Nilcan Albayrak | Karadeniz Technical University (original) (raw)

Uploads

Papers by Nilcan Albayrak

Research paper thumbnail of Üçlü Sarmal Yaklaşımına Göre Türkiye nin Yenilik Yaratma Kapasitesi

Business and Economics Research Journal, 2020

patent sayıları, devlet teşvikleri ve bilimsel makale sayılarının kullanıldığı çalışmada sınır te... more patent sayıları, devlet teşvikleri ve bilimsel makale sayılarının kullanıldığı çalışmada sınır testi yaklaşımı kullanılmıştır. Elde edilen bulgular yüksek teknoloji ihracatı ile patent sayısı arasında pozitif, Ar-Ge harcamaları ile negatif olmak üzere istatistiksel olarak anlamlı ve uzun dönemli bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bunun yanında devlet teşviki, bilimsel makale sayısı ile yüksek teknoloji ihracatı arasında pozitif yönlü ancak istatistiksel olarak anlamlı olmayan bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca hata düzeltme analizi sonuçları, yüksek teknoloji ihracatı ile değişkenler arasında kısa dönemli bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bulgular incelenen dönem kapsamında Türkiye için Üçlü Sarmal yaklaşımının geçerli olmadığına işaret etmektedir.

Research paper thumbnail of Üçlü Sarmal Yaklaşımına Göre Türkiye nin Yenilik Yaratma Kapasitesi

Business and Economics Research Journal, 2020

patent sayıları, devlet teşvikleri ve bilimsel makale sayılarının kullanıldığı çalışmada sınır te... more patent sayıları, devlet teşvikleri ve bilimsel makale sayılarının kullanıldığı çalışmada sınır testi yaklaşımı kullanılmıştır. Elde edilen bulgular yüksek teknoloji ihracatı ile patent sayısı arasında pozitif, Ar-Ge harcamaları ile negatif olmak üzere istatistiksel olarak anlamlı ve uzun dönemli bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bunun yanında devlet teşviki, bilimsel makale sayısı ile yüksek teknoloji ihracatı arasında pozitif yönlü ancak istatistiksel olarak anlamlı olmayan bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca hata düzeltme analizi sonuçları, yüksek teknoloji ihracatı ile değişkenler arasında kısa dönemli bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bulgular incelenen dönem kapsamında Türkiye için Üçlü Sarmal yaklaşımının geçerli olmadığına işaret etmektedir.

Research paper thumbnail of KAMU HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: WAGNER KANUNU

1929 yılında yaşanan Büyük Buhrandan sonra uzun yıllar boyunca Keynesyen ekonomi ve onun talep yö... more 1929 yılında yaşanan Büyük Buhrandan sonra uzun yıllar boyunca Keynesyen ekonomi ve onun talep yönlü iktisat anlayışı birçok iktisatçı tarafından kabul görmüştür. Keynesyen iktisatçılara göre kamu harcamalarındaki artış, yurt içi hasıla da artışa yol açmaktadır. Bu sebeple hükümetler ekonomik durgunluk veya kriz belirtilerinin izlendiği dönemlerde talebi veya ekonomiyi canlandırmak amacıyla kamu harcamalarını arttırmayı tercih ederler. Keynes'in iktisat anlayışının aksine, Alman iktisatçı Adolph Wagner'a göre ise kamu harcamalarındaki artış milli gelirdeki artışın nedeni değil sonucudur. Bu nedenle milli hâsılada yaşanan artış kamu harcamalarında artışa yol açmaktadır. Bu çalıĢmanın amacı Wagner Kanununun Türkiye ekonomisi için 1998:1-2015:4 dönemi itibariyle iki farklı spesifikasyon çerçevesinde test etmektir. Elde edilen bulgulara göre, kamu harcamaları ile GSYH arasında ve kişi başına düşen kamu harcamaları ile kişi başına düşen GSYH arasında çift yönlü olmak üzere bir nedensellik ilişkisi tespit edilememiĢtir. Bu sonuç doğrultusunda incelenen spesifikasyonlar ve dönem itibariyle Türkiye için Wagner Kanunu geçerli değildir. ABSTRACT After Great Depression (1929), for many years most of economists support the Keynesian economics and its demand sided economics. Keynesians assume public expenditure as an exogenous factor, which could be utilized as a policy instrument that means an increase in public expenditures causes to increases the GDP. For Keynesians if the sign of recessions or crisis appearance, governments may prefer to increase the public expenditures for acceleration the economy. Contrary to the general approach of Keynesian economics, according to Wagner Law's an increase in GDP causes to increase public expenditures. It means that increase in public expenditures is not the cause of higher GDP; it's the result of higher GDP. The main purpose of the study is to test the Wagner's Law for Turkish Economy for the period of 1998:1-2015:4. According to findings, it is not obtained causality relationship between real public expenditure and real GDP and between real public expenditure per capita and real GDP per capita. According to this result, by the analyzed specification and period Wagner's law is invalid for Turkey.

