Nursing Students’ Knowledge, Attitude and Behaviors towards Evidence-Based Nursing Practices (original) (raw)
Related papers
Determination of Nursing Students’ Awareness of Evidence-Based Nursing Practice
2017
Amaç: Çalışma hemşirelik son sınıf öğrencilerinin kanıta dayalı hemşirelik uygulamaları ile ilgili farkındalıklarını değerlendirmek amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Araştırma tanımlayıcı nitelikte tasarlanmış olup 75 öğrenci ile yürütülmüştür. Veriler Kanıta Dayalı Hemşirelik Uygulamaları ile ilgili farkındalıkları değerlendiren, 21 soruluk soru formu kullanılarak toplanmıştır. Bulgular: Öğrencilerin %96'sı Kanıta Dayalı Hemşirelik Uygulamaları terimini daha önce duyduğunu belirtmiştir. Öğrencilerin %97,3'ü literatür taraması yapmayı bildiğini, %73.3'ü eleştirel makale eğitimi aldığını belirtirken, literatür taraması için en çok kullanılan veritabanı %98,7 ile Google Akademik olduğu saptanmıştır. Katılımcıların %94,7'si hemşirelikte kanıta dayalı uygulamaya inandığını ve %98,7'si ise hemşirelik uygulamalarında kanıta ihtiyaç duyduklarını ifade etmişlerdir. Öğrencilerin %93,4'ü Kanıta Dayalı Hemşirelik Uygulamaları ile ilgili daha fazla bilgi almak isterken, %90,7'si bu alanda eğitime katılmak istediklerini belirtmişlerdir. Sonuç: Öğrencilerin çoğunun Kanıta Dayalı Hemşirelik Uygulamaları konusunda farkındalığının olduğu, önemine inandığını ve ihtiyaç duyduğunu belirtmiştir. Elde edilen sonuçlar doğrultusunda; hemşire öğrencilerin Kanıta Dayalı Hemşirelik Uygulamasını engelleyen bariyerlerin belirlenmesine ilişkin çalışmaların planlanması, daha çok yayın yapmalarının desteklenmesini, bu alana yönelik olarak müfredat programlarının düzenlenmesini önermekteyiz.
Investigation of Nursing Students' Awareness of Nursing Practice Based on Evidence
Journal of Education and Research in Nursing, 2019
Aim: This study was carried out to evaluate the senior nursing students' awareness of evidence-based nursing practices. Method: The sample of the research comprised 188 senior students who were educated in an integrated system between November 2017 and March 2018 in a nursing faculty located in the İzmir province. Data were collected by a twenty-item questionnaire that measures students' knowledge of evidence-based nursing practices. Number and percentage distributions and mean and standard deviation were used to analyze the data. Findings: Of the students in the study, 53.7% were trained in evidence-based practice (EBP) and 86.2% were in need of training in EBP. It was determined that 67% of the students had knowledge of EBP during their undergraduate training and that only 1.2% of the sample ranked the Joanna Briggs Institute as evidence level classification. Results: EBP training should be included in the undergraduate curriculum in parallel with the practices of increasing the quality of nursing care in patient care outcomes, standardizing care, and increasing patient satisfaction.
Turkiye Klinikleri Journal of Nursing Sciences
Uluslararası Hemşireler Birliğine göre kanıta dayalı uygulamalar (KDU), hemşirelik disiplininde teorik ile pratik arasındaki boşluğu kapatmak için kullanılan en etkili yoldur. Kanıta dayalı hemşirelik (KDH) ise en güncel ve en iyi kanıtı, klinik uzmanlık ve deneyimler ile birleştirip, hasta tercihle-rini de göz önünde bulundurarak hasta bakımında problem çözme yaklaşımı olarak tanımlanmaktadır. 1 Uygulamalarda KDH'nin kullanımı; hasta bakım sonuçlarında iyileşmeye, bakımın kalitesinde, hasta ve aile memnuniyetinde artışın yanı sıra sağlık
Evidence- Based Practice in Nursing
INTERNATIONAL REFEREED JOURNAL OF NURSING RESEARCHES, 2017
Hemşirelik mesleğinin gelişmesi ve bakım kalitesinin artması için profesyonel hemşirelerin uygulamalarını araştırma sonuçlarına dayalı kanıtlara göre gerçekleştirmeleri önemli bir gerekliliktir. Kanıta dayalı uygulama süreci; araştırma ruhunun geliştirilmesi, PICOT formatında klinik soruların sorulması, mevcut en iyi kanıtın araştırılması, kanıtın geçerliliğinin ve uygunluğunun değerlendirilmesi, kanıta dayalı uygulama kararlarının sonuçlarının değerlendirilmesi ve kanıta dayalı uygulamanın karar ve değişim sonuçlarının yayılması olmak üzere yedi adımdan oluşmaktadır. Bu derlemede kanıta dayalı uygulama süreci, kanıt kaynakları ve klinik sorulara yönelik kanıta dayalı cevaplara yer verilmiştir.
