Dr. N I Y M E T DEMİRCİ | Gazi University (original) (raw)
Papers by Dr. N I Y M E T DEMİRCİ
Bilim ve sanat merkezleri 2. sınıftan itibaren özel yetenekli tanısı almış öğrencileri kapsayan, ... more Bilim ve sanat merkezleri 2. sınıftan itibaren özel yetenekli tanısı almış öğrencileri kapsayan, öğrenme ortamlarında elde ettikleri bilgilerin anlamlandırıldığı ve farklı disiplinlerin bir araya getirildiği eğitim öğretim ortamlarıdır. Bilim merkezlerinin bilim kültürü oluşturma, en genel anlamıyla bilimi özümseme olanakları sağlaması açısından öğrencilerin soyut, üst bilişsel, tasarım odaklı, bilimsel düşünebilme becerilerine katkıları göz ardı edilemez. Bu doğrultuda araştırmanın amacı bilim ve sanat merkezlerine yeni katılan öğrencilerin bilim merkezlerine, kendilerine ve öğretmenlere yönelik algılarının metaforlar aracılığıyla belirlenmesidir. Çalışma kapsamında verilerin toplanması amacıyla 2023-2024 eğitim öğretim yılında bilim ve sanat merkezine yeni kayıt yaptıran uyum programındaki 120 öğrenciye ulaşılmıştır. Bu öğrencilerin bilim merkezi, bilim merkezi öğrencisi ve bilim merkezi öğretmeni kavramlarına yönelik algılarını inceleyebilmek adına oluşturdukları metaforlar analiz edilmiştir. Bu nedenle araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden durum araştırmasıdır. Veriler araştırmacı tarafından yerinde toplanılmıştır. Verilerin analizinde bilim merkezlerine yönelik en çok "zor bir sınav", "en güzel okul", eğlenceli sınıf", "deney", "kodlama" metaforlarına rastlanılmıştır. Bilim merkezleri öğrencilerine yönelik en çok "başarılı" , "seçilmiş öğrenci", "matematikçi", "yıldız", "değerli maden" metaforlarına rastlanılmıştır. Bilim merkezleri öğretmenlerine yönelik ise en çok "pusula", "kâşif", "seçilmiş olan", "kitap" metaforlarına rastlanılmıştır. Metaforlara göre ayrılan kategorilerde bilim merkezleri için en fazla metaforun bulunduğu kategori "Deney yapılan laboratuvar merkezi" ve "Teknolojik imkânlar sunan bilim merkezi" olarak bulunmuştur. Bilim merkezleri öğrencileri için en fazla metaforun bulunduğu kategori "Sınav ortalamasına göre seçilmiş öğrenci durumu", öğretmenler için ise en fazla metaforun bulunduğu kategori "Yetenekleri geliştirme beklentisi durumu" olarak bulunmuştur. Elde edilen bütün verilere genel olarak bakıldığında bilim merkezlerine yeni katılan öğrenciler bilim merkezlerini okulda ulaşamadıkları olanaklara erişebilme imkânı buldukları yer olarak algılamaktadırlar. Öğretmenlere yönelik algıları da bilim merkezlerinden beklentileri ile benzerlik göstermektedir. Okuldaki öğretmenlerinden farklı olarak onların yeteneklerini geliştirme ve ihtiyaçlarına yönelik yaklaşma beklentisinde oldukları görülmektedir. Bilim merkezlerinde kendilerini seçilmiş olma, üstün olma gibi algılamaları ise sosyal ve duyuşsal bağlamda endişe uyandırmaktadır.
İLKOKUL MATEMATİK ÖĞRETİM PROGRAMININ VE DERS KİTAPLARININ MATEMATİKSEL İLİŞKİLENDİRME BECERİSİ VE DUYGUSAL ZEKÂYI DESTEKLEME POTANSİYELİ AÇISINDAN İNCELENMESİ, 2024
Bu araştırmada ilkokulda uygulanan matematik öğretim programı ve ilkokul matematik ders kitapları... more Bu araştırmada ilkokulda uygulanan matematik öğretim programı ve ilkokul matematik ders kitapları matematiksel ilişkilendirme becerisi ve duygusal zekâyı destekleme potansiyeli açısından incelenmiştir. Doküman analizi yöntemi ile yapılan araştırmada 2022-2023 yılında uygulanan Türkiye MEB 1., 2., 3. ve 4. sınıf matematik öğretim programı ve ders kitapları sentezlenmiştir. Matematiksel ilişkilendirme; kavramlar arası ilişkilendirme, kavramın farklı gösterimleri arasında ilişkilendirme, günlük hayatla ilişkilendirme ve farklı disiplinlerle ilişkilendirme olarak dört boyutta ele alınmıştır. Duygusal zekâ ise; duyguların farkında olma, duyguları yönetme, empati, kişinin kendini motive etmesi ve sosyal beceriler boyutları ile beş boyutta incelenmiştir. İlkokul matematik öğretim programında alt öğrenme alanlarında yer alan kazanımlar ve ilkokul matematik ders kitaplarındaki etkinlikler “Matematiksel ilişkilendirme kontrol listesi” ve “Duygusal zekâ kontrol listesi” ile kontrol edilerek frekans tablosu oluşturulmuştur. Araştırmada matematiksel ilişkilendirme becerisine yönelik inceleme sonucunda ilkokul matematik öğretim programındaki kazanımlarda ve ders kitaplarında farklı