Begüm Kuşkonmaz İşbilir | Mimar Sinan Fine Arts University (original) (raw)
Uploads
Papers by Begüm Kuşkonmaz İşbilir
TMMOB Şehir Plancıları Odası-8 Kasım Dünya Şehircilik Günü 45. Kolokyumu 9. Türkiye Şehircilik Kongresi, 2022
Son yıllarda kentlerde benimsenen kentsel gelişme eğilimlerine bağlı olarak artan nüfus ve yapı y... more Son yıllarda kentlerde benimsenen kentsel gelişme eğilimlerine bağlı olarak artan nüfus ve yapı yoğunluğunun doygunluk sınırını aşması, kentlerde özellikle çevre odaklı yaşanan kentsel krizlerin etkilerinin ve şiddetinin artmasına neden olmuştur. Bu bağlamda süreç; yaşam kalitesi yüksek, ekosistemi ve kentsel ihtiyaçları önceleyen planlama modellerine
yönelmiştir. Bu modellerden biri olarak ortaya çıkan sürdürülebilir kentsel planlama; ekolojik, ekonomik ve sosyal açıdan yaşanabilir aktif kentsel mekanların üretiminde kentsel yaşamı düzenleyen birimleri ile katkıda bulunmaktadır. Sürdürülebilir planlamanın temel destekleyici unsurlarından biri olan açık-yeşil alanlar, kentlerde uygulanan plansız
ve ekolojik tahribat yaratan gelişmelerin ekolojik sistem tarafından düzenlenmesini sağlayan birimlerdir. Bu birimlerden biri olarak gündemimize katılan Millet Bahçeleri İstanbul’un açık-yeşil alan miktarında standartları sağlayamaması ve yer seçimine yönelik yaşanan büyük eksikliklerle 2018 sonrasında politik bir söylem haline gelmiş ve birçok
yerde planlanmıştır. Bu bildiri kapsamında ‘Millet bahçelerine yönelik İstanbul özelinde belirleyici yer seçim kriterleri neler olabilir?’ sorusu ile Millet Bahçelerinin açık-yeşil sistem içindeki kurgusu irdelenmiştir.
Ölçü Dergisi, 2021
İSTANBUL Metropoliten Alanı’nın son yirmi yıllık1 gelişiminde önemli rol oynayan üst ölçekli plan... more İSTANBUL Metropoliten Alanı’nın son yirmi
yıllık1 gelişiminde önemli rol oynayan üst
ölçekli planlar, sıkça revizyona uğramaları ve
plan kademelerinde görülen uyumsuzluklar
nedeniyle dikkat çekmektedir. Özellikle 2009
tarihli 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni
Planı’nın (ÇDP) hazırlanmasından sonra 2010-
2020 döneminde yapılan plan değişiklikleri,
planlanan makroform deseninden bağımsız olarak
gelişmekte ve planın genel eğilimlerini yansıtmamaktadır.
Son yıllarda plan dışında gelişen
3. Havaalanı, 3. Köprü, Kuzey Marmara Otoyolu
ve Kanal İstanbul (Rezerv Yapı Alanı) gibi
mega projeler ile de kentin öngörülen gelişim
ve yoğunluk senaryosu kontrolsüzce aşılmakta
ve kentin gelişim desenini değiştirerek ekolojik
tahribatı arttırmaktadır. 2010-2020 yılları arasında
gerçekleşen İstanbul ÇDP değişikliklerinin
bir araya getirildiği İstanbul Büyükşehir Belediyesi
tarafından hazırlanan çalışma, bu süreci
anlamak için imkân sağlamaktadır (URL-1).19. yüzyılda parçacıl nitelikte birçok planın
yapıldığı İstanbul’da 1980 yılında ilk kez metropoliten
ölçekte bir plan hazırlanmıştır. 1994
yılında ise 1/50.000 ölçekli İstanbul Büyükşehir
Nazım Planı askıya çıkarılamayarak iptal edilmiş,
yapılan revizyon çalışmalarının sonunda
1995 yılında 1/50.000 ölçekli İstanbul Metropoliten
Alan Alt Bölge Nazım Planı yürürlüğe
girmiştir. Ancak 1995 planının yetki yönünden
iptal edilmesiyle, 1980 tarihli plan yürürlükte
kalmıştır. 2006 yılında hazırlanan 1/100.000 ölçekli İstanbul ÇDP İstanbul Büyükşehir Belediyesi
tarafından onaylanmış, fakat açılan davalar
sonucu iptal olmuştur. 2009 yılında yeniden
düzenlenen plan, 1/100.000 ölçekli İstanbul
Çevre Düzeni Planı hâlini almıştır.
