Mustafa Said Dilek | Harran University (original) (raw)

Uploads

Books by Mustafa Said Dilek

Research paper thumbnail of URFALI ŞAİR MEHMET HULUSİ ÖCAL’IN ŞİİRLERİNE YAPILAN BESTELER

7.GAP SOSYAL BİLİMLER KONGRESİ, 2021

Ortak Yazar: Prof. Dr. Hüseyin AKPINAR

Research paper thumbnail of Haccın Estetik Boyutu: Hac Mûsikisi

Mûsiki ve Edebiyatımızda Hac, 2021

Ortak Yazar: Prof. Dr. Hüseyin AKPINAR

Research paper thumbnail of URFA DİNÎ MÛSİKÎ KÜLTÜRÜNDE NEY

6. ULUSLARARASI GAP KONGRESİ, 2020

Ortak Yazar: Prof. Dr. Hüseyin AKPINAR

Research paper thumbnail of URFA DİNÎ MÛSİKÎ KÜLTÜRÜNDE DEF

6. ULUSLARARASI GAP KONGRESİ, 2020

Ortak Yazar: Prof. Dr. Hüseyin AKPINAR

Research paper thumbnail of URFALI HÂFIZLARIN URFA MÛSİKÎSİNE KATKISI

Geçmişten Günümüze Urfa'da Müzik, 2019

"URFALI HÂFIZLARIN URFA MÛSİKÎSİNE KATKISI" isimli makale Mehmet Fatih Kahvecibaşı ile ortak hazı... more "URFALI HÂFIZLARIN URFA MÛSİKÎSİNE KATKISI" isimli makale Mehmet Fatih Kahvecibaşı ile ortak hazırlanmıştır.

