Hakan Akar - Academia.edu (original) (raw)

Papers by Hakan Akar

Research paper thumbnail of Waste Sector in South Africa in Terms of Public Expenses and Analysis on the Factors That Define Waste Generation

DergiPark (Istanbul University), Mar 31, 2022

The main purpose of this study is to address the waste problem that exists, especially in underde... more The main purpose of this study is to address the waste problem that exists, especially in underdeveloped, and developing countries, and has the potential to grow day by day. For this, analyzes of waste types and public waste management activities in South Africa in terms of public expenditures were made. In addition, the stages of the waste process were systematically revealed by approaching the subject in a more holistic manner. For this purpose, the waste management hierarchy was emphasized. From this hierarchy, it was concluded that the most important stage for long-term waste management policies is the waste generation stage. Then, the economic and demographic factors that triggered the waste production were investigated, and parallel to this, analyzes were made on the South African sample at the end of the study. It is aimed that the results of the research will set an example for other countries with similar economic and sociological structures. In the empirical analysis part, ARDL cointegration analysis was carried out using the 2001-2020 period data of South Africa. While the gross domestic product (GDP) was determined as the economic factor determining the waste production of the country, population variables were used as the demographic factor. According to the results, long-term and statistically significant effects were found between waste production, GDP, and population. Accordingly, it was concluded that a 1-unit increase in GDP will affect waste production by 3.35 units in the same direction, while the population will affect waste production by 10.9 units in the same direction. In addition, it was determined that the effect of a deviation from a short-term balance on wastes will decrease after 1.57 periods (years) and return to balance, and this is statistically significant.

Research paper thumbnail of Dış borç sorunu ve mali kriz

Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. ... more Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. Borçlanma ve borç krizleri geçmişte sadece gelişmekte olan ülkeleri, günümüzde ise tüm dünya ülkelerini ilgilendirmektedir. Bu nedenle öncelikle kavramsal zemindeki belirsizlikleri gidermeye ihtiyaç vardır. Dış borçlarla diğer kavramlar (özellikle dış yardımlar) arasındaki ayrımı belirtirsek, dış borçlar dış yardımlardan tamamen farklıdır.

Research paper thumbnail of Enerji̇ Sübvansi̇yonlarinin Etki̇leri̇ Ve Türki̇ye Açisindan Ampi̇ri̇k Bi̇r Değerlendi̇rmesi̇

International journal of social inquiry, Dec 31, 2021

IJSI 14/2 Aralık December 2021 eştümleşme analizi ve Toda-Yamamoto nedensellik analizi uygulanmış... more IJSI 14/2 Aralık December 2021 eştümleşme analizi ve Toda-Yamamoto nedensellik analizi uygulanmıştır. Analiz sonuçlarına göre Toda-Yamamoto nedensellik analizi ile enerji sübvansiyonları ve çevresel etkiler arasında kısa vadede tek yönlü ilişki olduğu bulunmuştur. Bu sonuca göre enerji sübvansiyonlarının aşamalı olarak tamamen kaldırılması, küresel CO2 emisyonlarını %5,8 azaltabilme potansiyeline sahiptir. Eştümleşme analiz sonuçlarına göre, enerji sübvansiyonlarının uzun dönemli ekonomik etkilerine rastlanmamıştır. Sosyal etkiler açısından da eştümleşme analizine göre enerji sübvansiyonlarının işsizlikle olan ilişkisi uzun dönemde anlamsız bulunmuştur. Bu bulgulara dayalı olarak Türkiye'de de enerji sübvansiyon politikalarından değişim yapılması gerektiği söylenebilir.

Research paper thumbnail of Foreign debt issue and economic crisis

Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. ... more Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. Borçlanma ve borç krizleri geçmişte sadece gelişmekte olan ülkeleri, günümüzde ise tüm dünya ülkelerini ilgilendirmektedir. Bu nedenle öncelikle kavramsal zemindeki belirsizlikleri gidermeye ihtiyaç vardır. Dış borçlarla diğer kavramlar (özellikle dış yardımlar) arasındaki ayrımı belirtirsek, dış borçlar dış yardımlardan tamamen farklıdır. Özel bir durum arz eden dış borçluluğun gerektirdiği bazı özel yönetişim metotlarına ihtiyaç vardır. Bu anlamda gelişmekte olan ülkelerde ve Türkiye’de modern anlamda dış borç yönetimi mevcut değildir. Aynı konu kapsamında sınırsız bir dış borçlanmanın maliyetinin getirilerini aştığı açık bir gerçektir. Türkiye’nin borçlanma maliyetini ve dış borçluluk seviyesini yıllar itibarıyla toplanan verilerle analiz etmeden önce konunun teorik altyapısını oluşturulmuştur. Analiz sonuçlarına göre Dünya ülkeleri arasında Türkiye’nin dış borçluluk seviyesi genel ol...

Research paper thumbnail of Sahra-Alti Afri̇ka Ülkeleri̇nde Yeni̇lenebi̇li̇r (Dağitik) Enerji̇ Üreti̇mi̇ni̇n Enerji̇ Veri̇mli̇li̇ği̇ Ve Kamu Borçlari Açisindan Ampi̇ri̇k Bi̇r Anali̇zi̇

Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi

Çevresel açıdan yaygın bir ön kabule sahip yenilenebilir kaynakların enerji verimliliği açısından... more Çevresel açıdan yaygın bir ön kabule sahip yenilenebilir kaynakların enerji verimliliği açısından objektif bir biçimde değerlendirilmesi büyük önem arz etmektedir. Bunun için Sahra-altı Afrika bölgesindeki elektrik enerjisi ihtiyacına değinilerek yenilenebilir kaynakların dağıtık enerji üretimi yönüne vurgu yapılmıştır. Ardından dağıtık enerji üretiminin enerji kayıplarına ve kayıpların da dış borç stoklarına etkisi ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Buna paralel olarak Sahra-altı Afrika örneği üzerinde analizler yapılmıştır. Araştırma sonuçlarının enerji görünümü benzer diğer ülkelere de örnek oluşturması amaçlanmıştır. Uygulama kısmında Sahra-altı Afrika’ya ait 1971-2014 dönemi yıllık verileri kullanılarak ARDL sınır testi analizi yapılmıştır. Çıkan sonuçlar, uzun dönemde değişkenler arasında istatistiksel olarak anlamlı eşbütünleşme ilişkisi bulunduğunu göstermiştir. Buna göre, dağıtık enerji üretiminde meydana gelen artışlar elektrik kayıp-kaçak miktarını azalttığını göstermektedir....

Research paper thumbnail of Waste Sector in South Africa in Terms of Public Expenses and Analysis on the Factors That Define Waste Generation

Istanbul University - DergiPark, Mar 31, 2022

The main purpose of this study is to address the waste problem that exists, especially in underde... more The main purpose of this study is to address the waste problem that exists, especially in underdeveloped, and developing countries, and has the potential to grow day by day. For this, analyzes of waste types and public waste management activities in South Africa in terms of public expenditures were made. In addition, the stages of the waste process were systematically revealed by approaching the subject in a more holistic manner. For this purpose, the waste management hierarchy was emphasized. From this hierarchy, it was concluded that the most important stage for long-term waste management policies is the waste generation stage. Then, the economic and demographic factors that triggered the waste production were investigated, and parallel to this, analyzes were made on the South African sample at the end of the study. It is aimed that the results of the research will set an example for other countries with similar economic and sociological structures. In the empirical analysis part, ARDL cointegration analysis was carried out using the 2001-2020 period data of South Africa. While the gross domestic product (GDP) was determined as the economic factor determining the waste production of the country, population variables were used as the demographic factor. According to the results, long-term and statistically significant effects were found between waste production, GDP, and population. Accordingly, it was concluded that a 1-unit increase in GDP will affect waste production by 3.35 units in the same direction, while the population will affect waste production by 10.9 units in the same direction. In addition, it was determined that the effect of a deviation from a short-term balance on wastes will decrease after 1.57 periods (years) and return to balance, and this is statistically significant.
Öz
Bu çalışmanın temel amacı, özellikle geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde var olan ve gün geçtikçe de büyüme potansiyeline sahip atık sorununa değinmektir. Bunun için Güney Afrika’daki atık türleri ve kamu atık yönetim faaliyetlerinin kamu giderleri açısından analizleri yapılmıştır. Ayrıca konuya daha bütüncül yaklaşarak atık sürecinin aşamaları sistemli olarak ortaya koyulmuştur. Bu amaçla atık yönetim hiyerarşisine vurgu yapıldı. Ardından bu hiyerarşinin de işaret ettiği atık sorununun kaynağına odaklanıldı ve atık üretimini tetikleyen ekonomik ve demografik faktörler araştırıldı. Buna paralel olarak çalışmanın sonunda Güney Afrika örneği üzerinde analizler yapıldı. Araştırma sonuçlarının ekonomik ve sosyolojik yapıları benzer diğer ülkelere de örnek oluşturması amaçlanmıştır. Uygulama kısmında Güney Afrika’ya ait 2001-2020 dönemi verileri kullanılarak ARDL eşbütünleşme analizi yapılmıştır. Ülkenin atık üretimini belirleyen ekonomik faktör olarak gayri safi yurtiçi hâsıla(GSYH) belirlenirken, demografik faktör olarak nüfus değişkenleri kullanıldı. Çıkan sonuçlara göre, atık üretimi ile GSYH ve nüfus arasında uzun dönemli ve istatistiksel olarak anlamlı etkilere rastlanmıştır. Buna göre GSYH’deki 1 birimlik artış atık üretimini aynı yönde 3,35 birim etkileyeceği, nüfusun ise atık üretimini gene aynı yönde 10,9 birim etkileyeceği sonucuna ulaşıldı. Ayrıca kısa dönemdeki bir dengeden sapmanın atıklar üzerindeki etkisi 1,57 dönem (yıl) sonra azalıp tekrar dengeye geleceği ve bunun istatiksel olarak anlamlı olduğu tespit edildi.

