Kevser Tuncer Kara | Firat University (original) (raw)
Papers by Kevser Tuncer Kara
Demodex, a type of mite, lives in human hair follicles. They can multiply very quickly in some co... more Demodex, a type of mite, lives in human hair follicles. They can multiply very quickly in some conditions and then start to irritate the skin by causing skin disorders. This study aims to compare if working conditions affect the workers' Demodex prevalence so their skin health. A cross-sectional, multicentre study was conducted with three different occupational groups: Mine, Textile and Food Factory Workers (n=102). Determined industry workers who applied to our outpatient dermatology clinics with the complaint of dermatosis in three different cities were included in the study. Demodex positivity was checked by dermoscopy. Differences between categorical variables examined with Chi-square analysis and T test was used to compare continuous variables between groups. 50% Demodex positivity was found in mine workers, %45,3 in food factory workers and 66,7% in textile manufacturing workers. A high rate of Demodex positivity was observed in all three occupational groups. Although the ...
Kocatepe Tıp Dergisi, 2021
Pandemi yaşadığımız bu günlerde özellikle sağlık çalışanlarının iş hastalıkları ile ilgili riski ... more Pandemi yaşadığımız bu günlerde özellikle sağlık çalışanlarının iş hastalıkları ile ilgili riski artmıştır. Kişisel koruyucu donanım (KKD) kullanımı bu riski önlemenin yollarından biridir. Diş hekimleri hastalarla yakın temas halindedir. Bu çalışmada, diş hekimlerinin iş ile ilgili hastalıklara yaklaşımlarının ve bu hastalıklardan korunmak amacıyla KKD kullanımı durumlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM: Kesitsel tipte olan çalışmanın evrenini Elazığ il merkezinde çalışan 177 diş hekimi oluşturmuş, evrenin %88.7'sine (157 kişiye) ulaşılarak literatür kaynaklı anket uygulanmıştır. BULGULAR: Diş hekimlerinin yaş ortalaması 34.32±11.10 olup, %59.9'u (94 kişi) erkek, %40.1'i (63kişi) kadındır. %84.7'si (133 kişi) önceden iş ile ilgili hastalıklar hakkında eğitim almış, %87.3'ü (137 kişi) iş ile ilgili bir kaza geçirdiğini ifade etmiş, bunların ancak %16.8'i (23 kişi) bildirimde bulunmuştur. Mesleki süreçte %6.4'ü (10 kişi) bulaşıcı hastalıklara karşı herhangi bir bağışıklama yaptırmamış, %3.2'si (5 kişi) en az bir bulaşıcı etkene maruz kaldığını bildirmiştir. Yine %20.4'ü meslek hastalığıyla ilgili bir tanısı olduğunu, %51.0'ı KKD ile ilgili eğitim aldığını, %80.9'u ise işi ile ilgili KKD kullandığını belirtmiştir. Yaş, çalışma süreleri ve günlük bakılan hasta sayısı arttıkça meslek hastalığı tanısı alma sıklıklarının arttığı, erkeklerde iş kazası geçirme sıklığının daha fazla olduğu saptanmıştır. İş ile ilgili hastalıklar ve önlenmesi konusunda eğitim alanların KKD kullanım sıklıklarının daha fazla olduğu görülmüştür. SONUÇ: Sonuç olarak diş hekimlerinin iş ile ilgili kaza geçirme ve sağlık problemi yaşama sıklıkları yüksek bulunmuş, bulaşıcı hastalıklarla ilgili tedbirleri ve KKD kullanım durumları yetersiz görülmüştür.