Research paper thumbnail of Geri̇ye Ve İleri̇ye Dönük Para Poli̇ti̇kasi Reaksi̇yon Fonksi̇yonlarinin Tahmi̇ni̇ Taylor Kurali

Taylor kurali politika faizini enflasyonun hedeflenen duzeyinden sapmasina ve uretimin potansiyel... more Taylor kurali politika faizini enflasyonun hedeflenen duzeyinden sapmasina ve uretimin potansiyel seviyesinden sapmasina baglayan bir basit para politikasi kuralidir. Bu calismanin amaci 2002-2014 ve alt donemler itibariyle Turkiye Cumhuriyet Merkez Bankasi’nin geriye donuk ve ileriye donuk para politikasi reaksiyon fonksiyonlarini tahmin etmektir. Elde edilen bulgulara gore, merkez bankasi uretim acigindan ziyade enflasyondaki hareketlere tepki vermektedir. Merkez bankasi ozellikle 2008-2014 donemi itibariyle ileriye donuk ve geriye donuk para politikasi reaksiyon fonksiyonlarini izlemektedir.

Research paper thumbnail of Refah Düzeyinin Gizli Değişken Yaklaşımı ile Tahmini: Türkiye Örneği

Research paper thumbnail of İsti̇hdam Yaratmayan Büyüme: Alt Sektörler Bazinda Bi̇r Araştirma

Bu calismada Turkiye’de istihdam yaratmayan buyume olgusu hem genel ekonomi duzeyinde hem de tari... more Bu calismada Turkiye’de istihdam yaratmayan buyume olgusu hem genel ekonomi duzeyinde hem de tarim, sanayi ve hizmetler gibi ekonominin temel sektorleri bazinda 1988-2015 donemi itibariyle istihdam esneklik katsayilari kapsaminda arastirilmistir. Temel sektorlere ek olarak istihdam esneklikleri madencilik, imalat sanayi, elektrik, gaz ve su, insaat, ulastirma ve ticaret gibi ikinci derece alt sektorler bazinda da tahmin edilmistir. Calismadan elde edilen bulgulara gore en yuksek istihdam esneklik katsayisi insaat sektorune aittir. Bu katsayi insaat sektoru icin gayri safi yurtici hasilanin trendden sapmasinda meydana gelen yuzde 1’lik bir artisin istihdamin trendden sapmasinda yuzde 1.55’lik artisa neden oldugunu gostermektedir. Bulgular ayrica pozitif/negatif cikti aciklarinin cogu sektorler icin istihdam uzerinde farkli etkilere sahip olmadigini gostermektedir.

Research paper thumbnail of Genç İşsi̇zli̇k, Eği̇ti̇m Ve Ekonomi̇k Büyüme

Bu calismada Turkiye’de genc issizlik, egitim ve ekonomik buyume arasindaki iliskinin 1988-2015 d... more Bu calismada Turkiye’de genc issizlik, egitim ve ekonomik buyume arasindaki iliskinin 1988-2015 donemi itibariyle Okun yasasi cercevesinde arastirilmasi amaclanmistir. Calismadan elde edilen bulgular egitim, ekonomik buyume ve genc issizlik arasinda uzun donem iliski oldugunu gostermistir. Uzun donem katsayilarina gore gayri safi yurtici hasilanin trendden sapmasinda meydana gelen yuzde 1’lik bir artis genc issizlik duzeyinin trendden sapmasinda yuzde 0.48 azalisa neden olmaktadir. Bu calismanin bulgulari yuksekogretim mezun sayisinin trendden sapmasinda meydana gelen yuzde 1’lik artisin genc issizlik duzeyinin trendden sapmasini yuzde 1.05 azalttigini gostermektedir.

