ömer canpolat - Academia.edu (original) (raw)

Papers by ömer canpolat

Research paper thumbnail of Salgında Yas Bağlamı: Mekânlar, Ritüeller, Gidenler ve Kalanlar

Journal of economy,culture and society, Jan 13, 2022

Covid-19 salgını sırasında akrabalarını kaybeden kişilerin ölümle bağdaşık deneyimlerini, ölümü a... more Covid-19 salgını sırasında akrabalarını kaybeden kişilerin ölümle bağdaşık deneyimlerini, ölümü anlamlandırma ve baş etme biçimlerini mekân ve ritüellerle oluşturdukları hazin resimle ele alan bu çalışmada anlatılara dayalı olarak bir niteliksel veri oluşturulmuştur. Derinlemesine görüşmeler, Kocaeli ilinin çeşitli mahallelerinde ikamet eden ve sosyoekonomik, kültürel, etnik, mezhebi ve yaşa dayalı farklılıklara sahip on beş gönüllü katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Salgın kaynaklı olarak bildirilen ölümlere ve bu ölümlerle mütecanis mekânlara, ritüellere, insan duygu ve deneyimlerine odaklanılmıştır. Salgın süresince ölüm ve yaşam arası eşikte yaşayan bir katılımcı grubundan gelen anlatılar, ortaya çıkan ölümlerle baş etmede dini inançların, manevi değerlerin ve dayanışmanın hâlâ çok önemli olduğunu göstermektedirler. Menfi ekonomik etkilerin; bilhassa yoksulluğun artışının, virüse ilişkin belirsizlik yaratan çeşit çeşit bilgi ve görüşlerin, ritüellerin yarattığı bir araya geliş ve dayanışma duygusunun eksilişlerine dayalı yalnızlığı ve acının yoğunluğunu derinlemesine aktarmışlardır. Başkasının ölümü karşısında değişen hüzün ve anlayış, salgına yakalanan bireylerin ötekileştirilişi, günümüz insanının ve toplumların salgınların ortaya çıkışındaki faydacılıkla belirlenmiş katkıları dikkate değer meselelerdir. Salgın ve ölüme dair metodolojik süreç kuramsal kurgu için fenomenolojik yaklaşım rehber alınmıştır. Ağırlıkla sosyolojik ve antropolojik yaklaşımlarla geliştirilen bir argüman yaratılmıştır.

Research paper thumbnail of Ötekileştirilme Tartışmaları Bağlamında Yaşlılık Ve Yaşlılığa Bakış Açısının Incelenmesi

Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı ar... more Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı arasındaki ilişkiyi incelemek ve bu amaç doğrultusunda elde edilen veriler ışığında konuyu sosyolojik ve eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Buradan hareketle çalışmada yaşlılık ve yaşlılığa bakış açısı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında birbiriyle ilişkilendirilerek; elde edilen bulgular ve bu bulgulara bağlı olarak da eleştirel bakış açısıyla bir değerlendirme yapılmış ve önerilerde bulunulmuştur. Nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli ile gerçekleştirilen çalışmada elde edilen bulgular araştırmacı tarafından geliştirilen, ilk defa her yaş grubundaki bireylerin görüşlerini belirlemeye yönelik olan ve elektronik ortamda dağıtılan anket ile toplanmıştır. 440 kişinin katıldığı çalışmada genel olarak farklı yaşlardaki katılımcıların yaşlı bireylere bakış açılarının olumlu olduğu, yaşlı bireylerin aileye ve devlete yük olmadıklarını belirttikleri, yaşlı bireylerin sadece ibadet etmeleri gerektiği, topluma bir katkıları olmadıkları ve günlük hayatta yer almamaları gerektiği önermelerine katılmadıkları görülmüştür.

Research paper thumbnail of Aynı dili konuşamama-ötekileştirilme-yabancılaşma üçgeninde sıkışmalar: ortaokul ve lise öğrencilerinin durumları (İstanbul ve Batman'da yapılan karma çalışma, 2019)

Research paper thumbnail of Salgında Yas Bağlamı: Mekânlar, Ritüeller, Gidenler ve Kalanlar

Background: MYRIAD (My Resilience in Adolescence) is a superiority, parallel group, cluster rando... more Background: MYRIAD (My Resilience in Adolescence) is a superiority, parallel group, cluster randomised controlled trial designed to examine the effectiveness and cost-effectiveness of a mindfulness training (MT) programme, compared with normal social and emotional learning (SEL) school provision to enhance mental health, socialemotional-behavioural functioning and well-being in adolescence. The original trial protocol was published in Trials

Research paper thumbnail of School Culture as a Tool for the Development of Occupational Commitment

is research has been conducted to determine the relationship between school culture and teachers'... more is research has been conducted to determine the relationship between school culture and teachers' occupational commitment. e research was carried out according to the relational survey model for this purpose. e sample of the study consists of 377 teachers (150 male, 227 female) working in different public schools in Istanbul's Pendik district. e School Culture Scale and Occupational Commitment Scale have been used to collect the study data. e data obtained from the scales were transferred to the program SSPS. Frequency (f), mean (M), standard deviation (SD), kurtosis, and skewness coefficients for the data have been calculated and parametric tests performed. According to the study's ndings, a signi cant relationship exists between teachers' occupational commitment and school culture. A positive and moderate relationship has been found for teachers' professional commitment with task culture, success culture, and support culture; meanwhile, a low and positive relationship exists between teachers' professional commitment and bureaucratic culture. Task culture is the strongest school culture predicting teachers' occupational commitment.

