Lale YILMAZ - Academia.edu (original) (raw)
Papers by Lale YILMAZ
ÖZET Tarihsel kaynaklar, Roma ve Bizans devirlerine ait kentlerin yerlerinin ortaya çıkarılması, ... more ÖZET Tarihsel kaynaklar, Roma ve Bizans devirlerine ait kentlerin yerlerinin ortaya çıkarılması, bu kentlerin veya yerleşmelerin belgelerin yazıldığı dönemlerdeki konumu, yapısal durumu gibi niteliklerinin belirlenmesi bakımından önem taşımaktadır. Günümüze aktarılan bu kentler özellikle Roma ve Bizans devirlerinde limanların Akdeniz ticaret rotalarını oluşturduğu kıtalar arası bir karşılıklı bağlantıya ulaşmıştır. Makalede konu alınan coğrafyacı, tarihçi / tarih yazarı, seyyah, hidrolog, gibi çeşitli alanlardaki bilim insanlarının ve yazarların notları irdelendiğinde Roma ve Bizans limanlarıyla ilgili olarak bu limanların kullanıldıkları dönemde taşıdıkları özellikler ve yapısal bakımdan kanıtları belirlenmektedir. Bunların yanı sıra imparatorların liman yapılarına verdikleri değer, inşa edilen limanlar ve yapılan restorasyonlar ile ilgili kayıtlar da sunulmaktadır. Yüzyıllar içinde belirli alanlarda (liman konusundan yola çıkılarak) ortak terimler ve tanımlamalar kullanılmıştır. B...
Seleucia (ad Calycadnum), May 20, 2020
Makalede Neo-Bizans bicemin ortaya cikisi, uygulandigi ulkelerdeki ve Istanbul’daki yapilar deger... more Makalede Neo-Bizans bicemin ortaya cikisi, uygulandigi ulkelerdeki ve Istanbul’daki yapilar degerlendirilmistir. Neo-Bizans akimi, 19. yuzyilin ilk yarisinda Avrupa’da ortaya cikmistir. Yapilan arastirmalar sonucunda akimin, bazilika, kubbeli bazilika, hac plani, kubbe, tugla-tas duzeni, sutun, sutun basligi, mozaik gibi ogelerin uygulanmasiyla olustugu belirlenmistir. Yapilan literatur arastirmasinda Neo-Bizans’in, Sirbistan, Bulgaristan, Fransa, Avusturya, Ingiltere, ABD, Kanada’da geleneksel mimarliga bagli olarak uygulandigi belirlenmistir. Uluslararasi Neo-Bizans akiminin hem sivil hem de dini yapilarda yerel ozelliklerle bicimlendigi dikkat cekmektedir. Neo-Bizans akimi Istanbul’da incelendiginde ise Fossatilerin Ayasofya’da insa ettikleri hunkar mahfilinin, en erken ornek oldugu anlasilmaktadir. Tipik bir ornek Alman Cesmesi ise Kayser II. Wilhelm’in armagani olarak At Meydani’na yerlestirilmistir. Istanbul’daki sivil mimari ornekleri ise Karakoy Palas, Macka Palas ile Fener ...
Sanatta zaman ve mekân algisinin kullanimi erken donem sanat eserlerinden baslayarak izlenebilir.... more Sanatta zaman ve mekân algisinin kullanimi erken donem sanat eserlerinden baslayarak izlenebilir. Resim sanatinda oykuleyici konularda uretilen sanat yapitlarinda zaman etkeni onemli yer tutmaktadir. Bu oykuleyici sanat yapitlarinda olaylar birbiri ardina ayni duzlemde resmedilmekteydi. 20. yuzyila gelindiginde ise 1960’li yillardan sonra sanat alaninda yaygin bicimde kullanilmaya baslayan video sanati zaman ve mekân donusturebilme ozelligi ile diger sanat uretim bicimlerinden ayri bir yere sahiptir. Hareketli goruntunun guncel sanat alaninda kullanilmasi teknolojinin getirdigi yeni olanaklar ile birlikte gerceklesmistir. Sanatciya yeni anlatim olanaklari acan video sanati, sanat izleyicisinin algisini yonlendirebilme olanagina da sahip olmustur. Istanbul Bienallerinden secilen ornekler dogrultusunda video sanatinin zaman ve mekân uzerine gerceklestirdigi sanatsal etki aciga cikarilmaktadir.
