Emre Biber - Academia.edu (original) (raw)

Papers by Emre Biber

Research paper thumbnail of Research Article / Araştırma Makalesi

Yönetim Kurulu Yapısı ve Banka Performansı Arasındaki İlişki: Gelişmekte Olan Ülkelerin Borsalarında İşlem Gören Ticari Bankalar Üzerine Dinamik Panel Veri Analizi, 2024

Bu çalışmanın amacı, yönetim kurulu yapısı ile banka performansı arasındaki ilişkiyi ortaya koyma... more Bu çalışmanın amacı, yönetim kurulu yapısı ile banka performansı arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda 2011-2021 döneminde gelişmekte olan ülkelerin borsalarında işlem gören bankaların yönetim kurulu yapısı ile finansal performansı arasındaki ilişki dinamik panel veri analiz yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Bağımlı değişken olarak aktif kârlılığı (ROA)'nın kullanıldığı çalışmada, yönetim kurulu büyüklüğü, sektör tecrübesine sahip yönetici oranı, icracı olmayan yönetici oranı ve liderlik yapısı ise yönetim kurulu değişkenleri olarak kullanılmıştır. Analizden elde edilen bulgulara göre, hem yönetim kurulu büyüklüğü değişkeni hem de genel müdürlük ve yönetim kurulu başkanlığı görevlerinin aynı kişi tarafından icra edilmesi durumunu ifade eden liderlik yapısı değişkeni ile banka performansı arasında negatif yönlü bir ilişki olduğu görülmüştür. Diğer taraftan, bankaya özgü kontrol değişkenlerinden banka sermayesinin performans üzerindeki etkisinin pozitif ve istatistiki olarak anlamlı olduğu tespit edilmiştir.

Research paper thumbnail of AVRUPA BIRLIGI ÜÇÜNCÜ ve BESINCI GENISLEME SÜRECI ÇERÇEVESINDE TÜRKIYE-AB KATILIM MÜZAKERELERI KARSILASTIRMALI ANALIZI

The Social Sciences, Feb 1, 2010

Kapitalizmin küreselleşmesi ve sermayenin kendine yeni alan açma projesi olarak ifade edebileceği... more Kapitalizmin küreselleşmesi ve sermayenin kendine yeni alan açma projesi olarak ifade edebileceğimiz AB genişleme süreci sadece piyasaların entegrasyonunu değil aynı zamanda siyasal ve sosyal bir bütünleşmeyi de kapsamaktır. Bu çerçevede bugüne kadar gerçekleşen genişlemeler ile birlik hem güvenlik hem de dış ticaret politikalarında küresel etkinliğini ve rekabet gücünü arttırmıştır. Ancak gerçekleşen genişleme süreci değişen küresel konjonktür ile beraber birliğin yapısını ve uygulanan politikaları birliğin çıkarları doğrultusunda değiştirmiştir. Değişim esas itibariyle üçüncü ve beşinci genişleme süreçlerinde kendini hissettirmektedir. Merkez-Doğu Avrupa ülkelerinin ve Türkiye’nin müzakere süreçlerine bakıldığında izlenen politikalardaki bu değişim önemli ölçüde görülmektedir. Bu doğrultuda Avrupa Birliği’nin artık Türkiye’nin tam üyeliğinden ziyade imtiyazlı ortaklık benzeri bir entegrasyon sürecini benimsediği izlenimi ortaya çıkmaktadır.

Research paper thumbnail of WITHIN THE FRAMEWORK OF THE THIRD and FIFTH ENLARGEMENT PROCESS OF THE EUROPEAN UNION COMPARATIVE ANALYSIS OF TURKISH-EU ACCESSION NEGOTIATION

The Social Sciences, 2010

Research paper thumbnail of Tarimsal Ti̇careti̇n Serbestleşme Trendi̇ni̇n Dünya Tarim Pi̇yasalarina Ve Azgeli̇şmi̇ş Ülkelere Olasi Etki̇leri̇

Ikinci savas sonrasi donemde tum sektorlerde oldugu gibi tarim ve gida sektorunde de bir serbestl... more Ikinci savas sonrasi donemde tum sektorlerde oldugu gibi tarim ve gida sektorunde de bir serbestlesme sureci baslamistir. Ancak bu serbestlesmenin buyuk olcude gelismis ulkelerin lehine azgelismis ulkelerin aleyhine isledigi gorulmektedir. Tek tarafli isleyen serbestlestirme, uzun vadede surdurulebilir olmamis, ozellikle 1980’lerden sonra dunya tarim ticaretinin esitsiz bir bicimde gerceklesmesine ve 1990’larda ise bu yapinin kroniklesmesine neden olmustur. Surecin en onemli sonucu ise dunya tarim piyasalarinda yasanan ciddi bunalimlar; yukselen gida ve tarimsal urun fiyatlari ve gida krizleridir. Bundan en fazla etkilenen ulke guruplari ise Afrika, Ortadogu, Asya ve Latin Amerika’daki cogu Musluman azgelismis ulkelerdir. Bu cercevede calismanin temel amaci, bazi temel verilerden yola cikarak dunya ticaretinin serbestlesme surecinin dunya tarim piyasalarina etkisi ve bu surecte azgelismis ulkelerin yakin gelecekteki pozisyonunun belirlenmesidir

Research paper thumbnail of Intellectual Property Rights and Trade Liberalization in Agriculture: Impact on Developing and Underdeveloped Countries

The subject matter of intellectual property rights (IPR) are not part of the negotiation Agreemen... more The subject matter of intellectual property rights (IPR) are not part of the negotiation Agreement of Agriculture, However, it has implications for agriculture poverty, trade and food security in developing and underdeveloped countries. This link is mostly related to technology. Technological change has played an important role to expanding world agricultural production during the second half of the twentieth century, especially in the last few decades. Increasing in production volume has not depended on bringing new lands under cultivation, in contrast growth in agricultural production substantially linked research and development investments and the decisions of agricultural policy of the political institutions. As a result, this is a fact that transformation of agriculture policy alters the agricultural production and agricultural trade indirectly. Meanwhile, a key technological development has been the emergence of increased mechanization and the introduction of effective pestic...

