Zeki Parlak - Academia.edu (original) (raw)

Papers by Zeki Parlak

Research paper thumbnail of Küresel Değer Zi̇nci̇rleri̇ni̇n Yöneti̇şi̇mi̇ Ve Türki̇ye Hazir Gi̇yi̇m Sektörünün Küresel Değer Zi̇nci̇rleri̇ne Entegrasyonu

DergiPark (Istanbul University), Apr 24, 2023

Bu çalışmanın amacı Türkiye hazır giyim sektörünün küresel hazır değer zincirlerindeki konumunu a... more Bu çalışmanın amacı Türkiye hazır giyim sektörünün küresel hazır değer zincirlerindeki konumunu ayrıntılı olarak analiz etmektir. Çalışma kapsamında küresel değer zincirlerinin yönetişimine değinilerek, Türkiye'nin Dünya hazır giyim ticaretinde sahip olduğu önemli konum vurgulanmış ve Türkiye'nin küresel hazır giyim değer zincirlerine entegrasyonu derinlemesine analiz edilmiştir. 198O'lerden önce uygulanan ekonomi politikaları sonucu oluşan güçlü tekstil sektörü varlığı, ülke içerisinde üretim için gerekli emtiaların düşük maliyetli olarak bulunması, 1980'lerden itibaren ihracata yönelik ekonomi politikalarının benimsenmesi, 1990'larda yabancı yarımcıların tam paket üretimine yönelik artan talebi ve Türkiye'de yabancı yatırımcıların satın alma ofisleri kurmaları, Türkiye'nin küresel hazır giyim değer zincirine tam paket üretici olarak girmesini sağlamıştır. Türkiye'de hazır giyim sektöründe çalışan vasıflı işgücünün varlığı Türkiye'nin küresel hazır giyim değer zincirlerinde daha üst segmentlere entegre olmasını sağlamıştır. Sonuç olarak 2000'li yıllardan itibaren Türk hazır giyim tedarikçilerinin kendi tasarımlarını, koleksiyonlarını ve marklarını oluşturarak küresel hazır giyim değer zincirlerinin yüksek katma değerliği segmentlerinde faaliyetlerini sürdürdükleri görülmektedir.

Research paper thumbnail of Yeniden Yapılanma ve Post-Fordist Paradigmalar

Bilgi Sosyal Bilimler Dergisi, Jun 1, 1999

1970'lerin ilk yarısında başlayan ve uzun süre devam eden yapısal ekonomik kriz ve kesif Japon re... more 1970'lerin ilk yarısında başlayan ve uzun süre devam eden yapısal ekonomik kriz ve kesif Japon rekabeti karşında endüstriler ve işletmeler (özellikle otomobil) 1980'li yıllarda hızlı bir yeniden yapılanma ve değişim periyoduna girdiler. İkinci Dünya Savaşı sonrasının egemen üretim paradigması Fordizmi dönüştürmek amacıyla yeni teknoloji ve Japon üretim ve yönetim tekniklerini bünyelerine uyarlamaya başladılar. Bu dönüşüm ve yeniden yapılanma süreci kimi yazarlar tarafından, yaygın bir biçimde post-Fordizm olarak tanımlanan yeni üretim paradigmasının ortaya çıkışı olarak yorumlanmaktadır. Post-Fordizm, kitle üretimine esneklik, kalite ve vasıf gibi yeni özellikler ilâve ederek Fordizm'in kimi boyutlarını tersine çevirmektedir. Bu boyutlar şimdiye kadar zanaat üretimini karakterize etmiştir. Post-fordizm işçi-* Dr. Parlak, Marmara Üniversitesi İ.İ.B.F. Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü'nde öğretim görevlisidir. ♣ Yazar, Nurgün Kul Parlak'a bu çalışmanın taslağını okuyup tavsiyede bulunması ve redaksiyonuna katkıları nedeniyle teşekkür etmektedir.

Research paper thumbnail of Kültürel Değişim Ziyaretçilerinden Ucuz Emek Gücüne: “Work and Travel” Programları

Bu calismada kuresellesme sureci ile birlikte kulturel degisim programlarinda meydana gelen donus... more Bu calismada kuresellesme sureci ile birlikte kulturel degisim programlarinda meydana gelen donusumde kuresel uretim iliskileri sisteminin etkisini analiz etmek amaclanmistir. Kuresellesme ile birlikte dunya olceginde kulturel butunlesme vurgusu artmis, kulturel degisim programlari bu alanda kullanilabilecek onemli araclar arasinda yer almistir. Calisma icinde incelenen ve Amerika Birlesik Devletleri tarafindan yurutulen “Calis ve Gez” (Work and Travel - WAT) programi da bu alandaki onemli orneklerden birisini olusturmaktadir. “Calis ve Gez” programi ile sezonluk iscilik arasinda guclu bir iliski oldugu gozlemlenmekte, kulturel degisim bu alandaki uretim iliskilerini perdeleyen bir ozellige sahip olmaktadir. Calismada “Calis ve Gez” programinda daha once katilimci olarak yer almis kisiler ve bu program cercevesinde faaliyet gosteren danismanlik firmalari ile derinlemesine gorusmeler gerceklestirilmistir. Bununla birlikte program kapsamindaki istihdam yapisi ve katilimcilarin calisma kosullari incelenmistir. Yapilan gorusmeler neticesinde programin, isverenler tarafindan kuresel olcekte ucuz, esnek ve donemsel emek gucu temin etmenin bir araci haline geldigi gorulmektedir. Ayrica programlarin cesitli organizasyonlar tarafindan sadece kar amacli kullanildigi vurgulanmis, kulturel degisim amacinin sinirli bir sekilde gerceklestigi ifade edilmistir. Istihdam sureclerinin baskin oldugu ve denetimin yetersiz oldugu isleyis icindeyse, katilimcilarin cesitli somuru mekanizmalarina maruz kalmalari kacinilmaz olmaktadir.

Research paper thumbnail of Tendency Towards Online Shopping in Bosnia and Herzegovina

Bilgi ekonomisi ve yönetimi dergisi, Jun 1, 2012

Having very intensive growth, internet has become significant marketing medium in Bosnia and Herz... more Having very intensive growth, internet has become significant marketing medium in Bosnia and Herzegovina, and it can be predicted that internet as a means of purchase is going to be unavoidable in future business. In this context it is necessary to consider position of enterprises, employees and customers, in order to get the widest possible insight in concept of development of e-commerce in BiH. In this paper there are presented results of research on usage of internet as a means of purchase and influence of demographic characteristics to preference for shopping online. Moreover, paper will tend to create different customer profiles and target groups that have different online shopping attitudes, preferences, and demands based on the results of a specialized questionnaire.