Turkiye Klinikleri Journal of Dermatology, 2020
nik inflamatuar bir hastalıktır. Deri hastalıkları içinde sık yer tutan akne, kişilerin %80’ini h... more nik inflamatuar bir hastalıktır. Deri hastalıkları içinde sık yer tutan akne, kişilerin %80’ini hayatlarının bir döneminde etkilemektedir.1 Olguların %60’ı kısa süreli ve hafif tedavilerle kontrol altına alınabilirken, %40 lık bölümde erişkin döneme kadar sebat edebilir.2 Akne oluşumu kişinin dış görünüşünü etkilemesi ve skar bırakmasıyla beraber, kişilerde depresyon, kaygı ve sosyal inhibisyon gibi psikolojik problemlerin de nedeni olabilmektedir.3 Akne sıklıkla yüzde oluşup, skarları tüm yaşam boyunca kalıcı olabilmektedir. Akneye sık rastlanan adölesan dönem, iletişim becerileri ve özgüven kazanma bakımından yaşamda önemli yer tutmaktadır. Bu yaş grubunda kişinin fiziksel görünümü önem kazandığından, yüzü sıklıkla tutan akne vulgaris de yüz görünümünün kişinin vücut imajı algısı açısından önemli olması nedeniyle düşük şiddette dahi emosyonel,
Turkiye Klinikleri Journal of Dental Sciences, 2021
Eskişehir Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi Halk Sağlığı Dergisi, 2021
Özet Meme ve serviks kanserleri kadınlarda sık görülen kanserler olup, Kanser Erken Teşhis, Taram... more Özet Meme ve serviks kanserleri kadınlarda sık görülen kanserler olup, Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM)'de tarama programı kapsamındadır. Bu çalışmanın amacı, 2016 ve 2017 yıllarını kapsayan süreçte, meme ve serviks kanseri taraması amacıyla yapılan başvuruları, tetkikleri ve bu doğrultuda alınmış olan anamnez formlarını retrospektif olarak değerlendirmektir. Kesitsel, retrospektif olan bu çalışmada meme ve serviks kanseri taraması için 2016 ve 2017 yıllarında Elazığ KETEM'e yapılan 632 başvuru değerlendirilmiştir. Veriler SPSS 22.0 programıyla değerlendirilmiş, normal dağılım için Kolmogrov-Smirnov testi kullanılmıştır. İstatistiksel değerlendirmelerde Man Whitney U ve ki-kare testleri kullanılmış, p<0,05 istatistiksel anlamlılık olarak kabul edilmiştir. 632 kadın katılımcının yaş medyanı 50 (min:40, maks:66) idi. 17 kişinin (%2,7) smear sonucunda servikal prekanseröz lezyon saptanmıştır. Mamografi sonucu BI-RADS 1, 2 ve 3 olan %42,6 (269 kişi)'dir. Yapılan ileri tetkikler ve biyopsi sonucu BI-RADS 4, 5 olan 25 kişinin yapılan biyopsi sonucu 17 (%2,7) kişide meme kanseri tespit edilmiştir. Tarama sonucu elde edilen sonuçlar kişilerin sosyo-demografik özellikleri ile ilişkili bulunmamıştır. Tarama testleri kanser erken teşhisinde önemli yere sahip olup erken teşhis mortalite ve morbiditeyi azaltmaktadır. Mamografi ve Pap smear testi ucuz, kolay uygulanabilir, kolay ulaşılabilir, toplum tarafından kabul edilebilir tarama testleridir. Bu tarama programlarının tanıtımı arttırılarak halk katılım için teşvik edilmelidir.
Türkiye klinikleri dishekimliği bilimleri dergisi, 2021
3.International 21.National Public Health Congress, Sep 25, 2019
Göç Araştırmaları Dergisi, Jun 22, 2021
Cureus, 2022
Introduction: To compare the apparent diffusion coefficient (ADC) values of the white matter arou... more Introduction: To compare the apparent diffusion coefficient (ADC) values of the white matter around heterotopia in children with unilateral subependymal heterotopia with those of the symmetrical normal cerebral hemisphere and control group. Methods: Between January 2011 and September 2021, 15 pediatric patients with unilateral focal subependymal heterotopia among 47 patients with heterotopia detected in brain magnetic resonance imaging (MRI) in our hospital were included in the study. The control group consisted of 15 age- and sex-matched children with normal neurological examination and normal brain MRI. In brain MRIs, ADC value was measured from the white matter around the heterotopia area and from the opposite cerebral hemisphere matched to the location, and from the bilateral location-matched white matter of the control group. The area of heterotopia was measured on axial T1-weighted MRI. The data were evaluated statistically. Results: There were eight girls and seven boys in th...