Research paper thumbnail of Dış borç sorunu ve mali kriz

Uludağ Üniversitesi, Aug 21, 2013

Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. ... more Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. Borçlanma ve borç krizleri geçmişte sadece gelişmekte olan ülkeleri, günümüzde ise tüm dünya ülkelerini ilgilendirmektedir. Bu nedenle öncelikle kavramsal zemindeki belirsizlikleri gidermeye ihtiyaç vardır. Dış borçlarla diğer kavramlar (özellikle dış yardımlar) arasındaki ayrımı belirtirsek, dış borçlar dış yardımlardan tamamen farklıdır.

Research paper thumbnail of usos2017ozetkitaptaslağıV1

Research paper thumbnail of Fiscal Policies in Transition to a Green Economy / Yeşil Ekonomiye Geçiş Sürecinde Maliye Politikaları

Climate change and environmental problems in the world threaten the global economy. Climatic even... more Climate change and environmental problems in the world threaten the global economy. Climatic events are both creating additional costs and making raw material resources unfit. However, these drawbacks can also provide some opportunities, such as encouraging more efficient use of natural resources by creating financial pressure. In this context, the potential sources of long-term environmentally sustainable growth have begun to be tested and the concept of green economy (GE) has begun to be pronounced as a means to achieve sustainability goals. GE is a model that helps to increase human wellbeing and social equity while significantly reducing ecological shortages and environmental risks. Hence, GE has an important link between economic growth and environmental sustainability. Opportunities provided by GE transformation; Better management of the scarce environment and natural resources can lead to additional employment and economic growth and consequently an increase in human well-being. Especially economic growth and CO2 emissions can be positively affected in areas where the deteriorating effects of observed economic and fiscal policies are widespread. There are some features that distinguish green economic activities from others: Major economic sectors include large investments, changes in production and consumption patterns, and the need for international, national and regional policy reforms for additional employment. This requirement draws attention to public policies and increases the importance of fiscal policies in the transition period to the GE. The purpose of this study is to assess the effectiveness of fiscal policies in the transition period to the GE from the perspective of tax and public expenditure, the main fiscal policy instruments.

Research paper thumbnail of FOREIGN AID TO SUPPORT(PREVENT) DEVELOPMENT (p.60)

Research paper thumbnail of Sübvansi̇yonlara Farkli Bi̇r Bakiş: Çevreye Zararli Sübvansi̇yonlar Ve Sektörel Uygulamalari

Research paper thumbnail of Enerji Subvansiyonlarının Etkileri ve Turkiye Acısından Ampirik Bir Degerlendirmesi IJSI 2021 Aralık

International Journal of Social Inquiry, 2021

Energy uses and functions are supported by governments. At the beginning of these supports are su... more Energy uses and functions are supported by governments. At the beginning of these supports are subsidies. Currently, many countries allocate a significant portion of their gross domestic product (GDP) to energy subsidies every year. Although there are various energy sources, they are the most commonly used fossil fuels in the world to obtain energy. But the negative effects caused by fossil fuels have also raised questions about subsidies in this area. The aim of this study is to examine the environmental, economic and social effects of energy subsidies with the application of Turkey. In this way, suggestions can be made on the energy subsidy policy to be followed in the light of the findings obtained from Turkey's point of view. In this context, ARDL co-ordination analysis and Toda-Yamamoto causality analysis were applied for Turkey using 1990-2018 period data. According to the results of the analysis, it was found that there is a one-way relationship between the Toda-Yamamoto causality analysis and energy subsidies and environmental effects in the short term. According to these results, the gradual abolition of energy subsidies altogether has the potential to reduce the global CO2 emissions by 5.8%. Also, the results of the co-ordination analysis, the long-term economic effects of energy subsidies were not observed. In term of social effects, according to the co-integration analysis, the relationship of energy subsidies with unemployment has been found to be meaningless for a long time. Based on these findings, it can be said that energy subsidy policies should be changed in Turkey as well.

Öz
Enerjinin kullanım alanları ve işlevlerine binaen hükümetler tarafından desteklenmeleri söz konusu olmaktadır. Bu desteklerin başında sübvansiyonlar gelmektedir. Günümüzde birçok ülke her yıl gayrisafi yurtiçi hasılaları (GSYİH)’nın önemli bir kısmını enerji sübvansiyonlarına ayırmaktadırlar. Çeşitli enerji kaynakları olmakla birlikte enerji elde etmek için dünyada en çok başvurulan fosil yakıtlardır. Ancak fosil yakıtların neden olduğu olumsuz etkiler bu alandaki sübvansiyoların da sorgulanmasını gündeme getirmiştir. Bu çalışmanın amacı, enerji sübvansiyonlarının çevresel, ekonomik ve sosyal etkilerini Türkiye uygulaması ile incelemektir. Böylece Türkiye açısından elde edilen bulguların ışığı altında izlenecek enerji sübvansiyonu politikası konusunda önerilerde bulunulabilinecektir. Bu çerçevede Türkiye için 1990-2018 dönemi verileri kullanılarak ARDL eştümleşme analizi ve Toda-Yamamoto nedensellik analizi uygulanmıştır. Analiz sonuçlarına göre Toda-Yamamoto nedensellik analizi ile enerji sübvansiyonları ve çevresel etkiler arasında kısa vadede tek yönlü ilişki olduğu bulunmuştur. Bu sonuca göre enerji sübvansiyonlarının aşamalı olarak tamamen kaldırılması, küresel CO2 emisyonlarını %5,8 azaltabilme potansiyeline sahiptir. Eştümleşme analiz sonuçlarına göre, enerji sübvansiyonlarının uzun dönemli ekonomik etkilerine rastlanmamıştır. Sosyal etkiler açısından da eştümleşme analizine göre enerji sübvansiyonlarının işsizlikle olan ilişkisi uzun dönemde anlamsız bulunmuştur. Bu bulgulara dayalı olarak Türkiye’de de enerji sübvansiyon politikalarından değişim yapılması gerektiği söylenebilir.

Research paper thumbnail of SOCIAL AND ECONOMIC IMPACT OF SUBSIDIES TO FOSSIL FUELS: AN EMPIRICAL ANALYSIS FOR OECD COUNTRIES / Fosi̇l Yakitlara Veri̇len Sübvansi̇yonlarin Sosyal Ve Ekonomi̇k Etki̇leri̇: OECD Ülkeleri̇ İçi̇n Ampi̇ri̇k Bi̇r Anali̇z

Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2021

Abstract Public fiscal policies, which play a leading role in the economy, have been implemented ... more Abstract
Public fiscal policies, which play a leading role in the economy, have been implemented for many years without considering their effects. However, with the recent global awareness, energy, one of the most important intermediate goods of the countries, and the related subsidies given to fossil fuels have been accepted as disrupting the economic efficiency and have been seriously criticized. In this context, using the 2000-2019 year panel data from 25 OECD countries, an empirical analysis was made with the Common Associated Effects Average Group (CCEMG) Method and the long-term economic and social effects of government subsidies for fossil fuels were estimated. According to the coefficient estimates obtained, it has been revealed that the government subsidies provided for fossil fuels have a positive effect on GDP, but they also have unemployment-increasing consequences. According to the results, an increase of 1% in total subsidies for fossil fuels will increase GDP by 0.04% and unemployment by 0.03%.
Öz
Ekonomide yönlendirici rol üstlenen kamu mali politikaları, uzun yıllar etkileri düşünülmeden uygulana gelmiştir. Fakat son dönemde oluşan küresel farkındalıkla birlikte, ülkelerin en önemli ara mallarından biri olan enerji ve bununla ilgili olarak fosil yakıtlara verilen sübvansiyonlar ekonomik etkinliği bozucu kabul edilip ciddi eleştiri konusu olmuştur. Bu bağlamda 25 OECD ülkesine ait 2000-2019 yıllık panel verileri kullanılarak Ortak İlişkili Etkiler Ortalama Grup (CCEMG) yöntemi ile ampirik analiz yapılmış ve fosil yakıtlar için verilen devlet sübvansiyonlarının uzun dönem iktisadi ve sosyal etkileri tahmin edilmiştir. Elde edilen katsayı tahminlerine göre fosil yakıtlar için sağlanan devlet sübvansiyonlarının gayrisafi yurtiçi hâsıla (GSYİH) üzerinde pozitif etki oluşturduğu ancak bununla beraber işsizliği artırıcı sonuçlarının olduğu ortaya konmuştur. Elde edilen sonuçlara göre fosil yakıtlara verilen toplam sübvansiyonlarda meydana gelecek %1'lik bir artış GSYİH'yı %0.04 ve işsizliği ise %0.03 oranında artıracaktır.

