Aysel Tekgöz Obuz | Tarsus University (original) (raw)

Papers by Aysel Tekgöz Obuz

Research paper thumbnail of Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı

Hitit ilahiyat dergisi, Dec 30, 2021

Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article ... more Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article has been reviewed by at least two referees and scanned via plagiarism software.

Research paper thumbnail of Sosyal Hi̇zmet Öğrenci̇leri̇ni̇n Merhamet Düzeyleri̇

Toplum ve sosyal hizmet, Jul 30, 2021

Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere g... more Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere göre incelemektir. Böylece sosyal hizmetin temel kavramlarından biri olan merhametin bu alanda okuyan öğrenciler açısından nasıl değerlendirildiği ortaya konulmuş olacaktır. Araştırmanın çalışma grubu 2019-2020 yılının bahar döneminde ANONİM Üniversitelerinde eğitim gören sosyal hizmet bölümü lisans öğrencilerinden oluşmaktadır. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanan ve bazı demografik değişkenlerden oluşan bilgi formu ile Akdeniz ve Deniz (2016) tarafından Türkçe'ye uyarlanan "Merhamet Ölçeği" aracılığıyla toplanmıştır. 505 katılımcıdan elde edilen verinin değerlendirildiği araştırmada, Merhamet Ölçeğinin (MÖ) Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı 0,86 olarak hesaplanmıştır. Veriler SPSS 20.0 paket programı ile analiz edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde t testi ve tek yönlü varyans analizinden (ANOVA) yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda örneklemin MÖ toplam ortalama puanının yüksek olduğu bulgulanmıştır (x̄=95,52). MÖ ile alt boyutlardan elde edilen puanlar, aile yapısı ve yaşadığı yer değişkenlerine göre farklılaşmazken, cinsiyet değişkenine göre ölçeğin geneli ve tüm alt boyutlarında kadınlar lehine anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir (p<.05). Aile tutumu değişkeninde bilinçli farkındalık alt boyutu dışında; aile geliri değişkeninde ise MÖ geneli ve sevecenlik alt boyutu dışında anlamlı farklılığa rastlanmamıştır (p>.05). Sınıf düzeyi değişkenine göre MÖ toplam puanı ile sevecenlik, paylaşımların bilincinde olma ve bilinçli farkındalık alt boyutlarında gruplar arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur (p<.05).

Research paper thumbnail of Medyadaki̇ Kadina Yöneli̇k Şi̇ddet Ve Ci̇nayet Haberleri̇ni̇n Boşanmiş Kadinlar Açisindan Değerlendi̇ri̇lmesi̇: Ni̇tel Bi̇r Araştirma

Turkish studies - economics, finance, politics, 2019

yanında cezalarının da gündemde çokça tutulması gerektiği vurgulanmıştır.

Research paper thumbnail of Kadinlar Açisindan Dedi̇kodu

The Journal of International Social Research, Apr 30, 2020

Bu çalışmada ilkin, dedikodu kavramının tanımı, işlevleri ve ilişkili olduğu bazı kavramlar irdel... more Bu çalışmada ilkin, dedikodu kavramının tanımı, işlevleri ve ilişkili olduğu bazı kavramlar irdelenmiştir. Ayrıca dedikodu cinsiyet bağlamında incelenmiştir. Tarihsel süreç açısından bakıldığında genel olarak dedikodunun bir kadın eylemi olduğu savunulur. İnformal bir iletişim türü olarak gerçekleşen dedikodu, insan iletişiminde zararlı yönlerinin çok olmasının yanında bireyler arasında sosyalleşme ve paylaşmanın gerçekleşmesini sağlaması açısından kimi zaman gerekli bir eylem olarak görülebilmektedir. Çalışmada görüşülen kişiler açısından dedikodunun ne olduğu, genellikle kimlerle dedikodu yapıldığı, neden dedikodu yapıldığı, genellikle nerede dedikodu yapıldığı, çoğunlukla kimin dedikodu yaptığı (kadın mı-erkek mi), son olarak da dedikodunun faydalarının ne olduğunun öğrenilmesi amaçlanmaktadır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Elazığ ilinde yaşayan 15'i çalışan 15'i de ev hanımı olmak üzere toplam 30 kadınla derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Genel olarak dedikodu; biri hakkında olumsuz konuşma ya da paylaşım yapma yoluyla rahatlama şeklinde tanımlanmaktadır. Kadınlar çoğunlukla güvendikleri kişilerle dedikodu yapmaktadır. Dedikodu eylemini sıklıkla gerçekleştirilmektedir. Dedikodu konusu ise; kadınların sosyo-kültürel yapısına göre değişmektedir. Katılımcıların çoğunluğu; "merak", "kıskançlık", "intikam", "kendini ıspatlama", "itibar kazanma", "vakit öldürme", veya "eğlenceli bulma", "rahatlama" nedeniyle dedikodu yapmaktadır. Kadınlar her yerde dedikodu yapılabileceği düşünmektedir. Katılımcılara göre kadınlar daha çok dedikodu yapmaktadır. Erkeler de dedikodu yapar ve erkeklerin yaprığı dedikodular daha zarar verici olmaktadır. Son olarak katılımcılar dedikodunuın olumlu işlevlerinin olduğunu düşünmektedir.

Research paper thumbnail of COVID-19 Pandemi̇si̇ Konusunda Türki̇ye’De Yapilan Li̇sansüstü Tezler Üzeri̇ne Bi̇r Değerlendi̇rme

Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıy... more Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Bu çalışma nitel araştırma yöntemlerinden, durum çalışması deseni kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya dâhil edilecek tezlere, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi veri tabanı üzerinden ulaşılmıştır. Excel ortamında bir form hazırlanmış ve "Covid-19, Koronavirüs, Pandemi, Salgın" terimleri ile yapılan tarama sonucunda ulaşılan tezler formda belirlenen gruplara işlenmiştir. Kodlama sonucu elde edilen veriler yüzde ve sayı olarak tablolar halinde sunulmuştur. Ayrıca, tezlerin ele aldığı konulara göre içerik analizi yapılmıştır. Bulgular: Araştırmanın amacı doğrultusunda, 28'i yüksek lisans, 26'sı uzmanlık tezi olmak üzere toplam 54 lisansüstü tez incelenmiştir. Bu tezlerden sadece birinin "izinsiz/ulaşılamayan" olduğu, diğer tüm tezlerin ise, "izinli/ulaşılabilir" olduğu görülmüştür. 2020 yılında 43, 2021 (Nisan ayına kadar) yılında ise 11 tez yazılmıştır. Tezlerden 42 tanesi devlet, 12 tanesi de vakıf üniversitelerinde yazılmıştır.

Research paper thumbnail of A Review on Postgraduate Theses (2020-2021) About the Covid 19 Pandemic in Turkey

Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıy... more Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Bu çalışma nitel araştırma yöntemlerinden, durum çalışması deseni kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya dâhil edilecek tezlere, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi veri tabanı üzerinden ulaşılmıştır. Excel ortamında bir form hazırlanmış ve "Covid-19, Koronavirüs, Pandemi, Salgın" terimleri ile yapılan tarama sonucunda ulaşılan tezler formda belirlenen gruplara işlenmiştir. Kodlama sonucu elde edilen veriler yüzde ve sayı olarak tablolar halinde sunulmuştur. Ayrıca, tezlerin ele aldığı konulara göre içerik analizi yapılmıştır. Bulgular: Araştırmanın amacı doğrultusunda, 28'i yüksek lisans, 26'sı uzmanlık tezi olmak üzere toplam 54 lisansüstü tez incelenmiştir. Bu tezlerden sadece birinin "izinsiz/ulaşılamayan" olduğu, diğer tüm tezlerin ise, "izinli/ulaşılabilir" olduğu görülmüştür. 2020 yılında 43, 2021 (Nisan ayına kadar) yılında ise 11 tez yazılmıştır. Tezlerden 42 tanesi devlet, 12 tanesi de vakıf üniversitelerinde yazılmıştır.