Research paper thumbnail of Labour Markets for and Working Conditions of Turkish Seafarers: An Exploratory Investigation

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mecmuası, 2005

Page 1. LABOUR MARKETS FOR AND WORKING CONDITIONS OF TURKISH SEAFARERS: AN EXPLORATORY INVESTIGAT... more Page 1. LABOUR MARKETS FOR AND WORKING CONDITIONS OF TURKISH SEAFARERS: AN EXPLORATORY INVESTIGATION Doç. Dr. Zeki PARLAK* Prof. Dr. Engin YILDIRIM** Özet Son yıllarda, küresel gemi adamları ...

Research paper thumbnail of Temel Bi̇r Çalişma Standardi Olarak Geli̇şmekte Olan Ülkelerde Çocuk İşçi̇li̇ği̇

Ekonomi maliye işletme dergisi, Jun 30, 2022

Çocuk işçiliği hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler açısından önemli bir sorun alanıdır. T... more Çocuk işçiliği hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler açısından önemli bir sorun alanıdır. Tüm dünyada toplamda 160 milyon çocuk uluslararası çalışma standartlarından uzak bir şekilde istihdam edilmektedir. Çocukların emek piyasası içerisindeki varlığı hem kendileri hem de ülke ekonomileri için bazı olumsuz sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Bu sorunların çözümü için mücadelenin temeline baktığımızda, temel insan hakkı düşüncesinin yanında ekonomik kaygıların da var olduğunu görebilmekteyiz. Bu görüşlerin haklılığı bir yana, gelişmekte olan ülkeler açısından uygulanması ayrıca tartışmalı olan bir konudur. Bu çalışmanın amacı gelişmekte olan ülkeler açısından çocuk işçiliği taleplerinin haklılıklarını incelemek ve çocuk işçiliği ile mücadeleye yönelik uygulanabilecek politikaları analiz etmektir.

Research paper thumbnail of Standart Dışı Çalışma ve Diğer Çalışma Şekilleri (Conceptual Analysis of Non-Standard Work)

Türk turizm araştırmaları dergisi, May 5, 2022

Öz 1980'lerden sonra ekonomik ve sosyo politik üretim sistemindeki değişiklikler çalışanlar, işve... more Öz 1980'lerden sonra ekonomik ve sosyo politik üretim sistemindeki değişiklikler çalışanlar, işverenler, ülkeler, istihdam ve emek piyasaları açısından birtakım değişikliklere yol açmıştır. Özellikle Fordizmin çöküşünün ardından neo-liberal iktisat politikalarının uygulamaya konulması dünya emek piyasalarını derinden etkilemiştir. Fordist üretim sisteminde yer alan standart veya tam zamanlı istihdam yerini esnek çalışma ilişkilerine bırakırken gelişen ve gelişmiş ülkelerde emek piyasaları dönüşüm geçirmiş, standart dışı istihdam adeta norm haline gelmiştir. Nitekim 1980'lerden sonra ekonomik, sosyal politik ve üretim sistemindeki değişiklikler çalışanlar, işverenler, ülkeler, istihdam açısından birtakım değişikliklere yol açmıştır. Bütün bu gelişmelerle birlikte 21. yüzyılın ilk başlarında ulusal emek piyasaları işlevlerini yitirmeye başlamış, işverenler ürün piyasalarında artan rekabet ve üretim yöntemlerinde teknolojik değişiklik ile karşı karşıya kalmışlardır. "Dijital Çağ" olarak adlandırılan bu dönem, yeni iş yapılarını ve çalışma ilişkilerini ortaya çıkarmaktadır. Alternatif çalışma şekilleri tercih edilmeye başlanmıştır. Ne var ki bu alternatif çalışma şekilleri birbirinin yerine kullanılmaya başlanmış, kavram kargaşasını da beraberinde getirmiştir. Bu çalışmanın amacı birbirlerinin yerine kullanılan çalışma şekillerinin literatür taraması ile kavramsal olarak analizini yapmaktır. Birbirlerinin yerine kullanılan bu çalışma şekillerinin farklılaşan ve benzer noktalarının olduğu görülmektedir. * Bu çalışma ilk yazarın Doktora tezinden türetilmiştir.

Research paper thumbnail of Indonesia, Malaysia, and Turkey comparative analysis of labour market

Global Journal of Business, Economics and Management, Mar 31, 2022

This study aims to examine labour market indicators in developing industrial countries like Indon... more This study aims to examine labour market indicators in developing industrial countries like Indonesia, Malaysia, and Turkey between 1999 and 2019. Indonesia, Malaysia, and Turkey's labour market indicators are taken into consideration. ILO's estimation taken from the Data Bank World website is used when comparing these countries' labour market indicators. The official statistics on the websites of these countries also contributed to the study. The years are chosen explicitly as after the 1999 crisis and 2008 crises, after 2015. Even though each country's dynamics vary, nearly all three countries implemented import substitution and export policies simultaneously and they exposed themselves to global markets during the same period. When the labour market indicators are assessed, the 15-64 age-old active group population is in constant growth, while the passive group is in decline. In this study, each country's labour market indicator is examined for the periods mentioned above, and the comprehensive analysis method is used. By reviewing labour literature, the labour markets and their implementations are assessed and compared with each other.

Research paper thumbnail of Doğu ve Güney Avrupa Refah Rejimlerinde Ebeveyn İzni: Karşılaştırmalı Bir Analiz

Yirminci yüzyılın son çeyreğinden itibaren gelişmiş ülkelerde imalat sektörünün küçülmesi ve hizm... more Yirminci yüzyılın son çeyreğinden itibaren gelişmiş ülkelerde imalat sektörünün küçülmesi ve hizmet sektörünün ön plana çıkmasıyla istihdamın kalitesi ve cinsiyet yapısında köklü bir değişim gerçekleşmiştir. Hizmet sektöründe genel olarak ücretlerin düşük ve işin iğreti olması, bir aileyi geçindirmek için erkeğin kazandığı gelirin yetersiz kalması nedeniyle daha fazla kadın emek piyasalarına girmek zorunda kalmıştır. Bu durum literatürde emek piyasalarının kadınlaşması olarak isimlendirilmektedir. Kadının emek piyasalarında daha etkin hale gelmesi çekirdek aile yapısını ve yaşamını da olumsuz etkilemektedir. Kadının bir işte çalışmasına ek olarak aile yaşamın sürdürülmesi açısından hayati öneme sahip olan bakım ve ev işleri gibi yükümlülükleri de yerine getirmek zorunda olması aile yaşamını olumsuz etkimekte ve iş ve aile yaşamı arasında bir denge kurmayı zorunlu hale getirmektedir. İş aile yaşamı hayatı arasında denge kurma arayışları, AB'de iş yaşam dengesi kavramı ve politikalarının geliştirilmesi ile sonuçlanmıştır. Bunlar, ebeveyn izini, bakım ve esnek çalışma politikalarını içermektedir. Ebeveyn izni, yeni doğan çocuğun bakımı konusunda, kadın ve erkeğin rollerini az da olsa değiştirmeyi hedefleyen bir AB iş yaşam dengesi politikasıdır. Bu çalışmada, Doğu ve Güney Avrupa refah rejimlerinde ebeveyn izinleri karşılaştırmalı olarak analiz edilmektedir. Doğu Avrupa'da ebeveyn izinlerin genellikle aile hakkı olarak verildiği, büyük oranda kadınlar tarafından kullanıldığı ve eşitsizliği beslediği ileri sürülmektedir. Güney Avrupa'da ise izin genellikle bireysel ve devredilemez bir hak niteliğinde olmasına karşın izin kullanımının ve ödeme oranlarının Doğu Avrupa ülkelerinin gerisindedir.

