Yunus Şahbaz | KIRIKKALE UNIVERSITY-TURKEY (original) (raw)
Papers by Yunus Şahbaz
Muhafazakar Düşünce Dergisi, Dec 15, 2019
The intellectual problem is one of the main areas of discussion of Turkish thought. It can be sai... more The intellectual problem is one of the main areas of discussion of Turkish thought. It can be said that this discussion was intensified especially in 1980s. The 1980s was a period when civil society and anti-Kemalism debates began to concentrate. Şerif Mardin, among other things, is an important name in his intellectual debates with his writings before and after '80. When examining the views of Şerif Mardin on intellectual aspects, failure to consider the international literature will be an incomplete analysis. Therefore, this article will first examine the theoretical debates in the field. Of these, the focus will be on those studies that deal with the intellectual problem through its relations with power. Then, a roughand general outline of the intellectual debate in Turkish thought will be presented. On the other hand, it is necessary to consider the intellectual atmosphere of 80s and how Şerif Mardin is positioned within this atmosphere. Finally, the views of Şerif Mardin on his intellectual subject will be examined. One of the main points of discussion is how there is a difference or continuity between earlyand post-80 writings of Mardin. The concept of 'daemon', which is thecentra lconcept of Mardin's post-80 debates, will be emphasized in particular. When the writings of thoughts of Mardin are considered holistically, the discussion ends with the evaluations on how the evaluations and discussions can occupy a position in the discussions about theTurkish intellectual.
Muhafazakar Düşünce Dergisi, Jun 15, 2015
Bu çalışmada, Müslüman eleştirel akıl ve felsefesinin en yetkin örneklerinden birisini vermiş ola... more Bu çalışmada, Müslüman eleştirel akıl ve felsefesinin en yetkin örneklerinden birisini vermiş olan Kurtubalı İbn Rüşd’ün çalışmaları iki konu açısından incelenmiştir. Birincisi İbn Rüşd’ün eserlerinde aynı hakikate ulaştıran akıl-vahiy ile felsefe-din arasındaki diyalektik ilişkinin seyri ele alınmıştır. İkinci olarak da İbn Rüşd’ün insanı doğası gereği medeni/siyasi bir varlık olarak gördüğü siyaset felsefesi anlayışı incelenmiştir.
Journal of Humanity and Society (insan & toplum)
We develop here a framework of cross currency arbitrage in the presence of a currency peg. In par... more We develop here a framework of cross currency arbitrage in the presence of a currency peg. In particular the relationship between interest rate and FX derivatives is analysed in such a framework.
Muhafazakar Düşünce Dergisi, Dec 15, 2017
Muhafazakâr Düşünce, 2019
The intellectual problem is one of the main areas of discussion of Turkish thought. It can be sai... more The intellectual problem is one of the main areas of discussion of Turkish thought. It can be said that this discussion was intensified especially in 1980s. The 1980s was a period when civil society and anti-Kemalism debates began to concentrate. Şerif Mardin, among other things, is an important name in his intellectual debates with his writings before and after '80. When examining the views of Şerif Mardin on intellectual aspects, failure to consider the international literature will be an incomplete analysis. Therefore, this article will first examine the theoretical debates in the field. Of these, the focus will be on those studies that deal with the intellectual problem through its relations with power. Then, a roughand general outline of the intellectual debate in Turkish thought will be presented. On the other hand, it is necessary to consider the intellectual atmosphere of 80s and how Şerif Mardin is positioned within this atmosphere. Finally, the views of Şerif Mardin on his intellectual subject will be examined. One of the main points of discussion is how there is a difference or continuity between earlyand post-80 writings of Mardin. The concept of 'daemon', which is thecentra lconcept of Mardin's post-80 debates, will be emphasized in particular. When the writings of thoughts of Mardin are considered holistically, the discussion ends with the evaluations on how the evaluations and discussions can occupy a position in the discussions about theTurkish intellectual.
