Zeynep Sevinc Karcı | İZMİR INSTITUTE OF TECHNOLOGY (original) (raw)

Papers by Zeynep Sevinc Karcı

Characterization of Noise in Eating Establishments Based on Psychoacoustic Parameters

Applied Mechanics and Materials, 2019

Noise in eating establishments has been studied in architectural acoustics literature. For evalua... more Noise in eating establishments has been studied in architectural acoustics literature. For evaluating acoustics in these spaces, researchers predominantly investigate sound pressure levels and reverberation times. Yet, noise in eating spaces originate from a wide variety of sources and is hard to describe and evaluate with only sound pressure levels and reverberation times. Better metrics for acoustics in closed public spaces are needed. Psychoacoustic parameters of loudness, sharpness, fluctuation strength and roughness are promising metrics that have been used by many recent studies evaluating noise annoyance. However, unlike the established metrics such as reverberation time, no set of recommended values exist for these parameters, yet. The aim of this study is to investigate noise in eating establishments through psychoacoustic parameters and understand both the noise characteristics and the metrics themselves. This paper presents a set of sound recordings during lunch hours in ...

SHS Web of Conferences, 2016

For five decades, academics and architects have been debating the subject of historical conservat... more For five decades, academics and architects have been debating the subject of historical conservation techniques. Nowadays, much of building activities take place in historic areas. Most of the architects and interior architects are engaged to renovation or restoration of historical buildings. Architectural education is considered to be a complex process. Teaching the historical cultural heritage and conservation of historic structures constitutes an important part of architectural education. So, it is essential for students of architecture and interior architecture to be aware of the philosophy of conservation of historic cultural heritage. The course of "Historic Cultural Heritage and Conservation" which is about cultural heritage and principles, takes place in the undergraduate curriculum in the architecture and interior architecture departments of Izmir University. By this course knowledge of conservation, and restoration techniques were introduced. While students were taking this course also they were working on a studio project about a case study of an historical building. This paper considers the students' approach to conservation and reuse of old warehouse building, in the scope of studio project. The aim of this paper is to show how the students were referred to conservation techniques on their studio projects while taking "Historic Cultural Heritage and Conservation" course.

Gazi University Journal of Science Part B: Art, Humanities, Design and Planning, 2015

The study aims to examine different movement behaviours between different age group, and gender p... more The study aims to examine different movement behaviours between different age group, and gender patients in a healthcare environment during wayfinding ability. Different wayfinding elements and methods are preferable due to the role of various cognitive mapping strategies, which are allocentric and egocentric. In order to analyze wayfinding preferences and abilities of users, questionnaire and sketch questions were asked to 40 participants in Aegean University polyclinics in Izmir, Turkey. A key finding shows that males are more adaptable to allocentric wayfinding elements and females are more convenient to egocentric elements.

LARS O. GROBE et al. 58 METU JFA 2017/2 açılarının yüksek olduğu durumlar için ışık bacalarının d... more LARS O. GROBE et al. 58 METU JFA 2017/2 açılarının yüksek olduğu durumlar için ışık bacalarının daha etkin olduğu bulunmuş; buna karşın, kışın tüm hacimdeki aydınlık düzeyi çok düşük olduğundan bu sistemler başarısız olmuştur. Işık rafları ise bu hacim için en uygun sistem olarak belirlenmiştir; çünkü bu sistemler, ekinoks ve yaz dönemlerinde aydınlık düzeyini yeterli bir şekilde, düzgün dağılımlı ve yüksek olarak sağlamıştır.

