Ali E Alper | NIGDE UNIVERSITY (original) (raw)
Papers by Ali E Alper
Effective Public Administration Strategies for Global "New Normal"
TEZ10880Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2015.Kaynakça (s. 119-129) var.xi, 130 s. ... more TEZ10880Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2015.Kaynakça (s. 119-129) var.xi, 130 s. : tablo ; 29 cm.1973 yılında Bretton-Woods sisteminin çökmesinin ardından, birçok ülke kurlarını dalgalanmaya bırakmıştır. Bu durum, döviz kurlarında dalgalanma ve belirsizlikleri beraberinde getirmiştir. Döviz kurlarındaki oynaklığın, ticaret akımları üzerindeki etkileri hem teorik hem de ampirik alanda araştırma konusu olmuştur. Ancak bu çalışmadan önceki çalışmalar yöntem olarak toplulaştırılmış veri setleri ile çalışmalarından dolayı, sektör bazında sonuçlar vermekte yetersiz kalmıştır. Bu çalışmada döviz kuru oynaklığının ticaret akımları üzerindeki etkileri incelenmektedir. Bu amaçla 2002-2013 yıllarını kapsayan yıllık veriler kullanılarak, döviz kuru oynaklığı, GARCH modeli ile tahmin edilmektedir. Daha sonra panel metodolojisi kullanılarak 15 Avrupa Birliği üyesi ülkeye yapılan ihracat ve aynı ülkelerden yapılan ithalat Uluslararası Standart Ticaret Sınıflaması Revizyon 3 kullanı...
Environmental Science and Pollution Research
The aim of this study is to investigate the impacts of economic growth, energy consumption, and t... more The aim of this study is to investigate the impacts of economic growth, energy consumption, and the economic globalization process on ecological footprints in the top 10 countries that cause the highest carbon dioxide emissions in the world. The analyses were conducted on annual observations from 1970 to 2017 (a different range for each country) employing the Fourier bootstrap ARDL cointegration method developed by Yilanci et al. (2020) and the Fourier bootstrap Toda–Yamamoto causality method developed by Nazlioglu et al. (2016). In the cointegration approach, an additional F-test provides better insights to define degenerate cases and the bootstrap test performance is powerful than the asymptotic test. In this context, Fourier bootstrap ARDL test results revealed that there is a long-term relationship between ecological footprint and economic growth, energy consumption, and economic globalization in seven countries—namely, Canada, China, Germany, India, Indonesia, Iran, and Saudi Arabia. According to long-run coefficients, in general, economic growth and energy consumption have negative effects on ecological footprint, whereas economic globalization has a positive effect on the ecological footprint for these countries. To evaluate it more specifically, (i) real gross domestic product per capita has positive and statistically significant coefficients on the ecological footprint in China, India, Indonesia, Iran, and Saudi Arabia, except for Germany. (ii) Energy consumption per capita also has positive and statistically significant coefficients on the ecological footprint in China, Germany, Iran, and Saudi Arabia, except for Indonesia. (iii) Finally, the economic globalization process has negative and statistically significant coefficients on the ecological footprint in Canada, China, India, and Saudi Arabia, except for Indonesia. On the other hand, Fourier bootstrap Toda–Yamamoto causality test results show a mixed character. Governments should take action to reduce the negative effects of the climate crisis as immediate as possible, which has been widely expressed recently. Among these, increasing the use of renewable energy sources and new carbon-free technologies in the production process appears as important policy tools.
Doviz kuru rejimleri ekonomi literaturunde tartismalarin surekli odak noktasi olmustur. Bu tartis... more Doviz kuru rejimleri ekonomi literaturunde tartismalarin surekli odak noktasi olmustur. Bu tartismalarin temelinde, kur rejimlerinin ekonomik istikrar ve buyume uzerindeki etkisi bulunmaktadir.Ekonomi teorisi, kur rejiminin, orta vadede, dogrudan ve dolayli olarak, istikrar ve buyume uzerinde etkili olabiliecegini gostermektedir.Kur rejiminin ekonomi uzerinde etkili olacagi genel olarak kabul gormusken, hangi kur rejiminin daha iyi oldugu konusunda iktisatcilar arasinda gorus birligi soz konusu degildir. Bu calismanin amaci ulke ekonomilerinin, 1980 sonrasi yasanan liberalizasyon dalgasiyla beraber, ihracat odakli yeniden yapilanmalari sonucunda doviz kuru ve belirlenmesinde kullanilan sistemlerin giderek daha fazla onem kazanmasina bagli olarak, tarihsel acidan 19. Yy‟in sonundan itibaren uygulanan doviz kuru sistemlerini tarihsel bir bakis acisiyla incelemektir. Calisma bu amacla bes ana bolumden olusmaktadir. Sirasiyla, Altin standardi, savas arasi dengesizlik donemi, Bretton-Woo...