Research paper thumbnail of Recent Developments in Taxation of Electronic Commerce / Elektronik Ticaretin Vergilendirilmesinde Son Gelişmeler

U.U. International Journal of Social Inquiry / U.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2015

ABSTRACT Technological developments have made change both in our lives and comme... more ABSTRACT
Technological developments have made change both in our lives and commerce. Electronic commerce in information society has been getting the place of traditional commerce in industry society. The best-known definition of electronic commerce (e-commerce) is refers to all forms of transactions relating to commercial activities, including firms, individuals and public institutions. Electronic commerce has shown very fast increases since 1998 depending on the developments in internet technology. Although this increase has brought advantages to the producers and consumers, a serious problem has also brought up along with it for the revenue authorities in this case. Taxpayers have expanded their tax evasion and tax avoidance possibilities by cross-border transactions at the same time electronic commerce is integrating the world economies. Naturally, taxation of electronic trade is related to all countries and economies all over the world. Therefore, the international characteristic of electronic commerce necessitates cooperation between tax authorities in solving this problem. The aim of this study is to examine the developments in the effects of electronic commerce on taxation, the problems related to this field and the ways of solutions developed in today’s world.
ÖZ
Teknolojik gelişmeler hem günlük yaşamda hem de ticari faaliyetlerde birçok yenilik ve değişiklik getirmiştir. Sanayi toplumundaki geleneksel ticaretin yerini bilgi toplumunda elektronik ticaret almıştır. En çok bilinen tanımıyla elektronik ticaret (e-ticaret); işletmeleri, bireyleri ve kamu kurumların arasındaki ticari faaliyetlere ait etkinliklerin tüm aşamalarının bilgisayar ağları üzerinden yapılmasıdır. Elektronik ticaret, 1998 yılından itibaren internet teknolojisindeki gelişmelere bağlı olarak hızlı bir artış sergilemiştir. Bu artış, ticaretin taraflarına bazı faydalar sağlasa da vergi idareleri açısından ciddi sorunlara neden olmuştur. Mükellefler kolaylıkla sınır aşan işlemleriyle vergi kaçırma ve vergiden kaçınma olanaklarını genişletmişlerdir. Aynı zamanda elektronik ticaret dünya ekonomilerini birbirine bağlamaktadır. Doğal olarak elektronik ticaretin vergilendirilmesi dünya üzerindeki bütün ekonomileri etkilemektedir. Dolayısıyla elektronik ticaretin uluslararası niteliği, vergi otoritelerinin işbirliğini zorunlu kılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, günümüz dünyasında giderek artan elektronik ticaretin vergileme üzerine etkileri, bu alana ilişkin sorunlar ve geliştirilen çözüm yollarına ilişkin gelişmeleri inceleyip önerilerde bulunmaktır.

Research paper thumbnail of Farklılaşan Refah Ölçüm Yöntemleri ve Eğitim Açısından Türkiye'nin Değerlendirilmesi* The Diversity Methods of Welfare Measurement and Evaluation from Point View of Education for Turkey

Özet İnsanoğlunun her alandaki kalitesine, konforuna ve tatmin duygusuna olan ilgi, yüzyıllardır ... more Özet İnsanoğlunun her alandaki kalitesine, konforuna ve tatmin duygusuna olan ilgi, yüzyıllardır süregelmektedir. Bunun için temel alınan kriterler birçok dönüşüm ve değişime uğramıştır. Topluma faydalı olma, kendini ispatlama, maddi zenginlik, tatmin duygusu, eğitim, sağlık, iyi yönetim, girişimcilik, koruma ve güvenlik, kişi-sel özgürlük, beşeri sermaye, farklı zamanlarda ve farklı bileşenlerde kişi ve toplum refahına ulaşmada kullanılan araçlar olmuşlardır. Son dört yıldır gelişmiş refah ölçüm ve karşılaştırma yöntemlerine göre en önemli bir ölçüm göstergesi de eğitimdir. Eğitimin mikro ve makro düzeyde birçok alanı doğrudan ve dolaylı olarak etkilediği artık daha fazla tartışılan bir konudur. Bu çalışmanın amacı, refah ölçümünde kullanılan araçları ve yöntemleri kapsamlı bir şekilde inceleyerek, Türkiye'de refah düzeyini, refah ölçümünde kullanılan eğitim açısından ülke karşılaştırmalarıyla belirlemektir.
Abstract An interest towards quality, comfort and sense of satisfaction of humankinds in every fields has continued for hundred years. Criterions on this topic has come over much conversion, variance. Benefaction, self-actualization, richness, sense of satisfaction, education, health, good governance, entrepreneurship and opportunity , safety and security, personal freedom, social capital has been means to reach personal and social welfare in different times and different combinations. For four years, in accordance to the most developed welfare measurement and comparison methods, one of the most important welfare measurement indicator mentioned above is education. Direct and indirect effects of education in many fields have been less argued topic recently. The aim of this study comprehensively is to investigate the instruments and methods used in welfare measurement and to determine the level of welfare in Turkey using education as a welfare measure tool with compare countries.

Research paper thumbnail of Ekonomik Büyüme ve Çevresel Vergilerin Emisyon Miktarına Etkileri * Hakan AKAR Özel Sayı / Special Issue (Tüketim Toplumu ve Çevre / Consumption Society and Environment

Tarih Kültür ve Sanat Arastırmaları Dergisi (ISSN: 2147-0626), 2012

Bu çalısmada, daha müreffeh bir hayat yasama gayesiyle gerçeklestirilen sınırsız üretim ve tüketi... more Bu çalısmada, daha müreffeh bir hayat yasama gayesiyle gerçeklestirilen sınırsız üretim ve tüketim faaliyetlerinin, çevre tahribatı yoluyla tam aksi yönde etki yapıp yapmadığı incelenmeye çalısılmıstır. Çalısmanın temel amacı, üretim ve tüketim faaliyetlerinin çevreye zarar vermesi durumunda, çevresel vergilerin bu tahribatı azaltmada etkili bir çözüm olup olamayacağı hakkında çıkarımda bulunmaktır.

Çalısmanın problemi genelde çevresel bozulma, özelde de emisyondur. Öncelikle çevre ekonomisi baslığı altında çevre ile ekonomi arasındaki iliski ortaya konulmaya çalısılmıs, sonrasında analizimize hazırlık olması mahiyetinde emisyon, çevresel vergiler, GSYĐH, kisi basına düsen milli gelir hakkında bilgi verilmistir. Đktisadi büyüme süreciyle çevresel bozulma arasındaki etkilesimi açıklarken Çevresel Kuznets Eğrisi (ÇKE) ve Kirlilik Sığınağı Hipotezi veya Kirlilik Cenneti’nden faydalanılmıstır. Türkiye’nin de ÇKE ile uyumlu olduğu ve milli geliri reel olarak 4090 dolardan sonra çevreye verilen zararların azalacağı tespit edilmistir. Ayrıca milli gelir hesaplamalarında da çevresel maliyetlerin hesaba katılması zaruretine değinilmistir. Çevresel bozulmayla çevre vergileri arasındaki iliski de çevresel vergi gelirlerinin toplam vergi gelirlerine oranlanarak ortaya konmaya çalısılmıstır.

Nitel analizlerimize temel teskil edecek veriler Avrupa Çevre Ajansı, Avrupa Komisyonu ve Dünya Bankası’nın internet sitelerinden elde edilmis, AB ve OECD ülkelerinin iktisadi büyüme, çevresel vergi ve emisyon hacimlerine iliskin veriler arasındaki iliski gözlemlenmeye çalısılmıstır. Buna göre; iktisadi büyüme, farklı gelismislik düzeylerine göre ülkeden ülkeye farklı çevre tahribatı sonuçları vermektedir. Çevresel vergilerin etkin bir sekilde vergi sistemlerinde bulunan ülkelerde ise, emisyon hacimlerinin daha az olması beklenmektedir.

