Materyalizme Karşı Gönüllü Sadelik: Hayat Tarzı İşyeri Sapma Davranışlarını Etkiler mi? (original) (raw)

Hazırlık Sınıfı Öğrencilerinin Dil Becerilerini Hikâye Anlatımıyla Öğrenmesine Yönelik Tutumları

The journal of international lingual social and educational sciences, 2022

Çalışmanın amacı hazırlık sınıfı öğrencilerinin dil becerilerini hikâye anlatımı aracılığıyla öğrenmeye karşı tutumlarını ortaya çıkarmaktır. Bu çalışmanın örneklemini bir devlet üniversitesinden İngilizce seviyesi A2 olan 48 öğrenci oluşturmaktadır. Yaşları 18 ve 22 arasındaki Türk öğrenciler örneklem olarak seçilmiştir. Örneklem ana dilleri Türkçe olan 25 kız öğrenci ve 23 erkek öğrenci içerir. Öğrencilerin hikâye anlatımına olan tutumlarını incelemek için likert ölçekli bir anket uygulanmıştır. Geçerlilik ve güvenilirlik endişelerinden dolayı anket Kim ve Mcgarry tarafından daha önceden hazırlanan ve uygulanan bir tutum testinden uyarlanmıştır (2014). Sonuçlar öğrencilerin hikaye anlatımı etkinliklerine olumlu tutumları olabileceğini ortaya çıkarmıştır. Katılımcılar hikâye dinleme etkinliklerine diğer hikâye anlatımı etkinliklerine olduğundan daha fazla ilgi gösterdiler. Genel olarak dinleme ve okuma becerilerinde kendilerini yetkin hissettikleri ve konuşma aktivitelerinden ziyade dinleme aktiviteleri yapmaktan keyif aldıkları bulundu. Son olarak, katılımcıların hikâye anlatımı etkinliklerini sınıfta kullanmanın sadece çocuklar için değil yetişkinler için de faydalı olduğunu düşündükleri bulundu.

İlköğretim okulu öğretmenlerinin stresle başa çıkma tarzları ile kullandıkları mizah tarzları arasındaki ilişki. Kuram ve Uygulamada Eğitim Yönetimi

Bu araştırmanın amacı, ilköğretim okulu öğretmenlerinin stresle başa çıkma tarzları ile kullandıkları mizah tarzları arasındaki ilişkiyi incelemektir. Korelasyonel bir araştırma olan bu çalışmaya, Ankara'daki ilköğretim okullarından uygun örnekleme yoluyla seçilen 221 öğretmen katılmıştır. Veri toplama aracı olarak 'Stresle Başa Çıkma Tarzları Ölçeği' ve 'Mizah Tarzları Ölçeği' kullanılmıştır. Verilerin analizi için Pearson korelasyon katsayıları hesaplanmış ve çoklu doğrusal regresyon analizi uygulanmıştır. Analiz sonuçları, tüm mizah tarzlarının stresle başa çıkmada kendine güvenli yaklaşımın anlamlı yordayıcıları olduğunu göstermiştir. Kendine güvenli yaklaşım, kendini geliştirici ve katılımcı mizah tarzları ile pozitif ilişkili bulunurken, saldırgan ve kendini yıkıcı mizah tarzları ile negatif ilişkili bulunmuştur. Stresle başa çıkmada iyimser yaklaşım, kendini geliştirici mizah tarafından pozitif yönde yordanırken, saldırgan mizah tarafından negatif yönde yordanmıştır. Bulgular, sağlıklı mizah tarzlarına (katılımcı ve kendini geliştirici) sahip öğretmenlerin aynı zamanda sağlıklı başa çıkma tarzlarını daha fazla kullandıklarını göstermiştir.