Research paper thumbnail of Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı

Hitit İlahiyat Dergisi, 2021

Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article ... more Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article has been reviewed by at least two referees and scanned via plagiarism software.

Research paper thumbnail of Sosyal Hi̇zmet Öğrenci̇leri̇ni̇n Merhamet Düzeyleri̇

Toplum ve Sosyal Hizmet

Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere g... more Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere göre incelemektir. Böylece sosyal hizmetin temel kavramlarından biri olan merhametin bu alanda okuyan öğrenciler açısından nasıl değerlendirildiği ortaya konulmuş olacaktır. Araştırmanın çalışma grubu 2019-2020 yılının bahar döneminde ANONİM Üniversitelerinde eğitim gören sosyal hizmet bölümü lisans öğrencilerinden oluşmaktadır. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanan ve bazı demografik değişkenlerden oluşan bilgi formu ile Akdeniz ve Deniz (2016) tarafından Türkçe'ye uyarlanan "Merhamet Ölçeği" aracılığıyla toplanmıştır. 505 katılımcıdan elde edilen verinin değerlendirildiği araştırmada, Merhamet Ölçeğinin (MÖ) Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı 0,86 olarak hesaplanmıştır. Veriler SPSS 20.0 paket programı ile analiz edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde t testi ve tek yönlü varyans analizinden (ANOVA) yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda örneklemin MÖ toplam ortalama puanının yüksek olduğu bulgulanmıştır (x̄=95,52). MÖ ile alt boyutlardan elde edilen puanlar, aile yapısı ve yaşadığı yer değişkenlerine göre farklılaşmazken, cinsiyet değişkenine göre ölçeğin geneli ve tüm alt boyutlarında kadınlar lehine anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir (p<.05). Aile tutumu değişkeninde bilinçli farkındalık alt boyutu dışında; aile geliri değişkeninde ise MÖ geneli ve sevecenlik alt boyutu dışında anlamlı farklılığa rastlanmamıştır (p>.05). Sınıf düzeyi değişkenine göre MÖ toplam puanı ile sevecenlik, paylaşımların bilincinde olma ve bilinçli farkındalık alt boyutlarında gruplar arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur (p<.05).

Research paper thumbnail of Kadinlar Açisindan Dedi̇kodu

Journal of International Social Research, 2020

Bu çalışmada ilkin, dedikodu kavramının tanımı, işlevleri ve ilişkili olduğu bazı kavramlar irdel... more Bu çalışmada ilkin, dedikodu kavramının tanımı, işlevleri ve ilişkili olduğu bazı kavramlar irdelenmiştir. Ayrıca dedikodu cinsiyet bağlamında incelenmiştir. Tarihsel süreç açısından bakıldığında genel olarak dedikodunun bir kadın eylemi olduğu savunulur. İnformal bir iletişim türü olarak gerçekleşen dedikodu, insan iletişiminde zararlı yönlerinin çok olmasının yanında bireyler arasında sosyalleşme ve paylaşmanın gerçekleşmesini sağlaması açısından kimi zaman gerekli bir eylem olarak görülebilmektedir. Çalışmada görüşülen kişiler açısından dedikodunun ne olduğu, genellikle kimlerle dedikodu yapıldığı, neden dedikodu yapıldığı, genellikle nerede dedikodu yapıldığı, çoğunlukla kimin dedikodu yaptığı (kadın mı-erkek mi), son olarak da dedikodunun faydalarının ne olduğunun öğrenilmesi amaçlanmaktadır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Elazığ ilinde yaşayan 15'i çalışan 15'i de ev hanımı olmak üzere toplam 30 kadınla derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Genel olarak dedikodu; biri hakkında olumsuz konuşma ya da paylaşım yapma yoluyla rahatlama şeklinde tanımlanmaktadır. Kadınlar çoğunlukla güvendikleri kişilerle dedikodu yapmaktadır. Dedikodu eylemini sıklıkla gerçekleştirilmektedir. Dedikodu konusu ise; kadınların sosyo-kültürel yapısına göre değişmektedir. Katılımcıların çoğunluğu; "merak", "kıskançlık", "intikam", "kendini ıspatlama", "itibar kazanma", "vakit öldürme", veya "eğlenceli bulma", "rahatlama" nedeniyle dedikodu yapmaktadır. Kadınlar her yerde dedikodu yapılabileceği düşünmektedir. Katılımcılara göre kadınlar daha çok dedikodu yapmaktadır. Erkeler de dedikodu yapar ve erkeklerin yaprığı dedikodular daha zarar verici olmaktadır. Son olarak katılımcılar dedikodunuın olumlu işlevlerinin olduğunu düşünmektedir.

Research paper thumbnail of Suça Sürüklenen Ve Hakkinda Danişmanlik Tedbi̇r Karari Veri̇len Çocuklarin Suça Sürüklenme Nedenleri̇: Ni̇tel Bi̇r Çalişma

Journal of International Social Research, 2019

Hakkında danışmanlık tedbir kararı verilen ve suça sürüklenen çocuklar ve aileleri ile yapılan bu... more Hakkında danışmanlık tedbir kararı verilen ve suça sürüklenen çocuklar ve aileleri ile yapılan bu çalışmada, çocuğun suça yönelmesinde, ailenin ve diğer faktörlerin (okul, ekonomik/çalışma durumu, arkadaş, sosyal çevre, medya ve internet) etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Suça sürüklenen ve hakkında danışmanlık tedbir kararı verilen, farklı sosyo-kültürel özelliklere sahip 20 kız ve erkek çocuk ve aileleriyle derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Görüşmelerden elde edilen cevaplar deşifre edilmiş ve nitel veri analiz programlarından "MAXQDA18" ile elde edilen veriler analiz edilmişti r. Çalışmada, çocukların suça sürüklenmesinde bireysel nedenlerden ziyade toplumsal faktörlerin etkili olduğu görülmüştür. Çocukları suça yönelten en önemli faktörün aile içi sorunlu ilişkiler olmakla beraber sırasıyla; arkadaş/akran, okul, sosyal çevre (akrabalık, komşuluk, yaşanılan yer), medya, ekonomik faktörler ve madde kullanımı olduğu görülmüştür.

Research paper thumbnail of COVID-19 Pandemi̇si̇ Konusunda Türki̇ye’De Yapilan Li̇sansüstü Tezler Üzeri̇ne Bi̇r Değerlendi̇rme

Selçuk Sağlık Dergisi, Apr 26, 2021

Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıy... more Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Bu çalışma nitel araştırma yöntemlerinden, durum çalışması deseni kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya dâhil edilecek tezlere, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi veri tabanı üzerinden ulaşılmıştır. Excel ortamında bir form hazırlanmış ve "Covid-19, Koronavirüs, Pandemi, Salgın" terimleri ile yapılan tarama sonucunda ulaşılan tezler formda belirlenen gruplara işlenmiştir. Kodlama sonucu elde edilen veriler yüzde ve sayı olarak tablolar halinde sunulmuştur. Ayrıca, tezlerin ele aldığı konulara göre içerik analizi yapılmıştır. Bulgular: Araştırmanın amacı doğrultusunda, 28'i yüksek lisans, 26'sı uzmanlık tezi olmak üzere toplam 54 lisansüstü tez incelenmiştir. Bu tezlerden sadece birinin "izinsiz/ulaşılamayan" olduğu, diğer tüm tezlerin ise, "izinli/ulaşılabilir" olduğu görülmüştür. 2020 yılında 43, 2021 (Nisan ayına kadar) yılında ise 11 tez yazılmıştır. Tezlerden 42 tanesi devlet, 12 tanesi de vakıf üniversitelerinde yazılmıştır.