Bu çalışmanın amacı Türkiye’deki mimarlık bölümlerinde mimari akustik eğitiminin ağırlığının ne d... more Bu çalışmanın amacı Türkiye’deki mimarlık bölümlerinde mimari akustik eğitiminin ağırlığının ne düzeyde olduğunun belirlenmesidir. Mimari akustik üzerine özelleşmiş dersler birçok mimarlık programında yer almamaktadır. Mimari akustik konuları, diğer teknik Yapı Bilgisi dersleri içerisinde, bir giriş niteliğinde özetlenmektedir. Bildiride lisans ve lisansüstü düzeylerde programları olan mimarlık bölümlerinde lisans ve
lisansüstü derslerin içerikleri incelenerek mimari akustiğin hangi başlıklar altında işlendiği, mimarlık eğitimi süresince ağırlığı ve kapsamı araştırılacaktır, bölümlerde araştırma olanakları belirlenecektir. İncelemede bilgiler, akademik kurumlarla iletişime geçilerek telefon ve e-postalar aracılığıyla veya yüz yüze görüşmelerle toplanmıştır. Akustik ile ilgili çalışmalar yürütülen üniversitelerde bulunan lisans ve lisansüstü programlarının ve bu kapsamda ele alınan derslerin de dahil olduğu benzer bir araştırma raporu, 2000 yılında Türk Akustik Derneği tarafından hazırlanmıştır. Son 14 yılda gerçekleşmiş olan mimarlık bölümlerindeki artış nedeniyle önceki araştırmanın güncellenmesi gerekmiştir. Bildiri, bu gereksinime de bir yanıt oluşturmaktadır.

The aim of this study is to determine to what extent architectural acoustics is included in architecture curricula and find out the state of research facilities across academic institutions in Turkey. Many architecture programs do not include courses that specifically focus on architectural acoustics. Architectural acoustics is only briefly introduced in courses on Building Science. In this study, an inventory of all courses that include topics on acoustics is prepared through examination of course descriptions of all graduate and undergraduate programs on Architecture, phone interviews with individual instructors who teach these courses and a web-based questionnaire. This comprehensive approach is desired in order to build a reliable database that can facilitate the establishing of a set of minimum requirements for architectural acoustics within architecture curricula. This work builds on a similar effort carried out by the Turkish Acoustical Society in 2000. The current study updates this previous work to include the numerous architecture programs that have started over the last 14 years and expands it by including research facilities of institutions. This study constitutes an assessment of the current state of architectural acoustics education in Turkey.

12. ULUSAL AKUSTİK KONGRESİ ve SERGİSİ , 2017

ÖZET Binalarda ortak kullanım alanlarında en önemli gürültü kaynağı kullanıcıların kendileridir,... more ÖZET
Binalarda ortak kullanım alanlarında en önemli gürültü kaynağı kullanıcıların kendileridir, kullanıcıların belli aktivitelerde ne kadar gürültü ürettikleri belirlenmiş değildir. Kendi yarattığı gürültü içinde insanın nasıl davrandığı çok detaylı incelenmemiştir ancak konuşanların içinde bulundukları ortamda gürültü seviyesi arttıkça seslerini yükseltmeleri Lombard etkisi olarak bilinmektedir. Bu etki, kişinin fon gürültüsüne bağlı olarak, sözsel iletişimde anlaşılabilirliği devam ettirebilmek için, istemsizce kendi ses seviyesini değiştirmesi olarak açıklanmaktadır. Konuşma seviyesindeki artış ile fon gürültüsü arasında doğrusal bir ilişki varsayıldığında ortaya çıkan eğime Lombard eğimi denir. Bu eğim genellikle yemek yenilen mekanlarda incelenmiştir. Bu çalışmada Lombard etkisinin kütüphane ve mimarlık stüdyolarında geçerliliği araştırılarak, yemek yeme alanları için belirlenmiş olan eğimin diğer mekanlarda ki durumu incelenmiştir. Bu doğrultuda mekanların gürültü seviyeleri ve kullanıcı sayıları ölçülmüştür. Sonuçlar, bu mekanlarda yemek yeme alanlarından farklı bir Lombard eğimi tanımlanması gerektiğini göstermektedir.
ABSTRACT
Users in the public areas are the most important noise sources, the amount of noise produced by various user activities have not been determined. How a person behaves under noisy conditions has not been detail investigated, however, the involuntary raising of speakers' voice as the background noise level increases in an environment is known as the Lombard Effect. This effect is explained as; the inadvertent change in voice levels in order to maintain speech intelligibility, depending on the background noise. The slope that occurs when a linear relationship is assumed between the increase in speech level and the background noise is known as the Lombard slope. Previous studies focused on eating establishments, this study aims to determine whether the Lombard effect is also valid in architectural design studios and library buildings by measuring noise levels while monitoring number of occupants. The results show that a different Lombard slope needs to be defined for these spaces.

