cigdem özdemir - Academia.edu (original) (raw)
Papers by cigdem özdemir
Empresyonizm (izlenimcilik) ve Claude Oscar Monet , 2020
Bu yazı, Empresyonizm (izlenimcilik) ve Claude Oscar Monet ve resimleri hakkında bilgi vermekte... more Bu yazı, Empresyonizm (izlenimcilik) ve Claude Oscar Monet ve resimleri hakkında bilgi vermektedir.
Shannon - Weayer, Lasswell, Carl Hovland, 2020
Bu yazı Shannon - Weayer, Lasswell, Carl Hovland, hakkında olup, ana akım ve iletişim modellerini... more Bu yazı Shannon - Weayer, Lasswell, Carl Hovland, hakkında olup, ana akım ve iletişim modellerini ve iletişim paradigmasına etkilerini anlatmaktadır
Duygusal Reklam Marka Tutumu Yaratmada Etkili Olur Mu?, 2020
Duygusal Reklam Marka Tutumu Yaratmada Etkili Olur Mu?
Modern Zamanlarda Kültürel Başkaldırı Empresyonizm (izlenimcilik) & Claude Oscar Monet , 2020
Empresyonizm (izlenimcilik), 19. yüzyılın ikinci yarısıyla 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Fransa’da ... more Empresyonizm (izlenimcilik), 19. yüzyılın ikinci yarısıyla 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Fransa’da başlayan ve daha sonra diğer ülkelere yayılan resim sanatı akımına verilen addır. Bu akım, resim sanatında gerçek bir devrim olarak nitelendirilmiştir.
Empresyonizm bir izlenimin uyardığı duyumların, duyulduğu biçimde üretildiği bir yöntemdi ve empresyonist sanatçı genellikle bilinen kurallara aldırmaksızın, kendi kişisel izlenimlerine göre nesneleri resmetmeyi amaçlıyordu.
Empresyonizm kelimesi, Claude Monet’in İzlenim: Gündoğumu adlı resminden kaynaklanır.
ana akım iletişim modelleri, 2020
ana akım iletişim modelleri
Guerilla Marketing, 2020
Guerilla Marketing
rankfurt Okulunun Kültürel Çalışmaları Ve Kitle İletişim Sürecinde Kültür, Medya, 2020
Frankfurt Üniversitesi bünyesinde 1923 yılında Frankfurt Sosyal Araştırmalar Merkezi (Frankfurt O... more Frankfurt Üniversitesi bünyesinde 1923 yılında Frankfurt Sosyal Araştırmalar Merkezi (Frankfurt Okulu), modernleşmenin insana getirdikleri ve insandan götürdükleri üzerine Almanya'da kurulan ve sosyoloji, siyaset bilim, psikanaliz, tarih, estetik, felsefe, müzikoloji gibi farklı disiplinlerden insanları bir araya getiren Toplumsal Araştırma Enstitüsü`nün bir düşünce akımı olarak ifade edilmesidir. Okulun genel yaklaşım biçimi eleştirel teori olarak adlandırılmaktadır. Frankfurt Okulu disiplinler arası ilerlemiş olup, dil, bilim, Psikoloji vb. alanlarda yer alır. Frankfurt Okulu'nun kitle iletişim araçları ise ilgilerinin merkezinde yer alır. Özellikle 1930'lu yıllarda Avrupa'yı sarsan dikta rejimlerinin yükselmesinde kitle iletişim araçlarının rolü olduğuna dikkat çekmişlerdir. 1940'lardan bu yana, medya ve televizyona ilişkin çok sayıda eleştirel yaklaşım geliştirilmiştir. Nazi Almanya'sından ABD'ye taşınan Frankfurt Okulu film, popüler müzik, radyo, televizyon ve diğer kitle kültürü formlarının yükselişine ilk elden tanıklık etmiştir. Frankfurt Okulu, kitle iletişimi ve kültür çalışmalarında sistematik ve kapsamlı bir eleştirel yaklaşım başlatmış ve kültür endüstrilerine yönelik ilk eleştirel teoriyi oluşturmuştur. 