Turkiye Klinikleri Journal of Anesthesiology Reanimation, 2017
The international journal of lower extremity wounds, 2021
Dermcidin, salusin-α, and salusin-β are three recently discovered molecules that confer antimicro... more Dermcidin, salusin-α, and salusin-β are three recently discovered molecules that confer antimicrobial properties. The present study aims to investigate the association between dermcidin, salusin-α, and salusin-β in the etiopathology of patients with diabetic foot infection. The study included three groups: Group 1 - diabetic foot infection; Group 2 - diabetes without history of diabetic foot; and Group 3 - the control group. Plasma dermcidin, salusin-α, and salusin-β levels were compared across the groups. Median (Q1-Q3) values of plasma dermcidin levels in Groups 1, 2, and 3 were 3.45 (0.8-4.4), 5.2 (3.7-6.4), and 5.8 (3.1-10) ng/mL, respectively. Diabetic foot infection group had significantly lower plasma dermcidin levels compared to diabetes only group and control group (P = .000, ANOVA), whereas there was no statistically significant difference between the Group 2 and Group 3 (P = .163, ANOVA). Salusin-α and salusin-β levels were significantly higher in the Group 3 compared to ...
Dermatologic Therapy, 2021
The COVID‐19 pandemic is the most serious health crisis facing the modern world; hospital admissi... more The COVID‐19 pandemic is the most serious health crisis facing the modern world; hospital admissions have risen dramatically. Urticaria is characterized by itchy edematous papules/plaques, angioedema, and involvement of one or both of the deep dermis or subcutis. We investigated the effect of the COVID‐19 pandemic on the incidence of acute and chronic urticaria, the proportions of urticaria patients among all dermatology patients before and after the onset of the pandemic, and age and sex characteristics. About 57 patients diagnosed with urticaria before the onset of the COVID‐19 pandemic in December 2019 and January and February 2020 at the Dermatology Polyclinic of Beysehir State Hospital, and 25 patients diagnosed within 3 months (March‐May 2020) after the onset of the pandemic, were included. We retrospectively recorded age, sex, and the duration of the disease. Patients were divided into those with acute and chronic urticaria using the EAACI/GA(2)/LEN/EDF/WAO guidelines and dat...
Dermatologic Therapy, 2020
Chronic spontaneous urticaria (CSU) lacks a specific trigger. The urticaria activity score (UAS) ... more Chronic spontaneous urticaria (CSU) lacks a specific trigger. The urticaria activity score (UAS) is used to evaluate disease status. Some studies have reported elevated serum levels of high‐sensitivity C‐reactive protein (hsCRP) in CSU patients, which is correlated with disease severity. The neutrophil/lymphocyte (N/L) ratio is a significant indicator of systemic inflammation. We investigated the potential correlation between serum levels of hsCRP and N/L ratio, as well as urticaria activity, in CSU patients. We included 52 CSU patients treated at the Dermatology Polyclinic of Beysehir State Hospital between August and October 2020, and 50 controls. The 7‐day UAS were graded mild, moderate, or intense. We measured N/L ratios, erythrocyte sedimentation rates (ESRs), and the levels of hsCRP, T4, and thyroid‐stimulating hormone (TSH) in each group. The anti‐thyroglobulin (anti‐TG) and anti‐microsomal antibody (anti‐TPO) levels of CSU patients were also assayed. There were no significan...