12 Mart 1971 Askeri Muhtirasi Turk siyasal hayatinda cokca tartisilan bir meseledir. 12 Mart Muht... more 12 Mart 1971 Askeri Muhtirasi Turk siyasal hayatinda cokca tartisilan bir meseledir. 12 Mart Muhtirasindan hemen once, 9 Mart’ta, ifsa olan cuntaci grup ise gorece daha az ele alinmaktadir. Ancak 12 Muhtirasini hizlandirici faktorlerden birisi de 9 Mart’ta askeri darbe yapmayi planlayan kimselerin bu planini engellemektir. 9 Mart’ta aciga cikarilan darbe hazirligi, 1966’dan itibaren teorik ve pratik boyutta sekillenen birtakim gelismelere dayanmaktadir. Bu minvalde ozellikle Dogan Avcioglu ve onun cikardigi Yon ve Devrim gibi dergilerin darbenin teorik arka planini olusturdugu soylenebilir. Ozellikle Devrim dergisinin tamamen gelecekte dusunulen darbeyi mesrulastirmak uzere bir yayin cizgisi takip ettigi soylenebilir. Diger taraftan, teorik birikime ek olarak, Ordu icerisindeki emekli ve muvazzaf ust duzey isimlerin de dolayli ya da dogrudan 9 Mart’ta ifsa edilen darbeyle irtibatli oldugu anlasilmaktadir. Emekli generallerden Cemal Madanoglu ile muvazzaf generallerden Faruk Gurler v...
Journal of Turkish Studies, 2018
A CRITICAL ANALYSIS TO EARLY MARXISM'S NATIONALISM AND NATIONAL PROBLEM APPROACH The disc... more A CRITICAL ANALYSIS TO EARLY MARXISM'S NATIONALISM AND NATIONAL PROBLEM APPROACH The discussions of ethnicity and nationalism are the most important issues that have shaped contemporary political thought. The fact that modern state form is based on nation-state is one of the factors that make the issues of ethnicity and nationalism important. On the other hand, Marxism rest on an international ideological basis, despite the unique, local characteristics of ethnicity and nationalism. Marxism is an international ideology with its emergence and basic founding claims. Marxism as an international movement has always confront some problems to observe nationalism and ethnic debates. In fact, this is not a problem specific to Marxism alone; For Islamic ideologies such as Islamism, incorporating local elements into their own bodies can cause many crises. In his early works, Marx and Engels expressed some views on nationalism and ethnic issues. However, the writings of both thinkers do not have a coherent integrity. Instead, there are some determinations that are specific to specific events and revised according to changing conditions. It is possible to say that both thinkers carry the traces of a pre-modern period on ethnic issues and nationalism. Like other important sociologists such as Durkheim, the debates on ethnicity and nationalism were not considered by Marx and Engels as a matter of their own. Instead, there are some theses and determinations about concrete events. That is why Marx and Engels have often had to revise their views. Nevertheless, there has been no consistent and comprehensive discussion of these issues on his writings. In the first part of this study, an analysis was made by taking into consideration the concepts of ethnicity and nationalism by different disciplines. In the next stage, the theoretical approaches of Marx and Engels to these issues are examined. Afterwards, some evaluations and determinations were made on the examples of Poland, Ireland, China, Mexico and Algeria, which are the examples of the views of both thinkers. As a result, it was stated that Marx and Engels did not leave a complete legacy to their successors in the debates on ethnicity and nationalism, which, as can be seen in the Lenin-Luxemburg debate, led to some basic and theoretical disagreements. Keywords: Ethnicity, Nationalism, K. Marx, F. Engels, National Question. Etnisite ve milliyetçilik tartışmaları modern dönem siyaset düşüncesini şekillendiren en önemli konulardandır. Modern devlet formunun ulus-devlet temelli olması etnisite ve milliyetçilik meselelerini önemli kılan unsurların başında gelmektedir. Etnisite ve Milliyetçilik konularının tekil, yerel özelliklerine karşın, Marksizm enternasyonal bir ideolojik temele dayanır. Ortaya çıkışı ve temel kurucu iddialarıyla Marksizm, enternasyonal bir ideolojidir. Enternasyonal bir hareket olarak Marksizm’in milliyetçilik ve etnik