Necmi Çelik | Samsun Ondokuz Mayis University (original) (raw)
Uploads
Drafts by Necmi Çelik
İlk dönem koalisyon hükümetleri Türkiye Cumhuriyeti açısından ayrı bir öneme sahiptir. Çünkü Türk... more İlk dönem koalisyon hükümetleri Türkiye Cumhuriyeti açısından ayrı bir öneme sahiptir. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti, daha önce hiç denenmemiş bir şeyi denemek üzeredir. Koalisyonların varlığı çeşitli Avrupa ülkelerinde bilinmekteydi, lakin daha genç olan Türkiye Cumhuriyeti’nde bu denli bir duruma daha önce rastlanılmamıştır. Bundan dolayı koalisyonlar,
çeşitli anlaşmalarla, karşılıklı çıkar ilişkilerinde kurulmuş, bu çıkarlara uymayan durumlar söz konusu olduğunda da bozulmuştur. İlk dönem koalisyon hükümetlerinde dört yılda dört farklı koalisyon denenmiştir. Bu koalisyonlar sırasıyla şunlardır: CHP-AP (20 Kasım 1961-31 Mayıs
1962), CHP-YTP-CKMP (25 Haziran 1962–25 Aralık 1963), CHP – Bağımsızlar (30 Aralık 1963–13 Şubat 1965), AP-YTP-CKMP-MP (27 Şubat 1965-27 Ekim 1965)
Bu dönemde kurulmuş olan koalisyon hükümetlerinin ortak özelliği, NATO ve CENTO ve BM’ye bağlılık vurgusudur. 1960 ve 1965 yılları arasındaki dış politikada Türkiye bazı önemli olaylar yaşamıştır. Kıbrıs Sorunu, Johnson Mektubu, Küba Krizi, Ankara Antlaşması ve SSCB ile yaşanan yumuşama belirtileri, bu dönemin belli başlı olayları arasındadır.
1961 Anayasası gerek hukukçularca gerek Türk Siyasi tarihçilerine göre en “özgürlükçü” anayasa o... more 1961 Anayasası gerek hukukçularca gerek Türk Siyasi tarihçilerine göre en
“özgürlükçü” anayasa olarak tanımlanmaktadır. Bir “sonuç” olarak ortaya çıkan 1961 Anayasası, bir “sebep” olarak 1982 Anayasasına yol açmıştır. Bu anayasanın bir diğer önemli özelliği ise “referandum” ile kabul edilmesidir. İlk anayasalara nazaran hazırlanan anayasanın halka sunulması, böylece millet iradesinin esas alınması bu döneme tekabül etmektedir. Böylece sonralarında yapılacak olan halk oylamalarına örnek teşkil etmiştir. Referandumlar, Türkiye Cumhuriyeti Tarihinde önemli yer edinmiştir.
Başlıkta bahsi geçen isimler, Aydınlanma Çağı'nın oluşumunda veya sonrasında etkisi, katkısı çok ... more Başlıkta bahsi geçen isimler, Aydınlanma Çağı'nın oluşumunda veya sonrasında etkisi, katkısı çok büyük olan isimlerdir. Bu düşünürlerin en belirgin ortak özellikleri ise, hepsinin "doğa hali" ve "toplum sözleşmesi" konularında fikirleri olmasıdır. Hepsinin bu konular akkında farklı düşünceleri mevcuttur. Bu farklı düşünceleriyle hem bağlı oldukları toplumu hem de diğer toplumları da büyük çapta etkilemişlerdir. Kimi düşünürler birbirlerinin düşüncelerine katkıda bulunarak gelişmesini sağlarken bazıları da bu düşüncelere eleştiri getirerek gelişmesini sağlamıştır. Örneğin Locke ve Rousseau; Fransız İhtilali ve Amerikan
Bağımsızlık Bildirgesinin oluşumunda fikir babaları olmuş, düşünceleri toplumu büyük ölçüde etkilemiştir. Hegel ise doğa haline ve sözleşme fikirlerine farklı bir bakış açısıyla eleştiri getirmiştir. Böylelikle gerek fikirlerin birliğiyle, gerek fikirlerin çatışmasıyla modern siyasal düşüncelerin gelişimi sağlanmıştır.
