Nicel Yildiz Silahli | Istanbul Medipol University (original) (raw)

Papers by Nicel Yildiz Silahli

Research paper thumbnail of Clinical characteristics of upper extremity fractures of newborns during birth

Türk kadın sağlığı ve neonatoloji dergisi, Apr 5, 2023

Research paper thumbnail of Hypoxic Ischemic Encephalopathy in Forensic Medicine

Adli tıp bülteni, Dec 1, 2021

Yenidoğan ensefalopatisi, 35 hafta ve sonrasında doğan bebeklerde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıka... more Yenidoğan ensefalopatisi, 35 hafta ve sonrasında doğan bebeklerde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıkan konvülsiyon, solunum depresyonu ve hipotoni ile karakterize klinik bir tablodur. Olgularda saptanan klinik tablo değişkenlik göstermektedir. Hipoksik iskemik ensefalopatiden (HİE) klinik olarak şüphelenildiğinde anneye, plesantaya ya da çocuğa ait nedenler açısından değerlendirme yapılmalı, tüm nedenler incelenmelidir. Özellikle sağlıklı bir bebek beklentisinde olan ebeveynler ile doğum sürecine katılan hekimler arasında mediko-legal sorunlara neden olan birçok olgu bildirilmiştir. Yazıda adli tıp pratiğinde sıklıkla karşılaşılan ve doğum sürecine katılan hekimlere yönelik tıbbi uygulama hatası iddiası bulunan HİE olgularına dikkat çekerek, mediko-legal olarak HİE değerlendirmesi yapan hekimlere yönelik bir algoritma geliştirmek, standart bir yaklaşım ve bakış açısını kazandırmak amaçlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Hipoksik iskemik ensefolapati, adli tıbbi yaklaşım Neonatal encephalopathy is a clinical picture with convulsion, respiratory depression and hypotonia "appeared" in babies born at 35 weeks and after the first month. The clinical picture detected in the cases varies. When hypoxic ischemic encephalopathy (HIE) is suspected clinically, all causes should be evaluated as well as reasons belonging to the mother, the placenta or the child. Many cases that cause medico-legal problems have been reported especially between parents who expect a healthy baby and physicians participating in the delivery process. In this article, it is aimed to develop an algorithm for physicians who medico-legally evaluate HIE, and to gain a standard approach and perspective, by drawing attention to HIE cases that are frequently encountered in forensic medicine practice and claiming medical malpractice for physicians participating in the delivery process.

Research paper thumbnail of Evaluation of Child Emergency Department Utilization: Differences Between Refugee and Resident Children

Research Square (Research Square), Nov 12, 2021

Objectives: Evaluation of emergency department (ED) utilization by Syrian refugee children will p... more Objectives: Evaluation of emergency department (ED) utilization by Syrian refugee children will provide important information about their health care needs and utilization as a prerequisite for improving preventive health services and outcomes. We aimed to compare ED utilization of refugee and resident children in a tertiary university hospital in Istanbul, Turkey. Methods: Electronic medical records of Syrian refugee children ≤18 years old presenting to the ED between January 2013 and July 2019 were retrospectively reviewed and compared with the resident children. Results: The study population consisted of 7299 refugee and 690127 resident children admitted to the ED. Emergent cases were more frequent in Syrian refugees (2.2% vs 1.0% p<0.001). One third of Syrian children were under 12 months of age (31.0% vs 17.4%, p<0.001). Syrian children were more commonly hospitalized (7.9% vs 3.1% p<0.001). Rate of intensive care unit hospitalization (13.4% vs 9.4%, p=0.001) and neonatal hospitalization was higher in Syrians compared to resident children (29.3% vs 12.0%, p<0.001). Respiratory and gastrointestinal diseases were the most frequent diagnoses which were similar in both groups. Conclusion: Refugee children as compared to native children are more likely to present to the ED with high acuity conditions, at a younger age resulting in higher rates of inpatient admissions. Strategies to increase access to preventive health care services for young refugee children should be explored to decrease ED and hospital services and improve health outcomes. What Is Known? Children are the most affected victims of armed con icts in terms of health outcomes. Refugees prefer to access healthcare through emergency department. What Is New? Younger refugee children were at greater risk for ED presentation compared to the resident children. Refugee children were more likely to present as urgent when compared to resident children. Admission to the neonatal inpatient services and intensive care units was more frequent among refugee children.

