Atilla KUMBASAROGLU - Academia.edu (original) (raw)
Uploads
Papers by Atilla KUMBASAROGLU
Erzincan University Journal of Science and Technology, Aug 31, 2019
Korozyona maruz kalmış betonarme yapıların sismik performanslarının tahmin edilmesi korozyona uğr... more Korozyona maruz kalmış betonarme yapıların sismik performanslarının tahmin edilmesi korozyona uğramamış yapılara göre daha zordur. Gerçekleştirilen bu deneysel çalışma ile birlikte korozyona maruz kalmış betonarme elemanları üzerine yapılacak olan çalışmalara ışık tutulması amaçlanmıştır. Beş adet tam ölçekli betonarme kolonu hızlandırılmış korozyon yöntemi kullanılarak farklı korozyon oranları için paslandırılmıştır. Paslandırılmış betonarme kolonları sabit eksenel yük altında monotonik yüklemeye tabi tutularak, akma ve nihai yükleri, süneklik oranları ve enerji yutma kapasiteleri deneysel olarak elde edilmiştir. Betonarme kolonlarındaki gerçek korozyon oranları yükleme deneylerinden sonra betonarme kolonlarının kırılarak ve gömülü olan tüm betonarme donatılarının çıkartılması ile elde edilmiştir. Yapılan deneysel çalışma sonucunda, monotonik yüklemenin tersinir-tekrarlanır yüklemeye göre zayıf yönleri göz önüne alınan deprem indeksleri açısından değerlendirilmiştir. Elde edilen deneysel sonuçlar doğrultusunda ileriki korozyon çalışmaları için önemli önerilerde bulunulmuştur. Gerçekleştirilen bu çalışma kapsamında, paslanmış betonarme kolonlarının monotonik yükleme etkisi altında süneklik oranları ve enerji yutma kapasiteleri artan korozyon oranına bağlı olarak azalmıştır. Monotonik yükleme etkisi altında pasın belirli oranlarına kadar sağlamış olduğu sargı etkisi ve buna bağlı olarak deprem indekslerindeki artışlar net bir şekilde görülememiştir. Tek doğrultuda göçme modu kabulü ile yapılacak olan sismik değerlendirmelerde kullanılmak üzere paslanmış betonarme kolonların süneklik ve enerji yutma kapasitelerinin tahmin edilebilmesi için iki ampirik model geliştirilmiştir.
Erzincan University Journal of Science and Technology, May 17, 2018
Korozyona maruz kalmış betonarme yapılarının deprem performanslarının daha doğru bir şekilde değe... more Korozyona maruz kalmış betonarme yapılarının deprem performanslarının daha doğru bir şekilde değerlendirilmesi için yeni yöntem ve deneysel sonuçlardan elde edilecek verilere ihtiyaç duyulmaktadır. Korozyon beton içerisinde paslanan betonarme donatısının kesit alanının azalmasına neden olurken beraberinde aderans kaybı gibi önemli sorunlara da neden olmaktadır. Aderans kaybı ise donatı sıyrılmasına sebebiyet vererek ek yanal deplasmanların oluşmasına neden olabilmektedir. Ancak mevcut alan yazında literatürde tam ölçekli paslandırılmış betonarme elemanları üzerine yeterli deneysel veriler olmadığından korozyonun etkisi yapı performansı değerlendirmelerinde yalnızca donatı çapındaki azalma olarak alınmaya devam etmektedir. Bu çalışmada tam ölçekli betonarme kirişleri farklı pas oranlarında eğilme deneylerine tabi tutularak mevcut alan yazına veri sağlanması amaçlanmıştır deneysel elde edilen yük-deplasman ilişkileri; artan korozyon oranı, donatı çapındaki azalma, hızlandırılmış korozyon yöntemi sırasında meydana gelen birincil çatlaklar, donatı üzerindeki nervürlerin hasar görmesi ve buna bağlı olarak radyal sürtünme kuvvetindeki azalımın neden olduğu aderans kayıpları gibi parametreler açısından tartışılmıştır. Beş adet betonarme kirişi hızlandırılmış korozyon yöntemi kullanılarak paslandırılmıştır. Betonarme kirişlerindeki gerçek korozyon oranları eğilme deneylerinden sonra betonarme kirişlerinin kırılarak ve içerlerinden betonarme donatılarının çıkartılması ile elde edilmiştir. Yapılan deneysel çalışma sonucunda korozyon oranının %3 değerlerinde yapı elemanlarında sünekliği arttığı ancak artan korozyon oranına bağlı olarak nihai yük taşıma ve süneklik değerlerinde azalmalara sebebiyet verdiği bulunmuştur. Aynı korozyon oranına sahip iki farklı betonarme kirişindeki eğilme davranışlarının farklılığı, sargı donatılarındaki farklı korozyon oranları ile tespit edilmiştir. Elde edilen deney sonuçları, korozyona maruz kalmış betonarme yapılarda aynı korozyon oranı kabulü yerine korozyon haritalandırma yöntemlerinin mevcut yapıların daha doğru değerlendirilmesi için geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymuştur.