Journal of humanities and tourism research (Online), 2021
Mersin, Turkiye’nin Akdeniz kiyisinda 19. yuzyilin ilk yarisinda kurulmus bir liman kentidir. Gun... more Mersin, Turkiye’nin Akdeniz kiyisinda 19. yuzyilin ilk yarisinda kurulmus bir liman kentidir. Gunumuzde ise geleneksel kulturuyle birlikte kentsel mirasini korumaya calisan bir kent durumundadir. Degisen demografik yapisi ve mimarligiyla Anadolu’daki pek cok kent gibi kimligini koruma cabasindadir. Limanin ticari anlamda varligini surdurmesi Mersin’in onemini yitirmedigini gosterir. Diger taraftan ic ve dis goc alan bir kent olarak kulturel donusumu yasamaktadir. Kiyi seridi de dahil olmak uzere gokdelenlerin insasi, carpik kentlesmeyi getirmistir. Calismanin amaci Mersin kentinin evrim surecini gunumuze ulasan kent dokusu ve yapilariyla belirleyebilmektir. Makalede Pozcu, Camlibel, Kiremithane Mahallesi ekseninde kentsel bellegin izleri arastirilmistir. Bu semtler fotograflanarak modern kentin yani sira korunmasi gereken ve restore edilmis yapilar belgelenmistir. Sonuc olarak kentin yerlileri tarafindan sahiplenilmeye ve korunmaya calisilsa da kamu kurumlarinin sistemli bir bicimde...
OZ Makalede Marc Chagall’in sanat yapitlarinda kanatli figurler ve melek imgesine yaklasimi ile r... more OZ Makalede Marc Chagall’in sanat yapitlarinda kanatli figurler ve melek imgesine yaklasimi ile resimsel betime katkisi konu alinmistir. Ilk bakista Chagall, geleneksel Rus yasamini ve Ortodoks ikonografisini modern anlamda yorumlamis bir sanatcidir. Resimlerinde Hiristiyan ve Musevi dini sembollerini kullanmis ve geleneksel betimleri yeniden yorumlamistir. Sanatinin erken donemlerinden 1985’teki olumune kadar resim, gravur, vitray, heykel, kabartma gibi bircok teknigi denemis ve kullanmistir. Chagall resminde kanatli figurler ve melek imgesi dini ve gunluk yasam arasindaki sahnelerde onemli bir yere sahiptir. Sanatcinin Kutsal Kitap resimlerinden kilise ve sinagoglarda gerceklestirdigi vitraylara kadar bircok eserinde melek figuru izlenebilmektedir. Kokenini efsanevi kanatli varliklardan mitolojik figurlere kadar genis bir alanda bulabildigimiz bu figurlerin tek tanrili dinlerde varligini surdurmesi ortak kulturel bir bilince ait olduklarina isaret eder. Bu ortak kulturel imge Chag...
Turkiye, bircok ulkeden daha fazla sayida kulturel cesitlilige sahip oren yerlerine ve sit alanla... more Turkiye, bircok ulkeden daha fazla sayida kulturel cesitlilige sahip oren yerlerine ve sit alanlarina sahiptir. Somut kulturel mirasi olusturan sit alanlari ve oren yerleri guncel yerlesmelerle bir arada varligini surdurmektedir. Son yillarda tarihi eserlere ve alanlara yonelik ilgi ve merak, koruma konusunu da beraberinde getirmektedir. Tarihi eserleri, yapilari ve kalintilari korumayla ilgili yasalarin yururluge girmesi, Turkiye’de Avrupa ulkelerinden daha gec donemlerde gerceklestirilmistir. Ancak son yillarda yapilan calismalarla birlikte tum ulkede tarihsel deger tasiyan mimari yapilarin korunmasi, tanitilmasi ve yeni islevler kazandirilmasi soz konusudur. Mersin, kentsel ve kirsal alanda cok sayida oren yeri ve sit alaninin mevcut oldugu bir Dogu Akdeniz kentidir. Calismada Mersin ilinde kent merkezi ile kirsal kesimdeki tarihi kalintilara ait olan ve gunumuzde devsirme (spoli) malzeme biciminde kullanilan veya “benimsenen” mimari ogeler konu alinmistir. Ayrica gecmiste ve gun...
Tarihsel kaynaklar, Roma ve Bizans devirlerine ait kentlerin yerlerinin ortaya cikarilmasi, bu ke... more Tarihsel kaynaklar, Roma ve Bizans devirlerine ait kentlerin yerlerinin ortaya cikarilmasi, bu kentlerin veya yerlesmelerin belgelerin yazildigi donemlerdeki konumu, yapisal durumu gibi niteliklerinin belirlenmesi bakimindan onem tasimaktadir. Gunumuze aktarilan bu kentler ozellikle Roma ve Bizans devirlerinde limanlarin Akdeniz ticaret rotalarini olusturdugu kitalar arasi bir karsilikli baglantiya ulasmistir. Makalede konu alinan cografyaci, tarihci / tarih yazari, seyyah, hidrolog, gibi cesitli alanlardaki bilim insanlarinin ve yazarlarin notlari irdelendiginde Roma ve Bizans limanlariyla ilgili olarak bu limanlarin kullanildiklari donemde tasidiklari ozellikler ve yapisal bakimdan kanitlari belirlenmektedir. Bunlarin yani sira imparatorlarin liman yapilarina verdikleri deger, insa edilen limanlar ve yapilan restorasyonlar ile ilgili kayitlar da sunulmaktadir. Yuzyillar icinde belirli alanlarda (liman konusundan yola cikilarak) ortak terimler ve tanimlamalar kullanilmistir. Bu egi...