Research paper thumbnail of Evaluation of Cases Diagnosed with Subacute Sclerosing Panencephalitis Reflected in the Medicolegal Process

Turkiye Klinikleri Journal of Pediatrics, 2021

Research paper thumbnail of The differences in perinatal outcomes between refugee and resident mother–infant dyads: A retrospective study in Turkey between 2013 and 2018

Health Care for Women International, Aug 11, 2021

In this study, we aimed to examine and compare the perinatal outcomes between refugee and residen... more In this study, we aimed to examine and compare the perinatal outcomes between refugee and resident mother-infant dyads. Data of refugee women who had given birth in a university hospital (n = 924) and matched resident mother-infant dyads (n = 957) were included. Analysis revealed higher adolescent pregnancy rates and lower rates of antenatal care attendance among refugee mothers compared to residents. No significant differences in neonatal outcomes were found, except for a significantly higher number of preterm births among refugee infants. Interventions should be made to ensure antenatal care for all pregnant women, which can also prevent preterm birth.

Research paper thumbnail of Medikolegal Değerlendirme Sürecine Yansıyan Çocukluk Çağı Aşı Uygulamaları

Çocuk dergisi, Mar 27, 2023

Research paper thumbnail of Retrospective Evaluation of Newborns with Femur-Humerus Fractures Reflected in Forensic Medical Process: Descriptive Study

Türkiye klinikleri adli tıp ve adli bilimler dergisi, 2022

Doğum travmaları, doğum eylemi esnasında mekanik etkiler ile ortaya çıkan fiziksel yaralanmalardı... more Doğum travmaları, doğum eylemi esnasında mekanik etkiler ile ortaya çıkan fiziksel yaralanmalardır. Araştırmalarda 1.000 canlı doğumda 5-8 oranında görüldüğü bildirilmiş olup, ülkemizde yapılan çalışmalarda bu oran %0,22-7 olarak belirtilmiştir. 1-4 Doğum travması nedeniyle en sık (1.000

Research paper thumbnail of Could Media Use While Feeding Children Be a Sign of Mothers' Desperation?

PONTE International Scientific Researchs Journal

Research paper thumbnail of Features of Acute Poisoning in Childhood: A Five-Year Experience of a Tertiary Care Hospital in Istanbul

PONTE International Scientific Researchs Journal

Research paper thumbnail of Neonatal Hemorrhagic Disease and Malpractice

Güncel Pediatri

Giriş: Prenatal dönemde plesantal K vitamini geçişinin az olmasına bağlı olarak yenidoğanda Faktö... more Giriş: Prenatal dönemde plesantal K vitamini geçişinin az olmasına bağlı olarak yenidoğanda Faktör II, VII, IX, X'un sentezinde meydana gelen azalma sonucu erken, klasik ve geç tip hemorajik hastalık gelişebilmektedir. Yenidoğan hemorajik hastalığı doğum sonrası uygulanan K vitamini proflaksisi ile önemli ölçüde önlenebilmektedir. Klinik prezentasyon değişkenlik göstermekle birlikte intrakranial kanama ve multiple sistem kanamaları görülebilmektedir. Çalışmada K vitamini proflaksisi yapılmamış ve medikolegal sürece yansımış olguların sosyodemografik, klinik, radyolojik ve laboratuvar özelliklerinin tartışılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışma tanımlayıcı retrospektif bir çalışma olarak planlandı. Ocak 2017-Haziran 2021 tarihleri arasında Adli Tıp 7. İhtisas Kurulunda "Yenidoğan Hemorajik Hastalığı" tanısı ile medikolegal değerlendirme yapılmış olan 7 olgu çalışmaya dahil edildi. Olguların sosyodemografik, klinik, radyolojik ve laboratuvar özellikleri retrospektif olarak incelendi ve kaydedildi. Bulgular: Beş (%71) erkek ve 2 (%28,5) kız olgunun yaş aralığı 15-49 gün (ortalama: 29 gün) saptandı. Tüm olgularda tıbbi uygulama hatası iddiası; K vitamini proflaksisi uygulanmadığı ve takipte tanılamanın yetersiz olduğu ile ilgili idi. Olguların tamamında yenidoğan döneminde K vitamini proflaksisi uygulanmadığı kayıtlıydı. Olgularımızın tamamı intrakranial kanama ile prezente olmuş ve nörolojik sekel ile iyileşmişti. Kurul değerlendirmesinde bakıldığında iki olguda malpraktis saptanırken 5 olguda tıbbi uygulama hatası saptanmadığı görüldü. Sonuç: Yenidoğan hemorajik hastalığı morbidite ve mortalitesi yüksek önlenebilir bir durum olduğundan, K vitamini profilaksisi uygulanmasının yaygınlaştırılarak standart hale getirilmesi gerekmektedir.