disiplinlerle ilişkilendirme saptanmamış, günlük yaşamla ilişkilendirme, kavramlar arası ilişkilendirme ve farklı gösterimlerin yer aldığı görülmüştür. Duygusal zekâyı destekleme potansiyeline yönelik inceleme sonucunda ise matematik öğretim programında duygusal zekânın alt boyutlarını destekleme potansiyeline sahip kazanım tespit edilmemiştir. İlkokul matematik ders kitaplarında ise işbirliği ve etkili iletişimi boyutlarını destekleyecek etkinliklerin yer aldığı ancak var olan etkinlik sayıları ile oranlandığında matematik ders kitaplarında da duygusal zekâyı destekleme potansiyelinin yetersiz olduğu tespit edilmiştir. Matematiksel ilişkinlendirme becerisinin ve duygusal zekânın önemi düşünüldüğünde öğretmenleri yönlendirecek olan matematik öğretim programlarındaki kazanımların ve sınıf içi ve dışı uygulamalarda etkin kullanılan ders kitaplarının içeriklerinin ilişkisel düşünme becerisini geliştirecek şekilde ve duygusal zekânın bütün alt bileşenlerini destekleme potansiyeline göre tasarlanması önerilmektedir. Ayrıca matematiksel ilişkilendirme becerisinin ve duygusal zekânın öğrenciler üzerindeki etkilerinin araştırılmasına yönelik çalışmalar yapılmasının da alana katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
International Journal of Psychology and Educational Studies
This study aims to determine the proof schemes used by primary education teacher candidates when ... more This study aims to determine the proof schemes used by primary education teacher candidates when solving a given problem and in their instructional explanations. Having a qualitative nature, the study utilized data collected from 277 third-year teacher candidates studying at the primary education department of the education faculty of a state university in Ankara. The study group was selected via criterion sampling. The data were tested by using an open-ended problem case and analyzed via document analysis. The proofs used by students in solving the problem and in instructional explanations were categorized as Proof A, Proof B ... Proof H, and the data were evaluated in these categories. The results obtained were discussed in line with the proof schemes outlined by Harel and Sowder (1998). However, as certain proofs fell into several categories, they could not be evaluated in only one group. The primary education teacher candidates were found to use authoritative, habitual and symbo...
Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi 10 (3), 247-270, 2023
Öz Sayı duyusu temel olarak; sayıları ve işlemleri anlamayı, referans noktası kullanarak sayılar... more Öz
Sayı duyusu temel olarak; sayıları ve işlemleri anlamayı, referans noktası kullanarak sayıları ayrıştırıp birleştirmeyi, çokluklara ya da ölçmeye dayalı isabetli tahminlerde bulunmayı ve matematiğin diğer alanlarında sayıları esnek kullanmayı, gerektiren bir beceridir. Bu çalışma, 4. ve 5.sınıfa devam eden özel yetenekli öğrenciler ve matematikte başarılı akranlarının sayı duyusuna yönelik sorulara verdikleri cevaplarında kullandıkları stratejilerin karşılaştırmalı olarak incelenmesi üzerinedir. Araştırma, durum araştırması olarak ele alınmış olup veriler betimsel analiz yöntemi ile analiz edilmiştir. Çalışma grubunun belirlenmesinde amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme yöntemi seçilmiştir. Belirlenen ölçütlere göre 2022-2023 eğitim-öğretim yılı İzmir il merkezinde BİLSEM’e (Bilim ve Sanat Merkezi) devam eden 4. ve 5. sınıf özel yetenekli 5’er öğrenci ve matematikte başarılı akranlarından seçilen 5’er öğrenci olmak üzere toplam 20 gönüllü öğrenci çalışma grubunu oluşturmuştur. Araştırmanın veri toplama aracı Huang & Yang (2018) tarafından geliştirilen sayı duyusu yarı yapılandırılmış görüşme formudur. Elde edilen sonuçlara göre; her ne kadar özel yetenekli öğrenciler ile başarılı akranlarının tüm soruların hemen hemen tamamında doğru cevapları verebildikleri belirlense de her iki sınıf seviyesinde de özel yetenekli öğrencilerin, başarılı akranlarına göre sayı duyusuna dayalı çözümleri daha fazladır. Sınıf düzeyi yükseldikçe çocukların kural temelli çözümlere başvurmaları azalırken sayı duyusu temelli çözüm yollarında artış vardır. Çocukların sayı duyusu temelli çözüm yollarını kullanma durumları bileşenlere göre farklılık göstermektedirler.