KSCE Journal of Civil Engineering
Bohn Stafleu van Loghum, 1999
Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
User-defined plastic hinge properties obtained experimentally are used to examine the structural ... more User-defined plastic hinge properties obtained experimentally are used to examine the structural behavior of bare, infilled walled frames with and without anchor bars in reinforced concrete (RC) buildings. Experimentally obtained moment-curvature relationships of structural members (i.e., beams and columns) are used to determine the plastic hinge properties of each section. Three building frames are modeled and examined for time-history analysis using 20 ground-motion records. Seismic performance levels of three buildings are analyzed to determine the effects of anchor bars. Limit states at each performance level are defined, and the multi-record incremental dynamic analysis curves are obtained; 16%, 50%, and 84% fractal curves are obtained for each case. Cumulative distribution functions are constructed to summarize the varieties in the roof-drift ratios of three RC buildings with different frame types for design-based and maximum-considered earthquake hazards. It is found that, wi...
Challenge Journal of Structural Mechanics, 2016
In this study, a series of experimental study was conducted to investigate the effect of anchor b... more In this study, a series of experimental study was conducted to investigate the effect of anchor bars on steel frame systems where the connections were provided by anchor bars between frame and infilled walls. Seven one over four scaled specimens having one story and one bay of frames were tested. Experimental study was carried out by damage-controlled and incrementally applied load up to loading cracks. The test results relieved that with the help of using anchor bars the capacity of energy absorption with initial stiffness were increased. It has been found that the frames without using anchor bars failure at the loading edge, the crushing behavior of infilled walls and separations at free edges were occurred. These observed failure behaviors replies with tensile cracking for the frames having anchor bars. There for it should be underlined that anchor bars have a significant effect on improving the behavior of the frames.
Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Tarih boyunca Anadolu toprakları, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu sebeple ülkemizde ... more Tarih boyunca Anadolu toprakları, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu sebeple ülkemizde tarihi yapılar azımsanmayacak sayıdadır. Bununla birlikte ülkemizin, aktif deprem kuşağı içerisinde yer alması sebebiyle birçok tarihi yapı, meydana gelen depremlerden zarar görmüş veya yıkılmıştır. Kültür mirası açısından önem arz eden tarihi yapılarımızın, gelecek kuşaklara güvenle aktarılabilmesi için sismik performans seviyelerinin doğru ve hızlı bir şekilde belirlenerek gerekli müdahalelerin yapılması oldukça önemlidir. Çalışma kapsamında örnek olarak ele alınan Tarihi Yanıkoğlu Camisinde yapılan ölçümler ve gözlemlere dayalı olarak yapının analitik modeli oluşturulmuştur. Yapı konumuna özel olarak seçilen deprem spektrumları ile eşdeğer deprem yükü hesaplanmıştır. Yapının kendi ağırlığı ve hesaplanan deprem kuvvetleri altında yapılan analizlerden elde edilen sonuçlara bağlı olarak yapının sismik performans düzeyi 2017 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğünce yayımlanan Tarihi Yapılar İçin Deprem Risklerinin Yönetimi Kılavuzuna göre belirlenmiştir. Bu çalışma ile tarihi yığma yapıların sismik performanslarının değerlendirilmesinde eşdeğer deprem yükü yöntemi kullanılarak pratik bir yaklaşım ortaya konulmuştur.