Students’ Awareness and Attitude Toward Nursing Research
Samsun Sağlık Bilimleri Dergisi, 2020
Amaç: Bu çalışmanın amacı, hemşirelik öğrencilerinin hemşirelikte araştırma ve gelişmelere yönelik farkındalık ve tutum düzeyleri ile etkileyen faktörlerin incelenmesi ve konu hakkında farkındalık yaratmaktır.Yöntem: Araştırmanın evrenini Akdeniz bölgesinde bir üniversitenin sağlık yüksekokulu hemşirelik bölümünün ikinci ve dördüncü sınıfında okuyan 174 öğrenci oluşturmaktadır (%89.65). Tanımlayıcı tipteki bu çalışmanın örneklemini 156 öğrenci oluşturmuştur. Verilerin toplanmasında; Tanıtıcı Bilgi Formu ve Hemşirelik Öğrencilerinin Hemşirelikte Araştırma ve Gelişmelere Farkındalığı ve Tutumu Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde yüzde frekans dağılımı, ortalama, bağımsız grup t Test, Mann-Whitney U Test, Kruskal-Wallis Test kullanılmıştır.Bulgular: Öğrencilerin yaş ortalaması 20.85 ± 12.09, %66.02’si kadın, %66.6’sı ikinci sınıf öğrencisidir. Öğrencilerin %50.64’ ü bilimsel toplantılara katıldıklarını; %41. 66’sı hiç bilimsel dergi okumadıklarını belirtmiştir. Katılı...
Sağlık ve Hemşirelik Yönetimi Dergisi, 2020
Bu araştırmanın amacı, X ve Y kuşağındaki hemşirelerin bireysel yenilikçilik özelliklerinin kanıta dayalı uygulama tutumlarına etkisini belirlemektir. Yöntem: Tanımlayıcı ve ilişki arayıcı nitelikteki bu araştırmanın evrenini, 560 hemşire oluştururken, örneklemini ise araştırmaya gönüllü olarak katılan ve kullanılabilir veri elde edilen 338 hemşire oluşturmuştur. Veriler, "Kişisel Bilgi Formu, Kanıta Dayalı Hemşireliğe Yönelik Tutum Ölçeği ve Bireysel Yenilikçilik Ölçeği" ile toplanmıştır. Analiz aşamasında sayı, yüzdelik ve ortalama, independent sample t testi, doğrusal regresyon, Pearson korelasyon testi ve Cronbach's alpha analizleri yapılmıştır. Bulgular: Bu çalışmada, X kuşağındaki hemşirelerin bireysel yenilikçilik ölçeği puan ortalaması 62,12± 8,01; Y kuşağındaki hemşirelerin bireysel yenilikçilik ölçeği puan ortalaması 67,54±7,58 olarak belirlenmiştir. Kanıta dayalı hemşireliğe yönelik tutum ölçeği puan ortalaması X kuşağındaki hemşirelerde 52,08±8,13 iken, Y kuşağındaki hemşirelerde 58,13±9,20 olarak bulunmuştur. Bireysel yenilikçiliğin kanıta dayalı hemşireliğe yönelik tutum üzerinde X kuşağında %24 oranında, Y kuşağında ise %49 oranında belirleyici olduğu saptanmıştır. Sonuç: Araştırma sonucunda, Y kuşağındaki hemşirelerin daha yenilikçi olduğu ve kanıta dayalı uygulama tutumlarının daha olumlu olduğu görülmüştür. Hemşirelerin bireysel yenilikçilik özelliklerini ve kanıta dayalı tutumlarını artırılabilmek için kuşak farklılıklarının dikkate alınması gerekmektedir.
Ordu Üniversitesi hemşirelik çalışmaları dergisi, 2022
Bu araştırma, Sakarya ilinde bir pandemi hastanesinde çalışan hemşirelerin Dünya Sağlık Örgütü tarafından belirlenen kanıta dayalı uygulamalar konusunda bilgi düzeylerini tespit etmek amacıyla yapıldı. Yöntem: Çalışma Sakarya ilindeki bir pandemi hastanesinde çalışan 127 hemşire ile gerçekleştirildi. Etik kurul izinleri alındıktan sonra Haziran-Ağustos 2021 tarihleri arasında veri toplandı. Veri toplama aracında tanıtıcı bilgileri içeren altı soru ve COVID-19'a ilişkin kanıta dayalı uygulamalar konusunda bilgi düzeyini ölçmeye yönelik 25 ifade yer almaktaydı. İfadeler Dünya Sağlık Örgütü'nün kılavuzlarında yer alan maske kullanımı ve COVID-19'un klinik yönetimine ilişkin bilgiler üzerinden oluşturuldu. Verilerin değerlendirilmesinde tanımlayıcı istatistikler ve nonparametrik testlerden yararlanıldı. Bulgular: Hemşirelerin yaş ortalaması 29.73±7.38 (min:21-maks:49), anketten aldıkları toplam puan ortalaması 11.86 ± 3.61 (min:0maks:19) olarak bulundu. Buna göre hemşirelerin bilgi düzeyleri orta düzey olarak değerlendirildi. Yaş ve çalışma yılı ile anket toplam puan medyanı arasında anlamlı ilişki bulunmadı. Eğitim durumu, çalışılan birim ve COVID-19 ile ilgili eğitim alma durumu ile anket toplam puan medyanı arasında ise anlamlı farklılık bulundu. Sonuç: Hemşirelerin COVID-19'a ilişkin kanıta dayalı uygulamalar konusunda bilgi düzeylerinin orta düzeyde olduğu belirlendi.