Research paper thumbnail of Ergenler için Sosyal Medya Bağımlılığı Ölçeği (ESMBÖ): Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması

Addicta: The Turkish Journal on Addictions, 2019

This article presents psychometric data for a 35-item self-report instrument measuring romantic r... more This article presents psychometric data for a 35-item self-report instrument measuring romantic relationship competence in two separate samples of young adult college students. In study 1 (N = 219), results from Parallel Analysis and Exploratory Factor Analysis (EFA) suggested the extraction of seven domains of romantic relationship competence: relationship locus of control, perspective taking, intimacy avoidance, emotion regulation, romantic appeal, conflict resolution skills, and temperament. In study 2 (N = 907), a Confirmatory Factor Analysis (CFA) provided support for the aforementioned factor structure albeit with minor revisions (i.e., correlated errors between three pairs of items). MIMIC modeling results provided support for partial measurement invariance across gender. A CFA-based method of estimating scale reliability demonstrated acceptable to good reliability indices. Bivariate correlations with other social competence and selfesteem measures provided support for convergent and divergent validity. An excel-based applet is available to readers who are interested in using the 35-item IRRC with individual respondents (e.g., practitioners). Researchers interested in using the measure within the context of structural equation modeling should model relevant non-invariant parameters before proceeding with the evaluation of structural parameters. This instrument demonstrates promise as an instrument for measuring domains of romantic relationship competence within the emerging adult population.

Research paper thumbnail of Türki̇ye'Ni̇n Farkli Bölgeleri̇nde Görev Yapan Bi̇li̇şi̇m Teknoloji̇leri̇ Öğretmenleri̇ni̇n Elektri̇kli̇ Ve Elektroni̇k Atiklara İli̇şki̇n Farkindalik Düzeyleri̇

SOCIAL MENTALITY AND RESEARCHER THINKERS JOURNAL

Bu çalışma, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesindeki okullarda görev yapan Bilişim Teknolojileri... more Bu çalışma, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesindeki okullarda görev yapan Bilişim Teknolojileri (BT) öğretmenlerinin elektronik atıklara ilişkin farkındalık düzeylerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma, bu amaca uygun olarak nicel araştırma yöntemlerinden betimsel araştırma modeline göre yürütülmüştür. Araştırmanın örneklemini, Türkiyenin farklı bölgelerinde ve farklı okul kademelerinde görev yapan 170 (80 kadın, 90 erkek) BT öğretmeni oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında, Öztüre (2015) tarafından geliştirilen “Bilişim Teknolojileri Öğretmenlerinin Elektronik Atık Farkındalığı Ölçeği” kullanılmıştır. Ölçek aracılığıyla elde edilen veriler SPSS programına aktarılmıştır. Ölçek katılımcılara uygulandıktan sonra tekrar geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılmıştır. Ayrıca iki alt boyuttan (Bilişsel Farkındalık ve Uygulama Farkındalığı) oluşan ölçekten elde edilen verilere ait frekans (f), ortalama (M), standart sapma (SD), basıklık ve çarpıklık katsayıları hesaplanmış ve parametrik testler yapılmıştır. Çalışmada elde edilen bulgulara göre; BT öğretmenlerinin elektronik atık algılarına ilişkin uygulama ve bilişsel farkındalıklarının orta düzeyde olduğu belirlenmesine rağmen genel farkındalık düzeylerinin düşük olması dikkat çekicidir. Ayrıca cinsiyet ve mesleki tecrübeye göre anlamlı bir farklılık oluşmamsına rağmen, eğitim durumları ve yaş bağlamında anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir. Bu verilerden hareketle konu özelinde öğretmenlerin, genel olarak da her kesimden bireylerin elektronik atıklarla ilgili farkındalıklarının arttırılması sağlanmalıdır.

Research paper thumbnail of Salgında Yas Bağlamı: Mekânlar, Ritüeller, Gidenler ve Kalanlar Context of Mourning During the Pandemic: Spaces, Rituals, Outgoings, and Survivors

Journal of Economy Culture and Society, 2022

Covid-19 salgını sırasında akrabalarını kaybeden kişilerin ölümle bağdaşık deneyimlerini, ölümü a... more Covid-19 salgını sırasında akrabalarını kaybeden kişilerin ölümle
bağdaşık deneyimlerini, ölümü anlamlandırma ve baş etme biçimlerini
mekân ve ritüellerle oluşturdukları hazin resimle ele alan bu çalışmada
anlatılara dayalı olarak bir niteliksel veri oluşturulmuştur. Derinlemesine
görüşmeler, Kocaeli ilinin çeşitli mahallelerinde ikamet eden ve sosyoekonomik,
kültürel, etnik, mezhebi ve yaşa dayalı farklılıklara sahip on beş
gönüllü katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Salgın kaynaklı olarak bildirilen
ölümlere ve bu ölümlerle mütecanis mekânlara, ritüellere, insan duygu
ve deneyimlerine odaklanılmıştır. Salgın süresince ölüm ve yaşam arası
eşikte yaşayan bir katılımcı grubundan gelen anlatılar, ortaya çıkan
ölümlerle baş etmede dini inançların, manevi değerlerin ve dayanışmanın
hâlâ çok önemli olduğunu göstermektedirler. Menfi ekonomik etkilerin;
bilhassa yoksulluğun artışının, virüse ilişkin belirsizlik yaratan çeşit çeşit
bilgi ve görüşlerin, ritüellerin yarattığı bir araya geliş ve dayanışma
duygusunun eksilişlerine dayalı yalnızlığı ve acının yoğunluğunu
derinlemesine aktarmışlardır. Başkasının ölümü karşısında değişen hüzün
ve anlayış, salgına yakalanan bireylerin ötekileştirilişi, günümüz insanının
ve toplumların salgınların ortaya çıkışındaki faydacılıkla belirlenmiş
katkıları dikkate değer meselelerdir. Salgın ve ölüme dair metodolojik
süreç kuramsal kurgu için fenomenolojik yaklaşım rehber alınmıştır.
Ağırlıkla sosyolojik ve antropolojik yaklaşımlarla geliştirilen bir argüman
yaratılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Ölüm, Ölüm sosyolojisi, Salgın, Covid-19, Mekânlar,
Ritüeller
ABSTRACT
This research deals with the experiences of people who lost relatives
during the COVID-19 pandemic, the ways they understand and cope
with death, and the sad picture they create through space and rituals.
Qualitative data was composed based on narratives gathered with indepth
interviews with 15 volunteer participants who reside in Kocaeli
and have socio-economic, cultural, ethnic, religious, and age-based differences. The focus was on pandemic-reported deaths and the locations, rituals, and human feelings and experiences associated with these deaths. Narratives from a group of participants who lived at the threshold between death and life during the pandemic showed that religious beliefs, spiritual values, and solidarity are still crucial in dealing with the resulting decimation. They deeply conveyed the loneliness and intensity of pain based on adverse economic effects, particularly the increase in poverty, the deciduous knowledge and opinions that create uncertainty about the virus, the lack of a sense of coming together and solidarity created by rituals. The changing sadness and understanding in the face of someone else's death, the marginalization of individuals caught in the pandemic, the utilitarian contributions of today's people and societies in the emergence of pandemics are remarkable issues. The phenomenological approach was taken as a guide for the methodological process–theoretical fiction touching the pandemic and death. An argument was developed mainly using sociological and anthropological approaches.
Keywords: Death, Sociology of Death, Pandemic, COVID-19, Places, Rituals

