Aylin Erdem - Academia.edu (original) (raw)
Papers by Aylin Erdem
Ayanis Köyü’ndeki etnoarkeolojik araştırmalar, Urartu Dönemi’ne tarihlenen Ayanis Kalesi ve Dışke... more Ayanis Köyü’ndeki etnoarkeolojik araştırmalar, Urartu Dönemi’ne tarihlenen Ayanis Kalesi ve Dışkenti kazılarından elde edilen arkeolojik verilerin yorumlanmasında etnografik bakış açısının önemini orta- ya koymuştur. Bu makalede, Ayanis Köyü’ndeki tarımsal etkinliklerin üretim, depolama ve tüketim düzenleri değerlendirilmiştir. Buna göre, öncelikle Ayanis Köyü’ndeki tarımsal etkinlikler ele alınmış, daha sonra bu araştırmadan elde edilen verilerden yola çıkarak arkeolojik çıkarımlar yapılmıştır. Anahtar Sözcükler: Etnoarkeoloji, Tarımsal Etkinlikler, Ayanis, Doğu Anadolu.Abstract Ethnoarchaeological researches in Ayanis Village revealed the importance of ethnographic viewpo- int for the interpretation of archaeological data from the excavations of Ayanis Fortress and Outer Town, dating to the Urartian period. This paper focused mainly on the agricultural practices in Ayanis from the point of production, storage and consumption patterns. Firstly, the agricultural practices in the vil...
Peeters Publishers eBooks, Dec 31, 2023
Peeters Publishers eBooks, Dec 31, 2023
Anadolu Araştırmaları / Anatolian Research
Archaeological data from the highlands of Eastern Turkey unfortunately does not provide tangible ... more Archaeological data from the highlands of Eastern Turkey unfortunately does not provide tangible evidence for the transformation of the earliest village communities into the institutional societies of the Urartian State period. The first cities, advanced agricultural activities, mass production and developed commercial activities, however, started to appear after the establishment of the Urartian State, as a result of central authority and institutionalization. There is a sharp difference between the pre-Urartian and Urartian State periods, which makes it difficult to understand the stages of the state transformation process. This article discusses political and social changes and stages of state formation through the archaeological data, chronologically. The emergence of the first elites in the Eastern Anatolian plateaus goes back to the Middle Bronze Age with the appearance of the kurgan burials, which is mostly observed in Northeastern Anatolia. After a while, another organizational process started in the Van Lake Basin during the Late Bronze-Early Iron Age, which is characterized by the construction of fortresses and cemeteries including bronze and iron weapons. This means the state formation in the region and the establishment of the Urartian State rises from the organizational process of the semi-nomadic tribes dealing with animal husbandry during the Early Iron Age, rather than farmer societies engaged in agriculture. In other words, the state formation in the Eastern Anatolian highlands did not develop from the agricultural model of "village, city and state". Rather, it is observed in the form of "village, state and city".
Anadolu Araştırmaları / Anatolian Research
Bayraklı Höyüğü (Eski Smyrna) kazıları çerçevesinde 2017 yılından itibaren "Batı Açmaları"nda yür... more Bayraklı Höyüğü (Eski Smyrna) kazıları çerçevesinde 2017 yılından itibaren "Batı Açmaları"nda yürütülen çalışmalarda Erken Tunç Çağ sonu ve Orta Tunç Çağ başlangıcına tarihlenen veriler açığa çıkarılmıştır. Başlıca 3 mimari yapı katıyla temsil edilen alanın, Erken-Orta Tunç Çağ geçiş dönemine tarihlenen I. Tabaka'sından ele geçen seramik bulguları içinde antropomorfik (insan yüzlü) kap parçalarına rastlanmıştır. Söz konusu tabakadan elde edilen seramik repertuvarı içinde az sayıda örnekle temsil edilen insan yüzlü kapların, farklı tipte ve özellikteki kaplardan oluştuğu dikkati çekmektedir. Bu makalede, Bayraklı'nın I. Tabakasında bulunan antropomorfik kaplar, form, mal ve bezeme özellikleri açısından değerlendirilerek Batı Anadolu'daki diğer Tunç Çağ merkezlerinde bulunan örneklerle karşılaştırma yoluna gidilmiştir. Buna göre Bayraklı'daki örnekler, form ve bezeme açısından ele alınarak Batı Anadolu arkeolojisindeki yeri üzerine bir değerlendirme yapılmıştır.