1995’ten 2009’a kadar olan planlama sürecinde
İstanbul için hazırlanan üst ölçekli planlar
“Dünya Kenti” vizyonu taşırken bir yandan da
diğer metropoller ile rekabete gireceği hizmet
sektörü ağırlıklı bir gelişme perspektifi sunmuştur.
2009 İstanbul ÇDP, yetki ve sorumluluk
düzeyinin artması ve çevresiyle daha bütüncül
bir yaklaşım sunması nedeniyle 1995 planından
kısmen ayrışsa da; sanayinin desantralize
edilmesi, alt merkezler oluşturularak nüfusun
dengeli dağılımının sağlanması, kentin doğu ve
batı kanadı boyunca lineer bir biçimde gelişimini
sürdürmesi, her iki planda yer alan ortak
kararları oluşturmuştur.
Mimar Sinan Fine Arts University, 2021
Bu çalışmada da Kentsel Planlama Atölyesi 1 kapsamında hazırlanan ‘İstanbul Metropoliten Alanında... more Bu çalışmada da Kentsel Planlama Atölyesi 1 kapsamında hazırlanan ‘İstanbul Metropoliten Alanında Yeni Eğilimler; 2010-2020 Döneminde Çevre Düzeni Planı Değişiklikleri’ raporu bulguları değerlendirilerek ortaya çıkarılan; merkezileşme, kentsel yayılma ve çok merkezli büyüme, kamu mülkiyetlerinin dönüşümü, periferide gelişme alt başlıkları bağlamında belirlenen ‘İstanbul Metropoliten Alanının Gelişimi Bağlamında Askeri Alanların Dönüşümü’ konusu belirlenmiştir. Kentsel Planlama Atölyesi 1 raporu bulgularında 2009 İstanbul Çevre Düzeni Planı ve 2010-2020 yılları arasında ÇDP (2009) ilkeleri ve amaçları dışında gelişen üst ölçekli plan değişikliklerinin (URL-1) İstanbul Metropoliten Alanı gelişiminde kilit rol oynadığı tespit edilmiştir. Planın genel eğilimlerini değiştirerek kentin plansız büyümesine neden olan bu gelişmelerden olan askeri alanların dönüşümü üst ölçekli planlarda ve planlardan bağımsız gelişen plan değişikliklerinde de yoğun olarak yer aldığı görülmüştür. 2010-2020 yılları arasında yapılan plan değişiklikleri incelendiğinde 8 kararın askeri alanların dönüşümü ile ilişkili olduğu ve bu dönüşümler sonucunda alanların Maltepe Üniversitesi, Çekmeköy Havzaiçi Rehabilite Alanı, Esenler Kentsel Gelişme Alanı, Arnavutköy Sanayi Depolama ve Başakşehir Meskûn Alan gibi ağırlıklı olarak yerleşim ve donatı kararlarına dönüştüğü gözlenmektedir.
