Eshabil Erdem Paksoy | Independent Researcher (original) (raw)

Papers by Eshabil Erdem Paksoy

Educational Research and Reviews, 2019

The purpose of this study is to analyze multicultural education and evaluate the Turkish educatio... more The purpose of this study is to analyze multicultural education and evaluate the Turkish education system regarding the acceptance of diversity. In this era, cultural diversity and identities are given equal importance in the world. Multiculturalism gives the opportunity for each citizen to secure life styles with equal rights, grow in a world of cultural heritage and raise children in the same world without being discriminated. Multicultural education advocates that everyone should have the equal educational opportunities on the basis of gender, social class, race, ethnicity and cultural variety. As a result, it has a purpose of ensuring equal opportunities, solving problems arising from cultural conflicts, supporting students to develop empathy, introducing each other's cultures and increasing academic success. Diversity is not yet promoted in Turkish Education system and it is one area that is lacking in the system. It is also uncertain the benefits gained by living together in the community. As the schools are responsible for shaping the future of students, it is very important for teachers to consider diversity of culture and language to enhance their academic performanace.

Çağdaş Yönetim Bilimleri Dergisi, 2015

Bu araştırmanın amacı okul müdürlerinin sosyal sorumluluk davranışlarını belirleyip incelemektir.... more Bu araştırmanın amacı okul müdürlerinin sosyal sorumluluk davranışlarını belirleyip incelemektir.
Çalışmada nitel araştırma yöntemi benimsenmiş, çalışma grubu amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi ile belirlenmiştir. Katılımcılar 2013-2014 eğitim öğretim yılı bahar döneminde Ankara ilinde, görev yapan toplam 11 okul müdürüdür. Veriler, yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmış ve veriler, nitel veri çözümleme tekniklerinden betimsel analiz ile çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda; okul
müdürlerinin sosyal sorumluluk kapsamında yürüttüğü faaliyetlerin kamu erki tarafından başlatılan projelerle sınırlı kaldığı, yenilikçi projeler geliştiremedikleri, topluma ait normların iletilmesinde ve yansıtılmasında pasif kaldıkları, çevreleriyle iletişimde bilgi teknolojilerini yeterli düzeyde kullandıkları, sosyal bilimlere başvurularının sınırlı ve dar bir seviyede kaldığı, genel olarak okulun çevresine ait kültürel yapıyı tanıdıkları ve ilgili oldukları, toplumun sorunları için çaba gösterdikleri, ancak bunun bilgi temelli olmayan etkinliklerle yürütüldüğü görülmektedir.
The Aim of this research is to determine social responsibility behaviours of school administrators and review them. In this research qualitative research methods are maintained and working group is established by maximum variation sampling which is one of the purposive sampling methods. Participants are 11 school administrators that working in Ankara during Spring semester of 2013-2014 school year. Data were collected by semi structured interview form and analyzed by descriptive analyze which is one of the qualitative data analyzing methods.At the end of this research;social responsibility activities that implemented by school administrators are limited by the public authority,unable to develop innovative projects, being passive on delivering and reflecting society’s norms, able to use information technologies in communication with their environment, know generally the cultural structure of their surroundings and interested in it, efforts for society’s problems, but these activities were perceived by non knowlegde based activities.
Key Words: Leadership capacity, social responsibility