Bu çalışmanın amacı; üstün zekâlıların eğitimi alanında yayın yapan ulusal ve uluslararası dergil... more Bu çalışmanın amacı; üstün zekâlıların eğitimi alanında yayın yapan ulusal ve uluslararası dergilerdeki matematik eğitimi araştırmalarının yöntemsel boyutlarını incelemek ve genel eğilimlerini ortaya çıkarmaktır. Bu amaçla, bu alanda yayın yapan sekiz dergi tespit edilmiştir. Araştırmanı sınırlılığı tespit edilen bu dergilerdeki 2000-2022 yılları arasında üstün zekalılarda matematik eğitimi alanında yayınlanmış 66 makaleden oluşmaktadır. Bu makaleler içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. İncelenen makalelerde matematiğe yönelik tutum ve motivasyon, öğretmenlerin ve ebeveynlerin tutumu, matematikte yaratıcı düşünme, problem çözme ve matematik başarıları, tanılama ve cinsiyet, etnomatematik ve kanıt, matematik öğretiminde zenginleştirilmiş öğretim, etkinlikler ve matematik dersindeki ihtiyaçlar temaları tespit edilmiştir. Bu temalar başlıklar halinde ayrıntılı olarak incelenmiştir. İncelenen makalelerde çoğunlukla değinilen konuların; üstün zekâlı çocukların matematikte yaratıcı düşünme becerilerinin geliştirilmesi, matematiği anlama, açıklama ve rutin olmayan problemleri çözme fırsatlarının verilmesi ve zenginleştirilmiş matematik öğretimlerine yönelik ihtiyaçların olması yönünde olduğu görülmüştür. Bu durum yapılacak araştırmalara ışık tutmaktadır.
In this study, levels of readiness the second grade students in primary school before learning th... more In this study, levels of readiness the second grade students in primary school before learning the division process were examined with a problem requiring division process. Preliminary learning required for division can be listed as rhythmic counting (forward-backward), consecutive subtraction, multiplication, division and grouping skills. The research was handled screening model and document analysis technique was used. The study group consisted of all the second grade students (n = 120) studying in a primary school in Aşkale district of Erzurum. Descriptive analysis was performed on the data. According to the findings; in solving the problem requiring division, students were found to reach the correct answer by using strategies such as consecutive subtraction by 5 (sequential subtraction), forward rhythmic counting by 5, forming identical groups, finding the number of groups, and using models. As a result of the fact that the students do not use the multiplication strategy of finding the multiplier that is not given. However, they mostly use rhythmic counting, grouping and model using strategies, which shows that the children gain their counting skills but do not establish the relationship between multiplication and multiplication process.
This study was conducted to examine the proof schemes on which gifted 4th and 5th grade students ... more This study was conducted to examine the proof schemes on which gifted 4th and 5th grade students attending Science and Art Centres (BİLSEMs), and 4th and 5th grade students with a high level of problem-solving success in mathematics based their solutions to nonroutine problems. The research was designed as a case study, one of the qualitative research methods. The participants in the study consisted of 400 4th and 5th grade students studying at central primary and secondary schools in the Torbalı district of Izmir province and at BİLSEMs in the central districts of Izmir during the 2021-2022 academic year. The participants in the study were selected using the criterion sampling method. Accordingly, 100 students with a high level of problem-solving success in mathematics were selected from each of the 4th and 5th grades based on achieving 75% success in their Problem-Solving Achievement Tests, while 100 students attending BİLSEMs were selected from each of the 4th and 5th grades based on the level of support they received in mathematics workshops. In addition, in order to examine the data in more depth, 5 students interviewed in each of the group variables were selected according to their use of different proof schemes in the "Non-Routine Problem-Solving Tests" (NRPSTs). The data collection tools used in the study were the 4th and 5th grade NRPSTs and a semi-structured interview form for examining in detail the proof schemes on which the participants based their solutions. Descriptive and content analysis techniques were used for the analysis of the data. As a result of the study, it was determined that the problem-solving strategies used by the students were related to the proof schemes on which they based the accuracy of their viii solutions. Accordingly, it was concluded that while solving non-routine problems, the 4th and 5th grade students who were successful in mathematics used the strategies of checking estimates, shape diagrams, utilising rules, and finding patterns, respectively, that they explained the accuracy of their solutions with the same strategies, and that they mostly used empirical proof schemes. On the other hand, it was concluded that gifted 4th and 5th grade students, along with the problem-solving strategies used by their successful peers, also used strategies such as finding rules by reasoning, part-to-whole relationships, working backwards with reverse operations, giving counterexamples, writing a mathematical sentence by analysing the variables, and utilising similar problems, that they explained the accuracy of their solutions with the same strategies, and that they mostly used analytical and empirical proof schemes. Another finding obtained from the study was that gifted students were more inclined towards analytical proof schemes, while students who were successful in mathematics were more inclined towards empirical and external proof schemes, and that as the grade levels of the students in the group variables increased, the tendency towards analytical proof schemes increased. In the error analyses of the problem solutions, it was concluded that the students in the group variables made errors such as irrelevant operations and incomplete solutions, and that students who were successful in mathematics left non-routine problems blank and made more errors when solving problems than gifted students.