Ecevit liderliğindeki CHP, ideolojik bakımdan bir evrim geçirmiştir. Önceleri “elit” ve bürokra... more Ecevit liderliğindeki CHP, ideolojik bakımdan bir evrim geçirmiştir. Önceleri
“elit” ve bürokrasiye hitap eden CHP, Ecevit’le birlikte halka hitap etmeye başlamıştı.
Ecevit’e göre CHP, halkın partisiydi ve sadece belirli bir kesime hitap edemezdi. CHP,
tüm kesimleri kucaklayarak bir “birleştirici parti” olmalıydı. Bu hedefe göre çalışan
Ecevit, CHP’yi halkın partisine doğru dönüştürerek birleştirici bir lider olarak öne
çıkmıştır. Neticede halkın nezdinde “Karaoğlan”, “Halkın Çocuğu” ya da “Halkçı
Ecevit” olarak anılmayı başarmıştır. Çalışma Bakanlığı döneminde başlattığı işçi ve
köylü kesime yönelik politikalarını, CHP Genel Başkanlığı ve Başbakanlığı
döneminde geliştirmiştir. Hatta Ecevit’in tüm kesimi kucaklayıcı politikası, günümüz
CHP’sinin de mottosu olmuş, o dönemdeki parti içi ve parti dışı politikalarıyla
günümüz Cumhuriyet Halk Partisi’ne ışık tutmuştur.
İkinci Dünya Savaşı, dünya üzerinde dökülen en kanlı savaşlardan bir tanesidir. Savaşa 60'tan faz... more İkinci Dünya Savaşı, dünya üzerinde dökülen en kanlı savaşlardan bir tanesidir. Savaşa 60'tan fazla ülke katılmış, 60 ila 70 milyon kişinin de hayatını kaybettiği düşünülmektedir. Savaş, Hitler Almanya'sının 1 Eylül 1939 yılında Polonya'yı işgal etmesiyle başlamıştır. 1 Savaşa katılan ülkeler iki gruba ayrılmıştır: Başını Amerika Birleşik Devletleri ve Büyük Britanya'nın çektiği Müttefik Devletler, diğer yanda da başını Hitler Almanya'sı ve Mussolini İtalya'sının çektiği Mihver Devletler. Savaşın sonunda Hitler kaybetmiş, Almanya Müttefik Devletler tarafından bölünmüştür. Birçok ülke, savaşa sadece ismen katılmış, savaşta hiçbir askeri faaliyet göstermemiştir. Bunlardan biri de Türkiye'dir.
Book Reviews by Necmi Çelik
Tarih Kritik Dergisi, 2024
Saltanattan Demokratik Türkiye’ye Kemalizm Tarihinin Ana Hatları, Yazar Georgiy A. Astahov tarafı... more Saltanattan Demokratik Türkiye’ye Kemalizm Tarihinin Ana Hatları, Yazar Georgiy A. Astahov tarafından kaleme alınan bir kitaptır. Kitap, Türkiye’nin modern tarihinde önemli bir dönüm noktası olan Kemalizmi ele almaktadır. Astahov’un kitabı, saltanat döneminden Cumhuriyet’in ilanına, Türkiye’nin siyasi, sosyal ve kültürel evriminin ana hatlarını sunmayı amaçlamaktadır. Kemalizmin ortaya çıkışı, Atatürk’ün liderliği ve reformları, laiklik, ulusçuluk, modernleşme ve demokrasi gibi temel kavramlar kitapta incelenen konular arasında yer alır.
Tarih Kritik Dergisi, 2023
Alman Subayların Hatıralarında Çanakkale kitabı, Dr. Burak Büyüktopçu’nun, 2019’da Ankara Ünivers... more Alman Subayların Hatıralarında Çanakkale kitabı, Dr. Burak Büyüktopçu’nun, 2019’da Ankara Üniversitesinde Prof. Dr. Mehmet Osman Toklu’nun danışmanlığını yaptığı “Çanakkale Savaşı’nda Görev Yapmış Alman Subayların Anı Kitaplarında Türk ve Türkiye İmgesi” isimli doktora tezinden üretilmiştir. Yayımlanma amacı ise ilgili konuya dair tarihî belgelerin sadece Türk tarafından değil, Alman belge ve arşivlerinden de incelemektir. Öyle ki çalışmanın kaynakçasını incelediğimizde Türk Tarih Kurumunun belgelerini, yurt dışındaki üniversitelerin Alman Filolojisi kaynaklarını ve Alman subayların eserlerini görmekteyiz. Bunların yanı sıra kitabın kapağından anlaşılacağı üzere bazı Alman subayların hatıralarındaki Türk imgelemelerine kitapta yer verilmiştir.
