Fatma Fırıncı - Academia.edu (original) (raw)
Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğtim Fakültesi Tarih Öğretmenliği Ana Bilim Dalı Lisans Öğrencisi
Phone: +905354801692
less
Uploads
Papers by Fatma Fırıncı
gelişim psikolojisi ile tarih eğitimi arasındaki ilişki.
makale, 2024
İnsanı belirleyen en temel varlık koşullarında biri onun aynı zamanda tarihsel bir varlık olmasıd... more İnsanı belirleyen en temel varlık koşullarında biri onun aynı zamanda tarihsel bir varlık olmasıdır.
Tarihin materyali de hedefi de bütünüyle insandır. Tarih insanın varoluş şartlarının gereğince
geriye bakarak yaşanan tarihi olaylardan ders çıkararak toplumun anlaşılması ve sorunların çözüme
kavuşturulması için önemli bir görev üstlenmektedir. Tarih bir bilim dalı olarak insanı ve insanın
geçmişteki eylemleri konu alması bakımından zaman olgusuyla iç içe geçmiş durumdadır. İbni
Haldun ve İslam tarih yazıcıları da bu görüşü desteklemişlerdir aynı zamanda batı tarihi bir bilim
olarak kabul etmezken onlar tarihi bir bilim olarak kabul etmiş ve yarınlarımızı anlamak için bize
yol gösterici olduğunu savunmuşlardır. İbni Haldun tarih bilimin gelişim sürecinde tarih ilmine
yeni bir boyut kazandırmış tarih felsefesini yeni bir disiplin olarak ortaya koymuştur. O döneme
kadar kronolojik olarak yazılan tarih bilimi İbni Haldun ile birlikte olayları neden sonuç ilişkisine
dayanarak ele almıştır, ele aldığı bu disipline de ümran ilmi adını vermiş ve kendi tarih metodunu
geliştirmiştir. İslam tarih yazıcılığında da tarih yazımı hicretin ilk yılları ile gelişerek ilerlemiştir.
İslam tarihçileri kuran ışığında tarih bilimine oldukça önem vermiş ve bu doğrultuda
ilerlemişlerdir. Kuran ışığında ilerlemeleri İslam tarih yazıcılığının manevi bir boyut kazanmasına
vesile olmuş. Tarihe ibret almak için yönelmeleri gerektiğini vurgulamışlardır.
gelişim psikolojisi ile tarih eğitimi arasındaki ilişki.
makale, 2024
İnsanı belirleyen en temel varlık koşullarında biri onun aynı zamanda tarihsel bir varlık olmasıd... more İnsanı belirleyen en temel varlık koşullarında biri onun aynı zamanda tarihsel bir varlık olmasıdır.
Tarihin materyali de hedefi de bütünüyle insandır. Tarih insanın varoluş şartlarının gereğince
geriye bakarak yaşanan tarihi olaylardan ders çıkararak toplumun anlaşılması ve sorunların çözüme
kavuşturulması için önemli bir görev üstlenmektedir. Tarih bir bilim dalı olarak insanı ve insanın
geçmişteki eylemleri konu alması bakımından zaman olgusuyla iç içe geçmiş durumdadır. İbni
Haldun ve İslam tarih yazıcıları da bu görüşü desteklemişlerdir aynı zamanda batı tarihi bir bilim
olarak kabul etmezken onlar tarihi bir bilim olarak kabul etmiş ve yarınlarımızı anlamak için bize
yol gösterici olduğunu savunmuşlardır. İbni Haldun tarih bilimin gelişim sürecinde tarih ilmine
yeni bir boyut kazandırmış tarih felsefesini yeni bir disiplin olarak ortaya koymuştur. O döneme
kadar kronolojik olarak yazılan tarih bilimi İbni Haldun ile birlikte olayları neden sonuç ilişkisine
dayanarak ele almıştır, ele aldığı bu disipline de ümran ilmi adını vermiş ve kendi tarih metodunu
geliştirmiştir. İslam tarih yazıcılığında da tarih yazımı hicretin ilk yılları ile gelişerek ilerlemiştir.
İslam tarihçileri kuran ışığında tarih bilimine oldukça önem vermiş ve bu doğrultuda
ilerlemişlerdir. Kuran ışığında ilerlemeleri İslam tarih yazıcılığının manevi bir boyut kazanmasına
vesile olmuş. Tarihe ibret almak için yönelmeleri gerektiğini vurgulamışlardır.