Thesis Chapters by Mustafa Said Dilek

Research paper thumbnail of NASİHATNÂMELERDE MÛSİKÎ YÜKSEK LİSANS TEZİ

Danışman: Doç. Dr. Hüseyin AKPINAR ŞANLIURFA-2016 I ÖNSÖZ En güzel şekilde yaratılan, tanışabilsi... more Danışman: Doç. Dr. Hüseyin AKPINAR ŞANLIURFA-2016 I ÖNSÖZ En güzel şekilde yaratılan, tanışabilsinler diye farklı coğrafyalarda farklı farklı fıtratlarla nakış nakış dokunan insanoğlu duygu ve düşüncelerini paylaşmak için mûsikîye, birikim ve tecrübelerini aktarmak için de edebiyata ihtiyaç duymaktadır. İnsanoğlu fıtraten ihtiyaç duyması, sosyal bir varlık olması, birlikte yaşama hukukuna riayet etmesi ve akılla donatılmasının bir sonucu olarak kendisine ve çevresine karşı sorumluluk sahibidir. Bu sorumluluk, içerisinde yaşadığı toplumu ve kendinden sonra gelen nesilleri iyi ve güzel davranışlara yönlendirmek, erdemli bir hayata kavuşturmak, ahlâklı bir toplum oluşturmak ve bu toplumun ahlâken hayatiyetinin devam etmesini sağlamak noktasında tavsiye ve uyarılarda bulunmak suretiyle karşımıza çıkmaktadır. Kendilerini sorumluluk makamında gören dîvân şâirlerimiz de ahlâkî, dinî, örfî bilgi ve duyarlılıklarını okuyucu kitlelere ulaştırma çabasında olmuşlardır. Topluma fayda sağlayacak her türden tavsiye ve öğütün kalıcı olarak muhafaza edilmesi, bu itibarla vefat ettikten sonra bile kendilerinin hayırla yâd edilmesi maksadıyla ahlâkî mesnevîler kaleme almışlardır. Edebî bir nazım türü olarak kabul edilen nasihatnâmeler de ahlâkî mesnevîler sınıfına girmektedir. Nasihatnâmeler, edebiyatımızda hem büyük bir yekûn tutmakta hem de son derece önemli bir yere sahiptirler. Mahmut Kaplan Hayriyye-i Nâbî adlı eserinde insanları iyiye, güzele ve doğruya yöneltmek; topluma ve devlete yararlı, İslâmiyet"in erdemlerini şahsında yaşayan iyi ahlâklı fertler yetiştirmek amacıyla yazılan manzum eserlere genel olarak nasihatnâme, pendnâme veya öğütnâme adı verildiğini aktarmaktadır. Dîvân Edebiyatımızın en önemli özelliklerinden biri öğretici ve yönlendirici olan nasihatlerin çokça işlenmiş olmasıdır. İşte biz de topluma yön vermede hayatî bir konuma sahip nasihatnâmelerde yine bireylerin kemal noktaya vusulünde ve toplumun ahlâkî gelişiminde son derece ehemmiyetli bir rol oynayan mûsikî olgusunu irdelemeye gayret ettik. II Çalışmamızın amacı, Müslüman toplumlarda çokça rastlanan öğüt verme, nasihat etme, iyiye ve güzele yönlendirme geleneğinin sonucu olarak ortaya çıkan nasihatnâmelerde mûsikî ilminin ne ölçüde yer aldığını tespit etmektir. Bilindiği gibi nasihatnâmeler yazıldığı dönemin dinî, ahlâkî ve kültürel yapısı hakkında net bilgiler veren önemli tarihî vesikalardandır. Bu nedenle geçmişin farklı dönemlerinde mûsikîmize ne oranda eleştiriler getirildiğini, mûsikî mefkûremizde farklı dönemlere göre hangi ölçüde değişiklikler yaşandığını ve bu değişikliklerin toplum nezdinde nasıl karşılık bulduğunu öğrenmeyi de hedefledik. Çalışmamız, nasihatnâmelerde mûsikîye dair öğütlerin incelenmesi açısından özel bir konuma sahiptir. Ayrıca doğumdan ölüme kadar hayatın her safhasında her bireye eşlik eden mûsikîmizin yalnızca eğlence aracı olarak değil; hastalıkların tedavisinde faydalanılan, milletimizi birleştiren, savaşta ordumuza millî duygular veren, dinî bakımdan ise ruhumuzu huzura kavuşturan bir kültür ve gelenek sembolü olduğunu göstermesi bakımından da önemlidir. Öğüt verme, uyarıda bulunma kültürüne toplumumuzda atfedilen değerden mülhem yazılan her tür edebî eserde az veya çok nasihat içeren bilgiye rastlamak mümkündür. Edebiyatımızda nasihate bu denli yer verilmesi bizleri çalışmamızın kapsamı ve sınırlarını belirleme hususunda bir hayli güç durumda bırakmış olsa da bu zenginlik bize çalışmamız esnasında olumlu bir katkıda bulunmuştur. Ahlâkî mesnevîler kategorisinde değerlendirilen eserlerin birbiriyle iç içe girmiş girift bir halde bulunması, söz gelimi aynı eser hakkında farklı kaynaklarda hem Nasihatnâme hem Fütüvvetnâme hem de Hikâyelerle Süslenmiş Ahlâkî Eserler sınıflarında bulunduğunun tespit edilmesi eserleri belirlemede problemler doğurdu. Bizler bu noktada esas olarak Sayın Prof. Dr. Mahmut Kaplan"ın kırk üç nasihatnâme hakkında bilgi verdiği Nâbî"den Önce Manzum Nasihatnâme Yazan Şâirler ve Eserleri isimli çalışmasındaki sınıflandırmayı temel olarak kabul edip eserleri buna göre değerlendirdik. Çalışma konumuzun belirlenmesinde ve şekillenmesinde bizi yalnız bırakmayan, desteğini hiç bir zaman esirgemeyen Danışman Hocam Sayın Doç. Dr. Hüseyin Akpınar"a; kendisiyle yaptığımız röportaj süresince misafirperverliğini esirgemeyen, yol gösterici bilgileriyle tezimize farklı bir ivme kazandıran Sayın Prof. Dr. Mahmut Kaplan"a; çeşitli kitle iletişim araçlarıyla bağlantı kurarak bilgilerine III başvurduğumuz kıymetli akademisyenlerimize teşekkürlerimi sunarım. Kaynaklara ulaşmada kendi yoğunluğunu bir kenara bırakarak vaktini bize ayıran muhterem ağabeyim Mahmut Dilek"e; sağladıkları kolaylık sebebiyle İSAM Kütüphanesi yönetici ve çalışanlarına, özellikle fotokopi merkezi görevlilerine; İnönü Üniversitesi Kütüphanesi yönetici ve çalışanlarına şükranlarımı bildiririm.