Bu çalışmanın amacı, üstbilişsel araştırmaya dayalı öğrenmenin fen bilimleri dersinde dördüncü sı... more Bu çalışmanın amacı, üstbilişsel araştırmaya dayalı öğrenmenin fen bilimleri dersinde dördüncü sınıf öğrencilerin başarılarına, bilimsel süreç becerilerine ve üstbilişsel süreçlerine etkisini incelemektir.Araştırmada karma yöntem yaklaşımı esas alınmıştır.Araştırmanın nicel bölümünde ön test son test kontrol gruplu deney deseni kullanılmıştır. Deney grubunda üst bilişsel araştırmaya dayalı öğrenme kullanılırken kontrol grubunda sınıf öğretmenin kullandığı öğretim yöntemi kullanılmıştır. Çalışmanın örneklemini Bursa’nın Ġnegöl ilçesindeki bir ilkokulunda iki farklı öğrenim gören 70 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmanın nitel bölümünde deney grubundan seçilen üç hedef öğrencinin uygulamadan önce ve uygulamadan sonra araştırmaya dayalı öğrenmeye ve üst bilişsel süreçlerine yönelik görüşlerinin izlenmesi amacıyla yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Ayrıca 14 hafta süresince bu öğrencilerin araştırmaya dayalı yazılı görüşleri alınmıştır. Son test\ud puanlarına göre Üst ...
Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Jan 7, 2014
The aim of this study is to determine the class and science teachers’ a) knowledge about the sta... more The aim of this study is to determine the class and science teachers’ a) knowledge about the
stages of 5E learning model, b) awareness of the stages of the model, c) source of knowledge about the
model and opinion of this source, and d) views on the constructivist learning theory and 5E learning
model. A survey method is used in this study. 36 teachers working in the city of Bursa, 20 of whom are
class teachers and 16 of whom are science teachers, are involved in the study. As the data collection
tool, a semi-structured interview is used. The data are analyzed both by content and descriptive analysis
methods. The results show that the teachers have inadequate or inaccurate knowledge of the four
stages of 5E learning model: engage, explore, explain and elaborate. The teachers’ knowledge of the
‘evaluate’ stage conforms to the model. However, the techniques used in the evaluation of the items
learned differ among the teachers. According to the teachers, the lack in their knowledge stems from the
fact that at undergraduate level the courses about the science education methods covered theoretical
presentations or they did no courses about this model. Despite their lack in this model, it can be
concluded that the teachers have an awareness of the model as they have a positive opinion of the
constructivist learning approach. Finally, the teachers think that they will have difficulties applying the
model. Therefore, it is recommended the teachers attend in-service training activities to improve both
their theoretical knowledge and practical skills. In this training process, a cognitive conflict where the
teachers realize their lack of knowledge may occur.
Key words: 5E Learning Model, Science Education, Constructivist Learning Approach.
The use of Web 2.0 tools, which have been developed based on the point the technology has reached... more The use of Web 2.0 tools, which have been developed based on the point the technology has reached today, in creative writing studies is gaining importance. In this study, it was aimed to determine the effect of writing activities using web 2.0 (Voki, Storybird, Little Bird, Story Book) tools on fourth grade students' writing attitudes and writing skills. In line with the research problems, quantitative research methods, pre-test and post-test, single-group quasi-experimental design were used in the research. The sample of the research consists of 28 students studying in the 4th grade in the district of Askale in Erzurum province in the 2019-2020 academic year. The sample group was formed by purposeful sampling method. The Attitude Towards Writing Scale (YAYTO, 2009) and the Evaluation Criteria Form (YIDOF, 2011) were used as data collection tools by Susar Kirmizi (2009), which aims to determine the attitudes of 4th and 5th grade students towards writing. According to the pre-test and post-test t-test results of the data collected in the research, it was determined that the creative writing activities using the web 2 tools positively affected the writing attitudes of 4th grade students (p> 0.05). In creative writing skills of the students, it was found that the mean of creative writing pre-test scores was 51.96, the mean of post-test scores was 72.28, and according to the results of the T-test, the pre-test and post-test scores differ significantly from each other (t27 =-7.46 and p <0,05). As a result, it has been revealed that activities performed with web 2.0 tools positively affect the writing attitudes and creative writing skills of 4th grade students.
Turkish Journal of Science Education, 2021
The International Journal of Progressive Education, 2021
This study aims to reveal fifth grade students’ achievement levels in the angles sublearning area... more This study aims to reveal fifth grade students’ achievement levels in the angles sublearning area and to examine their errors in the subject of angles. The study was designed as a survey, and the study group included a total of 254 fifth grade students attending school in central Nevsehir and in Askale, Erzurum. Data were collected via the “Angle Concept Level Identification Test”. Students’ achievement levels in the subject of angles were determined by using frequencies and percentages, and qualitative data were analyzed through descriptive and content analysis. The findings showed that the students performed best in naming angles, while merely half or approximately half of them achieved the objectives regarding angle type, measurement and drawing. Also, student errors from most to least frequent could be ordered as follows: angle measurement, angle drawing, reading the angle on the measurement tool, angle definition and angle type. Considering that the concept of angle lies at the...