Research paper thumbnail of The Effects of Enriched Workshop Training Given to Pre-School Students on Creative Thinking Skills of Students

Problems of Education in the 21st Century

The aim of the research was to explore the effects of enriched workshop training given to pre-sch... more The aim of the research was to explore the effects of enriched workshop training given to pre-school students on students’ creative thinking skills. The research was conducted during the 2016-2017 and 2017-2018 academic year. The mixed research design was used in the study. On the quantitative stage of the research, a single-group pre-test-posttest experimental design was applied. In order to identify the effects of the enriched training provided at different workshops, students were administered Torrance Test of Creative Thinking (Figural Form) as a pre-test-post-test. The study group of the research was comprised of 129 students in total including 81 students in the first group and 48 students in the second group, all taking training at the “Curious Junior Education Center” supported by Istanbul Development Agency and implemented by Pendik District National Education Directorate. According to the findings obtained from the quantitative method, a variation was identified in the tes...

Research paper thumbnail of Abant Kültürel Araştırmalar Dergisi -Abant Journal of Cultural Studies 6(11) Ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış açısının incelenmesi Examining ageing in the context of discussions of otherization and perspective of ageing

Abant Kültürel Araştırmalar Dergisi, 2021

Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı ar... more Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı arasındaki ilişkiyi incelemek ve bu amaç doğrultusunda elde edilen veriler ışığında konuyu sosyolojik ve eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Buradan hareketle çalışmada yaşlılık ve yaşlılığa bakış açısı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında birbiriyle ilişkilendirilerek; elde edilen bulgular ve bu bulgulara bağlı olarak da eleştirel bakış açısıyla bir değerlendirme yapılmış ve önerilerde bulunulmuştur. Nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli ile gerçekleştirilen çalışmada elde edilen bulgular araştırmacı tarafından geliştirilen, ilk defa her yaş grubundaki bireylerin görüşlerini belirlemeye yönelik olan ve elektronik ortamda dağıtılan anket ile toplanmıştır. 440 kişinin katıldığı çalışmada genel olarak farklı yaşlardaki katılımcıların yaşlı bireylere bakış açılarının olumlu olduğu, yaşlı bireylerin aileye ve devlete yük olmadıklarını belirttikleri, yaşlı bireylerin sadece ibadet etmeleri gerektiği, topluma bir katkıları olmadıkları ve günlük hayatta yer almamaları gerektiği önermelerine katılmadıkları görülmüştür. Öte yandan katılımcılar tarafından yaşlı bireylerin çalışma hayatında öncelik almaması gerektiğini belirtikleri dikkat çekmiştir.
The aim of this study is to examine the relationship between ageing in the context of discussions of otherization and perspective of ageing and to evaluate the subject from a sociological and critical point of view. Based on this, in the study the perspective of ageing and ageing were related to each other in the context of discussions about otherization; depending on the obtained results, assessments and recommendations have been made from a critical point of view. . The data obtained from research done by using scanning model, which is a quantitative research method, and electronically distributed by a survey which was developed by the researcher for he first time to determine the views of individuals in each age group. The study, which involved 440 people, found that participants of different ages generally had positive perspectives on older people, older people were not stated as a burden on the family or the state, and also they disagreed with suggestions that older individuals should only worship, have no contribution to society, and should not be involved in daily life. On the other hand, it was noted by participants that older people should not take priority in their working life.