Bir Bilimsel Gezi Sonrası 7. Sınıf Öğrencilerinin Evsel Atıklar ve Geri Dönüşüme Yönelik Deneyimlerinin İncelenmesi

Kastamonu Eğitim Dergisi

Purpose: This research study aims to analyze the effects of teaching the subject of domestic waste and recycling, which is included in the Science course curriculum, in informal learning environments on secondary school students' learning. Design/Methodology/Approach: In the research, the phenomenology design, one of the qualitative research designs, is used. The phenomenology design focuses on a person's first-order experiences about a phenomenon. And, it aims to have in-depth information about the phenomenon. The study group of the investigation consists of 14 secondary school students receiving education at a public school in Aksaray, during the spring semester of the 2019-2020 academic year. The trip evaluation form and the semi-structured interview questions developed by the researcher as data collection tools are used as pre-test and posttest. The data acquired from the investigation were analyzed by content and descriptive analysis methods. Codes, categories, themes, and subthemes were built for the student's answers. Findings: According to the results obtained from the study, the students observed that recycling is not a simple process that can be applied easily. The students remarked that the recycling facility trip creates awakening and awareness towards the environment and facilitates learning by walking through, seeing, and having fun. Highlights: Based on this study, it is recommended to arrange field trips in different disciplines to for these trips enable students to gain interesting and catchy experiences. Öz Çalışmanın amacı: Araştırmada Fen bilimleri dersi öğretim programı içerisinde yer alan evsel atıklar ve geri dönüşüm konusunun informal öğrenme ortamları ile işlenmesinin ortaokul öğrencilerinin öğrenmeleri üzerine etkisini incelemek amaçlanmaktadır. Materyal ve Yöntem: Araştırmada nitel araştırma desenlerinden olgubilim deseni tercih edilmiştir. Olgubilim deseni ile bir olgu hakkında kişinin birinci dereceden deneyimlerine odaklanılır ve söz konusu olgu hakkında derinlemesine bilgi sahibi olunması amaçlanır. Araştırmanın çalışma grubunu 2019-2020 eğitim öğretim yılı bahar döneminde Aksaray il merkezindeki bir devlet okulunda öğrenim gören 14 ortaokul öğrencisi oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen gezi görüş formu ve yarı yapılandırılmış görüşme soruları ön test ve son test olarak kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler içerik analiz yöntemleriyle çözümlenmiştir. Öğrenci cevaplarına yönelik kod, kategori, tema ve alt temalar oluşturulmuştur. Bulgular: Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre; öğrenciler geri dönüşümün kolaylıkla yapılan basit bir süreç olmadığını gözlemlemişlerdir. Öğrenciler geri dönüşüm tesisi gezisinin gezerek, görerek ve eğlenerek öğrenmeyi kolaylaştırdığını, çevreye yönelik bilinç ve farkındalık oluşmasını sağladığını belirtmişlerdir. Önemli Vurgular: Yapılan araştırmadan hareketle alan gezilerinin öğrencilere ilginç deneyimler sağladığı için farklı disiplinlerde de alan gezilerinin düzenlenmesi önerilmektedir.

Öğrencilerin Hayatlarındaki Dramlar ve Öğretmen Tutumları: Örnek Olay İncelemesi

Batı Anadolu Eğitim Bilimleri Dergisi, 2020

Öz. Araştırmanın amacı öğrencilerin farklı yaşamlarından kaynaklı olarak öğretmenlerin yaşadıkları hikâyelerin analiz edilmesidir. Çalışmada hikâyeler nitel araştırma desenlerinden durum çalışması deseni kullanılarak incelenmiştir. Bu çalışmada ortaya konan durum, öğretmenlerin öğrenci kaynaklı olarak yaşadıkları dramlardır. Araştırmanın örneklem grubunun belirlenmesinde tipik durum örneklemesi kullanılmıştır. Bu araştırmada da öğretmenlerin öğrencilerin hayatlarından kaynaklı yaşanmış hikâyeler tipik durumlar olarak kabul edilmiştir. Araştırma verileri standartlaştırılmış açık uçlu görüşme formuyla toplanmıştır. Araştırma verilerinin çözümlenmesinde, nitel bir analiz yöntemi olan "içerik analizi" kullanılmıştır. Öğretmenlerin mesleklerini yerine getirirlerken yaşadıkları öğrenci dramlarına ilişkin hikâyelerin analiz edildiği araştırma bulgularına göre; öğretmenler öğrencilerle aile kaynaklı, kendileri kaynaklı birtakım dramlar yaşamaktadırlar. Bu dramlar bazen tesadüflerle öğrenilmektedir. Yaşanılan dram hikâyelerinde öğretmenlerin oldukça sarsıldıkları ve birtakım şeyler yapmaya çalıştıkları görülmektedir. Öğretmenler ayrıca hikâyelerin kendilerine mesleki gelişim anlamında acı da olsa tecrübe katkısı olduğunu ifade etmektedirler. Bulgularda görüldüğü gibi her hikâye mutlu sonla bitmemekte, olumsuzluklar ve belirsizlikler görülmektedir. Öğretmenlik mesleği insan hizmetidir. Her insanın kendine özel durumlarının olduğu gerçeğinden hareketle öğretmenlik mesleğinin zorluğu dikkate alınmalıdır.