Insaat sektoru bina ve bina disi insaat ayrimi basta olmak uzere karayolu, demiryolu, havayolu, l... more Insaat sektoru bina ve bina disi insaat ayrimi basta olmak uzere karayolu, demiryolu, havayolu, liman, baraj, kopruler vb. altyapi yatirimlarini da icine alan oldukca genis kapsamli bir iktisadi faaliyet koludur. Kullandigi girdiler ve bu girdilerin cesitliligi acisindan geri besleme etkilerinin cok guclu oldugu ve istihdama katkisi acisindan da ekonomik buyumenin yakalanmasi ve surdurulmesinde oldukca onemli bir rol ustlenmektedir. Ayrica kamu ve ozel sektor eliyle yurutulen insaat sektoru bir butun olarak diger mal ve hizmetlerin uretilebilmesi icin gerekli olan altyapiyi ve ustyapiyi saglamaktadir. Bu nedenle, bu calismanin amaci kamu ve ozel sektor tarafindan insaat sektorune yapilan harcamalarin ekonomik buyume uzerindeki etkilerini Turkiye ekonomisi acisindan incelemek ve degerlendirmektir. Calismada es butunlesme testlerinin gucunu arttirmak amaciyla Bayer ve Hanck tarafindan gelistirilen es butunlesme testi kullanilmistir. Serilerin birinci dereceden butunlesik oldugu tespit...
1980’lerden sonra hizla birbirlerine entegre olan finans piyasalari, uluslararasi sermaye hareket... more 1980’lerden sonra hizla birbirlerine entegre olan finans piyasalari, uluslararasi sermaye hareketlerinin yonunun degismesine neden olmustur. Gelismekte olan ulkeler, yabanci yatirimlari cekebilmek icin, cesitli uygulamalarla ulkelerini cazip hale getirme rekabeti icindeyken, gelismis ekonomiler ise bir yandan sermaye ihrac edip, bir yandan da DYY’yi en cok cezbeden ulkeler olmuslardir. Bu calismanin amaci; DYY’nin belirleyicilerinin 12 ust orta gelirli ulke grubu ve 22 yuksek gelirli OECD ulke grubu icin ayri ayri analizinin yapilmasi ve bu iki gelismislik duzeyindeki ulke grubunun DYY belirleyicilerinin arasindaki farkliliklarin ortaya konmasidir. Bu amacla calismada; 2005-2013 arasi yillik verilerle oncelikle Faktor Analizi (FA) yapilarak elde edilen sonuclar, panel veri analizi (uygun genellestirilmis en kucuk kareler yontemi- FGLS) cercevesinde incelenmistir. Elde edilen sonuclara gore; ust orta gelirli ulkeler grubunda cari denge ve kamu yatirimlari birbirini destekler nitelik...
International Journal of Economics and Financial Issues, 2016
Changes occurring in the health sector and in terms of society within the last 100 years in the w... more Changes occurring in the health sector and in terms of society within the last 100 years in the world has extended the life expectations at the time of birth and decreased the birth rates. These changes have been experienced especially in developed countries rather than the underdeveloped and developing countries. The aim of this study is to make the determination of the economic effects of growth by using panel data analysis method for 2000-2014 period in 19 developed countries consisting of USA, Canada, England, Germany, France, Japan, Belgium, Australia, Luxembourg, Switzerland and Denmark. The panel corrected standard errors regression test results show that the income per capita is directly proportional with the income per worker and labour force total participation rate (LFTP). So when the average of age increases LFTP decreases and this affects negatively the national income of countries
Business and Economics Research Journal, 2018
Öz: Bu çalışmada gelişmekte olan ülkelerde politik istikrarın ekonomik büyüme üzerine olan etkisi... more Öz: Bu çalışmada gelişmekte olan ülkelerde politik istikrarın ekonomik büyüme üzerine olan etkisi 1996-2016 arası döneme ait yıllık veri seti kullanılarak incelenmiştir. Panel veri analiz yönteminin kullanıldığı çalışmada, gelişmekte olan ülkelerde politik istikrarın ekonomik büyüme üzerinde pozitif rol oynadığı tespit edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre politik istikrardaki %1'lik artış ekonomik büyümeyi %1.27 arttırmaktadır. Ayrıca modelin tahmin bulgularına göre ekonomik büyümenin, işsizlik oranı, enflasyon oranı ve hükümet harcamaları ile negatif; dışa açıklık ile pozitif ilişkili olduğu belirlenmiştir.
Applied Economics and Finance, 2017
Since the first days of its existence, the humanity had been using natural resources to meet its ... more Since the first days of its existence, the humanity had been using natural resources to meet its needs. Especially along with the globalization period as a result of the Industrial Revolution and the rapid development of communication technologies within the last fifty years, the production has increased significantly in the world and has created negative effects on the environment. The leading adverse effects involve the emission of greenhouse gases and the global warming, which stem from the energy supply of fossil fuels as the main inputs of production. The global warming can be described as an increase in temperature worldwide. Irreversibility is the most important feature of the global warming. Therefore, in the absence of objective measures, the future costs would be much higher than the current ones. For this reason, governments need to take various measures to reduce the volume of emissions. The most important of these measures is carbon taxes. Carbon taxation encourages ind...