Conference Presentations by Eshabil Erdem Paksoy

II. Eğitim Yönetimi Forumu, 2011

Millî Eğitim Şûralarının Türk eğitim tarihinde çok önemli bir yeri vardır. Bilindiği üzere, Millî... more Millî Eğitim Şûralarının Türk eğitim tarihinde çok önemli bir yeri vardır. Bilindiği üzere, Millî Eğitim Şûraları, eğitim sistemini geliştirmek ve yenilemek, eğitimin kalitesini yükseltmek, eğitim ve öğretimle ilgili konuları masaya yatırarak belirlenmiş olan gündem üzerinde bilimsel çalışmalar yaparak gerekli kararları almak amacıyla toplanmaktadır. Millî Eğitim Şûralarında Türk Millî Eğitim sisteminin mesleki eğitim alanına yön veren, geliştiren ve derinlemesine analizlerin yapılıp önemli kararların alındığı görülmektedir. Kalkınma Planlarında ise, mesleki eğitim açısından işgücü piyasasının niteliğinin arttırılması genel amacı ile kurumların yaygınlaşma oranları, istihdam sorunları, kalite sorunu, esnek yapılanmayı sağlayan modüler eğitim, yatay ve dikey geçiş sorunlarına dönük bazı kararların planda yerini aldığı görülmektedir. Ekonomik ve sosyal kalkınmasını gerçekleştiremeyen uluslar sadece tüketici kalmaktan öteye geçemeyecektir. Eğitimin ekonomik ve sosyal kalkınmanın bir aracı olduğu artık tereddütsüz kabul edilen bir gerçektir. Kalkınmanın ön şartı olan eğitimin mesleki eğitim boyutuyla ilgili olarak Kalkınma Planlarında; iş gücü ve eğitim bağlamında ayrı ayrı ele alınmış ve kararları kamu için bağlayıcı olduğu için oldukça etkili olmuştur. Millî Eğitim Şûralarına bakacak olursak özellikle XVI. Milli Eğitim Şûrasında mesleki eğitimle ilgili olarak önemli kararlar alınmıştır. Araştırmada Milli Eğitim Şuralarında alınan kararların Kalkınma Planları üzerindeki etkililiği ve gerçekleşme durumu analiz edilmiş olup; Şura kararlarının yakın dönem itibariyle Kalkınma Planlarında ve uygulamalarda etkili olduğu söylenebilir. Yasal mevzuata ilişkin kararlarda sonuç bulduğu, sıkça vurgu yapılan genel ve mesleki eğitimde öğrenci dağılımına ilişkin hedeflere ulaşılamadığı, Kalkınma Planlarına yansımakla birlikte okul-sanayi işbirliği ilişkilerinde hedeflenen seviyenin yakalanamadığı anlaşılmaktadır. Belirtilen sonuçlar doğrultusunda; Millî Eğitim Şûralarında mesleki eğitimin istihdam sorunlarına yönelik çalışmalara fazlaca yer verilmesi, Şûra gündemlerinin eğitimin her alanını ele alacak şekilde kapsamlı olması gerektiği, Şûra kararlarında soyut, anlaşılamayan ve gerçeklerle bağdaşmayan ifadelerin yer almaması gerektiği ve Bakanlığın Şura kararlarının gerçekleşme durumunu bir takvim doğrultusunda kamuoyuyla paylaşması gerektiği öneri olarak sunulmuştur. Anahtar Kelimeler: Mesleki Eğitim, Millî Eğitim Şûra Kararları, Kalkınma Planları

VI . Uluslararası Türkiye Eğitim Araştırmaları Kongresi, 2015

ÖZET Bu araştırmanın amacı meslek liselerinde görev yapan alan şeflerinin okul yöneticilerinin da... more ÖZET Bu araştırmanın amacı meslek liselerinde görev yapan alan şeflerinin okul yöneticilerinin dağıtımcı liderliğine ilişkin görüşlerini incelemektir. Çalışmada nitel araştırma yöntemi benimsenmiş, çalışma grubu amaçlı örnekleme yöntemlerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi ile belirlenmiştir. Katılımcılar, Ankara ilinde 2013-2014 eğitim öğretim bahar yarıyılında meslek liselerinde görev yapan toplam 15 alan şefidir. Veriler, yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmış ve veriler, nitel veri çözümleme tekniklerinden betimsel analiz ile çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda; alan şeflerine verilen yetki ile yüklenen sorumluluk arasında bir dengesizlik olduğu, okulda alan şefleri ile öğretmenler arasındaki işbirliğinin yüksek düzeyde iken yönetimle alan şefleri arasındaki işbirliğinin orta düzeyde olduğu; okul müdürlerinin öğretmenlerin liderlik becerilerinin gelişimi için çaba göstermedikleri, okul müdürlerinin okulu geliştirmek için paydaşları dahil etme konusunda yeterince fırsat vermediği ve bu fırsatın da gelen fikirleri dinleme boyutunda kaldığı elde edilen bulgular arasındadır. Dolayısıyla meslek lisesi okul müdürlerinin, dağıtımcı liderlik davranışlarını sergilemede yetersiz kaldıkları söylenebilir. ABSTRACT The purpose of the research is to investigate opinions of the chiefs of departments who are working in vocational high schools about school principals' distributive leadership. In this research qualitative research methods were used, work qroup were determined according to maximum diversity sample which is one of the purposful sample group methods. Participants are fifteen chiefs of departments who are working in vocational high schools in Ankara during the spring semester of 2013-2014 school year. Data were collected via semi structured interview form and data were analyzed by descriptive analyzing methods which is one of the qualitative data analyzing methods. As a result of the study, some of the findings are as follows; there is imbalancing between the responsibilty that the chief of the departments are expected and their given power, coorparetion between teachers and chief of department is in high level but the level of the coorperation between chiefs of departments and administration is in middle level, school principals do not effort for development of teachers' leadership abilities, school principals do not give enough opportunity for other shareholders for development of schools and these opportunities are just stands like listening to these ideas. Consequently, it can be said that principals of vocational high schools are insufficant to show their abilities about distributive leadership.