Kaliteli iç mekan tasarımında önemli kriterlerden biri, belki de en önemlisi, kullanıcı konforudu... more Kaliteli iç mekan tasarımında önemli kriterlerden biri, belki de
en önemlisi, kullanıcı konforudur. Tasarımcıların gereken
konfor koşullarını sağlayabilmeleri, insanın algı
mekanizmalarını, içinde yaşadığımız fiziksel çevreyi ve çeşitli
kontrol stratejilerini iyi tanımalarından geçer. Sürdürülebilir
tasarıma bilimsel bir taban oluşturan ve aydınlatma, akustik,
ısı ve nem kontrolü ana başlıkları altında toplanan bu
konular, Yapı Bilgisi Anabilim Dalı altındaki Yapı Fiziği, Fiziksel
Çevre Kontrolü veya Çevre Teknolojileri olarak adlandırılan
derslerde öğrencilere tanıtılmaktadır.
İç mimarlık bölümü mezunlarının tasarladıkları mekanlarda
gereken konfor koşullarını bilinçli bir şekilde sağlayabilmeleri
için gereken yapı fiziği bilgisinin hangi düzeyde günümüz iç
mimarlık eğitim planlarına dahil edildiğinin belirlenmesi bu
çalışmanın ana hedefidir. Yapı Fiziği bir teknik uzmanlık alanı
olarak görülmekte ve çoğunlukla geniş akademik kadroya
sahip okullarda bu alanda yetişmiş öğretim üyeleri
bulunabilmektedir. Son yıllardaki üniversite sayısında
gözlemlenen hızlı artış ve öğretim üyesi bulmakta artan
zorluklar ile beraber yapı fiziği derslerinin eğitim planlarının
dışında kalması tehlikesi doğmuştur. Bu çalışmada Türkiye’de
bulunan iç mimarlık bölümlerinin eğitim planlarında yapı fiziği
konularının hangi ağırlıkta ve hangi başlıklar altında yer
bulduğu belirlenerek bir durum tespiti yapılacaktır.