Research paper thumbnail of Recent Developments in Taxation of Electronic Commerce

Technological developments have made change both in our lives and commerce. Elec... more Technological developments have made change both in our lives and commerce. Electronic commerce in information society has been getting the place of traditional commerce in industry society. The best-known definition of electronic commerce (e-commerce) is refers to all forms of transactions relating to commercial activities, including firms, individuals and public institutions. Electronic commerce has shown very fast increases since 1998 depending on the developments in internet technology. Although this increase has brought advantages to the producers and consumers, a serious problem has also brought up along with it for the revenue authorities in this case. Taxpayers have expanded their tax evasion and tax avoidance possibilities by cross-border transactions at the same time electronic commerce is integrating the world economies. Naturally, taxation of electronic trade is related to all countries and economies all over the world. Therefore, the international characteristic of electronic commerce necessitates cooperation between tax authorities in solving this problem. The aim of this study is to examine the developments in the effects of electronic commerce on taxation, the problems related to this field and the ways of solutions developed in today’s world.
ÖZ
Teknolojik gelişmeler hem günlük yaşamda hem de ticari faaliyetlerde birçok yenilik ve değişiklik getirmiştir. Sanayi toplumundaki geleneksel ticaretin yerini bilgi toplumunda elektronik ticaret almıştır. En çok bilinen tanımıyla elektronik ticaret (e-ticaret); işletmeleri, bireyleri ve kamu kurumların arasındaki ticari faaliyetlere ait etkinliklerin tüm aşamalarının bilgisayar ağları üzerinden yapılmasıdır. Elektronik ticaret, 1998 yılından itibaren internet teknolojisindeki gelişmelere bağlı olarak hızlı bir artış sergilemiştir. Bu artış, ticaretin taraflarına bazı faydalar sağlasa da vergi idareleri açısından ciddi sorunlara neden olmuştur. Mükellefler kolaylıkla sınır aşan işlemleriyle vergi kaçırma ve vergiden kaçınma olanaklarını genişletmişlerdir. Aynı zamanda elektronik ticaret dünya ekonomilerini birbirine bağlamaktadır. Doğal olarak elektronik ticaretin vergilendirilmesi dünya üzerindeki bütün ekonomileri etkilemektedir. Dolayısıyla elektronik ticaretin uluslararası niteliği, vergi otoritelerinin işbirliğini zorunlu kılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, günümüz dünyasında giderek artan elektronik ticaretin vergileme üzerine etkileri, bu alana ilişkin sorunlar ve geliştirilen çözüm yollarına ilişkin gelişmeleri inceleyip önerilerde bulunmaktır.

Conference Presentations by Hakan Akar

Research paper thumbnail of A NEW DIMENSION IN THE CONCEPT OF WORKPLACE: ELECTRONIC WORKPLACE AND TAXATION

The workplace is accepted as the place where a task is performed. In accordance with the purpose ... more The workplace is accepted as the place where a task
is performed. In accordance with the purpose of the
law, it has been need for clarification and it has been
exemplified so as not for doubt due to the importance
attributed to him in the legal sense, in some laws. One
of the areas that is important in this context is tax law.
The taxation is also emerges as one of the basic criteria
in determining the liability. Because of this feature, it
has also been the subject of bilateral and multilateral
double taxation treaties with some international
organizations. However the result of moving electronic
activities of commercial activities with developing
internet technology, definitions of the workplace
concept are beginning to be inadequate and the
countries that feel lack in its and OECD have tried to
revise their own definitions but because they can not
abandon the classical (fixed) workplace mentality they
could not produce a proper definition for the virtual
workplace concept. This situation has caused the area
concerned to be far from being a taxable area in real
terms. The unfavorable competition conditions and increasing tax losses of the countries revealed the
urgent need to deal with this issue. The point that
should be determined primarily in the digital workplace
concept is where the workplace is based on the
electronic activity performed. Which method can use as
an alternative to the digital workplace for determination
of tax liability and taxation if this is difficult or
troublesome to detect. In this regard, the BEPS action
plan has been accepted especially within the framework
of decisions taken at the summit of the G20 leaders,
and the first action of this action plan is the taxation of
the digital economy. In this respect, the OECD and the
countries have taken various decisions and developed
definitions. As a result of joint decisions by OECD
member countries to comply with these decisions, they
are preparing their legislation in the framework of the
digital age requirements and the BEPS action plan.
Besides especially Tax Procedure Law, as a draft,
various regulations have been made regarding the
digital workplace, it seems that efforts have
concentrated on the realization of these regulations in
Turkey, which is one of the working countries in terms
of this subject. In this context, studies and solutions for
the digital workplace will be discussed in order to
prevent tax loss in Turkey and in the world.

Research paper thumbnail of THE EFFECTS OF INCENTIVES IN RENEWABLE ENERGY INVESTMENTS ON PUBLIC FINANCIAL BALANCE

Energy is one of the most important power elements in today's global economy. Countries that are ... more Energy is one of the most important power elements in today's global economy. Countries that are
poor in energy resources or unable to assess their available resources are experiencing economic
difficulties. Some of them are foreign trade deficits, increased international competition power,
inability to increase energy supply security, and obstacles to economic growth. The availability of
adequate amounts of renewable energy at the right time has the potential to be a solution to this and
other problems. The analysis of the effects of public fiscal balances as a result of interactions and
feedback spread throughout the economy constitutes the framework of this work, ensuring that the idle
funds under the pillars under the pillars necessary for the emergence of this potential go to renewable
energy investments. Accordingly, incentives initially cause an increase in public spending and a
decrease in public revenues. But then public expenditures are directly affected positively by rising
energy production capacity, falling product prices, improving environmental quality, and employment
growth through economic interactions. What directly affects public revenues is the expansion of the
tax base. In total and as a result we can say that it is a balance adjustment.

Research paper thumbnail of FOREIGN AID TO SUPPORT(PREVENT) DEVELOPMENT

Countries that are in the process of developing are using foreign financing in development to bre... more Countries that are in the process of developing are using foreign financing in development to break
down the bottleneck they are in and to speed up this process. One of them is foreign aid. Countries
claim foreign assistance for three purposes, which are thought to prevent development. These; The
inadequacy of internal savings required for development, the inadequacy of capital and technical
information, the inadequacy of the external payment means required for imports. But in practice, it is
difficult to say that these problems have always been solved. In some cases, external assistance may
even cause such problems. Therefore, GOUs should carefully analyze the natural economic
consequences of foreign aid and the conditions for receiving foreign aid before using foreign aid. The
purpose of this study is to draw attention to the real and long-term effects of external aid and the
circumstances that cause them. According to this; Foreign aid payments can lead to balance problems,
low savings rates, obstacles to growth, and a decrease in the international competitiveness of
companies in the country.

Research paper thumbnail of Waste Sector in South Africa in Terms of Public Expenses and Analysis on the Factors That Define Waste Generation

DergiPark (Istanbul University), Mar 31, 2022

The main purpose of this study is to address the waste problem that exists, especially in underde... more The main purpose of this study is to address the waste problem that exists, especially in underdeveloped, and developing countries, and has the potential to grow day by day. For this, analyzes of waste types and public waste management activities in South Africa in terms of public expenditures were made. In addition, the stages of the waste process were systematically revealed by approaching the subject in a more holistic manner. For this purpose, the waste management hierarchy was emphasized. From this hierarchy, it was concluded that the most important stage for long-term waste management policies is the waste generation stage. Then, the economic and demographic factors that triggered the waste production were investigated, and parallel to this, analyzes were made on the South African sample at the end of the study. It is aimed that the results of the research will set an example for other countries with similar economic and sociological structures. In the empirical analysis part, ARDL cointegration analysis was carried out using the 2001-2020 period data of South Africa. While the gross domestic product (GDP) was determined as the economic factor determining the waste production of the country, population variables were used as the demographic factor. According to the results, long-term and statistically significant effects were found between waste production, GDP, and population. Accordingly, it was concluded that a 1-unit increase in GDP will affect waste production by 3.35 units in the same direction, while the population will affect waste production by 10.9 units in the same direction. In addition, it was determined that the effect of a deviation from a short-term balance on wastes will decrease after 1.57 periods (years) and return to balance, and this is statistically significant.

Research paper thumbnail of Dış borç sorunu ve mali kriz

Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. ... more Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. Borçlanma ve borç krizleri geçmişte sadece gelişmekte olan ülkeleri, günümüzde ise tüm dünya ülkelerini ilgilendirmektedir. Bu nedenle öncelikle kavramsal zemindeki belirsizlikleri gidermeye ihtiyaç vardır. Dış borçlarla diğer kavramlar (özellikle dış yardımlar) arasındaki ayrımı belirtirsek, dış borçlar dış yardımlardan tamamen farklıdır.