Research paper thumbnail of Başkalarının Acısına Bakmak

JOURNAL OF SOCIAL AND HUMANITIES SCIENCES RESEARCH (JSHSR), 2021

Savaşın tarihi insanlık tarihi kadar eski olmakla birlikte savaş ve insan kelimelerinin yeri deği... more Savaşın tarihi insanlık tarihi kadar eski olmakla birlikte savaş ve insan kelimelerinin yeri değiştirildiğinde de aynı değerlendirilmenin yapılabileceği söylenebilir. Savaş, insanları ve buna bağlı olarak da toplumları her yönüyle etkileyen, yıkıma götüren ve sosyolojik olarak da incelenmesi gereken bir olgudur. İnsan var olduğundan bu yana savaşlarla anılmıştır ve insanlar; başkalarıyla, doğayla, kendileriyle ve hatta inandıkları kutsal değerleriyle savaşmışlardır. Her şeyi yakıp, yıkan ve yok eden savaşın insan beyninde (ve ruhunda) silinmeyen izler bıraktığı bilinmekte ve özellikle modern dünya olarak tanımlanan çağda savaşların ve bu savaşların sonuç ya da etkilerinin kayıt (kamera, fotoğraf vb.) altına alınmasıyla birlikte hafızalarda ayrı bir yer edindikleri görülmektedir. Bu kayıtlar tüm gerçeklikleri göster(e)mese de bir acıyı anlattıkları ve belki de sadece göstermeye değer oldukları için yansıtıldıkları söylenebilir. Özellikle savaşları en iyi anlatan fotoğraflar, aynı şekilde başkalarının acısını da anlatmaya çalışır. Başkalarının acısını hissetmek tarihte hep var olan “barış istisna, savaş ise kuraldır” düşüncesinin tam aksine barışın kural olması gerekliliğidir. İnsanın sahip olduğu en değerli özelliklerden biri olarak “unutmak”tan söz edilebilir. Barış yapmak da unutmaktır ve uzlaşmak ya da unutmak için hafızanın kusurlu ve sınırlı olması gerektiği savunulsa da barış için unutmak gerekir ve barış kusurlu ve sınırlı hafızadan çok daha önemlidir. Barış, en karşı konulmaz (göz alıcı) haber olma özelliğini savaştan devralmalıdır.

Research paper thumbnail of Türkiye’nin Farklı Bölgelerinde Görev Yapan Bilişim Teknolojileri Öğretmenlerinin Elektrikli ve Elektronik Atıklara İlişkin Farkındalık Düzeyleri

International SOCIAL MENTALITY AND RESEARCHER THINKERS Journ, 2021

Bu çalışma, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesindeki okullarda görev yapan Bilişim Teknolojileri... more Bu çalışma, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesindeki okullarda görev yapan Bilişim Teknolojileri (BT) öğretmenlerinin elektronik atıklara ilişkin farkındalık düzeylerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma, bu amaca uygun olarak nicel
araştırma yöntemlerinden betimsel araştırma modeline göre yürütülmüştür. Araştırmanın örneklemini, Türkiyenin farklı bölgelerinde ve farklı okul kademelerinde görev yapan 170 (80 kadın, 90 erkek) BT öğretmeni oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında, Öztüre (2015) tarafından geliştirilen “Bilişim Teknolojileri Öğretmenlerinin Elektronik Atık Farkındalığı Ölçeği” kullanılmıştır. Ölçek aracılığıyla elde edilen veriler SPSS programına aktarılmıştır. Ölçek katılımcılara uygulandıktan sonra tekrar geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılmıştır. Ayrıca iki alt boyuttan (Bilişsel Farkındalık ve Uygulama Farkındalığı) oluşan ölçekten elde edilen verilere ait frekans (f), ortalama (M), standart sapma (SD), basıklık ve çarpıklık katsayıları hesaplanmış ve parametrik testler yapılmıştır. Çalışmada elde edilen bulgulara göre; BT öğretmenlerinin elektronik atık algılarına ilişkin uygulama ve bilişsel farkındalıklarının
orta düzeyde olduğu belirlenmesine rağmen genel farkındalık düzeylerinin düşük olması dikkat çekicidir. Ayrıca cinsiyet ve mesleki tecrübeye göre anlamlı bir farklılık oluşmamsına rağmen, eğitim durumları ve yaş bağlamında anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir. Bu verilerden hareketle konu özelinde öğretmenlerin, genel olarak da her kesimden bireylerin elektronik atıklarla ilgili farkındalıklarının arttırılması sağlanmalıdır.

Book Reviews by ömer canpolat

Research paper thumbnail of Dijital Oyunların Ortaöğretim Öğrencilerinin Şiddete Yönelik Davranışlarına Etkileri

Current Debates On Social Science, 2021

Tarihte "paidea, agon, ludus, jeu, goioco, jogo, jocus, game, gaman, Lu'b, oyıg" ve günümüzde de ... more Tarihte "paidea, agon, ludus, jeu, goioco, jogo, jocus, game, gaman, Lu'b, oyıg" ve günümüzde de "oyun" olarak ifade edilen oyunların, verdiği haz dolayısı ile insanlık kadar eski bir olgu olduğu söylenebilir. Bakıldığında milattan önceki dönemlere ait kalıntılarda dahi oyunlara ait materyallere rastlanmıştır. Örneğin yaklaşık 12 bin yıllık tarihe sahip dünyanın en eski yapılarından olan Göbeklitepe'de mangala oyununa ait tahta bir tabla bulunmuştur (Uluışık, 2018: 174). Bunun yanında uzak doğuda ünlenen 4 bin yıllık geçmişe sahip "go" oyunu, Antik Mısırdaki küçük at oyuncaklar, Antik Yunandaki Olimpiyat Oyunları, Roma dönemindeki bilya ve seksek oyunları, ortaçağdan gelen güreş, 16. ve 17. yüzyıldaki bebek evleri, 18. yüzyılda çıkan diabolo ve yoyo oyunları, 19. yüzyılda sanayi devrimi ile gelen metal oyuncak arabalar ve trenler ile 20. yüzyılın ortalarına kadar gelen çeşitli oyun ve oyuncaklar olduğu bilinmektedir (Onur, 1992: 366-369).