ASIA MINOR STUDIES, 2016
Makalede Akdeniz'de denizciliğin ve ticaret rotalarının gelişimi ile Likya Bölgesi'nin bu alandak... more Makalede Akdeniz'de denizciliğin ve ticaret rotalarının gelişimi ile Likya Bölgesi'nin bu alandaki konumu irdelenmektedir. Roma devrinde özellikle Doğu Akdeniz, Kuzey Afrika ve Anadolu'nun güney kıyılarındaki limanlar arasında önceki devirlerden aktarılan ticaret yolları geliştirilmiştir. Ayrıca Avrupa ülkelerine gerçekleştirilen ticaret ve ulaşım rotaları da belirlenmiştir. Likya Bölgesi coğrafi konumu itibariyle doğu-batı ekseninde birçok deniz yolunun geçtiği limanlara sahipti. Bu liman yerleşmeleri ulaşım ve ticaret bakımından önem taşımaktaydı. Tarihi yazılı ve görsel kaynaklar bölgenin deniz ticaretindeki konumuna ilişkin kanıtlar sağlamaktadır. Bu çalışmada Likya'nın deniz ticareti tarihi ve Likya yerleşmelerinde üretilen ürünler bölgenin önemi kapsamında yeniden değerlendirilmiştir.
Anais Brasileiros de Estudos Turísticos - ABET
In this study, the existence and validity of the flâneurconcept in terms of cultural tourism is d... more In this study, the existence and validity of the flâneurconcept in terms of cultural tourism is discussed. In addition to this concept, chorasteris the second concept to be considered in terms of the inclusion of increased tourist perception. W. Benjamin speaks of flâneurin his writings which are put together under the name of the Passages. The Flâneuris a ‘modern urban traveler’ with a brief description and it is defined as “thinker-traveler”. He/She has a routine and endless exploration of the streets and passages with the start of the modernize in Paris in the 19th century. The discovery of Flâneuris repeated every day, rediscovering the urban fabric and structures. The definition of tourist can be associated with the concept of flâneur. The tourist comes up with two content; the person who tries to know this city where he is a foreigner for a while and the second one is trying to get to know the city with his / her foreigner routes even though he lives. The concept of chorasterd...
Journal of History and Future
Araştırmada Osmanlı devrinde varlığını sürdüren ancak farklı mezheplerdeki Hıristiyan topluluklar... more Araştırmada Osmanlı devrinde varlığını sürdüren ancak farklı mezheplerdeki Hıristiyan toplulukları arasında 'cemaat değiştirmiş' Bizans kiliseleri konu alınmıştır. İstanbul'da Ermeni topluluğunun ibadeti için dönüştürülen Bizans (Rum-Ortodoks) kiliseleri olan Surp Kevork Kilisesi (Sulu Manastır), Odalar Camii, Kefeli (Kefevi) Camii, Surp Hıraşdagabet Kilisesi üzerine kaynak araştırması yapılmış, günümüzdeki durumları incelenmiştir. İstanbul'un Osmanlılar tarafından fethi sonrasında Rum cemaatine olduğu gibi ayrıcalıklar tanınan Ermeni cemaatinin kilise gereksinimi yerleştikleri semtlerdeki Bizans kiliselerinin tahsis edilmesiyle çözümlenmiştir. Bu yapılardan Theotokos Petras Bizans kilisesi, Tcharkhapan Sourb Astvatzatzine Kilisesi adıyla Ermeni kilisesine, daha sonra Odalar Camii adıyla camiye dönüştürülerek 20. yüzyıla ulaşmış, ancak günümüzde harap olmuştur. İmparator Theophilos döneminde yaptırılan bir Bizans kilisesi olan günümüzdeki Kefeli (Kefevi) Camii, Aziz Nikolaos Katolik Kilisesi ve Ermeni kilisesi olarak kullanıldıktan sonra Osmanlı devrinde camiye dönüştürülmüştür. Fatih Sultan Mehmet fermanıyla 1461'de Ermeni Patrikhane Katedrali olarak kurulan Surp Kevork Kilisesi (Sulu Manastır) ve 1835'te yeniden yaptırılan Surp Hıraşdagabet Kilisesi, Ermeni cemaatine ait olarak varlıklarını sürdürmektedir. İstanbul'daki söz konusu Bizans kiliselerinde, yapıların Rum ve Ermeni Hıristiyan toplulukları arasındaki değişimi birinci dönem, aynı dine mensup, ancak farklı mezheplere sahip topluluklar arasında uygulanan dönüşüm ise ikinci dönemdir. Yapıların Hıristiyan topluluğundan Müslüman topluluğuna geçmesi ve Cumhuriyet dönemine ulaşması ise yapıların üçüncü dönemini oluşturur.