Business and Economics Research Journal, 2021
Bu çalışma, Morgan Stanley tarafından yapılan ülke sınıflandırmasından hareketle, kırılgan ekonom... more Bu çalışma, Morgan Stanley tarafından yapılan ülke sınıflandırmasından hareketle, kırılgan ekonomiler grubuna dahil olan beş ülke için finansal gelişme düzeyinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisini araştırmayı amaçlamaktadır. 1980-2017 dönemleri için yıllık gözlemlerin dahil edildiği çalışmada, Shin eşbütünleşme, Fourier Shin eşbütünleşme ve Toda-Yamamoto nedensellik analizleri gerçekleştirilmiştir. Fourier Shin eşbütünleşme testinden elde edilen bulgular Endonezya dışında yer alan dört ülke (Brezilya, Güney Afrika, Hindistan ve Türkiye) için ekonomik büyüme ile finansal gelişme, sabit sermaye stoku ve insani gelişme endeksi değişkenleri arasında uzun dönemli bir ilişkinin varlığını ortaya koymaktadır. Diğer taraftan Shin eşbütünleşme testi ise Brezilya, Endonezya ve Güney Afrika için eşbütünleşme ilişkisinin varlığına işaret etmektedir. Dinamik en küçük kareler tahmincisi, Brezilya dışında yer alan ülkelerin tamamı (Endonezya, Hindistan, Güney Afrika ve Türkiye) için finansal gelişmenin ekonomik büyüme üzerinde pozitif ve istatistiksel olarak anlamlı katsayılara sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Bununla birlikte Toda-Yamamoto nedensellik analizi ile sadece Endonezya ve Güney Afrika ülkeleri için finansal gelişme düzeyinden ekonomik büyümeye doğru tek yönlü nedensellik ilişkisinin varlığı tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular temel olarak finansal gelişme düzeyinin kırılgan ekonomilerin sürdürülebilir büyüme süreçlerinde oldukça önemli bir parametre olduğuna işaret etmektedir.
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2017
Artan sanayileşme ile birlikte, enerjiye duyulan ihtiyaç artmakta ve enerji konusu ülke ekonomile... more Artan sanayileşme ile birlikte, enerjiye duyulan ihtiyaç artmakta ve enerji konusu ülke ekonomilerinde giderek daha önemli bir konuma gelmektedir. Artan enerji talepleri; büyümenin göstergesi olarak değerlendirilirken, enerjide dışa bağımlı olan ülkeler için cari açık sorununu da gündeme getirmektedir. Enerji ihtiyacının büyük kısmının ise petrol ürünlerine bağlı olarak gerçekleşmesi ve birçok sektörde petrol ürünlerinin yüksek oranda kullanılması, artan petrol ithalatı ile cari açık arasındaki ilişkiyi daha ilgi çekici kılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, Türkiye'nin de dahil olduğu 11 OECD ülkesi (Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Fransa, Almanya, İrlanda, İtalya, Portekiz, İspanya, İsveç, Türkiye ve Birleşik Krallık) için, cari işlemler açığının nedenlerini panel veri metodolojisi kullanılarak En Uygun Genelleştirilmiş En Küçük Kareler Yöntemi (FGLS; Feasible Generalized Least Square) yardımıyla, 2000-2013 dönemi yıllık verileriyle analiz etmektir. Çalışmanın ampirik kanıtlarına göre, gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH), ithal petrol miktarı ve finansal gelişmişlik düzeyi ile cari açık arasında pozitif yönlü bir ilişki mevcut olup cari açığa en yüksek etkiyi ithal petrol miktarı yapmaktadır. Buna göre cari açık sorunu olan ülkelerde petrol ürünlerine bağımlılığın bu sorunun daha da derinleşmesine neden olacağı ve ekonomik dengeler üzerinde olumsuz etkilere yol açacağı için, ülkelerin petrol bağımlılığını azaltmaya yönelik düzenlemeler yapması ve alternatif arayışlara yönelmesi önerilebilir.
Fiscaoeconomia, 2017
After the collapse of Bretton-Woods system in 1973, many countries adopted the floating exchange ... more After the collapse of Bretton-Woods system in 1973, many countries adopted the floating exchange rate regime. This situation led to fluctation and uncertainties in the exchange rates. There are number of studies that analyze the effect of Exchange rate volatility on trade flows but previous studies cannot obtain results about sectoral base due to the lack of disaggregated data sets. This study investigates the effects of exchange rate volatility on trade flows in Turkey. For this purpose using annual data covers the period 2002-2013. Exports to 15 European countries and imports from 15 European countries are analyzed by panel methodology. According to the test results, export sectors are negatively affected; import sectors are both positively and negatively affected from exchange rate volatility.
Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2018
Bu makalede Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat bölüm... more Bu makalede Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat bölümü üst sınıf lisans öğrencilerinin sayısal derslerdeki başarısını etkileyen faktörlerin neler olduğu araştırılmıştır. Bu amaçla regresyon analizi ve faktör analizi yöntemleri kullanılmıştır. Ayrıca, eğitimsel açıklayıcı değişkenlerinin genel not ortalaması ile ilişkisi incelenmiştir.
Sosyoekonomi, 2017
The aim of this study is to conduct research about the relation of carbon dioxide emission (2), e... more The aim of this study is to conduct research about the relation of carbon dioxide emission (2), economic growth (GDP) and crude oil consumption (OIL) in Turkey with the cointegration test. For this reason the ARDL Bound Testing approach developed by Pesaran et.al. has been used for the 1985-2014 period. The test results indicate the existence of a long term relationship among the variables with the elasticity values 0.80 for economic growth and 0.11 for energy consumption. Acquired long term coefficients show a significant relationship among 2 emission, GDP and OIL. In other words, it has been determined that economic growth and energy consumption increased environmental pollution, however economic growth harmed the environment more than energy consumption.
Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2017
Using a dataset covering January-1996 and December-2015 period, this study tests the convergence ... more Using a dataset covering January-1996 and December-2015 period, this study tests the convergence hypothesis for the major tourism markets of Turkey. In this context, Kwiatkowski-Phillips-Schmidt-Shin (KPSS) test developed through the Fourier function is employed. This test does not lose power due to unknown number, form, and locations of structural breaks. Findings show that the series of 6
Eurasian Academy of Sciences Social Sciences Journal, 2015
At the second half of the 20th century, all of the world has witnessed a liberalization wave. The... more At the second half of the 20th century, all of the world has witnessed a liberalization wave. The developing countries are influenced and adopted an export oriented industrialization program instead of an import oriented industrialization program. Export revenues, which are rising in recent years, are becoming one of the most important income resource of these countries. While portion of the export gains in the national income are increasing, export is getting a very substantial variable. However, world trade has experienced a tremendous transformation. Distance is still the main variable for describing this evolution, despite the presence of today's developed communication and transportation technologies. Gravity model is the most used method for observing the factors that affecting the external trade. As a result of the gravity model analysis, effect of the distance to Turkey's export is determining positive but too low. Main reasons of the positive coefficient is the rapid transition at the transportation and communication technologies and West European countries are being the fundamental markets of Turkey. Additioanlly, national incomes of the export markets, economic freedom in both Turkey and importing countries and population of Turkey is found statistically significant and positive. However, no effect is identifying of the export market population to Turkey's export.
Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi (AKAD), 2015
The main aim of this paper is to investigate the validity of the purchasing power parity (PPP) hy... more The main aim of this paper is to investigate the validity of the purchasing power parity (PPP) hypothesis for BRICS countries, by using both Kapetanios et al. (KSS) and rolling KSS unit root tests. By adopting the rolling unit root test, the study aims to determine episodic characteristics of the real exchange rates. The results of the KSS unit root test show that the PPP hypothesis is not valid for the entire countires. On the other hand, the study has found evidence of the validity of PPP for only short time of periods by using rolling KSS.
Uluslararası Ekonomi ve Yenilik Dergisi, 2015
Literatürde son yıllarda hız kazanan finansal gelişmenin, cari açık üzerinde etkisi olduğu görüşü... more Literatürde son yıllarda hız kazanan finansal gelişmenin, cari açık üzerinde etkisi olduğu görüşünün yanı sıra, cari açıkta meydana gelen artışın finansal araçlara talebi arttırarak finansal gelişmeye katkı sağladığı görüşü de mevcuttur. Bu doğrultuda çalışmanın temel amacı; cari açık ile finansal gelişme arasındaki nedenselliğin varlığının araştırılması ve daha sonrasında, varsa bu nedenselliğin etkisinin belirlenmesidir. Bu nedenle 24 OECD ülkesi için 1995-2012 yılları arasında cari açık ve finansal gelişmişlik arasındaki ilişkinin yönü Dumitrescu-Hurlin panel nedensellik testi ile belirlenmiş, elde edilen sonuç doğrultusunda oluşturulan modelde değişkenlere ilişkin kısa dönem katsayılar Uygulanabilir En Küçük Kareler (FGLS) yöntemi ile hesaplanmıştır. Yapılan analiz sonucunda, cari açığın finansal gelişme üzerinde etkisine rastlanmamış, ancak finansal gelişmenin cari açık üzerinde negatif etkisi olduğu tespit edilmiştir.
the Journal of Academic Social Sciences, 2015
The ecological footprint has currently become a highly popular environmental performance indicato... more The ecological footprint has currently become a highly popular environmental performance indicator. It provides the basis for setting goals, identifying options for action, and tracking progress toward stated goals. Because the examination of the existence of convergence is important for the climate change protection of the earth, the convergence of ecological footprint and its subcomponents are a major concern for scholars and policymakers.To this end, the aim of this study is to investigate the stochastic convergence of ecological footprint and its subcomponents. We employ the recently developed Hepsag (2021) unit root test that allow nonlinearity and smooth structural change simultaneously to study stochastic convergence in per capita ecological footprint over the period 1961–20118 for the most polluting countries. The results provide mixed evidence of the presence of stochastic convergence in conventional unit root tests such as ADF, KPSS and Fourier KPSS. According to the Hepsa...
Effective Public Administration Strategies for Global "New Normal"
TEZ10880Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2015.Kaynakça (s. 119-129) var.xi, 130 s. ... more TEZ10880Tez (Doktora) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2015.Kaynakça (s. 119-129) var.xi, 130 s. : tablo ; 29 cm.1973 yılında Bretton-Woods sisteminin çökmesinin ardından, birçok ülke kurlarını dalgalanmaya bırakmıştır. Bu durum, döviz kurlarında dalgalanma ve belirsizlikleri beraberinde getirmiştir. Döviz kurlarındaki oynaklığın, ticaret akımları üzerindeki etkileri hem teorik hem de ampirik alanda araştırma konusu olmuştur. Ancak bu çalışmadan önceki çalışmalar yöntem olarak toplulaştırılmış veri setleri ile çalışmalarından dolayı, sektör bazında sonuçlar vermekte yetersiz kalmıştır. Bu çalışmada döviz kuru oynaklığının ticaret akımları üzerindeki etkileri incelenmektedir. Bu amaçla 2002-2013 yıllarını kapsayan yıllık veriler kullanılarak, döviz kuru oynaklığı, GARCH modeli ile tahmin edilmektedir. Daha sonra panel metodolojisi kullanılarak 15 Avrupa Birliği üyesi ülkeye yapılan ihracat ve aynı ülkelerden yapılan ithalat Uluslararası Standart Ticaret Sınıflaması Revizyon 3 kullanı...