Mustafa Kemal Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi, 2013
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2016
Bilim ve sanat merkezleri 2. sınıftan itibaren özel yetenekli tanısı almış öğrencileri kapsayan, ... more Bilim ve sanat merkezleri 2. sınıftan itibaren özel yetenekli tanısı almış öğrencileri kapsayan, öğrenme ortamlarında elde ettikleri bilgilerin anlamlandırıldığı ve farklı disiplinlerin bir araya getirildiği eğitim öğretim ortamlarıdır. Bilim merkezlerinin bilim kültürü oluşturma, en genel anlamıyla bilimi özümseme olanakları sağlaması açısından öğrencilerin soyut, üst bilişsel, tasarım odaklı, bilimsel düşünebilme becerilerine katkıları göz ardı edilemez. Bu doğrultuda araştırmanın amacı bilim ve sanat merkezlerine yeni katılan öğrencilerin bilim merkezlerine, kendilerine ve öğretmenlere yönelik algılarının metaforlar aracılığıyla belirlenmesidir. Çalışma kapsamında verilerin toplanması amacıyla 2023-2024 eğitim öğretim yılında bilim ve sanat merkezine yeni kayıt yaptıran uyum programındaki 120 öğrenciye ulaşılmıştır. Bu öğrencilerin bilim merkezi, bilim merkezi öğrencisi ve bilim merkezi öğretmeni kavramlarına yönelik algılarını inceleyebilmek adına oluşturdukları metaforlar analiz edilmiştir. Bu nedenle araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden durum araştırmasıdır. Veriler araştırmacı tarafından yerinde toplanılmıştır. Verilerin analizinde bilim merkezlerine yönelik en çok "zor bir sınav", "en güzel okul", eğlenceli sınıf", "deney", "kodlama" metaforlarına rastlanılmıştır. Bilim merkezleri öğrencilerine yönelik en çok "başarılı" , "seçilmiş öğrenci", "matematikçi", "yıldız", "değerli maden" metaforlarına rastlanılmıştır. Bilim merkezleri öğretmenlerine yönelik ise en çok "pusula", "kâşif", "seçilmiş olan", "kitap" metaforlarına rastlanılmıştır. Metaforlara göre ayrılan kategorilerde bilim merkezleri için en fazla metaforun bulunduğu kategori "Deney yapılan laboratuvar merkezi" ve "Teknolojik imkânlar sunan bilim merkezi" olarak bulunmuştur. Bilim merkezleri öğrencileri için en fazla metaforun bulunduğu kategori "Sınav ortalamasına göre seçilmiş öğrenci durumu", öğretmenler için ise en fazla metaforun bulunduğu kategori "Yetenekleri geliştirme beklentisi durumu" olarak bulunmuştur. Elde edilen bütün verilere genel olarak bakıldığında bilim merkezlerine yeni katılan öğrenciler bilim merkezlerini okulda ulaşamadıkları olanaklara erişebilme imkânı buldukları yer olarak algılamaktadırlar. Öğretmenlere yönelik algıları da bilim merkezlerinden beklentileri ile benzerlik göstermektedir. Okuldaki öğretmenlerinden farklı olarak onların yeteneklerini geliştirme ve ihtiyaçlarına yönelik yaklaşma beklentisinde oldukları görülmektedir. Bilim merkezlerinde kendilerini seçilmiş olma, üstün olma gibi algılamaları ise sosyal ve duyuşsal bağlamda endişe uyandırmaktadır.
İLKOKUL MATEMATİK ÖĞRETİM PROGRAMININ VE DERS KİTAPLARININ MATEMATİKSEL İLİŞKİLENDİRME BECERİSİ VE DUYGUSAL ZEKÂYI DESTEKLEME POTANSİYELİ AÇISINDAN İNCELENMESİ, 2024
Bu araştırmada ilkokulda uygulanan matematik öğretim programı ve ilkokul matematik ders kitapları... more Bu araştırmada ilkokulda uygulanan matematik öğretim programı ve ilkokul matematik ders kitapları matematiksel ilişkilendirme becerisi ve duygusal zekâyı destekleme potansiyeli açısından incelenmiştir. Doküman analizi yöntemi ile yapılan araştırmada 2022-2023 yılında uygulanan Türkiye MEB 1., 2., 3. ve 4. sınıf matematik öğretim programı ve ders kitapları sentezlenmiştir. Matematiksel ilişkilendirme; kavramlar arası ilişkilendirme, kavramın farklı gösterimleri arasında ilişkilendirme, günlük hayatla ilişkilendirme ve farklı disiplinlerle ilişkilendirme olarak dört boyutta ele alınmıştır. Duygusal zekâ ise; duyguların farkında olma, duyguları yönetme, empati, kişinin kendini motive etmesi ve sosyal beceriler boyutları ile beş boyutta incelenmiştir. İlkokul matematik öğretim programında alt öğrenme alanlarında yer alan kazanımlar ve ilkokul matematik ders kitaplarındaki etkinlikler “Matematiksel ilişkilendirme kontrol listesi” ve “Duygusal zekâ kontrol listesi” ile kontrol edilerek frekans tablosu oluşturulmuştur. Araştırmada matematiksel ilişkilendirme becerisine yönelik inceleme sonucunda ilkokul matematik öğretim programındaki kazanımlarda ve