanımı ile birlikte artık iletişim neredeyse tamamıyla teknoloji ile aracılanmış hâle gelmiştir. Bu durum toplumların kültürlerinde değişikliklere yol açmaktadır. Bu değişikliklerin çocukların hayatlarında geri döndürülemez sonuçlara neden olması kaçınılmaz görülmektedir. İş kanununda belli bir yaşın altında bulunan kişilerin çalışmasının yasak olduğu bilinmektedir. Fakat yeni medya çağında sosyal medya platformlarının yoğun kullanımı ve kitlelerin ilgilerinin yoğun bir şekilde bu ortamlara yönelmesi ile birlikte “çocuk” olarak nitelenebilecek bireyler de yeni medya platformlarından gelir kazanma imkânı yakalamaktadır. Özellikle YouTube’un kullanıcı pratiklerinden doğan gelirin bir kısmını kullanıcılara çeşitli koşullar öne sürerek pay etmesi ek gelir veya yeni bir meslek edinmek isteyen kullanıcılara cazip gelmektedir. Fakat çocuk olarak nitelendirilebilecek kullanıcıların da bu platformdan gelir elde etmesi yasal bir durum olarak görülmemektedir. Çünkü hem YouTube’da bir kanal açmak için belli bir yaşın (13) üzerinde olmak gerekmekte hem de iş kanununda 16 yaşın altında bulunan kişilerin çalıştırılmasının yasak olduğu bilinmektedir. Çalışmamızda dünya genelinde YouTube üzerinden en fazla gelir kazanan 9 yaşında bir çocuğa ait olan “Ryan’s World” kanalı ve Türkiye genelinde çocuk YouTuber’lar arasında en fazla gelir kazanan 10 yaşında bir çocuğa ait olan “Prenses Elif” kanalında yer alan içerikler nitel veri analizi ile incelenebilecek başlıklara ayrılmıştır. Bu teknik yardımıyla kanala içerik hazırlayan çocukların bir YouTube işçisine dönüşme süreci incelenmiştir.
The Turkish Online Journal of Design, Art and Communication - TOJDAC, 2021
Geçmişte bireylerin kimlikleri sosyal çevresi ve yaşadığı toplum bağlamında gelişim gösterirken b... more Geçmişte bireylerin kimlikleri sosyal çevresi ve yaşadığı toplum bağlamında gelişim gösterirken bugün bu etki alanı içerisine sosyal medya da dâhil olmaktadır. Bireyler gerçek hayatlarına paralel olarak internet aracılığıyla girdikleri sosyal medya platformlarında birçok kişi etkileşime girebilmekte ve çeşitli hesapları takip edebilmektedir. Aynı zamanda bu ortamlar kullanıcıların kendilerini yansıtmasında ve oluşturmasında da önemli rol oynamaktadır. Özellikle sosyal medya çağının ortasında doğan bireylerin yaşadıkları yere ve zamana eşlik eden platformların yapısı, kimlik gelişiminde öne çıkan etkenlerden biri olmaktadır. Dolayısıyla fiziksel yaşantımızda üstlendiğimiz kimliklerin yanı sıra sosyal medya ile inşa ettiğimiz ve dijital kimlik olarak adlandırabileceğimiz yeni bir türü daha ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada sosyal medya platformlarından olan Instagram kullanıcısı olan 18-24 yaş aralığındaki gençlerin bu platform üzerinden kültürel göstergeleri paylaşımlarına konu ederek dijital kimliklerini oluşturması incelenecektir. Bu amaçla örneklem olarak belirlenen gruba anket yapılarak çalışmanın amaçları doğrultusunda veri toplanmıştır. Bu çalışma Dr. Öğr. Üyesi Seçil ÖZAY danışmanlığında gerçekleştirilen ve Sertaç KAYA tarafından 2021 yılında hazırlanan “Sosyal Medya Kullanan Gençlerin Kimliklerinin Yeniden Üretimi: Dijital Kimliğin İnşası” başlıklı doktora tezinden oluşturulmuştur.
TRT Akademi, 2021
Bireylerin yaşam sürerken gerçekleştirdiği neredeyse tüm etkinlikler artık dijital araçlar dolayı... more Bireylerin yaşam sürerken gerçekleştirdiği neredeyse tüm etkinlikler artık dijital araçlar dolayımıyla sanal bir ortamda gerçekleşebilmektedir. Bu durum, dijital bir toplumun varlığından söz edebilmeyi de mümkün hâle getirmektedir. Bu çalışmada, Durkheim ve Merton’un “anomi” kavramı ile ilgili tanımlamaları ve açıklamaları ışığında, dijital-sanal alanlarda varlık gösteren bireylerin gerçekleştirdiği etkinliklerin, teknolojinin hızına ulaşamayan yasal düzenlemelerin eksikliği nedeniyle dijital bir anomi durumuna yol açıp açmadığı incelenmektedir. İnternet kullanıcılarının gerçekleştirdiği kimi etkinliklerde yasal durum hakkında bilgi sahibi olmadıkları veya kendi amaçlarına erişmek adına yasal durumu çok fazla umursamadıkları düşünülmektedir. Ayrıca internet dolayımı ile dijital ortamda etkinlik gerçekleştiren kullanıcılar, maddi bir karşılık verilerek sahip olunabilecek eserlere ve içeriklere ücretsiz bir şekilde ulaşabilmekte (internet erişim ücreti hariç tutulduğunda), aslında yasal olmayan faaliyetler gerçekleştirebilmektedir (yasa dışı bahis oynamak, yasaklı cinsel içeriklere ulaşmak, film-dizi-müzik-pdf kitap indirmek vb.). Çalışmada bu etkinliklerin durumunun saptanması adına TÜİK’in (2018) yaptığı araştırmada interneti en yoğun olarak kullandığı tespit edilen 18-24 yaş aralığında bulunan, İstanbul'da ikamet eden, üniversite öğrencisi olan internet kullanıcılarına bir anket uygulanmıştır. Çalışmada nicel araştırma deseni olan betimsel tarama içerisinde yer alan ve önemli bir veri toplama kaynağı olarak görüldüğünden dolayı anket tekniği kullanılmıştır. Hazırlanan anket, internet ortamında dağıtılmış ve kolayda örnekleme yoluyla veriler toplanmıştır. Çalışma sonucunda yasal düzenlemelerdeki yetersizlik ve yaptırımların caydırıcılığının az olması nedeniyle kullanıcıların telifli ürünlere ve içeriklere bedelsiz olarak ulaşmasının dijital anomiyi ortaya çıkardığı görülmüş ve bu durumu tanımlamak için “Dijitanomi-Digitanomie” kavramının kullanılması önerilmiştir.
ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ DERGİSİ, 2020
Gazetecilik mesleği açısından ülkemizde ve dünyada birçok meslek örgütü, derneği veya sendikası b... more Gazetecilik mesleği açısından ülkemizde ve dünyada birçok meslek örgütü, derneği veya sendikası bulunmaktadır. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti de bu alanda faaliyet gösteren Türkiye’deki önemli gazetecilik meslek kuruluşlarından biridir. Meslek ilkelerinin belirlenmesinde ve korunmasında çalışmalar yürütmesinin yanında gazetecilerin haklarını savunmak için de faaliyetlerde bulunmaktadır. İlk kez 1998 yılında oluşturulan bildirge, günümüz değişen koşullarında yenilenme ihtiyacı ile tekrar gözden geçirilmiştir.17 Nisan 2019 tarihinde bildirge üzerinde yapılan güncellemeyle çıkarılan, eklenen ve düzeltilen maddeler olmuştur. Bu çalışmayla toplumsal değişim ve teknolojik gelişmelerin gazeteciliğin dönüşümüne etkisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin hazırlamış olduğu güncellenen “Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluklar Bildirgesi” üzerinden açıklanmıştır. Bu bağlamda eski ve yeni bildirge doküman analizi yöntemine göre incelenmiş ve yapılan yüz yüze görüşmelerle desteklenmiştir.
e-Journal of New Media, 2020
Edebiyatı geniş kitlelere ulaştıran ve yazar okur buluşmasını sağlayan araçlardan biri dergiler o... more Edebiyatı geniş kitlelere ulaştıran ve yazar okur buluşmasını sağlayan araçlardan biri dergiler olagelmiştir. Basılı yayınların giderek zayıfladığı günümüzde edebiyat dergiciliğinde aksine bir artış gözlenmektedir. Ot Dergi’nin 2013 yılında yayınlarına başlaması, arkasından Kafa ve Bavul gibi dergilerin gelmesi, edebiyat dergiciliğinde “yeni” olarak adlandırılan bir dönemin başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Bu kabul çerçevesinde satış rakamları, yazar kadroları, edebiyat ve yayıncılığa yaklaşımlarının yanında teknolojik gelişmeler ve çağın getirdikleriyle bugün edebiyat dergiciliğini yeniden irdelemek gerekmektedir. Araştırmaya konu dergilerin çıkışıyla bu alanda ilgili yayınlar, kültür endüstrisinin bir ürünü olarak bir piyasa hâkimiyeti oluşturmuştur. Benzer baskı kaliteleri, kapak tasarımları, tanınmış isimlere sayfalarında yer vermeleri, sosyal medya kullanımları, dergicilik dışındaki satışları, incelenen tüm dergilerde birbirini kopya eden bir anlayışı ortaya koymaktadır. Özgün olmayan bu edebiyat dergilerinin faaliyetleri standartlaşma, ticarilik ve kalıcılık sağlamama gibi popüler kültürün özelliklerini barındırırken, sanatın gerekliliklerinden uzaklaşıldığı gözlenmektedir. Bu çalışmayla amaçlanan sanatın bir dalı olan edebiyatı, iletişim araçlarından biri olan dergiyle buluşmasında bugün nasıl gerçekleştiğini ortaya koymak ve analizini yapmaktır. Bunu yaparken popüler kültür ve sanat kavramları üzerinden bir değerlendirme amaçlanmıştır. Bu kapsamda çalışma için gerekli olan literatür taraması yapılmış, görüşme ve mülakatlar gerçekleştirilmiş, tüm kaynak ve dergiler nitel veri analizi ile değerlendirmeye tabii tutulup incelenmiştir.
Conference Presentations by sertaç kaya
Communication and Technology Congress, 2021
Yeni iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin neticesinde ortaya çıkan internet ve sosyal medya p... more Yeni iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin neticesinde ortaya çıkan internet ve sosyal medya platformları birçok konunun tartışıldığı bir alan haline gelmiştir. Siyaset alanının tüm aktörleri de bu mecralarda yer alarak siyasal iletişimdeki değişimlerin oluşmasını hızlandırmıştır. Sosyal medyanın hızlı bir şekilde çok fazla kişiye ulaşabilme potansiyeli haber akışlarındaki etkinlikle kullanıcıların gündemlerini belirleyerek algılarını şekillendirmede rol oynamaktadır. 2016 yılında yapılan Amerika Birleşik Devletleri'ndeki başkanlık seçimleri de sosyal medyadaki yalan haberlerin dolaşıma girmesi ve Facebook algoritmasının insanlara popüler içerikleri sayfalarına taşıması sebebiyle dezenformasyonun yayılmasına katkı sağladığı eleştirileri bulunmaktadır. Bu çalışmada yalan haber, birey ve onun tercihleri arasındaki etkileşiminin boyutu literatür taraması ile kimi kavramlara dayandırılarak açıklamak amaçlanmaktadır. Aynı zamanda sosyal medyanın kullanılarak haberin dolaşımdaki değişimin boyutlarını ortaya koyarak 2016 yılındaki ABD başkanlık seçimleri üzerinden analizini gerçekleştirmek ve öneriler ortaya koymak hedeflenmektedir.