Mimar Sinan Fine Arts University, 2021
Kentlerin hızlı gelişmesine bağlı olarak son yıllarda yaşanan aşırı kaynak tüketimi ve çevre soru... more Kentlerin hızlı gelişmesine bağlı olarak son yıllarda yaşanan aşırı kaynak tüketimi ve çevre sorunları beraberinde iklim krizi, ani sıcaklık koşulları gibi çeşitli problemlerin şiddetini ve etkisini arttırmıştır. Yaşanan sorunların doğal ve yapay çevreyi olumsuz şekilde dönüştürmesi çevre yönetimi konusunu gündeme getirmiştir. Politik ekoloji yaklaşımı ile de kaynakların kullanımı, sosyal sınıflar, ekosistem analizleri kültürel ve siyasal süreçleri ulusal ve uluslararası toplumlarda incelenmektedir. Bu anlayış ise iktidarın ekolojiye müdahalesi, karar alma mekanizmalarının ekoloji üzerinden verdiği hükümler, yerel-merkezi yönetimler arasındaki ekolojik politikaların farklılaşması gibi süreçlerin objektif bir şekilde okunmasını mümkün kılmaktadır. Ekolojik döngünün, ekosistemlerin, kent ve kırsal alan yeşil unsurlarının korunmasında merkezi yönetimlerin mi yoksa yerel yönetimlerin mi daha etkili ve başarılı örnekler koyacağı son yıllarda tartışılmaktadır. Bu bağlamda İstanbul’da merkezi yönetimden yerel yönetime evirilen süreçte bu tartışma büyümüş, yönetimler arasında çevre üzerinden farklı söylemler ön plana çıkmıştır. Yönetimler arası çatışmanın doğal tahribatlar ile eleştirilen mega projelerin (Kanal İstanbul, İstanbul Havalimanı vb.) yanı sıra kentsel ölçekte açık-yeşil alan olarak görünür kılınan düşey bahçeler tartışma konusu olmuştur.
Kanal İstanbul Projesi Proje Alanı ve Çevresi ÇED Raporu'nun Hidrolojik Etkiler ve Flora-fauna Et... more Kanal İstanbul Projesi Proje Alanı ve Çevresi ÇED Raporu'nun Hidrolojik Etkiler ve Flora-fauna Etkileri Üzerine Literatür Bağlamında Bir Değerlendirme
Kültürel Miras; bina ölçeğinden, ülke ölçeğine kadar ölçekler arası aidiyet duygusunu temelinde b... more Kültürel Miras; bina ölçeğinden, ülke ölçeğine kadar ölçekler arası aidiyet duygusunu temelinde barındıran kültürel, doğal, arkeolojik ve gelecek nesillere aktarılan somut ve somut olmayan eserlerdir. UNESCO’nun ilk yıllarında kültürel mirasın korunmasına yönelik olarak kültürel miras algısının “obje-nesne” “yapı/mimari” odaklı olduğu görülmektedir. Kültürel miras olgusunun somut kültür miras eserlerinden ibaret olmadığı “kuşaktan kuşağa sözlü ortamlarda aktarılan ve bu yolla yaşatılan kültürel miras” olarak somut olmayan kültür miras değerlerinin de var olduğu yaklaşımı günümüzde vurgulanmaya başlanmıştır.
2006 yılı itibari ile Somut Olmayan Kültürel Miras süreçlerine dahil olan ülkemizde Beykoz, tasarlanan “Somut Olmayan Kültürel Miras Bağlamında Üretim Şekli Beykoz ile Özdeşleşen Cam Kültürünün Sürdürülebilirliği ve Turizme Kazandırılması” eylem projesi kapsamında Beykoz ile özdeşleşen “Beykoz Camları” ve “Çeşm-i Bülbül” cam gelenekleri ile ülkemizde önemli bir değer unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır. PLN 401-402 Planlama Atölyesi VI – VII kapsamında yürütülen İstanbul Stratejik Mekânsal Gelişme Planı “Sürdürülebilir Kentsel Gelişme Bağlamında Turizm” teması çerçevesinde cam kültürü üzerinden somut olmayan kültürel mirasın sürdürülebilirliğinin sağlanmasına yönelik, İstanbul İli, Beykoz İlçesi sınırları içerisinde, Paşabahçe Cam Fabrikası ve yakın çevresi özelinde eylem planı çalışması hazırlanmıştır.
Cultural heritage; cultural, archaeological and intangible works of living the sense of belonging between scales from the scale of the building to the country scale. In the early years of UNESCO, it is seen that the cultural heritage perception was focused on "object-object" "building/architecture" for the protection of cultural heritage. The approach of cultural heritage that consists of tangible cultural heritage artifacts as "cultural heritage transferred from generation to generation and kept alive in this way" has started to be emphasized today.
In our country, which has been involved in the processes of Intangible Cultural Heritage as of 2006, Beykoz is in our country with the "Beykoz Glass" and "Çeşm-i Bülbül" glass traditions, which are identified with the action type Beykoz, which is the "Sustainability of the Glass Culture Identified with Beykoz" It emerges as an important element of value.