Klimik Dergisi/Klimik Journal
Objective: The vaccine is a solution that stimulates the immune system in order to prevent diseas... more Objective: The vaccine is a solution that stimulates the immune system in order to prevent diseases. This study aimed to investigate the knowledge, attitudes and behaviors of family physicians working in primary care about the vaccine. Methods: The population of this descriptive study consisted of family physicians working in Elazığ provinces and districts. We reached 88.7% of family physicians. A questionnaire including demographic questions, 12 knowledge, 13 attitude and 5 behavior questions was applied to family physicians. The data were evaluated with SPSS 22 program. In statistical evaluations, Chi-square, Mann-Whitney U, Kruskal Wallis and Spearman’s correlation tests were used. Statistical significance was set as p<0.05. Results: Of the 165 family physicians participating in the study, 66.7% were male, and the mean age was 40.67 ± 8.85. The correct answer rate of the 13 questions about the knowledge was 7.59 ± 2.17 on average. The flu vaccine, of which 15.8% of the partici...
vislerde, operasyon öncesi veya operasyon sırasında hemodinamik monitörizasyonda, büyük sıvı veya... more vislerde, operasyon öncesi veya operasyon sırasında hemodinamik monitörizasyonda, büyük sıvı veya kan kayıpları beklenen operasyonlarda replasman amaçlı, uzun süreli vazoaktif veya periferik venleri irrite eden ilaç uygulamalarında, hemodiyaliz için diyaliz kateteri yerleştirilmesinde ve venöz yol gerekliliğinde uygulanan invaziv bir işlemdir.1 Perkütan santral ven kateterizasyonu rutin bir tekniktir. Kökensel olarak tel kılavuzun ve kateterin radyolojik olarak görüntülenmesine olanak sağlayan Seldinger tekniği; santral venöz kanülasyon için sıklıkla kullanılmaktadır.2 Turkiye Klinikleri J Anest Reanim 2017;15(2):81-6
Demodex, a type of mite, lives in human hair follicles. They can multiply very quickly in some co... more Demodex, a type of mite, lives in human hair follicles. They can multiply very quickly in some conditions and then start to irritate the skin by causing skin disorders. This study aims to compare if working conditions affect the workers' Demodex prevalence so their skin health. A cross-sectional, multicentre study was conducted with three different occupational groups: Mine, Textile and Food Factory Workers (n=102). Determined industry workers who applied to our outpatient dermatology clinics with the complaint of dermatosis in three different cities were included in the study. Demodex positivity was checked by dermoscopy. Differences between categorical variables examined with Chi-square analysis and T test was used to compare continuous variables between groups. 50% Demodex positivity was found in mine workers, %45,3 in food factory workers and 66,7% in textile manufacturing workers. A high rate of Demodex positivity was observed in all three occupational groups. Although the ...