Communication and Technology Congress -CTC, 2019
The internet brought along a lot of innovations by entering our lives and bringing the social net... more The internet brought along a lot of innovations by entering our lives and bringing the social networks into use for the people. Newspapers and journalists are obliged to update themselves through change and transformation appropriate to these new environments. These innovations introduced the concept of networked journalism. The journalism that is trying to integrate itself into these areas found a field where it interacts with the reader/user. Users who benefit from the new communication technologies' opportunity are no longer only consuming the information but are also producing them at the same time. User generated contents shows us that these people who are connected to the networks play a more active role. At the same time with crowd-sourcing this activity has brought participation and cooperation in news production processes. The aim of this study is to present the characteristics of the terms networked journalism, user generated content and crowd-sourcing, which were introduced to us by the internet and social media, with a literature survey and is to discuss its effects on journalism via the example of The Guardian.
5. Uluslararası Medya Çalışmaları Sempozyumu, 2024
Araştırmada Lil Miquela isimli influencer örneklem olarak seçilmiştir. Bu seçimin temel nedeni ge... more Araştırmada Lil Miquela isimli influencer örneklem olarak seçilmiştir. Bu seçimin temel nedeni gerçek bir insan olmaması, alanının ilk örneklerinden olması ve en fazla takipçisi bulunan bilgisayar temelli karakter olmasından kaynaklanmaktır. Lil Miquela, bir bilgisayar tarafından oluşturulan görüntü (CGI) influencer olmasına rağmen, yapay zekâ ile tasarlanmış karakterlerin potansiyel kapasitelerini anlamak için önemli bir referans noktası sunmaktadır. Lil Miquela'nın 2023 yılındaki Instagram hesabındaki paylaşımları araştırmanın veri setini oluşturmaktadır. Bu paylaşımlar içerik analizine tabi tutularak sponsorlu içerik oranları ile tespit edilen markaların dağılımları istatistiksel olarak ortaya konulmuştur.
İnönü Üniversitesi İletişim Fakültesi Elektronik Dergisi (İNİF E-Dergi), 2024
Social media platforms are continually adding new features and enhancing existing ones to attract... more Social media platforms are continually adding new features and enhancing existing ones to attract users and extend their screen time. These platforms constantly innovate to capture users' attention and gain an edge in the competitive landscape of social media. This study focuses on identifying the similarities between features of popular social media platforms and examines whether these similarities lead to homogenization. Specifically, presenting the chronological development of these features over time is crucial for understanding the historical development and evolution of social media. The framework of this research is based on the concept of convergence. The convergence concept is used to assess whether there are commonalities in the tools, interfaces, and interaction modes offered by the platforms to their users. In this context, the study investigates how the features provided by social media platforms become similar over time and how user experiences become homogenized. The 'walkthrough method' was employed to analyze the interfaces of the selected platforms. This method involves a step-by-step examination of user experiences on the platforms to understand how features are presented and how they are utilized by users. Data were collected through notes and recordings made by researchers while using the platforms. The results indicate a significant similarity and convergence in the features offered by popular social media platforms. For instance, features such as story sharing, live streaming, filter usage, and the explore tab have become widespread across different platforms. Platforms that consider users' habits and preferences offer familiar and easily accessible experiences through these similar features. Consequently, it can be said that social media platforms create a form of homogenization in user experiences by providing similar features over time. This phenomenon offers important insights into the evolution and future development of social media. Additionally, the study suggests that the concept of convergence not only encompasses the merging of features from different technologies but also indicates a tendency for similar platforms to converge internally.
Anadolu Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2024
YouTube platformu üzerinden yayın yapan gezi kanalları, kullanıcıların videoya konu edilen ülke h... more YouTube platformu üzerinden yayın yapan gezi kanalları, kullanıcıların videoya konu edilen ülke hakkında fikiredinmelerine katkı sağlamaktadır. Bu çalışma, Batı ülkelerini konu alan gezi videolarının Türkiye'dekikullanıcıların kendi ülkelerine karşı bakış açılarını nasıl etkilediğini incelemektedir. Bu amaçla YouTube’da geziiçerikleri yayınlayan kanallardan en çok abonesi bulunan üç tanesi incelenmiştir. Çalışmaya veri kümesioluşturmak amacıyla örneklem olarak belirlenen kanallardaki içeriklerin yorumları MAXQDA programıyardımıyla toplanmıştır. Bu kanalların her birinde bulunan Batı ülkelerini konu alan ve en çok izlenen üçvideoya yapılan yorumlar içerik analizi ve söylem analizi ile analiz edilmiştir. YouTube gezi kanallarıiçeriklerinin kullanıcıların ülkelerine dair self-oryantalist görüşlerini açığa çıkarmasına alan tanıdığıgörülmüştür. Çalışma sonucunda video içeriklerinde ekonomik, kültürel, hukuki, coğrafi konum, demografik vegenel temalarına ayrılabilecek self-oryantalist yorumların olduğu tespit edilmiştir.
Erciyes İletişim Dergisi, 2024
The usage of social media by journalists might lead to problems with the conflict between their p... more The usage of social media by journalists might lead to problems with the conflict between their personal and professional identities. Because it can be difficult to distinguish between private and public posts, media companies are developing guidelines to regulate how their employees use social media. The study examines how institutional guidelines for journalists' use of social media can influence their personal use of social media. Through document analysis, the guidelines of both the BBC and Anadolu Agency in Türkiye were examined with the aim of uncovering the expectations of these institutions. Both documents were analyzed using the Python programming language. Furthermore, with the goal to uncover the journalists' perceptions of the guidelines, in-depth interviews were carried out with personnels from BBC and Anadolu Agency. The research showed that the guidelines were designed to safeguard corporate identity and reliability. Moreover, it was noted that the journalists who were interviewed did not view the guidelines as a form of intervention or censorship.