Acil uzaktan eğitimde öğrencilerin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşlukları ve doyumları arasındaki ilişki

Açıköğretim uygulamaları ve araştırmaları dergisi, 2023

Bu araştırmanın amacı acil uzaktan eğitimde üniversite öğrencilerinin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşluğu ve doyumları arasındaki ilişkiyi inceleyip araştırma sonuçlarını öğrenci görüşleri ile desteklemektir. Araştırmanın çalışma grubu 2020-2021 bahar döneminde Türkiye'de pandemi sürecinde çevrimiçi eğitim görmüş olan Eğitim Fakültesi (232) ve Sağlık Bilimleri Fakültesi (236) öğrencileridir. Araştırma sonucunda öğrencilerinin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşluğu ile uzaktan eğitim doyumları arasında orta düzeyde, pozitif yönde ve anlamlı bir ilişki olduğu bulunmuştur. Bir diğeri çevrimiçi öğrenme ve hazırbulunuşluk düzeylerine bakılmış ve öğrencilerin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşlukları ve doyumları orta düzeyde bulunmuştur. Öğrencilerin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşlukları ve doyum düzeylerinin fakülte değişkenine göre durumları incelenmiştir. Çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşluğu ile fakülte değişkeni arasında anlamlı farklılık bulunmuştur. Doyum düzeyi ile fakülte değişkeni arasında ise anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Araştırmanın nitel veri desteği kısmında odak grup görüşmesi gerçekleştirilmiştir ve nitel araştırma bulgularının nicel araştırma bulgularını desteklediği görülmüştür.

Çocuk Kitapları İllüstrasyonunda Karakter Tasarım Yöntemlerinin Sınıflandırılması

Social Sciences Studies Journal, 2019

Başarılı bir karakter, kişilik özellikleri ile izleyicinin empati kurabildiği, benimsediği, zaman zaman örnek aldığı klişelerden uzak özgün yaratımlardır. Karakterin başarılı görsel tasarımı ise; bu kişilik özelliklerinin resimleyene ait deneyim ve özgün yaklaşımlarla gelişerek somutlaştırılmış halidir. Hikaye, film veya oyun, herhangi bir eserin başarısı her şeyden önce ana karakter ve bu karaktere ait dünyanın nasıl olduğu ile doğru orantılıdır. Çocuk kitaplarında da hikayeyi okuyan, dinleyen ya da izleyenin kendisini kahraman ile özdeşleştirmesi olağan bir durumdur. Çocuk, kahramanın dünyası ve etrafında gelişen olaylar örgüsü ile kendi çevresi arasında bağlantılar kurar. Bu kritik unsur göz önüne alındığında kahramanın görsel yapısı belirlenirken çocuğun ilgi dünyasının keşfedilmesi en az onun yönlendirilmesi kadar önemlidir. Karakterin görsel tasarımını belirleyen bazı temel faktörler söz konusudur. Bu faktörlerin başında uygulama tekniği gelir. Tasarımcı kendi anlatım diline uygun gördüğü ya da daha başarılı olacağını düşündüğü bir tekniği seçerek tasarıma yön vermeye başlar. Bir diğer faktör karaktere ait biçimsel özelliklerin nasıl oluşturulduğu ile ilgilidir. Biçimsel özellikler form ve renk olmak üzere iki başlıkta incelenebilir. Form, karaktere ait biçimselliğin kabaca bütünüdür. Bu bütün resimleme alanında sıklıkla kullanılan uygulama anlayışlarıyla görselleştirilir. Renk veya renk ilişkileri görsel bir ambiyansa, karakteristik yapıya (görsellik veya içerik anlamlarında olabilir) ve konu ya da bir kavrama ayrı ayrı ya da iç içe hizmet edebilir. Karakter tasarımında belirleyici son faktör resimleyenin özgün dili ile ilişkili görselleştirme anlayışı diğer bir deyiş ile tarz'dır.