1930'lu yıllarda, Frankfurt Okulu, kültür ve iletişim çalışmalarına eleştirel ve disiplinler-üstü bir yaklaşım getirmiş, kitle kültürü ve iletişiminin sosyal ve ideolojik etkilerine ilişkin izleyici alımlama çalışmalarını, medyanın politik ekonomisine yönelik eleştirileri ve metin analizini birleştirmiştir. Seri üretilen kültürün endüstrileşme sürecini ve sistemi işleten ticari zorunlulukları işaret etmek üzere "kültür endüstrisi" terimini kullanmıştır. Klasik Frankfurt Okulu perspektifinden bakıldığında, ticari televizyon, Horkheimer, Adorno ve arkadaşlarının adlandırmasıyla bir "kültür endüstrisi" biçimidir. Bu terimin belirttiği durum en belirgin olarak, film ve televizyon endüstrilerinin hemen hiç devlet desteği almadığı ABD'de en belirgin şekilde yaşanmaktadır. Eleştirel teori düşünürleri, endüstriyel üretim bağlamında kitlesel olarak iletilen bütün kültür yapıntılarını analiz etmiştir. Endüstriyel üretimde, kültür endüstrisi emtiaları seri imalatın diğer ürünleriyle aynı özellikleri göstermektedir. Bu özellikler metalaştırma, standardizasyon ve kitleselleştirmedir. Ancak, kültür endüstrileri, mevcut kapitalist toplumlara ideolojik meşruiyet kazandırmak ve bireyleri o sistemin toplumsal oluşum çerçevesine entegre etmek şeklinde özel bir işleve sahip olmuştur. Kültür endüstrisi konusundaki ilk temel çalışmalar Adorno'nun popüler müzik, televizyon (1991) ve yıldız falı gibi popüler fenomenlere (1994) ilişkin analizlerini, Lowenthal'in popüler edebiyat ve dergi çalışmalarını (1961), Herzog'un radyolardaki pembe dizilerini (1941), ayrıca, Horkheimer ve Adorno'nun kültür endüstrisine ilişkin ünlü çalışmasında (1972 ve Adorno, 1991) geliştirilen kitle kültürü perspektif ve eleştirilerini içermiştir. Kitle kültürü ve iletişimine ilişkin eleştirileriyle Frankfurt Okulu üyeleri, eleştirel sosyal teoride, kitlesel olarak iletilen kültürü ve televizyonu sistematik olarak analiz eden ve eleştiren ilk araştırmacılar olmuştur. "Kültür endüstrisi" dedikleri şeyin günümüz toplumlarının yeniden üretiminde ne kadar önemli olduğunu gören ilk sosyal kuramcılar da onlardır. Gerçekten de, günümüz toplumlarında, kitle kültürü ve iletişim boş zaman faaliyetinin merkezinde yer almakta, önemli sosyalizasyon araçları ve politik gerçeklik aracıları olarak işlemektedir. Bu nedenle de, çeşitli ekonomik, politik, kültürel ve toplumsal etkileri açısından günümüz toplumlarının önemli kurumları olarak görülmeleri gerekir. Ayrıca, eleştirel teorisyenler, kültür endüstrilerini politik bir ortamda incelemiş ve kültür endüstrilerini, işçi sınıfının kapitalist toplumlara entegrasyonunun bir biçimi olarak kavramsallaştırmıştır.
ARAŞTIRMA SÜRECİ BASAMAKLARI, 2020
konuda araştırma yapılırken, belli aşamaları takip etmek, çalışmanın daha hızlı ve verimli olması... more konuda araştırma yapılırken, belli aşamaları takip etmek, çalışmanın daha hızlı ve verimli olmasını sağlayacaktır. Bir araştırma süreci aşamalarını 7 belirgin başlık altında toplayabiliriz.