Art-Sanat
Çandir Castle at the Taurus Mountains of Mersin Öz Mersin ili, tarih boyunca bölgenin savunma ve ... more Çandir Castle at the Taurus Mountains of Mersin Öz Mersin ili, tarih boyunca bölgenin savunma ve egemenliğinde önem taşıyan yapılar olarak tanımlanabilecek çok sayıda kale yapısının inşa edildiği bir bölgede yer almaktadır. Özellikle Ortaçağ döneminde etkin olarak yerleşme ve savunma bakımından kullanılan kale yapıları, kuzeyden güneye limanlara ulaşan ticaret yollarının güvenliğini sağlamaktaydı. Makalede coğrafi konumu ve yapısal özellikleri bakımından özgün bir nitelik taşıyan Çandır Kalesi ele alınmıştır. Kalenin yalnızca bir savunma yapısı olarak değil, geniş bir alanı kaplayan yapılardan oluşan küçük bir yerleşim birimi olarak kurulduğu anlaşılmaktadır. Çalışmada Kilikya Bölgesi'nde Ortaçağ'da Bizans döneminde Ermeni baronluğuna ait olarak tanımlanan Çandır Kalesi üzerine yapılmış tarihsel çalışmalar incelenmiş, kale alanında günümüze ulaşan yapı kalıntıları belirlenmiştir. Günümüzde Çandır Kalesi'nde görülebilen doğal ve insan eliyle gerçekleşen yıkım, kale kompleksinin yapısal özelliklerinin yeniden tanımlanmasını gerekli kılmıştır.
Journal of International Social Research, 2016
sonrasındadini sembol olarak kullanılan yunus balığıve Yunus peygamber öyküsü konu alınmıştır.İst... more sonrasındadini sembol olarak kullanılan yunus balığıve Yunus peygamber öyküsü konu alınmıştır.İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde Bizans devrine ait iki eserde Hıristiyanlık sembolüne dönüştürülmüş yunus betimlerinin işlenişi ve anlamları araştırılmıştır.Birinci örnekte lahit üzerinde kabatma olarakYunus peygamber öyküsü betimlenmiştir.Bu konu ağırlıkla Hıristiyanlığın erken dönemlerinde katakomb, lahit ve altar panolarında görülmektedir.Yunus öyküsü İsa'nın yaşamıyla benzerlikler kurularak betimlenen bir konudur.Diğer eser ise Bizans devrine ait bir mezar taşıdır.Eserde kazıma tekniğinde sembolik olarak güvercin, İsa'nın monogramı ile birlikte yunus betimleri yer almaktadır.Bizans sanatında geleneksel olarak paganizme bağlanan konu ve sembollerin Eski Ahit'e dayanan örnekleri4.-6. yüzyıllararasına ait iki buluntu ile ortaya konulmuştur.
Art-Sanat, Jan 31, 2020
Çandir Castle at the Taurus Mountains of Mersin Öz Mersin ili, tarih boyunca bölgenin savunma ve ... more Çandir Castle at the Taurus Mountains of Mersin Öz Mersin ili, tarih boyunca bölgenin savunma ve egemenliğinde önem taşıyan yapılar olarak tanımlanabilecek çok sayıda kale yapısının inşa edildiği bir bölgede yer almaktadır. Özellikle Ortaçağ döneminde etkin olarak yerleşme ve savunma bakımından kullanılan kale yapıları, kuzeyden güneye limanlara ulaşan ticaret yollarının güvenliğini sağlamaktaydı. Makalede coğrafi konumu ve yapısal özellikleri bakımından özgün bir nitelik taşıyan Çandır Kalesi ele alınmıştır. Kalenin yalnızca bir savunma yapısı olarak değil, geniş bir alanı kaplayan yapılardan oluşan küçük bir yerleşim birimi olarak kurulduğu anlaşılmaktadır. Çalışmada Kilikya Bölgesi'nde Ortaçağ'da Bizans döneminde Ermeni baronluğuna ait olarak tanımlanan Çandır Kalesi üzerine yapılmış tarihsel çalışmalar incelenmiş, kale alanında günümüze ulaşan yapı kalıntıları belirlenmiştir. Günümüzde Çandır Kalesi'nde görülebilen doğal ve insan eliyle gerçekleşen yıkım, kale kompleksinin yapısal özelliklerinin yeniden tanımlanmasını gerekli kılmıştır.