Teaching Documents by Eshabil Erdem Paksoy

This article explores the "Kafkaesque" nature of modern education systems, marked by bureaucratic... more This article explores the "Kafkaesque" nature of modern education systems, marked by bureaucratic complexity, centralization, and rigid performance metrics. These systems create alienation, disempower teachers, and stifle student creativity. Drawing parallels with Kafka's works, the article highlights the need for reforms, including decentralization, transparency, and a shift toward holistic education, to empower individuals and foster meaningful learning experiences.

Çocuk hakları, insan haklarının vazgeçilmez bir bileşeni olarak, her çocuğun yaşama, gelişme, kor... more Çocuk hakları, insan haklarının vazgeçilmez bir bileşeni olarak, her çocuğun yaşama, gelişme, korunma ve katılım haklarını kapsar. Bu haklar, çocukların yalnızca bireysel refahını desteklemekle kalmaz, aynı zamanda toplumsal ilerlemenin, ekonomik kalkınmanın ve sosyal adaletin temel taşlarını oluşturur. Çocukların fiziksel, zihinsel, duygusal ve sosyal gelişimlerinin güvence altına alınması, birey olarak değer görmelerini sağlarken toplumların daha güçlü ve sürdürülebilir bir geleceğe ulaşmasına olanak tanır.

The Kurdish issue in Turkey is not only a political matter but also involves cultural identity an... more The Kurdish issue in Turkey is not only a political matter but also involves cultural identity and language. The Turkish education system, historically focused on a single language and culture, has limited the expression of Kurdish citizens' identities and their ability to receive education in their native language. This has affected their academic success and sense of belonging.

Examples from countries like Switzerland, Canada, Australia, South Africa, and South Korea illustrate the benefits of multicultural education systems that recognize and support diverse languages and cultures. To integrate multicultural education in Turkey, several steps are proposed, including granting the right to education in native languages, incorporating cultural diversity into curricula, training teachers, ensuring representation of minority groups, and promoting intercultural dialogue.

A multicultural education system can enhance academic development, foster cultural identity and self-esteem, promote social cohesion, and reduce prejudice. Ultimately, reforming Turkey's education system to embrace multiculturalism is essential for fostering peace and unity in a diverse society.

Gençlerin sınırlarını tanıması, kişisel, sosyal ve dijital alanlarda kendilerini korumaları ve sa... more Gençlerin sınırlarını tanıması, kişisel, sosyal ve dijital alanlarda kendilerini korumaları ve sağlıklı ilişkiler kurmaları açısından önemlidir. Kişisel sınırlar, kimlik geliştirmeye ve özgüven kazanmaya yardımcı olurken, sosyal sınırlar arkadaş baskısı ve ilişkilerde denge sağlar. Dijital dünyada ise sosyal medyanın etkisiyle sınırlar bulanıklaşabilir, bu yüzden gençlerin medya kullanımında dikkatli olmaları ve ruh sağlıklarını korumaları gerekir. Sınırları tanımak, büyümenin ve sağlıklı bireyler olmanın anahtarıdır; bu süreçte aile, okul ve toplumun desteği önemlidir.

The cultural economy has gained significant importance in recent years as an interdisciplinary fi... more The cultural economy has gained significant importance in recent years as an interdisciplinary field that examines the impact of the production, distribution, and consumption of cultural products on economic processes. While culture shapes a society's lifestyle, values, and identity, the economy also emerges as a force that influences and molds this cultural structure. This article discusses the fundamental concepts of the cultural economy with examples from Europe and America, and evaluates these concepts in the context of Turkey and the Turkic states in Central Asia. Cultural Industries and Their Economic Contributions Cultural industries, including sectors such as art, music, film, and publishing, have become an essential part of economic growth. These industries not only contribute to economic development but also serve to preserve social identity and cultural richness.