Research paper thumbnail of Enerji̇ Sübvansi̇yonlarinin Etki̇leri̇ Ve Türki̇ye Açisindan Ampi̇ri̇k Bi̇r Değerlendi̇rmesi̇

International journal of social inquiry, Dec 31, 2021

IJSI 14/2 Aralık December 2021 eştümleşme analizi ve Toda-Yamamoto nedensellik analizi uygulanmış... more IJSI 14/2 Aralık December 2021 eştümleşme analizi ve Toda-Yamamoto nedensellik analizi uygulanmıştır. Analiz sonuçlarına göre Toda-Yamamoto nedensellik analizi ile enerji sübvansiyonları ve çevresel etkiler arasında kısa vadede tek yönlü ilişki olduğu bulunmuştur. Bu sonuca göre enerji sübvansiyonlarının aşamalı olarak tamamen kaldırılması, küresel CO2 emisyonlarını %5,8 azaltabilme potansiyeline sahiptir. Eştümleşme analiz sonuçlarına göre, enerji sübvansiyonlarının uzun dönemli ekonomik etkilerine rastlanmamıştır. Sosyal etkiler açısından da eştümleşme analizine göre enerji sübvansiyonlarının işsizlikle olan ilişkisi uzun dönemde anlamsız bulunmuştur. Bu bulgulara dayalı olarak Türkiye'de de enerji sübvansiyon politikalarından değişim yapılması gerektiği söylenebilir.

Research paper thumbnail of Foreign debt issue and economic crisis

Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. ... more Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. Borçlanma ve borç krizleri geçmişte sadece gelişmekte olan ülkeleri, günümüzde ise tüm dünya ülkelerini ilgilendirmektedir. Bu nedenle öncelikle kavramsal zemindeki belirsizlikleri gidermeye ihtiyaç vardır. Dış borçlarla diğer kavramlar (özellikle dış yardımlar) arasındaki ayrımı belirtirsek, dış borçlar dış yardımlardan tamamen farklıdır. Özel bir durum arz eden dış borçluluğun gerektirdiği bazı özel yönetişim metotlarına ihtiyaç vardır. Bu anlamda gelişmekte olan ülkelerde ve Türkiye’de modern anlamda dış borç yönetimi mevcut değildir. Aynı konu kapsamında sınırsız bir dış borçlanmanın maliyetinin getirilerini aştığı açık bir gerçektir. Türkiye’nin borçlanma maliyetini ve dış borçluluk seviyesini yıllar itibarıyla toplanan verilerle analiz etmeden önce konunun teorik altyapısını oluşturulmuştur. Analiz sonuçlarına göre Dünya ülkeleri arasında Türkiye’nin dış borçluluk seviyesi genel ol...

Research paper thumbnail of Sahra-Alti Afri̇ka Ülkeleri̇nde Yeni̇lenebi̇li̇r (Dağitik) Enerji̇ Üreti̇mi̇ni̇n Enerji̇ Veri̇mli̇li̇ği̇ Ve Kamu Borçlari Açisindan Ampi̇ri̇k Bi̇r Anali̇zi̇

Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi

Çevresel açıdan yaygın bir ön kabule sahip yenilenebilir kaynakların enerji verimliliği açısından... more Çevresel açıdan yaygın bir ön kabule sahip yenilenebilir kaynakların enerji verimliliği açısından objektif bir biçimde değerlendirilmesi büyük önem arz etmektedir. Bunun için Sahra-altı Afrika bölgesindeki elektrik enerjisi ihtiyacına değinilerek yenilenebilir kaynakların dağıtık enerji üretimi yönüne vurgu yapılmıştır. Ardından dağıtık enerji üretiminin enerji kayıplarına ve kayıpların da dış borç stoklarına etkisi ayrı ayrı değerlendirilmiştir. Buna paralel olarak Sahra-altı Afrika örneği üzerinde analizler yapılmıştır. Araştırma sonuçlarının enerji görünümü benzer diğer ülkelere de örnek oluşturması amaçlanmıştır. Uygulama kısmında Sahra-altı Afrika’ya ait 1971-2014 dönemi yıllık verileri kullanılarak ARDL sınır testi analizi yapılmıştır. Çıkan sonuçlar, uzun dönemde değişkenler arasında istatistiksel olarak anlamlı eşbütünleşme ilişkisi bulunduğunu göstermiştir. Buna göre, dağıtık enerji üretiminde meydana gelen artışlar elektrik kayıp-kaçak miktarını azalttığını göstermektedir....

Research paper thumbnail of Waste Sector in South Africa in Terms of Public Expenses and Analysis on the Factors That Define Waste Generation

Istanbul University - DergiPark, Mar 31, 2022

The main purpose of this study is to address the waste problem that exists, especially in underde... more The main purpose of this study is to address the waste problem that exists, especially in underdeveloped, and developing countries, and has the potential to grow day by day. For this, analyzes of waste types and public waste management activities in South Africa in terms of public expenditures were made. In addition, the stages of the waste process were systematically revealed by approaching the subject in a more holistic manner. For this purpose, the waste management hierarchy was emphasized. From this hierarchy, it was concluded that the most important stage for long-term waste management policies is the waste generation stage. Then, the economic and demographic factors that triggered the waste production were investigated, and parallel to this, analyzes were made on the South African sample at the end of the study. It is aimed that the results of the research will set an example for other countries with similar economic and sociological structures. In the empirical analysis part, ARDL cointegration analysis was carried out using the 2001-2020 period data of South Africa. While the gross domestic product (GDP) was determined as the economic factor determining the waste production of the country, population variables were used as the demographic factor. According to the results, long-term and statistically significant effects were found between waste production, GDP, and population. Accordingly, it was concluded that a 1-unit increase in GDP will affect waste production by 3.35 units in the same direction, while the population will affect waste production by 10.9 units in the same direction. In addition, it was determined that the effect of a deviation from a short-term balance on wastes will decrease after 1.57 periods (years) and return to balance, and this is statistically significant.
Öz
Bu çalışmanın temel amacı, özellikle geri kalmış ve gelişmekte olan ülkelerde var olan ve gün geçtikçe de büyüme potansiyeline sahip atık sorununa değinmektir. Bunun için Güney Afrika’daki atık türleri ve kamu atık yönetim faaliyetlerinin kamu giderleri açısından analizleri yapılmıştır. Ayrıca konuya daha bütüncül yaklaşarak atık sürecinin aşamaları sistemli olarak ortaya koyulmuştur. Bu amaçla atık yönetim hiyerarşisine vurgu yapıldı. Ardından bu hiyerarşinin de işaret ettiği atık sorununun kaynağına odaklanıldı ve atık üretimini tetikleyen ekonomik ve demografik faktörler araştırıldı. Buna paralel olarak çalışmanın sonunda Güney Afrika örneği üzerinde analizler yapıldı. Araştırma sonuçlarının ekonomik ve sosyolojik yapıları benzer diğer ülkelere de örnek oluşturması amaçlanmıştır. Uygulama kısmında Güney Afrika’ya ait 2001-2020 dönemi verileri kullanılarak ARDL eşbütünleşme analizi yapılmıştır. Ülkenin atık üretimini belirleyen ekonomik faktör olarak gayri safi yurtiçi hâsıla(GSYH) belirlenirken, demografik faktör olarak nüfus değişkenleri kullanıldı. Çıkan sonuçlara göre, atık üretimi ile GSYH ve nüfus arasında uzun dönemli ve istatistiksel olarak anlamlı etkilere rastlanmıştır. Buna göre GSYH’deki 1 birimlik artış atık üretimini aynı yönde 3,35 birim etkileyeceği, nüfusun ise atık üretimini gene aynı yönde 10,9 birim etkileyeceği sonucuna ulaşıldı. Ayrıca kısa dönemdeki bir dengeden sapmanın atıklar üzerindeki etkisi 1,57 dönem (yıl) sonra azalıp tekrar dengeye geleceği ve bunun istatiksel olarak anlamlı olduğu tespit edildi.

Research paper thumbnail of Dış borç sorunu ve mali kriz

Uludağ Üniversitesi, Aug 21, 2013

Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. ... more Dış borçlar son yıllarda çok farklı nedenlerle gerçekleştirildiği için artan bir öneme sahiptir. Borçlanma ve borç krizleri geçmişte sadece gelişmekte olan ülkeleri, günümüzde ise tüm dünya ülkelerini ilgilendirmektedir. Bu nedenle öncelikle kavramsal zemindeki belirsizlikleri gidermeye ihtiyaç vardır. Dış borçlarla diğer kavramlar (özellikle dış yardımlar) arasındaki ayrımı belirtirsek, dış borçlar dış yardımlardan tamamen farklıdır.