Research paper thumbnail of Toplum ve Sosyal Hizmet

Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı, 2021

Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere... more Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini
bazı değişkenlere göre incelemektir. Böylece sosyal hizmetin temel
kavramlarından biri olan merhametin bu alanda okuyan öğrenciler açısından
nasıl değerlendirildiği ortaya konulmuş olacaktır. Araştırmanın çalışma grubu
2019-2020 yılının bahar döneminde ANONİM Üniversitelerinde eğitim gören
sosyal hizmet bölümü lisans öğrencilerinden oluşmaktadır. Veriler
araştırmacılar tarafından hazırlanan ve bazı demografik değişkenlerden oluşan
bilgi formu ile Akdeniz ve Deniz (2016) tarafından Türkçe’ye uyarlanan
“Merhamet Ölçeği” aracılığıyla toplanmıştır. 505 katılımcıdan elde edilen
verinin değerlendirildiği araştırmada, Merhamet Ölçeğinin (MÖ) Cronbach
Alpha güvenirlik katsayısı 0,86 olarak hesaplanmıştır. Veriler SPSS 20.0 paket
programı ile analiz edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde t testi ve tek yönlü
varyans analizinden (ANOVA) yararlanılmıştır.
Araştırma sonucunda örneklemin MÖ toplam ortalama puanının yüksek olduğu
bulgulanmıştır (x̄=95,52). MÖ ile alt boyutlardan elde edilen puanlar, aile yapısı
ve yaşadığı yer değişkenlerine göre farklılaşmazken, cinsiyet değişkenine göre
ölçeğin geneli ve tüm alt boyutlarında kadınlar lehine anlamlı farklılıklar tespit
edilmiştir (p<.05). Aile tutumu değişkeninde bilinçli farkındalık alt boyutu
dışında; aile geliri değişkeninde ise MÖ geneli ve sevecenlik alt boyutu dışında
anlamlı farklılığa rastlanmamıştır (p>.05). Sınıf düzeyi değişkenine göre MÖ
toplam puanı ile sevecenlik, paylaşımların bilincinde olma ve bilinçli farkındalık
alt boyutlarında gruplar arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur (p<.05).
Anahtar kelimeler: Sosyal hizmet, sosyal hizmet öğrencileri, merhamet,
merhamet düzeyi

Research paper thumbnail of Sosyal Hizmet Öğrencilerinin Yaşlılara Yönelik Tutumları

Birey, Toplum ve Din, 2021

Research paper thumbnail of Hitit İlahiyat Dergisi / Hitit Theology Journal

Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı, 2021

Spirituality, a universal phenomenon unique to each individual, interacts with the individual’s ... more Spirituality, a universal phenomenon unique to each individual, interacts with the individual’s personality traits, attitudes, belief or value systems,
and the meaning they attribute to situations or life in general. Therefore, we
wondered whether spiritual well-being is an effective factor on gender, which
is expressed as the importance and value attributed by the society to being
a woman or a man and accordingly the perception of the social role, behaviour and status expected from individuals. Thus, the study was carried out to
determine the relationship between university students’ spiritual well-being
(SWB) and gender perception. In this study, in which 727 university students
participated, it was examined whether the SWB and gender perceptions of
the participants differ in terms of various variables, as well as the relationship between SWB and gender perception. In this quantitative study, the “Spiritual Well-Being Scale” (SWBS) developed by Ekşi and Kardaş in 2017 and
the “Perception of Gender Scale” developed by Altınova and Duyan in 2013
were used.
At the end of the research, the SWB levels of the sample were determined
to be high and the perception of gender was positive. Significant differences
were found in favour of women in the gender variable between the scores obtained from the general SWBS and its sub-dimensions. Women’s total scores
were higher than men’s in the overall SWBS, transcendence, and harmony with
nature sub-dimensions. In the anomie sub-dimension, the high average score
of men indicated that spiritual well-being is in favour of women in the aforementioned dimension.
No significant difference was found in the total mean scores of SWBS in
the variables of age, school type, place of residence and family type, but there
were significant differences between the groups in some sub-dimensions. For
example, in the age variable, although not statistically supported, it was revealed that as the age increased, the SWB general score average of the participants increased too. In the sub-dimensions of harmony with nature and anomie,
the mean scores were found to differ significantly between the groups. There
are significant differences between the groups in the anomie sub-dimension
in the school type and family type variables, and in the transcendence sub-dimension in the living place variable. In the school type variable, in the anomie sub-dimension, the mean score of the students studying at the faculties
was determined to be lower than the students who study at vocational schools significantly. In the family type variable, the highest mean in the anomie
sub-dimension was found in the single-parent group, which was interpreted
as having a single parent has a negative effect on SWB. According to the place
of residence variable, only a significant difference was found in the transcendence sub-dimension in favour of those living in the village/town.
The family is a very important factor in the individual’s acquisition and
adoption of spiritual values, and making them parts of his/her life. The attitude of the family and child’s satisfaction in the family life can also affect
his/her later SWB levels. In this context, the results of the research showed
that the SWB level of the sample differed significantly in the general and
sub-dimensions of the scale according to the family attitude variable. The
SWB score of the group with a democratic family attitude was the highest.
Inconsistent family attitude was determined to be a negative factor on SWB.
The results of the research showed that the gender perception levels of the
sample also differ according to gender and age variables. Gender perception
was revealed to be more positive in women and younger individuals. In the
study, no significant differences were found in the gender perception levels of
the sample according to the school type, place of residence, family type and
family attitude variables.
Finally, in this study, the relationship between SWB and its sub-dimensions and gender perception was discussed. However, there was no significant
relationship between SWB and gender perception as a result of the analyses.
The “Spiritual Well-Being” scale items used in this research are thought to
have spiritual content rather than religion at the cultural level. Therefore, a
culturally sensitive SWB scale study in which the spiritual and religious dimensions are revealed more clearly can be suggested. Moreover; it may be
recommended to repeat the study with a larger sample group, including individuals in older age groups, and to compare the results in order to determine
the perception of gender more clearly.
Keywords: Psychology of Religion, Spiritual Well-Being, Gender Perception, Spirituality, Social Work, University Students.

Research paper thumbnail of Medyadaki̇ Kadina Yöneli̇k Şi̇ddet Ve Ci̇nayet Haberleri̇ni̇n Boşanmiş Kadinlar Açisindan Değerlendi̇ri̇lmesi̇: Ni̇tel Bi̇r Araştirma

Turkish Studies-Economics,Finance,Politics

yanında cezalarının da gündemde çokça tutulması gerektiği vurgulanmıştır.

Research paper thumbnail of The relationship between types of humor and perceived social support among adolescents

The aim of the research is to examine the relationship between types of adolescent humor and perc... more The aim of the research is to examine the relationship between types of adolescent humor and perceived social support and to
determine whether or not perceived social support explain types of humor. The research was conducted in secondary schools
located in Konya city. The sample was four secondary schools located in the Karatay, Selçuklu, and Meram districts. The
questionnaire of multidimensional perceived social support and humor style scale was used for data collection. The Pearson
product moment correlation coefficient and multiple regression analysis were used in the analysis of data.
The research sample was 440. Of the students who participated in the study 239 (54.3%) patients were male and 203 (45.7)
percent were female. The age range was between 16-23 (s.d. 1.5). From the subscale of perceived social support and types of
humor explored a significant positive relationship was found between participatory and self-enhancing humor, (p< 0.01) but there
was no correlation between aggressive and destructive humor. According to the results of regression analysis, perceived social
support is illustrated at significant level by participatory and self-enhancing humor.
© 2014 The Authors. Published by Elsevier Ltd.
Selection and peer-review under responsibility of the Organizing Committee of the ERPA Congress 2014.
Keywords:adolescent;, humor types; perceived social support.