Dijital medya planlaması, 2019
Gittikçe gelişen ve karmaşıklaşan dijital dünyada markaların potansiyel müşterileri ile etkileşim... more Gittikçe gelişen ve karmaşıklaşan dijital dünyada markaların potansiyel müşterileri ile etkileşim içerisine girmesi gittikçe zorlaşmaya başlamıştır. Çünkü dijital medya araçları, insanların markalara bağlanma biçimlerini kökünden değiştirmiştir. Bu açıdan markalar, hedef kitleleri ile etkileşime girmek ve potansiyel müşterilerini kendilerine çekmesi için profesyonel hizmetler almaya başlamışlardır.
ARASTIRMA SURECİ HATALARI, 2019
Medya Kültür ve İletişim Kuramları, 2019
ANA AKIM VE İLETİŞİMİN TEMELLERİ VE İLETİŞİM PARADİGMASINI DÖNÜŞTÜREN ETKENLER İletişimin tarihi ... more ANA AKIM VE İLETİŞİMİN TEMELLERİ VE İLETİŞİM PARADİGMASINI DÖNÜŞTÜREN ETKENLER İletişimin tarihi insanlık tarihi kadar eskidir. Paradigma olay ve olgulara ilişkin temel inanç ve varsayımları yansıra genel perspektif ve düşünüş biçimi olarak ifade edilebilmektedir. Bilimde tartışılan paradigmaların pozitivist ve post-pozitivist paradigmalar olduğu görülmektedir. Pozitivist paradigma Aydınlanma Dönemi'nin etkisi ile şekillenen ilk paradigmadır. Paradigma kavramını bugün kullandığımız anlamda ilk kullanan Thomas Kuhn olmuştur. 17.yy durulma dönemiydi. 18.yy ise yeniden hareketliliğin yaşandığı döneme aydınlanma dönemi denir. Bu dönemde insan kendi aklıyla dine ve geleneklere bağlı kalmadan kendi hayatını aydınlatmaya çalışmıştır. Bu anlayış aslında Rönesans'ta başlamıştır. Fakat 17.yy'da duraklamaya uğramış ve bu yüzyılda bu anlayış doruk noktasına ulaşmıştır. Aydınlanma ile insan, kendi aklı ile düştüğü bu durumdan yine kendi aklı ile kurtulacaktır. Aydınlanma felsefesi metafizik konularla şiddetle savaşır. Bu dönemde akla aşırı bir güven beslenerek, geleneklerden ve dinden kurtulup, insanın kendi kaderini yine kendisinin belirleyeceğine inanılır. Akla beslenen aşırı güvenle devlet, toplum, din ve eğitim yeniden düzenlenmeye çalışılmıştır. 18. yüzyılın Aydınlanma Dönemi ile birlikte "Akıl Çağı" denilen dönem başlamıştır. "Aydınlanmanın özü, insan mutluluğunun, 'doğru aklın' insani, tinsel ve doğal düzene uygulanması ile elde edilebileceğini varsaymasıdır. Tanrı'nın ellerinde olmaktan ziyade, insanın aklını kullanarak kendisini yükseltebileceğidir. Hume, Kant ve Adam Smith gibi isimlerle anılır. Kökeninde, Aydınlanma temel bir entelektüel dönüşümdür ve bugünkü ekonomik, toplumsal, politik ve teknolojik düzenin doğrudan bu temel entelektüel dönüşümün bir eseri olduğun düşünülmektedir. Aydınlanma Dönemi aklın ve mantığın tüm toplumsal yaşamda egemen olmasına, aklın kullanılması ile tek ve mutlak doğruya ulaşılacağına ve özgürleşmenin de bu yolla sağlanacağı düşüncesine dayanmaktadır. İletişimsel akıl artık burjuvazi ile de yan yanadır. Bu durum araçsal akılın ortaya çıkmasını sağlar. İletişimde ana akım teori ortaya çıkar. Zamanın dinamikleriyle ileti alışverişi ile ortaklık (ritüel) bir arada üretim olacak