PLN 401-402 Planning Workshop VI - VII to examine the Istanbul Strategic Spatial Development Plan, the theme of "Tourism in the Context of Sustainable Urban Development", an action plan study on the opening of intangible cultural heritage through glass culture, in Istanbul Province, Beykoz District, Paşabahçe Glass Factory and its immediate surroundings has been prepared.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi-Şehir Ve Bölge Planlama Bölümü, 2020
Kentlerin nefes alma mekanları olarak görülen açık-yeşil alanlar, toplumun her anlamda yenilenmes... more Kentlerin nefes alma mekanları olarak görülen açık-yeşil alanlar, toplumun her anlamda yenilenmesini sağlayan kent dokusunun temel unsurlarındandır. Şehirlerin artan kentleşme baskısının hafifletilmesinde bir çözüm olarak görülen bu alanlar kentsel mekân içerisinde çeşitlenmektedir. Osmanlı bahçe kültürü ile hayatımıza giren Millet Bahçeleri de son yıllarda günümüzün gözde açık-yeşil alanlarından biri haline gelmiştir.
Millet Bahçeleri, bünyesinde bulundurduğu fonksiyonlar, yer seçimleri ve planlama süreçleri gibi pek çok konuda diğer yeşil alanlardan ayrışmaktadır. İçerdiği fonksiyonlar ve kapladıkları alansal büyüklükleri bakımından sürdürülebilir kent planlaması bağlamında bu alanların yer seçimi büyük önem taşımaktadır. Planlama disiplinindeki yeri netleşmeden yapımına başlanması, yer seçimleri, işlevleri ve katılım süreçleri gibi konularda tartışmaları ile gündeme gelen Millet Bahçeleri; 2019 yılında planlama disiplinine dahil olmuş, çalışma aşamasında da içeriğini ve ilkelerini belirleyen bir rehber hazırlanmıştır.
Millet bahçeleri; tarihsel bağlam içerisindeki önemi, Türkiye ve İstanbul örneklerinin irdelenmesi, yer seçimine yönelik uygun kriterlerin belirlenmesi, bu kriterlerin planlama ile olan ilişkisi ve millet bahçelerinin yasal dayanaklardaki yeri başlıkları üzerinden ele alınmıştır.
Anahtar Kelimeler: Millet Bahçesi, Açık-Yeşil Alanlar, Sürdürülebilir Kentsel Planlama, Yer Seçimi
The open-green areas, which are seen as breathing spaces of cities, are the main elements of the urban fabric that enables the renewal of society in all senses. These areas, which are seen as a solution in the easing of the increasing urbanization pressure of cities, are diversified within the urban space. The national gardens, which came into our lives with Ottoman garden culture, have become one of today's favorite open-green areas in recent years.
National Gardens are separated from other green areas such as the functions, location choices and planning processes it holds. In terms of the functions they contain and the field sizes they cover, the location selection of these areas are of great importance in the context of sustainable urban planning. The National gardens, which come up with discussions on issues such as starting construction without clarifying its place in planning discipline, location choices, functions and participation processes; In 2019, a guide has been drafted into the planning discipline and determines its contents and principles during the working phase.
Nation gardens; Its importance in the historical context, the examination examples of Turkey and Istanbul, the determination of the appropriate criteria for location selection, the relationship of these criteria with planning and the place of national gardens on legal grounds are discussed on the topics. Literature screening, historical research, field study and analysis for this were used as a method for determining the location selection criteria for national gardens and the planning discipline of these areas. The conditions for choosing suitable places were determined through the Istanbul Millet Gardens area work, legal grounds were examined and the opportunities and risks offered by the national gardens were evaluated in this context.
Keywords: National Garden, Open-Green Areas, Sustainable Urban Planning, Site Selection
Drafts by Begüm Kuşkonmaz İşbilir
"AYVALIK VE KÖYCEĞİZ'DE SPACE SYNTAX ANALİZLERİ", 2017
İlgili çalışma Dr. Öğr. Üyesi Müge Özkan Özbek yürütücülüğünde "Kent Analiz Yöntemleri" dersi kap... more İlgili çalışma Dr. Öğr. Üyesi Müge Özkan Özbek yürütücülüğünde "Kent Analiz Yöntemleri" dersi kapsamında üretilmiştir.