Environmental Science and Pollution Research
The aim of this study is to investigate the impacts of economic growth, energy consumption, and t... more The aim of this study is to investigate the impacts of economic growth, energy consumption, and the economic globalization process on ecological footprints in the top 10 countries that cause the highest carbon dioxide emissions in the world. The analyses were conducted on annual observations from 1970 to 2017 (a different range for each country) employing the Fourier bootstrap ARDL cointegration method developed by Yilanci et al. (2020) and the Fourier bootstrap Toda–Yamamoto causality method developed by Nazlioglu et al. (2016). In the cointegration approach, an additional F-test provides better insights to define degenerate cases and the bootstrap test performance is powerful than the asymptotic test. In this context, Fourier bootstrap ARDL test results revealed that there is a long-term relationship between ecological footprint and economic growth, energy consumption, and economic globalization in seven countries—namely, Canada, China, Germany, India, Indonesia, Iran, and Saudi Arabia. According to long-run coefficients, in general, economic growth and energy consumption have negative effects on ecological footprint, whereas economic globalization has a positive effect on the ecological footprint for these countries. To evaluate it more specifically, (i) real gross domestic product per capita has positive and statistically significant coefficients on the ecological footprint in China, India, Indonesia, Iran, and Saudi Arabia, except for Germany. (ii) Energy consumption per capita also has positive and statistically significant coefficients on the ecological footprint in China, Germany, Iran, and Saudi Arabia, except for Indonesia. (iii) Finally, the economic globalization process has negative and statistically significant coefficients on the ecological footprint in Canada, China, India, and Saudi Arabia, except for Indonesia. On the other hand, Fourier bootstrap Toda–Yamamoto causality test results show a mixed character. Governments should take action to reduce the negative effects of the climate crisis as immediate as possible, which has been widely expressed recently. Among these, increasing the use of renewable energy sources and new carbon-free technologies in the production process appears as important policy tools.
Doviz kuru rejimleri ekonomi literaturunde tartismalarin surekli odak noktasi olmustur. Bu tartis... more Doviz kuru rejimleri ekonomi literaturunde tartismalarin surekli odak noktasi olmustur. Bu tartismalarin temelinde, kur rejimlerinin ekonomik istikrar ve buyume uzerindeki etkisi bulunmaktadir.Ekonomi teorisi, kur rejiminin, orta vadede, dogrudan ve dolayli olarak, istikrar ve buyume uzerinde etkili olabiliecegini gostermektedir.Kur rejiminin ekonomi uzerinde etkili olacagi genel olarak kabul gormusken, hangi kur rejiminin daha iyi oldugu konusunda iktisatcilar arasinda gorus birligi soz konusu degildir. Bu calismanin amaci ulke ekonomilerinin, 1980 sonrasi yasanan liberalizasyon dalgasiyla beraber, ihracat odakli yeniden yapilanmalari sonucunda doviz kuru ve belirlenmesinde kullanilan sistemlerin giderek daha fazla onem kazanmasina bagli olarak, tarihsel acidan 19. Yy‟in sonundan itibaren uygulanan doviz kuru sistemlerini tarihsel bir bakis acisiyla incelemektir. Calisma bu amacla bes ana bolumden olusmaktadir. Sirasiyla, Altin standardi, savas arasi dengesizlik donemi, Bretton-Woo...
Insaat sektoru bina ve bina disi insaat ayrimi basta olmak uzere karayolu, demiryolu, havayolu, l... more Insaat sektoru bina ve bina disi insaat ayrimi basta olmak uzere karayolu, demiryolu, havayolu, liman, baraj, kopruler vb. altyapi yatirimlarini da icine alan oldukca genis kapsamli bir iktisadi faaliyet koludur. Kullandigi girdiler ve bu girdilerin cesitliligi acisindan geri besleme etkilerinin cok guclu oldugu ve istihdama katkisi acisindan da ekonomik buyumenin yakalanmasi ve surdurulmesinde oldukca onemli bir rol ustlenmektedir. Ayrica kamu ve ozel sektor eliyle yurutulen insaat sektoru bir butun olarak diger mal ve hizmetlerin uretilebilmesi icin gerekli olan altyapiyi ve ustyapiyi saglamaktadir. Bu nedenle, bu calismanin amaci kamu ve ozel sektor tarafindan insaat sektorune yapilan harcamalarin ekonomik buyume uzerindeki etkilerini Turkiye ekonomisi acisindan incelemek ve degerlendirmektir. Calismada es butunlesme testlerinin gucunu arttirmak amaciyla Bayer ve Hanck tarafindan gelistirilen es butunlesme testi kullanilmistir. Serilerin birinci dereceden butunlesik oldugu tespit...