Kocatepe Tıp Dergisi, 2021
Pandemi yaşadığımız bu günlerde özellikle sağlık çalışanlarının iş hastalıkları ile ilgili riski ... more Pandemi yaşadığımız bu günlerde özellikle sağlık çalışanlarının iş hastalıkları ile ilgili riski artmıştır. Kişisel koruyucu donanım (KKD) kullanımı bu riski önlemenin yollarından biridir. Diş hekimleri hastalarla yakın temas halindedir. Bu çalışmada, diş hekimlerinin iş ile ilgili hastalıklara yaklaşımlarının ve bu hastalıklardan korunmak amacıyla KKD kullanımı durumlarının değerlendirilmesi amaçlanmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM: Kesitsel tipte olan çalışmanın evrenini Elazığ il merkezinde çalışan 177 diş hekimi oluşturmuş, evrenin %88.7'sine (157 kişiye) ulaşılarak literatür kaynaklı anket uygulanmıştır. BULGULAR: Diş hekimlerinin yaş ortalaması 34.32±11.10 olup, %59.9'u (94 kişi) erkek, %40.1'i (63kişi) kadındır. %84.7'si (133 kişi) önceden iş ile ilgili hastalıklar hakkında eğitim almış, %87.3'ü (137 kişi) iş ile ilgili bir kaza geçirdiğini ifade etmiş, bunların ancak %16.8'i (23 kişi) bildirimde bulunmuştur. Mesleki süreçte %6.4'ü (10 kişi) bulaşıcı hastalıklara karşı herhangi bir bağışıklama yaptırmamış, %3.2'si (5 kişi) en az bir bulaşıcı etkene maruz kaldığını bildirmiştir. Yine %20.4'ü meslek hastalığıyla ilgili bir tanısı olduğunu, %51.0'ı KKD ile ilgili eğitim aldığını, %80.9'u ise işi ile ilgili KKD kullandığını belirtmiştir. Yaş, çalışma süreleri ve günlük bakılan hasta sayısı arttıkça meslek hastalığı tanısı alma sıklıklarının arttığı, erkeklerde iş kazası geçirme sıklığının daha fazla olduğu saptanmıştır. İş ile ilgili hastalıklar ve önlenmesi konusunda eğitim alanların KKD kullanım sıklıklarının daha fazla olduğu görülmüştür. SONUÇ: Sonuç olarak diş hekimlerinin iş ile ilgili kaza geçirme ve sağlık problemi yaşama sıklıkları yüksek bulunmuş, bulaşıcı hastalıklarla ilgili tedbirleri ve KKD kullanım durumları yetersiz görülmüştür.
Turkiye Klinikleri Journal of Dermatology, 2020
nik inflamatuar bir hastalıktır. Deri hastalıkları içinde sık yer tutan akne, kişilerin %80’ini h... more nik inflamatuar bir hastalıktır. Deri hastalıkları içinde sık yer tutan akne, kişilerin %80’ini hayatlarının bir döneminde etkilemektedir.1 Olguların %60’ı kısa süreli ve hafif tedavilerle kontrol altına alınabilirken, %40 lık bölümde erişkin döneme kadar sebat edebilir.2 Akne oluşumu kişinin dış görünüşünü etkilemesi ve skar bırakmasıyla beraber, kişilerde depresyon, kaygı ve sosyal inhibisyon gibi psikolojik problemlerin de nedeni olabilmektedir.3 Akne sıklıkla yüzde oluşup, skarları tüm yaşam boyunca kalıcı olabilmektedir. Akneye sık rastlanan adölesan dönem, iletişim becerileri ve özgüven kazanma bakımından yaşamda önemli yer tutmaktadır. Bu yaş grubunda kişinin fiziksel görünümü önem kazandığından, yüzü sıklıkla tutan akne vulgaris de yüz görünümünün kişinin vücut imajı algısı açısından önemli olması nedeniyle düşük şiddette dahi emosyonel,
Turkiye Klinikleri Journal of Dental Sciences, 2021
Eskişehir Türk Dünyası Uygulama ve Araştırma Merkezi Halk Sağlığı Dergisi, 2021
Özet Meme ve serviks kanserleri kadınlarda sık görülen kanserler olup, Kanser Erken Teşhis, Taram... more Özet Meme ve serviks kanserleri kadınlarda sık görülen kanserler olup, Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM)'de tarama programı kapsamındadır. Bu çalışmanın amacı, 2016 ve 2017 yıllarını kapsayan süreçte, meme ve serviks kanseri taraması amacıyla yapılan başvuruları, tetkikleri ve bu doğrultuda alınmış olan anamnez formlarını retrospektif olarak değerlendirmektir. Kesitsel, retrospektif olan bu çalışmada meme ve serviks kanseri taraması için 2016 ve 2017 yıllarında Elazığ KETEM'e yapılan 632 başvuru değerlendirilmiştir. Veriler SPSS 22.0 programıyla değerlendirilmiş, normal dağılım için Kolmogrov-Smirnov testi kullanılmıştır. İstatistiksel değerlendirmelerde Man Whitney U ve ki-kare testleri kullanılmış, p<0,05 istatistiksel anlamlılık olarak kabul edilmiştir. 