TMMOB Şehir Plancıları Odası-8 Kasım Dünya Şehircilik Günü 45. Kolokyumu 9. Türkiye Şehircilik Kongresi, 2022
Son yıllarda kentlerde benimsenen kentsel gelişme eğilimlerine bağlı olarak artan nüfus ve yapı y... more Son yıllarda kentlerde benimsenen kentsel gelişme eğilimlerine bağlı olarak artan nüfus ve yapı yoğunluğunun doygunluk sınırını aşması, kentlerde özellikle çevre odaklı yaşanan kentsel krizlerin etkilerinin ve şiddetinin artmasına neden olmuştur. Bu bağlamda süreç; yaşam kalitesi yüksek, ekosistemi ve kentsel ihtiyaçları önceleyen planlama modellerine
yönelmiştir. Bu modellerden biri olarak ortaya çıkan sürdürülebilir kentsel planlama; ekolojik, ekonomik ve sosyal açıdan yaşanabilir aktif kentsel mekanların üretiminde kentsel yaşamı düzenleyen birimleri ile katkıda bulunmaktadır. Sürdürülebilir planlamanın temel destekleyici unsurlarından biri olan açık-yeşil alanlar, kentlerde uygulanan plansız
ve ekolojik tahribat yaratan gelişmelerin ekolojik sistem tarafından düzenlenmesini sağlayan birimlerdir. Bu birimlerden biri olarak gündemimize katılan Millet Bahçeleri İstanbul’un açık-yeşil alan miktarında standartları sağlayamaması ve yer seçimine yönelik yaşanan büyük eksikliklerle 2018 sonrasında politik bir söylem haline gelmiş ve birçok
yerde planlanmıştır. Bu bildiri kapsamında ‘Millet bahçelerine yönelik İstanbul özelinde belirleyici yer seçim kriterleri neler olabilir?’ sorusu ile Millet Bahçelerinin açık-yeşil sistem içindeki kurgusu irdelenmiştir.
Ölçü Dergisi, 2021
İSTANBUL Metropoliten Alanı’nın son yirmi yıllık1 gelişiminde önemli rol oynayan üst ölçekli plan... more İSTANBUL Metropoliten Alanı’nın son yirmi
yıllık1 gelişiminde önemli rol oynayan üst
ölçekli planlar, sıkça revizyona uğramaları ve
plan kademelerinde görülen uyumsuzluklar
nedeniyle dikkat çekmektedir. Özellikle 2009
tarihli 1/100.000 ölçekli İstanbul Çevre Düzeni
Planı’nın (ÇDP) hazırlanmasından sonra 2010-
2020 döneminde yapılan plan değişiklikleri,
planlanan makroform deseninden bağımsız olarak
gelişmekte ve planın genel eğilimlerini yansıtmamaktadır.
Son yıllarda plan dışında gelişen
3. Havaalanı, 3. Köprü, Kuzey Marmara Otoyolu
ve Kanal İstanbul (Rezerv Yapı Alanı) gibi
mega projeler ile de kentin öngörülen gelişim
ve yoğunluk senaryosu kontrolsüzce aşılmakta
ve kentin gelişim desenini değiştirerek ekolojik
tahribatı arttırmaktadır. 2010-2020 yılları arasında
gerçekleşen İstanbul ÇDP değişikliklerinin
bir araya getirildiği İstanbul Büyükşehir Belediyesi
tarafından hazırlanan çalışma, bu süreci
anlamak için imkân sağlamaktadır (URL-1).19. yüzyılda parçacıl nitelikte birçok planın
yapıldığı İstanbul’da 1980 yılında ilk kez metropoliten
ölçekte bir plan hazırlanmıştır. 1994
yılında ise 1/50.000 ölçekli İstanbul Büyükşehir
Nazım Planı askıya çıkarılamayarak iptal edilmiş,
yapılan revizyon çalışmalarının sonunda
1995 yılında 1/50.000 ölçekli İstanbul Metropoliten
Alan Alt Bölge Nazım Planı yürürlüğe
girmiştir. Ancak 1995 planının yetki yönünden
iptal edilmesiyle, 1980 tarihli plan yürürlükte
kalmıştır. 2006 yılında hazırlanan 1/100.000 ölçekli İstanbul ÇDP İstanbul Büyükşehir Belediyesi
tarafından onaylanmış, fakat açılan davalar
sonucu iptal olmuştur. 2009 yılında yeniden
düzenlenen plan, 1/100.000 ölçekli İstanbul
Çevre Düzeni Planı hâlini almıştır.