ÖZET Tarihsel kaynaklar, Roma ve Bizans devirlerine ait kentlerin yerlerinin ortaya çıkarılması, ... more ÖZET Tarihsel kaynaklar, Roma ve Bizans devirlerine ait kentlerin yerlerinin ortaya çıkarılması, bu kentlerin veya yerleşmelerin belgelerin yazıldığı dönemlerdeki konumu, yapısal durumu gibi niteliklerinin belirlenmesi bakımından önem taşımaktadır. Günümüze aktarılan bu kentler özellikle Roma ve Bizans devirlerinde limanların Akdeniz ticaret rotalarını oluşturduğu kıtalar arası bir karşılıklı bağlantıya ulaşmıştır. Makalede konu alınan coğrafyacı, tarihçi / tarih yazarı, seyyah, hidrolog, gibi çeşitli alanlardaki bilim insanlarının ve yazarların notları irdelendiğinde Roma ve Bizans limanlarıyla ilgili olarak bu limanların kullanıldıkları dönemde taşıdıkları özellikler ve yapısal bakımdan kanıtları belirlenmektedir. Bunların yanı sıra imparatorların liman yapılarına verdikleri değer, inşa edilen limanlar ve yapılan restorasyonlar ile ilgili kayıtlar da sunulmaktadır. Yüzyıllar içinde belirli alanlarda (liman konusundan yola çıkılarak) ortak terimler ve tanımlamalar kullanılmıştır. B...
Seleucia (ad Calycadnum), May 20, 2020
Makalede Neo-Bizans bicemin ortaya cikisi, uygulandigi ulkelerdeki ve Istanbul’daki yapilar deger... more Makalede Neo-Bizans bicemin ortaya cikisi, uygulandigi ulkelerdeki ve Istanbul’daki yapilar degerlendirilmistir. Neo-Bizans akimi, 19. yuzyilin ilk yarisinda Avrupa’da ortaya cikmistir. Yapilan arastirmalar sonucunda akimin, bazilika, kubbeli bazilika, hac plani, kubbe, tugla-tas duzeni, sutun, sutun basligi, mozaik gibi ogelerin uygulanmasiyla olustugu belirlenmistir. Yapilan literatur arastirmasinda Neo-Bizans’in, Sirbistan, Bulgaristan, Fransa, Avusturya, Ingiltere, ABD, Kanada’da geleneksel mimarliga bagli olarak uygulandigi belirlenmistir. Uluslararasi Neo-Bizans akiminin hem sivil hem de dini yapilarda yerel ozelliklerle bicimlendigi dikkat cekmektedir. Neo-Bizans akimi Istanbul’da incelendiginde ise Fossatilerin Ayasofya’da insa ettikleri hunkar mahfilinin, en erken ornek oldugu anlasilmaktadir. Tipik bir ornek Alman Cesmesi ise Kayser II. Wilhelm’in armagani olarak At Meydani’na yerlestirilmistir. Istanbul’daki sivil mimari ornekleri ise Karakoy Palas, Macka Palas ile Fener ...
Sanatta zaman ve mekân algisinin kullanimi erken donem sanat eserlerinden baslayarak izlenebilir.... more Sanatta zaman ve mekân algisinin kullanimi erken donem sanat eserlerinden baslayarak izlenebilir. Resim sanatinda oykuleyici konularda uretilen sanat yapitlarinda zaman etkeni onemli yer tutmaktadir. Bu oykuleyici sanat yapitlarinda olaylar birbiri ardina ayni duzlemde resmedilmekteydi. 20. yuzyila gelindiginde ise 1960’li yillardan sonra sanat alaninda yaygin bicimde kullanilmaya baslayan video sanati zaman ve mekân donusturebilme ozelligi ile diger sanat uretim bicimlerinden ayri bir yere sahiptir. Hareketli goruntunun guncel sanat alaninda kullanilmasi teknolojinin getirdigi yeni olanaklar ile birlikte gerceklesmistir. Sanatciya yeni anlatim olanaklari acan video sanati, sanat izleyicisinin algisini yonlendirebilme olanagina da sahip olmustur. Istanbul Bienallerinden secilen ornekler dogrultusunda video sanatinin zaman ve mekân uzerine gerceklestirdigi sanatsal etki aciga cikarilmaktadir.