Research paper thumbnail of BİLGİ TOPLUMU ve BİLGİ İŞÇİSİ BAĞLAMINDA ÇAĞRI MERKEZLERİ: EMEK SÜRECİ, İŞ ve İSTİHDAM

DergiPark (Istanbul University), Oct 12, 2010

Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, 20. yüzyılın son çeyreğinde mikroelektronik alan... more Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, 20. yüzyılın son çeyreğinde mikroelektronik alanındaki yeniliklerle birlikte hız kazanmıştır. Yeni bir toplumsal modelin, çalışma türünün ve işçi tipinin ortaya çıktığı yönündeki görüşler de, bu değişimlere eşlik ermektedir. Bu çalışma, bilgi toplumu varsayımlarıyla ilgili olarak ileri sürülen yeni çalışma türü ve işçi tipi tartışmalarını, Türkiye'deki özel bankaların çağrı merkezlerinde test etmeyi amaçlamaktadır. Bilgi işi ve yüksek ücretli, yüksek vasıflı bilgi işçilerinin ortaya çıktığı iddialarına karşın; elde edilen bulgular, emek süreci, iş ve istihdamın Fordist-Taylorist iş organizasyonunun temel prensiplerini içerdiğini göstermektedir.

Research paper thumbnail of Güney Avupa Refah Reji̇mi̇nde Güvenceli̇ Esnekli̇k: İspanya Ve Türki̇ye Karşilatirmasi

Social sciences studies journal (sssjournal), 2017

Research paper thumbnail of Suri̇yeli̇ Mülteci̇leri̇n Türki̇ye'De Emek Pi̇yasalarina Etki̇si̇

Social sciences studies journal (sssjournal), 2017

Suriye'de yaşanan iç savaş binlerce insanın ölümüne ve milyonlarcasının ise yerinden yurdundan ol... more Suriye'de yaşanan iç savaş binlerce insanın ölümüne ve milyonlarcasının ise yerinden yurdundan olmasına yol açmıştır. 5-6 Milyon insan başta Türkiye olmak üzere Lübnan ve Ürdün gibi ülkelerde mülteci olmuştur. Bu mültecilerin 3.5 Milyonu Türkiye'ye yönelmiştir. İlk yıllarda savaşın kısa sürede biteceği öngörüldüğünden Türkiye bu insanlara mülteci statüsü yerine hiçbir hukuki anlamı olmayan "misafir" statüsü verilmiştir. Ne var ki savaşın uzun süreceği anlaşılınca bir yasal düzenleme ile Suriyeliler "geçici koruma" kapsamına alınmıştır. Bu onlara, eğitim, sağlık ve emek piyasalarına erişim izini vermektedir. İlk iki haklarını mülteciler hemen kullanırken, emek piyasalarına erişim hakkı 0cak 2016'da çıkarılan çalışma izini yönetmeliğini beklemek zorunda kalmıştır. Ancak verilen çalışma izninin mültecilerin oturma izni aldıkları şehirlerde geçerli olması ve Suriyeli işçi sayısının işyerinde yerli işçilerin % 10'undan fazla olması gibi sınırlamalar içermektedir. Bu nedenle kayıtlı oldukları kentlerde iş bulamayan mültecilerin iş bulmak için büyük şehirlere yönelirken çalışma izninin de anlamı kalmamıştır. Bu kadar çok sayıda mültecinin emek piyasalarına girmesi bir yandan vasıfsız emek arzının yetersiz kaldığı büyük şehirlerde hazır giyim ve tekstil gibi işgücü açığını kapatırken diğer yandan da tarım ve inşaat sektörlerinde çok sayıda yerli işçiyi işinden etmiş, ücretler düşmüş ve çalışma şartları da kötüleşmiştir. Ek olarak çocuk işçiliği ve kayıt dışılık ürkütücü boyutlara ulaşmıştır.

Research paper thumbnail of The effects of psychosocial factors on occupational accidents: a cross-sectional study in the manufacturing industry in Turkey

International Journal of Occupational Safety and Ergonomics, Dec 19, 2021

BACKGROUND Looking at death statistics at workplaces, occupational health and safety (OHS) is ind... more BACKGROUND Looking at death statistics at workplaces, occupational health and safety (OHS) is indisputably one of the most important problems of society. Considering that the existing measures are insufficient to reduce deaths, it is essential to look at the prevention of occupational accidents/diseases with an interdisciplinary approach and to employ new perspectives in order to develop new methods. The aim of this study is to determine whether psychosocial risks are perceived as an accident factor by employees and to bring the concept of psychosocial accident factors into a discussion. METHODS The survey technique is used as a data collection tool for this study. The questionnaire has 33 questions. The SPSS program was used to analyze the data. RESULTS The study showed that employees who had an accident perceived psychosocial factors as an important accident factor. CONCLUSIONS Studies on causes of accidents at work are generally based on a single dimension, such as environmental conditions and/or faults of employees. There is almost no focus on the reasons for the misbehaviors of employees. Psychosocial factors are not taken into account or neglected, but results show that providing psychosocial support and/or psychological counseling services at workplaces may be effective in reducing accidents.

Research paper thumbnail of Sanayi Ötesi Toplum Teorilerinin Eleştirel Bir Değerlendirmesi

Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Dec 1, 2004

Özet: 1960'lı yıllardan itibaren çok sayıda yazar, teknolojik gelişmelere dayalı... more Özet: 1960'lı yıllardan itibaren çok sayıda yazar, teknolojik gelişmelere dayalı olarak yeni bir toplum modelinin ortaya çıkmaya başladığını ileri sürmektedir. Bu yeni toplumsal model-de egemen olan sınıflar, kurumlar, çalışma hayatı ve toplumların temel örgütlenme ilkeleri ...