632 kadın katılımcının yaş medyanı 50 (min:40, maks:66) idi. 17 kişinin (%2,7) smear sonucunda servikal prekanseröz lezyon saptanmıştır. Mamografi sonucu BI-RADS 1, 2 ve 3 olan %42,6 (269 kişi)'dir. Yapılan ileri tetkikler ve biyopsi sonucu BI-RADS 4, 5 olan 25 kişinin yapılan biyopsi sonucu 17 (%2,7) kişide meme kanseri tespit edilmiştir. Tarama sonucu elde edilen sonuçlar kişilerin sosyo-demografik özellikleri ile ilişkili bulunmamıştır. Tarama testleri kanser erken teşhisinde önemli yere sahip olup erken teşhis mortalite ve morbiditeyi azaltmaktadır. Mamografi ve Pap smear testi ucuz, kolay uygulanabilir, kolay ulaşılabilir, toplum tarafından kabul edilebilir tarama testleridir. Bu tarama programlarının tanıtımı arttırılarak halk katılım için teşvik edilmelidir.
Türkiye klinikleri dishekimliği bilimleri dergisi, 2021
3.International 21.National Public Health Congress, Sep 25, 2019
Göç Araştırmaları Dergisi, Jun 22, 2021
Cureus, 2022
Introduction: To compare the apparent diffusion coefficient (ADC) values of the white matter arou... more Introduction: To compare the apparent diffusion coefficient (ADC) values of the white matter around heterotopia in children with unilateral subependymal heterotopia with those of the symmetrical normal cerebral hemisphere and control group. Methods: Between January 2011 and September 2021, 15 pediatric patients with unilateral focal subependymal heterotopia among 47 patients with heterotopia detected in brain magnetic resonance imaging (MRI) in our hospital were included in the study. The control group consisted of 15 age- and sex-matched children with normal neurological examination and normal brain MRI. In brain MRIs, ADC value was measured from the white matter around the heterotopia area and from the opposite cerebral hemisphere matched to the location, and from the bilateral location-matched white matter of the control group. The area of heterotopia was measured on axial T1-weighted MRI. The data were evaluated statistically. Results: There were eight girls and seven boys in th...
Turkiye Klinikleri Journal of Anesthesiology Reanimation, 2017
The international journal of lower extremity wounds, 2021
Dermcidin, salusin-α, and salusin-β are three recently discovered molecules that confer antimicro... more Dermcidin, salusin-α, and salusin-β are three recently discovered molecules that confer antimicrobial properties. The present study aims to investigate the association between dermcidin, salusin-α, and salusin-β in the etiopathology of patients with diabetic foot infection. The study included three groups: Group 1 - diabetic foot infection; Group 2 - diabetes without history of diabetic foot; and Group 3 - the control group. Plasma dermcidin, salusin-α, and salusin-β levels were compared across the groups. Median (Q1-Q3) values of plasma dermcidin levels in Groups 1, 2, and 3 were 3.45 (0.8-4.4), 5.2 (3.7-6.4), and 5.8 (3.1-10) ng/mL, respectively. Diabetic foot infection group had significantly lower plasma dermcidin levels compared to diabetes only group and control group (P = .000, ANOVA), whereas there was no statistically significant difference between the Group 2 and Group 3 (P = .163, ANOVA). Salusin-α and salusin-β levels were significantly higher in the Group 3 compared to ...