Kazım Karabekir 23 Temmuz 1882 tarihinde İstanbul'da doğdu. Kuleli Askeri İdadisi'nde öğrenim gör... more Kazım Karabekir 23 Temmuz 1882 tarihinde İstanbul'da doğdu. Kuleli Askeri İdadisi'nde öğrenim gördü. 1902'de Harbiye Mektebi'ni bitirdi. 1905'te de Erkan-ı Harbiye'den yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu. Bu dönemde İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin kurulmasında büyük rol oynadı. II. Meşrutiyet'in ilanının ardından da Edirne'de bulunan 3. Ordu tümenine atandı. Bunun yanında 31 Mart Ayaklanması'nda da görev aldı. Balkan Savaşları döneminde de Trakya sınır komiseri olarak önemli vazifelerde bulundu. Çanakkale Savaşı'nın başlaması üzerine de cepheye gönderilerek Kerevizdere'de Fransızlar'a karşı üç ay boyunca mücadele etti. 1916 senesinde de Kutü'l-Amare'yi kuşatan 18. Kolordu komutanlığına getirildi. 1918 yılında da Erzincan, Sarıkamış, Kars, Erzurum ve Gümrü bölgelerini Ermeni ile Rus kuvvetlerinden geri aldı. Mondros Ateşkes Anlaşması sırasında da Sadrazam Ahmed İzzet Paşa'nın genelkurmay başkanlığı önerisini kabul etmeyerek Millî Mücadele'ye katıldı. Kurtuluş Savaşı'nda da Doğu cephesi komutanlığı yaptı. 15 Kasım 1920 tarihinde de Ermeni ordusunu büyük bir bozguna uğrattı. Bunun yanında Rus Sovyet Sosyalist Federe Cumhuriyeti'yle de Kars Antlaşması görüşmelerini yürüttü. Daha sonra I. Ordu müfettişliğine tayin edildi. 1923'te de İstanbul milletvekili seçilerek Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi. Öte yandan 17 Kasım 1924'te kurulan Terakkiperver Cumhuriyet
Papers by Necmi Çelik
DergiPark (Istanbul University), Oct 11, 2023
DergiPark (Istanbul University), Jan 15, 2024
Necmi ÇELİK * Saltanattan Demokratik Türkiye'ye Kemalizm Tarihinin Ana Hatları, Yazar Georgiy A. ... more Necmi ÇELİK * Saltanattan Demokratik Türkiye'ye Kemalizm Tarihinin Ana Hatları, Yazar Georgiy A. Astahov tarafından kaleme alınan bir kitaptır. Kitap, Türkiye'nin modern tarihinde önemli bir dönüm noktası olan Kemalizmi ele almaktadır. Astahov'un kitabı, saltanat döneminden Cumhuriyet'in ilanına, Türkiye'nin siyasi, sosyal ve kültürel evriminin ana hatlarını sunmayı amaçlamaktadır. Kemalizmin ortaya çıkışı, Atatürk'ün liderliği ve reformları, laiklik, ulusçuluk, modernleşme ve demokrasi gibi temel kavramlar kitapta incelenen konular arasında yer alır. Kitap, Türkiye'nin yakın tarihini anlamak isteyen okuyuculara, Kemalizmin gelişim sürecini ve ideolojinin etkisini anlatan bir perspektif sunmayı hedeflemektedir. Yazarın araştırmalarına ve analizlerine dayanan kitap, Kemalizmin Türk toplumunda ve siyasetinde nasıl kök saldığını anlamak isteyenler için bir kaynak olabilir. Astahov, kitap boyunca Kemalizmin gelişim sürecini izleyerek, siyasi, ekonomik ve sosyal dönüşümleri detaylı bir şekilde inceler. Kemalizmin, Türk toplumu ve siyaseti üzerindeki etkisini değerlendirirken, bu ideolojinin Türkiye'nin demokratik dönüşümüne nasıl katkıda bulunduğunu da açıklar. Kitap, Türkiye'nin siyasi, sosyal ve kültürel evrimini anlamak isteyenler için genel bir bakış sunarken, Kemalizmin ideolojik temellerini ve uygulanışını incelemektedir. İmgelemeleri bol, dili akademik dilden ziyade halk diline yakındır ve bu yönüyle okuru sıkmayan bir eserdir.