Research paper thumbnail of The Increasing Importance of the Civil Society Organizations (CSOs)

“Civil Society Organizations”(CSOs), especially by developed societies, are" started to be r... more “Civil Society Organizations”(CSOs), especially by developed societies, are" started to be re–explored" since 1970s in consequences of social welfare states' crisis, domination of neo–liberal philosophy and policies in the world, spreading of democracy, end of the cold war, ...

Research paper thumbnail of A Study on Trends for Student Research Preferences

DergiPark (Istanbul University), Jun 1, 2012

The vast increases in the online information resources lead the students to have fewer visits to ... more The vast increases in the online information resources lead the students to have fewer visits to libraries to retrieve information and their use of web as a source of information is increasing overall. Hence, there is a movement away from the library towards cyberspace which raises important concerns about the nature of information obtained by students and their ability and desire to evaluate online information effectively. On this issue, there is a little research that addresses how frequently students use the Internet and Web, their motivations for doing so, and what efforts, if any, they make to verify that the information they find online is credible or reliable. For this purpose, a study is conducted to find out to what extent students rely on the Internet for academic information retrieval purposes, what factors they consider when evaluating the medium of data collection, and why they find Internet more preferable than library or otherwise. In order to assess these variables, a survey has been undertaken at International University of Sarajevo (IUS) with a sample population of hundred students and the results of the survey are discussed and elaborated in greater detail in this paper.

Research paper thumbnail of Competitive advantages and market positioning of SME's

Research paper thumbnail of The Concept and Thesis of Japanization Re-visited

Sosyal siyaset konferansları dergisi, 2004

This paper challenges to these optimistic assttmptions by arguing that the adaptation and emulati... more This paper challenges to these optimistic assttmptions by arguing that the adaptation and emulation of the Japanese model and its selective elements do not correspond to a radical break. In contrast to the assumptions of the Japanisation thesis they have resulted in the intensification and de-humanization of work as well as resistance among the workforce.

Research paper thumbnail of In-Work Poverty: Situation Analysis in the Eu and Turkey

Akademik yaklaşımlar dergisi, Jun 30, 2022

Çalışan yoksulluğu kişinin istihdam edilmesine rağmen, kendisinin ve ailesinin ihtiyaçlarını karş... more Çalışan yoksulluğu kişinin istihdam edilmesine rağmen, kendisinin ve ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak için harcayabileceği yeterli bir gelirden yoksun olmasını ifade etmektedir. Bu çalışmada, çalışan yoksulluğunun nedenleri ve etkileri Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye'de veriler ışığında incelenerek çalışan yoksulların profilinin ortaya çıkarılması ve çalışan yoksulluğunu doğrudan etkileyen politikaların incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda literatür taraması yoluyla öne çıkan nedenler, etkiler ve politikalar tespit edilerek ele alınmış ve çalışan yoksullara ilişkin veriler betimsel olarak incelenmiştir. Yapılan inceleme sonucunda eğreti ve düşük ücretli ücretlerde çalışmanın, hane yapısı ve yoğunluğunun ve eğitim, cinsiyet, yaş, sağlık ve göç durumu gibi bireysel faktörlerin çalışan yoksulluğunda belirleyici olduğu görülmüştür. Bununla beraber cinsiyet olarak erkeklerin, eğitim olarak ilköğretim ve altı eğitim seviyesine sahip olanların, hane yapısı olarak tek ebeveynli ailelerin, çalışma süreleri olarak yarı zamanlı çalışanların ve sözleşme türü olarak geçici bir işte çalışanların çalışan yoksulluğu riskinin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Sonuçlar, bu konuda etkin politikalara ihtiyaç duyulduğunu, tek başına istihdamın bireyi yoksulluktan korumadığını ve istihdamla beraber insan onuruna yaraşır iş yaratmanın önemini ortaya koymaktadır.

Research paper thumbnail of A Study on Trends for Stunedt Research Preferences

Bilgi ekonomisi ve yönetimi dergisi, Jun 1, 2012

The vast increases in the online information resources lead the students to have fewer visits to ... more The vast increases in the online information resources lead the students to have fewer visits to libraries to retrieve information and their use of web as a source of information is increasing overall. Hence, there is a movement away from the library towards cyberspace which raises important concerns about the nature of information obtained by students and their ability and desire to evaluate online information effectively. On this issue, there is a little research that addresses how frequently students use the Internet and Web, their motivations for doing so, and what efforts, if any, they make to verify that the information they find online is credible or reliable. For this purpose, a study is conducted to find out to what extent students rely on the Internet for academic information retrieval purposes, what factors they consider when evaluating the medium of data collection, and why they find Internet more preferable than library or otherwise. In order to assess these variables, a survey has been undertaken at International University of Sarajevo (IUS) with a sample population of hundred students and the results of the survey are discussed and elaborated in greater detail in this paper.

Research paper thumbnail of Küresel Değer Zi̇nci̇rleri̇ni̇n Yöneti̇şi̇mi̇ Ve Türki̇ye Hazir Gi̇yi̇m Sektörünün Küresel Değer Zi̇nci̇rleri̇ne Entegrasyonu

DergiPark (Istanbul University), Apr 24, 2023

Bu çalışmanın amacı Türkiye hazır giyim sektörünün küresel hazır değer zincirlerindeki konumunu a... more Bu çalışmanın amacı Türkiye hazır giyim sektörünün küresel hazır değer zincirlerindeki konumunu ayrıntılı olarak analiz etmektir. Çalışma kapsamında küresel değer zincirlerinin yönetişimine değinilerek, Türkiye'nin Dünya hazır giyim ticaretinde sahip olduğu önemli konum vurgulanmış ve Türkiye'nin küresel hazır giyim değer zincirlerine entegrasyonu derinlemesine analiz edilmiştir. 198O'lerden önce uygulanan ekonomi politikaları sonucu oluşan güçlü tekstil sektörü varlığı, ülke içerisinde üretim için gerekli emtiaların düşük maliyetli olarak bulunması, 1980'lerden itibaren ihracata yönelik ekonomi politikalarının benimsenmesi, 1990'larda yabancı yarımcıların tam paket üretimine yönelik artan talebi ve Türkiye'de yabancı yatırımcıların satın alma ofisleri kurmaları, Türkiye'nin küresel hazır giyim değer zincirine tam paket üretici olarak girmesini sağlamıştır. Türkiye'de hazır giyim sektöründe çalışan vasıflı işgücünün varlığı Türkiye'nin küresel hazır giyim değer zincirlerinde daha üst segmentlere entegre olmasını sağlamıştır. Sonuç olarak 2000'li yıllardan itibaren Türk hazır giyim tedarikçilerinin kendi tasarımlarını, koleksiyonlarını ve marklarını oluşturarak küresel hazır giyim değer zincirlerinin yüksek katma değerliği segmentlerinde faaliyetlerini sürdürdükleri görülmektedir.