Research paper thumbnail of New Division of Labour in Agricultural Foreign Trade: Turkey

From the early 1980’s until today, the foreign trade deficit of agricultural raw materials in Tur... more From the early 1980’s until today, the foreign trade deficit of agricultural raw materials in Turkey has continued increasingly. In this process, there is an increase in exports of processed agricultural and food products. However, coverage ratio of deficit in raw material trade with processed agricultural products and the export of food products is progressively decreasing. The main point here is not only the increasing obvious position of Turkey in terms of exports, but also its new position determined by multinational corporations in new global division of lab our and chain of exploitation.

Research paper thumbnail of Turkey Wealth Fund and Overvi̇ew of the Wealth Funds İn the World Economy

Countries which has a wealth fund, provide a source of funds with incomes from oil, natural resou... more Countries which has a wealth fund, provide a source of funds with incomes from oil, natural resources, foreign trade surplus and financial transactions. Funds have both financial stability and a global investment creature thanks to their assets. The operations and effectiveness of the wealth fund is very significant, because wealth funds are established in order to financing the large projects, reducing the effects of short – term economic shocs and fluctuations that might occur in finacial markets. Today, there are about 80 wealth funds in more than 40 countries worldwide. The total size of these funds on a global basis has reached approximately 7.4 trillion dollars. Wealth funds are formed by the intense formation of oil and natural resources, although they are established by income from exports and financial markets. In recent years, Turkey has also attended in countries that make an investment to wealth fund, which are increasing in number on a global basis. The "Turkey Wea...

Research paper thumbnail of Contribution of Total Factor Productivity in Economic Growth Rate

The main source of growth rates of countries is the increase in total factor productivity (TFP), ... more The main source of growth rates of countries is the increase in total factor productivity (TFP), which is the amount of physical-human capital used in production and how these two factors are used together in the most efficient way. One of the most important determinants of economic performance is productivity growth. New theoretical approaches, together with the increase in the amount of investment, show that productivity increases contribute positively to the growth processes of developing countries in particular.

Research paper thumbnail of The Effects of Military and Health Expenditures as Public Goods and Services on Distribution of Income: An Analysis on Selected European Union Countries

Fiscaoeconomia

Öz: Kamu ekonomisinde dağıtım ve yeniden dağıtım politikaları, bir ülkede gelir dağılımındaki eşi... more Öz: Kamu ekonomisinde dağıtım ve yeniden dağıtım politikaları, bir ülkede gelir dağılımındaki eşitsizliği önlemede yararlanılan önemli aygıtlardır. Bilindiği üzere, ülkelerin iktisadi büyümesi tek başına bir anlam ifade etmemektedir. Ekonomik büyümenin yanı sıra milli gelirin hane halkları arasında nasıl dağıldığının bir göstergesi olan gelir dağılımında eşitliğin sağlanması da önemli bir makroekonomik göstergedir. Bu çerçevede, bu çalışmada seçilmiş 13 Avrupa Birliği üyesi ülke 2001-2018 dönemi için tam ve yarı kamusal mal olarak savunma ve sağlık harcamaları ile gelir dağılımı arasındaki uzun vadeli ve nedensellik ilişkisi incelenmeye çalışılmıştır. Bootstrap panel Granger nedensellik metodolojisi kullanarak çift yönlü olarak yapılan nedensellik analizlerinde, pek çok örnek ülke için her üç değişkenden de birbirine doğru etkileşim olduğu göze çarpmaktadır. Çalışmanın temel bulgularına göre, AB ülkelerinde para politikasında olanın aksine maliye politikasında yeterli ortak uygulama...

Research paper thumbnail of Orta Gelir Seviyesindeki Ülkelerde Kamusal Risk, Bürokratik Yapı ve Fiziki Sermayenin Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkileri

Maliye Dergisi, 2017

Fiziki sermaye olarak değerlendirilen doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile gayrisafi sabit se... more Fiziki sermaye olarak değerlendirilen doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile gayrisafi sabit sermaye oluşumunun ekonomik büyüme üzerindeki etkisi hem literatürde hem de uygulamada sıkça vurgulanmaktadır. Büyüme üzerinde pozitif etkisi olduğu düşünülen bu iki değişken ile birlikte kamusal risk göstergeleri olarak hükümet politikalarının istikrarı ile kurumsal yapıların işlerliği ve bürokrasi kalitesi de önem arz etmektedir. Bu çalışmada kamusal risklerin ve fiziki sermaye değişkenlerinin kompleks bir bütün olarak büyüme üzerine olan etkisi orta gelir seviyesindeki ülkeler için test edilmiştir. Kurulan modellerde dışa açıklığın bir göstergesi olarak değerlendirilen İhracat/GSYİH oranı kontrol değişkeni olarak kullanılmıştır. Türkiye ile birlikte 33 orta gelir seviyesi ülkenin 1999-2014 dönemi yıllık verileri statik ve dinamik panel veri yöntemi kullanılarak analiz edilmiştir. Analiz sonuçlarına göre hem statik hem dinamik modellerde beklentilere uygun olarak kamusal risk göstergelerinin ve fiziki sermaye değişkenlerinin büyüme üzerine güçlü etkileri olduğu bulunmuştur. Buna göre hükümet politikalarının istikrarı, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve gayrisafi sabit sermaye oluşumu büyüme üzerinde güçlü pozitif etkilere sahiptir. Aynı şekilde İhracat/GSYİH oranındaki artışlar da büyümeyi anlamı bir şekilde pozitif yönde etkilemektedir. Ancak teorik beklentinin aksine literatürde de benzer sonuçların görüldüğü gibi kurumsal yapıların işlerliği ve bürokrasi kalite düzeyindeki azalışların, analize dâhil edilen bu ülkelerde büyümeyi pozitif yönde etkilediği sonucuna ulaşılmıştır. Analize dâhil edilen bu ülkelerde hükümetlerin karar alma sürecini destekleyecek ve kolaylaştıracak şekilde bürokratik yapıyı şekillendirebilmesi büyümeyi pozitif yönde etkilemektedir.

Research paper thumbnail of Osmanli İmparatorluğu'nun dünya sistemine eklemlenme süreci ve azgelişmişliğinin evrimi

Özet Dünya ekonomisinin 16.yüzyıl sonlarından 19.yüzyıl'a kadar geçen dönemine bakıldığında, kapi... more Özet Dünya ekonomisinin 16.yüzyıl sonlarından 19.yüzyıl'a kadar geçen dönemine bakıldığında, kapitalizmin gelişimi ile birlikte birçok ülkenin Dünya-sistemine bir biçimde eklemlendiği görülmektedir. Bu süreç aynı zamanda, ülkeler arasındaki merkez-çevre ilişkilerin belirginleşmesine ve bazı ülkelerin gelişmiş bazılarının ise az gelişmiş olarak ayrışmasına neden olmuştur. Bu ülkelerin azgelişmişlik durumlarının açıklanması, kapitalizmin gelişim sürecinde yaşadıkları sömürge egemenliğinin izah ve tahlilinde yatmaktadır. Ancak Osmanlı İmparatorluğu'nun bu süreç içerisindeki yeri diğer azgelişmiş ülkelerden farklıdır. Zira, Osmanlı İmparatorluğu, kendine has bir toplumsal ve bürokratik yapıya sahiptir. Kapitalizmin gelişim sürecinde, bu yapıların evrimi de diğer Dünya ülkelerinden farklı olmuştur. Dolayısıyla Osmanlı'nın nasıl ve neden azgelişmiş bir ülke olduğu, nasıl ve ne zamandan beri bağımlı bir duruma geldiğinin analiziyle yakından ilintili olmaktadır. Böylesi bir çözümleme ise azgelişmişlik kavramının ve bu kavram altında toplanan sorunların açıklanmasını gerektirmektedir. Çünkü bu sürece gelirken Osmanlı'nın Dünya-sistemine nasıl eklemlendiği ve tedricen nasıl bağımlı bir ekonomiye dönüştüğü, çevreleştiği ya da bu sürece zorlandığı önem taşımaktadır.

Research paper thumbnail of Türki̇ye’De Ekonomi̇k Büyüme Ve Toplam Faktör Veri̇mli̇li̇ği̇ İli̇şki̇si̇

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019

Ekonomik büyüme, sermayenin fiziki yapısının yanı sıra girdinin verimliliği ve sermayenin teknolo... more Ekonomik büyüme, sermayenin fiziki yapısının yanı sıra girdinin verimliliği ve sermayenin teknolojik içeriği gibi faklı belirleyicilere de dayanmaktadır. Büyümeye katkı sağlayan beş temel faktör bulunmaktadır. Bunlar işgücünün miktarı, işgücünün kalitesi (nitelikli işgücü), fiziki sermaye miktarı, teknolojik içerikli fiziki sermaye ve son olarak daha çok nitelikli işgücü ve teknolojik içerikli sermaye tarafından belirlenen toplam faktör verimliliğidir. Toplam faktör verimliliğinin aynı zamanda bilgi temelli ekonomik büyümenin kaynağı olduğu ve özellikle küresel pazarlarda ülkelerin rekabet edebilirliğini artıracağı için oldukça önemli olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle çalışmada, Granger nedensellik analizi kullanılarak Türkiye’nin 1950 ve 2016 yılları arasında toplam faktör verimliliği ve ekonomik büyüme arasındaki ilişki gözlemlenmiştir.