Research paper thumbnail of URFALI ŞAİR MEHMET HULUSİ ÖCAL’IN ŞİİRLERİNE YAPILAN BESTELER

7.GAP SOSYAL BİLİMLER KONGRESİ, 2021

Ortak Yazar: Prof. Dr. Hüseyin AKPINAR

Research paper thumbnail of Haccın Estetik Boyutu: Hac Mûsikisi

Mûsiki ve Edebiyatımızda Hac, 2021

Ortak Yazar: Prof. Dr. Hüseyin AKPINAR

Research paper thumbnail of URFA DİNÎ MÛSİKÎ KÜLTÜRÜNDE NEY

6. ULUSLARARASI GAP KONGRESİ, 2020

Ortak Yazar: Prof. Dr. Hüseyin AKPINAR

Research paper thumbnail of URFA DİNÎ MÛSİKÎ KÜLTÜRÜNDE DEF

6. ULUSLARARASI GAP KONGRESİ, 2020

Ortak Yazar: Prof. Dr. Hüseyin AKPINAR

Research paper thumbnail of URFALI HÂFIZLARIN URFA MÛSİKÎSİNE KATKISI

Geçmişten Günümüze Urfa'da Müzik, 2019

"URFALI HÂFIZLARIN URFA MÛSİKÎSİNE KATKISI" isimli makale Mehmet Fatih Kahvecibaşı ile ortak hazı... more "URFALI HÂFIZLARIN URFA MÛSİKÎSİNE KATKISI" isimli makale Mehmet Fatih Kahvecibaşı ile ortak hazırlanmıştır.