Case Studies in Construction Materials
Open Journal of Civil Engineering
Turkey is a country that is vulnerable to earthquakes and has experienced many major earthquakes ... more Turkey is a country that is vulnerable to earthquakes and has experienced many major earthquakes that completely destroyed or caused significant damage to numerous historic structures. Today, using computer software, it is important to numerically model and analyze historic structures that need significant restoration and strengthening, to evaluate them from a perspective of seismic resistance, and to reinforce them without altering their originality. In this study, a finite element model of the historic Tigris Bridge on the Tigris River was created. First, the stresses and deformation caused by its own weight were determined. Subsequently, dynamic analyses were performed in the time domain using past earthquake ground motion records. Displacement and stress values obtained for each earthquake record in these time domain analysis were compared to each other to evaluate the seismic behavior of the bridge comparatively. The seismic performance of the bridge was determined on the basis of the "Guidelines on the Management of Earthquake Risks for Historic Structures" published by the Directorate General of Religious Foundations in Turkey.
Advances in Civil Engineering Materials
Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Korozyona maruz kalmış betonarme yapılarının deprem performanslarının daha doğru bir şekilde değe... more Korozyona maruz kalmış betonarme yapılarının deprem performanslarının daha doğru bir şekilde değerlendirilmesi için yeni yöntem ve deneysel sonuçlardan elde edilecek verilere ihtiyaç duyulmaktadır. Korozyon beton içerisinde paslanan betonarme donatısının kesit alanının azalmasına neden olurken beraberinde aderans kaybı gibi önemli sorunlara da neden olmaktadır. Aderans kaybı ise donatı sıyrılmasına sebebiyet vererek ek yanal deplasmanların oluşmasına neden olabilmektedir. Ancak mevcut alan yazında literatürde tam ölçekli paslandırılmış betonarme elemanları üzerine yeterli deneysel veriler olmadığından korozyonun etkisi yapı performansı değerlendirmelerinde yalnızca donatı çapındaki azalma olarak alınmaya devam etmektedir. Bu çalışmada tam ölçekli betonarme kirişleri farklı pas oranlarında eğilme deneylerine tabi tutularak mevcut alan yazına veri sağlanması amaçlanmıştır deneysel elde edilen yük-deplasman ilişkileri; artan korozyon oranı, donatı çapındaki azalma, hızlandırılmış korozyon yöntemi sırasında meydana gelen birincil çatlaklar, donatı üzerindeki nervürlerin hasar görmesi ve buna bağlı olarak radyal sürtünme kuvvetindeki azalımın neden olduğu aderans kayıpları gibi parametreler açısından tartışılmıştır. Beş adet betonarme kirişi hızlandırılmış korozyon yöntemi kullanılarak paslandırılmıştır. Betonarme kirişlerindeki gerçek korozyon oranları eğilme deneylerinden sonra betonarme kirişlerinin kırılarak ve içerlerinden betonarme donatılarının çıkartılması ile elde edilmiştir. Yapılan deneysel çalışma sonucunda korozyon oranının %3 değerlerinde yapı elemanlarında sünekliği arttığı ancak artan korozyon oranına bağlı olarak nihai yük taşıma ve süneklik değerlerinde azalmalara sebebiyet verdiği bulunmuştur. Aynı korozyon oranına sahip iki farklı betonarme kirişindeki eğilme davranışlarının farklılığı, sargı donatılarındaki farklı korozyon oranları ile tespit edilmiştir. Elde edilen deney sonuçları, korozyona maruz kalmış betonarme yapılarda aynı korozyon oranı kabulü yerine korozyon haritalandırma yöntemlerinin mevcut yapıların daha doğru değerlendirilmesi için geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymuştur.