1995’ten 2009’a kadar olan planlama sürecinde
İstanbul için hazırlanan üst ölçekli planlar
“Dünya Kenti” vizyonu taşırken bir yandan da
diğer metropoller ile rekabete gireceği hizmet
sektörü ağırlıklı bir gelişme perspektifi sunmuştur.
2009 İstanbul ÇDP, yetki ve sorumluluk
düzeyinin artması ve çevresiyle daha bütüncül
bir yaklaşım sunması nedeniyle 1995 planından
kısmen ayrışsa da; sanayinin desantralize
edilmesi, alt merkezler oluşturularak nüfusun
dengeli dağılımının sağlanması, kentin doğu ve
batı kanadı boyunca lineer bir biçimde gelişimini
sürdürmesi, her iki planda yer alan ortak
kararları oluşturmuştur.
Mimar Sinan Fine Arts University, 2021
Bu çalışmada da Kentsel Planlama Atölyesi 1 kapsamında hazırlanan ‘İstanbul Metropoliten Alanında... more Bu çalışmada da Kentsel Planlama Atölyesi 1 kapsamında hazırlanan ‘İstanbul Metropoliten Alanında Yeni Eğilimler; 2010-2020 Döneminde Çevre Düzeni Planı Değişiklikleri’ raporu bulguları değerlendirilerek ortaya çıkarılan; merkezileşme, kentsel yayılma ve çok merkezli büyüme, kamu mülkiyetlerinin dönüşümü, periferide gelişme alt başlıkları bağlamında belirlenen ‘İstanbul Metropoliten Alanının Gelişimi Bağlamında Askeri Alanların Dönüşümü’ konusu belirlenmiştir. Kentsel Planlama Atölyesi 1 raporu bulgularında 2009 İstanbul Çevre Düzeni Planı ve 2010-2020 yılları arasında ÇDP (2009) ilkeleri ve amaçları dışında gelişen üst ölçekli plan değişikliklerinin (URL-1) İstanbul Metropoliten Alanı gelişiminde kilit rol oynadığı tespit edilmiştir. Planın genel eğilimlerini değiştirerek kentin plansız büyümesine neden olan bu gelişmelerden olan askeri alanların dönüşümü üst ölçekli planlarda ve planlardan bağımsız gelişen plan değişikliklerinde de yoğun olarak yer aldığı görülmüştür. 2010-2020 yılları arasında yapılan plan değişiklikleri incelendiğinde 8 kararın askeri alanların dönüşümü ile ilişkili olduğu ve bu dönüşümler sonucunda alanların Maltepe Üniversitesi, Çekmeköy Havzaiçi Rehabilite Alanı, Esenler Kentsel Gelişme Alanı, Arnavutköy Sanayi Depolama ve Başakşehir Meskûn Alan gibi ağırlıklı olarak yerleşim ve donatı kararlarına dönüştüğü gözlenmektedir.