Journal of humanities and tourism research (Online), 2021
Mersin, Turkiye’nin Akdeniz kiyisinda 19. yuzyilin ilk yarisinda kurulmus bir liman kentidir. Gun... more Mersin, Turkiye’nin Akdeniz kiyisinda 19. yuzyilin ilk yarisinda kurulmus bir liman kentidir. Gunumuzde ise geleneksel kulturuyle birlikte kentsel mirasini korumaya calisan bir kent durumundadir. Degisen demografik yapisi ve mimarligiyla Anadolu’daki pek cok kent gibi kimligini koruma cabasindadir. Limanin ticari anlamda varligini surdurmesi Mersin’in onemini yitirmedigini gosterir. Diger taraftan ic ve dis goc alan bir kent olarak kulturel donusumu yasamaktadir. Kiyi seridi de dahil olmak uzere gokdelenlerin insasi, carpik kentlesmeyi getirmistir. Calismanin amaci Mersin kentinin evrim surecini gunumuze ulasan kent dokusu ve yapilariyla belirleyebilmektir. Makalede Pozcu, Camlibel, Kiremithane Mahallesi ekseninde kentsel bellegin izleri arastirilmistir. Bu semtler fotograflanarak modern kentin yani sira korunmasi gereken ve restore edilmis yapilar belgelenmistir. Sonuc olarak kentin yerlileri tarafindan sahiplenilmeye ve korunmaya calisilsa da kamu kurumlarinin sistemli bir bicimde...
OZ Makalede Marc Chagall’in sanat yapitlarinda kanatli figurler ve melek imgesine yaklasimi ile r... more OZ Makalede Marc Chagall’in sanat yapitlarinda kanatli figurler ve melek imgesine yaklasimi ile resimsel betime katkisi konu alinmistir. Ilk bakista Chagall, geleneksel Rus yasamini ve Ortodoks ikonografisini modern anlamda yorumlamis bir sanatcidir. Resimlerinde Hiristiyan ve Musevi dini sembollerini kullanmis ve geleneksel betimleri yeniden yorumlamistir. Sanatinin erken donemlerinden 1985’teki olumune kadar resim, gravur, vitray, heykel, kabartma gibi bircok teknigi denemis ve kullanmistir. Chagall resminde kanatli figurler ve melek imgesi dini ve gunluk yasam arasindaki sahnelerde onemli bir yere sahiptir. Sanatcinin Kutsal Kitap resimlerinden kilise ve sinagoglarda gerceklestirdigi vitraylara kadar bircok eserinde melek figuru izlenebilmektedir. Kokenini efsanevi kanatli varliklardan mitolojik figurlere kadar genis bir alanda bulabildigimiz bu figurlerin tek tanrili dinlerde varligini surdurmesi ortak kulturel bir bilince ait olduklarina isaret eder. Bu ortak kulturel imge Chag...
Turkiye, bircok ulkeden daha fazla sayida kulturel cesitlilige sahip oren yerlerine ve sit alanla... more Turkiye, bircok ulkeden daha fazla sayida kulturel cesitlilige sahip oren yerlerine ve sit alanlarina sahiptir. Somut kulturel mirasi olusturan sit alanlari ve oren yerleri guncel yerlesmelerle bir arada varligini surdurmektedir. Son yillarda tarihi eserlere ve alanlara yonelik ilgi ve merak, koruma konusunu da beraberinde getirmektedir. Tarihi eserleri, yapilari ve kalintilari korumayla ilgili yasalarin yururluge girmesi, Turkiye’de Avrupa ulkelerinden daha gec donemlerde gerceklestirilmistir. Ancak son yillarda yapilan calismalarla birlikte tum ulkede tarihsel deger tasiyan mimari yapilarin korunmasi, tanitilmasi ve yeni islevler kazandirilmasi soz konusudur. Mersin, kentsel ve kirsal alanda cok sayida oren yeri ve sit alaninin mevcut oldugu bir Dogu Akdeniz kentidir. Calismada Mersin ilinde kent merkezi ile kirsal kesimdeki tarihi kalintilara ait olan ve gunumuzde devsirme (spoli) malzeme biciminde kullanilan veya “benimsenen” mimari ogeler konu alinmistir. Ayrica gecmiste ve gun...
Tarihsel kaynaklar, Roma ve Bizans devirlerine ait kentlerin yerlerinin ortaya cikarilmasi, bu ke... more Tarihsel kaynaklar, Roma ve Bizans devirlerine ait kentlerin yerlerinin ortaya cikarilmasi, bu kentlerin veya yerlesmelerin belgelerin yazildigi donemlerdeki konumu, yapisal durumu gibi niteliklerinin belirlenmesi bakimindan onem tasimaktadir. Gunumuze aktarilan bu kentler ozellikle Roma ve Bizans devirlerinde limanlarin Akdeniz ticaret rotalarini olusturdugu kitalar arasi bir karsilikli baglantiya ulasmistir. Makalede konu alinan cografyaci, tarihci / tarih yazari, seyyah, hidrolog, gibi cesitli alanlardaki bilim insanlarinin ve yazarlarin notlari irdelendiginde Roma ve Bizans limanlariyla ilgili olarak bu limanlarin kullanildiklari donemde tasidiklari ozellikler ve yapisal bakimdan kanitlari belirlenmektedir. Bunlarin yani sira imparatorlarin liman yapilarina verdikleri deger, insa edilen limanlar ve yapilan restorasyonlar ile ilgili kayitlar da sunulmaktadir. Yuzyillar icinde belirli alanlarda (liman konusundan yola cikilarak) ortak terimler ve tanimlamalar kullanilmistir. Bu egi...