Construction and Building Materials
Erzincan University Journal of Science and Technology, Aug 31, 2019
Korozyona maruz kalmış betonarme yapıların sismik performanslarının tahmin edilmesi korozyona uğr... more Korozyona maruz kalmış betonarme yapıların sismik performanslarının tahmin edilmesi korozyona uğramamış yapılara göre daha zordur. Gerçekleştirilen bu deneysel çalışma ile birlikte korozyona maruz kalmış betonarme elemanları üzerine yapılacak olan çalışmalara ışık tutulması amaçlanmıştır. Beş adet tam ölçekli betonarme kolonu hızlandırılmış korozyon yöntemi kullanılarak farklı korozyon oranları için paslandırılmıştır. Paslandırılmış betonarme kolonları sabit eksenel yük altında monotonik yüklemeye tabi tutularak, akma ve nihai yükleri, süneklik oranları ve enerji yutma kapasiteleri deneysel olarak elde edilmiştir. Betonarme kolonlarındaki gerçek korozyon oranları yükleme deneylerinden sonra betonarme kolonlarının kırılarak ve gömülü olan tüm betonarme donatılarının çıkartılması ile elde edilmiştir. Yapılan deneysel çalışma sonucunda, monotonik yüklemenin tersinir-tekrarlanır yüklemeye göre zayıf yönleri göz önüne alınan deprem indeksleri açısından değerlendirilmiştir. Elde edilen deneysel sonuçlar doğrultusunda ileriki korozyon çalışmaları için önemli önerilerde bulunulmuştur. Gerçekleştirilen bu çalışma kapsamında, paslanmış betonarme kolonlarının monotonik yükleme etkisi altında süneklik oranları ve enerji yutma kapasiteleri artan korozyon oranına bağlı olarak azalmıştır. Monotonik yükleme etkisi altında pasın belirli oranlarına kadar sağlamış olduğu sargı etkisi ve buna bağlı olarak deprem indekslerindeki artışlar net bir şekilde görülememiştir. Tek doğrultuda göçme modu kabulü ile yapılacak olan sismik değerlendirmelerde kullanılmak üzere paslanmış betonarme kolonların süneklik ve enerji yutma kapasitelerinin tahmin edilebilmesi için iki ampirik model geliştirilmiştir.
Erzincan University Journal of Science and Technology, May 17, 2018
Korozyona maruz kalmış betonarme yapılarının deprem performanslarının daha doğru bir şekilde değe... more Korozyona maruz kalmış betonarme yapılarının deprem performanslarının daha doğru bir şekilde değerlendirilmesi için yeni yöntem ve deneysel sonuçlardan elde edilecek verilere ihtiyaç duyulmaktadır. Korozyon beton içerisinde paslanan betonarme donatısının kesit alanının azalmasına neden olurken beraberinde aderans kaybı gibi önemli sorunlara da neden olmaktadır. Aderans kaybı ise donatı sıyrılmasına sebebiyet vererek ek yanal deplasmanların oluşmasına neden olabilmektedir. Ancak mevcut alan yazında literatürde tam ölçekli paslandırılmış betonarme elemanları üzerine yeterli deneysel veriler olmadığından korozyonun etkisi yapı performansı değerlendirmelerinde yalnızca donatı çapındaki azalma olarak alınmaya devam etmektedir. Bu çalışmada tam ölçekli betonarme kirişleri farklı pas oranlarında eğilme deneylerine tabi tutularak mevcut alan yazına veri sağlanması amaçlanmıştır deneysel elde edilen yük-deplasman ilişkileri; artan korozyon oranı, donatı çapındaki azalma, hızlandırılmış korozyon yöntemi sırasında meydana gelen birincil çatlaklar, donatı üzerindeki nervürlerin hasar görmesi ve buna bağlı olarak radyal sürtünme kuvvetindeki azalımın neden olduğu aderans kayıpları gibi parametreler açısından tartışılmıştır. Beş adet betonarme kirişi hızlandırılmış korozyon yöntemi kullanılarak paslandırılmıştır. Betonarme kirişlerindeki gerçek korozyon oranları eğilme deneylerinden sonra betonarme kirişlerinin kırılarak ve içerlerinden betonarme donatılarının çıkartılması ile elde edilmiştir. Yapılan deneysel çalışma sonucunda korozyon oranının %3 değerlerinde yapı elemanlarında sünekliği arttığı ancak artan korozyon oranına bağlı olarak nihai yük taşıma ve süneklik değerlerinde azalmalara sebebiyet verdiği bulunmuştur. Aynı korozyon oranına sahip iki farklı betonarme kirişindeki eğilme davranışlarının farklılığı, sargı donatılarındaki farklı korozyon oranları ile tespit edilmiştir. Elde edilen deney sonuçları, korozyona maruz kalmış betonarme yapılarda aynı korozyon oranı kabulü yerine korozyon haritalandırma yöntemlerinin mevcut yapıların daha doğru değerlendirilmesi için geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymuştur.