Bu çalışmanın amacı İbn Haldun'un liderlik anlayışını sorgulamaktır. Liderlik, insanlık tarihi ka... more Bu çalışmanın amacı İbn Haldun'un liderlik anlayışını sorgulamaktır. Liderlik, insanlık tarihi kadar eski ve ilgi çekici bir konudur. Liderlerin amacı insanların kapasitelerini ortaya çıkarmalarına yardımcı olmak, gelecek için vizyon oluşturmak, onları cesaretlendirmek, onlara rehberlik etmek, başarılı ilişkiler kurmak ve bu ilişkileri koruyup geliştirmektir. Liderliğin geldiği son nokta, eski ve yeni arayışları sonlandırmak anlamına gelmemektedir. Ayrıca her anlayışın içinde barındırdığı kültürel kodlar nedeniyle farklı ve özgün liderlik biçimleri ortaya çıkmıştır ve çıkmaktadır. Bu çalışmada İbn Haldun'un Mukaddime eseri üzerinden liderlik anlayışını değerlendirmek ve çağdaş liderlik yaklaşımlarıyla benzerliklerini ve farklılıklarını ortaya koymak amaçlanmıştır.

Dünya Sağlık Örgütü'nün son HBSC raporuna göre, siber zorbalık gençler arasında artan bir tehdit ... more Dünya Sağlık Örgütü'nün son HBSC raporuna göre, siber zorbalık gençler arasında artan bir tehdit haline gelmiştir. Rapora göre, okul çağındaki çocukların %15'i siber zorbalığa maruz kalmıştır ve bu oranın arttığı görülmektedir. Özellikle erkek çocukları arasında siber zorbalık vakalarında belirgin bir artış yaşanmıştır. Rapor, ebeveynlerin açık iletişim kurmalarını, dijital eğitim almalarını ve çocuklarını gözetim altında tutmalarını önermektedir. Okulların da önleyici programlar sunması ve destek ağları oluşturması gerekmektedir. Siber zorbalık, ciddi bir sorun olarak ele alınmalı ve çocukların güvenliği için acil önlemler alınmalıdır.

Bu çalışma, Paksoy Ailesi'nin tarihsel kökenlerini, kültürel bağlamını ve genetik mirasını detayl... more Bu çalışma, Paksoy Ailesi'nin tarihsel kökenlerini, kültürel bağlamını ve genetik mirasını detaylandırmayı amaçlamaktadır. Araştırma, sözlü anlatımlar, resmi belgeler ve tarihsel kaynaklardan elde edilen bilgiler ışığında gerçekleştirilmiştir. Ailenin 1800'lerin başlarında Kahramanmaraş Karacasu Kırım Köyü'ne yerleştiği ve Kürt, Sünni-Hanefi kökenli olduğu tespit edilmiştir. Savaşlar, göçler ve sosyal zorlukların aile üzerindeki etkileri incelenmiş; bilişsel, fiziksel ve kişilik özelliklerine dair önemli bulgular elde edilmiştir. Çalışma, aile tarihçesi kapsamında genetik ve kültürel mirasın aktarımını ele alırken, geçmişten günümüze uzanan önemli bir kronoloji sunmaktadır. Elde edilen sonuçlar, ailenin tarihsel ve toplumsal bağlamda daha iyi anlaşılmasına katkıda bulunmaktadır.

This study aims to detail the historical roots, cultural context, and genetic heritage of the Paksoy Family. The research was conducted based on oral narratives, official records, and historical sources. The family is identified as Kurdish and Sunni-Hanafi, having settled in Kahramanmaraş Karacasu Kırım Village in the early 1800s. The impacts of wars, migrations, and social challenges on the family were examined, yielding significant insights into their cognitive, physical, and personality traits. The study provides a comprehensive chronology of the family, highlighting the transmission of genetic and cultural heritage across generations. The findings contribute to a deeper understanding of the family's historical and societal context.