Son yıllarda Ege dünyasındaki araştırmalarla ön plana çıkmaya başlayan pişmiş toprak makaraların ... more Son yıllarda Ege dünyasındaki araştırmalarla ön plana çıkmaya başlayan pişmiş toprak makaraların Neolitik Dönem'den itibaren varolduğu ve özellikle de MÖ 2. binyıl boyunca yaygın olarak kullanıldığı dikkati çeker. Eldeki arkeolojik veriler ışığında, bilim adamları bu objelerin dokumacılıkta kullanıldığı konusunda hemfikirdir. Ege dünyasında birçok merkezde tespit edilmesine rağmen, Batı Anadolu'daki yayılım alanı sadece birkaç yerleşim yeriyle sınırlıdır. Bu çalışmada, Bayraklı'da bulunan makaralar değerlendirilerek, Batı Anadolu'daki yayılım haritasına yeni bir merkez daha eklenmiştir. Ayrıca tarihsel süreç ve tipoloji açısından Bayraklı makaralarının, Ege dünyası ve diğer Batı Anadolu merkezleriyle tutarlı bir bütünlük sergilediği ortaya konmuşturClay spools which came into prominence with the studies in recent years, appear in the Neolithic Period and become widespread especially during the 2nd Millennium BC in the Aegean world. According to the archaeological evi...
Bayraklı-Tepekule Mound (Old Smyrna) is located on the slope of Yamanlar Mountain in İzmir provin... more Bayraklı-Tepekule Mound (Old Smyrna) is located on the slope of Yamanlar Mountain in İzmir province and covers an area of approximately 100 hectares, which is surrounded by the modern city today. The excavations since 1948 indicate a long-standing background of the archaeological projects up to the present. However, the prehistoric periods of the mound are still very little known since the previous projects were mainly engaged in the Hellenic period by reason of the fact that a large Hellenic city remains standing on the mound. New excavations in Bayraklı have been proceeding since 2014 under the direction of Prof. Dr. Cumhur Tanrıver from Ege University. A team, the present authors also participated, conducted the prehistoric excavations for a month in August 2015. Area H was chosen for the beginning of the prehistoric excavations, for the upper layers (Iron Age) of this trench was removed during the old excavations period. According to the publications, the earliest date of this t...
Doğu ve Güneydoğu Anadolu köylerinde yaygın olarak karşımıza çıkan tandırlar, kırsal yaşamın bir ... more Doğu ve Güneydoğu Anadolu köylerinde yaygın olarak karşımıza çıkan tandırlar, kırsal yaşamın bir parçası olarak kabul edilir. Bu bölgelerdeki köy hanelerinin mimari planlamasında genellikle tandırların kullanımına hizmet eden ayrı bir mekânın oluşturulduğu ve bunların “tandır evi” olarak tanımlandığı dikkati çeker. Yaz mevsiminde ise daha çok evin bahçesinde veya avlusunda yer alan “yazlık tandırlar” kullanılır. Tandırların bu bölgelerdeki arkeolojik kazılarda da yaygın olarak karşımıza çıktığı bilinir. Ancak arkeolojik kayıtlarda bunların üretim teknikleri ve/veya işlevleri gibi konular üzerinde pek fazla durulmamıştır. Bu makalede ilk önce, günümüz tandırlarının üretim tekniği, fırın olarak inşa edilme yöntemleri, kullanım döngüsü ve sosyo- kültürel yapısı gibi etnografik veriler değerlendirilerek bazı bölgesel farklılıklar ortaya konmuştur. Ardından, arkeolojik veriler ışığında, tandır fırınlarının kronolojik olarak günümüze kadarki varlığı tartışılmış ve son olarak etnoarkeoloji...