Mimar Sinan Fine Arts University, 2021
Kentlerin hızlı gelişmesine bağlı olarak son yıllarda yaşanan aşırı kaynak tüketimi ve çevre soru... more Kentlerin hızlı gelişmesine bağlı olarak son yıllarda yaşanan aşırı kaynak tüketimi ve çevre sorunları beraberinde iklim krizi, ani sıcaklık koşulları gibi çeşitli problemlerin şiddetini ve etkisini arttırmıştır. Yaşanan sorunların doğal ve yapay çevreyi olumsuz şekilde dönüştürmesi çevre yönetimi konusunu gündeme getirmiştir. Politik ekoloji yaklaşımı ile de kaynakların kullanımı, sosyal sınıflar, ekosistem analizleri kültürel ve siyasal süreçleri ulusal ve uluslararası toplumlarda incelenmektedir. Bu anlayış ise iktidarın ekolojiye müdahalesi, karar alma mekanizmalarının ekoloji üzerinden verdiği hükümler, yerel-merkezi yönetimler arasındaki ekolojik politikaların farklılaşması gibi süreçlerin objektif bir şekilde okunmasını mümkün kılmaktadır. Ekolojik döngünün, ekosistemlerin, kent ve kırsal alan yeşil unsurlarının korunmasında merkezi yönetimlerin mi yoksa yerel yönetimlerin mi daha etkili ve başarılı örnekler koyacağı son yıllarda tartışılmaktadır. Bu bağlamda İstanbul’da merkezi yönetimden yerel yönetime evirilen süreçte bu tartışma büyümüş, yönetimler arasında çevre üzerinden farklı söylemler ön plana çıkmıştır. Yönetimler arası çatışmanın doğal tahribatlar ile eleştirilen mega projelerin (Kanal İstanbul, İstanbul Havalimanı vb.) yanı sıra kentsel ölçekte açık-yeşil alan olarak görünür kılınan düşey bahçeler tartışma konusu olmuştur.
Kanal İstanbul Projesi Proje Alanı ve Çevresi ÇED Raporu'nun Hidrolojik Etkiler ve Flora-fauna Et... more Kanal İstanbul Projesi Proje Alanı ve Çevresi ÇED Raporu'nun Hidrolojik Etkiler ve Flora-fauna Etkileri Üzerine Literatür Bağlamında Bir Değerlendirme
Kültürel Miras; bina ölçeğinden, ülke ölçeğine kadar ölçekler arası aidiyet duygusunu temelinde b... more Kültürel Miras; bina ölçeğinden, ülke ölçeğine kadar ölçekler arası aidiyet duygusunu temelinde barındıran kültürel, doğal, arkeolojik ve gelecek nesillere aktarılan somut ve somut olmayan eserlerdir. UNESCO’nun ilk yıllarında kültürel mirasın korunmasına yönelik olarak kültürel miras algısının “obje-nesne” “yapı/mimari” odaklı olduğu görülmektedir. Kültürel miras olgusunun somut kültür miras eserlerinden ibaret olmadığı “kuşaktan kuşağa sözlü ortamlarda aktarılan ve bu yolla yaşatılan kültürel miras” olarak somut olmayan kültür miras değerlerinin de var olduğu yaklaşımı günümüzde vurgulanmaya başlanmıştır.
2006 yılı itibari ile Somut Olmayan Kültürel Miras süreçlerine dahil olan ülkemizde Beykoz, tasarlanan “Somut Olmayan Kültürel Miras Bağlamında Üretim Şekli Beykoz ile Özdeşleşen Cam Kültürünün Sürdürülebilirliği ve Turizme Kazandırılması” eylem projesi kapsamında Beykoz ile özdeşleşen “Beykoz Camları” ve “Çeşm-i Bülbül” cam gelenekleri ile ülkemizde önemli bir değer unsuru olarak karşımıza çıkmaktadır. PLN 401-402 Planlama Atölyesi VI – VII kapsamında yürütülen İstanbul Stratejik Mekânsal Gelişme Planı “Sürdürülebilir Kentsel Gelişme Bağlamında Turizm” teması çerçevesinde cam kültürü üzerinden somut olmayan kültürel mirasın sürdürülebilirliğinin sağlanmasına yönelik, İstanbul İli, Beykoz İlçesi sınırları içerisinde, Paşabahçe Cam Fabrikası ve yakın çevresi özelinde eylem planı çalışması hazırlanmıştır.
Cultural heritage; cultural, archaeological and intangible works of living the sense of belonging between scales from the scale of the building to the country scale. In the early years of UNESCO, it is seen that the cultural heritage perception was focused on "object-object" "building/architecture" for the protection of cultural heritage. The approach of cultural heritage that consists of tangible cultural heritage artifacts as "cultural heritage transferred from generation to generation and kept alive in this way" has started to be emphasized today.
In our country, which has been involved in the processes of Intangible Cultural Heritage as of 2006, Beykoz is in our country with the "Beykoz Glass" and "Çeşm-i Bülbül" glass traditions, which are identified with the action type Beykoz, which is the "Sustainability of the Glass Culture Identified with Beykoz" It emerges as an important element of value.
