ALANYAZIN CRES JOURNAL - Academia.edu (original) (raw)
Uploads
Books by ALANYAZIN CRES JOURNAL
Alanyazın, 2021
Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına ağırlık veren ALANYAZIN’ın Kasım 2021 say... more Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına ağırlık veren ALANYAZIN’ın Kasım 2021
sayısında beş makale yer aldı. Bunlardan ikisi eleştirel inceleme, üçü derleme yazısı oldu.
Sayının ilk yazısı Z. Darçın’a ait. Darçın, Yerleşik Terapi Kabullerini Yıkan Bir Yaklaşım: Provokatif
Terapi adlı makalede Frank Farrelly ve Jeff Brandsma tarafından geliştirilen geleneksel psikoloji
kuramlarından oldukça farklı anlayış ve teknikler barındıran, uluslararası alan yazında bir postmodern
ve kısa süreli terapi yöntemi olarak ses getirmiş provokatif terapi ile ilgili kuramsal temeli, temel ilkeleri,
geçmişten günümüze uygulama alanları ve hakkında yapılan araştırmaları özetleyip bütünlük içinde
derleyerek alanyazına katkı sağlamaya çalıştı.
İkinci yazıda O. Albayrak Türkiye’de Okul Özerkliği ve Özgürlükçü Eğitim Anlayışı adlı çalışmasında
okul özerkliğini özgürlük bağlamında ele aldı. Türkiye’de okul özerkliğini, Anayasa’nın 42/3 maddesi
çerçevesinde inceleyerek bu maddede belirtilen anlayışla eğitim sistemimizin modern eğitim anlayışına
ve buna bağlı olarak düşünülen okul özerkliği anlayışına ulaşmanın mümkün olamayacağı üzerinde
durdu, okul özerkliğinin gerçekleşmesinde dört önemli konuya dikkat çekti.
Sayının üçüncü yazısında G. Çeven “Okulun Mikropolitiği” adlı kitabı değerlendirdi. Okul içi aktörler,
ulusal bir eğitim politikasını rekabet ve/ya iş birliği temelinde hem bireysel hem örgütsel maksimum
fayda gözeterek esnek bir şekilde yorumlama ve uygulama yoluna gitme eğilimindedirler. Okulun
Mikropolitiği adlı kitap, uygulamaların geniş bir skalasını konu alan mikropolitikaları mercek altına
almaktadır.
Sayının dördüncü sırasında İ. Ardakoç’un Eğitimde Alternatif Bir Model: Eğitim Kooperatifleri ve
Kooperatif Okullar adlı çalışması yer alıyor. Neoliberal politikaların ve küreselleşmenin etkisiyle eğitim
hizmetlerinin yalnızca kamu değil, özel sektör kaynakları ile de desteklenmesi fikri ortaya çıkmıştır. Bu
durum özel öğretim kurumlarının niceliksel olarak artış göstermesine yol açtığı gibi bireylerin talepleri
ve imkanları doğrultusunda farklı alternatif finans yöntemlerini de gündeme getirmiştir. Kooperatifçilik
de bu yöntemlerden biridir. Ardakoç, eğitim kooperatifçiliği, kooperatif okul modelinin gelişimi,
kooperatif okul modelinin dünyadaki ve Türkiye’deki durumunu eleştirel bir yaklaşımla ele alıyor.
Sayının son makalesinde H. Tabak Türkiye’de Okul Yöneticiliği Uluslararası Bir Platforma Taşınabilir
mi? Bir Konferansın Ardından Akılda Kalanların Reaksiyonu adlı çalışmasında 2021 yılının Haziran
ayının son haftası İstanbul Medeniyet Üniversitesi, Öncü Okul Yöneticileri Derneği ve İstanbul İl Milli
Eğitim Müdürlüğü’nün ortaklaşa düzenlediği ikincisi düzenlenen ISPC2021 konferansını ele alıyor.