şekilde (döngüsel olarak) vücut bulmuştur. Yani transfer etme, bir yerden bir yere mesaj yönlendirme mühim hale gelmiştir. Mesajın gitmesi, neye etki ettiği önemlidir. Etki paradigmasın da kaynak asıl oyuncudur ve sonuç odaklıdır. Mesajın içeriğinde etki baştan belirleniyor. Teknolojik anlamda yaşanan gelişmeler, iletişim biçim ve olanakları üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. İletişimin gelişimine katkı sağlayan teknolojik gelişmelerden bazıları; yazının kullanılması, matbaanın icadı, telgraf, telefon, bilgisayar ve internet olarak sayılabilir. Tüm bu teknolojik gelişmeler, iletişimin sosyoekonomik ve kültürel rolüne ilişkin algıları büyük oranda değiştirmiştir. Genel anlamda yaşanan teknolojik gelişmelere koşut olarak ilerleyen iletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişim ve değişim sonucunda yeryüzündeki kültürler arasındaki etkileşim de artmaktadır. İletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişim, bilgi yayılma hızını ve kapasitesini de etkileyerek, yeryüzündeki uzaklıkları yakın etmekte,
medya planlama, 2019
medya planlama süreçleri
Vatandaşların erişim hakkına sahip olduğu, kamu ile ilgili işlerin görüşülüp tartışıldığı ve niha... more Vatandaşların erişim hakkına sahip olduğu, kamu ile ilgili işlerin görüşülüp tartışıldığı ve nihayetinde kamuoyunun şekillendiği bir alanı ifade etmektedir. Kökleri Antik Yunan'a dayanan kamusal alan yaklaşımları, agoralardan salonlara, kahvehanelerden, kilise cemaatlerine kadar her dönemin tarihsel ve teknik koşulları bağlamında şekillenmiştir.
Empresyonizm (izlenimcilik) ve Claude Oscar Monet , 2020
Bu yazı, Empresyonizm (izlenimcilik) ve Claude Oscar Monet ve resimleri hakkında bilgi vermekte... more Bu yazı, Empresyonizm (izlenimcilik) ve Claude Oscar Monet ve resimleri hakkında bilgi vermektedir.
Shannon - Weayer, Lasswell, Carl Hovland, 2020
Bu yazı Shannon - Weayer, Lasswell, Carl Hovland, hakkında olup, ana akım ve iletişim modellerini... more Bu yazı Shannon - Weayer, Lasswell, Carl Hovland, hakkında olup, ana akım ve iletişim modellerini ve iletişim paradigmasına etkilerini anlatmaktadır
Duygusal Reklam Marka Tutumu Yaratmada Etkili Olur Mu?, 2020
Duygusal Reklam Marka Tutumu Yaratmada Etkili Olur Mu?
Modern Zamanlarda Kültürel Başkaldırı Empresyonizm (izlenimcilik) & Claude Oscar Monet , 2020
Empresyonizm (izlenimcilik), 19. yüzyılın ikinci yarısıyla 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Fransa’da ... more Empresyonizm (izlenimcilik), 19. yüzyılın ikinci yarısıyla 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Fransa’da başlayan ve daha sonra diğer ülkelere yayılan resim sanatı akımına verilen addır. Bu akım, resim sanatında gerçek bir devrim olarak nitelendirilmiştir.
Empresyonizm bir izlenimin uyardığı duyumların, duyulduğu biçimde üretildiği bir yöntemdi ve empresyonist sanatçı genellikle bilinen kurallara aldırmaksızın, kendi kişisel izlenimlerine göre nesneleri resmetmeyi amaçlıyordu.