Research paper thumbnail of Değişen Devlet Anlayışı, Müdahalecilik ve Piyasa Ekonomisi

Abant Izzet Baysal University Graduate School of Social Sciences, 2008

Yirminci yüzyılın sonlarına doğru, liberal geleneğe olan ilgi yeniden canlanmaya ve bununla berab... more Yirminci yüzyılın sonlarına doğru, liberal geleneğe olan ilgi yeniden canlanmaya ve bununla beraber devlet anlayışı da değişmeye başlamıştır. Bu yeni anlayış, refah devletinin en temel argümanı olan planlama kavramına karşı çıkmaktadır. Bu karşı çıkışın metodolojik temellerini ise bireycilik, bilgi ve kendiliğinden doğan düzen kavramları oluşturmaktadır. Bu çerçevede, liberal gelenek piyasanın ve toplumun işleyişine yapılacak herhangi bir müdahalenin özgürlükleri yok edeceğini, sistemi totalitarizme götüreceğini savunmuştur. Liberal gelenek, özgürlüğü, hem bireysel anlamda hem de özgürlük anlamında "bireyin dışarıdan hiçbir müdahaleye ve zorlamaya maruz kalmaksızın serbestçe hareket edebilmesi" şeklinde negatif karakterli olarak tanımlamakta, siyasi alanda ise özgürlüklerin arttırılmasını, bunun için de kamusal alanın piyasa lehine daraltılarak devletin kanun hakimiyeti altında sınırlandırılmasını öngörmektedir.

Research paper thumbnail of Kapitalizm: Tarımda çöküş ve çevre tahribatı

Memleket Siyaset Yönetim, 2010

Research paper thumbnail of Ottoman Empire integration process into the world system and the evolution of underdevelopment

International Journal of Human Sciences, 2009

Özet Dünya ekonomisinin 16.yüzyıl sonlarından 19.yüzyıl'a kadar geçen dönemine bakıldığında, kapi... more Özet Dünya ekonomisinin 16.yüzyıl sonlarından 19.yüzyıl'a kadar geçen dönemine bakıldığında, kapitalizmin gelişimi ile birlikte birçok ülkenin Dünya-sistemine bir biçimde eklemlendiği görülmektedir. Bu süreç aynı zamanda, ülkeler arasındaki merkez-çevre ilişkilerin belirginleşmesine ve bazı ülkelerin gelişmiş bazılarının ise az gelişmiş olarak ayrışmasına neden olmuştur. Bu ülkelerin azgelişmişlik durumlarının açıklanması, kapitalizmin gelişim sürecinde yaşadıkları sömürge egemenliğinin izah ve tahlilinde yatmaktadır. Ancak Osmanlı İmparatorluğu'nun bu süreç içerisindeki yeri diğer azgelişmiş ülkelerden farklıdır. Zira, Osmanlı İmparatorluğu, kendine has bir toplumsal ve bürokratik yapıya sahiptir. Kapitalizmin gelişim sürecinde, bu yapıların evrimi de diğer Dünya ülkelerinden farklı olmuştur. Dolayısıyla Osmanlı'nın nasıl ve neden azgelişmiş bir ülke olduğu, nasıl ve ne zamandan beri bağımlı bir duruma geldiğinin analiziyle yakından ilintili olmaktadır. Böylesi bir çözümleme ise azgelişmişlik kavramının ve bu kavram altında toplanan sorunların açıklanmasını gerektirmektedir. Çünkü bu sürece gelirken Osmanlı'nın Dünya-sistemine nasıl eklemlendiği ve tedricen nasıl bağımlı bir ekonomiye dönüştüğü, çevreleştiği ya da bu sürece zorlandığı önem taşımaktadır.

Research paper thumbnail of Neo-Mercantilist Policies during the Process of World Agricultural Trade Liberalization

Business and Economics Research Journal, 2011

Research paper thumbnail of Türki̇ye’De Fi̇kri̇ Mülki̇yet Haklari Korumasi Ekonomi̇k Büyüme Ve Teknoloji̇ İhracati İli̇şki̇si̇ni̇n Karşilaştirmali Anali̇zi̇

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi

Bireylerin akılları ile yarattıkları her hangi bir ekonomik mal üzerine verilen tüm haklar olarak... more Bireylerin akılları ile yarattıkları her hangi bir ekonomik mal üzerine verilen tüm haklar olarak tanımlayabileceğimiz Fikri Mülkiyet Hakları (FHM), teknolojik yeniliği teşvik vasıtasıyla, ekonomik büyümeyi etkileyebilmektedir. Çünkü FMH rejimi; sanayinin yeni iş geliştirme kapasitesinde, rasyonalizasyonunda, teknoloji ediniminde, oluşturulmasında ve ihracatında teşvik edici bir rol oynayarak ülkelerin ekonomik performansı üzerinde pozitif bir etki yaratmaktadır. Bu bağlamda çalışmanın temel amacı, Türkiye’de fikri mülkiyet hakları korumasının, teknoloji edinimi, yüksek teknoloji ürünleri ihracatı ve ekonomik büyüme arasında nasıl bir ilişki olduğunu temel ekonomik göstergeler üzerinden ele alıp, rakip olduğu ülkelerle karşılaştırılarak farklı bir bakış açısı ortaya koymaktır.