Ögretmen Adaylarının Degiskenlerin Kullanımı ile ilgili Bilgileri

Gaziosmanpasa Universitesi Sosyal Bilimler Arastirmalari Dergisi, 2007

Bu çalışmada öğretmen adaylarının değişkenler hakkındaki bilgileri incelenecektir. Üç farklı üniversiteden ve farklı sınıflardan 184 öğretmen adayından anketlerle veri toplanmıştır. Bu anketlerin kategorilere konularak analizinden sonra 10 öğretmen adayı seçilip röportaj yapılmıştır. Öğretmen adayları harfleri, alışkın olduğu durumlarda yani harflerin bilinmeyen rolü aldığı durumlarda kolayca kullanıyorlar. Diğer yandan harfleri genel sayı ya da fonksiyonlarda değişken olarak kullanmada zorlanıyorlar. Soruların seviyesine uygun ispat çeşitlerini kullanmıyorlar. Cevapları, rutin sorulara şipşak cevaplar vermeye hazır olduklarını gösteriyor. Bu çeşit bir anlayış 'eylem seviyesinde' bir anlayış olarak etiketlendirilebilir. Bu sorunun altında yatan ana sebep okullarımızda öğrencilerimizin en kısa sürede doğru cevabı bulmayı empoze edilmesiyle ilgili olabilir. Bu nedenle manayı bir kenara bırakıp, doğru cevabı bulmaya odaklanıyor olabilirler. Öğrencilerin manaya önem vermelerine yardımcı olmak için öğrencilerin öğrenmelerinin her aşamasında manayı aramalarına olanak sağlayacak sınıf ortamları oluşturmalıyız.

Kayseri Kalesi Şehir Surları,Zeynel Abidin Türbesi ve Mahperi Hunat Kümbetinde Gözlemlenen Fiziksel,Kimyasal ve Biyolojik Bozulmaların Sınıflandırılması

ISPEC 11th İnternational Conference on Engineering and Natural Sciences, 2021

Uygarlık tarihi kronolojik bir sıra ile incelendiğinde, doğal taş kullanımının insanoğlunun yaşamında, önemli yer tuttuğu göze çarpan bir gerçektir (Bradley, 1998). Doğal taş kullanımı İ.Ö. 600 yıllarında binaların, anıtların yapımında, eski Yunanistan'da önce ahşap kolonların yerine geçen sütunlarda kullanılmış, daha sonra (İ.Ö. 480) kiriş amaçlı kullanımları da giderek yaygınlaşmıştır. Anadolu'da Türk-Selçuk-Osmanlı kültürü egemen olurken, doğal taş Avrupa'dan farklı, fakat en az oradakiler kadar yoğun ve ustaca kullanıldığı gözlenmektedir (Vardar, 1990).Kayseri il merkezinde bir çok tarihi taş anıt bulunmaktadır. Bu anıtlar şehir merkezinde olmalarından dolayı hem insan kaynaklı hemde çevresel diğer faktörlerden dolayı yıllar içerisinde çeşitli tahribatlara maruz kalmışlardır. Kayserinin coğrafi konumundan dolayı ve karasal iklimde bulunmasından dolayı taş anıtların maruz kaldığı bozulmalar fiziksel, kimyasal ve biyolojik bozulmalar olabilmektedir. İnsan kaynaklı faktörlerde taş anıtların yıllar içerisinde bozulmasında hem direk hemde indirek olarak etki etmektedir.Kimi zaman insan kaynaklı faktörler fiziksel,kimyasal veya biyolojik bozulmaların daha da hızlanmasına sebep olabilmektedir. Bu çalışma amacılığı ile Kayseri şehir merkezinde çalışan anıtlar Kayseri Kalesi Sur Duvarları, Zeynel Abidin Türbesi ve Mahperi Hunat Hatun Kümbeti'dir. Tüm bu anıtlar konum olarak bir birlerine yakın yerlerdedir ve hemen hemen bozulma türleri aynıdır. Şehir merkezinde olmalarından dolayı ve Kayseri il merkezinde olmalarından dolayı yoğun olarak hava kirliliğinden ve araçların eksoz gazlarından çıkan korbondioksit tabanlı kimyasal bozulmalardan yoğun olarak etkilenmişlerdir. Anıtlardan incelenmesi için parçalar alınmamıştır. Sadece gözlemsel olarak incelemelerde bulunulmuştır. Daha detaylı labratuvar çalışmaları detaylı analizler için gereklidir. Bu çalışmadan elde edilecek sonuçlar bu anıtlarda ileride yapılabilecek restorasyon çalışmaları için bir ön çalışma veya ön rapor niteleiğinde olacaktır.