Research paper thumbnail of Yeniden Yapılanma ve Post-Fordist Paradigmalar

Bilgi Sosyal Bilimler Dergisi, Jun 1, 1999

1970'lerin ilk yarısında başlayan ve uzun süre devam eden yapısal ekonomik kriz ve kesif Japon re... more 1970'lerin ilk yarısında başlayan ve uzun süre devam eden yapısal ekonomik kriz ve kesif Japon rekabeti karşında endüstriler ve işletmeler (özellikle otomobil) 1980'li yıllarda hızlı bir yeniden yapılanma ve değişim periyoduna girdiler. İkinci Dünya Savaşı sonrasının egemen üretim paradigması Fordizmi dönüştürmek amacıyla yeni teknoloji ve Japon üretim ve yönetim tekniklerini bünyelerine uyarlamaya başladılar. Bu dönüşüm ve yeniden yapılanma süreci kimi yazarlar tarafından, yaygın bir biçimde post-Fordizm olarak tanımlanan yeni üretim paradigmasının ortaya çıkışı olarak yorumlanmaktadır. Post-Fordizm, kitle üretimine esneklik, kalite ve vasıf gibi yeni özellikler ilâve ederek Fordizm'in kimi boyutlarını tersine çevirmektedir. Bu boyutlar şimdiye kadar zanaat üretimini karakterize etmiştir. Post-fordizm işçi-* Dr. Parlak, Marmara Üniversitesi İ.İ.B.F. Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü'nde öğretim görevlisidir. ♣ Yazar, Nurgün Kul Parlak'a bu çalışmanın taslağını okuyup tavsiyede bulunması ve redaksiyonuna katkıları nedeniyle teşekkür etmektedir.

Research paper thumbnail of Kültürel Değişim Ziyaretçilerinden Ucuz Emek Gücüne: “Work and Travel” Programları

Bu calismada kuresellesme sureci ile birlikte kulturel degisim programlarinda meydana gelen donus... more Bu calismada kuresellesme sureci ile birlikte kulturel degisim programlarinda meydana gelen donusumde kuresel uretim iliskileri sisteminin etkisini analiz etmek amaclanmistir. Kuresellesme ile birlikte dunya olceginde kulturel butunlesme vurgusu artmis, kulturel degisim programlari bu alanda kullanilabilecek onemli araclar arasinda yer almistir. Calisma icinde incelenen ve Amerika Birlesik Devletleri tarafindan yurutulen “Calis ve Gez” (Work and Travel - WAT) programi da bu alandaki onemli orneklerden birisini olusturmaktadir. “Calis ve Gez” programi ile sezonluk iscilik arasinda guclu bir iliski oldugu gozlemlenmekte, kulturel degisim bu alandaki uretim iliskilerini perdeleyen bir ozellige sahip olmaktadir. Calismada “Calis ve Gez” programinda daha once katilimci olarak yer almis kisiler ve bu program cercevesinde faaliyet gosteren danismanlik firmalari ile derinlemesine gorusmeler gerceklestirilmistir. Bununla birlikte program kapsamindaki istihdam yapisi ve katilimcilarin calisma kosullari incelenmistir. Yapilan gorusmeler neticesinde programin, isverenler tarafindan kuresel olcekte ucuz, esnek ve donemsel emek gucu temin etmenin bir araci haline geldigi gorulmektedir. Ayrica programlarin cesitli organizasyonlar tarafindan sadece kar amacli kullanildigi vurgulanmis, kulturel degisim amacinin sinirli bir sekilde gerceklestigi ifade edilmistir. Istihdam sureclerinin baskin oldugu ve denetimin yetersiz oldugu isleyis icindeyse, katilimcilarin cesitli somuru mekanizmalarina maruz kalmalari kacinilmaz olmaktadir.

Research paper thumbnail of Tendency Towards Online Shopping in Bosnia and Herzegovina

Bilgi ekonomisi ve yönetimi dergisi, Jun 1, 2012

Having very intensive growth, internet has become significant marketing medium in Bosnia and Herz... more Having very intensive growth, internet has become significant marketing medium in Bosnia and Herzegovina, and it can be predicted that internet as a means of purchase is going to be unavoidable in future business. In this context it is necessary to consider position of enterprises, employees and customers, in order to get the widest possible insight in concept of development of e-commerce in BiH. In this paper there are presented results of research on usage of internet as a means of purchase and influence of demographic characteristics to preference for shopping online. Moreover, paper will tend to create different customer profiles and target groups that have different online shopping attitudes, preferences, and demands based on the results of a specialized questionnaire.

Research paper thumbnail of Labour Markets for and Working Conditions of Turkish Seafarers: An Exploratory Investigation

İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mecmuası, 2005

Page 1. LABOUR MARKETS FOR AND WORKING CONDITIONS OF TURKISH SEAFARERS: AN EXPLORATORY INVESTIGAT... more Page 1. LABOUR MARKETS FOR AND WORKING CONDITIONS OF TURKISH SEAFARERS: AN EXPLORATORY INVESTIGATION Doç. Dr. Zeki PARLAK* Prof. Dr. Engin YILDIRIM** Özet Son yıllarda, küresel gemi adamları ...

Research paper thumbnail of Temel Bi̇r Çalişma Standardi Olarak Geli̇şmekte Olan Ülkelerde Çocuk İşçi̇li̇ği̇

Ekonomi maliye işletme dergisi, Jun 30, 2022

Çocuk işçiliği hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler açısından önemli bir sorun alanıdır. T... more Çocuk işçiliği hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler açısından önemli bir sorun alanıdır. Tüm dünyada toplamda 160 milyon çocuk uluslararası çalışma standartlarından uzak bir şekilde istihdam edilmektedir. Çocukların emek piyasası içerisindeki varlığı hem kendileri hem de ülke ekonomileri için bazı olumsuz sonuçlar ortaya çıkarmaktadır. Bu sorunların çözümü için mücadelenin temeline baktığımızda, temel insan hakkı düşüncesinin yanında ekonomik kaygıların da var olduğunu görebilmekteyiz. Bu görüşlerin haklılığı bir yana, gelişmekte olan ülkeler açısından uygulanması ayrıca tartışmalı olan bir konudur. Bu çalışmanın amacı gelişmekte olan ülkeler açısından çocuk işçiliği taleplerinin haklılıklarını incelemek ve çocuk işçiliği ile mücadeleye yönelik uygulanabilecek politikaları analiz etmektir.