Jack Ma, günümüzün önde gelen teknoloji liderlerinden biri olarak tanınan bir isimdir. Eğitim kök... more Jack Ma, günümüzün önde gelen teknoloji liderlerinden biri olarak tanınan bir isimdir. Eğitim kökenlerinden başlayarak Alibaba'nın kurucusu ve yüksek teknoloji tarımı alanındaki çalışmalarıyla dikkat çeken bir figür haline gelmiştir. Bu makalede, Jack Ma'nın eğitim hayatı, öğretmenlik kariyeri, teknoloji liderliği dönemi ve yüksek teknoloji tarımına olan ilgisi üzerinde derinlemesine duracağız.

iyi bir Home Office ve Work-Life-Balance(iş-yaşam dengesi) akıllı zaman yönetimine, sağlıklı iş-y... more iyi bir Home Office ve Work-Life-Balance(iş-yaşam dengesi) akıllı zaman yönetimine, sağlıklı iş-yaşam ayrımına ve iyi iletişime bağlıdır. Kendi sağlığınızı ihmal etmemek için iş ve özel yaşam arasına net sınırlar çizmek ve düzenli molalar vermek önemlidir. Bu hususlar dikkate alındığında, Home Office verimli ve keyifli bir çalışma ortamı haline gelebilir.

Intensivklassen, auch bekannt als Integrationsklassen oder DAZ-Klassen, wurden in Deutschland ein... more Intensivklassen, auch bekannt als Integrationsklassen oder DAZ-Klassen, wurden in Deutschland eingerichtet, um Schülerinnen und Schüler mit Migrationshintergrund beim Erlernen der deutschen Sprache zu unterstützen. Eine Schlüsselrolle in diesem Prozess spielen die Lehrerinnen und Lehrer, die in diesen Klassen unterrichten. Der Erfolg dieser Klassen hängt von vielen Faktoren ab, darunter auch der Einfluss der Lehrkräfte. Es ist wichtig, dass alle Beteiligten sich bewusst sind, dass Intensivklassen eine wichtige Rolle bei der Integration von Schülerinnen und Schülern mit Migrationshintergrund spielen und dass es sich lohnt, in die Qualifikation und Unterstützung der Lehrkräfte zu investieren, um den Erfolg dieser Klassen zu gewährleisten.

Bir çocuğun çalışkan olma motivasyonunun yalnızca dış ödüllerden değil, içeriden gelmesi önemlidi... more Bir çocuğun çalışkan olma motivasyonunun yalnızca dış ödüllerden değil, içeriden gelmesi önemlidir. Olumlu bir tutum ve içsel motivasyon, uzun vadeli başarı için kritik öneme sahiptir. Sonuç olarak, çocuklara çalışkanlık ve bağlılığın uzun vadeli olumlu sonuçlara yol açabileceğini, tembellik ve motivasyon eksikliğinin ise hüsrana ve hayal kırıklığına yol açabileceğini öğretmek önemlidir. Ebeveynler ve öğretmenler, çocukların hedeflerini belirlemelerine ve onlarin bu hedeflere ulaşmaları için yardımcı olabilirler.

Çocuk refahının(iyi hali) tehlikede olduğunu gösteren sabit kriterler veya dıştan gözlemler çoğu ... more Çocuk refahının(iyi hali) tehlikede olduğunu gösteren sabit kriterler veya dıştan gözlemler çoğu durumda tek başına yeterli olmayabilir. Bu çalışmada kavramsal bir çerçeve oluşturulduktan sonra eğitimcilere çocuğun iyi hali yani refahının tehlikede olduğunu anlamayı kolaylaştıracak bir kontrol listesi sunulmuştur.
Established criteria or external observations that indicate that the best interests of the child are at stake are not sufficient in most cases. In this study, after a conceptual framework was established, a checklist was presented to educators and teachers to facilitate the understanding that the best interests of the child, ie the child's welfare, is at risk.

OECD'nin 2022 yılı yeni araştırması sadece yüksek maaşların Almanya'daki öğretmen açığını kapatma... more OECD'nin 2022 yılı yeni araştırması sadece yüksek maaşların Almanya'daki öğretmen açığını kapatmaya yetmediğini göstermektedir. OECD'nin "Bir Bakışta Eğitim 2022" raporu birçok soruna soruların ışık tutuyor. OECD her yıl Almanya ve Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 45 ülkenin eğitim sistemlerini karşılaştırıyor.