Connectist: Istanbul University Journal of Communication Sciences, 2024
Citizens’ ability to interact with content and participate in its production has enabled shifts i... more Citizens’ ability to interact with content and participate in its production has enabled shifts in journalism techniques. Citizens’ ability to record experiences, thanks to digital technologies and internet usage, has offered new perspectives on the news and helped place certain events on the agenda. Media organisations are now using user-generated content derived from images submitted by the public to report news that their reporters do not have access to. This research addresses the process by which media organisations exploit free labour by incorporating images captured by citizens into their broadcasts. To this end, news coverage on Show TV from May 9 to 15, 2022 and May 9 to 15, 2023 was analysed, with content analysis conducted to determine the proportion of non-professional images in the broadcasts. An in-depth interview was also conducted with the person in charge of Show TV’s WhatsApp Notification Line, which allows citizens to contribute to news production and gain insight into the operational processes of this structure. The findings that while the use of citizen-generated content varies from newscast to newscast, such images are present in every broadcast and enable the exploitation of free labour and the creation of value.
İstanbul Arel Üniversitesi İletişim Çalışmaları Dergisi, 2024
Walter Benjamin'in "Teknik Olarak Yeniden Üretilebilirlik Çağında Sanat Eseri" başlıklı eseri, 19... more Walter Benjamin'in "Teknik Olarak Yeniden Üretilebilirlik Çağında Sanat Eseri" başlıklı eseri, 1936 yılında kaleme alındığından bu yana, teknolojinin ilerlemesiyle, günümüz sanatında yeni bir anlam kazanmıştır. Sanat eserlerinin dijital ortamda üretilebilir, kopyalanabilir ve paylaşılabilir olması, Benjamin'in öngörülerinin günümüzde yeniden anlamlandırılmasına olanak sağlamaktadır. Buradan hareketle çalışmanın temel sorunsalı, yapay zekâ ile üretilen sanat eserlerinin Walter Benjamin'in kavramsal çerçevesiyle nasıl ilişkilendirilebileceğidir. Çalışmanın temel amacı ise, yapay zekâ ile üretilen eserlerin sanat alanındaki konumununun, sanat eserlerinin niteliğinin ve sanat üretim süreçlerinin dönüşümünün Benjamin’in yaklaşımları üzerinden irdelenmesidir. Çalışmada, Benjamin'in eseri günümüz teknolojileri, özellikle de yapay zekâ ile üretilen eserler bağlamında ele alınarak yeniden okunmaktadır. Bu okuma, Benjamin'in yaklaşımını kullanarak çağdaş üretim pratiklerini "dijital yeniden üretilebilirlik" tanımıyla yeniden kavramsallaştırmayı hedeflemektedir. Dijital yeniden üretilebilirlik çağı, sanatı Benjamin'in öngördüğü teknik çoğaltılabilirlik kavramının da ötesine taşımaktadır. Bu yaklaşımı günümüz dijital sanatına uyarlamak, eserlerin çoğaltılabilirliği ve orijinalliği gibi konuları eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmeyi ifade etmektedir. Makale, literatürdeki akademik çalışmalar üzerinden mevcut bilgi birikimini derinlemesine anlamak ve şimdiye kadar yapılmış olan araştırmalar üzerinden okuyucuya konu hakkında kapsamlı bir bakış sunmak amacını taşımaktadır. Bu kapsamda, yapay zekâ ile üretilen eserlerin orijinalliği, sanatçının da yaratıcılık ve özgünlüğü açısından nasıl değerlendirileceği sorusu çalışmada tartışılmaktadır.
ICOMS Uluslararası İletişim Bilimleri Sempozyumu, 2022
Yayın Yasaklarının Medyanın Kamuoyu Oluşturma Gücüne Etkisi
Yeni Medya Çalışmaları V. Ulusal Kongre, 2021
Küreselleşme, kültürel alanı etkileme gücüne sahip bir olgudur. Bu etki durumunu Appadurai (2007)... more Küreselleşme, kültürel alanı etkileme gücüne sahip bir olgudur. Bu etki durumunu Appadurai (2007), küresel kültürel akış teorisi ile ortaya koymaktadır. Küresel akış teorisi etnik, finans, medya, ideoloji ve teknoloji alanı gibi alanlara küresel kültürün etkisini anlatmaktadır. Birçok alandaki küreselleşme eğilimleri sonuçta bir üst kültürü yaratmıştır. Bu üst kültür alanının yaratılmasına iletişim teknolojilerinin çok önemli bir katkısı olmuştur. Artık kültür, internet ve dijital teknolojiler vasıtasıyla donatılmış bir alanda yaşanabilmekte ve çoklu kültür alanları bu şekilde var olabilmektedir. Bu alanlara bir örnek olarak Spotify uygulaması verilebilmektedir. Spotify, 2006 yılında İsveç merkezli olarak kurulan ve abone olan üyelerine ses içerikleri sunan bir dijital müzik platformudur. Farklı kültürlerin müziklerini tek bir platformda buluşturup dünya çapında erişilebilir hâle getirerek bunları dileyen kullanıcılarına ücretsiz ancak reklamlı, dileyen kullanıcılarına ise premium üyelik ile reklamsız olarak sunarak gelir elde etmektedir. Spotify uygulamasında kullanıcılar her türden müzik ve ses içeriği dinleyebilmekte, bu uygulama üzerinden veya çeşitli uygulamalar üzerinden paylaşabilmekte ve platform üzerinden gelir elde edilebilecek veriler sunabilmektedir. Böylece dijital bir ortamda dijital bir üst kültür meydana gelmektedir. Yerel içeriklerin küresel yayılımı ile birlikte küresel hâle gelen içeriklerin yeni bir üst kültür oluşturması küresel kültür endüstrisinin işleyiş yapısına eklemlenmiş durumdadır. Çalışmamızda kavramsal çerçeve platform kapitalizmi kavramı ve Appadurai’ın küresel akış teorisi temel alınarak oluşturulacaktır. İncelemeye tabi tutulacak olan Spotify platformu bu kavramların yanı sıra nitel içerik analizi tekniği ile de analiz edilecektir.