ders kitaplarında farklı disiplinlerle ilişkilendirme saptanmamış, günlük yaşamla ilişkilendirme, kavramlar arası ilişkilendirme ve farklı gösterimlerin yer aldığı görülmüştür. Duygusal zekâyı destekleme potansiyeline yönelik inceleme sonucunda ise matematik öğretim programında duygusal zekânın alt boyutlarını destekleme potansiyeline sahip kazanım tespit edilmemiştir. İlkokul matematik ders kitaplarında ise işbirliği ve etkili iletişimi boyutlarını destekleyecek etkinliklerin yer aldığı ancak var olan etkinlik sayıları ile oranlandığında matematik ders kitaplarında da duygusal zekâyı destekleme potansiyelinin yetersiz olduğu tespit edilmiştir. Matematiksel ilişkinlendirme becerisinin ve duygusal zekânın önemi düşünüldüğünde öğretmenleri yönlendirecek olan matematik öğretim programlarındaki kazanımların ve sınıf içi ve dışı uygulamalarda etkin kullanılan ders kitaplarının içeriklerinin ilişkisel düşünme becerisini geliştirecek şekilde ve duygusal zekânın bütün alt bileşenlerini destekleme potansiyeline göre tasarlanması önerilmektedir. Ayrıca matematiksel ilişkilendirme becerisinin ve duygusal zekânın öğrenciler üzerindeki etkilerinin araştırılmasına yönelik çalışmalar yapılmasının da alana katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
International Journal of Psychology and Educational Studies
This study aims to determine the proof schemes used by primary education teacher candidates when ... more This study aims to determine the proof schemes used by primary education teacher candidates when solving a given problem and in their instructional explanations. Having a qualitative nature, the study utilized data collected from 277 third-year teacher candidates studying at the primary education department of the education faculty of a state university in Ankara. The study group was selected via criterion sampling. The data were tested by using an open-ended problem case and analyzed via document analysis. The proofs used by students in solving the problem and in instructional explanations were categorized as Proof A, Proof B ... Proof H, and the data were evaluated in these categories. The results obtained were discussed in line with the proof schemes outlined by Harel and Sowder (1998). However, as certain proofs fell into several categories, they could not be evaluated in only one group. The primary education teacher candidates were found to use authoritative, habitual and symbo...
Avrasya Sosyal ve Ekonomi Araştırmaları Dergisi 10 (3), 247-270, 2023
Öz Sayı duyusu temel olarak; sayıları ve işlemleri anlamayı, referans noktası kullanarak sayılar... more Öz
Sayı duyusu temel olarak; sayıları ve işlemleri anlamayı, referans noktası kullanarak sayıları ayrıştırıp birleştirmeyi, çokluklara ya da ölçmeye dayalı isabetli tahminlerde bulunmayı ve matematiğin diğer alanlarında sayıları esnek kullanmayı, gerektiren bir beceridir. Bu çalışma, 4. ve 5.sınıfa devam eden özel yetenekli öğrenciler ve matematikte başarılı akranlarının sayı duyusuna yönelik sorulara verdikleri cevaplarında kullandıkları stratejilerin karşılaştırmalı olarak incelenmesi üzerinedir. Araştırma, durum araştırması olarak ele alınmış olup veriler betimsel analiz yöntemi ile analiz edilmiştir. Çalışma grubunun belirlenmesinde amaçlı örnekleme yöntemlerinden ölçüt örnekleme yöntemi seçilmiştir. Belirlenen ölçütlere göre 2022-2023 eğitim-öğretim yılı İzmir il merkezinde BİLSEM’e (Bilim ve Sanat Merkezi) devam eden 4. ve 5. sınıf özel yetenekli 5’er öğrenci ve matematikte başarılı akranlarından seçilen 5’er öğrenci olmak üzere toplam 20 gönüllü öğrenci çalışma grubunu oluşturmuştur. Araştırmanın veri toplama aracı Huang & Yang (2018) tarafından geliştirilen sayı duyusu yarı yapılandırılmış görüşme formudur. Elde edilen sonuçlara göre; her ne kadar özel yetenekli öğrenciler ile başarılı akranlarının tüm soruların hemen hemen tamamında doğru cevapları verebildikleri belirlense de her iki sınıf seviyesinde de özel yetenekli öğrencilerin, başarılı akranlarına göre sayı duyusuna dayalı çözümleri daha fazladır. Sınıf düzeyi yükseldikçe çocukların kural temelli çözümlere başvurmaları azalırken sayı duyusu temelli çözüm yollarında artış vardır. Çocukların sayı duyusu temelli çözüm yollarını kullanma durumları bileşenlere göre farklılık göstermektedirler.