Research paper thumbnail of SOSYAL HİZMET UYGULAMALARINDA REFLEKTİF DÜŞÜNCENİN ÖNEMİ * THE IMPORTANCE of REFLECTIVE THINKING FORSOCIAL WORK APPLICATION

Sosyal Bilimlerde teorilerin indirgemeci yaklaşımları, psikolojik, sosyal ve kültürel fenomenlere... more Sosyal Bilimlerde teorilerin indirgemeci yaklaşımları, psikolojik, sosyal ve kültürel fenomenlere kuşbakışı bakarak şematize etmemizi sağlamakla beraber, gerçek yaşamın karmaşıklığını açıklamakta sınırlı olduğu bilinmektedir. Uygulamalı bir bilim olan sosyal hizmet bu karmaşıklık içinde uygun taktikler geliştirmemizi gerektiren bir meslektir. Sosyal çalışmacı birçok alanda, farklı vakalar ve farklı müracaatçı profilleri ile çalışmak zorunda kalmaktadır. Sosyal hizmet eğitimcileri uygulama becerisini geliştirmek için sınırlı zaman ve imkanlara sahiptir. Bu kısıtlı süreçte azami derecede iyi bir eğitim vermek için kuramsal eğitimin yanı sıra eğitimde farklı tekniklerin kullanılması elzemdir. Bu tekniklerin eğitimde yansıtıcı düşüncenin geliştirilmesine yönelik olması önemlidir. Dewey'e (1933) göre yansıtıcı düşünce herhangi bir konunun üzerinde birçok yönünü dikkate alarak derinlemesine aktif düşünmedir. Bu düşünme tarzı olaylara ve olgulara dair kavrama, kavramsallaştırma ve uygun müdahale yöntemini belirlemede elzemdir. Bu düşünme tarzı bilgi ve beceri arasında dolaysız bir ilişkiye olanak tanır.

Research paper thumbnail of SOSYAL HİZMET UYGULAMALARINDA REFLEKTİF DÜŞÜNCENİN ÖNEMİ * THE IMPORTANCE of REFLECTIVE THINKING FORSOCIAL WORK APPLICATION

Sosyal Bilimlerde teorilerin indirgemeci yaklaşımları, psikolojik, sosyal ve kültürel fenomenlere... more Sosyal Bilimlerde teorilerin indirgemeci yaklaşımları, psikolojik, sosyal ve kültürel fenomenlere kuşbakışı bakarak şematize etmemizi sağlamakla beraber, gerçek yaşamın karmaşıklığını açıklamakta sınırlı olduğu bilinmektedir. Uygulamalı bir bilim olan sosyal hizmet bu karmaşıklık içinde uygun taktikler geliştirmemizi gerektiren bir meslektir. Sosyal çalışmacı birçok alanda, farklı vakalar ve farklı müracaatçı profilleri ile çalışmak zorunda kalmaktadır. Sosyal hizmet eğitimcileri uygulama becerisini geliştirmek için sınırlı zaman ve imkanlara sahiptir. Bu kısıtlı süreçte azami derecede iyi bir eğitim vermek için kuramsal eğitimin yanı sıra eğitimde farklı tekniklerin kullanılması elzemdir. Bu tekniklerin eğitimde yansıtıcı düşüncenin geliştirilmesine yönelik olması önemlidir. Dewey'e (1933) göre yansıtıcı düşünce herhangi bir konunun üzerinde birçok yönünü dikkate alarak derinlemesine aktif düşünmedir. Bu düşünme tarzı olaylara ve olgulara dair kavrama, kavramsallaştırma ve uygun müdahale yöntemini belirlemede elzemdir. Bu düşünme tarzı bilgi ve beceri arasında dolaysız bir ilişkiye olanak tanır.

Research paper thumbnail of SOSYAL HİZMET UYGULAMALARINDA BİLGİ VE BECERİNİN GELİŞTİRİLMESİNDE REFLEKTİF UYGULAMANIN ÖNEMİ

ÇALIŞMANIN TEMELİ Sosyal çalışmacı birçok alanda, farklı vakalar ve farklı müracaatçı profilleri ... more ÇALIŞMANIN TEMELİ
Sosyal çalışmacı birçok alanda, farklı vakalar ve farklı müracaatçı profilleri ile çalışmak zorunda kalabilir. Sosyal hizmet eğitimcileri uygulama becerisi geliştirmek için sınırlı zamana ve imkânlara sahiptir. Bu sınırlı zaman ve imkânlarda azami derecede iyi bir eğitim vermek için kuramsal eğitimin yanı sıra eğitimde farklı tekniklerin kullanılması elzemdir. Yüzyıllardır sözlü kültürde talim terbiye için kullanılan anlatılar eğitimde reflektif (yansıtıcı) uygulama şeklinde tezahür etmiştir. Reflektif eğitim tekniklerinin sosyal hizmet eğitiminde faydalı olabileceği düşünülmektedir. Bilgi ve beceri arasındaki dolaysız ilişki bilinçli uygulamalar ile ikame edilebilir. Bilinçli uygulamalar ise gündelik hayat çalışmalarının karmaşıklığı ve kaosu içinde kendine dair gözlemler yaparak farkındalığı artırmakla geliştirilir. Bu gözlemciyi gözlemek, gözleneni gözlemektir. Bilinçli uygulamalar şimdi ve buradaki duruma bilinçli ve niyetli katılımdır (Epstein ve ark. 2008). Bu bağlamda bilinçli ve niyetli uygulamalar vakalar arasında kategorileştirme, tasnif, analiz ve sentez yeteneğini geliştirmek anlamına da gelen reflektif uygulama becerisini geliştirmeye katkı sağlayabilir.

Research paper thumbnail of The relationship between types of humor and perceived social support among adolescents

The aim of the research is to examine the relationship between types of adolescent humor and perc... more The aim of the research is to examine the relationship between types of adolescent humor and perceived social support and to
determine whether or not perceived social support explain types of humor. The research was conducted in secondary schools
located in Konya city. The sample was four secondary schools located in the Karatay, Selçuklu, and Meram districts. The
questionnaire of multidimensional perceived social support and humor style scale was used for data collection. The Pearson
product moment correlation coefficient and multiple regression analysis were used in the analysis of data.
The research sample was 440. Of the students who participated in the study 239 (54.3%) patients were male and 203 (45.7)
percent were female. The age range was between 16-23 (s.d. 1.5). From the subscale of perceived social support and types of
humor explored a significant positive relationship was found between participatory and self-enhancing humor, (p< 0.01) but there
was no correlation between aggressive and destructive humor. According to the results of regression analysis, perceived social
support is illustrated at significant level by participatory and self-enhancing humor.
© 2014 The Authors. Published by Elsevier Ltd.
Selection and peer-review under responsibility of the Organizing Committee of the ERPA Congress 2014.
Keywords:adolescent;, humor types; perceived social support.
1. Introduction
The term 'adolescence' derives from the Latin word 'adolescere', which means 'to grow up' or 'to reach adulthood'.
This term symbolizes the period where adult attitude and behavioral patterns start to replace childish ones

Research paper thumbnail of Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı

Hitit ilahiyat dergisi, Dec 30, 2021

Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article ... more Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article has been reviewed by at least two referees and scanned via plagiarism software.