Gençler verilen gerçeklikten kopuk yanlış kararların, duygusallıkla kurulan arkadaşlık ilişkileri... more Gençler verilen gerçeklikten kopuk yanlış kararların, duygusallıkla kurulan arkadaşlık ilişkilerinin, okunmadan altına imza atılan anlaşmaların ve tam donanımlı bir şekilde hazırlanılmamış hayatların kurbanları olmaktadırlar.

Çoğu insan "Hayattan bir yıl daha geçip gitti. Ne kadar hızlı geçti" der. Peki bunun nedeni nedir... more Çoğu insan "Hayattan bir yıl daha geçip gitti. Ne kadar hızlı geçti" der. Peki bunun nedeni nedir?
İçinde olduğumuz "an" nasıl hissedilir?
Peki zamanı daha iyi hissedebilmek için ne yapmalı?

Educational Research and Reviews, 2019

Çağdaş Yönetim Bilimleri Dergisi, 2015

II. Eğitim Yönetimi Forumu, 2011

VI . Uluslararası Türkiye Eğitim Araştırmaları Kongresi, 2015

Bu kitapta, "geleceğin eğitimi" için temel alınacak yedi ana temayı ortaya koyarak, tartışıyor. E... more Bu kitapta, "geleceğin eğitimi" için temel alınacak yedi ana temayı ortaya koyarak, tartışıyor.
Edgar Morin, daha güzel daha yaşanabilir bir dünyada eğitimin hedefi ve ana ilkeleri ne olmalıdır, sorusuna yanıt arıyor.

Cinsellikle ilgili yıllardır süren araştırmalar göstermiştir ki açık iletişim geliştiren aileler,... more Cinsellikle ilgili yıllardır süren araştırmalar göstermiştir ki açık iletişim geliştiren aileler, doğru kararlar veren, davranışlarıyla sorumluluk alabilen en önemlisi de zarar verebilecek davranışlardan uzak durabilen daha sağlıklı çocuklar yetiştirmektedir.

Kültür endüstrileri, içerik endüstrisi, copyrigth endüstrileri, kültürel miras yönetimi, yaratıcı... more Kültür endüstrileri, içerik endüstrisi, copyrigth endüstrileri, kültürel miras yönetimi, yaratıcı endüstriler gibi olgular hakkında bilgi verilmekte, daha sonra da sosyo-ekonomik kalkınma için kültür ve ekonomi arasındaki işbirliği ve karşılıklı ilişki ayrıntılı bir şekilde açıklanmaktadır. Ayrıca miras yönetimi ve kültür sektörleri uzmanlarının bir arada ve işbirliği içinde çalışmalarının zorunluluğu vurgulanmaktadır.

Bu sunumda göç ve göçmenlerle ilgili ulusal ve uluslararası yasal mevzuat ele alınmıştır.

Bu çalışmanın amacı, okul müdürlerinin yönetimde kullandığı güç kaynaklarını öğretmen algıları üz... more Bu çalışmanın amacı, okul müdürlerinin yönetimde kullandığı güç kaynaklarını öğretmen algıları üzerinden belirlemektir. Araştırma üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde çalışmanın kapsamı hakkında bilgi verilmiş, ikinci bölümde güce ilişkin teorik çerçeve çizilmiş ve üçüncü bölümde ise, çalışmanın amacına uygun olarak gerçekleştirilen araştırmaya yer verilmiştir.

Bu bağlamda yeni bir güç kaynakları ölçeği geliştirilmiş ve okul müdürlerinin güç kaynaklarının kullanım düzeyini test etmek amacıyla Ankara ili merkez ilçeleri sınırları içindeki 50 farklı okulda 1171 öğretmen tarafından bu anket uygulanmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler, SPSS istatistik programıyla değerlendirilmiştir. Çözümlenen verilere dayalı bulgu ve yorumlardan sonuç ve öneriler çıkarılmıştır.

Öne çıkan sonuçlara göre, okul müdürleri daha çok yasal gücü ve deneyim bileşenli uzmanlık güçlerini kullanmakta, ayrıca meslek lisesi müdürleri dışındaki müdürler güç kaynaklarını etkin olarak kullanmamaktadırlar. Öneri olarak ise, okul müdürlerinin karizma gücü ve iletişim boyutunda eğitimlerle desteklenmeleri okul yönetimleri açısından faydalı olacaktır.