Beykoz Akademi Dergisi, 2022
İktidar ve medya ilişkisi her zaman incelenmesi gereken bir konu olmuştur. Özellikle kamu yararı ... more İktidar ve medya ilişkisi her zaman incelenmesi gereken bir konu olmuştur. Özellikle kamu yararı amacıyla gerçekleştirildiği ifade edilen kamu spotları ve iktidarla yakından ilişkili kamu kuruluşlarının reklamları bu anlamda özel bir araştırma gerektirmektedir. Kamu spotu ve kamu kuruluşu reklamlarında iletişimin amacının daha net belirtilmesi, iletişiminin tarafsız olması beklenmektedir. Bu sayede kamu spotu ve kamu kuruluşu reklamları propaganda amacıyla kullanılma şüphesi uyandırmayacaktır. Çalışmada kamu spotu ve kamu kuruluşu reklamlarının iktidarlar tarafından kendi politikalarını yayma amacıyla kullanılması durumu ‘kur korumalı vadeli mevduat ve katılım hesabı’ uygulanması üzerinden incelenmektedir. Araştırma, temel olarak iktidarların politikalarını yaymak amacıyla kamu spotlarını ve kamuya ait kuruluşların reklamlarının kullanıldığı varsayımından hareket etmektedir. Bu kapsamda araştırmanın deseni durum çalışması olarak belirlenmiştir. Araştırmanın örneklemi maksimum çeşitlilik örneklemesi yöntemi ile seçilmiştir. Bahsi geçen ‘kur korumalı vadeli mevduat ve katılım hesabı’ uygulamasının başlatılmasıyla birlikte yayınlanan kamu spotu, kamu bankası reklamı ve özel banka reklamı ele alınmış ve eleştirel söylem analizi çerçevesinde analiz edilmiştir. Çalışma neticesinde, kamu spotunun ve kamu bankası reklamlarının iktidar söylemlerinin ve uygulamalarının yayılmasında aracı olarak kullanıldığı ortaya çıkmıştır.
İletişim Kuram ve Araştırma Dergisi, 2022
Sosyal medya platformlarının kullanıcılarına sunduğu içerik üretme imkânı, insanların kişisel gör... more Sosyal medya platformlarının kullanıcılarına sunduğu içerik üretme imkânı, insanların kişisel görüşlerini yazılı, işitsel veya görsel yollarla ifade etmelerinin ve bunları yaymalarının önünü açmaktadır. Kişiler bu paylaşımlarını kendi kimliklerini belli eden profiller oluşturarak yapabildikleri gibi anonim olarak da gerçekleştirebilme olanağına sahiptirler. Kişiyi tanımlayacak fotoğraf, isim ve bilgilerden yoksun hesapların oluşturulma ihtiyacı farklı gerekçelerden kaynaklandığı gibi farklı amaçlar için de kullanılabilmektedir. Bu çalışmada sosyal medyadaki anonim olma haliyle kullanıcıların duygu ve düşüncelerini ifade etmede gerçek kişilere oranla daha rahat olup olmadığı araştırılmaktadır. Bu amacı gerçekleştirmek için Twitter’daki t24comtr hesabının 24.01.2022-30.01.2022 tarihleri arasında en çok yorum alan haberlerin yorumları içerik analizi ile incelenmiştir. Küfür ve argo kelimeler ile hakaret içeren yorumlar değerlendirilmeye alınarak bu gönderilerin sahiplerinin anonim ve gerçek kişiler olmalarının onların söylemlerinde ne gibi değişikliklere sebebiyet verdiği anlaşılmaya çalışılmıştır. Çalışma sonucunda anonim kimliklere sahip profillerin haberlere yaptıkları yorumlardaki söylemlerinde hakaret içeriklerinin gerçek kişilerin sahip olduğu profillere oranla daha yoğun olduğu tespit edilmiştir.
Dijital medya platformları, bünyesindeki içerikler üzerinde belirleyici olma durumunu gazetecilik... more Dijital medya platformları, bünyesindeki içerikler üzerinde belirleyici olma durumunu gazetecilik pratikleri üzerinde de hissettirmektedir. İnternet ve sosyal medya aracılığıyla haberin üretimi, dağıtımı ve tüketimi noktasında hız başat bir faktör olarak ön pla- na çıkmaktadır. Buradan hareketle hızın getirileri üzerine sorgulama yapılmasına neden olan yavaş hareketi ortaya çıkmış, bu hareket gazetecilik alanını da etkileyerek haberin ve haberciliğin de hız odaklı biçimlenişine alternatif bir gazetecilik türü ile sonuçlanma- sına neden olmuştur. Çalışma kapsamında haberin tüketicileri olan ve gelecekte haber üreticisi konumuna geçecek gazetecilik bölümü öğrencilerinin hız ve yavaşlık ikilemin- deki yavaş gazetecilik kavramına ilişkin bakış açılarının ne yönde olduğunun öğrenilmesi amaçlanmaktadır. Çalışmada, internetin gazeteciliğe etkileri ile yavaş gazetecilik kavramı üzerinde durulmaktadır. Ayrıca gazetecilik bölümü öğrencilerinin yavaş gazetecilik kavra- mına ilişkin algılarının ölçümlenmesi için derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilecektir. İstanbul’da bulunan iki devlet ve iki vakıf üniversitesinden seçilen lisansüstü eğitimi de dâhil edilerek gazetecilik bölümlerindeki sınıflardan bir kadın ve bir erkek olmak üze- re öğrenim gören öğrenciler ile derinlemesine görüşmeler yapılmış ve bu görüşmelere içerik analizi uygulanarak veriler elde edilmiştir. Araştırma sonucunda katılımcıların çoğunluğunun yavaş gazetecilik kavramını bilmediği ancak bu kavramı bir gazetecilik türü olarak kabul ettiği sonucuna ulaşılmıştır.