Research paper thumbnail of Evaluation of posttraumatic stress disorder cases in the 6th Specialization Committee of the Council of Forensic Medicine

Turkish Journal of Forensic Medicine, 2020

Travma sonrası stres bozukluğu, travmatik bir olayın yaşanması, tanık olunması, haberdar olunması... more Travma sonrası stres bozukluğu, travmatik bir olayın yaşanması, tanık olunması, haberdar olunması, olayın olumsuz ayrıntılarıyla yineleyici bir biçimde ya da aşırı düzeyde karşı karşıya kalınması sonrası ortaya çıkan ruhsal bir bozukluktur. Adli Tıp pratiğinde cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda fiziksel değerlendirmenin yanında ruhsal değerlendirme vazgeçilmez bir unsur olarak önemini korumaktadır. Bu nedenle çalışmada cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda sıklıkla ortaya çıkan bir tablo olan TSSB tanılı olguların sosyodemografik verileri üzerinden ruhsal değerlendirmenin önemini tartışmak amaçlanmıştır. YÖNTEM: Araştırma tanımlayıcı bir çalışma olarak planlanmıştır. Araştırmaya 3 yıllık dönemde 6. İhtisas Kuruluna başvuran, TSSB tanısı konmuş ve sonuç kısmında ruh sağlığının bozulduğu kanaatine varılmış olgular dahil edilmiştir. Raporların taranması ile elde edilen veriler araştırmacının kendisi tarafından hazırlanan bilgi formuna aktarılmış ve SPSS 13.0 for Windows program ile değerlendirilmiştir. BULGULAR: Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu'nda cinsel saldırılar nedeniyle üç yılık süreçte ruh sağlığı bozulduğu kanaatine varılmış 840 TSSB olgusu saptanmıştır. Olguların 577'si kadın ve 660'ı 18 yaş altındadır. Sanıkların tamamı erkek ve 65'i 18 yaş altındadır. Olguların 126'sında saldırganın birinci derece yakın, 547'sinde ikinci derece yakın, 132'sinde yabancı olduğu saptanmıştır. Olguların 715'inde sanık sayısı bir ve 434'ünde olayın bir kez meydana geldiği saptanırken, olguların 551'inde olay mağdur tarafından bildirildiği belirlenmiştir. SONUÇ: Adli tıp, süreçte travmanın etkilerini ve sonucunu değerlendirerek tıbbi ve yasal çerçevede önemli adımların atılmasını sağlayan önemli bir basamaktır. Son yıllarda yapılan araştırmalar cinsel travmanın yaygınlığını ortaya koymakta ve cinsel saldırının toplumun ve bireyin önemli bir sorunu olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Değerlendirme bir bütün olarak yapılmalı ruhsal bulgular dikkate alınmalıdır.

Research paper thumbnail of Olgularla Adli Tıp ve Adli Bilimler

Multidisipliner bir alan olan adli bilimler, adaletin toplum ve toplumu olusturan bireyler arasin... more Multidisipliner bir alan olan adli bilimler, adaletin toplum ve toplumu olusturan bireyler arasinda esit olarak saglanabilirligine hizmet eden saglik, fen ve sosyal bilimler gibi egitsel, teknolojik ve pozitif bilimler toplulugunu kapsar. Bu bilimsel alanda teorik ve uygulamanin birbirleriyle ortusen ve ortusmeyen bircok noktasi bulunmaktadir. Teorik bilgilerin havada ucustugu cagimizda bu bilgilerin adli bilimlerin uygulama alanina yansimasi cok onemlidir. Adli tip, hukuk, psikoloji, sosyal hizmet, cocuk gelisimi, kriminoloji, antropoloji, ogretmenlik, medya, polis ve jandarma gibi guvenlik birimlerini de iceren toplumun cok genis bir alaninda birlikte calismaya ve uretmeye gereksinim bulunuyor. Egitim ve ogretimin en onemli parcasini deneyimlerimiz ve uygulama alanlari yani “olgu temelli” yaklasim belirliyor. Olgu, bilgiyi dogru kullanim, gelisim ve degisimin temeli olma yaninda egitim ve ogretimin ayrilmaz bir parcasidir. Bu paradigma ile elinizde tutugunuz “Olgularla Adli Tip & ...