Research paper thumbnail of Beşeri̇ Sermaye Tahmi̇ni̇: Gi̇zli̇ Deği̇şken Yaklaşimi

Yönetim Bilimleri Dergisi

Beşeri sermaye bir ülkenin iktisadi büyüme performansını açıklamada önemli bir rol oynamaktadır. ... more Beşeri sermaye bir ülkenin iktisadi büyüme performansını açıklamada önemli bir rol oynamaktadır. Literatürde beşeri sermayenin bireysel düzeyde sayısal ölçümüne yönelik farklı yaklaşımlar önerilmiş, çapraz ülke düzeyinde eğitim stokuna dayalı farklı ölçümler ya da yine çapraz ülke düzeyinde beşeri sermayenin kısıtlı bileşenlerinin ortalamalarına dayalı yeni ölçümler geliştirilmiştir. Bu yaklaşımlar arasında gizli değişken yaklaşımı, beşeri sermayenin karmaşık, çok yönlü, doğrudan gözlenemeyen ve kesin olarak ölçülemeyen bir olgu olduğunu yani istatistiksel olarak beşeri sermayenin gizli bir değişken olduğunu önermektedir. Bu çalışmanın amacı, gizli değişken yaklaşımını benimseyerek Türkiye ekonomisi için 81 il kapsamında 2008-2013 dönemi panel verileri ile makroekonomik düzeyde bir beşeri sermaye endeksi oluşturmaktır. Bu doğrultuda çalışmada gizli değişken tahmin yöntemlerinden Doğrulayıcı Faktör Analizi ve Çoklu Gösterge-Çoklu Neden Modelleri kullanılmıştır. İller için kurulan model tahminleri eğitim değişkenlerinin beşeri sermayeyi belirlemede iyi birer gösterge olduklarını bir kez daha göstermiştir. Çoklu Gösterge-Çoklu Neden model tahminlerine göre en yüksek etkiye sahip eğitim değişkeni ortaöğretim okullaşma oranı iken; Doğrulayıcı Faktör Analizi model tahmin sonuçlarına göre en yüksek etkiye sahip eğitim değişkeni üniversite mezun oranı olmuştur İller bazında beşeri

Research paper thumbnail of Türkiye'de İç Göçü Etkileyen Faktörlerin Analizi

Researcher Social Science Studies

Research paper thumbnail of Türki̇ye’De Yükseköğreti̇mi̇n Sektörel Büyümeye Etki̇si̇

Uluslararası İktisadi ve İdari İncelemeler Dergisi

Research paper thumbnail of Kamu Harcamaları ve Ekonomik Büyüme Arasındaki Nedensellik: Türkiye Örneği

International Journal of Management Economics and Business, 2014

Research paper thumbnail of Tarim Ürünleri̇-Gida Fi̇yat Artişlari Ve Enflasyon Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n İncelenmesi̇

Uluslararası İktisadi ve İdari İncelemeler Dergisi

İktisadi karar birimlerini etkilemesi bakımından enflasyonu ortaya çıkaran ekonomik faktörlerin v... more İktisadi karar birimlerini etkilemesi bakımından enflasyonu ortaya çıkaran ekonomik faktörlerin ve etkilerinin belirlenmesi oldukça önemlidir. Ülkemizde son dönemlerde ortalama gıda ve tarım ürünleri fiyatlarının genel enflasyon üzerinde artması, enflasyonu yukarı yönde hareket ettiren başlıca etmenler arasında görülmektedir. Enflasyon sepetinin ağırlık olarak yaklaşık beşte birini gıda grubunun oluşturması gıda fiyat hareketlerini önemli kılmaktadır. Buradan yola çıkarak çalışmada tarım ürünleri ve gıda fiyat artışlarının enflasyon üzerindeki etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışmada 2003:01-2017:04 dönemini kapsayan enflasyon ve gıda ürünleri tüketici fiyat endeksi, döviz kuru, petrol fiyatları ve tarım ürünleri üretici fiyat endeksi verilerinden yararlanılmıştır. Değişkenler arasındaki uzun dönem ilişkinin belirlenmesinde Pesaran, Shin ve Smith (2001)'in sınır testi yaklaşımı uygulanmıştır. Tahmin edilen ARDL modeli sonuçlarına göre değişkenler arasında uzun dönemli ilişkinin mevcut olduğu ve gıda fiyatlarındaki %1'lik artışın tüketici fiyat endeksini %0.79 oranında arttırdığı görülmüştür. Enflasyonla mücadelede gıda fiyat artışlarını önlemek ve bu yönde politikalar geliştirmek ülkemizde uzun süreli kalıcı fiyat istikrarının sağlanmasında büyük önem taşımaktadır.