Egemia Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Medya Ve İletişim Araştırmaları Hakemli E-Dergisi, 2022
Haber ve reklam ilişkisi, geleneksel kitle iletişim araçlarında olduğu gibi iletişim teknolojiler... more Haber ve reklam ilişkisi, geleneksel kitle iletişim araçlarında olduğu gibi iletişim teknolojilerinin gelişmesiyle alternatif mecralarda da tartışma konusu olmaktadır. Özellikle ana akım medya kuruluşlarından ayrılan veya bu kanallarda iş bulamayan gazetecilerin sosyal medya platformlarında çalışmalarını yürütmeyi tercih etmesi ve bu alanlarda reklamı gelir kaynağı olarak kullanmaları ile farklı boyutlara yönelmektedir. Çalışmada, yeni medya platformlarının gelişmesi ile bu alanlarda gazetecilik faaliyetlerini yürüten bireysel gazetecilerin reklamı gelir modelleri içerisine dâhil etmesinin meslek etiği bakımından uygulanabilirliği sorusuna yanıt aramaktadır. Bu amaçla, basın meslek örgütlerinin veya haber kuruluşlarının haber-reklam ilişkisine dair yaklaşımlarından örnekler üzerinde durulup bireysel gazetecilik faaliyetlerinde sosyal medyanın önemi tartışılmaktadır. Ayrıca meslek ilkelerinin belirlenmesinde etkin rol oynayan kurumların yöneticileri ve alanında uzman akademisyenlerle yapılan derinlemesine görüşmelerle alternatif mecralarda bireysel gazetecilik yapan kişilerin hesaplarından reklam yapmalarının dijital çağdaki etik boyutu konumlandırılmaya çalışılmaktadır.
Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi , 2022
Covid-19, 2019 yılının sonlarında Çin’de görülmesinin ardından 2020’nin başından itibaren küresel... more Covid-19, 2019 yılının sonlarında Çin’de görülmesinin ardından 2020’nin başından itibaren küresel halk sağlığına yönelik ciddi bir tehdit olarak varlığını sürdürmektedir. Hükümetlerin aldığı önlemlerin yanında bilim insanlarının da virüse karşı aşı geliştirmesi bu tehdide karşı mücadeledeki önemli adımlardan birini oluşturmaktadır. Türkiye’de de, farklı ülkelerin geliştirdiği bu aşılar satın alınarak vatandaşlar üzerinde uygulanmaya başlanmıştır. Bu ilerlemeler kaydedilirken bir yandan da sosyal medyada aşılar hakkında söylentiler, aşı karşıtı ifadeler ve komplo teorileri yaygın olarak üretilmekte, ilgi çekmekte ve paylaşılmaktadır. Genetik kodların değiştirilmesi, insanların bedenlerine mikroçipler yerleştirilmesi, aşıların cenin dokusu içermesi gibi farklı komplo teorileri öne çıkmaktadır. Bu çalışmada sosyal medya platformlarından biri olan Twitter’da #AşıDeğilSeriKatil etiketi altında paylaşılan tweetler değerlendirmeye alınarak kullanıcıların paylaşımlarındaki aşı karşıtı görüşleri ve komplo teorisi üretimini ortaya koymak hedeflenmektedir. Bu amaçla 14.07.2021-17.07.2021 tarihleri arasında atılan tweetler değerlendirmeye alınmış ve en çok retweet edilen %5 oranındaki paylaşım içerik analizi ile incelenerek kategoriler oluşturulmuştur. Çalışma neticesinde kullanıcıların aşı karşıtı düşüncelerini desteklemek adına çeşitli teoriler ortaya koyduğu, örnekler gösterdiği ve yorumlarını paylaştıkları görülmüştür.
Gümüşhane Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Elektronik Dergisi, 2021
Yeni medya çağında bireylerin teknolojik aletleri yoğun kullanımı ile birlikte artık iletişim ner... more Yeni medya çağında bireylerin teknolojik aletleri yoğun kullanımı ile birlikte artık iletişim neredeyse tamamıyla teknoloji ile aracılanmış hâle gelmiştir. Bu durum toplumların kültürlerinde değişikliklere yol açmaktadır. Bu değişikliklerin çocukların hayatlarında geri döndürülemez sonuçlara neden olması kaçınılmaz görülmektedir. İş kanununda belli bir yaşın altında bulunan kişilerin çalışmasının yasak olduğu bilinmektedir. Fakat yeni medya çağında sosyal medya platformlarının yoğun kullanımı ve kitlelerin ilgilerinin yoğun bir şekilde bu ortamlara yönelmesi ile birlikte “çocuk” olarak nitelenebilecek bireyler de yeni medya platformlarından gelir kazanma imkânı yakalamaktadır. Özellikle YouTube’un kullanıcı pratiklerinden doğan gelirin bir kısmını kullanıcılara çeşitli koşullar öne sürerek pay etmesi ek gelir veya yeni bir meslek edinmek isteyen kullanıcılara cazip gelmektedir. Fakat çocuk olarak nitelendirilebilecek kullanıcıların da bu platformdan gelir elde etmesi yasal bir durum olarak görülmemektedir. Çünkü hem YouTube’da bir kanal açmak için belli bir yaşın (13) üzerinde olmak gerekmekte hem de iş kanununda 16 yaşın altında bulunan kişilerin çalıştırılmasının yasak olduğu bilinmektedir. Çalışmamızda dünya genelinde YouTube üzerinden en fazla gelir kazanan 9 yaşında bir çocuğa ait olan “Ryan’s World” kanalı ve Türkiye genelinde çocuk YouTuber’lar arasında en fazla gelir kazanan 10 yaşında bir çocuğa ait olan “Prenses Elif” kanalında yer alan içerikler nitel veri analizi ile incelenebilecek başlıklara ayrılmıştır. Bu teknik yardımıyla kanala içerik hazırlayan çocukların bir YouTube işçisine dönüşme süreci incelenmiştir.