Çevrimiçi ortamda gerçekleştirilen, konferansın kapsamı, niteliği, akademik kurulları, organizasyonu
ve çıktılarının değerlendirilmesine odaklanıyor.
Yararlı olması ümidiyle iyi okumalar dilerim.
Alanyazın, 2021
Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına yer veren ALANYAZIN’ın Bahar 2021 sayısın... more Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına yer veren ALANYAZIN’ın Bahar 2021 sayısında yedi makale yer aldı. Bunlardan beşi derleme
makalesi, biri eylem araştırması makalesi, biri eleştirel inceleme makalesi oldu.
Sayının ilk yazısında F. Akın ve N. Aslan’ın kaleme
aldıkları “COVID-19 Pandemisinde Okul Öncesi Dönemdeki Öğrencilerin Uzaktan Eğitimi: Bir Eylem Araştırması” adlı çalışmada COVID-19 pandemisi nedeniyle uzaktan eğitime geçilmesi sonucu teknoloji
kullanımının olumsuz etkileri, okul öncesi dönemdeki öğrenciler bakımından ele alındı. Okul öncesi eğitimde etkili uzaktan eğitim planlamasında öğretmenin rehberlik rolü ve aile katılımı çerçevesinde, çocuk
merkezli olarak kurgulanan çalışma ile öğretmen-aile
iletişiminin sürekliliği sağlanarak öğrencilerin uzaktan eğitime maksimum katılımını sağlamanın yolları
eylem araştırması ile ortaya kondu.
İkinci yazıda A. Ocak’ın kaleme aldığı “Türk Eğitim
Yönetiminde Kadının Adı Yok” adlı çalışmasının çıkış
noktasını Millî Eğitim Bakanlığı’nda (MEB) kadınların yönetim kademelerinde çok az temsil edilmesi
oluşturmuş. Ocak, eğitim yönetiminde kadınların
yer alma süreci ve sürece öncülük etmiş kadınlara
yer verdiği makalesinde MEB yönetim kademelerinde görev yapan kadın sayıları üzerinden kadınların yönetim kademelerinde temsil edilememesinin
nedenleri ve bu nedenlerin etkilerini sorgulamış.
Araştırma sürecinde toplumsal cinsiyet eşitsizliği;
cam tavan sendromu, kraliçe arı sendromu ve kadının kadına uyguladığı mobbing olarak ifade edilen
pembe taciz kavramları ele alınmıştır.
Sayının üçüncü yazısında H. A. Eser, “Eğitim Kurumlarında Zenofobi” konusunu ele aldı. Eğitim
kurumlarında zenofobinin diğer alanlarla ilişkili
olarak kuramsal çerçevesine odaklandı. Bu amaçla zenofobi ile bağlantılı olduğu düşünülen kültür,
hukuk, medya, söylem, pedagoji, salgın, gastronomi
ve siber zenofobi gibi kavramlar başta olmak üzere
yirmiden fazla alt alan incelemiştir.
Sayının dördüncü yazısında İ. Karaca, M. Özcan
ve N. Karaca’nın ortak kaleme aldıkları “Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliğinin 2023 Eğitim Vizyonu Bağlamında İncelenmesi”
adlı çalışmalarında 2021 yılında yayımlanan MEB
Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliği, 2023 Eğitim Vizyonu’nda yöneticilere yönelik dört başlık altında toplanmış 11
hedef çerçevesinde incelenmiştir.
Sayının beşinci yazısında B. Çolpan-Kuru’nun “Problem Çözme Yaklaşımının Çeşitli Kuramlar Açısından
Değerlendirilmesi” adlı çalışmasıyla problem ve problem çözme kavramına odaklandı. Çeşitli kuramcıların problem çözme yaklaşımları aşamalarıyla anlatıldı, 21. yüzyıl becerileri içinde yer alan kendi önemini
kendi belirlemiş olan, yanıt ve çözümleri formüle
etmek için durum, fikir ve bilgileri belirleme, analiz etme ve değerlendirme olarak tanımlanan kritik
düşünme (eleştirel düşünme), bir problem çözme
yaklaşımı olarak çalışmaya dahil edilmiş. Makalenin
hedefi problem çözme konusunda bir perspektif
oluşturmak, kişisel çözüm şemalarını oluşturmaya
yardımcı olmak ve problem çözme becerilerine katkı
sağlamaya çalışmak olarak açıklanmış.