Research paper thumbnail of Üçlü Sarmal Yaklaşımına Göre Türkiye nin Yenilik Yaratma Kapasitesi

Business and Economics Research Journal, 2020

patent sayıları, devlet teşvikleri ve bilimsel makale sayılarının kullanıldığı çalışmada sınır te... more patent sayıları, devlet teşvikleri ve bilimsel makale sayılarının kullanıldığı çalışmada sınır testi yaklaşımı kullanılmıştır. Elde edilen bulgular yüksek teknoloji ihracatı ile patent sayısı arasında pozitif, Ar-Ge harcamaları ile negatif olmak üzere istatistiksel olarak anlamlı ve uzun dönemli bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bunun yanında devlet teşviki, bilimsel makale sayısı ile yüksek teknoloji ihracatı arasında pozitif yönlü ancak istatistiksel olarak anlamlı olmayan bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca hata düzeltme analizi sonuçları, yüksek teknoloji ihracatı ile değişkenler arasında kısa dönemli bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bulgular incelenen dönem kapsamında Türkiye için Üçlü Sarmal yaklaşımının geçerli olmadığına işaret etmektedir.

Research paper thumbnail of Üçlü Sarmal Yaklaşımına Göre Türkiye nin Yenilik Yaratma Kapasitesi

Business and Economics Research Journal, 2020

patent sayıları, devlet teşvikleri ve bilimsel makale sayılarının kullanıldığı çalışmada sınır te... more patent sayıları, devlet teşvikleri ve bilimsel makale sayılarının kullanıldığı çalışmada sınır testi yaklaşımı kullanılmıştır. Elde edilen bulgular yüksek teknoloji ihracatı ile patent sayısı arasında pozitif, Ar-Ge harcamaları ile negatif olmak üzere istatistiksel olarak anlamlı ve uzun dönemli bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bunun yanında devlet teşviki, bilimsel makale sayısı ile yüksek teknoloji ihracatı arasında pozitif yönlü ancak istatistiksel olarak anlamlı olmayan bir ilişki olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca hata düzeltme analizi sonuçları, yüksek teknoloji ihracatı ile değişkenler arasında kısa dönemli bir ilişkinin olduğunu göstermiştir. Bulgular incelenen dönem kapsamında Türkiye için Üçlü Sarmal yaklaşımının geçerli olmadığına işaret etmektedir.

Research paper thumbnail of KAMU HARCAMALARI VE EKONOMİK BÜYÜME ARASINDAKİ İLİŞKİNİN ANALİZİ: WAGNER KANUNU

1929 yılında yaşanan Büyük Buhrandan sonra uzun yıllar boyunca Keynesyen ekonomi ve onun talep yö... more 1929 yılında yaşanan Büyük Buhrandan sonra uzun yıllar boyunca Keynesyen ekonomi ve onun talep yönlü iktisat anlayışı birçok iktisatçı tarafından kabul görmüştür. Keynesyen iktisatçılara göre kamu harcamalarındaki artış, yurt içi hasıla da artışa yol açmaktadır. Bu sebeple hükümetler ekonomik durgunluk veya kriz belirtilerinin izlendiği dönemlerde talebi veya ekonomiyi canlandırmak amacıyla kamu harcamalarını arttırmayı tercih ederler. Keynes'in iktisat anlayışının aksine, Alman iktisatçı Adolph Wagner'a göre ise kamu harcamalarındaki artış milli gelirdeki artışın nedeni değil sonucudur. Bu nedenle milli hâsılada yaşanan artış kamu harcamalarında artışa yol açmaktadır. Bu çalıĢmanın amacı Wagner Kanununun Türkiye ekonomisi için 1998:1-2015:4 dönemi itibariyle iki farklı spesifikasyon çerçevesinde test etmektir. Elde edilen bulgulara göre, kamu harcamaları ile GSYH arasında ve kişi başına düşen kamu harcamaları ile kişi başına düşen GSYH arasında çift yönlü olmak üzere bir nedensellik ilişkisi tespit edilememiĢtir. Bu sonuç doğrultusunda incelenen spesifikasyonlar ve dönem itibariyle Türkiye için Wagner Kanunu geçerli değildir. ABSTRACT After Great Depression (1929), for many years most of economists support the Keynesian economics and its demand sided economics. Keynesians assume public expenditure as an exogenous factor, which could be utilized as a policy instrument that means an increase in public expenditures causes to increases the GDP. For Keynesians if the sign of recessions or crisis appearance, governments may prefer to increase the public expenditures for acceleration the economy. Contrary to the general approach of Keynesian economics, according to Wagner Law's an increase in GDP causes to increase public expenditures. It means that increase in public expenditures is not the cause of higher GDP; it's the result of higher GDP. The main purpose of the study is to test the Wagner's Law for Turkish Economy for the period of 1998:1-2015:4. According to findings, it is not obtained causality relationship between real public expenditure and real GDP and between real public expenditure per capita and real GDP per capita. According to this result, by the analyzed specification and period Wagner's law is invalid for Turkey.