tartışmaları observe etmesi her zaman problemli olmuştur. Aslında bu salt Marksizm’e özgü bir problem değildir; İslâm ve İslâmcılık gibi ümmet eksenli ideolojiler için de yerel unsurları kendi bünyesine katmak birçok zaman krizlere sebep olabilmektedir. Marx ve Engels de ilk dönem çalışmalarında milliyetçilik ve etnik meselelere ilişkin birtakım görüşler ortaya atmışlardır. Ancak her iki düşünürün de bu konudaki metinleri tutarlı bir bütünlük arz etmez. Bunun yerine, spesifik olaylar özelinde ifade edilen ve değişen şartlara göre revize edilen birtakım tespitler vardır. Her iki düşünürün etnik meseleler ve milliyetçilik konularında pre-modern bir dönemin izlerini taşıdıklarını söylemek mümkündür. Durkheim gibi diğer önemli sosyologlar gibi etnisite ve milliyetçilik tartışmaları Marx ve Engels tarafından kendi başına bir mesele olarak ele alınmamıştır. Bunun yerine, bazı somut olaylara ilişkin geliştirilen tezler ve saptamalar vardır. Bu yüzden de Marx ve Engels sık sık görüşlerini revize etmek zorunda kalmışlardır. Buna rağmen bu meseleler hakkında tutarlı ve etraflı bir tartışmalar bütünü ortaya çıkmamıştır. Bu çalışmanın birinci kısmında, etnisite ve milliyetçilik kavramlarının farklı disiplinler tarafından ele alınışı da göz önünde tutularak bir analizi yapılmıştır. Sonraki aşamada Marx ve Engels’in teorik boyutta bu meselelere yaklaşımları incelenmiştir. Daha sonra, her iki düşünürün kendi tespitlerinin belirginleştiği örnekler olan Polonya, İrlanda, Çin, Meksika ve Cezayir gibi örnekler üzerinden bazı değerlendirmeler ve tespitler yapılmıştır. Sonuç olarak da Marx ve Engels’in etnisite ve milliyetçilik tartışmalarında ardıllarına bütünlüklü bir miras bırakmadığı ve bunun da Lenin-Luxemburg tartışmasında görülebileceği üzere, bazı temel ve teorik ayrışmalara sebep olduğu ifade edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Etnisite, Milliyetçilik, K. Marx, F. Engels, Ulusal Sorun.
Muhafazakar Düşünce Dergisi, Dec 15, 2019
The intellectual problem is one of the main areas of discussion of Turkish thought. It can be sai... more The intellectual problem is one of the main areas of discussion of Turkish thought. It can be said that this discussion was intensified especially in 1980s. The 1980s was a period when civil society and anti-Kemalism debates began to concentrate. Şerif Mardin, among other things, is an important name in his intellectual debates with his writings before and after '80. When examining the views of Şerif Mardin on intellectual aspects, failure to consider the international literature will be an incomplete analysis. Therefore, this article will first examine the theoretical debates in the field. Of these, the focus will be on those studies that deal with the intellectual problem through its relations with power. Then, a roughand general outline of the intellectual debate in Turkish thought will be presented. On the other hand, it is necessary to consider the intellectual atmosphere of 80s and how Şerif Mardin is positioned within this atmosphere. Finally, the views of Şerif Mardin on his intellectual subject will be examined. One of the main points of discussion is how there is a difference or continuity between earlyand post-80 writings of Mardin. The concept of 'daemon', which is thecentra lconcept of Mardin's post-80 debates, will be emphasized in particular. When the writings of thoughts of Mardin are considered holistically, the discussion ends with the evaluations on how the evaluations and discussions can occupy a position in the discussions about theTurkish intellectual.
Muhafazakar Düşünce Dergisi, Jun 15, 2015
Bu çalışmada, Müslüman eleştirel akıl ve felsefesinin en yetkin örneklerinden birisini vermiş ola... more Bu çalışmada, Müslüman eleştirel akıl ve felsefesinin en yetkin örneklerinden birisini vermiş olan Kurtubalı İbn Rüşd’ün çalışmaları iki konu açısından incelenmiştir. Birincisi İbn Rüşd’ün eserlerinde aynı hakikate ulaştıran akıl-vahiy ile felsefe-din arasındaki diyalektik ilişkinin seyri ele alınmıştır. İkinci olarak da İbn Rüşd’ün insanı doğası gereği medeni/siyasi bir varlık olarak gördüğü siyaset felsefesi anlayışı incelenmiştir.