Research paper thumbnail of Hypoxic Ischemic Encephalopathy in Forensic Medicine

The Bulletin of Legal Medicine, 2021

Yenidoğan ensefalopatisi, 35 hafta ve sonrasında doğan bebeklerde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıka... more Yenidoğan ensefalopatisi, 35 hafta ve sonrasında doğan bebeklerde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıkan konvülsiyon, solunum depresyonu ve hipotoni ile karakterize klinik bir tablodur. Olgularda saptanan klinik tablo değişkenlik göstermektedir. Hipoksik iskemik ensefalopatiden (HİE) klinik olarak şüphelenildiğinde anneye, plesantaya ya da çocuğa ait nedenler açısından değerlendirme yapılmalı, tüm nedenler incelenmelidir. Özellikle sağlıklı bir bebek beklentisinde olan ebeveynler ile doğum sürecine katılan hekimler arasında mediko-legal sorunlara neden olan birçok olgu bildirilmiştir. Yazıda adli tıp pratiğinde sıklıkla karşılaşılan ve doğum sürecine katılan hekimlere yönelik tıbbi uygulama hatası iddiası bulunan HİE olgularına dikkat çekerek, mediko-legal olarak HİE değerlendirmesi yapan hekimlere yönelik bir algoritma geliştirmek, standart bir yaklaşım ve bakış açısını kazandırmak amaçlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Hipoksik iskemik ensefolapati, adli tıbbi yaklaşım Neonatal encephalopathy is a clinical picture with convulsion, respiratory depression and hypotonia "appeared" in babies born at 35 weeks and after the first month. The clinical picture detected in the cases varies. When hypoxic ischemic encephalopathy (HIE) is suspected clinically, all causes should be evaluated as well as reasons belonging to the mother, the placenta or the child. Many cases that cause medico-legal problems have been reported especially between parents who expect a healthy baby and physicians participating in the delivery process. In this article, it is aimed to develop an algorithm for physicians who medico-legally evaluate HIE, and to gain a standard approach and perspective, by drawing attention to HIE cases that are frequently encountered in forensic medicine practice and claiming medical malpractice for physicians participating in the delivery process.

Research paper thumbnail of Rates of emergency room visits and hospitalizations among refugee and resident children in a tertiary hospital in Turkey

European Journal of Pediatrics

Research paper thumbnail of Refugee women’s well-being, needs and challenges: implications for health policymakers

Journal of Public Health, 2020

Background Refugees face circumstances where their health and well-being are compromised. In this... more Background Refugees face circumstances where their health and well-being are compromised. In this qualitative study, the aim was to understand Syrian refugee women’s needs for care and the predisposing and enabling factors to healthcare access and utilisation. Methods Out of 945 Syrian mothers who gave birth in our university hospital between 2014 and 2018, 195 were reached; out of which, 47 women were included. Semi-structured in-depth interviews were conducted and were later analysed using a qualitative content analysis approach. Depression was assessed by the Patient Health Questionnaire-9 at the end of the interview. Results Social isolation and maternal depression, language barrier and challenges while navigating the healthcare system emerged as the main themes of the study. Low educational and occupational status of the women, poor social resources, limited Turkish proficiency and unfamiliarity with the host healthcare system were identified as the predisposing factors for poo...

Research paper thumbnail of Prevalence of Potential Essential Tremor Cases in Turkish Adolescents According to The WHIGET Classification

Turkish Archives of Pediatrics

Research paper thumbnail of Evaluation of Cases Diagnosed with Subacute Sclerosing Panencephalitis Reflected in the Medicolegal Process

Turkiye Klinikleri Journal of Pediatrics, 2021

Research paper thumbnail of Evaluation of Child Emergency Department Utilization: Differences Between Refugee and Resident Children

Objectives: Evaluation of emergency department (ED) utilization by Syrian refugee children will p... more Objectives: Evaluation of emergency department (ED) utilization by Syrian refugee children will provide important information about their health care needs and utilization as a prerequisite for improving preventive health services and outcomes. We aimed to compare ED utilization of refugee and resident children in a tertiary university hospital in Istanbul, Turkey.Methods: Electronic medical records of Syrian refugee children ≤18 years old presenting to the ED between January 2013 and July 2019 were retrospectively reviewed and compared with the resident children.Results: The study population consisted of 7299 refugee and 690127 resident children admitted to the ED. Emergent cases were more frequent in Syrian refugees (2.2% vs 1.0% p<0.001). One third of Syrian children were under 12 months of age (31.0% vs 17.4%, p<0.001). Syrian children were more commonly hospitalized (7.9% vs 3.1% p<0.001). Rate of intensive care unit hospitalization (13.4% vs 9.4%, p=0.001) and neonata...

Research paper thumbnail of Evaluation of Sudden Infant Death Syndrome in the 0-1 Year Age Group

Yasal uyarı: Bu sitede yayınlanan resim, yazı ve diğer uygulamaların her hakkı Ortadoğu Reklam Ve... more Yasal uyarı: Bu sitede yayınlanan resim, yazı ve diğer uygulamaların her hakkı Ortadoğu Reklam Ve Yayıncılık A.Ş. 'ye aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Bu site hekimleri sağlık alanında bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler tanı ve tedavi amaçlı ...