Research paper thumbnail of İkti̇sadi̇ Büyümede Kurumsal Faktörler Ve Kurumsal Deği̇şi̇m

Aim of the study is to expose the effect of institutions and institutional structure on economic ... more Aim of the study is to expose the effect of institutions and institutional structure on economic growth to realize which institutional instruments. Institutions have important effect of the economic performance in different way. First of all, Institutions reduce uncertainty by providing the structure to everyday life. In addition, Institutions influencing operation cost by decreasing uncertainty, directing economic activities towards productive fields. Second important matter is the effect of the political regime, government intervention and property rights protection on the economic performance. However institutions variables worldwide. Consequently this argument can be used to explain the level of growth differences

Research paper thumbnail of Research Article / Araştırma Makalesi

Yönetim Kurulu Yapısı ve Banka Performansı Arasındaki İlişki: Gelişmekte Olan Ülkelerin Borsalarında İşlem Gören Ticari Bankalar Üzerine Dinamik Panel Veri Analizi, 2024

Bu çalışmanın amacı, yönetim kurulu yapısı ile banka performansı arasındaki ilişkiyi ortaya koyma... more Bu çalışmanın amacı, yönetim kurulu yapısı ile banka performansı arasındaki ilişkiyi ortaya koymaktır. Bu amaç doğrultusunda 2011-2021 döneminde gelişmekte olan ülkelerin borsalarında işlem gören bankaların yönetim kurulu yapısı ile finansal performansı arasındaki ilişki dinamik panel veri analiz yöntemi kullanılarak incelenmiştir. Bağımlı değişken olarak aktif kârlılığı (ROA)'nın kullanıldığı çalışmada, yönetim kurulu büyüklüğü, sektör tecrübesine sahip yönetici oranı, icracı olmayan yönetici oranı ve liderlik yapısı ise yönetim kurulu değişkenleri olarak kullanılmıştır. Analizden elde edilen bulgulara göre, hem yönetim kurulu büyüklüğü değişkeni hem de genel müdürlük ve yönetim kurulu başkanlığı görevlerinin aynı kişi tarafından icra edilmesi durumunu ifade eden liderlik yapısı değişkeni ile banka performansı arasında negatif yönlü bir ilişki olduğu görülmüştür. Diğer taraftan, bankaya özgü kontrol değişkenlerinden banka sermayesinin performans üzerindeki etkisinin pozitif ve istatistiki olarak anlamlı olduğu tespit edilmiştir.

Research paper thumbnail of AVRUPA BIRLIGI ÜÇÜNCÜ ve BESINCI GENISLEME SÜRECI ÇERÇEVESINDE TÜRKIYE-AB KATILIM MÜZAKERELERI KARSILASTIRMALI ANALIZI

The Social Sciences, Feb 1, 2010

Kapitalizmin küreselleşmesi ve sermayenin kendine yeni alan açma projesi olarak ifade edebileceği... more Kapitalizmin küreselleşmesi ve sermayenin kendine yeni alan açma projesi olarak ifade edebileceğimiz AB genişleme süreci sadece piyasaların entegrasyonunu değil aynı zamanda siyasal ve sosyal bir bütünleşmeyi de kapsamaktır. Bu çerçevede bugüne kadar gerçekleşen genişlemeler ile birlik hem güvenlik hem de dış ticaret politikalarında küresel etkinliğini ve rekabet gücünü arttırmıştır. Ancak gerçekleşen genişleme süreci değişen küresel konjonktür ile beraber birliğin yapısını ve uygulanan politikaları birliğin çıkarları doğrultusunda değiştirmiştir. Değişim esas itibariyle üçüncü ve beşinci genişleme süreçlerinde kendini hissettirmektedir. Merkez-Doğu Avrupa ülkelerinin ve Türkiye’nin müzakere süreçlerine bakıldığında izlenen politikalardaki bu değişim önemli ölçüde görülmektedir. Bu doğrultuda Avrupa Birliği’nin artık Türkiye’nin tam üyeliğinden ziyade imtiyazlı ortaklık benzeri bir entegrasyon sürecini benimsediği izlenimi ortaya çıkmaktadır.

Research paper thumbnail of WITHIN THE FRAMEWORK OF THE THIRD and FIFTH ENLARGEMENT PROCESS OF THE EUROPEAN UNION COMPARATIVE ANALYSIS OF TURKISH-EU ACCESSION NEGOTIATION

The Social Sciences, 2010

Research paper thumbnail of Tarimsal Ti̇careti̇n Serbestleşme Trendi̇ni̇n Dünya Tarim Pi̇yasalarina Ve Azgeli̇şmi̇ş Ülkelere Olasi Etki̇leri̇

Ikinci savas sonrasi donemde tum sektorlerde oldugu gibi tarim ve gida sektorunde de bir serbestl... more Ikinci savas sonrasi donemde tum sektorlerde oldugu gibi tarim ve gida sektorunde de bir serbestlesme sureci baslamistir. Ancak bu serbestlesmenin buyuk olcude gelismis ulkelerin lehine azgelismis ulkelerin aleyhine isledigi gorulmektedir. Tek tarafli isleyen serbestlestirme, uzun vadede surdurulebilir olmamis, ozellikle 1980’lerden sonra dunya tarim ticaretinin esitsiz bir bicimde gerceklesmesine ve 1990’larda ise bu yapinin kroniklesmesine neden olmustur. Surecin en onemli sonucu ise dunya tarim piyasalarinda yasanan ciddi bunalimlar; yukselen gida ve tarimsal urun fiyatlari ve gida krizleridir. Bundan en fazla etkilenen ulke guruplari ise Afrika, Ortadogu, Asya ve Latin Amerika’daki cogu Musluman azgelismis ulkelerdir. Bu cercevede calismanin temel amaci, bazi temel verilerden yola cikarak dunya ticaretinin serbestlesme surecinin dunya tarim piyasalarina etkisi ve bu surecte azgelismis ulkelerin yakin gelecekteki pozisyonunun belirlenmesidir

Research paper thumbnail of Intellectual Property Rights and Trade Liberalization in Agriculture: Impact on Developing and Underdeveloped Countries

The subject matter of intellectual property rights (IPR) are not part of the negotiation Agreemen... more The subject matter of intellectual property rights (IPR) are not part of the negotiation Agreement of Agriculture, However, it has implications for agriculture poverty, trade and food security in developing and underdeveloped countries. This link is mostly related to technology. Technological change has played an important role to expanding world agricultural production during the second half of the twentieth century, especially in the last few decades. Increasing in production volume has not depended on bringing new lands under cultivation, in contrast growth in agricultural production substantially linked research and development investments and the decisions of agricultural policy of the political institutions. As a result, this is a fact that transformation of agriculture policy alters the agricultural production and agricultural trade indirectly. Meanwhile, a key technological development has been the emergence of increased mechanization and the introduction of effective pestic...