Bu çalışmanın amacı; üstün zekâlıların eğitimi alanında yayın yapan ulusal ve uluslararası dergil... more Bu çalışmanın amacı; üstün zekâlıların eğitimi alanında yayın yapan ulusal ve uluslararası dergilerdeki matematik eğitimi araştırmalarının yöntemsel boyutlarını incelemek ve genel eğilimlerini ortaya çıkarmaktır. Bu amaçla, bu alanda yayın yapan sekiz dergi tespit edilmiştir. Araştırmanı sınırlılığı tespit edilen bu dergilerdeki 2000-2022 yılları arasında üstün zekalılarda matematik eğitimi alanında yayınlanmış 66 makaleden oluşmaktadır. Bu makaleler içerik analizi yöntemiyle incelenmiştir. İncelenen makalelerde matematiğe yönelik tutum ve motivasyon, öğretmenlerin ve ebeveynlerin tutumu, matematikte yaratıcı düşünme, problem çözme ve matematik başarıları, tanılama ve cinsiyet, etnomatematik ve kanıt, matematik öğretiminde zenginleştirilmiş öğretim, etkinlikler ve matematik dersindeki ihtiyaçlar temaları tespit edilmiştir. Bu temalar başlıklar halinde ayrıntılı olarak incelenmiştir. İncelenen makalelerde çoğunlukla değinilen konuların; üstün zekâlı çocukların matematikte yaratıcı düşünme becerilerinin geliştirilmesi, matematiği anlama, açıklama ve rutin olmayan problemleri çözme fırsatlarının verilmesi ve zenginleştirilmiş matematik öğretimlerine yönelik ihtiyaçların olması yönünde olduğu görülmüştür. Bu durum yapılacak araştırmalara ışık tutmaktadır.
In this study, levels of readiness the second grade students in primary school before learning th... more In this study, levels of readiness the second grade students in primary school before learning the division process were examined with a problem requiring division process. Preliminary learning required for division can be listed as rhythmic counting (forward-backward), consecutive subtraction, multiplication, division and grouping skills. The research was handled screening model and document analysis technique was used. The study group consisted of all the second grade students (n = 120) studying in a primary school in Aşkale district of Erzurum. Descriptive analysis was performed on the data. According to the findings; in solving the problem requiring division, students were found to reach the correct answer by using strategies such as consecutive subtraction by 5 (sequential subtraction), forward rhythmic counting by 5, forming identical groups, finding the number of groups, and using models. As a result of the fact that the students do not use the multiplication strategy of finding the multiplier that is not given. However, they mostly use rhythmic counting, grouping and model using strategies, which shows that the children gain their counting skills but do not establish the relationship between multiplication and multiplication process.
This study was conducted to examine the proof schemes on which gifted 4th and 5th grade students ... more This study was conducted to examine the proof schemes on which gifted 4th and 5th grade students attending Science and Art Centres (BİLSEMs), and 4th and 5th grade students with a high level of problem-solving success in mathematics based their solutions to nonroutine problems. The research was designed as a case study, one of the qualitative research methods. The participants in the study consisted of 400 4th and 5th grade students studying at central primary and secondary schools in the Torbalı district of Izmir province and at BİLSEMs in the central districts of Izmir during the 2021-2022 academic year. The participants in the study were selected using the criterion sampling method. Accordingly, 100 students with a high level of problem-solving success in mathematics were selected from each of the 4th and 5th grades based on achieving 75% success in their Problem-Solving Achievement Tests, while 100 students attending BİLSEMs were selected from each of the 4th and 5th grades based on the level of support they received in mathematics workshops. In addition, in order to examine the data in more depth, 5 students interviewed in each of the group variables were selected according to their use of different proof schemes in the "Non-Routine Problem-Solving Tests" (NRPSTs). The data collection tools used in the study were the 4th and 5th grade NRPSTs and a semi-structured interview form for examining in detail the proof schemes on which the participants based their solutions. Descriptive and content analysis techniques were used for the analysis of the data. As a result of the study, it was determined that the problem-solving strategies used by the students were related to the proof schemes on which they based the accuracy of their viii solutions. Accordingly, it was concluded that while solving non-routine problems, the 4th and 5th grade students who were successful in mathematics used the strategies of checking estimates, shape diagrams, utilising rules, and finding patterns, respectively, that they explained the accuracy of their solutions with the same strategies, and that they mostly used empirical proof schemes. On the other hand, it was concluded that gifted 4th and 5th grade students, along with the problem-solving strategies used by their successful peers, also used strategies such as finding rules by reasoning, part-to-whole relationships, working backwards with reverse operations, giving counterexamples, writing a mathematical sentence by analysing the variables, and utilising similar problems, that they explained the accuracy of their solutions with the same strategies, and that they mostly used analytical and empirical proof schemes. Another finding obtained from the study was that gifted students were more inclined towards analytical proof schemes, while students who were successful in mathematics were more inclined towards empirical and external proof schemes, and that as the grade levels of the students in the group variables increased, the tendency towards analytical proof schemes increased. In the error analyses of the problem solutions, it was concluded that the students in the group variables made errors such as irrelevant operations and incomplete solutions, and that students who were successful in mathematics left non-routine problems blank and made more errors when solving problems than gifted students.