Research paper thumbnail of usos2017ozetkitaptaslağıV1

Research paper thumbnail of Fiscal Policies in Transition to a Green Economy / Yeşil Ekonomiye Geçiş Sürecinde Maliye Politikaları

Climate change and environmental problems in the world threaten the global economy. Climatic even... more Climate change and environmental problems in the world threaten the global economy. Climatic events are both creating additional costs and making raw material resources unfit. However, these drawbacks can also provide some opportunities, such as encouraging more efficient use of natural resources by creating financial pressure. In this context, the potential sources of long-term environmentally sustainable growth have begun to be tested and the concept of green economy (GE) has begun to be pronounced as a means to achieve sustainability goals. GE is a model that helps to increase human wellbeing and social equity while significantly reducing ecological shortages and environmental risks. Hence, GE has an important link between economic growth and environmental sustainability. Opportunities provided by GE transformation; Better management of the scarce environment and natural resources can lead to additional employment and economic growth and consequently an increase in human well-being. Especially economic growth and CO2 emissions can be positively affected in areas where the deteriorating effects of observed economic and fiscal policies are widespread. There are some features that distinguish green economic activities from others: Major economic sectors include large investments, changes in production and consumption patterns, and the need for international, national and regional policy reforms for additional employment. This requirement draws attention to public policies and increases the importance of fiscal policies in the transition period to the GE. The purpose of this study is to assess the effectiveness of fiscal policies in the transition period to the GE from the perspective of tax and public expenditure, the main fiscal policy instruments.

Research paper thumbnail of FOREIGN AID TO SUPPORT(PREVENT) DEVELOPMENT (p.60)

Research paper thumbnail of Sübvansi̇yonlara Farkli Bi̇r Bakiş: Çevreye Zararli Sübvansi̇yonlar Ve Sektörel Uygulamalari

Research paper thumbnail of Enerji Subvansiyonlarının Etkileri ve Turkiye Acısından Ampirik Bir Degerlendirmesi IJSI 2021 Aralık

International Journal of Social Inquiry, 2021

Energy uses and functions are supported by governments. At the beginning of these supports are su... more Energy uses and functions are supported by governments. At the beginning of these supports are subsidies. Currently, many countries allocate a significant portion of their gross domestic product (GDP) to energy subsidies every year. Although there are various energy sources, they are the most commonly used fossil fuels in the world to obtain energy. But the negative effects caused by fossil fuels have also raised questions about subsidies in this area. The aim of this study is to examine the environmental, economic and social effects of energy subsidies with the application of Turkey. In this way, suggestions can be made on the energy subsidy policy to be followed in the light of the findings obtained from Turkey's point of view. In this context, ARDL co-ordination analysis and Toda-Yamamoto causality analysis were applied for Turkey using 1990-2018 period data. According to the results of the analysis, it was found that there is a one-way relationship between the Toda-Yamamoto causality analysis and energy subsidies and environmental effects in the short term. According to these results, the gradual abolition of energy subsidies altogether has the potential to reduce the global CO2 emissions by 5.8%. Also, the results of the co-ordination analysis, the long-term economic effects of energy subsidies were not observed. In term of social effects, according to the co-integration analysis, the relationship of energy subsidies with unemployment has been found to be meaningless for a long time. Based on these findings, it can be said that energy subsidy policies should be changed in Turkey as well.

Öz
Enerjinin kullanım alanları ve işlevlerine binaen hükümetler tarafından desteklenmeleri söz konusu olmaktadır. Bu desteklerin başında sübvansiyonlar gelmektedir. Günümüzde birçok ülke her yıl gayrisafi yurtiçi hasılaları (GSYİH)’nın önemli bir kısmını enerji sübvansiyonlarına ayırmaktadırlar. Çeşitli enerji kaynakları olmakla birlikte enerji elde etmek için dünyada en çok başvurulan fosil yakıtlardır. Ancak fosil yakıtların neden olduğu olumsuz etkiler bu alandaki sübvansiyoların da sorgulanmasını gündeme getirmiştir. Bu çalışmanın amacı, enerji sübvansiyonlarının çevresel, ekonomik ve sosyal etkilerini Türkiye uygulaması ile incelemektir. Böylece Türkiye açısından elde edilen bulguların ışığı altında izlenecek enerji sübvansiyonu politikası konusunda önerilerde bulunulabilinecektir. Bu çerçevede Türkiye için 1990-2018 dönemi verileri kullanılarak ARDL eştümleşme analizi ve Toda-Yamamoto nedensellik analizi uygulanmıştır. Analiz sonuçlarına göre Toda-Yamamoto nedensellik analizi ile enerji sübvansiyonları ve çevresel etkiler arasında kısa vadede tek yönlü ilişki olduğu bulunmuştur. Bu sonuca göre enerji sübvansiyonlarının aşamalı olarak tamamen kaldırılması, küresel CO2 emisyonlarını %5,8 azaltabilme potansiyeline sahiptir. Eştümleşme analiz sonuçlarına göre, enerji sübvansiyonlarının uzun dönemli ekonomik etkilerine rastlanmamıştır. Sosyal etkiler açısından da eştümleşme analizine göre enerji sübvansiyonlarının işsizlikle olan ilişkisi uzun dönemde anlamsız bulunmuştur. Bu bulgulara dayalı olarak Türkiye’de de enerji sübvansiyon politikalarından değişim yapılması gerektiği söylenebilir.

Research paper thumbnail of SOCIAL AND ECONOMIC IMPACT OF SUBSIDIES TO FOSSIL FUELS: AN EMPIRICAL ANALYSIS FOR OECD COUNTRIES / Fosi̇l Yakitlara Veri̇len Sübvansi̇yonlarin Sosyal Ve Ekonomi̇k Etki̇leri̇: OECD Ülkeleri̇ İçi̇n Ampi̇ri̇k Bi̇r Anali̇z

Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2021

Abstract Public fiscal policies, which play a leading role in the economy, have been implemented ... more Abstract
Public fiscal policies, which play a leading role in the economy, have been implemented for many years without considering their effects. However, with the recent global awareness, energy, one of the most important intermediate goods of the countries, and the related subsidies given to fossil fuels have been accepted as disrupting the economic efficiency and have been seriously criticized. In this context, using the 2000-2019 year panel data from 25 OECD countries, an empirical analysis was made with the Common Associated Effects Average Group (CCEMG) Method and the long-term economic and social effects of government subsidies for fossil fuels were estimated. According to the coefficient estimates obtained, it has been revealed that the government subsidies provided for fossil fuels have a positive effect on GDP, but they also have unemployment-increasing consequences. According to the results, an increase of 1% in total subsidies for fossil fuels will increase GDP by 0.04% and unemployment by 0.03%.
Öz
Ekonomide yönlendirici rol üstlenen kamu mali politikaları, uzun yıllar etkileri düşünülmeden uygulana gelmiştir. Fakat son dönemde oluşan küresel farkındalıkla birlikte, ülkelerin en önemli ara mallarından biri olan enerji ve bununla ilgili olarak fosil yakıtlara verilen sübvansiyonlar ekonomik etkinliği bozucu kabul edilip ciddi eleştiri konusu olmuştur. Bu bağlamda 25 OECD ülkesine ait 2000-2019 yıllık panel verileri kullanılarak Ortak İlişkili Etkiler Ortalama Grup (CCEMG) yöntemi ile ampirik analiz yapılmış ve fosil yakıtlar için verilen devlet sübvansiyonlarının uzun dönem iktisadi ve sosyal etkileri tahmin edilmiştir. Elde edilen katsayı tahminlerine göre fosil yakıtlar için sağlanan devlet sübvansiyonlarının gayrisafi yurtiçi hâsıla (GSYİH) üzerinde pozitif etki oluşturduğu ancak bununla beraber işsizliği artırıcı sonuçlarının olduğu ortaya konmuştur. Elde edilen sonuçlara göre fosil yakıtlara verilen toplam sübvansiyonlarda meydana gelecek %1'lik bir artış GSYİH'yı %0.04 ve işsizliği ise %0.03 oranında artıracaktır.