Research paper thumbnail of Sosyal Hi̇zmet Öğrenci̇leri̇ni̇n Merhamet Düzeyleri̇

Toplum ve sosyal hizmet, Jul 30, 2021

Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere g... more Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere göre incelemektir. Böylece sosyal hizmetin temel kavramlarından biri olan merhametin bu alanda okuyan öğrenciler açısından nasıl değerlendirildiği ortaya konulmuş olacaktır. Araştırmanın çalışma grubu 2019-2020 yılının bahar döneminde ANONİM Üniversitelerinde eğitim gören sosyal hizmet bölümü lisans öğrencilerinden oluşmaktadır. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanan ve bazı demografik değişkenlerden oluşan bilgi formu ile Akdeniz ve Deniz (2016) tarafından Türkçe'ye uyarlanan "Merhamet Ölçeği" aracılığıyla toplanmıştır. 505 katılımcıdan elde edilen verinin değerlendirildiği araştırmada, Merhamet Ölçeğinin (MÖ) Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı 0,86 olarak hesaplanmıştır. Veriler SPSS 20.0 paket programı ile analiz edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde t testi ve tek yönlü varyans analizinden (ANOVA) yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda örneklemin MÖ toplam ortalama puanının yüksek olduğu bulgulanmıştır (x̄=95,52). MÖ ile alt boyutlardan elde edilen puanlar, aile yapısı ve yaşadığı yer değişkenlerine göre farklılaşmazken, cinsiyet değişkenine göre ölçeğin geneli ve tüm alt boyutlarında kadınlar lehine anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir (p<.05). Aile tutumu değişkeninde bilinçli farkındalık alt boyutu dışında; aile geliri değişkeninde ise MÖ geneli ve sevecenlik alt boyutu dışında anlamlı farklılığa rastlanmamıştır (p>.05). Sınıf düzeyi değişkenine göre MÖ toplam puanı ile sevecenlik, paylaşımların bilincinde olma ve bilinçli farkındalık alt boyutlarında gruplar arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur (p<.05).

Research paper thumbnail of Medyadaki̇ Kadina Yöneli̇k Şi̇ddet Ve Ci̇nayet Haberleri̇ni̇n Boşanmiş Kadinlar Açisindan Değerlendi̇ri̇lmesi̇: Ni̇tel Bi̇r Araştirma

Turkish studies - economics, finance, politics, 2019

yanında cezalarının da gündemde çokça tutulması gerektiği vurgulanmıştır.

Research paper thumbnail of Kadinlar Açisindan Dedi̇kodu

The Journal of International Social Research, Apr 30, 2020

Bu çalışmada ilkin, dedikodu kavramının tanımı, işlevleri ve ilişkili olduğu bazı kavramlar irdel... more Bu çalışmada ilkin, dedikodu kavramının tanımı, işlevleri ve ilişkili olduğu bazı kavramlar irdelenmiştir. Ayrıca dedikodu cinsiyet bağlamında incelenmiştir. Tarihsel süreç açısından bakıldığında genel olarak dedikodunun bir kadın eylemi olduğu savunulur. İnformal bir iletişim türü olarak gerçekleşen dedikodu, insan iletişiminde zararlı yönlerinin çok olmasının yanında bireyler arasında sosyalleşme ve paylaşmanın gerçekleşmesini sağlaması açısından kimi zaman gerekli bir eylem olarak görülebilmektedir. Çalışmada görüşülen kişiler açısından dedikodunun ne olduğu, genellikle kimlerle dedikodu yapıldığı, neden dedikodu yapıldığı, genellikle nerede dedikodu yapıldığı, çoğunlukla kimin dedikodu yaptığı (kadın mı-erkek mi), son olarak da dedikodunun faydalarının ne olduğunun öğrenilmesi amaçlanmaktadır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Elazığ ilinde yaşayan 15'i çalışan 15'i de ev hanımı olmak üzere toplam 30 kadınla derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Genel olarak dedikodu; biri hakkında olumsuz konuşma ya da paylaşım yapma yoluyla rahatlama şeklinde tanımlanmaktadır. Kadınlar çoğunlukla güvendikleri kişilerle dedikodu yapmaktadır. Dedikodu eylemini sıklıkla gerçekleştirilmektedir. Dedikodu konusu ise; kadınların sosyo-kültürel yapısına göre değişmektedir. Katılımcıların çoğunluğu; "merak", "kıskançlık", "intikam", "kendini ıspatlama", "itibar kazanma", "vakit öldürme", veya "eğlenceli bulma", "rahatlama" nedeniyle dedikodu yapmaktadır. Kadınlar her yerde dedikodu yapılabileceği düşünmektedir. Katılımcılara göre kadınlar daha çok dedikodu yapmaktadır. Erkeler de dedikodu yapar ve erkeklerin yaprığı dedikodular daha zarar verici olmaktadır. Son olarak katılımcılar dedikodunuın olumlu işlevlerinin olduğunu düşünmektedir.

Research paper thumbnail of COVID-19 Pandemi̇si̇ Konusunda Türki̇ye’De Yapilan Li̇sansüstü Tezler Üzeri̇ne Bi̇r Değerlendi̇rme

Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıy... more Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Bu çalışma nitel araştırma yöntemlerinden, durum çalışması deseni kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya dâhil edilecek tezlere, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi veri tabanı üzerinden ulaşılmıştır. Excel ortamında bir form hazırlanmış ve "Covid-19, Koronavirüs, Pandemi, Salgın" terimleri ile yapılan tarama sonucunda ulaşılan tezler formda belirlenen gruplara işlenmiştir. Kodlama sonucu elde edilen veriler yüzde ve sayı olarak tablolar halinde sunulmuştur. Ayrıca, tezlerin ele aldığı konulara göre içerik analizi yapılmıştır. Bulgular: Araştırmanın amacı doğrultusunda, 28'i yüksek lisans, 26'sı uzmanlık tezi olmak üzere toplam 54 lisansüstü tez incelenmiştir. Bu tezlerden sadece birinin "izinsiz/ulaşılamayan" olduğu, diğer tüm tezlerin ise, "izinli/ulaşılabilir" olduğu görülmüştür. 2020 yılında 43, 2021 (Nisan ayına kadar) yılında ise 11 tez yazılmıştır. Tezlerden 42 tanesi devlet, 12 tanesi de vakıf üniversitelerinde yazılmıştır.

Research paper thumbnail of A Review on Postgraduate Theses (2020-2021) About the Covid 19 Pandemic in Turkey

Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıy... more Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Bu çalışma nitel araştırma yöntemlerinden, durum çalışması deseni kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya dâhil edilecek tezlere, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi veri tabanı üzerinden ulaşılmıştır. Excel ortamında bir form hazırlanmış ve "Covid-19, Koronavirüs, Pandemi, Salgın" terimleri ile yapılan tarama sonucunda ulaşılan tezler formda belirlenen gruplara işlenmiştir. Kodlama sonucu elde edilen veriler yüzde ve sayı olarak tablolar halinde sunulmuştur. Ayrıca, tezlerin ele aldığı konulara göre içerik analizi yapılmıştır. Bulgular: Araştırmanın amacı doğrultusunda, 28'i yüksek lisans, 26'sı uzmanlık tezi olmak üzere toplam 54 lisansüstü tez incelenmiştir. Bu tezlerden sadece birinin "izinsiz/ulaşılamayan" olduğu, diğer tüm tezlerin ise, "izinli/ulaşılabilir" olduğu görülmüştür. 2020 yılında 43, 2021 (Nisan ayına kadar) yılında ise 11 tez yazılmıştır. Tezlerden 42 tanesi devlet, 12 tanesi de vakıf üniversitelerinde yazılmıştır.

Research paper thumbnail of Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı

Hitit İlahiyat Dergisi, 2021

Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article ... more Bu makale, en az iki hakem tarafından incelendi ve intihal içermediği teyit edildi. This article has been reviewed by at least two referees and scanned via plagiarism software.