Journal of Humanity and Society (insan & toplum)
We develop here a framework of cross currency arbitrage in the presence of a currency peg. In par... more We develop here a framework of cross currency arbitrage in the presence of a currency peg. In particular the relationship between interest rate and FX derivatives is analysed in such a framework.
Muhafazakar Düşünce Dergisi, Dec 15, 2017
Muhafazakâr Düşünce, 2019
The intellectual problem is one of the main areas of discussion of Turkish thought. It can be sai... more The intellectual problem is one of the main areas of discussion of Turkish thought. It can be said that this discussion was intensified especially in 1980s. The 1980s was a period when civil society and anti-Kemalism debates began to concentrate. Şerif Mardin, among other things, is an important name in his intellectual debates with his writings before and after '80. When examining the views of Şerif Mardin on intellectual aspects, failure to consider the international literature will be an incomplete analysis. Therefore, this article will first examine the theoretical debates in the field. Of these, the focus will be on those studies that deal with the intellectual problem through its relations with power. Then, a roughand general outline of the intellectual debate in Turkish thought will be presented. On the other hand, it is necessary to consider the intellectual atmosphere of 80s and how Şerif Mardin is positioned within this atmosphere. Finally, the views of Şerif Mardin on his intellectual subject will be examined. One of the main points of discussion is how there is a difference or continuity between earlyand post-80 writings of Mardin. The concept of 'daemon', which is thecentra lconcept of Mardin's post-80 debates, will be emphasized in particular. When the writings of thoughts of Mardin are considered holistically, the discussion ends with the evaluations on how the evaluations and discussions can occupy a position in the discussions about theTurkish intellectual.
12 Mart 1971 Askeri Muhtirasi Turk siyasal hayatinda cokca tartisilan bir meseledir. 12 Mart Muht... more 12 Mart 1971 Askeri Muhtirasi Turk siyasal hayatinda cokca tartisilan bir meseledir. 12 Mart Muhtirasindan hemen once, 9 Mart’ta, ifsa olan cuntaci grup ise gorece daha az ele alinmaktadir. Ancak 12 Muhtirasini hizlandirici faktorlerden birisi de 9 Mart’ta askeri darbe yapmayi planlayan kimselerin bu planini engellemektir. 9 Mart’ta aciga cikarilan darbe hazirligi, 1966’dan itibaren teorik ve pratik boyutta sekillenen birtakim gelismelere dayanmaktadir. Bu minvalde ozellikle Dogan Avcioglu ve onun cikardigi Yon ve Devrim gibi dergilerin darbenin teorik arka planini olusturdugu soylenebilir. Ozellikle Devrim dergisinin tamamen gelecekte dusunulen darbeyi mesrulastirmak uzere bir yayin cizgisi takip ettigi soylenebilir. Diger taraftan, teorik birikime ek olarak, Ordu icerisindeki emekli ve muvazzaf ust duzey isimlerin de dolayli ya da dogrudan 9 Mart’ta ifsa edilen darbeyle irtibatli oldugu anlasilmaktadir. Emekli generallerden Cemal Madanoglu ile muvazzaf generallerden Faruk Gurler v...