WOS: 000306093100006An overall assessment of both the archaeological evidence and as well the wri... more WOS: 000306093100006An overall assessment of both the archaeological evidence and as well the written documents indicate tribal organizations, not unlike present-day "asiret"s had already emerged in Eastern Anatolia by the beginning of the Iron Ages. This paper discusses the existence of semi-nomadic asirets/tribes in the Early Iron Age and their continuation into the Urartian period. In visualizing the active role played by the asirets/tribes during the Urartian state system, comparisons with the status of asirets/tribes within the Ottoman Empire sets an excellent analogy, as the tribes of eastern Anatolia, as the tribes constituted a major component of the Ottoman state system. The present day asirets in Eastern Turkey were also considered in reviewing the modalities of asiret and state relations during the Iron Ages
Ege Yayınları, 2019
Özet İnsanlık tarihinin dönüşüm noktalarından biri olarak kabul edilen demir teknolojisi, askeri ... more Özet İnsanlık tarihinin dönüşüm noktalarından biri olarak kabul edilen demir teknolojisi, askeri ve siyasi alandaki kullanımının yanı sıra, inanç sistemi ve ritüellerin de önemli bir parçasıdır. İlk önceleri doğadaki meteorit demiri şekillendiren insan, bunun gökten geldi-ği bilgisine sahipti. Nitekim Sümer, Mısır ve Hitit uygarlıklarında, demir madeni için "gök demiri" anlamına gelen terimlerin kullanıldığı bilinir. Demir Çağ'la birlikte demirin maden filizinden çıkarılması ve işlenmesi gibi süreçlerde de demirin kutsallığı devam etmiş ve buna bağlı olarak çeşitli madenci ritüelleri şekillenmeye başlamıştır. Bu çalışmada, çeşitli kültürlerden takip edilebilen demirci ritüellerinin, Demir Çağ Doğu Anadolu'sundaki olası yeri ve önemi, dolaylı arkeolojik veriler üzerinden tartışılacaktır. Erken Demir Çağ'dan itibaren ortaya çıkan ve Urartu Devleti döneminde devam eden demir alet ve silah endüstrisinin, ritüel davranışlardaki yansıması arkeolojik veriler üze-rinden yorumlanacaktır. Abstract Iron technology, considered as one of the points of transformation in the history of humanity, is an important part of the belief system and rituals as well as in military and political fields. At first, the man who shaped the meteorite iron in nature had the knowledge that it came from the sky. Thus, Sumerian, Egyptian and Hittite civilizations are known to use the term meaning "sky iron" for iron material. With the Iron Age, iron sanctity continued in the processes such as the extraction and manufacturing of iron from the ore mine and that is why various miners' rituals began to take shape during this period. In this study, the place of the blacksmith rituals, which can be followed from various cultures, in the Iron Age Eastern Anatolia will be discussed with the indirect archaeological evidence. The reflection of iron tools and weapons industry which emerged in the Early Iron Age and continued during the Urartian State period, to the ritual behavior will be interpreted according to the archaeological data.
Ege Üniversitesi Basımevi, 2020
Zero Books, 2019
Bayraklı-Tepekule Mound, which is known as Old Smyrna because of the first settlement of İzmir Pr... more Bayraklı-Tepekule Mound, which is known as Old Smyrna because of the first settlement of İzmir Province, is located in Bayraklı District. This settlement is situated at the Gulf of İzmir and known as a port city from the earliest period. However it is now located within a few hundred meters from the sea due to the fillings on the sea. It has been excavating since 1948 and covers around 100 hectares of area. A Hellenic city surrounded by a city wall is still standing on the mound. Therefore, it is not surprising that the studies have been mostly concentrated to these later period city up to now. Excavations in Bayraklı so far indicates that the earliest settlement is going back to the Early Bronze Age, dating to the 3 rd Millennium BC. The layers of this period was excavated in 1949 and a brief results about this period is reported in the 1950 publication by E. Akurgal. Although this publication make a great contribute about the place of Bayraklı Mound in the Early Bronze Age archaeology, there are still many questions needs to answer such as approximate size of EBA settlement, pottery traditions, socioeconomic structure, importance in the EBA archaeology and etc. Therefore one of the main objective of the new period excavation team is to excavate of Early Bronze Age layers as well. In this study, the first results of 2018 excavations about Early Bronze Age remains in the West Trench was to be presented.