ASIA MINOR STUDIES, 2016
Makalede Akdeniz'de denizciliğin ve ticaret rotalarının gelişimi ile Likya Bölgesi'nin bu alandak... more Makalede Akdeniz'de denizciliğin ve ticaret rotalarının gelişimi ile Likya Bölgesi'nin bu alandaki konumu irdelenmektedir. Roma devrinde özellikle Doğu Akdeniz, Kuzey Afrika ve Anadolu'nun güney kıyılarındaki limanlar arasında önceki devirlerden aktarılan ticaret yolları geliştirilmiştir. Ayrıca Avrupa ülkelerine gerçekleştirilen ticaret ve ulaşım rotaları da belirlenmiştir. Likya Bölgesi coğrafi konumu itibariyle doğu-batı ekseninde birçok deniz yolunun geçtiği limanlara sahipti. Bu liman yerleşmeleri ulaşım ve ticaret bakımından önem taşımaktaydı. Tarihi yazılı ve görsel kaynaklar bölgenin deniz ticaretindeki konumuna ilişkin kanıtlar sağlamaktadır. Bu çalışmada Likya'nın deniz ticareti tarihi ve Likya yerleşmelerinde üretilen ürünler bölgenin önemi kapsamında yeniden değerlendirilmiştir.
Anais Brasileiros de Estudos Turísticos - ABET
In this study, the existence and validity of the flâneurconcept in terms of cultural tourism is d... more In this study, the existence and validity of the flâneurconcept in terms of cultural tourism is discussed. In addition to this concept, chorasteris the second concept to be considered in terms of the inclusion of increased tourist perception. W. Benjamin speaks of flâneurin his writings which are put together under the name of the Passages. The Flâneuris a ‘modern urban traveler’ with a brief description and it is defined as “thinker-traveler”. He/She has a routine and endless exploration of the streets and passages with the start of the modernize in Paris in the 19th century. The discovery of Flâneuris repeated every day, rediscovering the urban fabric and structures. The definition of tourist can be associated with the concept of flâneur. The tourist comes up with two content; the person who tries to know this city where he is a foreigner for a while and the second one is trying to get to know the city with his / her foreigner routes even though he lives. The concept of chorasterd...
Journal of History and Future
Araştırmada Osmanlı devrinde varlığını sürdüren ancak farklı mezheplerdeki Hıristiyan topluluklar... more Araştırmada Osmanlı devrinde varlığını sürdüren ancak farklı mezheplerdeki Hıristiyan toplulukları arasında 'cemaat değiştirmiş' Bizans kiliseleri konu alınmıştır. İstanbul'da Ermeni topluluğunun ibadeti için dönüştürülen Bizans (Rum-Ortodoks) kiliseleri olan Surp Kevork Kilisesi (Sulu Manastır), Odalar Camii, Kefeli (Kefevi) Camii, Surp Hıraşdagabet Kilisesi üzerine kaynak araştırması yapılmış, günümüzdeki durumları incelenmiştir. İstanbul'un Osmanlılar tarafından fethi sonrasında Rum cemaatine olduğu gibi ayrıcalıklar tanınan Ermeni cemaatinin kilise gereksinimi yerleştikleri semtlerdeki Bizans kiliselerinin tahsis edilmesiyle çözümlenmiştir. Bu yapılardan Theotokos Petras Bizans kilisesi, Tcharkhapan Sourb Astvatzatzine Kilisesi adıyla Ermeni kilisesine, daha sonra Odalar Camii adıyla camiye dönüştürülerek 20. yüzyıla ulaşmış, ancak günümüzde harap olmuştur. İmparator Theophilos döneminde yaptırılan bir Bizans kilisesi olan günümüzdeki Kefeli (Kefevi) Camii, Aziz Nikolaos Katolik Kilisesi ve Ermeni kilisesi olarak kullanıldıktan sonra Osmanlı devrinde camiye dönüştürülmüştür. Fatih Sultan Mehmet fermanıyla 1461'de Ermeni Patrikhane Katedrali olarak kurulan Surp Kevork Kilisesi (Sulu Manastır) ve 1835'te yeniden yaptırılan Surp Hıraşdagabet Kilisesi, Ermeni cemaatine ait olarak varlıklarını sürdürmektedir. İstanbul'daki söz konusu Bizans kiliselerinde, yapıların Rum ve Ermeni Hıristiyan toplulukları arasındaki değişimi birinci dönem, aynı dine mensup, ancak farklı mezheplere sahip topluluklar arasında uygulanan dönüşüm ise ikinci dönemdir. Yapıların Hıristiyan topluluğundan Müslüman topluluğuna geçmesi ve Cumhuriyet dönemine ulaşması ise yapıların üçüncü dönemini oluşturur.