Sayının altıncı yazısında T. Atmaca “ ‘Eğitimde Başarısızlık’ Adlı Doktora Tezinin Eleştirel Değerlendirilmesi” adlı çalışmada temelde okullardaki akademik
başarı eşitsizliğinin ortaya çıkmasının ve yeniden
üretilmesinin gerisinde yatan sosyoekonomik etkenleri C. Çavuşoğlu Deveci’nin doktora tezinin kuramsal temelleri ve bulgularına odaklanarak incelemekte,
doktora tezini eleştirel incelemeye tabi tutmaktadır.
Sayının son yazısında Y. Özer-Özkan ve S. Turan
“Yüksek Risk İçeren Sınavlar, Fırsat Eşitliği, Sosyal
Adalet, Testler, Sınav Kaygısı” adlı çalışmada Türkiye’de uygulanan merkezi sınavları eleştirel bir
bakış açısıyla ve ana hatlarıyla incelemektedirler.
Sınavların ve geçiş sistemlerinin ürettiği sonuçlar ve
uygulamadaki eksikliklerin yanı sıra neden sınavlara ihtiyaç duyulduğu, neyi gerçekleştirmek istediği
gibi olgunun arka planının irdelenmesi yoluyla bütüncül bir bakış açısı sağlamayı amaçlamışlardır.
Yararlı olması ümidiyle iyi okumalar dilerim.
Alanyazın, 2020
Alanyazın, eleştirel inceleme misyonuyla yola çıkan açık erişim bir hakemli dergi olarak ikinci s... more Alanyazın, eleştirel inceleme misyonuyla yola çıkan açık erişim bir hakemli dergi olarak ikinci
sayısını da yayınladı. Yayın hayatına yeni başlayan bir dergi için olgunlaşma sürecindeki önemli
eşiklerden ilkini aşmış oldu.
Alanyazın, Türkiye’nin ve Türkiye ile ilişkili olarak dünyanın ürettiği bilimsel bilgi ile uygulama arasında bir köprü olmayı hedefliyor. Bir hakemli dergi için kuram ile uygulama arasındaki
bağın kurulması, birçok yolla mümkün olabilir. Bu yollardan Alanyazın’da kullanılan bazılarını
özetlemek isterim. İlki kuramsal ve bilimsel bilginin eleştirel analizini yapmaktır. Eleştirel analiz, üretilen bilginin bağlamsal geçerliliğinin ortaya çıkarılmasında oldukça değerli bir katkıdır.
Eleştirel analiz, kuramsal bilginin karar vericiler, uygulamacılar ve geniş kitlelerce anlaşılırlığını ve uygulanabilirliğini sorgular. Diğer bir yol uygulamacıların kuramsal bilgi üretimi sürecine
dahil olmalarını sağlayarak aşağıdan yukarıya doğru bir bilimsel bilgi üretimi sürecini de etkin
hale getirmektir. Aşağıdan yukarıya üretilen bilimsel bilgi, kuramsal bilginin sahada anlaşılma
düzeyini görebilmek bakımından önemli olduğu gibi, uygulamanın güncel ve acil sorunlarını da
izleme imkanı vermektedir. Kuram ile uygulama arasında köprü kurmanın diğer bir yolu eylem
araştırmalarıdır. Eylem araştırmaları kuramsal bilginin ya da uygulamacıların kişisel/kurumsal
deneyimlerinin profesyonel ve kurumsal gelişmeye nasıl ve ne ölçüde katkı sağladığını anlamayı sağlar. Dördüncü yol, kuramsal bilginin üretim, dağıtım ve etkililiğinin analizi ile mümkün
olabilir. Etkililik analizinde eserler kadar kurumlar ve kişilerin de kuram ve uygulamaya katkı ve
yaygın etki düzeylerinin boylamsal ve derinlemesine ele alınması gerekir. Son olarak köprü olmanın önemli ayaklarından biri de üretilen bilginin genel okuyucunun kolaylıkla erişebileceği ve
anlayabileceği yalınlıkta sunulmasıdır. Böylelikle genel okuyucu için karmaşık görünen yöntem
ve analizler kolay izlenebilir hale getirilir ve anlatım sadeleştirilir.