Research paper thumbnail of Standart Dışı Çalışma ve Diğer Çalışma Şekilleri (Conceptual Analysis of Non-Standard Work)

Türk turizm araştırmaları dergisi, May 5, 2022

Öz 1980'lerden sonra ekonomik ve sosyo politik üretim sistemindeki değişiklikler çalışanlar, işve... more Öz 1980'lerden sonra ekonomik ve sosyo politik üretim sistemindeki değişiklikler çalışanlar, işverenler, ülkeler, istihdam ve emek piyasaları açısından birtakım değişikliklere yol açmıştır. Özellikle Fordizmin çöküşünün ardından neo-liberal iktisat politikalarının uygulamaya konulması dünya emek piyasalarını derinden etkilemiştir. Fordist üretim sisteminde yer alan standart veya tam zamanlı istihdam yerini esnek çalışma ilişkilerine bırakırken gelişen ve gelişmiş ülkelerde emek piyasaları dönüşüm geçirmiş, standart dışı istihdam adeta norm haline gelmiştir. Nitekim 1980'lerden sonra ekonomik, sosyal politik ve üretim sistemindeki değişiklikler çalışanlar, işverenler, ülkeler, istihdam açısından birtakım değişikliklere yol açmıştır. Bütün bu gelişmelerle birlikte 21. yüzyılın ilk başlarında ulusal emek piyasaları işlevlerini yitirmeye başlamış, işverenler ürün piyasalarında artan rekabet ve üretim yöntemlerinde teknolojik değişiklik ile karşı karşıya kalmışlardır. "Dijital Çağ" olarak adlandırılan bu dönem, yeni iş yapılarını ve çalışma ilişkilerini ortaya çıkarmaktadır. Alternatif çalışma şekilleri tercih edilmeye başlanmıştır. Ne var ki bu alternatif çalışma şekilleri birbirinin yerine kullanılmaya başlanmış, kavram kargaşasını da beraberinde getirmiştir. Bu çalışmanın amacı birbirlerinin yerine kullanılan çalışma şekillerinin literatür taraması ile kavramsal olarak analizini yapmaktır. Birbirlerinin yerine kullanılan bu çalışma şekillerinin farklılaşan ve benzer noktalarının olduğu görülmektedir. * Bu çalışma ilk yazarın Doktora tezinden türetilmiştir.

Research paper thumbnail of Indonesia, Malaysia, and Turkey comparative analysis of labour market

Global Journal of Business, Economics and Management, Mar 31, 2022

This study aims to examine labour market indicators in developing industrial countries like Indon... more This study aims to examine labour market indicators in developing industrial countries like Indonesia, Malaysia, and Turkey between 1999 and 2019. Indonesia, Malaysia, and Turkey's labour market indicators are taken into consideration. ILO's estimation taken from the Data Bank World website is used when comparing these countries' labour market indicators. The official statistics on the websites of these countries also contributed to the study. The years are chosen explicitly as after the 1999 crisis and 2008 crises, after 2015. Even though each country's dynamics vary, nearly all three countries implemented import substitution and export policies simultaneously and they exposed themselves to global markets during the same period. When the labour market indicators are assessed, the 15-64 age-old active group population is in constant growth, while the passive group is in decline. In this study, each country's labour market indicator is examined for the periods mentioned above, and the comprehensive analysis method is used. By reviewing labour literature, the labour markets and their implementations are assessed and compared with each other.

Research paper thumbnail of Doğu ve Güney Avrupa Refah Rejimlerinde Ebeveyn İzni: Karşılaştırmalı Bir Analiz

Yirminci yüzyılın son çeyreğinden itibaren gelişmiş ülkelerde imalat sektörünün küçülmesi ve hizm... more Yirminci yüzyılın son çeyreğinden itibaren gelişmiş ülkelerde imalat sektörünün küçülmesi ve hizmet sektörünün ön plana çıkmasıyla istihdamın kalitesi ve cinsiyet yapısında köklü bir değişim gerçekleşmiştir. Hizmet sektöründe genel olarak ücretlerin düşük ve işin iğreti olması, bir aileyi geçindirmek için erkeğin kazandığı gelirin yetersiz kalması nedeniyle daha fazla kadın emek piyasalarına girmek zorunda kalmıştır. Bu durum literatürde emek piyasalarının kadınlaşması olarak isimlendirilmektedir. Kadının emek piyasalarında daha etkin hale gelmesi çekirdek aile yapısını ve yaşamını da olumsuz etkilemektedir. Kadının bir işte çalışmasına ek olarak aile yaşamın sürdürülmesi açısından hayati öneme sahip olan bakım ve ev işleri gibi yükümlülükleri de yerine getirmek zorunda olması aile yaşamını olumsuz etkimekte ve iş ve aile yaşamı arasında bir denge kurmayı zorunlu hale getirmektedir. İş aile yaşamı hayatı arasında denge kurma arayışları, AB'de iş yaşam dengesi kavramı ve politikalarının geliştirilmesi ile sonuçlanmıştır. Bunlar, ebeveyn izini, bakım ve esnek çalışma politikalarını içermektedir. Ebeveyn izni, yeni doğan çocuğun bakımı konusunda, kadın ve erkeğin rollerini az da olsa değiştirmeyi hedefleyen bir AB iş yaşam dengesi politikasıdır. Bu çalışmada, Doğu ve Güney Avrupa refah rejimlerinde ebeveyn izinleri karşılaştırmalı olarak analiz edilmektedir. Doğu Avrupa'da ebeveyn izinlerin genellikle aile hakkı olarak verildiği, büyük oranda kadınlar tarafından kullanıldığı ve eşitsizliği beslediği ileri sürülmektedir. Güney Avrupa'da ise izin genellikle bireysel ve devredilemez bir hak niteliğinde olmasına karşın izin kullanımının ve ödeme oranlarının Doğu Avrupa ülkelerinin gerisindedir.