Research paper thumbnail of Salgında Yas Bağlamı: Mekânlar, Ritüeller, Gidenler ve Kalanlar

Journal of economy,culture and society, Jan 13, 2022

Covid-19 salgını sırasında akrabalarını kaybeden kişilerin ölümle bağdaşık deneyimlerini, ölümü a... more Covid-19 salgını sırasında akrabalarını kaybeden kişilerin ölümle bağdaşık deneyimlerini, ölümü anlamlandırma ve baş etme biçimlerini mekân ve ritüellerle oluşturdukları hazin resimle ele alan bu çalışmada anlatılara dayalı olarak bir niteliksel veri oluşturulmuştur. Derinlemesine görüşmeler, Kocaeli ilinin çeşitli mahallelerinde ikamet eden ve sosyoekonomik, kültürel, etnik, mezhebi ve yaşa dayalı farklılıklara sahip on beş gönüllü katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Salgın kaynaklı olarak bildirilen ölümlere ve bu ölümlerle mütecanis mekânlara, ritüellere, insan duygu ve deneyimlerine odaklanılmıştır. Salgın süresince ölüm ve yaşam arası eşikte yaşayan bir katılımcı grubundan gelen anlatılar, ortaya çıkan ölümlerle baş etmede dini inançların, manevi değerlerin ve dayanışmanın hâlâ çok önemli olduğunu göstermektedirler. Menfi ekonomik etkilerin; bilhassa yoksulluğun artışının, virüse ilişkin belirsizlik yaratan çeşit çeşit bilgi ve görüşlerin, ritüellerin yarattığı bir araya geliş ve dayanışma duygusunun eksilişlerine dayalı yalnızlığı ve acının yoğunluğunu derinlemesine aktarmışlardır. Başkasının ölümü karşısında değişen hüzün ve anlayış, salgına yakalanan bireylerin ötekileştirilişi, günümüz insanının ve toplumların salgınların ortaya çıkışındaki faydacılıkla belirlenmiş katkıları dikkate değer meselelerdir. Salgın ve ölüme dair metodolojik süreç kuramsal kurgu için fenomenolojik yaklaşım rehber alınmıştır. Ağırlıkla sosyolojik ve antropolojik yaklaşımlarla geliştirilen bir argüman yaratılmıştır.

Research paper thumbnail of Ötekileştirilme Tartışmaları Bağlamında Yaşlılık Ve Yaşlılığa Bakış Açısının Incelenmesi

Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı ar... more Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı arasındaki ilişkiyi incelemek ve bu amaç doğrultusunda elde edilen veriler ışığında konuyu sosyolojik ve eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Buradan hareketle çalışmada yaşlılık ve yaşlılığa bakış açısı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında birbiriyle ilişkilendirilerek; elde edilen bulgular ve bu bulgulara bağlı olarak da eleştirel bakış açısıyla bir değerlendirme yapılmış ve önerilerde bulunulmuştur. Nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli ile gerçekleştirilen çalışmada elde edilen bulgular araştırmacı tarafından geliştirilen, ilk defa her yaş grubundaki bireylerin görüşlerini belirlemeye yönelik olan ve elektronik ortamda dağıtılan anket ile toplanmıştır. 440 kişinin katıldığı çalışmada genel olarak farklı yaşlardaki katılımcıların yaşlı bireylere bakış açılarının olumlu olduğu, yaşlı bireylerin aileye ve devlete yük olmadıklarını belirttikleri, yaşlı bireylerin sadece ibadet etmeleri gerektiği, topluma bir katkıları olmadıkları ve günlük hayatta yer almamaları gerektiği önermelerine katılmadıkları görülmüştür.

Research paper thumbnail of Aynı dili konuşamama-ötekileştirilme-yabancılaşma üçgeninde sıkışmalar: ortaokul ve lise öğrencilerinin durumları (İstanbul ve Batman'da yapılan karma çalışma, 2019)

Research paper thumbnail of Salgında Yas Bağlamı: Mekânlar, Ritüeller, Gidenler ve Kalanlar

Background: MYRIAD (My Resilience in Adolescence) is a superiority, parallel group, cluster rando... more Background: MYRIAD (My Resilience in Adolescence) is a superiority, parallel group, cluster randomised controlled trial designed to examine the effectiveness and cost-effectiveness of a mindfulness training (MT) programme, compared with normal social and emotional learning (SEL) school provision to enhance mental health, socialemotional-behavioural functioning and well-being in adolescence. The original trial protocol was published in Trials

Research paper thumbnail of School Culture as a Tool for the Development of Occupational Commitment

is research has been conducted to determine the relationship between school culture and teachers'... more is research has been conducted to determine the relationship between school culture and teachers' occupational commitment. e research was carried out according to the relational survey model for this purpose. e sample of the study consists of 377 teachers (150 male, 227 female) working in different public schools in Istanbul's Pendik district. e School Culture Scale and Occupational Commitment Scale have been used to collect the study data. e data obtained from the scales were transferred to the program SSPS. Frequency (f), mean (M), standard deviation (SD), kurtosis, and skewness coefficients for the data have been calculated and parametric tests performed. According to the study's ndings, a signi cant relationship exists between teachers' occupational commitment and school culture. A positive and moderate relationship has been found for teachers' professional commitment with task culture, success culture, and support culture; meanwhile, a low and positive relationship exists between teachers' professional commitment and bureaucratic culture. Task culture is the strongest school culture predicting teachers' occupational commitment.