Research paper thumbnail of The differences in perinatal outcomes between refugee and resident mother–infant dyads: A retrospective study in Turkey between 2013 and 2018

Health Care for Women International

Research paper thumbnail of Clinical characteristics of upper extremity fractures of newborns during birth

Türk kadın sağlığı ve neonatoloji dergisi, Apr 5, 2023

Research paper thumbnail of Hypoxic Ischemic Encephalopathy in Forensic Medicine

Adli tıp bülteni, Dec 1, 2021

Yenidoğan ensefalopatisi, 35 hafta ve sonrasında doğan bebeklerde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıka... more Yenidoğan ensefalopatisi, 35 hafta ve sonrasında doğan bebeklerde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıkan konvülsiyon, solunum depresyonu ve hipotoni ile karakterize klinik bir tablodur. Olgularda saptanan klinik tablo değişkenlik göstermektedir. Hipoksik iskemik ensefalopatiden (HİE) klinik olarak şüphelenildiğinde anneye, plesantaya ya da çocuğa ait nedenler açısından değerlendirme yapılmalı, tüm nedenler incelenmelidir. Özellikle sağlıklı bir bebek beklentisinde olan ebeveynler ile doğum sürecine katılan hekimler arasında mediko-legal sorunlara neden olan birçok olgu bildirilmiştir. Yazıda adli tıp pratiğinde sıklıkla karşılaşılan ve doğum sürecine katılan hekimlere yönelik tıbbi uygulama hatası iddiası bulunan HİE olgularına dikkat çekerek, mediko-legal olarak HİE değerlendirmesi yapan hekimlere yönelik bir algoritma geliştirmek, standart bir yaklaşım ve bakış açısını kazandırmak amaçlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Hipoksik iskemik ensefolapati, adli tıbbi yaklaşım Neonatal encephalopathy is a clinical picture with convulsion, respiratory depression and hypotonia "appeared" in babies born at 35 weeks and after the first month. The clinical picture detected in the cases varies. When hypoxic ischemic encephalopathy (HIE) is suspected clinically, all causes should be evaluated as well as reasons belonging to the mother, the placenta or the child. Many cases that cause medico-legal problems have been reported especially between parents who expect a healthy baby and physicians participating in the delivery process. In this article, it is aimed to develop an algorithm for physicians who medico-legally evaluate HIE, and to gain a standard approach and perspective, by drawing attention to HIE cases that are frequently encountered in forensic medicine practice and claiming medical malpractice for physicians participating in the delivery process.

Research paper thumbnail of Evaluation of Child Emergency Department Utilization: Differences Between Refugee and Resident Children

Research Square (Research Square), Nov 12, 2021

Objectives: Evaluation of emergency department (ED) utilization by Syrian refugee children will p... more Objectives: Evaluation of emergency department (ED) utilization by Syrian refugee children will provide important information about their health care needs and utilization as a prerequisite for improving preventive health services and outcomes. We aimed to compare ED utilization of refugee and resident children in a tertiary university hospital in Istanbul, Turkey. Methods: Electronic medical records of Syrian refugee children ≤18 years old presenting to the ED between January 2013 and July 2019 were retrospectively reviewed and compared with the resident children. Results: The study population consisted of 7299 refugee and 690127 resident children admitted to the ED. Emergent cases were more frequent in Syrian refugees (2.2% vs 1.0% p<0.001). One third of Syrian children were under 12 months of age (31.0% vs 17.4%, p<0.001). Syrian children were more commonly hospitalized (7.9% vs 3.1% p<0.001). Rate of intensive care unit hospitalization (13.4% vs 9.4%, p=0.001) and neonatal hospitalization was higher in Syrians compared to resident children (29.3% vs 12.0%, p<0.001). Respiratory and gastrointestinal diseases were the most frequent diagnoses which were similar in both groups. Conclusion: Refugee children as compared to native children are more likely to present to the ED with high acuity conditions, at a younger age resulting in higher rates of inpatient admissions. Strategies to increase access to preventive health care services for young refugee children should be explored to decrease ED and hospital services and improve health outcomes. What Is Known? Children are the most affected victims of armed con icts in terms of health outcomes. Refugees prefer to access healthcare through emergency department. What Is New? Younger refugee children were at greater risk for ED presentation compared to the resident children. Refugee children were more likely to present as urgent when compared to resident children. Admission to the neonatal inpatient services and intensive care units was more frequent among refugee children.

Research paper thumbnail of Evaluation of Cases Diagnosed with Subacute Sclerosing Panencephalitis Reflected in the Medicolegal Process

Turkiye Klinikleri Journal of Pediatrics, 2021

Research paper thumbnail of The differences in perinatal outcomes between refugee and resident mother–infant dyads: A retrospective study in Turkey between 2013 and 2018

Health Care for Women International, Aug 11, 2021

In this study, we aimed to examine and compare the perinatal outcomes between refugee and residen... more In this study, we aimed to examine and compare the perinatal outcomes between refugee and resident mother-infant dyads. Data of refugee women who had given birth in a university hospital (n = 924) and matched resident mother-infant dyads (n = 957) were included. Analysis revealed higher adolescent pregnancy rates and lower rates of antenatal care attendance among refugee mothers compared to residents. No significant differences in neonatal outcomes were found, except for a significantly higher number of preterm births among refugee infants. Interventions should be made to ensure antenatal care for all pregnant women, which can also prevent preterm birth.