KSCE Journal of Civil Engineering
Bohn Stafleu van Loghum, 1999
Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
User-defined plastic hinge properties obtained experimentally are used to examine the structural ... more User-defined plastic hinge properties obtained experimentally are used to examine the structural behavior of bare, infilled walled frames with and without anchor bars in reinforced concrete (RC) buildings. Experimentally obtained moment-curvature relationships of structural members (i.e., beams and columns) are used to determine the plastic hinge properties of each section. Three building frames are modeled and examined for time-history analysis using 20 ground-motion records. Seismic performance levels of three buildings are analyzed to determine the effects of anchor bars. Limit states at each performance level are defined, and the multi-record incremental dynamic analysis curves are obtained; 16%, 50%, and 84% fractal curves are obtained for each case. Cumulative distribution functions are constructed to summarize the varieties in the roof-drift ratios of three RC buildings with different frame types for design-based and maximum-considered earthquake hazards. It is found that, wi...
Challenge Journal of Structural Mechanics, 2016
In this study, a series of experimental study was conducted to investigate the effect of anchor b... more In this study, a series of experimental study was conducted to investigate the effect of anchor bars on steel frame systems where the connections were provided by anchor bars between frame and infilled walls. Seven one over four scaled specimens having one story and one bay of frames were tested. Experimental study was carried out by damage-controlled and incrementally applied load up to loading cracks. The test results relieved that with the help of using anchor bars the capacity of energy absorption with initial stiffness were increased. It has been found that the frames without using anchor bars failure at the loading edge, the crushing behavior of infilled walls and separations at free edges were occurred. These observed failure behaviors replies with tensile cracking for the frames having anchor bars. There for it should be underlined that anchor bars have a significant effect on improving the behavior of the frames.
Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Tarih boyunca Anadolu toprakları, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu sebeple ülkemizde ... more Tarih boyunca Anadolu toprakları, birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu sebeple ülkemizde tarihi yapılar azımsanmayacak sayıdadır. Bununla birlikte ülkemizin, aktif deprem kuşağı içerisinde yer alması sebebiyle birçok tarihi yapı, meydana gelen depremlerden zarar görmüş veya yıkılmıştır. Kültür mirası açısından önem arz eden tarihi yapılarımızın, gelecek kuşaklara güvenle aktarılabilmesi için sismik performans seviyelerinin doğru ve hızlı bir şekilde belirlenerek gerekli müdahalelerin yapılması oldukça önemlidir. Çalışma kapsamında örnek olarak ele alınan Tarihi Yanıkoğlu Camisinde yapılan ölçümler ve gözlemlere dayalı olarak yapının analitik modeli oluşturulmuştur. Yapı konumuna özel olarak seçilen deprem spektrumları ile eşdeğer deprem yükü hesaplanmıştır. Yapının kendi ağırlığı ve hesaplanan deprem kuvvetleri altında yapılan analizlerden elde edilen sonuçlara bağlı olarak yapının sismik performans düzeyi 2017 yılında Vakıflar Genel Müdürlüğünce yayımlanan Tarihi Yapılar İçin Deprem Risklerinin Yönetimi Kılavuzuna göre belirlenmiştir. Bu çalışma ile tarihi yığma yapıların sismik performanslarının değerlendirilmesinde eşdeğer deprem yükü yöntemi kullanılarak pratik bir yaklaşım ortaya konulmuştur.