Research paper thumbnail of Sosyal Hi̇zmet Öğrenci̇leri̇ni̇n Merhamet Düzeyleri̇

Toplum ve Sosyal Hizmet

Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere g... more Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere göre incelemektir. Böylece sosyal hizmetin temel kavramlarından biri olan merhametin bu alanda okuyan öğrenciler açısından nasıl değerlendirildiği ortaya konulmuş olacaktır. Araştırmanın çalışma grubu 2019-2020 yılının bahar döneminde ANONİM Üniversitelerinde eğitim gören sosyal hizmet bölümü lisans öğrencilerinden oluşmaktadır. Veriler araştırmacılar tarafından hazırlanan ve bazı demografik değişkenlerden oluşan bilgi formu ile Akdeniz ve Deniz (2016) tarafından Türkçe'ye uyarlanan "Merhamet Ölçeği" aracılığıyla toplanmıştır. 505 katılımcıdan elde edilen verinin değerlendirildiği araştırmada, Merhamet Ölçeğinin (MÖ) Cronbach Alpha güvenirlik katsayısı 0,86 olarak hesaplanmıştır. Veriler SPSS 20.0 paket programı ile analiz edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde t testi ve tek yönlü varyans analizinden (ANOVA) yararlanılmıştır. Araştırma sonucunda örneklemin MÖ toplam ortalama puanının yüksek olduğu bulgulanmıştır (x̄=95,52). MÖ ile alt boyutlardan elde edilen puanlar, aile yapısı ve yaşadığı yer değişkenlerine göre farklılaşmazken, cinsiyet değişkenine göre ölçeğin geneli ve tüm alt boyutlarında kadınlar lehine anlamlı farklılıklar tespit edilmiştir (p<.05). Aile tutumu değişkeninde bilinçli farkındalık alt boyutu dışında; aile geliri değişkeninde ise MÖ geneli ve sevecenlik alt boyutu dışında anlamlı farklılığa rastlanmamıştır (p>.05). Sınıf düzeyi değişkenine göre MÖ toplam puanı ile sevecenlik, paylaşımların bilincinde olma ve bilinçli farkındalık alt boyutlarında gruplar arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur (p<.05).

Research paper thumbnail of Kadinlar Açisindan Dedi̇kodu

Journal of International Social Research, 2020

Bu çalışmada ilkin, dedikodu kavramının tanımı, işlevleri ve ilişkili olduğu bazı kavramlar irdel... more Bu çalışmada ilkin, dedikodu kavramının tanımı, işlevleri ve ilişkili olduğu bazı kavramlar irdelenmiştir. Ayrıca dedikodu cinsiyet bağlamında incelenmiştir. Tarihsel süreç açısından bakıldığında genel olarak dedikodunun bir kadın eylemi olduğu savunulur. İnformal bir iletişim türü olarak gerçekleşen dedikodu, insan iletişiminde zararlı yönlerinin çok olmasının yanında bireyler arasında sosyalleşme ve paylaşmanın gerçekleşmesini sağlaması açısından kimi zaman gerekli bir eylem olarak görülebilmektedir. Çalışmada görüşülen kişiler açısından dedikodunun ne olduğu, genellikle kimlerle dedikodu yapıldığı, neden dedikodu yapıldığı, genellikle nerede dedikodu yapıldığı, çoğunlukla kimin dedikodu yaptığı (kadın mı-erkek mi), son olarak da dedikodunun faydalarının ne olduğunun öğrenilmesi amaçlanmaktadır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Elazığ ilinde yaşayan 15'i çalışan 15'i de ev hanımı olmak üzere toplam 30 kadınla derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Genel olarak dedikodu; biri hakkında olumsuz konuşma ya da paylaşım yapma yoluyla rahatlama şeklinde tanımlanmaktadır. Kadınlar çoğunlukla güvendikleri kişilerle dedikodu yapmaktadır. Dedikodu eylemini sıklıkla gerçekleştirilmektedir. Dedikodu konusu ise; kadınların sosyo-kültürel yapısına göre değişmektedir. Katılımcıların çoğunluğu; "merak", "kıskançlık", "intikam", "kendini ıspatlama", "itibar kazanma", "vakit öldürme", veya "eğlenceli bulma", "rahatlama" nedeniyle dedikodu yapmaktadır. Kadınlar her yerde dedikodu yapılabileceği düşünmektedir. Katılımcılara göre kadınlar daha çok dedikodu yapmaktadır. Erkeler de dedikodu yapar ve erkeklerin yaprığı dedikodular daha zarar verici olmaktadır. Son olarak katılımcılar dedikodunuın olumlu işlevlerinin olduğunu düşünmektedir.

Research paper thumbnail of Suça Sürüklenen Ve Hakkinda Danişmanlik Tedbi̇r Karari Veri̇len Çocuklarin Suça Sürüklenme Nedenleri̇: Ni̇tel Bi̇r Çalişma

Journal of International Social Research, 2019

Hakkında danışmanlık tedbir kararı verilen ve suça sürüklenen çocuklar ve aileleri ile yapılan bu... more Hakkında danışmanlık tedbir kararı verilen ve suça sürüklenen çocuklar ve aileleri ile yapılan bu çalışmada, çocuğun suça yönelmesinde, ailenin ve diğer faktörlerin (okul, ekonomik/çalışma durumu, arkadaş, sosyal çevre, medya ve internet) etkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Araştırmada nitel araştırma yöntemi kullanılmıştır. Suça sürüklenen ve hakkında danışmanlık tedbir kararı verilen, farklı sosyo-kültürel özelliklere sahip 20 kız ve erkek çocuk ve aileleriyle derinlemesine görüşmeler yapılmıştır. Görüşmelerden elde edilen cevaplar deşifre edilmiş ve nitel veri analiz programlarından "MAXQDA18" ile elde edilen veriler analiz edilmişti r. Çalışmada, çocukların suça sürüklenmesinde bireysel nedenlerden ziyade toplumsal faktörlerin etkili olduğu görülmüştür. Çocukları suça yönelten en önemli faktörün aile içi sorunlu ilişkiler olmakla beraber sırasıyla; arkadaş/akran, okul, sosyal çevre (akrabalık, komşuluk, yaşanılan yer), medya, ekonomik faktörler ve madde kullanımı olduğu görülmüştür.

Research paper thumbnail of COVID-19 Pandemi̇si̇ Konusunda Türki̇ye’De Yapilan Li̇sansüstü Tezler Üzeri̇ne Bi̇r Değerlendi̇rme

Selçuk Sağlık Dergisi, Apr 26, 2021

Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıy... more Türkiye'de yayımlanmış olan lisansüstü tezlerde pandemiye yönelik genel eğilimi belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Bu çalışma nitel araştırma yöntemlerinden, durum çalışması deseni kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Çalışmaya dâhil edilecek tezlere, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Ulusal Tez Merkezi veri tabanı üzerinden ulaşılmıştır. Excel ortamında bir form hazırlanmış ve "Covid-19, Koronavirüs, Pandemi, Salgın" terimleri ile yapılan tarama sonucunda ulaşılan tezler formda belirlenen gruplara işlenmiştir. Kodlama sonucu elde edilen veriler yüzde ve sayı olarak tablolar halinde sunulmuştur. Ayrıca, tezlerin ele aldığı konulara göre içerik analizi yapılmıştır. Bulgular: Araştırmanın amacı doğrultusunda, 28'i yüksek lisans, 26'sı uzmanlık tezi olmak üzere toplam 54 lisansüstü tez incelenmiştir. Bu tezlerden sadece birinin "izinsiz/ulaşılamayan" olduğu, diğer tüm tezlerin ise, "izinli/ulaşılabilir" olduğu görülmüştür. 2020 yılında 43, 2021 (Nisan ayına kadar) yılında ise 11 tez yazılmıştır. Tezlerden 42 tanesi devlet, 12 tanesi de vakıf üniversitelerinde yazılmıştır.