Research paper thumbnail of New Division of Labour in Agricultural Foreign Trade: Turkey

From the early 1980’s until today, the foreign trade deficit of agricultural raw materials in Tur... more From the early 1980’s until today, the foreign trade deficit of agricultural raw materials in Turkey has continued increasingly. In this process, there is an increase in exports of processed agricultural and food products. However, coverage ratio of deficit in raw material trade with processed agricultural products and the export of food products is progressively decreasing. The main point here is not only the increasing obvious position of Turkey in terms of exports, but also its new position determined by multinational corporations in new global division of lab our and chain of exploitation.

Research paper thumbnail of Turkey Wealth Fund and Overvi̇ew of the Wealth Funds İn the World Economy

Countries which has a wealth fund, provide a source of funds with incomes from oil, natural resou... more Countries which has a wealth fund, provide a source of funds with incomes from oil, natural resources, foreign trade surplus and financial transactions. Funds have both financial stability and a global investment creature thanks to their assets. The operations and effectiveness of the wealth fund is very significant, because wealth funds are established in order to financing the large projects, reducing the effects of short – term economic shocs and fluctuations that might occur in finacial markets. Today, there are about 80 wealth funds in more than 40 countries worldwide. The total size of these funds on a global basis has reached approximately 7.4 trillion dollars. Wealth funds are formed by the intense formation of oil and natural resources, although they are established by income from exports and financial markets. In recent years, Turkey has also attended in countries that make an investment to wealth fund, which are increasing in number on a global basis. The "Turkey Wea...

Research paper thumbnail of Contribution of Total Factor Productivity in Economic Growth Rate

The main source of growth rates of countries is the increase in total factor productivity (TFP), ... more The main source of growth rates of countries is the increase in total factor productivity (TFP), which is the amount of physical-human capital used in production and how these two factors are used together in the most efficient way. One of the most important determinants of economic performance is productivity growth. New theoretical approaches, together with the increase in the amount of investment, show that productivity increases contribute positively to the growth processes of developing countries in particular.

Research paper thumbnail of The Effects of Military and Health Expenditures as Public Goods and Services on Distribution of Income: An Analysis on Selected European Union Countries

Fiscaoeconomia

Öz: Kamu ekonomisinde dağıtım ve yeniden dağıtım politikaları, bir ülkede gelir dağılımındaki eşi... more Öz: Kamu ekonomisinde dağıtım ve yeniden dağıtım politikaları, bir ülkede gelir dağılımındaki eşitsizliği önlemede yararlanılan önemli aygıtlardır. Bilindiği üzere, ülkelerin iktisadi büyümesi tek başına bir anlam ifade etmemektedir. Ekonomik büyümenin yanı sıra milli gelirin hane halkları arasında nasıl dağıldığının bir göstergesi olan gelir dağılımında eşitliğin sağlanması da önemli bir makroekonomik göstergedir. Bu çerçevede, bu çalışmada seçilmiş 13 Avrupa Birliği üyesi ülke 2001-2018 dönemi için tam ve yarı kamusal mal olarak savunma ve sağlık harcamaları ile gelir dağılımı arasındaki uzun vadeli ve nedensellik ilişkisi incelenmeye çalışılmıştır. Bootstrap panel Granger nedensellik metodolojisi kullanarak çift yönlü olarak yapılan nedensellik analizlerinde, pek çok örnek ülke için her üç değişkenden de birbirine doğru etkileşim olduğu göze çarpmaktadır. Çalışmanın temel bulgularına göre, AB ülkelerinde para politikasında olanın aksine maliye politikasında yeterli ortak uygulama...

Research paper thumbnail of Orta Gelir Seviyesindeki Ülkelerde Kamusal Risk, Bürokratik Yapı ve Fiziki Sermayenin Ekonomik Büyüme Üzerindeki Etkileri