Alanyazın’ın üstlendiği köprü ve bağ olma misyonu ikinci sayı ile daha açık biçimde oluşmaya
başladı. Alanyazın için bundan sonraki ilk hedef Türkiye’nin akademik çabasının ve birikiminin
havuzu olan DergiPark’ta yerini almak olacaktır. Her sayıda bir hedefi başarabilmek hayaliyle
yeni yılda sağlık ve esenlik dilerim.
Alanyazın, 2020
Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına ağırlık veren ALANYAZIN’ın Temmuz 2020 sa... more Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına ağırlık veren ALANYAZIN’ın Temmuz
2020 sayısında beş makale yer aldı. Bunlardan ikisi eleştirel inceleme, ikisi derleme ve biri meta-sentez yazısı oldu.
Sayının ilk yazısında K. Yıldırım pandemi sürecinde zorunlu olarak uygulamaya konan uzaktan
eğitimi kritik etti. ‘İstisnai Bir Uzaktan Eğitim-Öğretim Deneyiminin Öğrettikleri’ başlıklı derlemede Yıldırım, Mart 2020’den itibaren yaşanan uzaktan eğitim tecrübelerinden kazanılan deneyimleri ilgili literatür çerçevesinde özetledi.
İkinci yazıda İ. Koca, Murat Bülbül’ün Eğitim Hukuku adlı kitabını değerlendirdi. ‘Hukuka Eğitimci Gözünden Bakmak: M. Bülbül’ün ‘Eğitim Hukuku’ Kitabı Üzerine Bir Değerlendirme’ adlı
eleştirel incelemede, Türkiye’de eğitim ve çocuk hukuku alanındaki eserlerin genel bir değerlendirmesi yapılarak, adı geçen eserin alan katkıları analiz edildi.
Sayının üçüncü yazısı M. Kaya ve İ. Koca’nın kaleme aldıkları bir meta-sentez çalışması: ‘Okul
Müdürü Kavramına İlişkin Metafor Araştırmalarının İncelenmesi: Bir Meta–Sentez Çalışması’.
Okul yöneticiliğinin Türkiye’deki algılanışını, metafor çalışmaları üzerinden anlamaya çalışan
makale, görevinin toplumdaki yansımalarını ortaya koyuyor.
S. Uçak ve Z. G. Doğan’ın birlikte kaleme aldıkları ‘Bir Kitle “İhya” Aracı Olarak Okul’ adlı eleştirel inceleme, Gutto’nun dünya çapında çok ses getiren ve Türkçeye Mehmet Ali Özkan tarafından çevrilen ‘Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı’ adlı eserini farklı bir bakışla ele alıyorlar.
Sayının son makalesi eğitimin zor konularından birini ele alıyor: fırsat eşitliği. ‘Eğitimde Fırsat
Eşitliği Sağlanmasında Okul Liderlerinin Rolü’ adlı derlemede Ardakoç, pandemi ile daha fazla
görünür hale gelen eğitimde fırsat eşitliği sorununa yönelik okul yöneticilerinin rollerine odaklanıyor.
Yararlı olması ümidiyle iyi okumalar dilerim.