The Turkish Online Journal of Design, Art and Communication - TOJDAC, 2021
Geçmişte bireylerin kimlikleri sosyal çevresi ve yaşadığı toplum bağlamında gelişim gösterirken b... more Geçmişte bireylerin kimlikleri sosyal çevresi ve yaşadığı toplum bağlamında gelişim gösterirken bugün bu etki alanı içerisine sosyal medya da dâhil olmaktadır. Bireyler gerçek hayatlarına paralel olarak internet aracılığıyla girdikleri sosyal medya platformlarında birçok kişi etkileşime girebilmekte ve çeşitli hesapları takip edebilmektedir. Aynı zamanda bu ortamlar kullanıcıların kendilerini yansıtmasında ve oluşturmasında da önemli rol oynamaktadır. Özellikle sosyal medya çağının ortasında doğan bireylerin yaşadıkları yere ve zamana eşlik eden platformların yapısı, kimlik gelişiminde öne çıkan etkenlerden biri olmaktadır. Dolayısıyla fiziksel yaşantımızda üstlendiğimiz kimliklerin yanı sıra sosyal medya ile inşa ettiğimiz ve dijital kimlik olarak adlandırabileceğimiz yeni bir türü daha ortaya çıkmaktadır. Bu çalışmada sosyal medya platformlarından olan Instagram kullanıcısı olan 18-24 yaş aralığındaki gençlerin bu platform üzerinden kültürel göstergeleri paylaşımlarına konu ederek dijital kimliklerini oluşturması incelenecektir. Bu amaçla örneklem olarak belirlenen gruba anket yapılarak çalışmanın amaçları doğrultusunda veri toplanmıştır. Bu çalışma Dr. Öğr. Üyesi Seçil ÖZAY danışmanlığında gerçekleştirilen ve Sertaç KAYA tarafından 2021 yılında hazırlanan “Sosyal Medya Kullanan Gençlerin Kimliklerinin Yeniden Üretimi: Dijital Kimliğin İnşası” başlıklı doktora tezinden oluşturulmuştur.
TRT Akademi, 2021
Bireylerin yaşam sürerken gerçekleştirdiği neredeyse tüm etkinlikler artık dijital araçlar dolayı... more Bireylerin yaşam sürerken gerçekleştirdiği neredeyse tüm etkinlikler artık dijital araçlar dolayımıyla sanal bir ortamda gerçekleşebilmektedir. Bu durum, dijital bir toplumun varlığından söz edebilmeyi de mümkün hâle getirmektedir. Bu çalışmada, Durkheim ve Merton’un “anomi” kavramı ile ilgili tanımlamaları ve açıklamaları ışığında, dijital-sanal alanlarda varlık gösteren bireylerin gerçekleştirdiği etkinliklerin, teknolojinin hızına ulaşamayan yasal düzenlemelerin eksikliği nedeniyle dijital bir anomi durumuna yol açıp açmadığı incelenmektedir. İnternet kullanıcılarının gerçekleştirdiği kimi etkinliklerde yasal durum hakkında bilgi sahibi olmadıkları veya kendi amaçlarına erişmek adına yasal durumu çok fazla umursamadıkları düşünülmektedir. Ayrıca internet dolayımı ile dijital ortamda etkinlik gerçekleştiren kullanıcılar, maddi bir karşılık verilerek sahip olunabilecek eserlere ve içeriklere ücretsiz bir şekilde ulaşabilmekte (internet erişim ücreti hariç tutulduğunda), aslında yasal olmayan faaliyetler gerçekleştirebilmektedir (yasa dışı bahis oynamak, yasaklı cinsel içeriklere ulaşmak, film-dizi-müzik-pdf kitap indirmek vb.). Çalışmada bu etkinliklerin durumunun saptanması adına TÜİK’in (2018) yaptığı araştırmada interneti en yoğun olarak kullandığı tespit edilen 18-24 yaş aralığında bulunan, İstanbul'da ikamet eden, üniversite öğrencisi olan internet kullanıcılarına bir anket uygulanmıştır. Çalışmada nicel araştırma deseni olan betimsel tarama içerisinde yer alan ve önemli bir veri toplama kaynağı olarak görüldüğünden dolayı anket tekniği kullanılmıştır. Hazırlanan anket, internet ortamında dağıtılmış ve kolayda örnekleme yoluyla veriler toplanmıştır. Çalışma sonucunda yasal düzenlemelerdeki yetersizlik ve yaptırımların caydırıcılığının az olması nedeniyle kullanıcıların telifli ürünlere ve içeriklere bedelsiz olarak ulaşmasının dijital anomiyi ortaya çıkardığı görülmüş ve bu durumu tanımlamak için “Dijitanomi-Digitanomie” kavramının kullanılması önerilmiştir.