Research paper thumbnail of Recent Developments in Taxation of Electronic Commerce / Elektronik Ticaretin Vergilendirilmesinde Son Gelişmeler

U.U. International Journal of Social Inquiry / U.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2015

ABSTRACT Technological developments have made change both in our lives and comme... more ABSTRACT
Technological developments have made change both in our lives and commerce. Electronic commerce in information society has been getting the place of traditional commerce in industry society. The best-known definition of electronic commerce (e-commerce) is refers to all forms of transactions relating to commercial activities, including firms, individuals and public institutions. Electronic commerce has shown very fast increases since 1998 depending on the developments in internet technology. Although this increase has brought advantages to the producers and consumers, a serious problem has also brought up along with it for the revenue authorities in this case. Taxpayers have expanded their tax evasion and tax avoidance possibilities by cross-border transactions at the same time electronic commerce is integrating the world economies. Naturally, taxation of electronic trade is related to all countries and economies all over the world. Therefore, the international characteristic of electronic commerce necessitates cooperation between tax authorities in solving this problem. The aim of this study is to examine the developments in the effects of electronic commerce on taxation, the problems related to this field and the ways of solutions developed in today’s world.
ÖZ
Teknolojik gelişmeler hem günlük yaşamda hem de ticari faaliyetlerde birçok yenilik ve değişiklik getirmiştir. Sanayi toplumundaki geleneksel ticaretin yerini bilgi toplumunda elektronik ticaret almıştır. En çok bilinen tanımıyla elektronik ticaret (e-ticaret); işletmeleri, bireyleri ve kamu kurumların arasındaki ticari faaliyetlere ait etkinliklerin tüm aşamalarının bilgisayar ağları üzerinden yapılmasıdır. Elektronik ticaret, 1998 yılından itibaren internet teknolojisindeki gelişmelere bağlı olarak hızlı bir artış sergilemiştir. Bu artış, ticaretin taraflarına bazı faydalar sağlasa da vergi idareleri açısından ciddi sorunlara neden olmuştur. Mükellefler kolaylıkla sınır aşan işlemleriyle vergi kaçırma ve vergiden kaçınma olanaklarını genişletmişlerdir. Aynı zamanda elektronik ticaret dünya ekonomilerini birbirine bağlamaktadır. Doğal olarak elektronik ticaretin vergilendirilmesi dünya üzerindeki bütün ekonomileri etkilemektedir. Dolayısıyla elektronik ticaretin uluslararası niteliği, vergi otoritelerinin işbirliğini zorunlu kılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, günümüz dünyasında giderek artan elektronik ticaretin vergileme üzerine etkileri, bu alana ilişkin sorunlar ve geliştirilen çözüm yollarına ilişkin gelişmeleri inceleyip önerilerde bulunmaktır.

Research paper thumbnail of Farklılaşan Refah Ölçüm Yöntemleri ve Eğitim Açısından Türkiye'nin Değerlendirilmesi* The Diversity Methods of Welfare Measurement and Evaluation from Point View of Education for Turkey

Özet İnsanoğlunun her alandaki kalitesine, konforuna ve tatmin duygusuna olan ilgi, yüzyıllardır ... more Özet İnsanoğlunun her alandaki kalitesine, konforuna ve tatmin duygusuna olan ilgi, yüzyıllardır süregelmektedir. Bunun için temel alınan kriterler birçok dönüşüm ve değişime uğramıştır. Topluma faydalı olma, kendini ispatlama, maddi zenginlik, tatmin duygusu, eğitim, sağlık, iyi yönetim, girişimcilik, koruma ve güvenlik, kişi-sel özgürlük, beşeri sermaye, farklı zamanlarda ve farklı bileşenlerde kişi ve toplum refahına ulaşmada kullanılan araçlar olmuşlardır. Son dört yıldır gelişmiş refah ölçüm ve karşılaştırma yöntemlerine göre en önemli bir ölçüm göstergesi de eğitimdir. Eğitimin mikro ve makro düzeyde birçok alanı doğrudan ve dolaylı olarak etkilediği artık daha fazla tartışılan bir konudur. Bu çalışmanın amacı, refah ölçümünde kullanılan araçları ve yöntemleri kapsamlı bir şekilde inceleyerek, Türkiye'de refah düzeyini, refah ölçümünde kullanılan eğitim açısından ülke karşılaştırmalarıyla belirlemektir.
Abstract An interest towards quality, comfort and sense of satisfaction of humankinds in every fields has continued for hundred years. Criterions on this topic has come over much conversion, variance. Benefaction, self-actualization, richness, sense of satisfaction, education, health, good governance, entrepreneurship and opportunity , safety and security, personal freedom, social capital has been means to reach personal and social welfare in different times and different combinations. For four years, in accordance to the most developed welfare measurement and comparison methods, one of the most important welfare measurement indicator mentioned above is education. Direct and indirect effects of education in many fields have been less argued topic recently. The aim of this study comprehensively is to investigate the instruments and methods used in welfare measurement and to determine the level of welfare in Turkey using education as a welfare measure tool with compare countries.

Research paper thumbnail of Ekonomik Büyüme ve Çevresel Vergilerin Emisyon Miktarına Etkileri * Hakan AKAR Özel Sayı / Special Issue (Tüketim Toplumu ve Çevre / Consumption Society and Environment

Tarih Kültür ve Sanat Arastırmaları Dergisi (ISSN: 2147-0626), 2012

Bu çalısmada, daha müreffeh bir hayat yasama gayesiyle gerçeklestirilen sınırsız üretim ve tüketi... more Bu çalısmada, daha müreffeh bir hayat yasama gayesiyle gerçeklestirilen sınırsız üretim ve tüketim faaliyetlerinin, çevre tahribatı yoluyla tam aksi yönde etki yapıp yapmadığı incelenmeye çalısılmıstır. Çalısmanın temel amacı, üretim ve tüketim faaliyetlerinin çevreye zarar vermesi durumunda, çevresel vergilerin bu tahribatı azaltmada etkili bir çözüm olup olamayacağı hakkında çıkarımda bulunmaktır.

Çalısmanın problemi genelde çevresel bozulma, özelde de emisyondur. Öncelikle çevre ekonomisi baslığı altında çevre ile ekonomi arasındaki iliski ortaya konulmaya çalısılmıs, sonrasında analizimize hazırlık olması mahiyetinde emisyon, çevresel vergiler, GSYĐH, kisi basına düsen milli gelir hakkında bilgi verilmistir. Đktisadi büyüme süreciyle çevresel bozulma arasındaki etkilesimi açıklarken Çevresel Kuznets Eğrisi (ÇKE) ve Kirlilik Sığınağı Hipotezi veya Kirlilik Cenneti’nden faydalanılmıstır. Türkiye’nin de ÇKE ile uyumlu olduğu ve milli geliri reel olarak 4090 dolardan sonra çevreye verilen zararların azalacağı tespit edilmistir. Ayrıca milli gelir hesaplamalarında da çevresel maliyetlerin hesaba katılması zaruretine değinilmistir. Çevresel bozulmayla çevre vergileri arasındaki iliski de çevresel vergi gelirlerinin toplam vergi gelirlerine oranlanarak ortaya konmaya çalısılmıstır.

Nitel analizlerimize temel teskil edecek veriler Avrupa Çevre Ajansı, Avrupa Komisyonu ve Dünya Bankası’nın internet sitelerinden elde edilmis, AB ve OECD ülkelerinin iktisadi büyüme, çevresel vergi ve emisyon hacimlerine iliskin veriler arasındaki iliski gözlemlenmeye çalısılmıstır. Buna göre; iktisadi büyüme, farklı gelismislik düzeylerine göre ülkeden ülkeye farklı çevre tahribatı sonuçları vermektedir. Çevresel vergilerin etkin bir sekilde vergi sistemlerinde bulunan ülkelerde ise, emisyon hacimlerinin daha az olması beklenmektedir.

Research paper thumbnail of Recent Developments in Taxation of Electronic Commerce

Technological developments have made change both in our lives and commerce. Elec... more Technological developments have made change both in our lives and commerce. Electronic commerce in information society has been getting the place of traditional commerce in industry society. The best-known definition of electronic commerce (e-commerce) is refers to all forms of transactions relating to commercial activities, including firms, individuals and public institutions. Electronic commerce has shown very fast increases since 1998 depending on the developments in internet technology. Although this increase has brought advantages to the producers and consumers, a serious problem has also brought up along with it for the revenue authorities in this case. Taxpayers have expanded their tax evasion and tax avoidance possibilities by cross-border transactions at the same time electronic commerce is integrating the world economies. Naturally, taxation of electronic trade is related to all countries and economies all over the world. Therefore, the international characteristic of electronic commerce necessitates cooperation between tax authorities in solving this problem. The aim of this study is to examine the developments in the effects of electronic commerce on taxation, the problems related to this field and the ways of solutions developed in today’s world.
ÖZ
Teknolojik gelişmeler hem günlük yaşamda hem de ticari faaliyetlerde birçok yenilik ve değişiklik getirmiştir. Sanayi toplumundaki geleneksel ticaretin yerini bilgi toplumunda elektronik ticaret almıştır. En çok bilinen tanımıyla elektronik ticaret (e-ticaret); işletmeleri, bireyleri ve kamu kurumların arasındaki ticari faaliyetlere ait etkinliklerin tüm aşamalarının bilgisayar ağları üzerinden yapılmasıdır. Elektronik ticaret, 1998 yılından itibaren internet teknolojisindeki gelişmelere bağlı olarak hızlı bir artış sergilemiştir. Bu artış, ticaretin taraflarına bazı faydalar sağlasa da vergi idareleri açısından ciddi sorunlara neden olmuştur. Mükellefler kolaylıkla sınır aşan işlemleriyle vergi kaçırma ve vergiden kaçınma olanaklarını genişletmişlerdir. Aynı zamanda elektronik ticaret dünya ekonomilerini birbirine bağlamaktadır. Doğal olarak elektronik ticaretin vergilendirilmesi dünya üzerindeki bütün ekonomileri etkilemektedir. Dolayısıyla elektronik ticaretin uluslararası niteliği, vergi otoritelerinin işbirliğini zorunlu kılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, günümüz dünyasında giderek artan elektronik ticaretin vergileme üzerine etkileri, bu alana ilişkin sorunlar ve geliştirilen çözüm yollarına ilişkin gelişmeleri inceleyip önerilerde bulunmaktır.