Research paper thumbnail of Geri̇ye Ve İleri̇ye Dönük Para Poli̇ti̇kasi Reaksi̇yon Fonksi̇yonlarinin Tahmi̇ni̇ Taylor Kurali

Taylor kurali politika faizini enflasyonun hedeflenen duzeyinden sapmasina ve uretimin potansiyel... more Taylor kurali politika faizini enflasyonun hedeflenen duzeyinden sapmasina ve uretimin potansiyel seviyesinden sapmasina baglayan bir basit para politikasi kuralidir. Bu calismanin amaci 2002-2014 ve alt donemler itibariyle Turkiye Cumhuriyet Merkez Bankasi’nin geriye donuk ve ileriye donuk para politikasi reaksiyon fonksiyonlarini tahmin etmektir. Elde edilen bulgulara gore, merkez bankasi uretim acigindan ziyade enflasyondaki hareketlere tepki vermektedir. Merkez bankasi ozellikle 2008-2014 donemi itibariyle ileriye donuk ve geriye donuk para politikasi reaksiyon fonksiyonlarini izlemektedir.

Research paper thumbnail of Refah Düzeyinin Gizli Değişken Yaklaşımı ile Tahmini: Türkiye Örneği

Research paper thumbnail of İsti̇hdam Yaratmayan Büyüme: Alt Sektörler Bazinda Bi̇r Araştirma

Bu calismada Turkiye’de istihdam yaratmayan buyume olgusu hem genel ekonomi duzeyinde hem de tari... more Bu calismada Turkiye’de istihdam yaratmayan buyume olgusu hem genel ekonomi duzeyinde hem de tarim, sanayi ve hizmetler gibi ekonominin temel sektorleri bazinda 1988-2015 donemi itibariyle istihdam esneklik katsayilari kapsaminda arastirilmistir. Temel sektorlere ek olarak istihdam esneklikleri madencilik, imalat sanayi, elektrik, gaz ve su, insaat, ulastirma ve ticaret gibi ikinci derece alt sektorler bazinda da tahmin edilmistir. Calismadan elde edilen bulgulara gore en yuksek istihdam esneklik katsayisi insaat sektorune aittir. Bu katsayi insaat sektoru icin gayri safi yurtici hasilanin trendden sapmasinda meydana gelen yuzde 1’lik bir artisin istihdamin trendden sapmasinda yuzde 1.55’lik artisa neden oldugunu gostermektedir. Bulgular ayrica pozitif/negatif cikti aciklarinin cogu sektorler icin istihdam uzerinde farkli etkilere sahip olmadigini gostermektedir.

Research paper thumbnail of Genç İşsi̇zli̇k, Eği̇ti̇m Ve Ekonomi̇k Büyüme

Bu calismada Turkiye’de genc issizlik, egitim ve ekonomik buyume arasindaki iliskinin 1988-2015 d... more Bu calismada Turkiye’de genc issizlik, egitim ve ekonomik buyume arasindaki iliskinin 1988-2015 donemi itibariyle Okun yasasi cercevesinde arastirilmasi amaclanmistir. Calismadan elde edilen bulgular egitim, ekonomik buyume ve genc issizlik arasinda uzun donem iliski oldugunu gostermistir. Uzun donem katsayilarina gore gayri safi yurtici hasilanin trendden sapmasinda meydana gelen yuzde 1’lik bir artis genc issizlik duzeyinin trendden sapmasinda yuzde 0.48 azalisa neden olmaktadir. Bu calismanin bulgulari yuksekogretim mezun sayisinin trendden sapmasinda meydana gelen yuzde 1’lik artisin genc issizlik duzeyinin trendden sapmasini yuzde 1.05 azalttigini gostermektedir.