The most common pottery type of the Early Iren Age in southeastern Turkey including the Lake Van ... more The most common pottery type of the Early Iren Age in southeastern Turkey including the Lake Van Basin and the Elazig-Malatya region consists mainly of carinated bowls with one or more grooves just below the rim of the pot. These pots are usually pinkish brown or buff coloured and self-slipped, frequently without the application of burnishing or only slightly burnished. The pottery examined in this paper is from excavations at Karaz, Pulur and Güzelova in the Erzurum region. Materials from a sounding at Pulur and from surveys conducted on the Erzurum and Pasinler plains indicate that the surface colour of the Early Iron Age pottery in this area is mostly greyish brown, grey and black and that the grooved ware tradition does not exist in the Erzurum province, whereas grooved ware is a diagnostic type of ware in the rest of Eastern Anatolia
Archaeology and History of Urartu (Biainili), 2021
Dogal tepeler uzerinde yer alan sitadellerin eteklerine merkezi otorite tarafindan planlanarak in... more Dogal tepeler uzerinde yer alan sitadellerin eteklerine merkezi otorite tarafindan planlanarak insa edilen Urartu kentleri, askeri seferler sonucunda cesitli bolgelerden getirilen halklarin yerlestirildigi farkli etnik gruplari barindiran kozmopolit toplum yapisina sahiptir. Arkeolojik veriler ve yazili kaynaklar Urartu dis kentleri ve sitadeller arasindaki iliskilerin niteligi hakkinda kismen ipucu verir. Bu makalede Ayanis kazilarindan elde edilen arkeolojik veriler isiginda, dis kent ve sitadel arasinda gelistirilen sosyo-ekonomik iliskilerin degerlendirmesi yapilmistir.
TÜRKİYE BİLİMLER AKADEMİSİ ARKEOLOJİ DERGİSİ, 2018
Archaeological data and written sources signify some social and political changes in the East Ana... more Archaeological data and written sources signify some social and political changes in the East Anatolia during the Early Iron Age. The appearance of the fortresses and the conflicts between the tribes are the testimony of rising the status and wealth in the Early Iron Age population. However, their reflection to the burials is not very clear though none of the burials have attributed to a ruler or a special person yet. That means, the evidence from the Early Iron Age burials alone, do not enough for the indicator of status and wealth. But, if the burials are interpreted from the overhead, together with other archaeological information, the existence of the iron and bronze objects in the burials can be interpreted as a reflection of the status and wealth in the East Anatolia.
Türkiye Bilimler Akademisi Arkeoloji Dergisi, 2016
Son yıllarda Ege dünyasındaki araştırmalarla ön plana çıkmaya başlayan pişmiş toprak makaraların ... more Son yıllarda Ege dünyasındaki araştırmalarla ön plana çıkmaya başlayan pişmiş toprak makaraların Neolitik Dönem'den itibaren varolduğu ve özellikle de MÖ 2. binyıl boyunca yaygın olarak kullanıldığı dikkati çeker. Eldeki arkeolojik veriler ışığında, bilim adamları bu objelerin dokumacılıkta kullanıldığı konusunda hemfikirdir. Ege dünyasında birçok merkezde tespit edilmesine rağmen, Batı Anadolu'daki yayılım alanı sadece birkaç yerleşim yeriyle sınırlıdır. Bu çalışmada, Bayraklı'da bulunan makaralar değerlendirilerek, Batı Anadolu'daki yayılım haritasına yeni bir merkez daha eklenmiştir. Ayrıca tarihsel süreç ve tipoloji açısından Bayraklı makaralarının, Ege dünyası ve diğer Batı Anadolu merkezleriyle tutarlı bir bütünlük sergilediği ortaya konmuştur.
Türkiye Bilimler Akademisi Arkeoloji Dergisi, 2013
Doğu ve Güneydoğu Anadolu köylerinde yaygın olarak karşımıza çıkan tandırlar, kırsal yaşamın bir ... more Doğu ve Güneydoğu Anadolu köylerinde yaygın olarak karşımıza çıkan tandırlar, kırsal yaşamın bir parçası olarak ^ kabul edilir. Bu bölgelerdeki köy hanelerinin mimari planlamasında genellikle tandırların kullanımına hizmet eden ayrı bir mekânın oluşturulduğu ve bunların "tandır evi" olarak tanımlandığı dikkati çeker. Yaz mevsiminde ise daha çok evin bahçesinde veya avlusunda yer alan "yazlık tandırlar" kullanılır. Tandırların bu bölgelerdeki arkeolojik kazılarda da yaygın olarak karşımıza çıktığı bilinir. Ancak arkeolojik kayıtlarda bunların üretim teknikleri ve/veya işlevleri gibi konular üzerinde pek fazla durulmamıştır. Bu makalede ilk önce, günümüz tandırlarının üretim tekniği, fırın olarak inşa edilme yöntemleri, kullanım döngüsü ve sosyo-kültürel yapısı gibi etnografik veriler değerlendirilerek bazı bölgesel farklılıklar ortaya konmuştur. Ardından, arkeolojik veriler ışığında, tandır fırınlarının kronolojik olarak günümüze kadarki varlığı tartışılmış ve son olarak etnoarkeolojik değerlendirme yapılmıştır.