Empresyonizm kelimesi, Claude Monet’in İzlenim: Gündoğumu adlı resminden kaynaklanır.
ana akım iletişim modelleri, 2020
ana akım iletişim modelleri
Guerilla Marketing, 2020
Guerilla Marketing
rankfurt Okulunun Kültürel Çalışmaları Ve Kitle İletişim Sürecinde Kültür, Medya, 2020
Frankfurt Üniversitesi bünyesinde 1923 yılında Frankfurt Sosyal Araştırmalar Merkezi (Frankfurt O... more Frankfurt Üniversitesi bünyesinde 1923 yılında Frankfurt Sosyal Araştırmalar Merkezi (Frankfurt Okulu), modernleşmenin insana getirdikleri ve insandan götürdükleri üzerine Almanya'da kurulan ve sosyoloji, siyaset bilim, psikanaliz, tarih, estetik, felsefe, müzikoloji gibi farklı disiplinlerden insanları bir araya getiren Toplumsal Araştırma Enstitüsü`nün bir düşünce akımı olarak ifade edilmesidir. Okulun genel yaklaşım biçimi eleştirel teori olarak adlandırılmaktadır. Frankfurt Okulu disiplinler arası ilerlemiş olup, dil, bilim, Psikoloji vb. alanlarda yer alır. Frankfurt Okulu'nun kitle iletişim araçları ise ilgilerinin merkezinde yer alır. Özellikle 1930'lu yıllarda Avrupa'yı sarsan dikta rejimlerinin yükselmesinde kitle iletişim araçlarının rolü olduğuna dikkat çekmişlerdir. 1940'lardan bu yana, medya ve televizyona ilişkin çok sayıda eleştirel yaklaşım geliştirilmiştir. Nazi Almanya'sından ABD'ye taşınan Frankfurt Okulu film, popüler müzik, radyo, televizyon ve diğer kitle kültürü formlarının yükselişine ilk elden tanıklık etmiştir. Frankfurt Okulu, kitle iletişimi ve kültür çalışmalarında sistematik ve kapsamlı bir eleştirel yaklaşım başlatmış ve kültür endüstrilerine yönelik ilk eleştirel teoriyi oluşturmuştur. 1930'lu yıllarda, Frankfurt Okulu, kültür ve iletişim çalışmalarına eleştirel ve disiplinler-üstü bir yaklaşım getirmiş, kitle kültürü ve iletişiminin sosyal ve ideolojik etkilerine ilişkin izleyici alımlama çalışmalarını, medyanın politik ekonomisine yönelik eleştirileri ve metin analizini birleştirmiştir. Seri üretilen kültürün endüstrileşme sürecini ve sistemi işleten ticari zorunlulukları işaret etmek üzere "kültür endüstrisi" terimini kullanmıştır. Klasik Frankfurt Okulu perspektifinden bakıldığında, ticari televizyon, Horkheimer, Adorno ve arkadaşlarının adlandırmasıyla bir "kültür endüstrisi" biçimidir. Bu terimin belirttiği durum en belirgin olarak, film ve televizyon endüstrilerinin hemen hiç devlet desteği almadığı ABD'de en belirgin şekilde yaşanmaktadır. Eleştirel teori düşünürleri, endüstriyel üretim bağlamında kitlesel olarak iletilen bütün kültür yapıntılarını analiz etmiştir. Endüstriyel üretimde, kültür endüstrisi emtiaları seri imalatın diğer ürünleriyle aynı özellikleri göstermektedir. Bu özellikler metalaştırma, standardizasyon ve kitleselleştirmedir. Ancak, kültür endüstrileri, mevcut kapitalist toplumlara ideolojik meşruiyet kazandırmak ve bireyleri o sistemin toplumsal oluşum çerçevesine entegre etmek şeklinde özel bir işleve sahip olmuştur. Kültür endüstrisi konusundaki ilk temel çalışmalar Adorno'nun popüler müzik, televizyon (1991) ve yıldız falı gibi