ihsan SUTSURUP | Izmir Katip Celebi (original) (raw)
Uploads
Thesis Chapters by ihsan SUTSURUP
Sa‘lebî’nin el-Keşf ve’l-Beyân Tefsirinde Kıraatlere Atıf Yöntemi, 2023
Ebû İshâk es-Sa‘lebî el-Keşf ve’l-beyân isimli eseri ile şöhret bulmuş bir müfessirdir. Özellikle... more Ebû İshâk es-Sa‘lebî el-Keşf ve’l-beyân isimli eseri ile şöhret bulmuş bir müfessirdir. Özellikle kıraat-i aşere ile alakalı ilk eseri telif eden İbn Mihrân en-Nisâbûrî’den ders almış olması, onun kıraat birikimine önemli ölçüde katkı sağlamıştır. Bu sebeple müstakil bir kıraat eseri olmamasına rağmen
müellif, tefsirinde azımsanmayacak ölçüde kıraat ihtilaflarına yer vermiş, çoğu zaman naklettiği kıraatleri tahlil ederek detaylı yorumlarda bulunmuştur. Bu çalışma el-Keşf ve’l-beyân’da Sa‘lebî’nin kıraatleri nakletme usulünü konu edinmektedir. Araştırmanın amacı, onun kıraatleri aktarmada nasıl bir usul izlediğini ortaya koymaktır. Makalede doküman inceleme yöntemi kullanılmıştır. Bu bağlamda müfessirin eseri kıraatler özelinde incelenerek başta kıraat imam-râvi ve sahabe-tâbiîn
olmak üzere bölge-şehir, mushaflar, Arap lehçesi veya herhangi bir isim belirtmeden yer verdiği kıraat ihtilaflarını nakletme yöntemi incelenmiş ve bunlarla yer verdiği kıraatlerin tefsire olan etkisi ortaya konulmaya çalışılmıştır. Ulaşılan sonuçlara göre müellifin bu esnada yalnızca mütevatir kıraat imam ve ravileri değil, şâz kıraat imamları olarak bilinen İbn Muhaysın, Yezîdî, Hasan-ı Basrî ve A‘meş gibi isimlerinin yanında sahabe, tâbiîn ve daha sonraki nesilden olan kurrânın okuyuşlarını
da naklettiği görülmektedir. Onun şâz kıraatlere yer vermesinin sebebi, özellikle sahabe ve tâbiîn kıraatlerinin âyetlerin izahlarına yaptıkları katkılar veya bunların mütevâtir okuyuşlara şekil yönüyle benzerlik göstermesi olarak söylenebilir.
Tüm hakları yazarına aittir. Yazarın izni alınmadan kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik,... more Tüm hakları yazarına aittir. Yazarın izni alınmadan kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, çoğaltılması yapılamaz. Yalnızca kaynak gösterilerek kullanılabilir.
Ahmet_GOKDEMIR_ed_Ilahiyat_Fakultelerinde_Kur_an_Egitim_ve_Ogretimi_Sorunlar_Cozumler_Yontemler_.pdf, 2020
Beğavî'nin Esbâb-ı Nüzûl'e Yaklaşımı (Meâlimü'l-Tenzîl Örneği) Asbāb al-Nuzūl in al-Baghāvī's Com... more Beğavî'nin Esbâb-ı Nüzûl'e Yaklaşımı (Meâlimü'l-Tenzîl Örneği) Asbāb al-Nuzūl in al-Baghāvī's Commentary of the Quran Adem ÇALAR
İbnü’l Kabâkıbî’nin Mecma‘u’s Sürûr ve Matla‘u’ş Şümûs ve’l Büdûr Adlı Eseri, 2019
İslam dünyasında, özellikle de ülkemizde yapılan ve şaz kırâatleri ihtiva eden çalışmalarda kendi... more İslam dünyasında, özellikle de ülkemizde yapılan ve şaz kırâatleri ihtiva eden çalışmalarda kendisine müracaat edilen bir kaynak olma vasfını taşıyan Mecma'u's-sürûr ve matla'u'ş-şümûs ve'lbüdûr, İbnü'l-Kabâkıbî tarafından 831 yılında Gazze'de manzum olarak kaleme alınmıştır. Osmanlı'da belirli bir döneme kadar İstanbul ve Mısır Tariki gibi, Kabâkıbî tariki de okutulmuş ve fakat ilerleyen dönemlerde kırâat ilmine olan teveccühün azalması sebebiyle şâz kırâatleri ihtiva eden bu tarik terkedilmiş ve unutulmuştur. İşte zikredilen Kabâkıbî tariki, çalışma konumuz