Research paper thumbnail of A NEW DIMENSION IN THE CONCEPT OF WORKPLACE: ELECTRONIC WORKPLACE AND TAXATION

The workplace is accepted as the place where a task is performed. In accordance with the purpose ... more The workplace is accepted as the place where a task
is performed. In accordance with the purpose of the
law, it has been need for clarification and it has been
exemplified so as not for doubt due to the importance
attributed to him in the legal sense, in some laws. One
of the areas that is important in this context is tax law.
The taxation is also emerges as one of the basic criteria
in determining the liability. Because of this feature, it
has also been the subject of bilateral and multilateral
double taxation treaties with some international
organizations. However the result of moving electronic
activities of commercial activities with developing
internet technology, definitions of the workplace
concept are beginning to be inadequate and the
countries that feel lack in its and OECD have tried to
revise their own definitions but because they can not
abandon the classical (fixed) workplace mentality they
could not produce a proper definition for the virtual
workplace concept. This situation has caused the area
concerned to be far from being a taxable area in real
terms. The unfavorable competition conditions and increasing tax losses of the countries revealed the
urgent need to deal with this issue. The point that
should be determined primarily in the digital workplace
concept is where the workplace is based on the
electronic activity performed. Which method can use as
an alternative to the digital workplace for determination
of tax liability and taxation if this is difficult or
troublesome to detect. In this regard, the BEPS action
plan has been accepted especially within the framework
of decisions taken at the summit of the G20 leaders,
and the first action of this action plan is the taxation of
the digital economy. In this respect, the OECD and the
countries have taken various decisions and developed
definitions. As a result of joint decisions by OECD
member countries to comply with these decisions, they
are preparing their legislation in the framework of the
digital age requirements and the BEPS action plan.
Besides especially Tax Procedure Law, as a draft,
various regulations have been made regarding the
digital workplace, it seems that efforts have
concentrated on the realization of these regulations in
Turkey, which is one of the working countries in terms
of this subject. In this context, studies and solutions for
the digital workplace will be discussed in order to
prevent tax loss in Turkey and in the world.

Research paper thumbnail of THE EFFECTS OF INCENTIVES IN RENEWABLE ENERGY INVESTMENTS ON PUBLIC FINANCIAL BALANCE

Energy is one of the most important power elements in today's global economy. Countries that are ... more Energy is one of the most important power elements in today's global economy. Countries that are
poor in energy resources or unable to assess their available resources are experiencing economic
difficulties. Some of them are foreign trade deficits, increased international competition power,
inability to increase energy supply security, and obstacles to economic growth. The availability of
adequate amounts of renewable energy at the right time has the potential to be a solution to this and
other problems. The analysis of the effects of public fiscal balances as a result of interactions and
feedback spread throughout the economy constitutes the framework of this work, ensuring that the idle
funds under the pillars under the pillars necessary for the emergence of this potential go to renewable
energy investments. Accordingly, incentives initially cause an increase in public spending and a
decrease in public revenues. But then public expenditures are directly affected positively by rising
energy production capacity, falling product prices, improving environmental quality, and employment
growth through economic interactions. What directly affects public revenues is the expansion of the
tax base. In total and as a result we can say that it is a balance adjustment.

Research paper thumbnail of FOREIGN AID TO SUPPORT(PREVENT) DEVELOPMENT

Countries that are in the process of developing are using foreign financing in development to bre... more Countries that are in the process of developing are using foreign financing in development to break
down the bottleneck they are in and to speed up this process. One of them is foreign aid. Countries
claim foreign assistance for three purposes, which are thought to prevent development. These; The
inadequacy of internal savings required for development, the inadequacy of capital and technical
information, the inadequacy of the external payment means required for imports. But in practice, it is
difficult to say that these problems have always been solved. In some cases, external assistance may
even cause such problems. Therefore, GOUs should carefully analyze the natural economic
consequences of foreign aid and the conditions for receiving foreign aid before using foreign aid. The
purpose of this study is to draw attention to the real and long-term effects of external aid and the
circumstances that cause them. According to this; Foreign aid payments can lead to balance problems,
low savings rates, obstacles to growth, and a decrease in the international competitiveness of
companies in the country.

Research paper thumbnail of Fiscal Policies in Transition to a Green Economy Yeşil Ekonomiye Geçiş Sürecinde Maliye Politikaları

Climate change and environmental problems in the world threaten the global economy. Climatic even... more Climate change and environmental problems in the world threaten the global economy. Climatic
events are both creating additional costs and making raw material resources unfit. However, these
drawbacks can also provide some opportunities, such as encouraging more efficient use of natural
resources by creating financial pressure. In this context, the potential sources of long-term
environmentally sustainable growth have begun to be tested and the concept of green economy (GE)
has begun to be pronounced as a means to achieve sustainability goals. GE is a model that helps to
increase human wellbeing and social equity while significantly reducing ecological shortages and
environmental risks. Hence, GE has an important link between economic growth and environmental
sustainability. Opportunities provided by GE transformation; Better management of the scarce
environment and natural resources can lead to additional employment and economic growth and
consequently an increase in human well-being. Especially economic growth and CO2 emissions can
be positively affected in areas where the deteriorating effects of observed economic and fiscal policies
are widespread. There are some features that distinguish green economic activities from others:
Major economic sectors include large investments, changes in production and consumption patterns,
and the need for international, national and regional policy reforms for additional employment. This
requirement draws attention to public policies and increases the importance of fiscal policies in the
transition period to the GE. The purpose of this study is to assess the effectiveness of fiscal policies
in the transition period to the GE from the perspective of tax and public expenditure, the main fiscal
policy instruments.

Research paper thumbnail of Sahra-Altı Afrika Ülkelerinde İhracat Odaklı Vergi Teşvikleri: Ampirik Bir Analiz

Sosyal Bilim İncelemeleri, 2022

The purpose of this study is to make a general evaluation of export-focused tax incentives in ord... more The purpose of this study is to make a general evaluation of export-focused tax incentives in order to provide the structural transformation from agricultural production to industrial production in Sub-Saharan African countries. In this respect, the relationship between industrial production, export rates and foreign exchange reserves has been analyzed. In this analysis, the effect of industrial production on export rates and the impact of export to foreign exchange reserves have been tested on an individual basis. The research results are aimed to be an example of similar characteristics economies. In the empirical part of this study, Autoregressive Distributed Lag Model has been made with yearly data for the period of 1981 and 2020. The results obtained show that it has been found a statistically significant cointegration relationship between the variables in the long run. According to the results, a %1 increase in industrial production leads to an increase % of 0.98 in the export rate. A %1 increase in the export rate raises %8.6 in foreign exchange reserves. That is, export affects foreign exchange reserves positively; industrial production supports export. Moreover, it has been determined that while a deviation from a short-term equilibrium will return to equilibrium after 6.4 periods in the first analysis, it will return to equilibrium after 10.5 periods in the second analysis.

Bu çalışmanın amacı, Sahra-Altı Afrika ülkelerinde (SAA) tarımsal üretimden sanayi üretimine doğru yapısal dönüşümün sağlanması için ihracat odaklı vergi teşviklerinin genel değerlendirmesini yapmak ve teşviklerin beklentileri karşılama durumunu araştırmaktır. Bu doğrultuda sanayi üretimi, ihracat oranları ve döviz rezervleri arasındaki ilişki analiz edilmiştir. Analizde sanayi üretiminin ihracat oranlarına ve ihracatın döviz rezervlerine etkisi ayrı ayrı test edilmiştir. Araştırma sonuçlarının ekonomik özellikleri benzer diğer ekonomilere de örnek oluşturması amaçlanmıştır. Uygulama kısmında 1981-2020 dönemi yıllık verileriyle ARDL eşbütünleşme analizi yapılmıştır. Elde edilen sonuçlar uzun dönemde değişkenler arasında istatistiksel olarak anlamlı eşbütünleşme ilişkisi bulunduğunu göstermektedir. Sonuçlara göre, sanayi üretiminde meydana gelen %1’lik artış, ihracat oranının %0,98 artmasına yol açmaktadır. İhracatta meydana gelen %1’lik artış ise döviz rezerv miktarını %8,6 artırmaktadır. Yani ihracat döviz rezervlerine olumlu etki etmekte, sanayi üretimi ihracata destek olmaktadır. Ayrıca kısa dönemdeki bir dengeden sapmanın ilk analizde 6,4 dönem sonra, ikinci analizde 10,5 dönem sonra tekrar dengeye geleceği tespit edilmiştir.