Maliye Dergisi, 2017

Fiziki sermaye olarak değerlendirilen doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile gayrisafi sabit se... more Fiziki sermaye olarak değerlendirilen doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile gayrisafi sabit sermaye oluşumunun ekonomik büyüme üzerindeki etkisi hem literatürde hem de uygulamada sıkça vurgulanmaktadır. Büyüme üzerinde pozitif etkisi olduğu düşünülen bu iki değişken ile birlikte kamusal risk göstergeleri olarak hükümet politikalarının istikrarı ile kurumsal yapıların işlerliği ve bürokrasi kalitesi de önem arz etmektedir. Bu çalışmada kamusal risklerin ve fiziki sermaye değişkenlerinin kompleks bir bütün olarak büyüme üzerine olan etkisi orta gelir seviyesindeki ülkeler için test edilmiştir. Kurulan modellerde dışa açıklığın bir göstergesi olarak değerlendirilen İhracat/GSYİH oranı kontrol değişkeni olarak kullanılmıştır. Türkiye ile birlikte 33 orta gelir seviyesi ülkenin 1999-2014 dönemi yıllık verileri statik ve dinamik panel veri yöntemi kullanılarak analiz edilmiştir. Analiz sonuçlarına göre hem statik hem dinamik modellerde beklentilere uygun olarak kamusal risk göstergelerinin ve fiziki sermaye değişkenlerinin büyüme üzerine güçlü etkileri olduğu bulunmuştur. Buna göre hükümet politikalarının istikrarı, doğrudan yabancı sermaye yatırımları ve gayrisafi sabit sermaye oluşumu büyüme üzerinde güçlü pozitif etkilere sahiptir. Aynı şekilde İhracat/GSYİH oranındaki artışlar da büyümeyi anlamı bir şekilde pozitif yönde etkilemektedir. Ancak teorik beklentinin aksine literatürde de benzer sonuçların görüldüğü gibi kurumsal yapıların işlerliği ve bürokrasi kalite düzeyindeki azalışların, analize dâhil edilen bu ülkelerde büyümeyi pozitif yönde etkilediği sonucuna ulaşılmıştır. Analize dâhil edilen bu ülkelerde hükümetlerin karar alma sürecini destekleyecek ve kolaylaştıracak şekilde bürokratik yapıyı şekillendirebilmesi büyümeyi pozitif yönde etkilemektedir.

Research paper thumbnail of Osmanli İmparatorluğu'nun dünya sistemine eklemlenme süreci ve azgelişmişliğinin evrimi

Özet Dünya ekonomisinin 16.yüzyıl sonlarından 19.yüzyıl'a kadar geçen dönemine bakıldığında, kapi... more Özet Dünya ekonomisinin 16.yüzyıl sonlarından 19.yüzyıl'a kadar geçen dönemine bakıldığında, kapitalizmin gelişimi ile birlikte birçok ülkenin Dünya-sistemine bir biçimde eklemlendiği görülmektedir. Bu süreç aynı zamanda, ülkeler arasındaki merkez-çevre ilişkilerin belirginleşmesine ve bazı ülkelerin gelişmiş bazılarının ise az gelişmiş olarak ayrışmasına neden olmuştur. Bu ülkelerin azgelişmişlik durumlarının açıklanması, kapitalizmin gelişim sürecinde yaşadıkları sömürge egemenliğinin izah ve tahlilinde yatmaktadır. Ancak Osmanlı İmparatorluğu'nun bu süreç içerisindeki yeri diğer azgelişmiş ülkelerden farklıdır. Zira, Osmanlı İmparatorluğu, kendine has bir toplumsal ve bürokratik yapıya sahiptir. Kapitalizmin gelişim sürecinde, bu yapıların evrimi de diğer Dünya ülkelerinden farklı olmuştur. Dolayısıyla Osmanlı'nın nasıl ve neden azgelişmiş bir ülke olduğu, nasıl ve ne zamandan beri bağımlı bir duruma geldiğinin analiziyle yakından ilintili olmaktadır. Böylesi bir çözümleme ise azgelişmişlik kavramının ve bu kavram altında toplanan sorunların açıklanmasını gerektirmektedir. Çünkü bu sürece gelirken Osmanlı'nın Dünya-sistemine nasıl eklemlendiği ve tedricen nasıl bağımlı bir ekonomiye dönüştüğü, çevreleştiği ya da bu sürece zorlandığı önem taşımaktadır.

Research paper thumbnail of Türki̇ye’De Ekonomi̇k Büyüme Ve Toplam Faktör Veri̇mli̇li̇ği̇ İli̇şki̇si̇

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019

Ekonomik büyüme, sermayenin fiziki yapısının yanı sıra girdinin verimliliği ve sermayenin teknolo... more Ekonomik büyüme, sermayenin fiziki yapısının yanı sıra girdinin verimliliği ve sermayenin teknolojik içeriği gibi faklı belirleyicilere de dayanmaktadır. Büyümeye katkı sağlayan beş temel faktör bulunmaktadır. Bunlar işgücünün miktarı, işgücünün kalitesi (nitelikli işgücü), fiziki sermaye miktarı, teknolojik içerikli fiziki sermaye ve son olarak daha çok nitelikli işgücü ve teknolojik içerikli sermaye tarafından belirlenen toplam faktör verimliliğidir. Toplam faktör verimliliğinin aynı zamanda bilgi temelli ekonomik büyümenin kaynağı olduğu ve özellikle küresel pazarlarda ülkelerin rekabet edebilirliğini artıracağı için oldukça önemli olduğu düşünülmektedir. Bu nedenle çalışmada, Granger nedensellik analizi kullanılarak Türkiye’nin 1950 ve 2016 yılları arasında toplam faktör verimliliği ve ekonomik büyüme arasındaki ilişki gözlemlenmiştir.