olan bu eserden vaz edilmiş ve temel kaynak olarak kullanılmıştır. Eser, çoğu kırâat içerikli kitaplarda olduğu gibi usul ve ferş olmak üzere iki ana bölümden meydana gelmekte, usul kısmına kadar olan beyitlerde ise kırâat ilmi ile iştigal edecek kimselerin bilmesi gereken hususlar zikredilmektedir. Bu çalışmamızda "Kabâkıbiyye" ismiyle de bilinen ve 1510 beyitten oluşan Mecma'u's-sürûr ve matla'u'ş-şümûs ve'l-büdûr isimli eserin tahlili yapılmıştır. Bu tahlil esnasında; eserin ismi, muhtevası, bölümleri, kaynakları, müellifin kullandığı remizler ve kırâate dair bazı teknik bilgiler olmak üzere usul ve ferş ile alakalı kısımlar incelenmiştir.
İbnü'l-Kabâkıbı ve Kıraat İlmıne Katkıları, 2019
İslam dünyasında ve özellikle ülkemizde yapılan şaz kırâatler ile alakalı çalışmalarda kendisine ... more İslam dünyasında ve özellikle ülkemizde yapılan şaz kırâatler ile
alakalı çalışmalarda kendisine müracaat edilen kaynakların müellifi
olma vasfını taşıyan Kabâkıbî, bulunduğu toplumun uleması
tarafından, meşhur kırâat âlimi İbnü’l-Cezerî ile kıyas edilerek
daha fasih bulunan, fakat özellikle ülkemizde ismi pek bilinmeyen
bir şahsiyettir. Osmanlıda da belirli bir döneme kadar vaz etmiş
olduğu usul süregelerek okutulan Kabâkıbî, bulunduğu beldede
zamanının kurraları arasında temayüz etmiştir. Bu sebepten şeyhü’l-
kurrâ’lık makamında da bulunan, yüzlerce talebe yetiştiren
ve ömrünün sonuna kadar kırâat tedrisine devam eden bu kıymetli
şahsiyetin tanıtılmasını önemli bir husus olarak görmekteyiz.
Bu çalışmamızda müellifin hayatı, hocaları, ilmî kişiliği ve
kırâat ilmine katkıları bağlamında talebeleri ve telif etmiş olduğu
eserleri incelenmiştir. Bu araştırmanın ülkemizdeki ilmî çalışmalara
katkısı, özellikle Osmanlı’da yüzlerce yıl okutulan Kabâkıbî
tarikinin müessisi ile kırâat ilmine katkılarının açığa çıkarılması
olacaktır.
Papers by ihsan SUTSURUP
Islam dunyasinda, ozellikle de ulkemizde yapilan ve saz kirâatleri ihtiva eden calismalarda kendi... more Islam dunyasinda, ozellikle de ulkemizde yapilan ve saz kirâatleri ihtiva eden calismalarda kendisine muracaat edilen bir kaynak olma vasfini tasiyan Mecma‘u’s-surur ve matla‘u’s-sumus ve’l-budur , Ibnu’l-Kabâkibi tarafindan 831 yilinda Gazze’de manzum olarak kaleme alinmistir. Osmanli’da belirli bir doneme kadar Istanbul ve Misir Tariki gibi, Kabâkibi tariki de okutulmus ve fakat ilerleyen donemlerde kirâat ilmine olan teveccuhun azalmasi sebebiyle sâz kirâatleri ihtiva eden bu tarik terkedilmis ve unutulmustur. Iste zikredilen Kabâkibi tariki, calisma konumuz olan bu eserden vaz edilmis ve temel kaynak olarak kullanilmistir. Eser, cogu kirâat icerikli kitaplarda oldugu gibi usul ve fers olmak uzere iki ana bolumden meydana gelmekte, usul kismina kadar olan beyitlerde ise kirâat ilmi ile istigal edecek kimselerin bilmesi gereken hususlar zikredilmektedir. Bu calismamizda “Kabâkibiyye” ismiyle de bilinen ve 1510 beyitten olusan Mecma‘u’s-surur ve matla‘u’s-sumus ve’l-budur isimli eserin tahlili yapilmistir. Bu tahlil esnasinda; eserin ismi, muhtevasi, bolumleri, kaynaklari, muellifin kullandigi remizler ve kirâate dair bazi teknik bilgiler olmak uzere usul ve fers ile alakali kisimlar incelenmistir.
Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi
Ebû İshâk Ahmed b. Muhammed b. İbrâhim es-Sa‘lebî, hicrî IV. asrın sonu ile V. asrın başlarında y... more Ebû İshâk Ahmed b. Muhammed b. İbrâhim es-Sa‘lebî, hicrî IV. asrın sonu ile V. asrın başlarında yaşamış ve hayatta iken el-Keşf ve’l-Beyân isimli eseri ile şöhret bulmuş bir müfessirdir. Özellikle kıraat-i aşere ile alakalı ilk eseri telif eden İbn Mihrân en-Nisâbûrî’den ders almış olması, onun kıraat birikimine önemli ölçüde katkı sağlamıştır. Bu sebeple müstakil bir kıraat eseri olmamasına rağmen müellif, tefsirinde azımsanmayacak ölçüde kıraat ihtilaflarına yer vermiş, çoğu zaman naklettiği kıraatleri tahlil ederek detaylı yorumlarda bulunmuştur. Çalışmamız el-Keşf ve’l-Beyân’da, Sa‘lebî’nin kıraatleri nakil esnasında nasıl bir usul izlediğini konu almaktadır. Bu bağlamda müfessirin başta kıraat imam/râvi ve sahabe/tâbiîn olmak üzere bölge/şehir, mushaf, Arap lehçesi veya herhangi bir isim belirtmeden yer verdiği kıraat ihtilaflarını nakletme yöntemi tespit edilmeye çalışılmıştır.
Sa‘lebî’nin el-Keşf ve’l-Beyân Tefsirinde Kıraatlere Atıf Yöntemi, 2023
Ebû İshâk es-Sa‘lebî el-Keşf ve’l-beyân isimli eseri ile şöhret bulmuş bir müfessirdir. Özellikle... more Ebû İshâk es-Sa‘lebî el-Keşf ve’l-beyân isimli eseri ile şöhret bulmuş bir müfessirdir. Özellikle kıraat-i aşere ile alakalı ilk eseri telif eden İbn Mihrân en-Nisâbûrî’den ders almış olması, onun kıraat birikimine önemli ölçüde katkı sağlamıştır. Bu sebeple müstakil bir kıraat eseri olmamasına rağmen
müellif, tefsirinde azımsanmayacak ölçüde kıraat ihtilaflarına yer vermiş, çoğu zaman naklettiği kıraatleri tahlil ederek detaylı yorumlarda bulunmuştur. Bu çalışma el-Keşf ve’l-beyân’da Sa‘lebî’nin kıraatleri nakletme usulünü konu edinmektedir. Araştırmanın amacı, onun kıraatleri aktarmada nasıl bir usul izlediğini ortaya koymaktır. Makalede doküman inceleme yöntemi kullanılmıştır. Bu bağlamda müfessirin eseri kıraatler özelinde incelenerek başta kıraat imam-râvi ve sahabe-tâbiîn
olmak üzere bölge-şehir, mushaflar, Arap lehçesi veya herhangi bir isim belirtmeden yer verdiği kıraat ihtilaflarını nakletme yöntemi incelenmiş ve bunlarla yer verdiği kıraatlerin tefsire olan etkisi ortaya konulmaya çalışılmıştır. Ulaşılan sonuçlara göre müellifin bu esnada yalnızca mütevatir kıraat imam ve ravileri değil, şâz kıraat imamları olarak bilinen İbn Muhaysın, Yezîdî, Hasan-ı Basrî ve A‘meş gibi isimlerinin yanında sahabe, tâbiîn ve daha sonraki nesilden olan kurrânın okuyuşlarını
da naklettiği görülmektedir. Onun şâz kıraatlere yer vermesinin sebebi, özellikle sahabe ve tâbiîn kıraatlerinin âyetlerin izahlarına yaptıkları katkılar veya bunların mütevâtir okuyuşlara şekil yönüyle benzerlik göstermesi olarak söylenebilir.