Journal of Turkish Studies, 2018
A CRITICAL ANALYSIS TO EARLY MARXISM'S NATIONALISM AND NATIONAL PROBLEM APPROACH The disc... more A CRITICAL ANALYSIS TO EARLY MARXISM'S NATIONALISM AND NATIONAL PROBLEM APPROACH The discussions of ethnicity and nationalism are the most important issues that have shaped contemporary political thought. The fact that modern state form is based on nation-state is one of the factors that make the issues of ethnicity and nationalism important. On the other hand, Marxism rest on an international ideological basis, despite the unique, local characteristics of ethnicity and nationalism. Marxism is an international ideology with its emergence and basic founding claims. Marxism as an international movement has always confront some problems to observe nationalism and ethnic debates. In fact, this is not a problem specific to Marxism alone; For Islamic ideologies such as Islamism, incorporating local elements into their own bodies can cause many crises. In his early works, Marx and Engels expressed some views on nationalism and ethnic issues. However, the writings of both thinkers do not have a coherent integrity. Instead, there are some determinations that are specific to specific events and revised according to changing conditions. It is possible to say that both thinkers carry the traces of a pre-modern period on ethnic issues and nationalism. Like other important sociologists such as Durkheim, the debates on ethnicity and nationalism were not considered by Marx and Engels as a matter of their own. Instead, there are some theses and determinations about concrete events. That is why Marx and Engels have often had to revise their views. Nevertheless, there has been no consistent and comprehensive discussion of these issues on his writings. In the first part of this study, an analysis was made by taking into consideration the concepts of ethnicity and nationalism by different disciplines. In the next stage, the theoretical approaches of Marx and Engels to these issues are examined. Afterwards, some evaluations and determinations were made on the examples of Poland, Ireland, China, Mexico and Algeria, which are the examples of the views of both thinkers. As a result, it was stated that Marx and Engels did not leave a complete legacy to their successors in the debates on ethnicity and nationalism, which, as can be seen in the Lenin-Luxemburg debate, led to some basic and theoretical disagreements. Keywords: Ethnicity, Nationalism, K. Marx, F. Engels, National Question. Etnisite ve milliyetçilik tartışmaları modern dönem siyaset düşüncesini şekillendiren en önemli konulardandır. Modern devlet formunun ulus-devlet temelli olması etnisite ve milliyetçilik meselelerini önemli kılan unsurların başında gelmektedir. Etnisite ve Milliyetçilik konularının tekil, yerel özelliklerine karşın, Marksizm enternasyonal bir ideolojik temele dayanır. Ortaya çıkışı ve temel kurucu iddialarıyla Marksizm, enternasyonal bir ideolojidir. Enternasyonal bir hareket olarak Marksizm’in milliyetçilik ve etnik tartışmaları observe etmesi her zaman problemli olmuştur. Aslında bu salt Marksizm’e özgü bir problem değildir; İslâm ve İslâmcılık gibi ümmet eksenli ideolojiler için de yerel unsurları kendi bünyesine katmak birçok zaman krizlere sebep olabilmektedir. Marx ve Engels de ilk dönem çalışmalarında milliyetçilik ve etnik meselelere ilişkin birtakım görüşler ortaya atmışlardır. Ancak her iki düşünürün de bu konudaki metinleri tutarlı bir bütünlük arz etmez. Bunun yerine, spesifik olaylar özelinde ifade edilen ve değişen şartlara göre revize edilen birtakım tespitler vardır. Her iki düşünürün etnik meseleler ve milliyetçilik konularında pre-modern bir dönemin izlerini taşıdıklarını söylemek mümkündür. Durkheim gibi diğer önemli sosyologlar gibi etnisite ve milliyetçilik tartışmaları Marx ve Engels tarafından kendi başına bir mesele olarak ele alınmamıştır. Bunun yerine, bazı somut olaylara ilişkin geliştirilen tezler ve saptamalar vardır. Bu yüzden de Marx ve Engels sık sık görüşlerini revize etmek zorunda kalmışlardır. Buna rağmen bu meseleler hakkında tutarlı ve etraflı bir tartışmalar bütünü ortaya çıkmamıştır. Bu çalışmanın birinci kısmında, etnisite ve milliyetçilik kavramlarının farklı disiplinler tarafından ele alınışı da göz önünde tutularak bir analizi yapılmıştır. Sonraki aşamada Marx ve Engels’in teorik boyutta bu meselelere yaklaşımları incelenmiştir. Daha sonra, her iki düşünürün kendi tespitlerinin belirginleştiği örnekler olan Polonya, İrlanda, Çin, Meksika ve Cezayir gibi örnekler üzerinden bazı değerlendirmeler ve tespitler yapılmıştır. Sonuç olarak da Marx ve Engels’in etnisite ve milliyetçilik tartışmalarında ardıllarına bütünlüklü bir miras bırakmadığı ve bunun da Lenin-Luxemburg tartışmasında görülebileceği üzere, bazı temel ve teorik ayrışmalara sebep olduğu ifade edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Etnisite, Milliyetçilik, K. Marx, F. Engels, Ulusal Sorun.