İlk dönem koalisyon hükümetleri Türkiye Cumhuriyeti açısından ayrı bir öneme sahiptir. Çünkü Türk... more İlk dönem koalisyon hükümetleri Türkiye Cumhuriyeti açısından ayrı bir öneme sahiptir. Çünkü Türkiye Cumhuriyeti, daha önce hiç denenmemiş bir şeyi denemek üzeredir. Koalisyonların varlığı çeşitli Avrupa ülkelerinde bilinmekteydi, lakin daha genç olan Türkiye Cumhuriyeti’nde bu denli bir duruma daha önce rastlanılmamıştır. Bundan dolayı koalisyonlar,
çeşitli anlaşmalarla, karşılıklı çıkar ilişkilerinde kurulmuş, bu çıkarlara uymayan durumlar söz konusu olduğunda da bozulmuştur. İlk dönem koalisyon hükümetlerinde dört yılda dört farklı koalisyon denenmiştir. Bu koalisyonlar sırasıyla şunlardır: CHP-AP (20 Kasım 1961-31 Mayıs
1962), CHP-YTP-CKMP (25 Haziran 1962–25 Aralık 1963), CHP – Bağımsızlar (30 Aralık 1963–13 Şubat 1965), AP-YTP-CKMP-MP (27 Şubat 1965-27 Ekim 1965)
Bu dönemde kurulmuş olan koalisyon hükümetlerinin ortak özelliği, NATO ve CENTO ve BM’ye bağlılık vurgusudur. 1960 ve 1965 yılları arasındaki dış politikada Türkiye bazı önemli olaylar yaşamıştır. Kıbrıs Sorunu, Johnson Mektubu, Küba Krizi, Ankara Antlaşması ve SSCB ile yaşanan yumuşama belirtileri, bu dönemin belli başlı olayları arasındadır.
1961 Anayasası gerek hukukçularca gerek Türk Siyasi tarihçilerine göre en “özgürlükçü” anayasa o... more 1961 Anayasası gerek hukukçularca gerek Türk Siyasi tarihçilerine göre en
“özgürlükçü” anayasa olarak tanımlanmaktadır. Bir “sonuç” olarak ortaya çıkan 1961 Anayasası, bir “sebep” olarak 1982 Anayasasına yol açmıştır. Bu anayasanın bir diğer önemli özelliği ise “referandum” ile kabul edilmesidir. İlk anayasalara nazaran hazırlanan anayasanın halka sunulması, böylece millet iradesinin esas alınması bu döneme tekabül etmektedir. Böylece sonralarında yapılacak olan halk oylamalarına örnek teşkil etmiştir. Referandumlar, Türkiye Cumhuriyeti Tarihinde önemli yer edinmiştir.
Başlıkta bahsi geçen isimler, Aydınlanma Çağı'nın oluşumunda veya sonrasında etkisi, katkısı çok ... more Başlıkta bahsi geçen isimler, Aydınlanma Çağı'nın oluşumunda veya sonrasında etkisi, katkısı çok büyük olan isimlerdir. Bu düşünürlerin en belirgin ortak özellikleri ise, hepsinin "doğa hali" ve "toplum sözleşmesi" konularında fikirleri olmasıdır. Hepsinin bu konular akkında farklı düşünceleri mevcuttur. Bu farklı düşünceleriyle hem bağlı oldukları toplumu hem de diğer toplumları da büyük çapta etkilemişlerdir. Kimi düşünürler birbirlerinin düşüncelerine katkıda bulunarak gelişmesini sağlarken bazıları da bu düşüncelere eleştiri getirerek gelişmesini sağlamıştır. Örneğin Locke ve Rousseau; Fransız İhtilali ve Amerikan
Bağımsızlık Bildirgesinin oluşumunda fikir babaları olmuş, düşünceleri toplumu büyük ölçüde etkilemiştir. Hegel ise doğa haline ve sözleşme fikirlerine farklı bir bakış açısıyla eleştiri getirmiştir. Böylelikle gerek fikirlerin birliğiyle, gerek fikirlerin çatışmasıyla modern siyasal düşüncelerin gelişimi sağlanmıştır.
Ecevit liderliğindeki CHP, ideolojik bakımdan bir evrim geçirmiştir. Önceleri “elit” ve bürokra... more Ecevit liderliğindeki CHP, ideolojik bakımdan bir evrim geçirmiştir. Önceleri
“elit” ve bürokrasiye hitap eden CHP, Ecevit’le birlikte halka hitap etmeye başlamıştı.