Anahtar Kelimeler: Güç, Güç Kaynakları, Okul Müdürü, Güce Karşı Olası Tepkiler

Bu araştırmanın amacı, çokkültürlülüğün yoğun olduğu bölgelerdeki okullarda öğretmenlerin, öğrenc... more Bu araştırmanın amacı, çokkültürlülüğün yoğun olduğu bölgelerdeki okullarda öğretmenlerin, öğrencilerinin kültürel değerlerini eğitim öğretim sürecine nasıl kattıklarına ilişkin deneyimlerini sorgulamaktır. Araştırmada nitel araştırma türlerinden olgubilim (fenomenoloji) deseninden yararlanılmıştır. Kültürel farklılığı yoğun olan okullar ve kültürel farklılıklar konusunda deneyim sahibi öğretmenler kartopu örnekleme yoluyla seçilmiştir. Bu araştırmada veri üçgenlemesi yoluyla farklı veri kaynakları olan görüşme, gözlem ve doküman incelemesi kullanılmıştır. Veri toplama aracının kapsam geçerliliği 6 uzman görüşü alınarak sağlanmış, görüşme formunda yer alan soruların içerik ve anlatım açısından kontrolünü yapmak için araştırmada kullanılan örnekleme ölçütüne uyan 10 öğretmen ile odak grup çalışması yapılmıştır. Veriler şartlara uyan 8 farklı ilkokuldaki 15 öğretmenden elde edilmiştir. Araştırmanın iç geçerliliğini ve güvenirliğini artırmak için katılımcı denetimi yapılmıştır. Bu amaçla görüşme yapılan öğretmenlerin ses kayıtları metne aktarılmış ve aktarılan metinler ilgili kişilere gösterilmiş ve araştırmaya katılan öğretmenlerin dökümlerin doğruluğu ve düzeltmelerine ilişkin onayları alınmıştır. Elde edilen veriler deneyime odaklanması nedeniyle fenomenolojik analiz yöntemiyle incelenmiştir. Fenomenolojik analiz epoche (önyargılardan arınma), fenomenolojik indirgeme (paranteze alma), yaratıcı çeşitlilik, doku sentezi, yapı sentezi ve bütünleştirme süreçleri takip edilerek yapılmıştır. Analiz sonucunda kültürel değerlere duyarlı eğitimin 14 boyutunda, öğretmen deneyimlerine göre toplam 44 fenomen ortaya çıkarılmıştır. Araştırma bulgularına göre; genel olarak öğretmenlerin çokkültürlülük, çokkültürlü eğitim ve kültüre duyarlı eğitime ilişkin farkındalığı mevcuttur. Öğretmenler farklılıkları olan öğrencilere sınırlı ve yüzeysel ilgi göstermektedir. Öğrencilerinin beklentilerini bilmekte, ancak bu beklentilere cevap vermek için gerekli yeterliliğe sahip değillerdir. Öğretmenlerin dilsel çeşitliliğe önyargılı olmadıkları, ancak bu alanda öğretmenleri de aşan bir politika değişikliğine ihtiyaç olduğu anlaşılmıştır. Öğretmenler kültürün iletişim kalıplarını şekillendirmede etkilerinin farkında olup, bu konudaki yeterliliklerinin güçlendirilmesine ihtiyaç olduğu anlaşılmıştır. Ayrıca sınıf içi iletişimde kendi öğrencilerimizde geleneksel yargıların, mülteci öğrencilerde ise dini yargıların etkili olduğu anlaşılmıştır. Öğretmenlerin ders programlarının kültürel farklılığı yansıtmadığı durumlarda hikâyeleştirme, örneklendirme ve görsel hareketli materyalleri kullanarak somutlaştırma yaptıkları anlaşılmıştır. Öğretmenlerin kazanımların sağlanmasında rehberlik ettikleri, öğrenme yöntemlerini çeşitlendirdikleri, ölçmede somut ve görsel ağırlıkta değişkenleri kullanmış ve değerlendirmede ise öğrencilerin akademik seviyelerini göz önünde bulundurmuşlardır. Bazı öğretmenlerin çokkültürlü kitapları okudukları ancak riskli buldukları için öğrencilerine tavsiye etmedikleri anlaşılmıştır. Öğretmenlerin öğrencilerin kültürlerinin anlatım yapılarına ve hassasiyetlerine uydukları, ayrıca düşük statülü öğrencilerine karşı beklentilerini düşürüp daha temel konulara eğildikleri, öğrencilerinin yaşadıkları çevre hakkında bilgi sahibi oldukları, bazı öğretmenlerin ev ziyaretleriyle aile ve öğrenci hakkında bilgi edindikleri anlaşılmıştır. Öğretmenlerin öğrenme gelişimleri dikkate alınarak basit ve küçük adımlarla öğretimi başlatıp sürdürdükleri anlaşılmaktadır. Ancak az sayıda öğretmen öğrencilerin öğrenme geçmişlerine göre öğretimi aşamalı olarak sürdürmektedir. Öğretmenlerin öğrencilerinin öğrenmeye katılımlarını arttırmak için onların tanıdığı müziği ve yerel motifleri etkili biçimde kullandıkları, ancak müzik ve hareketi eğitimsel araç olarak ele almadıkları anlaşılmıştır. Öğretmenlerin öğrencilerin yaşanmışlıklarının resim ve müzik faaliyetlerine yansıdığını gözlemledikleri, bazı öğretmenlerin duygusal katılımı güçlendirmek için bu ögeleri kullandırdıkları gözlenmiştir. Ayrıca okullardaki genel faaliyetlerde ve resmi törenlerde bazı öğretmenlerin çabalarıyla mülteciler ve yerel unsurlar sınırlı da olsa kendine yer bulmuştur. Son olarak araştırma bulguları kapsamında farklı kesimlere öneriler sunulmuştur.