Alanyazın, 2021
Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına ağırlık veren ALANYAZIN’ın Kasım 2021 say... more Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına ağırlık veren ALANYAZIN’ın Kasım 2021
sayısında beş makale yer aldı. Bunlardan ikisi eleştirel inceleme, üçü derleme yazısı oldu.
Sayının ilk yazısı Z. Darçın’a ait. Darçın, Yerleşik Terapi Kabullerini Yıkan Bir Yaklaşım: Provokatif
Terapi adlı makalede Frank Farrelly ve Jeff Brandsma tarafından geliştirilen geleneksel psikoloji
kuramlarından oldukça farklı anlayış ve teknikler barındıran, uluslararası alan yazında bir postmodern
ve kısa süreli terapi yöntemi olarak ses getirmiş provokatif terapi ile ilgili kuramsal temeli, temel ilkeleri,
geçmişten günümüze uygulama alanları ve hakkında yapılan araştırmaları özetleyip bütünlük içinde
derleyerek alanyazına katkı sağlamaya çalıştı.
İkinci yazıda O. Albayrak Türkiye’de Okul Özerkliği ve Özgürlükçü Eğitim Anlayışı adlı çalışmasında
okul özerkliğini özgürlük bağlamında ele aldı. Türkiye’de okul özerkliğini, Anayasa’nın 42/3 maddesi
çerçevesinde inceleyerek bu maddede belirtilen anlayışla eğitim sistemimizin modern eğitim anlayışına
ve buna bağlı olarak düşünülen okul özerkliği anlayışına ulaşmanın mümkün olamayacağı üzerinde
durdu, okul özerkliğinin gerçekleşmesinde dört önemli konuya dikkat çekti.
Sayının üçüncü yazısında G. Çeven “Okulun Mikropolitiği” adlı kitabı değerlendirdi. Okul içi aktörler,
ulusal bir eğitim politikasını rekabet ve/ya iş birliği temelinde hem bireysel hem örgütsel maksimum
fayda gözeterek esnek bir şekilde yorumlama ve uygulama yoluna gitme eğilimindedirler. Okulun
Mikropolitiği adlı kitap, uygulamaların geniş bir skalasını konu alan mikropolitikaları mercek altına
almaktadır.
Sayının dördüncü sırasında İ. Ardakoç’un Eğitimde Alternatif Bir Model: Eğitim Kooperatifleri ve
Kooperatif Okullar adlı çalışması yer alıyor. Neoliberal politikaların ve küreselleşmenin etkisiyle eğitim
hizmetlerinin yalnızca kamu değil, özel sektör kaynakları ile de desteklenmesi fikri ortaya çıkmıştır. Bu
durum özel öğretim kurumlarının niceliksel olarak artış göstermesine yol açtığı gibi bireylerin talepleri
ve imkanları doğrultusunda farklı alternatif finans yöntemlerini de gündeme getirmiştir. Kooperatifçilik
de bu yöntemlerden biridir. Ardakoç, eğitim kooperatifçiliği, kooperatif okul modelinin gelişimi,
kooperatif okul modelinin dünyadaki ve Türkiye’deki durumunu eleştirel bir yaklaşımla ele alıyor.
Sayının son makalesinde H. Tabak Türkiye’de Okul Yöneticiliği Uluslararası Bir Platforma Taşınabilir
mi? Bir Konferansın Ardından Akılda Kalanların Reaksiyonu adlı çalışmasında 2021 yılının Haziran
ayının son haftası İstanbul Medeniyet Üniversitesi, Öncü Okul Yöneticileri Derneği ve İstanbul İl Milli
Eğitim Müdürlüğü’nün ortaklaşa düzenlediği ikincisi düzenlenen ISPC2021 konferansını ele alıyor.
Çevrimiçi ortamda gerçekleştirilen, konferansın kapsamı, niteliği, akademik kurulları, organizasyonu
ve çıktılarının değerlendirilmesine odaklanıyor.