Ecevit’e göre CHP, halkın partisiydi ve sadece belirli bir kesime hitap edemezdi. CHP,
tüm kesimleri kucaklayarak bir “birleştirici parti” olmalıydı. Bu hedefe göre çalışan
Ecevit, CHP’yi halkın partisine doğru dönüştürerek birleştirici bir lider olarak öne
çıkmıştır. Neticede halkın nezdinde “Karaoğlan”, “Halkın Çocuğu” ya da “Halkçı
Ecevit” olarak anılmayı başarmıştır. Çalışma Bakanlığı döneminde başlattığı işçi ve
köylü kesime yönelik politikalarını, CHP Genel Başkanlığı ve Başbakanlığı
döneminde geliştirmiştir. Hatta Ecevit’in tüm kesimi kucaklayıcı politikası, günümüz
CHP’sinin de mottosu olmuş, o dönemdeki parti içi ve parti dışı politikalarıyla
günümüz Cumhuriyet Halk Partisi’ne ışık tutmuştur.
İkinci Dünya Savaşı, dünya üzerinde dökülen en kanlı savaşlardan bir tanesidir. Savaşa 60'tan faz... more İkinci Dünya Savaşı, dünya üzerinde dökülen en kanlı savaşlardan bir tanesidir. Savaşa 60'tan fazla ülke katılmış, 60 ila 70 milyon kişinin de hayatını kaybettiği düşünülmektedir. Savaş, Hitler Almanya'sının 1 Eylül 1939 yılında Polonya'yı işgal etmesiyle başlamıştır. 1 Savaşa katılan ülkeler iki gruba ayrılmıştır: Başını Amerika Birleşik Devletleri ve Büyük Britanya'nın çektiği Müttefik Devletler, diğer yanda da başını Hitler Almanya'sı ve Mussolini İtalya'sının çektiği Mihver Devletler. Savaşın sonunda Hitler kaybetmiş, Almanya Müttefik Devletler tarafından bölünmüştür. Birçok ülke, savaşa sadece ismen katılmış, savaşta hiçbir askeri faaliyet göstermemiştir. Bunlardan biri de Türkiye'dir.
Tarih Kritik Dergisi, 2024
Saltanattan Demokratik Türkiye’ye Kemalizm Tarihinin Ana Hatları, Yazar Georgiy A. Astahov tarafı... more Saltanattan Demokratik Türkiye’ye Kemalizm Tarihinin Ana Hatları, Yazar Georgiy A. Astahov tarafından kaleme alınan bir kitaptır. Kitap, Türkiye’nin modern tarihinde önemli bir dönüm noktası olan Kemalizmi ele almaktadır. Astahov’un kitabı, saltanat döneminden Cumhuriyet’in ilanına, Türkiye’nin siyasi, sosyal ve kültürel evriminin ana hatlarını sunmayı amaçlamaktadır. Kemalizmin ortaya çıkışı, Atatürk’ün liderliği ve reformları, laiklik, ulusçuluk, modernleşme ve demokrasi gibi temel kavramlar kitapta incelenen konular arasında yer alır.
Tarih Kritik Dergisi, 2023
Alman Subayların Hatıralarında Çanakkale kitabı, Dr. Burak Büyüktopçu’nun, 2019’da Ankara Ünivers... more Alman Subayların Hatıralarında Çanakkale kitabı, Dr. Burak Büyüktopçu’nun, 2019’da Ankara Üniversitesinde Prof. Dr. Mehmet Osman Toklu’nun danışmanlığını yaptığı “Çanakkale Savaşı’nda Görev Yapmış Alman Subayların Anı Kitaplarında Türk ve Türkiye İmgesi” isimli doktora tezinden üretilmiştir. Yayımlanma amacı ise ilgili konuya dair tarihî belgelerin sadece Türk tarafından değil, Alman belge ve arşivlerinden de incelemektir. Öyle ki çalışmanın kaynakçasını incelediğimizde Türk Tarih Kurumunun belgelerini, yurt dışındaki üniversitelerin Alman Filolojisi kaynaklarını ve Alman subayların eserlerini görmekteyiz. Bunların yanı sıra kitabın kapağından anlaşılacağı üzere bazı Alman subayların hatıralarındaki Türk imgelemelerine kitapta yer verilmiştir.