Research paper thumbnail of Beşeri̇ Sermaye Tahmi̇ni̇: Gi̇zli̇ Deği̇şken Yaklaşimi

Yönetim Bilimleri Dergisi

Beşeri sermaye bir ülkenin iktisadi büyüme performansını açıklamada önemli bir rol oynamaktadır. ... more Beşeri sermaye bir ülkenin iktisadi büyüme performansını açıklamada önemli bir rol oynamaktadır. Literatürde beşeri sermayenin bireysel düzeyde sayısal ölçümüne yönelik farklı yaklaşımlar önerilmiş, çapraz ülke düzeyinde eğitim stokuna dayalı farklı ölçümler ya da yine çapraz ülke düzeyinde beşeri sermayenin kısıtlı bileşenlerinin ortalamalarına dayalı yeni ölçümler geliştirilmiştir. Bu yaklaşımlar arasında gizli değişken yaklaşımı, beşeri sermayenin karmaşık, çok yönlü, doğrudan gözlenemeyen ve kesin olarak ölçülemeyen bir olgu olduğunu yani istatistiksel olarak beşeri sermayenin gizli bir değişken olduğunu önermektedir. Bu çalışmanın amacı, gizli değişken yaklaşımını benimseyerek Türkiye ekonomisi için 81 il kapsamında 2008-2013 dönemi panel verileri ile makroekonomik düzeyde bir beşeri sermaye endeksi oluşturmaktır. Bu doğrultuda çalışmada gizli değişken tahmin yöntemlerinden Doğrulayıcı Faktör Analizi ve Çoklu Gösterge-Çoklu Neden Modelleri kullanılmıştır. İller için kurulan model tahminleri eğitim değişkenlerinin beşeri sermayeyi belirlemede iyi birer gösterge olduklarını bir kez daha göstermiştir. Çoklu Gösterge-Çoklu Neden model tahminlerine göre en yüksek etkiye sahip eğitim değişkeni ortaöğretim okullaşma oranı iken; Doğrulayıcı Faktör Analizi model tahmin sonuçlarına göre en yüksek etkiye sahip eğitim değişkeni üniversite mezun oranı olmuştur İller bazında beşeri

Research paper thumbnail of Türkiye'de İç Göçü Etkileyen Faktörlerin Analizi

Researcher Social Science Studies

Research paper thumbnail of Türki̇ye’De Yükseköğreti̇mi̇n Sektörel Büyümeye Etki̇si̇

Uluslararası İktisadi ve İdari İncelemeler Dergisi

Research paper thumbnail of Kamu Harcamaları ve Ekonomik Büyüme Arasındaki Nedensellik: Türkiye Örneği

International Journal of Management Economics and Business, 2014

Research paper thumbnail of Tarim Ürünleri̇-Gida Fi̇yat Artişlari Ve Enflasyon Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n İncelenmesi̇

Uluslararası İktisadi ve İdari İncelemeler Dergisi

İktisadi karar birimlerini etkilemesi bakımından enflasyonu ortaya çıkaran ekonomik faktörlerin v... more İktisadi karar birimlerini etkilemesi bakımından enflasyonu ortaya çıkaran ekonomik faktörlerin ve etkilerinin belirlenmesi oldukça önemlidir. Ülkemizde son dönemlerde ortalama gıda ve tarım ürünleri fiyatlarının genel enflasyon üzerinde artması, enflasyonu yukarı yönde hareket ettiren başlıca etmenler arasında görülmektedir. Enflasyon sepetinin ağırlık olarak yaklaşık beşte birini gıda grubunun oluşturması gıda fiyat hareketlerini önemli kılmaktadır. Buradan yola çıkarak çalışmada tarım ürünleri ve gıda fiyat artışlarının enflasyon üzerindeki etkisi belirlenmeye çalışılmıştır. Çalışmada 2003:01-2017:04 dönemini kapsayan enflasyon ve gıda ürünleri tüketici fiyat endeksi, döviz kuru, petrol fiyatları ve tarım ürünleri üretici fiyat endeksi verilerinden yararlanılmıştır. Değişkenler arasındaki uzun dönem ilişkinin belirlenmesinde Pesaran, Shin ve Smith (2001)'in sınır testi yaklaşımı uygulanmıştır. Tahmin edilen ARDL modeli sonuçlarına göre değişkenler arasında uzun dönemli ilişkinin mevcut olduğu ve gıda fiyatlarındaki %1'lik artışın tüketici fiyat endeksini %0.79 oranında arttırdığı görülmüştür. Enflasyonla mücadelede gıda fiyat artışlarını önlemek ve bu yönde politikalar geliştirmek ülkemizde uzun süreli kalıcı fiyat istikrarının sağlanmasında büyük önem taşımaktadır.