Research paper thumbnail of NASİHATNÂMELERDE MÛSİKÎ YÜKSEK LİSANS TEZİ

Danışman: Doç. Dr. Hüseyin AKPINAR ŞANLIURFA-2016 I ÖNSÖZ En güzel şekilde yaratılan, tanışabilsi... more Danışman: Doç. Dr. Hüseyin AKPINAR ŞANLIURFA-2016 I ÖNSÖZ En güzel şekilde yaratılan, tanışabilsinler diye farklı coğrafyalarda farklı farklı fıtratlarla nakış nakış dokunan insanoğlu duygu ve düşüncelerini paylaşmak için mûsikîye, birikim ve tecrübelerini aktarmak için de edebiyata ihtiyaç duymaktadır. İnsanoğlu fıtraten ihtiyaç duyması, sosyal bir varlık olması, birlikte yaşama hukukuna riayet etmesi ve akılla donatılmasının bir sonucu olarak kendisine ve çevresine karşı sorumluluk sahibidir. Bu sorumluluk, içerisinde yaşadığı toplumu ve kendinden sonra gelen nesilleri iyi ve güzel davranışlara yönlendirmek, erdemli bir hayata kavuşturmak, ahlâklı bir toplum oluşturmak ve bu toplumun ahlâken hayatiyetinin devam etmesini sağlamak noktasında tavsiye ve uyarılarda bulunmak suretiyle karşımıza çıkmaktadır. Kendilerini sorumluluk makamında gören dîvân şâirlerimiz de ahlâkî, dinî, örfî bilgi ve duyarlılıklarını okuyucu kitlelere ulaştırma çabasında olmuşlardır. Topluma fayda sağlayacak her türden tavsiye ve öğütün kalıcı olarak muhafaza edilmesi, bu itibarla vefat ettikten sonra bile kendilerinin hayırla yâd edilmesi maksadıyla ahlâkî mesnevîler kaleme almışlardır. Edebî bir nazım türü olarak kabul edilen nasihatnâmeler de ahlâkî mesnevîler sınıfına girmektedir. Nasihatnâmeler, edebiyatımızda hem büyük bir yekûn tutmakta hem de son derece önemli bir yere sahiptirler. Mahmut Kaplan Hayriyye-i Nâbî adlı eserinde insanları iyiye, güzele ve doğruya yöneltmek; topluma ve devlete yararlı, İslâmiyet"in erdemlerini şahsında yaşayan iyi ahlâklı fertler yetiştirmek amacıyla yazılan manzum eserlere genel olarak nasihatnâme, pendnâme veya öğütnâme adı verildiğini aktarmaktadır. Dîvân Edebiyatımızın en önemli özelliklerinden biri öğretici ve yönlendirici olan nasihatlerin çokça işlenmiş olmasıdır. İşte biz de topluma yön vermede hayatî bir konuma sahip nasihatnâmelerde yine bireylerin kemal noktaya vusulünde ve toplumun ahlâkî gelişiminde son derece ehemmiyetli bir rol oynayan mûsikî olgusunu irdelemeye gayret ettik. II Çalışmamızın amacı, Müslüman toplumlarda çokça rastlanan öğüt verme, nasihat etme, iyiye ve güzele yönlendirme geleneğinin sonucu olarak ortaya çıkan nasihatnâmelerde mûsikî ilminin ne ölçüde yer aldığını tespit etmektir. Bilindiği gibi nasihatnâmeler yazıldığı dönemin dinî, ahlâkî ve kültürel yapısı hakkında net bilgiler veren önemli tarihî vesikalardandır. Bu nedenle geçmişin farklı dönemlerinde mûsikîmize ne oranda eleştiriler getirildiğini, mûsikî mefkûremizde farklı dönemlere göre hangi ölçüde değişiklikler yaşandığını ve bu değişikliklerin toplum nezdinde nasıl karşılık bulduğunu öğrenmeyi de hedefledik. Çalışmamız, nasihatnâmelerde mûsikîye dair öğütlerin incelenmesi açısından özel bir konuma sahiptir. Ayrıca doğumdan ölüme kadar hayatın her safhasında her bireye eşlik eden mûsikîmizin yalnızca eğlence aracı olarak değil; hastalıkların tedavisinde faydalanılan, milletimizi birleştiren, savaşta ordumuza millî duygular veren, dinî bakımdan ise ruhumuzu huzura kavuşturan bir kültür ve gelenek sembolü olduğunu göstermesi bakımından da önemlidir. Öğüt verme, uyarıda bulunma kültürüne toplumumuzda atfedilen değerden mülhem yazılan her tür edebî eserde az veya çok nasihat içeren bilgiye rastlamak mümkündür. Edebiyatımızda nasihate bu denli yer verilmesi bizleri çalışmamızın kapsamı ve sınırlarını belirleme hususunda bir hayli güç durumda bırakmış olsa da bu zenginlik bize çalışmamız esnasında olumlu bir katkıda bulunmuştur. Ahlâkî mesnevîler kategorisinde değerlendirilen eserlerin birbiriyle iç içe girmiş girift bir halde bulunması, söz gelimi aynı eser hakkında farklı kaynaklarda hem Nasihatnâme hem Fütüvvetnâme hem de Hikâyelerle Süslenmiş Ahlâkî Eserler sınıflarında bulunduğunun tespit edilmesi eserleri belirlemede problemler doğurdu. Bizler bu noktada esas olarak Sayın Prof. Dr. Mahmut Kaplan"ın kırk üç nasihatnâme hakkında bilgi verdiği Nâbî"den Önce Manzum Nasihatnâme Yazan Şâirler ve Eserleri isimli çalışmasındaki sınıflandırmayı temel olarak kabul edip eserleri buna göre değerlendirdik. Çalışma konumuzun belirlenmesinde ve şekillenmesinde bizi yalnız bırakmayan, desteğini hiç bir zaman esirgemeyen Danışman Hocam Sayın Doç. Dr. Hüseyin Akpınar"a; kendisiyle yaptığımız röportaj süresince misafirperverliğini esirgemeyen, yol gösterici bilgileriyle tezimize farklı bir ivme kazandıran Sayın Prof. Dr. Mahmut Kaplan"a; çeşitli kitle iletişim araçlarıyla bağlantı kurarak bilgilerine III başvurduğumuz kıymetli akademisyenlerimize teşekkürlerimi sunarım. Kaynaklara ulaşmada kendi yoğunluğunu bir kenara bırakarak vaktini bize ayıran muhterem ağabeyim Mahmut Dilek"e; sağladıkları kolaylık sebebiyle İSAM Kütüphanesi yönetici ve çalışanlarına, özellikle fotokopi merkezi görevlilerine; İnönü Üniversitesi Kütüphanesi yönetici ve çalışanlarına şükranlarımı bildiririm.