Research paper thumbnail of BİLGİ TOPLUMU ve BİLGİ İŞÇİSİ BAĞLAMINDA ÇAĞRI MERKEZLERİ: EMEK SÜRECİ, İŞ ve İSTİHDAM

DergiPark (Istanbul University), Oct 12, 2010

Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, 20. yüzyılın son çeyreğinde mikroelektronik alan... more Bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, 20. yüzyılın son çeyreğinde mikroelektronik alanındaki yeniliklerle birlikte hız kazanmıştır. Yeni bir toplumsal modelin, çalışma türünün ve işçi tipinin ortaya çıktığı yönündeki görüşler de, bu değişimlere eşlik ermektedir. Bu çalışma, bilgi toplumu varsayımlarıyla ilgili olarak ileri sürülen yeni çalışma türü ve işçi tipi tartışmalarını, Türkiye'deki özel bankaların çağrı merkezlerinde test etmeyi amaçlamaktadır. Bilgi işi ve yüksek ücretli, yüksek vasıflı bilgi işçilerinin ortaya çıktığı iddialarına karşın; elde edilen bulgular, emek süreci, iş ve istihdamın Fordist-Taylorist iş organizasyonunun temel prensiplerini içerdiğini göstermektedir.

Research paper thumbnail of Güney Avupa Refah Reji̇mi̇nde Güvenceli̇ Esnekli̇k: İspanya Ve Türki̇ye Karşilatirmasi

Social sciences studies journal (sssjournal), 2017

Research paper thumbnail of Suri̇yeli̇ Mülteci̇leri̇n Türki̇ye'De Emek Pi̇yasalarina Etki̇si̇

Social sciences studies journal (sssjournal), 2017

Suriye'de yaşanan iç savaş binlerce insanın ölümüne ve milyonlarcasının ise yerinden yurdundan ol... more Suriye'de yaşanan iç savaş binlerce insanın ölümüne ve milyonlarcasının ise yerinden yurdundan olmasına yol açmıştır. 5-6 Milyon insan başta Türkiye olmak üzere Lübnan ve Ürdün gibi ülkelerde mülteci olmuştur. Bu mültecilerin 3.5 Milyonu Türkiye'ye yönelmiştir. İlk yıllarda savaşın kısa sürede biteceği öngörüldüğünden Türkiye bu insanlara mülteci statüsü yerine hiçbir hukuki anlamı olmayan "misafir" statüsü verilmiştir. Ne var ki savaşın uzun süreceği anlaşılınca bir yasal düzenleme ile Suriyeliler "geçici koruma" kapsamına alınmıştır. Bu onlara, eğitim, sağlık ve emek piyasalarına erişim izini vermektedir. İlk iki haklarını mülteciler hemen kullanırken, emek piyasalarına erişim hakkı 0cak 2016'da çıkarılan çalışma izini yönetmeliğini beklemek zorunda kalmıştır. Ancak verilen çalışma izninin mültecilerin oturma izni aldıkları şehirlerde geçerli olması ve Suriyeli işçi sayısının işyerinde yerli işçilerin % 10'undan fazla olması gibi sınırlamalar içermektedir. Bu nedenle kayıtlı oldukları kentlerde iş bulamayan mültecilerin iş bulmak için büyük şehirlere yönelirken çalışma izninin de anlamı kalmamıştır. Bu kadar çok sayıda mültecinin emek piyasalarına girmesi bir yandan vasıfsız emek arzının yetersiz kaldığı büyük şehirlerde hazır giyim ve tekstil gibi işgücü açığını kapatırken diğer yandan da tarım ve inşaat sektörlerinde çok sayıda yerli işçiyi işinden etmiş, ücretler düşmüş ve çalışma şartları da kötüleşmiştir. Ek olarak çocuk işçiliği ve kayıt dışılık ürkütücü boyutlara ulaşmıştır.

Research paper thumbnail of The effects of psychosocial factors on occupational accidents: a cross-sectional study in the manufacturing industry in Turkey

International Journal of Occupational Safety and Ergonomics, Dec 19, 2021

BACKGROUND Looking at death statistics at workplaces, occupational health and safety (OHS) is ind... more BACKGROUND Looking at death statistics at workplaces, occupational health and safety (OHS) is indisputably one of the most important problems of society. Considering that the existing measures are insufficient to reduce deaths, it is essential to look at the prevention of occupational accidents/diseases with an interdisciplinary approach and to employ new perspectives in order to develop new methods. The aim of this study is to determine whether psychosocial risks are perceived as an accident factor by employees and to bring the concept of psychosocial accident factors into a discussion. METHODS The survey technique is used as a data collection tool for this study. The questionnaire has 33 questions. The SPSS program was used to analyze the data. RESULTS The study showed that employees who had an accident perceived psychosocial factors as an important accident factor. CONCLUSIONS Studies on causes of accidents at work are generally based on a single dimension, such as environmental conditions and/or faults of employees. There is almost no focus on the reasons for the misbehaviors of employees. Psychosocial factors are not taken into account or neglected, but results show that providing psychosocial support and/or psychological counseling services at workplaces may be effective in reducing accidents.

Research paper thumbnail of Sanayi Ötesi Toplum Teorilerinin Eleştirel Bir Değerlendirmesi

Kocaeli Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, Dec 1, 2004

Özet: 1960'lı yıllardan itibaren çok sayıda yazar, teknolojik gelişmelere dayalı... more Özet: 1960'lı yıllardan itibaren çok sayıda yazar, teknolojik gelişmelere dayalı olarak yeni bir toplum modelinin ortaya çıkmaya başladığını ileri sürmektedir. Bu yeni toplumsal model-de egemen olan sınıflar, kurumlar, çalışma hayatı ve toplumların temel örgütlenme ilkeleri ...

Research paper thumbnail of The Increasing Importance of the Civil Society Organizations (CSOs)

“Civil Society Organizations”(CSOs), especially by developed societies, are" started to be r... more “Civil Society Organizations”(CSOs), especially by developed societies, are" started to be re–explored" since 1970s in consequences of social welfare states' crisis, domination of neo–liberal philosophy and policies in the world, spreading of democracy, end of the cold war, ...

Research paper thumbnail of A Study on Trends for Student Research Preferences

DergiPark (Istanbul University), Jun 1, 2012

The vast increases in the online information resources lead the students to have fewer visits to ... more The vast increases in the online information resources lead the students to have fewer visits to libraries to retrieve information and their use of web as a source of information is increasing overall. Hence, there is a movement away from the library towards cyberspace which raises important concerns about the nature of information obtained by students and their ability and desire to evaluate online information effectively. On this issue, there is a little research that addresses how frequently students use the Internet and Web, their motivations for doing so, and what efforts, if any, they make to verify that the information they find online is credible or reliable. For this purpose, a study is conducted to find out to what extent students rely on the Internet for academic information retrieval purposes, what factors they consider when evaluating the medium of data collection, and why they find Internet more preferable than library or otherwise. In order to assess these variables, a survey has been undertaken at International University of Sarajevo (IUS) with a sample population of hundred students and the results of the survey are discussed and elaborated in greater detail in this paper.