Kazım Karabekir 23 Temmuz 1882 tarihinde İstanbul'da doğdu. Kuleli Askeri İdadisi'nde öğrenim gör... more Kazım Karabekir 23 Temmuz 1882 tarihinde İstanbul'da doğdu. Kuleli Askeri İdadisi'nde öğrenim gördü. 1902'de Harbiye Mektebi'ni bitirdi. 1905'te de Erkan-ı Harbiye'den yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu. Bu dönemde İttihat ve Terakki Cemiyeti'nin kurulmasında büyük rol oynadı. II. Meşrutiyet'in ilanının ardından da Edirne'de bulunan 3. Ordu tümenine atandı. Bunun yanında 31 Mart Ayaklanması'nda da görev aldı. Balkan Savaşları döneminde de Trakya sınır komiseri olarak önemli vazifelerde bulundu. Çanakkale Savaşı'nın başlaması üzerine de cepheye gönderilerek Kerevizdere'de Fransızlar'a karşı üç ay boyunca mücadele etti. 1916 senesinde de Kutü'l-Amare'yi kuşatan 18. Kolordu komutanlığına getirildi. 1918 yılında da Erzincan, Sarıkamış, Kars, Erzurum ve Gümrü bölgelerini Ermeni ile Rus kuvvetlerinden geri aldı. Mondros Ateşkes Anlaşması sırasında da Sadrazam Ahmed İzzet Paşa'nın genelkurmay başkanlığı önerisini kabul etmeyerek Millî Mücadele'ye katıldı. Kurtuluş Savaşı'nda da Doğu cephesi komutanlığı yaptı. 15 Kasım 1920 tarihinde de Ermeni ordusunu büyük bir bozguna uğrattı. Bunun yanında Rus Sovyet Sosyalist Federe Cumhuriyeti'yle de Kars Antlaşması görüşmelerini yürüttü. Daha sonra I. Ordu müfettişliğine tayin edildi. 1923'te de İstanbul milletvekili seçilerek Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne girdi. Öte yandan 17 Kasım 1924'te kurulan Terakkiperver Cumhuriyet
DergiPark (Istanbul University), Oct 11, 2023
DergiPark (Istanbul University), Jan 15, 2024
Necmi ÇELİK * Saltanattan Demokratik Türkiye'ye Kemalizm Tarihinin Ana Hatları, Yazar Georgiy A. ... more Necmi ÇELİK * Saltanattan Demokratik Türkiye'ye Kemalizm Tarihinin Ana Hatları, Yazar Georgiy A. Astahov tarafından kaleme alınan bir kitaptır. Kitap, Türkiye'nin modern tarihinde önemli bir dönüm noktası olan Kemalizmi ele almaktadır. Astahov'un kitabı, saltanat döneminden Cumhuriyet'in ilanına, Türkiye'nin siyasi, sosyal ve kültürel evriminin ana hatlarını sunmayı amaçlamaktadır. Kemalizmin ortaya çıkışı, Atatürk'ün liderliği ve reformları, laiklik, ulusçuluk, modernleşme ve demokrasi gibi temel kavramlar kitapta incelenen konular arasında yer alır. Kitap, Türkiye'nin yakın tarihini anlamak isteyen okuyuculara, Kemalizmin gelişim sürecini ve ideolojinin etkisini anlatan bir perspektif sunmayı hedeflemektedir. Yazarın araştırmalarına ve analizlerine dayanan kitap, Kemalizmin Türk toplumunda ve siyasetinde nasıl kök saldığını anlamak isteyenler için bir kaynak olabilir. Astahov, kitap boyunca Kemalizmin gelişim sürecini izleyerek, siyasi, ekonomik ve sosyal dönüşümleri detaylı bir şekilde inceler. Kemalizmin, Türk toplumu ve siyaseti üzerindeki etkisini değerlendirirken, bu ideolojinin Türkiye'nin demokratik dönüşümüne nasıl katkıda bulunduğunu da açıklar. Kitap, Türkiye'nin siyasi, sosyal ve kültürel evrimini anlamak isteyenler için genel bir bakış sunarken, Kemalizmin ideolojik temellerini ve uygulanışını incelemektedir. İmgelemeleri bol, dili akademik dilden ziyade halk diline yakındır ve bu yönüyle okuru sıkmayan bir eserdir.