The purpose of this research is to question the experiences of teachers in the schools of the regions where multiculturalism is intense, on how they brought their student's cultural values into the education process. The study utilized the pattern of phenomenology from qualitative research types. Schools with intense cultural diversity and teachers with experience in cultural diversity have been selected through snowball sampling. In this research, different data sources such as interview, observation and document analysis were used through data triangulation. The content validity of the data collection tool was obtained by taking 6 expert opinions and a focus group study was carried out with 10 teachers who fit the sampling scale used in the research to control the questions in the interview form in terms of content and narration. The data were obtained from 15 teachers in 8 different primary schools that matched the conditions. Participant supervision was carried out to increase the internal validity and reliability of the study. For this purpose, the voice recordings of the interviewed teachers were transferred to the text and the texts were shown to the relevant persons and approvals of the teachers who participated in the research were taken for the accuracy and corrections of the printouts. The obtained data were analyzed by phenomenological analysis method because of its focus on experience. Phenomenological analysis was carried out by following epoche, phenomenological reduction (bracketing), creative diversity, pattern synthesis, structure synthesis and integration processes. As a result of the analysis, a total of 44 phenomena were revealed in 14 dimensions of culturally responsive teaching, according to the teacher's experiences. According to research findings; Teachers in general are aware of multiculturalism, multicultural education, and culturally responsive teaching. Teachers show limited and superficial attention to students with differences. They know the expectations of their students, but they do not have the necessary qualifications to respond to these expectations. It is understood that teachers are not prejudiced about linguistic diversity, but there is a need for a policy change in this area that exceeds teachers. Teachers are aware of the effects of the culture in shaping the communication patterns, and it is understood that their competences in this area need to be reinforced. It has also been understood that in classroom communication, traditional judgments in our own students and religious judgments in refugee students are influential. It has been understood that when curriculums do not reflect the cultural differences, teachers perform concretization using storytelling, sampling and visually animated materials. Teachers provided guidance in achievements, diversified learning methods, used mostly concrete and visual variables in measuring, and take into account the academic levels of students in evaluating. It is understood that some teachers read multicultural books but do not recommend them to their students because they find it risky. It has been understood that teachers follow the expression structures and sensitivities of the students' cultures, also lower their expectations towards low-status students and tend to focus on more basic issues, have knowledge about the environment students live in, and some teachers learn about family and students through home visits. It is understood that teachers start and maintain teaching in simple and small steps taking into account the learning development. However, few teachers are continuing teaching gradually according to the learning background of students. It has been understood that teachers use the music and local motifs of students effectively in order to increase their student's participation in learning, but do not consider music and animation as educational tools. It is observed that teachers see the experiences of students reflected in painting and music activities, and some teachers use these items to reinforce emotional participation. In addition, refugees and local elements have been involved in the general activities in schools and in official ceremonies, although limited, through the efforts of some teachers. Finally, proposals to different segments were presented within the scope of the research findings.