Bu çalışmanın amacı, üstbilişsel araştırmaya dayalı öğrenmenin fen bilimleri dersinde dördüncü sı... more Bu çalışmanın amacı, üstbilişsel araştırmaya dayalı öğrenmenin fen bilimleri dersinde dördüncü sınıf öğrencilerin başarılarına, bilimsel süreç becerilerine ve üstbilişsel süreçlerine etkisini incelemektir.Araştırmada karma yöntem yaklaşımı esas alınmıştır.Araştırmanın nicel bölümünde ön test son test kontrol gruplu deney deseni kullanılmıştır. Deney grubunda üst bilişsel araştırmaya dayalı öğrenme kullanılırken kontrol grubunda sınıf öğretmenin kullandığı öğretim yöntemi kullanılmıştır. Çalışmanın örneklemini Bursa’nın Ġnegöl ilçesindeki bir ilkokulunda iki farklı öğrenim gören 70 öğrenci oluşturmaktadır. Araştırmanın nitel bölümünde deney grubundan seçilen üç hedef öğrencinin uygulamadan önce ve uygulamadan sonra araştırmaya dayalı öğrenmeye ve üst bilişsel süreçlerine yönelik görüşlerinin izlenmesi amacıyla yarı yapılandırılmış görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Ayrıca 14 hafta süresince bu öğrencilerin araştırmaya dayalı yazılı görüşleri alınmıştır. Son test\ud puanlarına göre Üst ...
Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Jan 7, 2014
The aim of this study is to determine the class and science teachers’ a) knowledge about the sta... more The aim of this study is to determine the class and science teachers’ a) knowledge about the
stages of 5E learning model, b) awareness of the stages of the model, c) source of knowledge about the
model and opinion of this source, and d) views on the constructivist learning theory and 5E learning
model. A survey method is used in this study. 36 teachers working in the city of Bursa, 20 of whom are
class teachers and 16 of whom are science teachers, are involved in the study. As the data collection
tool, a semi-structured interview is used. The data are analyzed both by content and descriptive analysis
methods. The results show that the teachers have inadequate or inaccurate knowledge of the four
stages of 5E learning model: engage, explore, explain and elaborate. The teachers’ knowledge of the
‘evaluate’ stage conforms to the model. However, the techniques used in the evaluation of the items
learned differ among the teachers. According to the teachers, the lack in their knowledge stems from the
fact that at undergraduate level the courses about the science education methods covered theoretical
presentations or they did no courses about this model. Despite their lack in this model, it can be
concluded that the teachers have an awareness of the model as they have a positive opinion of the
constructivist learning approach. Finally, the teachers think that they will have difficulties applying the
model. Therefore, it is recommended the teachers attend in-service training activities to improve both
their theoretical knowledge and practical skills. In this training process, a cognitive conflict where the
teachers realize their lack of knowledge may occur.
Key words: 5E Learning Model, Science Education, Constructivist Learning Approach.
The use of Web 2.0 tools, which have been developed based on the point the technology has reached... more The use of Web 2.0 tools, which have been developed based on the point the technology has reached today, in creative writing studies is gaining importance. In this study, it was aimed to determine the effect of writing activities using web 2.0 (Voki, Storybird, Little Bird, Story Book) tools on fourth grade students' writing attitudes and writing skills. In line with the research problems, quantitative research methods, pre-test and post-test, single-group quasi-experimental design were used in the research. The sample of the research consists of 28 students studying in the 4th grade in the district of Askale in Erzurum province in the 2019-2020 academic year. The sample group was formed by purposeful sampling method. The Attitude Towards Writing Scale (YAYTO, 2009) and the Evaluation Criteria Form (YIDOF, 2011) were used as data collection tools by Susar Kirmizi (2009), which aims to determine the attitudes of 4th and 5th grade students towards writing. According to the pre-test and post-test t-test results of the data collected in the research, it was determined that the creative writing activities using the web 2 tools positively affected the writing attitudes of 4th grade students (p> 0.05). In creative writing skills of the students, it was found that the mean of creative writing pre-test scores was 51.96, the mean of post-test scores was 72.28, and according to the results of the T-test, the pre-test and post-test scores differ significantly from each other (t27 =-7.46 and p <0,05). As a result, it has been revealed that activities performed with web 2.0 tools positively affect the writing attitudes and creative writing skills of 4th grade students.
Turkish Journal of Science Education, 2021
The International Journal of Progressive Education, 2021
This study aims to reveal fifth grade students’ achievement levels in the angles sublearning area... more This study aims to reveal fifth grade students’ achievement levels in the angles sublearning area and to examine their errors in the subject of angles. The study was designed as a survey, and the study group included a total of 254 fifth grade students attending school in central Nevsehir and in Askale, Erzurum. Data were collected via the “Angle Concept Level Identification Test”. Students’ achievement levels in the subject of angles were determined by using frequencies and percentages, and qualitative data were analyzed through descriptive and content analysis. The findings showed that the students performed best in naming angles, while merely half or approximately half of them achieved the objectives regarding angle type, measurement and drawing. Also, student errors from most to least frequent could be ordered as follows: angle measurement, angle drawing, reading the angle on the measurement tool, angle definition and angle type. Considering that the concept of angle lies at the...
Mustafa Kemal Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi, 2013
Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2016