1980’lerden sonra hizla birbirlerine entegre olan finans piyasalari, uluslararasi sermaye hareket... more 1980’lerden sonra hizla birbirlerine entegre olan finans piyasalari, uluslararasi sermaye hareketlerinin yonunun degismesine neden olmustur. Gelismekte olan ulkeler, yabanci yatirimlari cekebilmek icin, cesitli uygulamalarla ulkelerini cazip hale getirme rekabeti icindeyken, gelismis ekonomiler ise bir yandan sermaye ihrac edip, bir yandan da DYY’yi en cok cezbeden ulkeler olmuslardir. Bu calismanin amaci; DYY’nin belirleyicilerinin 12 ust orta gelirli ulke grubu ve 22 yuksek gelirli OECD ulke grubu icin ayri ayri analizinin yapilmasi ve bu iki gelismislik duzeyindeki ulke grubunun DYY belirleyicilerinin arasindaki farkliliklarin ortaya konmasidir. Bu amacla calismada; 2005-2013 arasi yillik verilerle oncelikle Faktor Analizi (FA) yapilarak elde edilen sonuclar, panel veri analizi (uygun genellestirilmis en kucuk kareler yontemi- FGLS) cercevesinde incelenmistir. Elde edilen sonuclara gore; ust orta gelirli ulkeler grubunda cari denge ve kamu yatirimlari birbirini destekler nitelik...
International Journal of Economics and Financial Issues, 2016
Changes occurring in the health sector and in terms of society within the last 100 years in the w... more Changes occurring in the health sector and in terms of society within the last 100 years in the world has extended the life expectations at the time of birth and decreased the birth rates. These changes have been experienced especially in developed countries rather than the underdeveloped and developing countries. The aim of this study is to make the determination of the economic effects of growth by using panel data analysis method for 2000-2014 period in 19 developed countries consisting of USA, Canada, England, Germany, France, Japan, Belgium, Australia, Luxembourg, Switzerland and Denmark. The panel corrected standard errors regression test results show that the income per capita is directly proportional with the income per worker and labour force total participation rate (LFTP). So when the average of age increases LFTP decreases and this affects negatively the national income of countries
Business and Economics Research Journal, 2018
Öz: Bu çalışmada gelişmekte olan ülkelerde politik istikrarın ekonomik büyüme üzerine olan etkisi... more Öz: Bu çalışmada gelişmekte olan ülkelerde politik istikrarın ekonomik büyüme üzerine olan etkisi 1996-2016 arası döneme ait yıllık veri seti kullanılarak incelenmiştir. Panel veri analiz yönteminin kullanıldığı çalışmada, gelişmekte olan ülkelerde politik istikrarın ekonomik büyüme üzerinde pozitif rol oynadığı tespit edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre politik istikrardaki %1'lik artış ekonomik büyümeyi %1.27 arttırmaktadır. Ayrıca modelin tahmin bulgularına göre ekonomik büyümenin, işsizlik oranı, enflasyon oranı ve hükümet harcamaları ile negatif; dışa açıklık ile pozitif ilişkili olduğu belirlenmiştir.
Applied Economics and Finance, 2017
Since the first days of its existence, the humanity had been using natural resources to meet its ... more Since the first days of its existence, the humanity had been using natural resources to meet its needs. Especially along with the globalization period as a result of the Industrial Revolution and the rapid development of communication technologies within the last fifty years, the production has increased significantly in the world and has created negative effects on the environment. The leading adverse effects involve the emission of greenhouse gases and the global warming, which stem from the energy supply of fossil fuels as the main inputs of production. The global warming can be described as an increase in temperature worldwide. Irreversibility is the most important feature of the global warming. Therefore, in the absence of objective measures, the future costs would be much higher than the current ones. For this reason, governments need to take various measures to reduce the volume of emissions. The most important of these measures is carbon taxes. Carbon taxation encourages ind...
Business and Economics Research Journal, 2021
Bu çalışma, Morgan Stanley tarafından yapılan ülke sınıflandırmasından hareketle, kırılgan ekonom... more Bu çalışma, Morgan Stanley tarafından yapılan ülke sınıflandırmasından hareketle, kırılgan ekonomiler grubuna dahil olan beş ülke için finansal gelişme düzeyinin ekonomik büyüme üzerindeki etkisini araştırmayı amaçlamaktadır. 1980-2017 dönemleri için yıllık gözlemlerin dahil edildiği çalışmada, Shin eşbütünleşme, Fourier Shin eşbütünleşme ve Toda-Yamamoto nedensellik analizleri gerçekleştirilmiştir. Fourier Shin eşbütünleşme testinden elde edilen bulgular Endonezya dışında yer alan dört ülke (Brezilya, Güney Afrika, Hindistan ve Türkiye) için ekonomik büyüme ile finansal gelişme, sabit sermaye stoku ve insani gelişme endeksi değişkenleri arasında uzun dönemli bir ilişkinin varlığını ortaya koymaktadır. Diğer taraftan Shin eşbütünleşme testi ise Brezilya, Endonezya ve Güney Afrika için eşbütünleşme ilişkisinin varlığına işaret etmektedir. Dinamik en küçük kareler tahmincisi, Brezilya dışında yer alan ülkelerin tamamı (Endonezya, Hindistan, Güney Afrika ve Türkiye) için finansal gelişmenin ekonomik büyüme üzerinde pozitif ve istatistiksel olarak anlamlı katsayılara sahip olduğunu ortaya koymaktadır. Bununla birlikte Toda-Yamamoto nedensellik analizi ile sadece Endonezya ve Güney Afrika ülkeleri için finansal gelişme düzeyinden ekonomik büyümeye doğru tek yönlü nedensellik ilişkisinin varlığı tespit edilmiştir. Elde edilen bulgular temel olarak finansal gelişme düzeyinin kırılgan ekonomilerin sürdürülebilir büyüme süreçlerinde oldukça önemli bir parametre olduğuna işaret etmektedir.
Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2017
Artan sanayileşme ile birlikte, enerjiye duyulan ihtiyaç artmakta ve enerji konusu ülke ekonomile... more Artan sanayileşme ile birlikte, enerjiye duyulan ihtiyaç artmakta ve enerji konusu ülke ekonomilerinde giderek daha önemli bir konuma gelmektedir. Artan enerji talepleri; büyümenin göstergesi olarak değerlendirilirken, enerjide dışa bağımlı olan ülkeler için cari açık sorununu da gündeme getirmektedir. Enerji ihtiyacının büyük kısmının ise petrol ürünlerine bağlı olarak gerçekleşmesi ve birçok sektörde petrol ürünlerinin yüksek oranda kullanılması, artan petrol ithalatı ile cari açık arasındaki ilişkiyi daha ilgi çekici kılmaktadır. Bu çalışmanın amacı, Türkiye'nin de dahil olduğu 11 OECD ülkesi (Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Fransa, Almanya, İrlanda, İtalya, Portekiz, İspanya, İsveç, Türkiye ve Birleşik Krallık) için, cari işlemler açığının nedenlerini panel veri metodolojisi kullanılarak En Uygun Genelleştirilmiş En Küçük Kareler Yöntemi (FGLS; Feasible Generalized Least Square) yardımıyla, 2000-2013 dönemi yıllık verileriyle analiz etmektir. Çalışmanın ampirik kanıtlarına göre, gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH), ithal petrol miktarı ve finansal gelişmişlik düzeyi ile cari açık arasında pozitif yönlü bir ilişki mevcut olup cari açığa en yüksek etkiyi ithal petrol miktarı yapmaktadır. Buna göre cari açık sorunu olan ülkelerde petrol ürünlerine bağımlılığın bu sorunun daha da derinleşmesine neden olacağı ve ekonomik dengeler üzerinde olumsuz etkilere yol açacağı için, ülkelerin petrol bağımlılığını azaltmaya yönelik düzenlemeler yapması ve alternatif arayışlara yönelmesi önerilebilir.
Fiscaoeconomia, 2017
After the collapse of Bretton-Woods system in 1973, many countries adopted the floating exchange ... more After the collapse of Bretton-Woods system in 1973, many countries adopted the floating exchange rate regime. This situation led to fluctation and uncertainties in the exchange rates. There are number of studies that analyze the effect of Exchange rate volatility on trade flows but previous studies cannot obtain results about sectoral base due to the lack of disaggregated data sets. This study investigates the effects of exchange rate volatility on trade flows in Turkey. For this purpose using annual data covers the period 2002-2013. Exports to 15 European countries and imports from 15 European countries are analyzed by panel methodology. According to the test results, export sectors are negatively affected; import sectors are both positively and negatively affected from exchange rate volatility.
Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2018
Bu makalede Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat bölüm... more Bu makalede Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat bölümü üst sınıf lisans öğrencilerinin sayısal derslerdeki başarısını etkileyen faktörlerin neler olduğu araştırılmıştır. Bu amaçla regresyon analizi ve faktör analizi yöntemleri kullanılmıştır. Ayrıca, eğitimsel açıklayıcı değişkenlerinin genel not ortalaması ile ilişkisi incelenmiştir.
Sosyoekonomi, 2017
The aim of this study is to conduct research about the relation of carbon dioxide emission (2), e... more The aim of this study is to conduct research about the relation of carbon dioxide emission (2), economic growth (GDP) and crude oil consumption (OIL) in Turkey with the cointegration test. For this reason the ARDL Bound Testing approach developed by Pesaran et.al. has been used for the 1985-2014 period. The test results indicate the existence of a long term relationship among the variables with the elasticity values 0.80 for economic growth and 0.11 for energy consumption. Acquired long term coefficients show a significant relationship among 2 emission, GDP and OIL. In other words, it has been determined that economic growth and energy consumption increased environmental pollution, however economic growth harmed the environment more than energy consumption.