Research paper thumbnail of Ergenler için Sosyal Medya Bağımlılığı Ölçeği (ESMBÖ): Geçerlik ve Güvenirlik Çalışması

Addicta: The Turkish Journal on Addictions, 2019

This article presents psychometric data for a 35-item self-report instrument measuring romantic r... more This article presents psychometric data for a 35-item self-report instrument measuring romantic relationship competence in two separate samples of young adult college students. In study 1 (N = 219), results from Parallel Analysis and Exploratory Factor Analysis (EFA) suggested the extraction of seven domains of romantic relationship competence: relationship locus of control, perspective taking, intimacy avoidance, emotion regulation, romantic appeal, conflict resolution skills, and temperament. In study 2 (N = 907), a Confirmatory Factor Analysis (CFA) provided support for the aforementioned factor structure albeit with minor revisions (i.e., correlated errors between three pairs of items). MIMIC modeling results provided support for partial measurement invariance across gender. A CFA-based method of estimating scale reliability demonstrated acceptable to good reliability indices. Bivariate correlations with other social competence and selfesteem measures provided support for convergent and divergent validity. An excel-based applet is available to readers who are interested in using the 35-item IRRC with individual respondents (e.g., practitioners). Researchers interested in using the measure within the context of structural equation modeling should model relevant non-invariant parameters before proceeding with the evaluation of structural parameters. This instrument demonstrates promise as an instrument for measuring domains of romantic relationship competence within the emerging adult population.

Research paper thumbnail of Türki̇ye'Ni̇n Farkli Bölgeleri̇nde Görev Yapan Bi̇li̇şi̇m Teknoloji̇leri̇ Öğretmenleri̇ni̇n Elektri̇kli̇ Ve Elektroni̇k Atiklara İli̇şki̇n Farkindalik Düzeyleri̇

SOCIAL MENTALITY AND RESEARCHER THINKERS JOURNAL

Bu çalışma, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesindeki okullarda görev yapan Bilişim Teknolojileri... more Bu çalışma, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesindeki okullarda görev yapan Bilişim Teknolojileri (BT) öğretmenlerinin elektronik atıklara ilişkin farkındalık düzeylerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma, bu amaca uygun olarak nicel araştırma yöntemlerinden betimsel araştırma modeline göre yürütülmüştür. Araştırmanın örneklemini, Türkiyenin farklı bölgelerinde ve farklı okul kademelerinde görev yapan 170 (80 kadın, 90 erkek) BT öğretmeni oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında, Öztüre (2015) tarafından geliştirilen “Bilişim Teknolojileri Öğretmenlerinin Elektronik Atık Farkındalığı Ölçeği” kullanılmıştır. Ölçek aracılığıyla elde edilen veriler SPSS programına aktarılmıştır. Ölçek katılımcılara uygulandıktan sonra tekrar geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılmıştır. Ayrıca iki alt boyuttan (Bilişsel Farkındalık ve Uygulama Farkındalığı) oluşan ölçekten elde edilen verilere ait frekans (f), ortalama (M), standart sapma (SD), basıklık ve çarpıklık katsayıları hesaplanmış ve parametrik testler yapılmıştır. Çalışmada elde edilen bulgulara göre; BT öğretmenlerinin elektronik atık algılarına ilişkin uygulama ve bilişsel farkındalıklarının orta düzeyde olduğu belirlenmesine rağmen genel farkındalık düzeylerinin düşük olması dikkat çekicidir. Ayrıca cinsiyet ve mesleki tecrübeye göre anlamlı bir farklılık oluşmamsına rağmen, eğitim durumları ve yaş bağlamında anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir. Bu verilerden hareketle konu özelinde öğretmenlerin, genel olarak da her kesimden bireylerin elektronik atıklarla ilgili farkındalıklarının arttırılması sağlanmalıdır.

Research paper thumbnail of Salgında Yas Bağlamı: Mekânlar, Ritüeller, Gidenler ve Kalanlar Context of Mourning During the Pandemic: Spaces, Rituals, Outgoings, and Survivors

Journal of Economy Culture and Society, 2022

Covid-19 salgını sırasında akrabalarını kaybeden kişilerin ölümle bağdaşık deneyimlerini, ölümü a... more Covid-19 salgını sırasında akrabalarını kaybeden kişilerin ölümle
bağdaşık deneyimlerini, ölümü anlamlandırma ve baş etme biçimlerini
mekân ve ritüellerle oluşturdukları hazin resimle ele alan bu çalışmada
anlatılara dayalı olarak bir niteliksel veri oluşturulmuştur. Derinlemesine
görüşmeler, Kocaeli ilinin çeşitli mahallelerinde ikamet eden ve sosyoekonomik,
kültürel, etnik, mezhebi ve yaşa dayalı farklılıklara sahip on beş
gönüllü katılımcı ile gerçekleştirilmiştir. Salgın kaynaklı olarak bildirilen
ölümlere ve bu ölümlerle mütecanis mekânlara, ritüellere, insan duygu
ve deneyimlerine odaklanılmıştır. Salgın süresince ölüm ve yaşam arası
eşikte yaşayan bir katılımcı grubundan gelen anlatılar, ortaya çıkan
ölümlerle baş etmede dini inançların, manevi değerlerin ve dayanışmanın
hâlâ çok önemli olduğunu göstermektedirler. Menfi ekonomik etkilerin;
bilhassa yoksulluğun artışının, virüse ilişkin belirsizlik yaratan çeşit çeşit
bilgi ve görüşlerin, ritüellerin yarattığı bir araya geliş ve dayanışma
duygusunun eksilişlerine dayalı yalnızlığı ve acının yoğunluğunu
derinlemesine aktarmışlardır. Başkasının ölümü karşısında değişen hüzün
ve anlayış, salgına yakalanan bireylerin ötekileştirilişi, günümüz insanının
ve toplumların salgınların ortaya çıkışındaki faydacılıkla belirlenmiş
katkıları dikkate değer meselelerdir. Salgın ve ölüme dair metodolojik
süreç kuramsal kurgu için fenomenolojik yaklaşım rehber alınmıştır.
Ağırlıkla sosyolojik ve antropolojik yaklaşımlarla geliştirilen bir argüman
yaratılmıştır.
Anahtar Kelimeler: Ölüm, Ölüm sosyolojisi, Salgın, Covid-19, Mekânlar,
Ritüeller
ABSTRACT
This research deals with the experiences of people who lost relatives
during the COVID-19 pandemic, the ways they understand and cope
with death, and the sad picture they create through space and rituals.
Qualitative data was composed based on narratives gathered with indepth
interviews with 15 volunteer participants who reside in Kocaeli
and have socio-economic, cultural, ethnic, religious, and age-based differences. The focus was on pandemic-reported deaths and the locations, rituals, and human feelings and experiences associated with these deaths. Narratives from a group of participants who lived at the threshold between death and life during the pandemic showed that religious beliefs, spiritual values, and solidarity are still crucial in dealing with the resulting decimation. They deeply conveyed the loneliness and intensity of pain based on adverse economic effects, particularly the increase in poverty, the deciduous knowledge and opinions that create uncertainty about the virus, the lack of a sense of coming together and solidarity created by rituals. The changing sadness and understanding in the face of someone else's death, the marginalization of individuals caught in the pandemic, the utilitarian contributions of today's people and societies in the emergence of pandemics are remarkable issues. The phenomenological approach was taken as a guide for the methodological process–theoretical fiction touching the pandemic and death. An argument was developed mainly using sociological and anthropological approaches.
Keywords: Death, Sociology of Death, Pandemic, COVID-19, Places, Rituals