Research paper thumbnail of Medikolegal Değerlendirme Sürecine Yansıyan Çocukluk Çağı Aşı Uygulamaları

Çocuk dergisi, Mar 27, 2023

Research paper thumbnail of Retrospective Evaluation of Newborns with Femur-Humerus Fractures Reflected in Forensic Medical Process: Descriptive Study

Türkiye klinikleri adli tıp ve adli bilimler dergisi, 2022

Doğum travmaları, doğum eylemi esnasında mekanik etkiler ile ortaya çıkan fiziksel yaralanmalardı... more Doğum travmaları, doğum eylemi esnasında mekanik etkiler ile ortaya çıkan fiziksel yaralanmalardır. Araştırmalarda 1.000 canlı doğumda 5-8 oranında görüldüğü bildirilmiş olup, ülkemizde yapılan çalışmalarda bu oran %0,22-7 olarak belirtilmiştir. 1-4 Doğum travması nedeniyle en sık (1.000

Research paper thumbnail of Could Media Use While Feeding Children Be a Sign of Mothers' Desperation?

PONTE International Scientific Researchs Journal

Research paper thumbnail of Features of Acute Poisoning in Childhood: A Five-Year Experience of a Tertiary Care Hospital in Istanbul

PONTE International Scientific Researchs Journal

Research paper thumbnail of Neonatal Hemorrhagic Disease and Malpractice

Güncel Pediatri

Giriş: Prenatal dönemde plesantal K vitamini geçişinin az olmasına bağlı olarak yenidoğanda Faktö... more Giriş: Prenatal dönemde plesantal K vitamini geçişinin az olmasına bağlı olarak yenidoğanda Faktör II, VII, IX, X'un sentezinde meydana gelen azalma sonucu erken, klasik ve geç tip hemorajik hastalık gelişebilmektedir. Yenidoğan hemorajik hastalığı doğum sonrası uygulanan K vitamini proflaksisi ile önemli ölçüde önlenebilmektedir. Klinik prezentasyon değişkenlik göstermekle birlikte intrakranial kanama ve multiple sistem kanamaları görülebilmektedir. Çalışmada K vitamini proflaksisi yapılmamış ve medikolegal sürece yansımış olguların sosyodemografik, klinik, radyolojik ve laboratuvar özelliklerinin tartışılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışma tanımlayıcı retrospektif bir çalışma olarak planlandı. Ocak 2017-Haziran 2021 tarihleri arasında Adli Tıp 7. İhtisas Kurulunda "Yenidoğan Hemorajik Hastalığı" tanısı ile medikolegal değerlendirme yapılmış olan 7 olgu çalışmaya dahil edildi. Olguların sosyodemografik, klinik, radyolojik ve laboratuvar özellikleri retrospektif olarak incelendi ve kaydedildi. Bulgular: Beş (%71) erkek ve 2 (%28,5) kız olgunun yaş aralığı 15-49 gün (ortalama: 29 gün) saptandı. Tüm olgularda tıbbi uygulama hatası iddiası; K vitamini proflaksisi uygulanmadığı ve takipte tanılamanın yetersiz olduğu ile ilgili idi. Olguların tamamında yenidoğan döneminde K vitamini proflaksisi uygulanmadığı kayıtlıydı. Olgularımızın tamamı intrakranial kanama ile prezente olmuş ve nörolojik sekel ile iyileşmişti. Kurul değerlendirmesinde bakıldığında iki olguda malpraktis saptanırken 5 olguda tıbbi uygulama hatası saptanmadığı görüldü. Sonuç: Yenidoğan hemorajik hastalığı morbidite ve mortalitesi yüksek önlenebilir bir durum olduğundan, K vitamini profilaksisi uygulanmasının yaygınlaştırılarak standart hale getirilmesi gerekmektedir.