Research paper thumbnail of Değişen Devlet Anlayışı, Müdahalecilik ve Piyasa Ekonomisi

Abant Izzet Baysal University Graduate School of Social Sciences, 2008

Yirminci yüzyılın sonlarına doğru, liberal geleneğe olan ilgi yeniden canlanmaya ve bununla berab... more Yirminci yüzyılın sonlarına doğru, liberal geleneğe olan ilgi yeniden canlanmaya ve bununla beraber devlet anlayışı da değişmeye başlamıştır. Bu yeni anlayış, refah devletinin en temel argümanı olan planlama kavramına karşı çıkmaktadır. Bu karşı çıkışın metodolojik temellerini ise bireycilik, bilgi ve kendiliğinden doğan düzen kavramları oluşturmaktadır. Bu çerçevede, liberal gelenek piyasanın ve toplumun işleyişine yapılacak herhangi bir müdahalenin özgürlükleri yok edeceğini, sistemi totalitarizme götüreceğini savunmuştur. Liberal gelenek, özgürlüğü, hem bireysel anlamda hem de özgürlük anlamında "bireyin dışarıdan hiçbir müdahaleye ve zorlamaya maruz kalmaksızın serbestçe hareket edebilmesi" şeklinde negatif karakterli olarak tanımlamakta, siyasi alanda ise özgürlüklerin arttırılmasını, bunun için de kamusal alanın piyasa lehine daraltılarak devletin kanun hakimiyeti altında sınırlandırılmasını öngörmektedir.

Research paper thumbnail of Kapitalizm: Tarımda çöküş ve çevre tahribatı

Memleket Siyaset Yönetim, 2010

Research paper thumbnail of Ottoman Empire integration process into the world system and the evolution of underdevelopment

International Journal of Human Sciences, 2009

Özet Dünya ekonomisinin 16.yüzyıl sonlarından 19.yüzyıl'a kadar geçen dönemine bakıldığında, kapi... more Özet Dünya ekonomisinin 16.yüzyıl sonlarından 19.yüzyıl'a kadar geçen dönemine bakıldığında, kapitalizmin gelişimi ile birlikte birçok ülkenin Dünya-sistemine bir biçimde eklemlendiği görülmektedir. Bu süreç aynı zamanda, ülkeler arasındaki merkez-çevre ilişkilerin belirginleşmesine ve bazı ülkelerin gelişmiş bazılarının ise az gelişmiş olarak ayrışmasına neden olmuştur. Bu ülkelerin azgelişmişlik durumlarının açıklanması, kapitalizmin gelişim sürecinde yaşadıkları sömürge egemenliğinin izah ve tahlilinde yatmaktadır. Ancak Osmanlı İmparatorluğu'nun bu süreç içerisindeki yeri diğer azgelişmiş ülkelerden farklıdır. Zira, Osmanlı İmparatorluğu, kendine has bir toplumsal ve bürokratik yapıya sahiptir. Kapitalizmin gelişim sürecinde, bu yapıların evrimi de diğer Dünya ülkelerinden farklı olmuştur. Dolayısıyla Osmanlı'nın nasıl ve neden azgelişmiş bir ülke olduğu, nasıl ve ne zamandan beri bağımlı bir duruma geldiğinin analiziyle yakından ilintili olmaktadır. Böylesi bir çözümleme ise azgelişmişlik kavramının ve bu kavram altında toplanan sorunların açıklanmasını gerektirmektedir. Çünkü bu sürece gelirken Osmanlı'nın Dünya-sistemine nasıl eklemlendiği ve tedricen nasıl bağımlı bir ekonomiye dönüştüğü, çevreleştiği ya da bu sürece zorlandığı önem taşımaktadır.

Research paper thumbnail of Neo-Mercantilist Policies during the Process of World Agricultural Trade Liberalization

Business and Economics Research Journal, 2011

Research paper thumbnail of Türki̇ye’De Fi̇kri̇ Mülki̇yet Haklari Korumasi Ekonomi̇k Büyüme Ve Teknoloji̇ İhracati İli̇şki̇si̇ni̇n Karşilaştirmali Anali̇zi̇

Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi

Bireylerin akılları ile yarattıkları her hangi bir ekonomik mal üzerine verilen tüm haklar olarak... more Bireylerin akılları ile yarattıkları her hangi bir ekonomik mal üzerine verilen tüm haklar olarak tanımlayabileceğimiz Fikri Mülkiyet Hakları (FHM), teknolojik yeniliği teşvik vasıtasıyla, ekonomik büyümeyi etkileyebilmektedir. Çünkü FMH rejimi; sanayinin yeni iş geliştirme kapasitesinde, rasyonalizasyonunda, teknoloji ediniminde, oluşturulmasında ve ihracatında teşvik edici bir rol oynayarak ülkelerin ekonomik performansı üzerinde pozitif bir etki yaratmaktadır. Bu bağlamda çalışmanın temel amacı, Türkiye’de fikri mülkiyet hakları korumasının, teknoloji edinimi, yüksek teknoloji ürünleri ihracatı ve ekonomik büyüme arasında nasıl bir ilişki olduğunu temel ekonomik göstergeler üzerinden ele alıp, rakip olduğu ülkelerle karşılaştırılarak farklı bir bakış açısı ortaya koymaktır.

Research paper thumbnail of İkti̇sadi̇ Büyümede Kurumsal Faktörler Ve Kurumsal Deği̇şi̇m

Aim of the study is to expose the effect of institutions and institutional structure on economic ... more Aim of the study is to expose the effect of institutions and institutional structure on economic growth to realize which institutional instruments. Institutions have important effect of the economic performance in different way. First of all, Institutions reduce uncertainty by providing the structure to everyday life. In addition, Institutions influencing operation cost by decreasing uncertainty, directing economic activities towards productive fields. Second important matter is the effect of the political regime, government intervention and property rights protection on the economic performance. However institutions variables worldwide. Consequently this argument can be used to explain the level of growth differences