Yararlı olması ümidiyle iyi okumalar dilerim.
Alanyazın, 2021
Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına yer veren ALANYAZIN’ın Bahar 2021 sayısın... more Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına yer veren ALANYAZIN’ın Bahar 2021 sayısında yedi makale yer aldı. Bunlardan beşi derleme
makalesi, biri eylem araştırması makalesi, biri eleştirel inceleme makalesi oldu.
Sayının ilk yazısında F. Akın ve N. Aslan’ın kaleme
aldıkları “COVID-19 Pandemisinde Okul Öncesi Dönemdeki Öğrencilerin Uzaktan Eğitimi: Bir Eylem Araştırması” adlı çalışmada COVID-19 pandemisi nedeniyle uzaktan eğitime geçilmesi sonucu teknoloji
kullanımının olumsuz etkileri, okul öncesi dönemdeki öğrenciler bakımından ele alındı. Okul öncesi eğitimde etkili uzaktan eğitim planlamasında öğretmenin rehberlik rolü ve aile katılımı çerçevesinde, çocuk
merkezli olarak kurgulanan çalışma ile öğretmen-aile
iletişiminin sürekliliği sağlanarak öğrencilerin uzaktan eğitime maksimum katılımını sağlamanın yolları
eylem araştırması ile ortaya kondu.
İkinci yazıda A. Ocak’ın kaleme aldığı “Türk Eğitim
Yönetiminde Kadının Adı Yok” adlı çalışmasının çıkış
noktasını Millî Eğitim Bakanlığı’nda (MEB) kadınların yönetim kademelerinde çok az temsil edilmesi
oluşturmuş. Ocak, eğitim yönetiminde kadınların
yer alma süreci ve sürece öncülük etmiş kadınlara
yer verdiği makalesinde MEB yönetim kademelerinde görev yapan kadın sayıları üzerinden kadınların yönetim kademelerinde temsil edilememesinin
nedenleri ve bu nedenlerin etkilerini sorgulamış.
Araştırma sürecinde toplumsal cinsiyet eşitsizliği;
cam tavan sendromu, kraliçe arı sendromu ve kadının kadına uyguladığı mobbing olarak ifade edilen
pembe taciz kavramları ele alınmıştır.
Sayının üçüncü yazısında H. A. Eser, “Eğitim Kurumlarında Zenofobi” konusunu ele aldı. Eğitim
kurumlarında zenofobinin diğer alanlarla ilişkili
olarak kuramsal çerçevesine odaklandı. Bu amaçla zenofobi ile bağlantılı olduğu düşünülen kültür,
hukuk, medya, söylem, pedagoji, salgın, gastronomi
ve siber zenofobi gibi kavramlar başta olmak üzere
yirmiden fazla alt alan incelemiştir.
Sayının dördüncü yazısında İ. Karaca, M. Özcan
ve N. Karaca’nın ortak kaleme aldıkları “Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliğinin 2023 Eğitim Vizyonu Bağlamında İncelenmesi”
adlı çalışmalarında 2021 yılında yayımlanan MEB
Eğitim Kurumlarına Yönetici Seçme ve Görevlendirme Yönetmeliği, 2023 Eğitim Vizyonu’nda yöneticilere yönelik dört başlık altında toplanmış 11
hedef çerçevesinde incelenmiştir.
Sayının beşinci yazısında B. Çolpan-Kuru’nun “Problem Çözme Yaklaşımının Çeşitli Kuramlar Açısından
Değerlendirilmesi” adlı çalışmasıyla problem ve problem çözme kavramına odaklandı. Çeşitli kuramcıların problem çözme yaklaşımları aşamalarıyla anlatıldı, 21. yüzyıl becerileri içinde yer alan kendi önemini
kendi belirlemiş olan, yanıt ve çözümleri formüle
etmek için durum, fikir ve bilgileri belirleme, analiz etme ve değerlendirme olarak tanımlanan kritik
düşünme (eleştirel düşünme), bir problem çözme
yaklaşımı olarak çalışmaya dahil edilmiş. Makalenin
hedefi problem çözme konusunda bir perspektif
oluşturmak, kişisel çözüm şemalarını oluşturmaya
yardımcı olmak ve problem çözme becerilerine katkı
sağlamaya çalışmak olarak açıklanmış.