Ayanis Köyü’ndeki etnoarkeolojik araştırmalar, Urartu Dönemi’ne tarihlenen Ayanis Kalesi ve Dışke... more Ayanis Köyü’ndeki etnoarkeolojik araştırmalar, Urartu Dönemi’ne tarihlenen Ayanis Kalesi ve Dışkenti kazılarından elde edilen arkeolojik verilerin yorumlanmasında etnografik bakış açısının önemini orta- ya koymuştur. Bu makalede, Ayanis Köyü’ndeki tarımsal etkinliklerin üretim, depolama ve tüketim düzenleri değerlendirilmiştir. Buna göre, öncelikle Ayanis Köyü’ndeki tarımsal etkinlikler ele alınmış, daha sonra bu araştırmadan elde edilen verilerden yola çıkarak arkeolojik çıkarımlar yapılmıştır. Anahtar Sözcükler: Etnoarkeoloji, Tarımsal Etkinlikler, Ayanis, Doğu Anadolu.Abstract Ethnoarchaeological researches in Ayanis Village revealed the importance of ethnographic viewpo- int for the interpretation of archaeological data from the excavations of Ayanis Fortress and Outer Town, dating to the Urartian period. This paper focused mainly on the agricultural practices in Ayanis from the point of production, storage and consumption patterns. Firstly, the agricultural practices in the vil...
Peeters Publishers eBooks, Dec 31, 2023
Peeters Publishers eBooks, Dec 31, 2023
Anadolu Araştırmaları / Anatolian Research
Archaeological data from the highlands of Eastern Turkey unfortunately does not provide tangible ... more Archaeological data from the highlands of Eastern Turkey unfortunately does not provide tangible evidence for the transformation of the earliest village communities into the institutional societies of the Urartian State period. The first cities, advanced agricultural activities, mass production and developed commercial activities, however, started to appear after the establishment of the Urartian State, as a result of central authority and institutionalization. There is a sharp difference between the pre-Urartian and Urartian State periods, which makes it difficult to understand the stages of the state transformation process. This article discusses political and social changes and stages of state formation through the archaeological data, chronologically. The emergence of the first elites in the Eastern Anatolian plateaus goes back to the Middle Bronze Age with the appearance of the kurgan burials, which is mostly observed in Northeastern Anatolia. After a while, another organizational process started in the Van Lake Basin during the Late Bronze-Early Iron Age, which is characterized by the construction of fortresses and cemeteries including bronze and iron weapons. This means the state formation in the region and the establishment of the Urartian State rises from the organizational process of the semi-nomadic tribes dealing with animal husbandry during the Early Iron Age, rather than farmer societies engaged in agriculture. In other words, the state formation in the Eastern Anatolian highlands did not develop from the agricultural model of "village, city and state". Rather, it is observed in the form of "village, state and city".
Anadolu Araştırmaları / Anatolian Research
Bayraklı Höyüğü (Eski Smyrna) kazıları çerçevesinde 2017 yılından itibaren "Batı Açmaları"nda yür... more Bayraklı Höyüğü (Eski Smyrna) kazıları çerçevesinde 2017 yılından itibaren "Batı Açmaları"nda yürütülen çalışmalarda Erken Tunç Çağ sonu ve Orta Tunç Çağ başlangıcına tarihlenen veriler açığa çıkarılmıştır. Başlıca 3 mimari yapı katıyla temsil edilen alanın, Erken-Orta Tunç Çağ geçiş dönemine tarihlenen I. Tabaka'sından ele geçen seramik bulguları içinde antropomorfik (insan yüzlü) kap parçalarına rastlanmıştır. Söz konusu tabakadan elde edilen seramik repertuvarı içinde az sayıda örnekle temsil edilen insan yüzlü kapların, farklı tipte ve özellikteki kaplardan oluştuğu dikkati çekmektedir. Bu makalede, Bayraklı'nın I. Tabakasında bulunan antropomorfik kaplar, form, mal ve bezeme özellikleri açısından değerlendirilerek Batı Anadolu'daki diğer Tunç Çağ merkezlerinde bulunan örneklerle karşılaştırma yoluna gidilmiştir. Buna göre Bayraklı'daki örnekler, form ve bezeme açısından ele alınarak Batı Anadolu arkeolojisindeki yeri üzerine bir değerlendirme yapılmıştır.