Tüm hakları yazarına aittir. Yazarın izni alınmadan kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik,... more Tüm hakları yazarına aittir. Yazarın izni alınmadan kitabın tümünün veya bir kısmının elektronik, mekanik ya da fotokopi yoluyla basımı, çoğaltılması yapılamaz. Yalnızca kaynak gösterilerek kullanılabilir.
Ahmet_GOKDEMIR_ed_Ilahiyat_Fakultelerinde_Kur_an_Egitim_ve_Ogretimi_Sorunlar_Cozumler_Yontemler_.pdf, 2020
Beğavî'nin Esbâb-ı Nüzûl'e Yaklaşımı (Meâlimü'l-Tenzîl Örneği) Asbāb al-Nuzūl in al-Baghāvī's Com... more Beğavî'nin Esbâb-ı Nüzûl'e Yaklaşımı (Meâlimü'l-Tenzîl Örneği) Asbāb al-Nuzūl in al-Baghāvī's Commentary of the Quran Adem ÇALAR
İbnü’l Kabâkıbî’nin Mecma‘u’s Sürûr ve Matla‘u’ş Şümûs ve’l Büdûr Adlı Eseri, 2019
İslam dünyasında, özellikle de ülkemizde yapılan ve şaz kırâatleri ihtiva eden çalışmalarda kendi... more İslam dünyasında, özellikle de ülkemizde yapılan ve şaz kırâatleri ihtiva eden çalışmalarda kendisine müracaat edilen bir kaynak olma vasfını taşıyan Mecma'u's-sürûr ve matla'u'ş-şümûs ve'lbüdûr, İbnü'l-Kabâkıbî tarafından 831 yılında Gazze'de manzum olarak kaleme alınmıştır. Osmanlı'da belirli bir döneme kadar İstanbul ve Mısır Tariki gibi, Kabâkıbî tariki de okutulmuş ve fakat ilerleyen dönemlerde kırâat ilmine olan teveccühün azalması sebebiyle şâz kırâatleri ihtiva eden bu tarik terkedilmiş ve unutulmuştur. İşte zikredilen Kabâkıbî tariki, çalışma konumuz olan bu eserden vaz edilmiş ve temel kaynak olarak kullanılmıştır. Eser, çoğu kırâat içerikli kitaplarda olduğu gibi usul ve ferş olmak üzere iki ana bölümden meydana gelmekte, usul kısmına kadar olan beyitlerde ise kırâat ilmi ile iştigal edecek kimselerin bilmesi gereken hususlar zikredilmektedir. Bu çalışmamızda "Kabâkıbiyye" ismiyle de bilinen ve 1510 beyitten oluşan Mecma'u's-sürûr ve matla'u'ş-şümûs ve'l-büdûr isimli eserin tahlili yapılmıştır. Bu tahlil esnasında; eserin ismi, muhtevası, bölümleri, kaynakları, müellifin kullandığı remizler ve kırâate dair bazı teknik bilgiler olmak üzere usul ve ferş ile alakalı kısımlar incelenmiştir.
İbnü'l-Kabâkıbı ve Kıraat İlmıne Katkıları, 2019
İslam dünyasında ve özellikle ülkemizde yapılan şaz kırâatler ile alakalı çalışmalarda kendisine ... more İslam dünyasında ve özellikle ülkemizde yapılan şaz kırâatler ile
alakalı çalışmalarda kendisine müracaat edilen kaynakların müellifi
olma vasfını taşıyan Kabâkıbî, bulunduğu toplumun uleması
tarafından, meşhur kırâat âlimi İbnü’l-Cezerî ile kıyas edilerek
daha fasih bulunan, fakat özellikle ülkemizde ismi pek bilinmeyen
bir şahsiyettir. Osmanlıda da belirli bir döneme kadar vaz etmiş
olduğu usul süregelerek okutulan Kabâkıbî, bulunduğu beldede
zamanının kurraları arasında temayüz etmiştir. Bu sebepten şeyhü’l-
kurrâ’lık makamında da bulunan, yüzlerce talebe yetiştiren
ve ömrünün sonuna kadar kırâat tedrisine devam eden bu kıymetli
şahsiyetin tanıtılmasını önemli bir husus olarak görmekteyiz.