Sayının altıncı yazısında T. Atmaca “ ‘Eğitimde Başarısızlık’ Adlı Doktora Tezinin Eleştirel Değerlendirilmesi” adlı çalışmada temelde okullardaki akademik
başarı eşitsizliğinin ortaya çıkmasının ve yeniden
üretilmesinin gerisinde yatan sosyoekonomik etkenleri C. Çavuşoğlu Deveci’nin doktora tezinin kuramsal temelleri ve bulgularına odaklanarak incelemekte,
doktora tezini eleştirel incelemeye tabi tutmaktadır.
Sayının son yazısında Y. Özer-Özkan ve S. Turan
“Yüksek Risk İçeren Sınavlar, Fırsat Eşitliği, Sosyal
Adalet, Testler, Sınav Kaygısı” adlı çalışmada Türkiye’de uygulanan merkezi sınavları eleştirel bir
bakış açısıyla ve ana hatlarıyla incelemektedirler.
Sınavların ve geçiş sistemlerinin ürettiği sonuçlar ve
uygulamadaki eksikliklerin yanı sıra neden sınavlara ihtiyaç duyulduğu, neyi gerçekleştirmek istediği
gibi olgunun arka planının irdelenmesi yoluyla bütüncül bir bakış açısı sağlamayı amaçlamışlardır.
Yararlı olması ümidiyle iyi okumalar dilerim.
Alanyazın, 2020
Alanyazın, eleştirel inceleme misyonuyla yola çıkan açık erişim bir hakemli dergi olarak ikinci s... more Alanyazın, eleştirel inceleme misyonuyla yola çıkan açık erişim bir hakemli dergi olarak ikinci
sayısını da yayınladı. Yayın hayatına yeni başlayan bir dergi için olgunlaşma sürecindeki önemli
eşiklerden ilkini aşmış oldu.
Alanyazın, Türkiye’nin ve Türkiye ile ilişkili olarak dünyanın ürettiği bilimsel bilgi ile uygulama arasında bir köprü olmayı hedefliyor. Bir hakemli dergi için kuram ile uygulama arasındaki
bağın kurulması, birçok yolla mümkün olabilir. Bu yollardan Alanyazın’da kullanılan bazılarını
özetlemek isterim. İlki kuramsal ve bilimsel bilginin eleştirel analizini yapmaktır. Eleştirel analiz, üretilen bilginin bağlamsal geçerliliğinin ortaya çıkarılmasında oldukça değerli bir katkıdır.
Eleştirel analiz, kuramsal bilginin karar vericiler, uygulamacılar ve geniş kitlelerce anlaşılırlığını ve uygulanabilirliğini sorgular. Diğer bir yol uygulamacıların kuramsal bilgi üretimi sürecine
dahil olmalarını sağlayarak aşağıdan yukarıya doğru bir bilimsel bilgi üretimi sürecini de etkin
hale getirmektir. Aşağıdan yukarıya üretilen bilimsel bilgi, kuramsal bilginin sahada anlaşılma
düzeyini görebilmek bakımından önemli olduğu gibi, uygulamanın güncel ve acil sorunlarını da
izleme imkanı vermektedir. Kuram ile uygulama arasında köprü kurmanın diğer bir yolu eylem
araştırmalarıdır. Eylem araştırmaları kuramsal bilginin ya da uygulamacıların kişisel/kurumsal
deneyimlerinin profesyonel ve kurumsal gelişmeye nasıl ve ne ölçüde katkı sağladığını anlamayı sağlar. Dördüncü yol, kuramsal bilginin üretim, dağıtım ve etkililiğinin analizi ile mümkün
olabilir. Etkililik analizinde eserler kadar kurumlar ve kişilerin de kuram ve uygulamaya katkı ve
yaygın etki düzeylerinin boylamsal ve derinlemesine ele alınması gerekir. Son olarak köprü olmanın önemli ayaklarından biri de üretilen bilginin genel okuyucunun kolaylıkla erişebileceği ve
anlayabileceği yalınlıkta sunulmasıdır. Böylelikle genel okuyucu için karmaşık görünen yöntem
ve analizler kolay izlenebilir hale getirilir ve anlatım sadeleştirilir.