Mehmet Ali Akman Mahallesi 13. Sokak No:2 35290 Güzelyalı / Konak ÖZET Birleşmiş Milletler Genel ... more Mehmet Ali Akman Mahallesi 13. Sokak No:2 35290 Güzelyalı / Konak ÖZET Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 1959 yılında kabul edilen Çocuk Hakları Bildirgesi'nin 4. maddesine göre "Çocuklar sosyal güvenlikten yararlanmalı, sağlıklı bir biçimde büyümesi için kendisine ve annesine doğum öncesi ve sonrası özel bakım ve korunma sağlanmalıdır. Çocuklara yeterli beslenme, barınma, dinlenme, oyun olanakları ile gerekli tıbbi bakım sağlanmalıdır". Bu maddede çocuklara sağlanan oyun olanakları; barınma ve beslenme kadar gerekli bir ihtiyaç olarak tanımlanmaktadır. Bu bağlamda bir çocuğun oyun ihtiyacını karşılaması için belirlenen oyun alanında oynaması ve bu oyun alanına gerekirse tek başına erişilebiliyor olması ve güvenli bir biçimde oynayabiliyor olması gerekmektedir. 'Çocuk dostu şehirler' tanımı her çocuğun okuluna veya oyun alanına yalnız başına ve yürüyerek gidebilmesini, kolayca erişebilmesini içermektedir. Ne yazık ki, şehirlerde bulunan çocuklar için tasarlanmış oyun alanları gereksiz veya atıl mekanlar olarak görülebilmektedir ve bu alanların yoğunlaşan trafik ve ulaşım sebebi ile çocuklar için her geçen gün daha zor ulaşılabilir hale geldiği ve çocukların oyun alanlarından daha çok kapalı mekanlarda vakit geçirdiği görülmektedir. Şehirlerde bulunan aynı imkanlara ve oyuncaklara sahip çocuk oyun alanlarında gün içerisinde farklı kullanım yoğunlukları görülmektedir. Parkın şehir içindeki konumu, etrafındaki mahallerle ilişkisi ve ana arterlere uzaklıkları farklı kullanım yoğunluğunun nedenleri arasındadır. Bu doğrultuda, yapılan çalışmada saha olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Konak ilçesinde bulunan benzer büyüklüğe ve oyuncaklara sahip üç çocuk oyun alanı incelenmektedir. Bu bildiride belediye tarafından tanımlanmış bu çocuk oyun alanlarının kullanım yoğunlukları ve yapısal çevreleri irdelenip, yapılan analizler sonucunda seçilen alanların konutlarla olan mesafesine ve arterlerle olan ilişkilerine göre yoğunluk değişimlerinin gözlenmektedir. Yöntem olarak, literatür araştırması ile konunun altlığı oluşturulup açık oyun alanı olarak tanımlanan mekanlar belirli saatlerde gözlemlenerek kullanıcıların oyun parklarının fiziksel özelliklerine göre kullanım yoğunlukları karşılaştırılacaktır.

ABSTRACT According to 4 th Principle in Declaration of the Rights of the Child, which was proclaimed by General Assembly of United Nations in 1959 "The child shall enjoy the benefits of social security. He shall be entitled to grow and develop in health; to this end, special care and protection shall be provided both to him and to his mother, including adequate pre-natal and post-natal care. The child shall have the right to adequate nutrition, housing, recreation and medical services." In this article recreation as playing facilities are defined as a requirement as sheltering and nutrition. In this context, to meet the playing needs of a child, the child should be able to play safely and access to the playing areas by himself. The definition of "Child Friendly City" includes that; each child can go to his school or to a playing area by himself and on foot. Unfortunately, in cities playing areas that designed for children are seen unnecessary and inert places. It is obviously seen that as a result of high density of traffic and transportation, the accessibility becomes difficult and children are spending more time in indoor areas.
During daytime, playing areas with same facilities and toys might differ in usage density levels. The location of the playing area in the city, relation between surrounding locations and distance to main arteries are among the reasons of usage density difference. In this direction, in this study three play areas in Konak district in city of Izmir with similar size and accessibility opportunities will be analyzed. In this paper, usage densities and physical environments of these play areas that have defined by municipality will be discussed. The study aims to observe the relationship between usage density and physical environment differences such as; the distance to residential areas and relation of main arters. As a method, the base of the study will be evaluated with literature review, and by observations during defined hours on open playing areas; the usage densities will be compared due to physical environments of the parks.

Characterization of Noise in Eating Establishments Based on Psychoacoustic Parameters

Applied Mechanics and Materials, 2019

Books by Zeynep Sevinc Karcı

Noise Level Prediction in Study Environments

Design and Engineering: Sustainability, Inovation and Product, 2019

Characterization of Noise in Eating Establishments Based on Psychoacoustic Parameters

Applied Mechanics and Materials, 2019

SHS Web of Conferences, 2016

Gazi University Journal of Science Part B: Art, Humanities, Design and Planning, 2015

12. ULUSAL AKUSTİK KONGRESİ ve SERGİSİ , 2017

Characterization of Noise in Eating Establishments Based on Psychoacoustic Parameters

Applied Mechanics and Materials, 2019

Noise Level Prediction in Study Environments

Design and Engineering: Sustainability, Inovation and Product, 2019