Çevre Sorunları ve Halkın Çevre Duyarlılıkları Üzerine Araştırma; Örnek Çalışma

2022

Öz Çalışma, Samsun İlinin Atakum ilçesinde yaşayan halkın, yaşanan su sorunlarına bakışı değerlendirmek amacıyla rastgele belirlenen 363 kişi ile yürütülmüştür. Yapılan bu çalışmada halkın bazı kişisel özelliklerinin (cinsiyet, yaş, yerleşim yeri, eğitim durumu ve meslek) su sorunlarına ilişkin görüşlerinde fark yaratıp yaratmadığı incelenmiştir. Çalışmada literatür taraması yoluyla geliştirilen 31 soruluk anket katılımcılara yöneltilmiştir. Bu anket aracılığıyla halkın, su sorunlarına bakışı, sularla ilgili karşılaşılan problemlerin yol açtığı sorunlar hakkında bilgi sahibi olup olmadıkları ve ücret politikalarının uygunluğuna ilişkin görüşleri belirlenmeye çalışılmıştır. Anketin geçerliliği için uzman görüşü alınmış ve güvenirlik çalışmaları yapılmış olup verilerin analizinde SPSS 22 programı kullanılmıştır. Su sorunlarına halkın bakışını ölçmek için yapılan çalışmanın anket sonuçları değerlendirildiğinde, bu durum halk tarafından ciddi bir problem olarak görülmektedir. Halkın su sorunlarıyla ilgili değerlendirmeleri göz önüne alınarak, yaşanan ve yaşanabilecek sorunlarına yönelik çözüm önerileri elde edilen bulgularla desteklenerek çalışmada sunulmuştur.

Sınıf Öğretmeni Adaylarının Öğretmenlik Becerileri Hakkında Öğretmen Görüşleri

Osmangazi Journal of Educational Research, 2024

Bu araştırmanın amacı, öğretmenlik uygulaması dersi alan öğretmen adaylarının öğretmenlik becerileriyle ilgili sınıf öğretmenlerinin görüşlerini tespit etmektir. Bu amaca ulaşmak için sosyoekonomik düzeyi orta dereceli bir ilkokulda görev yapan 3 sınıf öğretmeninin görüşleri ele alınmıştır. Araştırmaya katılan sınıf öğretmenleri görevlerinde en az 25 yıllık tecrübeye sahip eğitimcilerdir. Araştırmada, nitel araştırma yöntemlerinden yarı yapılandırılmış görüşme deseni kullanılmıştır. Deneyimlerini paylaşan sınıf öğretmenleri bir ilkokulda 1-2-3-4. sınıfları okutmaktadırlar. Görüşmeler toplamda 1 saat 50 dakika sürmüştür. Araştırma bulgularına göre, sosyoekonomik düzeyi orta olan ilkokulda görev yapan sınıf öğretmenlerinin sorunları; “konu alanı bilgisi, alan eğitimi bilgisi, planlama, sınıf yönetimi ve iletişim” temaları altında toplanmıştır.