Case Studies in Construction Materials
Open Journal of Civil Engineering
Turkey is a country that is vulnerable to earthquakes and has experienced many major earthquakes ... more Turkey is a country that is vulnerable to earthquakes and has experienced many major earthquakes that completely destroyed or caused significant damage to numerous historic structures. Today, using computer software, it is important to numerically model and analyze historic structures that need significant restoration and strengthening, to evaluate them from a perspective of seismic resistance, and to reinforce them without altering their originality. In this study, a finite element model of the historic Tigris Bridge on the Tigris River was created. First, the stresses and deformation caused by its own weight were determined. Subsequently, dynamic analyses were performed in the time domain using past earthquake ground motion records. Displacement and stress values obtained for each earthquake record in these time domain analysis were compared to each other to evaluate the seismic behavior of the bridge comparatively. The seismic performance of the bridge was determined on the basis of the "Guidelines on the Management of Earthquake Risks for Historic Structures" published by the Directorate General of Religious Foundations in Turkey.
Advances in Civil Engineering Materials
Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Erzincan Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi
Korozyona maruz kalmış betonarme yapılarının deprem performanslarının daha doğru bir şekilde değe... more Korozyona maruz kalmış betonarme yapılarının deprem performanslarının daha doğru bir şekilde değerlendirilmesi için yeni yöntem ve deneysel sonuçlardan elde edilecek verilere ihtiyaç duyulmaktadır. Korozyon beton içerisinde paslanan betonarme donatısının kesit alanının azalmasına neden olurken beraberinde aderans kaybı gibi önemli sorunlara da neden olmaktadır. Aderans kaybı ise donatı sıyrılmasına sebebiyet vererek ek yanal deplasmanların oluşmasına neden olabilmektedir. Ancak mevcut alan yazında literatürde tam ölçekli paslandırılmış betonarme elemanları üzerine yeterli deneysel veriler olmadığından korozyonun etkisi yapı performansı değerlendirmelerinde yalnızca donatı çapındaki azalma olarak alınmaya devam etmektedir. Bu çalışmada tam ölçekli betonarme kirişleri farklı pas oranlarında eğilme deneylerine tabi tutularak mevcut alan yazına veri sağlanması amaçlanmıştır deneysel elde edilen yük-deplasman ilişkileri; artan korozyon oranı, donatı çapındaki azalma, hızlandırılmış korozyon yöntemi sırasında meydana gelen birincil çatlaklar, donatı üzerindeki nervürlerin hasar görmesi ve buna bağlı olarak radyal sürtünme kuvvetindeki azalımın neden olduğu aderans kayıpları gibi parametreler açısından tartışılmıştır. Beş adet betonarme kirişi hızlandırılmış korozyon yöntemi kullanılarak paslandırılmıştır. Betonarme kirişlerindeki gerçek korozyon oranları eğilme deneylerinden sonra betonarme kirişlerinin kırılarak ve içerlerinden betonarme donatılarının çıkartılması ile elde edilmiştir. Yapılan deneysel çalışma sonucunda korozyon oranının %3 değerlerinde yapı elemanlarında sünekliği arttığı ancak artan korozyon oranına bağlı olarak nihai yük taşıma ve süneklik değerlerinde azalmalara sebebiyet verdiği bulunmuştur. Aynı korozyon oranına sahip iki farklı betonarme kirişindeki eğilme davranışlarının farklılığı, sargı donatılarındaki farklı korozyon oranları ile tespit edilmiştir. Elde edilen deney sonuçları, korozyona maruz kalmış betonarme yapılarda aynı korozyon oranı kabulü yerine korozyon haritalandırma yöntemlerinin mevcut yapıların daha doğru değerlendirilmesi için geliştirilmesi gerektiğini ortaya koymuştur.
Construction and Building Materials