Ömer Halisdemir Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dergisi, 2017
Using a dataset covering January-1996 and December-2015 period, this study tests the convergence ... more Using a dataset covering January-1996 and December-2015 period, this study tests the convergence hypothesis for the major tourism markets of Turkey. In this context, Kwiatkowski-Phillips-Schmidt-Shin (KPSS) test developed through the Fourier function is employed. This test does not lose power due to unknown number, form, and locations of structural breaks. Findings show that the series of 6
Eurasian Academy of Sciences Social Sciences Journal, 2015
At the second half of the 20th century, all of the world has witnessed a liberalization wave. The... more At the second half of the 20th century, all of the world has witnessed a liberalization wave. The developing countries are influenced and adopted an export oriented industrialization program instead of an import oriented industrialization program. Export revenues, which are rising in recent years, are becoming one of the most important income resource of these countries. While portion of the export gains in the national income are increasing, export is getting a very substantial variable. However, world trade has experienced a tremendous transformation. Distance is still the main variable for describing this evolution, despite the presence of today's developed communication and transportation technologies. Gravity model is the most used method for observing the factors that affecting the external trade. As a result of the gravity model analysis, effect of the distance to Turkey's export is determining positive but too low. Main reasons of the positive coefficient is the rapid transition at the transportation and communication technologies and West European countries are being the fundamental markets of Turkey. Additioanlly, national incomes of the export markets, economic freedom in both Turkey and importing countries and population of Turkey is found statistically significant and positive. However, no effect is identifying of the export market population to Turkey's export.
Akademik Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi (AKAD), 2015
The main aim of this paper is to investigate the validity of the purchasing power parity (PPP) hy... more The main aim of this paper is to investigate the validity of the purchasing power parity (PPP) hypothesis for BRICS countries, by using both Kapetanios et al. (KSS) and rolling KSS unit root tests. By adopting the rolling unit root test, the study aims to determine episodic characteristics of the real exchange rates. The results of the KSS unit root test show that the PPP hypothesis is not valid for the entire countires. On the other hand, the study has found evidence of the validity of PPP for only short time of periods by using rolling KSS.
Uluslararası Ekonomi ve Yenilik Dergisi, 2015
Literatürde son yıllarda hız kazanan finansal gelişmenin, cari açık üzerinde etkisi olduğu görüşü... more Literatürde son yıllarda hız kazanan finansal gelişmenin, cari açık üzerinde etkisi olduğu görüşünün yanı sıra, cari açıkta meydana gelen artışın finansal araçlara talebi arttırarak finansal gelişmeye katkı sağladığı görüşü de mevcuttur. Bu doğrultuda çalışmanın temel amacı; cari açık ile finansal gelişme arasındaki nedenselliğin varlığının araştırılması ve daha sonrasında, varsa bu nedenselliğin etkisinin belirlenmesidir. Bu nedenle 24 OECD ülkesi için 1995-2012 yılları arasında cari açık ve finansal gelişmişlik arasındaki ilişkinin yönü Dumitrescu-Hurlin panel nedensellik testi ile belirlenmiş, elde edilen sonuç doğrultusunda oluşturulan modelde değişkenlere ilişkin kısa dönem katsayılar Uygulanabilir En Küçük Kareler (FGLS) yöntemi ile hesaplanmıştır. Yapılan analiz sonucunda, cari açığın finansal gelişme üzerinde etkisine rastlanmamış, ancak finansal gelişmenin cari açık üzerinde negatif etkisi olduğu tespit edilmiştir.
the Journal of Academic Social Sciences, 2015
The ecological footprint has currently become a highly popular environmental performance indicato... more The ecological footprint has currently become a highly popular environmental performance indicator. It provides the basis for setting goals, identifying options for action, and tracking progress toward stated goals. Because the examination of the existence of convergence is important for the climate change protection of the earth, the convergence of ecological footprint and its subcomponents are a major concern for scholars and policymakers.To this end, the aim of this study is to investigate the stochastic convergence of ecological footprint and its subcomponents. We employ the recently developed Hepsag (2021) unit root test that allow nonlinearity and smooth structural change simultaneously to study stochastic convergence in per capita ecological footprint over the period 1961–20118 for the most polluting countries. The results provide mixed evidence of the presence of stochastic convergence in conventional unit root tests such as ADF, KPSS and Fourier KPSS. According to the Hepsa...
Bu çalışmanın amacı Türkiye’de karbondioksit emisyonu (CO2), ekonomik büyüme (GDP) ve enerji tüke... more Bu çalışmanın amacı Türkiye’de karbondioksit emisyonu (CO2), ekonomik büyüme (GDP) ve enerji tüketimi (OIL) ilişkisini eşbütünleşme testiyle araştırmaktadır. Bu amaçla Pesaran vd. (2001) tarafından geliştirilmiş olan ARDL Sınır Testi yaklaşımı 1985-2014 dönemi için kullanılmıştır. Test sonuçları ekonomik büyüme için 0.80 ve enerji tüketimi için 0.11 elastikiyet değerleri ile değişkenler arasında uzun dönemli bir ilişkinin varlığını göstermektedir. Elde edilen uzun dönemli katsayılar, CO2 emisyonu ile GDP ve OIL arasında, beklentilerle uyumlu şekilde pozitif ve istatistiki olarak anlamlı bir ilişkiyi göstermektedir. Diğer bir ifadeyle ekonomik büyüme ve enerji tüketiminin uzun dönemde çevre kirliliğini arttırdığı ancak ekonomik büyümenin, enerji tüketimine göre çevreye daha fazla zarar verdiği tespit edilmiştir. Bu amaçla politika yapıcıların çevre kirliliğini önlemek için alternatif enerji kaynaklarıyla beraber, alternatif büyüme modellerini de değerlendirmesi gerekmektedir.