ADIYAMAN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ DERGİSİ, 2020
Gazetecilik mesleği açısından ülkemizde ve dünyada birçok meslek örgütü, derneği veya sendikası b... more Gazetecilik mesleği açısından ülkemizde ve dünyada birçok meslek örgütü, derneği veya sendikası bulunmaktadır. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti de bu alanda faaliyet gösteren Türkiye’deki önemli gazetecilik meslek kuruluşlarından biridir. Meslek ilkelerinin belirlenmesinde ve korunmasında çalışmalar yürütmesinin yanında gazetecilerin haklarını savunmak için de faaliyetlerde bulunmaktadır. İlk kez 1998 yılında oluşturulan bildirge, günümüz değişen koşullarında yenilenme ihtiyacı ile tekrar gözden geçirilmiştir.17 Nisan 2019 tarihinde bildirge üzerinde yapılan güncellemeyle çıkarılan, eklenen ve düzeltilen maddeler olmuştur. Bu çalışmayla toplumsal değişim ve teknolojik gelişmelerin gazeteciliğin dönüşümüne etkisi Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin hazırlamış olduğu güncellenen “Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluklar Bildirgesi” üzerinden açıklanmıştır. Bu bağlamda eski ve yeni bildirge doküman analizi yöntemine göre incelenmiş ve yapılan yüz yüze görüşmelerle desteklenmiştir.
e-Journal of New Media, 2020
Edebiyatı geniş kitlelere ulaştıran ve yazar okur buluşmasını sağlayan araçlardan biri dergiler o... more Edebiyatı geniş kitlelere ulaştıran ve yazar okur buluşmasını sağlayan araçlardan biri dergiler olagelmiştir. Basılı yayınların giderek zayıfladığı günümüzde edebiyat dergiciliğinde aksine bir artış gözlenmektedir. Ot Dergi’nin 2013 yılında yayınlarına başlaması, arkasından Kafa ve Bavul gibi dergilerin gelmesi, edebiyat dergiciliğinde “yeni” olarak adlandırılan bir dönemin başlangıcı olarak kabul edilmektedir. Bu kabul çerçevesinde satış rakamları, yazar kadroları, edebiyat ve yayıncılığa yaklaşımlarının yanında teknolojik gelişmeler ve çağın getirdikleriyle bugün edebiyat dergiciliğini yeniden irdelemek gerekmektedir. Araştırmaya konu dergilerin çıkışıyla bu alanda ilgili yayınlar, kültür endüstrisinin bir ürünü olarak bir piyasa hâkimiyeti oluşturmuştur. Benzer baskı kaliteleri, kapak tasarımları, tanınmış isimlere sayfalarında yer vermeleri, sosyal medya kullanımları, dergicilik dışındaki satışları, incelenen tüm dergilerde birbirini kopya eden bir anlayışı ortaya koymaktadır. Özgün olmayan bu edebiyat dergilerinin faaliyetleri standartlaşma, ticarilik ve kalıcılık sağlamama gibi popüler kültürün özelliklerini barındırırken, sanatın gerekliliklerinden uzaklaşıldığı gözlenmektedir. Bu çalışmayla amaçlanan sanatın bir dalı olan edebiyatı, iletişim araçlarından biri olan dergiyle buluşmasında bugün nasıl gerçekleştiğini ortaya koymak ve analizini yapmaktır. Bunu yaparken popüler kültür ve sanat kavramları üzerinden bir değerlendirme amaçlanmıştır. Bu kapsamda çalışma için gerekli olan literatür taraması yapılmış, görüşme ve mülakatlar gerçekleştirilmiş, tüm kaynak ve dergiler nitel veri analizi ile değerlendirmeye tabii tutulup incelenmiştir.
Communication and Technology Congress, 2021
Yeni iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin neticesinde ortaya çıkan internet ve sosyal medya p... more Yeni iletişim teknolojilerindeki gelişmelerin neticesinde ortaya çıkan internet ve sosyal medya platformları birçok konunun tartışıldığı bir alan haline gelmiştir. Siyaset alanının tüm aktörleri de bu mecralarda yer alarak siyasal iletişimdeki değişimlerin oluşmasını hızlandırmıştır. Sosyal medyanın hızlı bir şekilde çok fazla kişiye ulaşabilme potansiyeli haber akışlarındaki etkinlikle kullanıcıların gündemlerini belirleyerek algılarını şekillendirmede rol oynamaktadır. 2016 yılında yapılan Amerika Birleşik Devletleri'ndeki başkanlık seçimleri de sosyal medyadaki yalan haberlerin dolaşıma girmesi ve Facebook algoritmasının insanlara popüler içerikleri sayfalarına taşıması sebebiyle dezenformasyonun yayılmasına katkı sağladığı eleştirileri bulunmaktadır. Bu çalışmada yalan haber, birey ve onun tercihleri arasındaki etkileşiminin boyutu literatür taraması ile kimi kavramlara dayandırılarak açıklamak amaçlanmaktadır. Aynı zamanda sosyal medyanın kullanılarak haberin dolaşımdaki değişimin boyutlarını ortaya koyarak 2016 yılındaki ABD başkanlık seçimleri üzerinden analizini gerçekleştirmek ve öneriler ortaya koymak hedeflenmektedir.
Communication and Technology Congress -CTC, 2019
The internet brought along a lot of innovations by entering our lives and bringing the social net... more The internet brought along a lot of innovations by entering our lives and bringing the social networks into use for the people. Newspapers and journalists are obliged to update themselves through change and transformation appropriate to these new environments. These innovations introduced the concept of networked journalism. The journalism that is trying to integrate itself into these areas found a field where it interacts with the reader/user. Users who benefit from the new communication technologies' opportunity are no longer only consuming the information but are also producing them at the same time. User generated contents shows us that these people who are connected to the networks play a more active role. At the same time with crowd-sourcing this activity has brought participation and cooperation in news production processes. The aim of this study is to present the characteristics of the terms networked journalism, user generated content and crowd-sourcing, which were introduced to us by the internet and social media, with a literature survey and is to discuss its effects on journalism via the example of The Guardian.
Çizgi Kitabevi, 2022
Çalışma kapsamında etik, etiğin gazetecilik ile ilişkisi ve bu kapsamda da meslek etiği üzerinde ... more Çalışma kapsamında etik, etiğin gazetecilik ile ilişkisi ve bu kapsamda da meslek etiği üzerinde durulmaktadır. Bu çerçevede, yerel basının hem ulusal yayınlarla olan benzerliklerinden kaynaklanan hem de farklılıklarından doğan etik problemler ve bunların kaynakları üzerinde durulmaktadır. Son olarak ise ifade özgürlüğü ve yerel gazetecilik ilişkisi üzerinde durulmaktadır.