Research paper thumbnail of Toplum ve Sosyal Hizmet

Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı, 2021

Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini bazı değişkenlere... more Bu çalışmanın amacı, sosyal hizmet bölümü öğrencilerinin merhamet düzeylerini
bazı değişkenlere göre incelemektir. Böylece sosyal hizmetin temel
kavramlarından biri olan merhametin bu alanda okuyan öğrenciler açısından
nasıl değerlendirildiği ortaya konulmuş olacaktır. Araştırmanın çalışma grubu
2019-2020 yılının bahar döneminde ANONİM Üniversitelerinde eğitim gören
sosyal hizmet bölümü lisans öğrencilerinden oluşmaktadır. Veriler
araştırmacılar tarafından hazırlanan ve bazı demografik değişkenlerden oluşan
bilgi formu ile Akdeniz ve Deniz (2016) tarafından Türkçe’ye uyarlanan
“Merhamet Ölçeği” aracılığıyla toplanmıştır. 505 katılımcıdan elde edilen
verinin değerlendirildiği araştırmada, Merhamet Ölçeğinin (MÖ) Cronbach
Alpha güvenirlik katsayısı 0,86 olarak hesaplanmıştır. Veriler SPSS 20.0 paket
programı ile analiz edilmiştir. Verilerin çözümlenmesinde t testi ve tek yönlü
varyans analizinden (ANOVA) yararlanılmıştır.
Araştırma sonucunda örneklemin MÖ toplam ortalama puanının yüksek olduğu
bulgulanmıştır (x̄=95,52). MÖ ile alt boyutlardan elde edilen puanlar, aile yapısı
ve yaşadığı yer değişkenlerine göre farklılaşmazken, cinsiyet değişkenine göre
ölçeğin geneli ve tüm alt boyutlarında kadınlar lehine anlamlı farklılıklar tespit
edilmiştir (p<.05). Aile tutumu değişkeninde bilinçli farkındalık alt boyutu
dışında; aile geliri değişkeninde ise MÖ geneli ve sevecenlik alt boyutu dışında
anlamlı farklılığa rastlanmamıştır (p>.05). Sınıf düzeyi değişkenine göre MÖ
toplam puanı ile sevecenlik, paylaşımların bilincinde olma ve bilinçli farkındalık
alt boyutlarında gruplar arasında anlamlı farklılıklar bulunmuştur (p<.05).
Anahtar kelimeler: Sosyal hizmet, sosyal hizmet öğrencileri, merhamet,
merhamet düzeyi

Research paper thumbnail of Sosyal Hizmet Öğrencilerinin Yaşlılara Yönelik Tutumları

Birey, Toplum ve Din, 2021

Research paper thumbnail of Hitit İlahiyat Dergisi / Hitit Theology Journal

Üniversite Öğrencilerinde Spiritüel İyi Oluş ve Toplumsal Cinsiyet Algısı, 2021

Spirituality, a universal phenomenon unique to each individual, interacts with the individual’s ... more Spirituality, a universal phenomenon unique to each individual, interacts with the individual’s personality traits, attitudes, belief or value systems,
and the meaning they attribute to situations or life in general. Therefore, we
wondered whether spiritual well-being is an effective factor on gender, which
is expressed as the importance and value attributed by the society to being
a woman or a man and accordingly the perception of the social role, behaviour and status expected from individuals. Thus, the study was carried out to
determine the relationship between university students’ spiritual well-being
(SWB) and gender perception. In this study, in which 727 university students
participated, it was examined whether the SWB and gender perceptions of
the participants differ in terms of various variables, as well as the relationship between SWB and gender perception. In this quantitative study, the “Spiritual Well-Being Scale” (SWBS) developed by Ekşi and Kardaş in 2017 and
the “Perception of Gender Scale” developed by Altınova and Duyan in 2013
were used.
At the end of the research, the SWB levels of the sample were determined
to be high and the perception of gender was positive. Significant differences
were found in favour of women in the gender variable between the scores obtained from the general SWBS and its sub-dimensions. Women’s total scores
were higher than men’s in the overall SWBS, transcendence, and harmony with
nature sub-dimensions. In the anomie sub-dimension, the high average score
of men indicated that spiritual well-being is in favour of women in the aforementioned dimension.
No significant difference was found in the total mean scores of SWBS in
the variables of age, school type, place of residence and family type, but there
were significant differences between the groups in some sub-dimensions. For
example, in the age variable, although not statistically supported, it was revealed that as the age increased, the SWB general score average of the participants increased too. In the sub-dimensions of harmony with nature and anomie,
the mean scores were found to differ significantly between the groups. There
are significant differences between the groups in the anomie sub-dimension
in the school type and family type variables, and in the transcendence sub-dimension in the living place variable. In the school type variable, in the anomie sub-dimension, the mean score of the students studying at the faculties
was determined to be lower than the students who study at vocational schools significantly. In the family type variable, the highest mean in the anomie
sub-dimension was found in the single-parent group, which was interpreted
as having a single parent has a negative effect on SWB. According to the place
of residence variable, only a significant difference was found in the transcendence sub-dimension in favour of those living in the village/town.
The family is a very important factor in the individual’s acquisition and
adoption of spiritual values, and making them parts of his/her life. The attitude of the family and child’s satisfaction in the family life can also affect
his/her later SWB levels. In this context, the results of the research showed
that the SWB level of the sample differed significantly in the general and
sub-dimensions of the scale according to the family attitude variable. The
SWB score of the group with a democratic family attitude was the highest.
Inconsistent family attitude was determined to be a negative factor on SWB.
The results of the research showed that the gender perception levels of the
sample also differ according to gender and age variables. Gender perception
was revealed to be more positive in women and younger individuals. In the
study, no significant differences were found in the gender perception levels of
the sample according to the school type, place of residence, family type and
family attitude variables.
Finally, in this study, the relationship between SWB and its sub-dimensions and gender perception was discussed. However, there was no significant
relationship between SWB and gender perception as a result of the analyses.
The “Spiritual Well-Being” scale items used in this research are thought to
have spiritual content rather than religion at the cultural level. Therefore, a
culturally sensitive SWB scale study in which the spiritual and religious dimensions are revealed more clearly can be suggested. Moreover; it may be
recommended to repeat the study with a larger sample group, including individuals in older age groups, and to compare the results in order to determine
the perception of gender more clearly.
Keywords: Psychology of Religion, Spiritual Well-Being, Gender Perception, Spirituality, Social Work, University Students.

Research paper thumbnail of Medyadaki̇ Kadina Yöneli̇k Şi̇ddet Ve Ci̇nayet Haberleri̇ni̇n Boşanmiş Kadinlar Açisindan Değerlendi̇ri̇lmesi̇: Ni̇tel Bi̇r Araştirma

Turkish Studies-Economics,Finance,Politics

yanında cezalarının da gündemde çokça tutulması gerektiği vurgulanmıştır.