Dermatologic Therapy, 2021
The COVID‐19 pandemic is the most serious health crisis facing the modern world; hospital admissi... more The COVID‐19 pandemic is the most serious health crisis facing the modern world; hospital admissions have risen dramatically. Urticaria is characterized by itchy edematous papules/plaques, angioedema, and involvement of one or both of the deep dermis or subcutis. We investigated the effect of the COVID‐19 pandemic on the incidence of acute and chronic urticaria, the proportions of urticaria patients among all dermatology patients before and after the onset of the pandemic, and age and sex characteristics. About 57 patients diagnosed with urticaria before the onset of the COVID‐19 pandemic in December 2019 and January and February 2020 at the Dermatology Polyclinic of Beysehir State Hospital, and 25 patients diagnosed within 3 months (March‐May 2020) after the onset of the pandemic, were included. We retrospectively recorded age, sex, and the duration of the disease. Patients were divided into those with acute and chronic urticaria using the EAACI/GA(2)/LEN/EDF/WAO guidelines and dat...
Dermatologic Therapy, 2020
Chronic spontaneous urticaria (CSU) lacks a specific trigger. The urticaria activity score (UAS) ... more Chronic spontaneous urticaria (CSU) lacks a specific trigger. The urticaria activity score (UAS) is used to evaluate disease status. Some studies have reported elevated serum levels of high‐sensitivity C‐reactive protein (hsCRP) in CSU patients, which is correlated with disease severity. The neutrophil/lymphocyte (N/L) ratio is a significant indicator of systemic inflammation. We investigated the potential correlation between serum levels of hsCRP and N/L ratio, as well as urticaria activity, in CSU patients. We included 52 CSU patients treated at the Dermatology Polyclinic of Beysehir State Hospital between August and October 2020, and 50 controls. The 7‐day UAS were graded mild, moderate, or intense. We measured N/L ratios, erythrocyte sedimentation rates (ESRs), and the levels of hsCRP, T4, and thyroid‐stimulating hormone (TSH) in each group. The anti‐thyroglobulin (anti‐TG) and anti‐microsomal antibody (anti‐TPO) levels of CSU patients were also assayed. There were no significan...
Klimik Dergisi/Klimik Journal
Objective: The vaccine is a solution that stimulates the immune system in order to prevent diseas... more Objective: The vaccine is a solution that stimulates the immune system in order to prevent diseases. This study aimed to investigate the knowledge, attitudes and behaviors of family physicians working in primary care about the vaccine. Methods: The population of this descriptive study consisted of family physicians working in Elazığ provinces and districts. We reached 88.7% of family physicians. A questionnaire including demographic questions, 12 knowledge, 13 attitude and 5 behavior questions was applied to family physicians. The data were evaluated with SPSS 22 program. In statistical evaluations, Chi-square, Mann-Whitney U, Kruskal Wallis and Spearman’s correlation tests were used. Statistical significance was set as p<0.05. Results: Of the 165 family physicians participating in the study, 66.7% were male, and the mean age was 40.67 ± 8.85. The correct answer rate of the 13 questions about the knowledge was 7.59 ± 2.17 on average. The flu vaccine, of which 15.8% of the partici...
vislerde, operasyon öncesi veya operasyon sırasında hemodinamik monitörizasyonda, büyük sıvı veya... more vislerde, operasyon öncesi veya operasyon sırasında hemodinamik monitörizasyonda, büyük sıvı veya kan kayıpları beklenen operasyonlarda replasman amaçlı, uzun süreli vazoaktif veya periferik venleri irrite eden ilaç uygulamalarında, hemodiyaliz için diyaliz kateteri yerleştirilmesinde ve venöz yol gerekliliğinde uygulanan invaziv bir işlemdir.1 Perkütan santral ven kateterizasyonu rutin bir tekniktir. Kökensel olarak tel kılavuzun ve kateterin radyolojik olarak görüntülenmesine olanak sağlayan Seldinger tekniği; santral venöz kanülasyon için sıklıkla kullanılmaktadır.2 Turkiye Klinikleri J Anest Reanim 2017;15(2):81-6