popüler fenomenlere (1994) ilişkin analizlerini, Lowenthal'in popüler edebiyat ve dergi çalışmalarını (1961), Herzog'un radyolardaki pembe dizilerini (1941), ayrıca, Horkheimer ve Adorno'nun kültür endüstrisine ilişkin ünlü çalışmasında (1972 ve Adorno, 1991) geliştirilen kitle kültürü perspektif ve eleştirilerini içermiştir. Kitle kültürü ve iletişimine ilişkin eleştirileriyle Frankfurt Okulu üyeleri, eleştirel sosyal teoride, kitlesel olarak iletilen kültürü ve televizyonu sistematik olarak analiz eden ve eleştiren ilk araştırmacılar olmuştur. "Kültür endüstrisi" dedikleri şeyin günümüz toplumlarının yeniden üretiminde ne kadar önemli olduğunu gören ilk sosyal kuramcılar da onlardır. Gerçekten de, günümüz toplumlarında, kitle kültürü ve iletişim boş zaman faaliyetinin merkezinde yer almakta, önemli sosyalizasyon araçları ve politik gerçeklik aracıları olarak işlemektedir. Bu nedenle de, çeşitli ekonomik, politik, kültürel ve toplumsal etkileri açısından günümüz toplumlarının önemli kurumları olarak görülmeleri gerekir. Ayrıca, eleştirel teorisyenler, kültür endüstrilerini politik bir ortamda incelemiş ve kültür endüstrilerini, işçi sınıfının kapitalist toplumlara entegrasyonunun bir biçimi olarak kavramsallaştırmıştır.
ARAŞTIRMA SÜRECİ BASAMAKLARI, 2020
konuda araştırma yapılırken, belli aşamaları takip etmek, çalışmanın daha hızlı ve verimli olması... more konuda araştırma yapılırken, belli aşamaları takip etmek, çalışmanın daha hızlı ve verimli olmasını sağlayacaktır. Bir araştırma süreci aşamalarını 7 belirgin başlık altında toplayabiliriz.
Dijital medya planlaması, 2019
Gittikçe gelişen ve karmaşıklaşan dijital dünyada markaların potansiyel müşterileri ile etkileşim... more Gittikçe gelişen ve karmaşıklaşan dijital dünyada markaların potansiyel müşterileri ile etkileşim içerisine girmesi gittikçe zorlaşmaya başlamıştır. Çünkü dijital medya araçları, insanların markalara bağlanma biçimlerini kökünden değiştirmiştir. Bu açıdan markalar, hedef kitleleri ile etkileşime girmek ve potansiyel müşterilerini kendilerine çekmesi için profesyonel hizmetler almaya başlamışlardır.
ARASTIRMA SURECİ HATALARI, 2019
Medya Kültür ve İletişim Kuramları, 2019
ANA AKIM VE İLETİŞİMİN TEMELLERİ VE İLETİŞİM PARADİGMASINI DÖNÜŞTÜREN ETKENLER İletişimin tarihi ... more ANA AKIM VE İLETİŞİMİN TEMELLERİ VE İLETİŞİM PARADİGMASINI DÖNÜŞTÜREN ETKENLER İletişimin tarihi insanlık tarihi kadar eskidir. Paradigma olay ve olgulara ilişkin temel inanç ve varsayımları yansıra genel perspektif ve düşünüş biçimi olarak ifade edilebilmektedir. Bilimde tartışılan paradigmaların pozitivist ve post-pozitivist paradigmalar olduğu görülmektedir. Pozitivist paradigma Aydınlanma Dönemi'nin etkisi ile şekillenen ilk paradigmadır. Paradigma kavramını bugün kullandığımız anlamda ilk kullanan Thomas Kuhn olmuştur. 17.yy durulma dönemiydi. 