Alanyazın’ın üstlendiği köprü ve bağ olma misyonu ikinci sayı ile daha açık biçimde oluşmaya
başladı. Alanyazın için bundan sonraki ilk hedef Türkiye’nin akademik çabasının ve birikiminin
havuzu olan DergiPark’ta yerini almak olacaktır. Her sayıda bir hedefi başarabilmek hayaliyle
yeni yılda sağlık ve esenlik dilerim.
Alanyazın, 2020
Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına ağırlık veren ALANYAZIN’ın Temmuz 2020 sa... more Eleştirel inceleme, derleme ve değerlendirme yazılarına ağırlık veren ALANYAZIN’ın Temmuz
2020 sayısında beş makale yer aldı. Bunlardan ikisi eleştirel inceleme, ikisi derleme ve biri meta-sentez yazısı oldu.
Sayının ilk yazısında K. Yıldırım pandemi sürecinde zorunlu olarak uygulamaya konan uzaktan
eğitimi kritik etti. ‘İstisnai Bir Uzaktan Eğitim-Öğretim Deneyiminin Öğrettikleri’ başlıklı derlemede Yıldırım, Mart 2020’den itibaren yaşanan uzaktan eğitim tecrübelerinden kazanılan deneyimleri ilgili literatür çerçevesinde özetledi.
İkinci yazıda İ. Koca, Murat Bülbül’ün Eğitim Hukuku adlı kitabını değerlendirdi. ‘Hukuka Eğitimci Gözünden Bakmak: M. Bülbül’ün ‘Eğitim Hukuku’ Kitabı Üzerine Bir Değerlendirme’ adlı
eleştirel incelemede, Türkiye’de eğitim ve çocuk hukuku alanındaki eserlerin genel bir değerlendirmesi yapılarak, adı geçen eserin alan katkıları analiz edildi.
Sayının üçüncü yazısı M. Kaya ve İ. Koca’nın kaleme aldıkları bir meta-sentez çalışması: ‘Okul
Müdürü Kavramına İlişkin Metafor Araştırmalarının İncelenmesi: Bir Meta–Sentez Çalışması’.
Okul yöneticiliğinin Türkiye’deki algılanışını, metafor çalışmaları üzerinden anlamaya çalışan
makale, görevinin toplumdaki yansımalarını ortaya koyuyor.
S. Uçak ve Z. G. Doğan’ın birlikte kaleme aldıkları ‘Bir Kitle “İhya” Aracı Olarak Okul’ adlı eleştirel inceleme, Gutto’nun dünya çapında çok ses getiren ve Türkçeye Mehmet Ali Özkan tarafından çevrilen ‘Eğitim: Bir Kitle İmha Silahı’ adlı eserini farklı bir bakışla ele alıyorlar.
Sayının son makalesi eğitimin zor konularından birini ele alıyor: fırsat eşitliği. ‘Eğitimde Fırsat
Eşitliği Sağlanmasında Okul Liderlerinin Rolü’ adlı derlemede Ardakoç, pandemi ile daha fazla
görünür hale gelen eğitimde fırsat eşitliği sorununa yönelik okul yöneticilerinin rollerine odaklanıyor.
Yararlı olması ümidiyle iyi okumalar dilerim.