Son yıllarda Ege dünyasındaki araştırmalarla ön plana çıkmaya başlayan pişmiş toprak makaraların ... more Son yıllarda Ege dünyasındaki araştırmalarla ön plana çıkmaya başlayan pişmiş toprak makaraların Neolitik Dönem'den itibaren varolduğu ve özellikle de MÖ 2. binyıl boyunca yaygın olarak kullanıldığı dikkati çeker. Eldeki arkeolojik veriler ışığında, bilim adamları bu objelerin dokumacılıkta kullanıldığı konusunda hemfikirdir. Ege dünyasında birçok merkezde tespit edilmesine rağmen, Batı Anadolu'daki yayılım alanı sadece birkaç yerleşim yeriyle sınırlıdır. Bu çalışmada, Bayraklı'da bulunan makaralar değerlendirilerek, Batı Anadolu'daki yayılım haritasına yeni bir merkez daha eklenmiştir. Ayrıca tarihsel süreç ve tipoloji açısından Bayraklı makaralarının, Ege dünyası ve diğer Batı Anadolu merkezleriyle tutarlı bir bütünlük sergilediği ortaya konmuşturClay spools which came into prominence with the studies in recent years, appear in the Neolithic Period and become widespread especially during the 2nd Millennium BC in the Aegean world. According to the archaeological evi...
Bayraklı-Tepekule Mound (Old Smyrna) is located on the slope of Yamanlar Mountain in İzmir provin... more Bayraklı-Tepekule Mound (Old Smyrna) is located on the slope of Yamanlar Mountain in İzmir province and covers an area of approximately 100 hectares, which is surrounded by the modern city today. The excavations since 1948 indicate a long-standing background of the archaeological projects up to the present. However, the prehistoric periods of the mound are still very little known since the previous projects were mainly engaged in the Hellenic period by reason of the fact that a large Hellenic city remains standing on the mound. New excavations in Bayraklı have been proceeding since 2014 under the direction of Prof. Dr. Cumhur Tanrıver from Ege University. A team, the present authors also participated, conducted the prehistoric excavations for a month in August 2015. Area H was chosen for the beginning of the prehistoric excavations, for the upper layers (Iron Age) of this trench was removed during the old excavations period. According to the publications, the earliest date of this t...
Doğu ve Güneydoğu Anadolu köylerinde yaygın olarak karşımıza çıkan tandırlar, kırsal yaşamın bir ... more Doğu ve Güneydoğu Anadolu köylerinde yaygın olarak karşımıza çıkan tandırlar, kırsal yaşamın bir parçası olarak kabul edilir. Bu bölgelerdeki köy hanelerinin mimari planlamasında genellikle tandırların kullanımına hizmet eden ayrı bir mekânın oluşturulduğu ve bunların “tandır evi” olarak tanımlandığı dikkati çeker. Yaz mevsiminde ise daha çok evin bahçesinde veya avlusunda yer alan “yazlık tandırlar” kullanılır. Tandırların bu bölgelerdeki arkeolojik kazılarda da yaygın olarak karşımıza çıktığı bilinir. Ancak arkeolojik kayıtlarda bunların üretim teknikleri ve/veya işlevleri gibi konular üzerinde pek fazla durulmamıştır. Bu makalede ilk önce, günümüz tandırlarının üretim tekniği, fırın olarak inşa edilme yöntemleri, kullanım döngüsü ve sosyo- kültürel yapısı gibi etnografik veriler değerlendirilerek bazı bölgesel farklılıklar ortaya konmuştur. Ardından, arkeolojik veriler ışığında, tandır fırınlarının kronolojik olarak günümüze kadarki varlığı tartışılmış ve son olarak etnoarkeoloji...