18.yy ise yeniden hareketliliğin yaşandığı döneme aydınlanma dönemi denir. Bu dönemde insan kendi aklıyla dine ve geleneklere bağlı kalmadan kendi hayatını aydınlatmaya çalışmıştır. Bu anlayış aslında Rönesans'ta başlamıştır. Fakat 17.yy'da duraklamaya uğramış ve bu yüzyılda bu anlayış doruk noktasına ulaşmıştır. Aydınlanma ile insan, kendi aklı ile düştüğü bu durumdan yine kendi aklı ile kurtulacaktır. Aydınlanma felsefesi metafizik konularla şiddetle savaşır. Bu dönemde akla aşırı bir güven beslenerek, geleneklerden ve dinden kurtulup, insanın kendi kaderini yine kendisinin belirleyeceğine inanılır. Akla beslenen aşırı güvenle devlet, toplum, din ve eğitim yeniden düzenlenmeye çalışılmıştır. 18. yüzyılın Aydınlanma Dönemi ile birlikte "Akıl Çağı" denilen dönem başlamıştır. "Aydınlanmanın özü, insan mutluluğunun, 'doğru aklın' insani, tinsel ve doğal düzene uygulanması ile elde edilebileceğini varsaymasıdır. Tanrı'nın ellerinde olmaktan ziyade, insanın aklını kullanarak kendisini yükseltebileceğidir. Hume, Kant ve Adam Smith gibi isimlerle anılır. Kökeninde, Aydınlanma temel bir entelektüel dönüşümdür ve bugünkü ekonomik, toplumsal, politik ve teknolojik düzenin doğrudan bu temel entelektüel dönüşümün bir eseri olduğun düşünülmektedir. Aydınlanma Dönemi aklın ve mantığın tüm toplumsal yaşamda egemen olmasına, aklın kullanılması ile tek ve mutlak doğruya ulaşılacağına ve özgürleşmenin de bu yolla sağlanacağı düşüncesine dayanmaktadır. İletişimsel akıl artık burjuvazi ile de yan yanadır. Bu durum araçsal akılın ortaya çıkmasını sağlar. İletişimde ana akım teori ortaya çıkar. Zamanın dinamikleriyle ileti alışverişi ile ortaklık (ritüel) bir arada üretim olacak şekilde (döngüsel olarak) vücut bulmuştur. Yani transfer etme, bir yerden bir yere mesaj yönlendirme mühim hale gelmiştir. Mesajın gitmesi, neye etki ettiği önemlidir. Etki paradigmasın da kaynak asıl oyuncudur ve sonuç odaklıdır. Mesajın içeriğinde etki baştan belirleniyor. Teknolojik anlamda yaşanan gelişmeler, iletişim biçim ve olanakları üzerinde büyük bir etkiye sahiptir. İletişimin gelişimine katkı sağlayan teknolojik gelişmelerden bazıları; yazının kullanılması, matbaanın icadı, telgraf, telefon, bilgisayar ve internet olarak sayılabilir. Tüm bu teknolojik gelişmeler, iletişimin sosyoekonomik ve kültürel rolüne ilişkin algıları büyük oranda değiştirmiştir. Genel anlamda yaşanan teknolojik gelişmelere koşut olarak ilerleyen iletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişim ve değişim sonucunda yeryüzündeki kültürler arasındaki etkileşim de artmaktadır. İletişim teknolojilerinde yaşanan hızlı gelişim, bilgi yayılma hızını ve kapasitesini de etkileyerek, yeryüzündeki uzaklıkları yakın etmekte,
medya planlama, 2019
medya planlama süreçleri
Vatandaşların erişim hakkına sahip olduğu, kamu ile ilgili işlerin görüşülüp tartışıldığı ve niha... more Vatandaşların erişim hakkına sahip olduğu, kamu ile ilgili işlerin görüşülüp tartışıldığı ve nihayetinde kamuoyunun şekillendiği bir alanı ifade etmektedir. Kökleri Antik Yunan'a dayanan kamusal alan yaklaşımları, agoralardan salonlara, kahvehanelerden, kilise cemaatlerine kadar her dönemin tarihsel ve teknik koşulları bağlamında şekillenmiştir.