Research paper thumbnail of Evaluation of posttraumatic stress disorder cases in the 6th Specialization Committee of the Council of Forensic Medicine

Turkish Journal of Forensic Medicine, 2020

Travma sonrası stres bozukluğu, travmatik bir olayın yaşanması, tanık olunması, haberdar olunması... more Travma sonrası stres bozukluğu, travmatik bir olayın yaşanması, tanık olunması, haberdar olunması, olayın olumsuz ayrıntılarıyla yineleyici bir biçimde ya da aşırı düzeyde karşı karşıya kalınması sonrası ortaya çıkan ruhsal bir bozukluktur. Adli Tıp pratiğinde cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda fiziksel değerlendirmenin yanında ruhsal değerlendirme vazgeçilmez bir unsur olarak önemini korumaktadır. Bu nedenle çalışmada cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlarda sıklıkla ortaya çıkan bir tablo olan TSSB tanılı olguların sosyodemografik verileri üzerinden ruhsal değerlendirmenin önemini tartışmak amaçlanmıştır. YÖNTEM: Araştırma tanımlayıcı bir çalışma olarak planlanmıştır. Araştırmaya 3 yıllık dönemde 6. İhtisas Kuruluna başvuran, TSSB tanısı konmuş ve sonuç kısmında ruh sağlığının bozulduğu kanaatine varılmış olgular dahil edilmiştir. Raporların taranması ile elde edilen veriler araştırmacının kendisi tarafından hazırlanan bilgi formuna aktarılmış ve SPSS 13.0 for Windows program ile değerlendirilmiştir. BULGULAR: Adli Tıp Kurumu 6. İhtisas Kurulu'nda cinsel saldırılar nedeniyle üç yılık süreçte ruh sağlığı bozulduğu kanaatine varılmış 840 TSSB olgusu saptanmıştır. Olguların 577'si kadın ve 660'ı 18 yaş altındadır. Sanıkların tamamı erkek ve 65'i 18 yaş altındadır. Olguların 126'sında saldırganın birinci derece yakın, 547'sinde ikinci derece yakın, 132'sinde yabancı olduğu saptanmıştır. Olguların 715'inde sanık sayısı bir ve 434'ünde olayın bir kez meydana geldiği saptanırken, olguların 551'inde olay mağdur tarafından bildirildiği belirlenmiştir. SONUÇ: Adli tıp, süreçte travmanın etkilerini ve sonucunu değerlendirerek tıbbi ve yasal çerçevede önemli adımların atılmasını sağlayan önemli bir basamaktır. Son yıllarda yapılan araştırmalar cinsel travmanın yaygınlığını ortaya koymakta ve cinsel saldırının toplumun ve bireyin önemli bir sorunu olduğunu ortaya çıkarmaktadır. Değerlendirme bir bütün olarak yapılmalı ruhsal bulgular dikkate alınmalıdır.

Research paper thumbnail of Olgularla Adli Tıp ve Adli Bilimler

Multidisipliner bir alan olan adli bilimler, adaletin toplum ve toplumu olusturan bireyler arasin... more Multidisipliner bir alan olan adli bilimler, adaletin toplum ve toplumu olusturan bireyler arasinda esit olarak saglanabilirligine hizmet eden saglik, fen ve sosyal bilimler gibi egitsel, teknolojik ve pozitif bilimler toplulugunu kapsar. Bu bilimsel alanda teorik ve uygulamanin birbirleriyle ortusen ve ortusmeyen bircok noktasi bulunmaktadir. Teorik bilgilerin havada ucustugu cagimizda bu bilgilerin adli bilimlerin uygulama alanina yansimasi cok onemlidir. Adli tip, hukuk, psikoloji, sosyal hizmet, cocuk gelisimi, kriminoloji, antropoloji, ogretmenlik, medya, polis ve jandarma gibi guvenlik birimlerini de iceren toplumun cok genis bir alaninda birlikte calismaya ve uretmeye gereksinim bulunuyor. Egitim ve ogretimin en onemli parcasini deneyimlerimiz ve uygulama alanlari yani “olgu temelli” yaklasim belirliyor. Olgu, bilgiyi dogru kullanim, gelisim ve degisimin temeli olma yaninda egitim ve ogretimin ayrilmaz bir parcasidir. Bu paradigma ile elinizde tutugunuz “Olgularla Adli Tip & ...