WOS: 000306093100006An overall assessment of both the archaeological evidence and as well the wri... more WOS: 000306093100006An overall assessment of both the archaeological evidence and as well the written documents indicate tribal organizations, not unlike present-day "asiret"s had already emerged in Eastern Anatolia by the beginning of the Iron Ages. This paper discusses the existence of semi-nomadic asirets/tribes in the Early Iron Age and their continuation into the Urartian period. In visualizing the active role played by the asirets/tribes during the Urartian state system, comparisons with the status of asirets/tribes within the Ottoman Empire sets an excellent analogy, as the tribes of eastern Anatolia, as the tribes constituted a major component of the Ottoman state system. The present day asirets in Eastern Turkey were also considered in reviewing the modalities of asiret and state relations during the Iron Ages
Ege Yayınları, 2019
Özet İnsanlık tarihinin dönüşüm noktalarından biri olarak kabul edilen demir teknolojisi, askeri ... more Özet İnsanlık tarihinin dönüşüm noktalarından biri olarak kabul edilen demir teknolojisi, askeri ve siyasi alandaki kullanımının yanı sıra, inanç sistemi ve ritüellerin de önemli bir parçasıdır. İlk önceleri doğadaki meteorit demiri şekillendiren insan, bunun gökten geldi-ği bilgisine sahipti. Nitekim Sümer, Mısır ve Hitit uygarlıklarında, demir madeni için "gök demiri" anlamına gelen terimlerin kullanıldığı bilinir. Demir Çağ'la birlikte demirin maden filizinden çıkarılması ve işlenmesi gibi süreçlerde de demirin kutsallığı devam etmiş ve buna bağlı olarak çeşitli madenci ritüelleri şekillenmeye başlamıştır. Bu çalışmada, çeşitli kültürlerden takip edilebilen demirci ritüellerinin, Demir Çağ Doğu Anadolu'sundaki olası yeri ve önemi, dolaylı arkeolojik veriler üzerinden tartışılacaktır. Erken Demir Çağ'dan itibaren ortaya çıkan ve Urartu Devleti döneminde devam eden demir alet ve silah endüstrisinin, ritüel davranışlardaki yansıması arkeolojik veriler üze-rinden yorumlanacaktır. Abstract Iron technology, considered as one of the points of transformation in the history of humanity, is an important part of the belief system and rituals as well as in military and political fields. At first, the man who shaped the meteorite iron in nature had the knowledge that it came from the sky. Thus, Sumerian, Egyptian and Hittite civilizations are known to use the term meaning "sky iron" for iron material. With the Iron Age, iron sanctity continued in the processes such as the extraction and manufacturing of iron from the ore mine and that is why various miners' rituals began to take shape during this period. In this study, the place of the blacksmith rituals, which can be followed from various cultures, in the Iron Age Eastern Anatolia will be discussed with the indirect archaeological evidence. The reflection of iron tools and weapons industry which emerged in the Early Iron Age and continued during the Urartian State period, to the ritual behavior will be interpreted according to the archaeological data.
Ege Üniversitesi Basımevi, 2020
Zero Books, 2019
Bayraklı-Tepekule Mound, which is known as Old Smyrna because of the first settlement of İzmir Pr... more Bayraklı-Tepekule Mound, which is known as Old Smyrna because of the first settlement of İzmir Province, is located in Bayraklı District. This settlement is situated at the Gulf of İzmir and known as a port city from the earliest period. However it is now located within a few hundred meters from the sea due to the fillings on the sea. It has been excavating since 1948 and covers around 100 hectares of area. A Hellenic city surrounded by a city wall is still standing on the mound. Therefore, it is not surprising that the studies have been mostly concentrated to these later period city up to now. Excavations in Bayraklı so far indicates that the earliest settlement is going back to the Early Bronze Age, dating to the 3 rd Millennium BC. The layers of this period was excavated in 1949 and a brief results about this period is reported in the 1950 publication by E. Akurgal. Although this publication make a great contribute about the place of Bayraklı Mound in the Early Bronze Age archaeology, there are still many questions needs to answer such as approximate size of EBA settlement, pottery traditions, socioeconomic structure, importance in the EBA archaeology and etc. Therefore one of the main objective of the new period excavation team is to excavate of Early Bronze Age layers as well. In this study, the first results of 2018 excavations about Early Bronze Age remains in the West Trench was to be presented.