Research paper thumbnail of Competitive advantages and market positioning of SME's

Research paper thumbnail of The Concept and Thesis of Japanization Re-visited

Sosyal siyaset konferansları dergisi, 2004

This paper challenges to these optimistic assttmptions by arguing that the adaptation and emulati... more This paper challenges to these optimistic assttmptions by arguing that the adaptation and emulation of the Japanese model and its selective elements do not correspond to a radical break. In contrast to the assumptions of the Japanisation thesis they have resulted in the intensification and de-humanization of work as well as resistance among the workforce.

Research paper thumbnail of In-Work Poverty: Situation Analysis in the Eu and Turkey

Akademik yaklaşımlar dergisi, Jun 30, 2022

Çalışan yoksulluğu kişinin istihdam edilmesine rağmen, kendisinin ve ailesinin ihtiyaçlarını karş... more Çalışan yoksulluğu kişinin istihdam edilmesine rağmen, kendisinin ve ailesinin ihtiyaçlarını karşılamak için harcayabileceği yeterli bir gelirden yoksun olmasını ifade etmektedir. Bu çalışmada, çalışan yoksulluğunun nedenleri ve etkileri Avrupa Birliği (AB) ile Türkiye'de veriler ışığında incelenerek çalışan yoksulların profilinin ortaya çıkarılması ve çalışan yoksulluğunu doğrudan etkileyen politikaların incelenmesi amaçlanmaktadır. Bu doğrultuda literatür taraması yoluyla öne çıkan nedenler, etkiler ve politikalar tespit edilerek ele alınmış ve çalışan yoksullara ilişkin veriler betimsel olarak incelenmiştir. Yapılan inceleme sonucunda eğreti ve düşük ücretli ücretlerde çalışmanın, hane yapısı ve yoğunluğunun ve eğitim, cinsiyet, yaş, sağlık ve göç durumu gibi bireysel faktörlerin çalışan yoksulluğunda belirleyici olduğu görülmüştür. Bununla beraber cinsiyet olarak erkeklerin, eğitim olarak ilköğretim ve altı eğitim seviyesine sahip olanların, hane yapısı olarak tek ebeveynli ailelerin, çalışma süreleri olarak yarı zamanlı çalışanların ve sözleşme türü olarak geçici bir işte çalışanların çalışan yoksulluğu riskinin daha yüksek olduğu tespit edilmiştir. Sonuçlar, bu konuda etkin politikalara ihtiyaç duyulduğunu, tek başına istihdamın bireyi yoksulluktan korumadığını ve istihdamla beraber insan onuruna yaraşır iş yaratmanın önemini ortaya koymaktadır.

Research paper thumbnail of A Study on Trends for Stunedt Research Preferences

Bilgi ekonomisi ve yönetimi dergisi, Jun 1, 2012

The vast increases in the online information resources lead the students to have fewer visits to ... more The vast increases in the online information resources lead the students to have fewer visits to libraries to retrieve information and their use of web as a source of information is increasing overall. Hence, there is a movement away from the library towards cyberspace which raises important concerns about the nature of information obtained by students and their ability and desire to evaluate online information effectively. On this issue, there is a little research that addresses how frequently students use the Internet and Web, their motivations for doing so, and what efforts, if any, they make to verify that the information they find online is credible or reliable. For this purpose, a study is conducted to find out to what extent students rely on the Internet for academic information retrieval purposes, what factors they consider when evaluating the medium of data collection, and why they find Internet more preferable than library or otherwise. In order to assess these variables, a survey has been undertaken at International University of Sarajevo (IUS) with a sample population of hundred students and the results of the survey are discussed and elaborated in greater detail in this paper.

Research paper thumbnail of 6. ÇOKULUSLU ŞİRKET DAVRANIŞ KODLARI: ANALİZ VE DEĞERLENDİRME

İşetmelerde İş Etiği , 2009

GİRİŞ Çokuluslu şirketler birden çok ülkede faaliyet gösteren ve yabancı bir ülkede işleme/işletm... more GİRİŞ Çokuluslu şirketler birden çok ülkede faaliyet gösteren ve yabancı bir ülkede işleme/işletmelere sahip olan firmalardır. Varlıkları, kapitalizm kadar eskidir. Ancak, bu şirketlerin gelişimi esasen 20. Yüzyılda gerçekleşmiştir. Özellik-le II. Dünya Savaşı sonrası dönemde hızla gelişen ve büyüyen bu şirketler, dünya ekonomisinin baskın aktörleri ve motor gücü haline gelmiştir. Dünya-da mal ve hizmet üretiminin, ticaretinin büyük bir kısmını kontrol eden bu şirketlerden bazılarının yıllık satış gelirleri, pek çok devletin GSMH'sından daha yüksektir. Böylesi bir güç bunlara, dünya nüfusunun önemli bir kısmının yaşamını derinden etkileme imkânı vermektedir. Yasal, ahlâki, etik ve sosyal sorumluklarını göz ardı ederek bu gücü kullanmaları durumunda ise ulus dev-letlerin, ekonomik ve politik yapılarını altüst etmeleri mümkündür. Bu neden-le çok uluslu şirketlerin etik kurallara ve sosyal sorumluluk ilkelerine uygun davranması ile davranışlarının denetlenmesi büyük önem arz etmektedir. Çokuluslu şirketlerin davranışlarını ve sosyal sorumluklarını düzenleyen kurallara "çokuluslu şirket davranış kodu" veya "etik kodlar" denilmekte-dir. Çokuluslu şirketleri düzenlenmeye (regulation) yönelik girişimler, farklı dönemler de yabancı yatırımlarla çokuluslu şirketlere yönelik ekonomik ve politik iklime bağlı olarak inişli, çıkışlı bir seyir takip etmektedir. Çokuluslu şirketlerin davranışlarının düzenlenmesi, ilk kez II. Dünya Savaşı sonrasında Havana Şartı ile gündeme gelmiştir. Ancak, ABD tarafından imzalanmaması nedeniyle Havana Şartı ölü doğmuştur. Bunun üzerine, çokuluslu şirketlerin dizginlenmesi isteyen ev-sahibi gelişen ülkeler bu mücadelelerini BM bün-yesinde sürdürmüştür. 1970'ler bu açıdan bir dönüm noktası özelliği taşımaktadır. Bu dönemde bazı çokuluslu şirketlerin, gelişen ülkelerde darbe yaptırmak da dâhil olmak üzere çok sayıda skandala karışması, bu şirketlerin faaliyetlerinin davranış kodla-rı ile düzenlenmesini ilk kez gündeme getirmiştir. Gelişen ülkeler BM bün-* Doç. Dr., Marmara Üniversitesi, İİBF, Öğretim Üyesi.