Research paper thumbnail of The Effects of Enriched Workshop Training Given to Pre-School Students on Creative Thinking Skills of Students

Problems of Education in the 21st Century

The aim of the research was to explore the effects of enriched workshop training given to pre-sch... more The aim of the research was to explore the effects of enriched workshop training given to pre-school students on students’ creative thinking skills. The research was conducted during the 2016-2017 and 2017-2018 academic year. The mixed research design was used in the study. On the quantitative stage of the research, a single-group pre-test-posttest experimental design was applied. In order to identify the effects of the enriched training provided at different workshops, students were administered Torrance Test of Creative Thinking (Figural Form) as a pre-test-post-test. The study group of the research was comprised of 129 students in total including 81 students in the first group and 48 students in the second group, all taking training at the “Curious Junior Education Center” supported by Istanbul Development Agency and implemented by Pendik District National Education Directorate. According to the findings obtained from the quantitative method, a variation was identified in the tes...

Research paper thumbnail of Abant Kültürel Araştırmalar Dergisi -Abant Journal of Cultural Studies 6(11) Ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış açısının incelenmesi Examining ageing in the context of discussions of otherization and perspective of ageing

Abant Kültürel Araştırmalar Dergisi, 2021

Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı ar... more Bu çalışmanın amacı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında yaşlılık ve yaşlılığa bakış akışı arasındaki ilişkiyi incelemek ve bu amaç doğrultusunda elde edilen veriler ışığında konuyu sosyolojik ve eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirmektir. Buradan hareketle çalışmada yaşlılık ve yaşlılığa bakış açısı, ötekileştirilme tartışmaları bağlamında birbiriyle ilişkilendirilerek; elde edilen bulgular ve bu bulgulara bağlı olarak da eleştirel bakış açısıyla bir değerlendirme yapılmış ve önerilerde bulunulmuştur. Nicel araştırma yöntemlerinden tarama modeli ile gerçekleştirilen çalışmada elde edilen bulgular araştırmacı tarafından geliştirilen, ilk defa her yaş grubundaki bireylerin görüşlerini belirlemeye yönelik olan ve elektronik ortamda dağıtılan anket ile toplanmıştır. 440 kişinin katıldığı çalışmada genel olarak farklı yaşlardaki katılımcıların yaşlı bireylere bakış açılarının olumlu olduğu, yaşlı bireylerin aileye ve devlete yük olmadıklarını belirttikleri, yaşlı bireylerin sadece ibadet etmeleri gerektiği, topluma bir katkıları olmadıkları ve günlük hayatta yer almamaları gerektiği önermelerine katılmadıkları görülmüştür. Öte yandan katılımcılar tarafından yaşlı bireylerin çalışma hayatında öncelik almaması gerektiğini belirtikleri dikkat çekmiştir.
The aim of this study is to examine the relationship between ageing in the context of discussions of otherization and perspective of ageing and to evaluate the subject from a sociological and critical point of view. Based on this, in the study the perspective of ageing and ageing were related to each other in the context of discussions about otherization; depending on the obtained results, assessments and recommendations have been made from a critical point of view. . The data obtained from research done by using scanning model, which is a quantitative research method, and electronically distributed by a survey which was developed by the researcher for he first time to determine the views of individuals in each age group. The study, which involved 440 people, found that participants of different ages generally had positive perspectives on older people, older people were not stated as a burden on the family or the state, and also they disagreed with suggestions that older individuals should only worship, have no contribution to society, and should not be involved in daily life. On the other hand, it was noted by participants that older people should not take priority in their working life.