Research paper thumbnail of The relationship between types of humor and perceived social support among adolescents

The aim of the research is to examine the relationship between types of adolescent humor and perc... more The aim of the research is to examine the relationship between types of adolescent humor and perceived social support and to
determine whether or not perceived social support explain types of humor. The research was conducted in secondary schools
located in Konya city. The sample was four secondary schools located in the Karatay, Selçuklu, and Meram districts. The
questionnaire of multidimensional perceived social support and humor style scale was used for data collection. The Pearson
product moment correlation coefficient and multiple regression analysis were used in the analysis of data.
The research sample was 440. Of the students who participated in the study 239 (54.3%) patients were male and 203 (45.7)
percent were female. The age range was between 16-23 (s.d. 1.5). From the subscale of perceived social support and types of
humor explored a significant positive relationship was found between participatory and self-enhancing humor, (p< 0.01) but there
was no correlation between aggressive and destructive humor. According to the results of regression analysis, perceived social
support is illustrated at significant level by participatory and self-enhancing humor.
© 2014 The Authors. Published by Elsevier Ltd.
Selection and peer-review under responsibility of the Organizing Committee of the ERPA Congress 2014.
Keywords:adolescent;, humor types; perceived social support.

Research paper thumbnail of SOSYAL HİZMET UYGULAMALARINDA REFLEKTİF DÜŞÜNCENİN ÖNEMİ * THE IMPORTANCE of REFLECTIVE THINKING FORSOCIAL WORK APPLICATION

Sosyal Bilimlerde teorilerin indirgemeci yaklaşımları, psikolojik, sosyal ve kültürel fenomenlere... more Sosyal Bilimlerde teorilerin indirgemeci yaklaşımları, psikolojik, sosyal ve kültürel fenomenlere kuşbakışı bakarak şematize etmemizi sağlamakla beraber, gerçek yaşamın karmaşıklığını açıklamakta sınırlı olduğu bilinmektedir. Uygulamalı bir bilim olan sosyal hizmet bu karmaşıklık içinde uygun taktikler geliştirmemizi gerektiren bir meslektir. Sosyal çalışmacı birçok alanda, farklı vakalar ve farklı müracaatçı profilleri ile çalışmak zorunda kalmaktadır. Sosyal hizmet eğitimcileri uygulama becerisini geliştirmek için sınırlı zaman ve imkanlara sahiptir. Bu kısıtlı süreçte azami derecede iyi bir eğitim vermek için kuramsal eğitimin yanı sıra eğitimde farklı tekniklerin kullanılması elzemdir. Bu tekniklerin eğitimde yansıtıcı düşüncenin geliştirilmesine yönelik olması önemlidir. Dewey'e (1933) göre yansıtıcı düşünce herhangi bir konunun üzerinde birçok yönünü dikkate alarak derinlemesine aktif düşünmedir. Bu düşünme tarzı olaylara ve olgulara dair kavrama, kavramsallaştırma ve uygun müdahale yöntemini belirlemede elzemdir. Bu düşünme tarzı bilgi ve beceri arasında dolaysız bir ilişkiye olanak tanır.

Research paper thumbnail of SOSYAL HİZMET UYGULAMALARINDA REFLEKTİF DÜŞÜNCENİN ÖNEMİ * THE IMPORTANCE of REFLECTIVE THINKING FORSOCIAL WORK APPLICATION

Sosyal Bilimlerde teorilerin indirgemeci yaklaşımları, psikolojik, sosyal ve kültürel fenomenlere... more Sosyal Bilimlerde teorilerin indirgemeci yaklaşımları, psikolojik, sosyal ve kültürel fenomenlere kuşbakışı bakarak şematize etmemizi sağlamakla beraber, gerçek yaşamın karmaşıklığını açıklamakta sınırlı olduğu bilinmektedir. Uygulamalı bir bilim olan sosyal hizmet bu karmaşıklık içinde uygun taktikler geliştirmemizi gerektiren bir meslektir. Sosyal çalışmacı birçok alanda, farklı vakalar ve farklı müracaatçı profilleri ile çalışmak zorunda kalmaktadır. Sosyal hizmet eğitimcileri uygulama becerisini geliştirmek için sınırlı zaman ve imkanlara sahiptir. Bu kısıtlı süreçte azami derecede iyi bir eğitim vermek için kuramsal eğitimin yanı sıra eğitimde farklı tekniklerin kullanılması elzemdir. Bu tekniklerin eğitimde yansıtıcı düşüncenin geliştirilmesine yönelik olması önemlidir. Dewey'e (1933) göre yansıtıcı düşünce herhangi bir konunun üzerinde birçok yönünü dikkate alarak derinlemesine aktif düşünmedir. Bu düşünme tarzı olaylara ve olgulara dair kavrama, kavramsallaştırma ve uygun müdahale yöntemini belirlemede elzemdir. Bu düşünme tarzı bilgi ve beceri arasında dolaysız bir ilişkiye olanak tanır.

Research paper thumbnail of SOSYAL HİZMET UYGULAMALARINDA BİLGİ VE BECERİNİN GELİŞTİRİLMESİNDE REFLEKTİF UYGULAMANIN ÖNEMİ

ÇALIŞMANIN TEMELİ Sosyal çalışmacı birçok alanda, farklı vakalar ve farklı müracaatçı profilleri ... more ÇALIŞMANIN TEMELİ
Sosyal çalışmacı birçok alanda, farklı vakalar ve farklı müracaatçı profilleri ile çalışmak zorunda kalabilir. Sosyal hizmet eğitimcileri uygulama becerisi geliştirmek için sınırlı zamana ve imkânlara sahiptir. Bu sınırlı zaman ve imkânlarda azami derecede iyi bir eğitim vermek için kuramsal eğitimin yanı sıra eğitimde farklı tekniklerin kullanılması elzemdir. Yüzyıllardır sözlü kültürde talim terbiye için kullanılan anlatılar eğitimde reflektif (yansıtıcı) uygulama şeklinde tezahür etmiştir. Reflektif eğitim tekniklerinin sosyal hizmet eğitiminde faydalı olabileceği düşünülmektedir. Bilgi ve beceri arasındaki dolaysız ilişki bilinçli uygulamalar ile ikame edilebilir. Bilinçli uygulamalar ise gündelik hayat çalışmalarının karmaşıklığı ve kaosu içinde kendine dair gözlemler yaparak farkındalığı artırmakla geliştirilir. Bu gözlemciyi gözlemek, gözleneni gözlemektir. Bilinçli uygulamalar şimdi ve buradaki duruma bilinçli ve niyetli katılımdır (Epstein ve ark. 2008). Bu bağlamda bilinçli ve niyetli uygulamalar vakalar arasında kategorileştirme, tasnif, analiz ve sentez yeteneğini geliştirmek anlamına da gelen reflektif uygulama becerisini geliştirmeye katkı sağlayabilir.

Research paper thumbnail of The relationship between types of humor and perceived social support among adolescents

The aim of the research is to examine the relationship between types of adolescent humor and perc... more The aim of the research is to examine the relationship between types of adolescent humor and perceived social support and to
determine whether or not perceived social support explain types of humor. The research was conducted in secondary schools
located in Konya city. The sample was four secondary schools located in the Karatay, Selçuklu, and Meram districts. The
questionnaire of multidimensional perceived social support and humor style scale was used for data collection. The Pearson
product moment correlation coefficient and multiple regression analysis were used in the analysis of data.
The research sample was 440. Of the students who participated in the study 239 (54.3%) patients were male and 203 (45.7)
percent were female. The age range was between 16-23 (s.d. 1.5). From the subscale of perceived social support and types of
humor explored a significant positive relationship was found between participatory and self-enhancing humor, (p< 0.01) but there
was no correlation between aggressive and destructive humor. According to the results of regression analysis, perceived social
support is illustrated at significant level by participatory and self-enhancing humor.
© 2014 The Authors. Published by Elsevier Ltd.
Selection and peer-review under responsibility of the Organizing Committee of the ERPA Congress 2014.
Keywords:adolescent;, humor types; perceived social support.
1. Introduction
The term 'adolescence' derives from the Latin word 'adolescere', which means 'to grow up' or 'to reach adulthood'.
This term symbolizes the period where adult attitude and behavioral patterns start to replace childish ones