Art-Sanat
Çandir Castle at the Taurus Mountains of Mersin Öz Mersin ili, tarih boyunca bölgenin savunma ve ... more Çandir Castle at the Taurus Mountains of Mersin Öz Mersin ili, tarih boyunca bölgenin savunma ve egemenliğinde önem taşıyan yapılar olarak tanımlanabilecek çok sayıda kale yapısının inşa edildiği bir bölgede yer almaktadır. Özellikle Ortaçağ döneminde etkin olarak yerleşme ve savunma bakımından kullanılan kale yapıları, kuzeyden güneye limanlara ulaşan ticaret yollarının güvenliğini sağlamaktaydı. Makalede coğrafi konumu ve yapısal özellikleri bakımından özgün bir nitelik taşıyan Çandır Kalesi ele alınmıştır. Kalenin yalnızca bir savunma yapısı olarak değil, geniş bir alanı kaplayan yapılardan oluşan küçük bir yerleşim birimi olarak kurulduğu anlaşılmaktadır. Çalışmada Kilikya Bölgesi'nde Ortaçağ'da Bizans döneminde Ermeni baronluğuna ait olarak tanımlanan Çandır Kalesi üzerine yapılmış tarihsel çalışmalar incelenmiş, kale alanında günümüze ulaşan yapı kalıntıları belirlenmiştir. Günümüzde Çandır Kalesi'nde görülebilen doğal ve insan eliyle gerçekleşen yıkım, kale kompleksinin yapısal özelliklerinin yeniden tanımlanmasını gerekli kılmıştır.
Journal of International Social Research, 2016
sonrasındadini sembol olarak kullanılan yunus balığıve Yunus peygamber öyküsü konu alınmıştır.İst... more sonrasındadini sembol olarak kullanılan yunus balığıve Yunus peygamber öyküsü konu alınmıştır.İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde Bizans devrine ait iki eserde Hıristiyanlık sembolüne dönüştürülmüş yunus betimlerinin işlenişi ve anlamları araştırılmıştır.Birinci örnekte lahit üzerinde kabatma olarakYunus peygamber öyküsü betimlenmiştir.Bu konu ağırlıkla Hıristiyanlığın erken dönemlerinde katakomb, lahit ve altar panolarında görülmektedir.Yunus öyküsü İsa'nın yaşamıyla benzerlikler kurularak betimlenen bir konudur.Diğer eser ise Bizans devrine ait bir mezar taşıdır.Eserde kazıma tekniğinde sembolik olarak güvercin, İsa'nın monogramı ile birlikte yunus betimleri yer almaktadır.Bizans sanatında geleneksel olarak paganizme bağlanan konu ve sembollerin Eski Ahit'e dayanan örnekleri4.-6. yüzyıllararasına ait iki buluntu ile ortaya konulmuştur.
Art-Sanat, Jan 31, 2020
Çandir Castle at the Taurus Mountains of Mersin Öz Mersin ili, tarih boyunca bölgenin savunma ve ... more Çandir Castle at the Taurus Mountains of Mersin Öz Mersin ili, tarih boyunca bölgenin savunma ve egemenliğinde önem taşıyan yapılar olarak tanımlanabilecek çok sayıda kale yapısının inşa edildiği bir bölgede yer almaktadır. Özellikle Ortaçağ döneminde etkin olarak yerleşme ve savunma bakımından kullanılan kale yapıları, kuzeyden güneye limanlara ulaşan ticaret yollarının güvenliğini sağlamaktaydı. Makalede coğrafi konumu ve yapısal özellikleri bakımından özgün bir nitelik taşıyan Çandır Kalesi ele alınmıştır. Kalenin yalnızca bir savunma yapısı olarak değil, geniş bir alanı kaplayan yapılardan oluşan küçük bir yerleşim birimi olarak kurulduğu anlaşılmaktadır. Çalışmada Kilikya Bölgesi'nde Ortaçağ'da Bizans döneminde Ermeni baronluğuna ait olarak tanımlanan Çandır Kalesi üzerine yapılmış tarihsel çalışmalar incelenmiş, kale alanında günümüze ulaşan yapı kalıntıları belirlenmiştir. Günümüzde Çandır Kalesi'nde görülebilen doğal ve insan eliyle gerçekleşen yıkım, kale kompleksinin yapısal özelliklerinin yeniden tanımlanmasını gerekli kılmıştır.