Research paper thumbnail of Başkalarının Acısına Bakmak

JOURNAL OF SOCIAL AND HUMANITIES SCIENCES RESEARCH (JSHSR), 2021

Savaşın tarihi insanlık tarihi kadar eski olmakla birlikte savaş ve insan kelimelerinin yeri deği... more Savaşın tarihi insanlık tarihi kadar eski olmakla birlikte savaş ve insan kelimelerinin yeri değiştirildiğinde de aynı değerlendirilmenin yapılabileceği söylenebilir. Savaş, insanları ve buna bağlı olarak da toplumları her yönüyle etkileyen, yıkıma götüren ve sosyolojik olarak da incelenmesi gereken bir olgudur. İnsan var olduğundan bu yana savaşlarla anılmıştır ve insanlar; başkalarıyla, doğayla, kendileriyle ve hatta inandıkları kutsal değerleriyle savaşmışlardır. Her şeyi yakıp, yıkan ve yok eden savaşın insan beyninde (ve ruhunda) silinmeyen izler bıraktığı bilinmekte ve özellikle modern dünya olarak tanımlanan çağda savaşların ve bu savaşların sonuç ya da etkilerinin kayıt (kamera, fotoğraf vb.) altına alınmasıyla birlikte hafızalarda ayrı bir yer edindikleri görülmektedir. Bu kayıtlar tüm gerçeklikleri göster(e)mese de bir acıyı anlattıkları ve belki de sadece göstermeye değer oldukları için yansıtıldıkları söylenebilir. Özellikle savaşları en iyi anlatan fotoğraflar, aynı şekilde başkalarının acısını da anlatmaya çalışır. Başkalarının acısını hissetmek tarihte hep var olan “barış istisna, savaş ise kuraldır” düşüncesinin tam aksine barışın kural olması gerekliliğidir. İnsanın sahip olduğu en değerli özelliklerden biri olarak “unutmak”tan söz edilebilir. Barış yapmak da unutmaktır ve uzlaşmak ya da unutmak için hafızanın kusurlu ve sınırlı olması gerektiği savunulsa da barış için unutmak gerekir ve barış kusurlu ve sınırlı hafızadan çok daha önemlidir. Barış, en karşı konulmaz (göz alıcı) haber olma özelliğini savaştan devralmalıdır.

Research paper thumbnail of Türkiye’nin Farklı Bölgelerinde Görev Yapan Bilişim Teknolojileri Öğretmenlerinin Elektrikli ve Elektronik Atıklara İlişkin Farkındalık Düzeyleri

International SOCIAL MENTALITY AND RESEARCHER THINKERS Journ, 2021

Bu çalışma, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesindeki okullarda görev yapan Bilişim Teknolojileri... more Bu çalışma, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bünyesindeki okullarda görev yapan Bilişim Teknolojileri (BT) öğretmenlerinin elektronik atıklara ilişkin farkındalık düzeylerini belirlemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırma, bu amaca uygun olarak nicel
araştırma yöntemlerinden betimsel araştırma modeline göre yürütülmüştür. Araştırmanın örneklemini, Türkiyenin farklı bölgelerinde ve farklı okul kademelerinde görev yapan 170 (80 kadın, 90 erkek) BT öğretmeni oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında, Öztüre (2015) tarafından geliştirilen “Bilişim Teknolojileri Öğretmenlerinin Elektronik Atık Farkındalığı Ölçeği” kullanılmıştır. Ölçek aracılığıyla elde edilen veriler SPSS programına aktarılmıştır. Ölçek katılımcılara uygulandıktan sonra tekrar geçerlik ve güvenirlik analizleri yapılmıştır. Ayrıca iki alt boyuttan (Bilişsel Farkındalık ve Uygulama Farkındalığı) oluşan ölçekten elde edilen verilere ait frekans (f), ortalama (M), standart sapma (SD), basıklık ve çarpıklık katsayıları hesaplanmış ve parametrik testler yapılmıştır. Çalışmada elde edilen bulgulara göre; BT öğretmenlerinin elektronik atık algılarına ilişkin uygulama ve bilişsel farkındalıklarının
orta düzeyde olduğu belirlenmesine rağmen genel farkındalık düzeylerinin düşük olması dikkat çekicidir. Ayrıca cinsiyet ve mesleki tecrübeye göre anlamlı bir farklılık oluşmamsına rağmen, eğitim durumları ve yaş bağlamında anlamlı bir farklılık tespit edilmiştir. Bu verilerden hareketle konu özelinde öğretmenlerin, genel olarak da her kesimden bireylerin elektronik atıklarla ilgili farkındalıklarının arttırılması sağlanmalıdır.

Research paper thumbnail of Dijital Oyunların Ortaöğretim Öğrencilerinin Şiddete Yönelik Davranışlarına Etkileri

Current Debates On Social Science, 2021

Tarihte "paidea, agon, ludus, jeu, goioco, jogo, jocus, game, gaman, Lu'b, oyıg" ve günümüzde de ... more Tarihte "paidea, agon, ludus, jeu, goioco, jogo, jocus, game, gaman, Lu'b, oyıg" ve günümüzde de "oyun" olarak ifade edilen oyunların, verdiği haz dolayısı ile insanlık kadar eski bir olgu olduğu söylenebilir. Bakıldığında milattan önceki dönemlere ait kalıntılarda dahi oyunlara ait materyallere rastlanmıştır. Örneğin yaklaşık 12 bin yıllık tarihe sahip dünyanın en eski yapılarından olan Göbeklitepe'de mangala oyununa ait tahta bir tabla bulunmuştur (Uluışık, 2018: 174). Bunun yanında uzak doğuda ünlenen 4 bin yıllık geçmişe sahip "go" oyunu, Antik Mısırdaki küçük at oyuncaklar, Antik Yunandaki Olimpiyat Oyunları, Roma dönemindeki bilya ve seksek oyunları, ortaçağdan gelen güreş, 16. ve 17. yüzyıldaki bebek evleri, 18. yüzyılda çıkan diabolo ve yoyo oyunları, 19. yüzyılda sanayi devrimi ile gelen metal oyuncak arabalar ve trenler ile 20. yüzyılın ortalarına kadar gelen çeşitli oyun ve oyuncaklar olduğu bilinmektedir (Onur, 1992: 366-369).