Bu çalışmamızda müellifin hayatı, hocaları, ilmî kişiliği ve
kırâat ilmine katkıları bağlamında talebeleri ve telif etmiş olduğu
eserleri incelenmiştir. Bu araştırmanın ülkemizdeki ilmî çalışmalara
katkısı, özellikle Osmanlı’da yüzlerce yıl okutulan Kabâkıbî
tarikinin müessisi ile kırâat ilmine katkılarının açığa çıkarılması
olacaktır.
Islam dunyasinda, ozellikle de ulkemizde yapilan ve saz kirâatleri ihtiva eden calismalarda kendi... more Islam dunyasinda, ozellikle de ulkemizde yapilan ve saz kirâatleri ihtiva eden calismalarda kendisine muracaat edilen bir kaynak olma vasfini tasiyan Mecma‘u’s-surur ve matla‘u’s-sumus ve’l-budur , Ibnu’l-Kabâkibi tarafindan 831 yilinda Gazze’de manzum olarak kaleme alinmistir. Osmanli’da belirli bir doneme kadar Istanbul ve Misir Tariki gibi, Kabâkibi tariki de okutulmus ve fakat ilerleyen donemlerde kirâat ilmine olan teveccuhun azalmasi sebebiyle sâz kirâatleri ihtiva eden bu tarik terkedilmis ve unutulmustur. Iste zikredilen Kabâkibi tariki, calisma konumuz olan bu eserden vaz edilmis ve temel kaynak olarak kullanilmistir. Eser, cogu kirâat icerikli kitaplarda oldugu gibi usul ve fers olmak uzere iki ana bolumden meydana gelmekte, usul kismina kadar olan beyitlerde ise kirâat ilmi ile istigal edecek kimselerin bilmesi gereken hususlar zikredilmektedir. Bu calismamizda “Kabâkibiyye” ismiyle de bilinen ve 1510 beyitten olusan Mecma‘u’s-surur ve matla‘u’s-sumus ve’l-budur isimli eserin tahlili yapilmistir. Bu tahlil esnasinda; eserin ismi, muhtevasi, bolumleri, kaynaklari, muellifin kullandigi remizler ve kirâate dair bazi teknik bilgiler olmak uzere usul ve fers ile alakali kisimlar incelenmistir.
Mizanü'l-Hak: İslami İlimler Dergisi
Ebû İshâk Ahmed b. Muhammed b. İbrâhim es-Sa‘lebî, hicrî IV. asrın sonu ile V. asrın başlarında y... more Ebû İshâk Ahmed b. Muhammed b. İbrâhim es-Sa‘lebî, hicrî IV. asrın sonu ile V. asrın başlarında yaşamış ve hayatta iken el-Keşf ve’l-Beyân isimli eseri ile şöhret bulmuş bir müfessirdir. Özellikle kıraat-i aşere ile alakalı ilk eseri telif eden İbn Mihrân en-Nisâbûrî’den ders almış olması, onun kıraat birikimine önemli ölçüde katkı sağlamıştır. Bu sebeple müstakil bir kıraat eseri olmamasına rağmen müellif, tefsirinde azımsanmayacak ölçüde kıraat ihtilaflarına yer vermiş, çoğu zaman naklettiği kıraatleri tahlil ederek detaylı yorumlarda bulunmuştur. Çalışmamız el-Keşf ve’l-Beyân’da, Sa‘lebî’nin kıraatleri nakil esnasında nasıl bir usul izlediğini konu almaktadır. Bu bağlamda müfessirin başta kıraat imam/râvi ve sahabe/tâbiîn olmak üzere bölge/şehir, mushaf, Arap lehçesi veya herhangi bir isim belirtmeden yer verdiği kıraat ihtilaflarını nakletme yöntemi tespit edilmeye çalışılmıştır.