PLN 401-402 Planning Workshop VI - VII to examine the Istanbul Strategic Spatial Development Plan, the theme of "Tourism in the Context of Sustainable Urban Development", an action plan study on the opening of intangible cultural heritage through glass culture, in Istanbul Province, Beykoz District, Paşabahçe Glass Factory and its immediate surroundings has been prepared.
Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Mimarlık Fakültesi-Şehir Ve Bölge Planlama Bölümü, 2020
Kentlerin nefes alma mekanları olarak görülen açık-yeşil alanlar, toplumun her anlamda yenilenmes... more Kentlerin nefes alma mekanları olarak görülen açık-yeşil alanlar, toplumun her anlamda yenilenmesini sağlayan kent dokusunun temel unsurlarındandır. Şehirlerin artan kentleşme baskısının hafifletilmesinde bir çözüm olarak görülen bu alanlar kentsel mekân içerisinde çeşitlenmektedir. Osmanlı bahçe kültürü ile hayatımıza giren Millet Bahçeleri de son yıllarda günümüzün gözde açık-yeşil alanlarından biri haline gelmiştir.
Millet Bahçeleri, bünyesinde bulundurduğu fonksiyonlar, yer seçimleri ve planlama süreçleri gibi pek çok konuda diğer yeşil alanlardan ayrışmaktadır. İçerdiği fonksiyonlar ve kapladıkları alansal büyüklükleri bakımından sürdürülebilir kent planlaması bağlamında bu alanların yer seçimi büyük önem taşımaktadır. Planlama disiplinindeki yeri netleşmeden yapımına başlanması, yer seçimleri, işlevleri ve katılım süreçleri gibi konularda tartışmaları ile gündeme gelen Millet Bahçeleri; 2019 yılında planlama disiplinine dahil olmuş, çalışma aşamasında da içeriğini ve ilkelerini belirleyen bir rehber hazırlanmıştır.
Millet bahçeleri; tarihsel bağlam içerisindeki önemi, Türkiye ve İstanbul örneklerinin irdelenmesi, yer seçimine yönelik uygun kriterlerin belirlenmesi, bu kriterlerin planlama ile olan ilişkisi ve millet bahçelerinin yasal dayanaklardaki yeri başlıkları üzerinden ele alınmıştır.
Anahtar Kelimeler: Millet Bahçesi, Açık-Yeşil Alanlar, Sürdürülebilir Kentsel Planlama, Yer Seçimi
The open-green areas, which are seen as breathing spaces of cities, are the main elements of the urban fabric that enables the renewal of society in all senses. These areas, which are seen as a solution in the easing of the increasing urbanization pressure of cities, are diversified within the urban space. The national gardens, which came into our lives with Ottoman garden culture, have become one of today's favorite open-green areas in recent years.
National Gardens are separated from other green areas such as the functions, location choices and planning processes it holds. In terms of the functions they contain and the field sizes they cover, the location selection of these areas are of great importance in the context of sustainable urban planning. The National gardens, which come up with discussions on issues such as starting construction without clarifying its place in planning discipline, location choices, functions and participation processes; In 2019, a guide has been drafted into the planning discipline and determines its contents and principles during the working phase.
Nation gardens; Its importance in the historical context, the examination examples of Turkey and Istanbul, the determination of the appropriate criteria for location selection, the relationship of these criteria with planning and the place of national gardens on legal grounds are discussed on the topics. Literature screening, historical research, field study and analysis for this were used as a method for determining the location selection criteria for national gardens and the planning discipline of these areas. The conditions for choosing suitable places were determined through the Istanbul Millet Gardens area work, legal grounds were examined and the opportunities and risks offered by the national gardens were evaluated in this context.
Keywords: National Garden, Open-Green Areas, Sustainable Urban Planning, Site Selection
"AYVALIK VE KÖYCEĞİZ'DE SPACE SYNTAX ANALİZLERİ", 2017
İlgili çalışma Dr. Öğr. Üyesi Müge Özkan Özbek yürütücülüğünde "Kent Analiz Yöntemleri" dersi kap... more İlgili çalışma Dr. Öğr. Üyesi Müge Özkan Özbek yürütücülüğünde "Kent Analiz Yöntemleri" dersi kapsamında üretilmiştir.