Research paper thumbnail of Hypoxic Ischemic Encephalopathy in Forensic Medicine

The Bulletin of Legal Medicine, 2021

Yenidoğan ensefalopatisi, 35 hafta ve sonrasında doğan bebeklerde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıka... more Yenidoğan ensefalopatisi, 35 hafta ve sonrasında doğan bebeklerde ilk 1 ay içerisinde ortaya çıkan konvülsiyon, solunum depresyonu ve hipotoni ile karakterize klinik bir tablodur. Olgularda saptanan klinik tablo değişkenlik göstermektedir. Hipoksik iskemik ensefalopatiden (HİE) klinik olarak şüphelenildiğinde anneye, plesantaya ya da çocuğa ait nedenler açısından değerlendirme yapılmalı, tüm nedenler incelenmelidir. Özellikle sağlıklı bir bebek beklentisinde olan ebeveynler ile doğum sürecine katılan hekimler arasında mediko-legal sorunlara neden olan birçok olgu bildirilmiştir. Yazıda adli tıp pratiğinde sıklıkla karşılaşılan ve doğum sürecine katılan hekimlere yönelik tıbbi uygulama hatası iddiası bulunan HİE olgularına dikkat çekerek, mediko-legal olarak HİE değerlendirmesi yapan hekimlere yönelik bir algoritma geliştirmek, standart bir yaklaşım ve bakış açısını kazandırmak amaçlanmıştır. Anahtar Kelimeler: Hipoksik iskemik ensefolapati, adli tıbbi yaklaşım Neonatal encephalopathy is a clinical picture with convulsion, respiratory depression and hypotonia "appeared" in babies born at 35 weeks and after the first month. The clinical picture detected in the cases varies. When hypoxic ischemic encephalopathy (HIE) is suspected clinically, all causes should be evaluated as well as reasons belonging to the mother, the placenta or the child. Many cases that cause medico-legal problems have been reported especially between parents who expect a healthy baby and physicians participating in the delivery process. In this article, it is aimed to develop an algorithm for physicians who medico-legally evaluate HIE, and to gain a standard approach and perspective, by drawing attention to HIE cases that are frequently encountered in forensic medicine practice and claiming medical malpractice for physicians participating in the delivery process.

Research paper thumbnail of Rates of emergency room visits and hospitalizations among refugee and resident children in a tertiary hospital in Turkey

European Journal of Pediatrics

Research paper thumbnail of Refugee women’s well-being, needs and challenges: implications for health policymakers

Journal of Public Health, 2020

Background Refugees face circumstances where their health and well-being are compromised. In this... more Background Refugees face circumstances where their health and well-being are compromised. In this qualitative study, the aim was to understand Syrian refugee women’s needs for care and the predisposing and enabling factors to healthcare access and utilisation. Methods Out of 945 Syrian mothers who gave birth in our university hospital between 2014 and 2018, 195 were reached; out of which, 47 women were included. Semi-structured in-depth interviews were conducted and were later analysed using a qualitative content analysis approach. Depression was assessed by the Patient Health Questionnaire-9 at the end of the interview. Results Social isolation and maternal depression, language barrier and challenges while navigating the healthcare system emerged as the main themes of the study. Low educational and occupational status of the women, poor social resources, limited Turkish proficiency and unfamiliarity with the host healthcare system were identified as the predisposing factors for poo...

Research paper thumbnail of Prevalence of Potential Essential Tremor Cases in Turkish Adolescents According to The WHIGET Classification

Turkish Archives of Pediatrics

Research paper thumbnail of Evaluation of Cases Diagnosed with Subacute Sclerosing Panencephalitis Reflected in the Medicolegal Process

Turkiye Klinikleri Journal of Pediatrics, 2021

Research paper thumbnail of Evaluation of Child Emergency Department Utilization: Differences Between Refugee and Resident Children

Objectives: Evaluation of emergency department (ED) utilization by Syrian refugee children will p... more Objectives: Evaluation of emergency department (ED) utilization by Syrian refugee children will provide important information about their health care needs and utilization as a prerequisite for improving preventive health services and outcomes. We aimed to compare ED utilization of refugee and resident children in a tertiary university hospital in Istanbul, Turkey.Methods: Electronic medical records of Syrian refugee children ≤18 years old presenting to the ED between January 2013 and July 2019 were retrospectively reviewed and compared with the resident children.Results: The study population consisted of 7299 refugee and 690127 resident children admitted to the ED. Emergent cases were more frequent in Syrian refugees (2.2% vs 1.0% p<0.001). One third of Syrian children were under 12 months of age (31.0% vs 17.4%, p<0.001). Syrian children were more commonly hospitalized (7.9% vs 3.1% p<0.001). Rate of intensive care unit hospitalization (13.4% vs 9.4%, p=0.001) and neonata...

Research paper thumbnail of Evaluation of Sudden Infant Death Syndrome in the 0-1 Year Age Group

Yasal uyarı: Bu sitede yayınlanan resim, yazı ve diğer uygulamaların her hakkı Ortadoğu Reklam Ve... more Yasal uyarı: Bu sitede yayınlanan resim, yazı ve diğer uygulamaların her hakkı Ortadoğu Reklam Ve Yayıncılık A.Ş. 'ye aittir. Kaynak gösterilmeden kullanılamaz. Bu site hekimleri sağlık alanında bilgilendirmeye yönelik hazırlanmıştır. Sitede yer alan bilgiler tanı ve tedavi amaçlı ...

Research paper thumbnail of The differences in perinatal outcomes between refugee and resident mother–infant dyads: A retrospective study in Turkey between 2013 and 2018

Health Care for Women International