The most common pottery type of the Early Iren Age in southeastern Turkey including the Lake Van ... more The most common pottery type of the Early Iren Age in southeastern Turkey including the Lake Van Basin and the Elazig-Malatya region consists mainly of carinated bowls with one or more grooves just below the rim of the pot. These pots are usually pinkish brown or buff coloured and self-slipped, frequently without the application of burnishing or only slightly burnished. The pottery examined in this paper is from excavations at Karaz, Pulur and Güzelova in the Erzurum region. Materials from a sounding at Pulur and from surveys conducted on the Erzurum and Pasinler plains indicate that the surface colour of the Early Iron Age pottery in this area is mostly greyish brown, grey and black and that the grooved ware tradition does not exist in the Erzurum province, whereas grooved ware is a diagnostic type of ware in the rest of Eastern Anatolia
Archaeology and History of Urartu (Biainili), 2021
Dogal tepeler uzerinde yer alan sitadellerin eteklerine merkezi otorite tarafindan planlanarak in... more Dogal tepeler uzerinde yer alan sitadellerin eteklerine merkezi otorite tarafindan planlanarak insa edilen Urartu kentleri, askeri seferler sonucunda cesitli bolgelerden getirilen halklarin yerlestirildigi farkli etnik gruplari barindiran kozmopolit toplum yapisina sahiptir. Arkeolojik veriler ve yazili kaynaklar Urartu dis kentleri ve sitadeller arasindaki iliskilerin niteligi hakkinda kismen ipucu verir. Bu makalede Ayanis kazilarindan elde edilen arkeolojik veriler isiginda, dis kent ve sitadel arasinda gelistirilen sosyo-ekonomik iliskilerin degerlendirmesi yapilmistir.
TÜRKİYE BİLİMLER AKADEMİSİ ARKEOLOJİ DERGİSİ, 2018
Archaeological data and written sources signify some social and political changes in the East Ana... more Archaeological data and written sources signify some social and political changes in the East Anatolia during the Early Iron Age. The appearance of the fortresses and the conflicts between the tribes are the testimony of rising the status and wealth in the Early Iron Age population. However, their reflection to the burials is not very clear though none of the burials have attributed to a ruler or a special person yet. That means, the evidence from the Early Iron Age burials alone, do not enough for the indicator of status and wealth. But, if the burials are interpreted from the overhead, together with other archaeological information, the existence of the iron and bronze objects in the burials can be interpreted as a reflection of the status and wealth in the East Anatolia.
Türkiye Bilimler Akademisi Arkeoloji Dergisi, 2016
Son yıllarda Ege dünyasındaki araştırmalarla ön plana çıkmaya başlayan pişmiş toprak makaraların ... more Son yıllarda Ege dünyasındaki araştırmalarla ön plana çıkmaya başlayan pişmiş toprak makaraların Neolitik Dönem'den itibaren varolduğu ve özellikle de MÖ 2. binyıl boyunca yaygın olarak kullanıldığı dikkati çeker. Eldeki arkeolojik veriler ışığında, bilim adamları bu objelerin dokumacılıkta kullanıldığı konusunda hemfikirdir. Ege dünyasında birçok merkezde tespit edilmesine rağmen, Batı Anadolu'daki yayılım alanı sadece birkaç yerleşim yeriyle sınırlıdır. Bu çalışmada, Bayraklı'da bulunan makaralar değerlendirilerek, Batı Anadolu'daki yayılım haritasına yeni bir merkez daha eklenmiştir. Ayrıca tarihsel süreç ve tipoloji açısından Bayraklı makaralarının, Ege dünyası ve diğer Batı Anadolu merkezleriyle tutarlı bir bütünlük sergilediği ortaya konmuştur.
Türkiye Bilimler Akademisi Arkeoloji Dergisi, 2013
Doğu ve Güneydoğu Anadolu köylerinde yaygın olarak karşımıza çıkan tandırlar, kırsal yaşamın bir ... more Doğu ve Güneydoğu Anadolu köylerinde yaygın olarak karşımıza çıkan tandırlar, kırsal yaşamın bir parçası olarak ^ kabul edilir. Bu bölgelerdeki köy hanelerinin mimari planlamasında genellikle tandırların kullanımına hizmet eden ayrı bir mekânın oluşturulduğu ve bunların "tandır evi" olarak tanımlandığı dikkati çeker. Yaz mevsiminde ise daha çok evin bahçesinde veya avlusunda yer alan "yazlık tandırlar" kullanılır. Tandırların bu bölgelerdeki arkeolojik kazılarda da yaygın olarak karşımıza çıktığı bilinir. Ancak arkeolojik kayıtlarda bunların üretim teknikleri ve/veya işlevleri gibi konular üzerinde pek fazla durulmamıştır. Bu makalede ilk önce, günümüz tandırlarının üretim tekniği, fırın olarak inşa edilme yöntemleri, kullanım döngüsü ve sosyo-kültürel yapısı gibi etnografik veriler değerlendirilerek bazı bölgesel farklılıklar ortaya konmuştur. Ardından, arkeolojik veriler ışığında, tandır fırınlarının kronolojik olarak günümüze kadarki varlığı tartışılmış ve son olarak etnoarkeolojik değerlendirme yapılmıştır.