Knowledge and Opinions of Nursing Students about Addiction
Ankara Medical Journal
Bölümü öğrencilerinin madde bağımlılığına ilişkin düşünce ve görüşlerinin belirlenmesi amacıyla yapılmıştır. Materyal ve Metot: Bölümde öğrenim gören 217 öğrenciden, çalışmaya katılmayı kabul eden 105 öğrenciye sosyo demografik verileri ve bağımlılık ile ilgili bilgi düzeylerini ölçen yapılandırılmış anketler yüz yüze görüşme yöntemi ile uygulandı. Öğrencilerin demografik bilgilerini oluşturan anket formu, madde bağımlılığına neden olan maddelerin bilinilirlik düzeyleri, bağımlılık oluşturan maddelerin kullanım süresi ve farkındalıkları, madde bağımlılığının fiziksel ve psikolojik bağımlılığının patafizyolojisine yönelik bilgilerini ölçmek amacıyla yöneltilen sorulardan oluşmaktaydı. Elde edilen verilerin değerlendirilmesinde, istatistiksel analizler ve hesaplamalar için IBM SPSS Statistics 21.0 (IBM Corp. Released 2012. IBM SPSS Statistics for Windows, Version 21.0. Armonk, NY: IBM Corp.) programı kullanıldı. Bulgular: Araştırma kapsamına alınan 105 öğrencinin yaş ortalaması 20,69±1,28'dir. Araştırmaya katılan öğrencilerin %86,67'si (n=91) kadın, %13,33'ü (n=14) erkek, öğrencilerin %1,90'ı (n=2) kız lisesi, %98,10'u (n=103) karma lise mezunudur. Öğrencilerin %12,38'inin (n=13) kronik bir hastalığı mevcut olduğu belirlenmiştir. Çalışmaya katılan öğrencilerin %0,95'i (n=1) haftada 1-2 saat, %8,57'si (n=9) haftada 3-5 saat, %15,24'ü haftada 6-8 saat, %27,62'si (n=29) haftada 9-19 saat, %47,62'si (n=50) haftada 20 saat ve üzeri internet veya akıllı cihaz kullanımı olduğunu bildirmiştir. Aynı zamanda çalışmamızda internet ve akıllı cihaz kullanım amacı, öğrencinin sosyallik durumu, öğrencinin gelir düzeyi ve geliri algılayışı, aile ve yakın arkadaş grubunda sigara kullanımı, nargile ve alkol tüketim durumu yüzdelik olarak irdelenmiştir. Madde ile ilk temas aracısının kim olduğu, sigaraya başlama nedenleri, sigaraya başlama ortamı, bağımlılık düzeyi incelenmiştir. Sigara kullanan öğrenciler örneklemin %15,24'ünü (n=16) oluşturmakta olup, bu öğrencilerin hiçbiri sigarayı bırakmakta herhangi bir yardım almamışlardır. Araştırmamızda bağımlılık yapan maddelerin bağımlılık durumları incelenmiştir. Bu maddeler;
Journal of Education and Research in Nursing
Bu çalışma cerrahi kliniklerde çalışan hemşirelerin kanıta dayalı hemşireliğe yönelik tutumları ve araştırma kullanımında algıladıkları engellerin belirlenmesi amacıyla yapıldı. Yöntem: Tanımlayıcı ve kesitsel türdeki bu araştırmaya Nisan-Ağustos 2017 tarihleri arasında Türkiye'nin batı bölgesindeki üç hastanede cerrahi kliniklerinde çalışan 186 hemşire dahil edildi. Araştırmanın verileri Kişisel Bilgi Formu, Kanıta Dayalı Hemşireliğe Yönelik Tutum Ölçeği (KDHYTÖ) ve Engeller Ölçeği (EÖ) kullanılarak toplandı. Veriler tanımlayıcı istatistikler, Mann Whitney U testi, Kruskall Wallis Testi ile değerlendirildi. Kruskal Wallis testine göre farklı grupların tespitinde çoklu karşılaştırma yöntemiyle farklılık yaratan gruplar tespit edildi. Bulgular: Çalışmaya katılan hemşirelerin yaş ortalaması 33.94±6.96 yıl, %85.5'i kadın ve %62.9'u cerrahi servislerinde çalışmaktadır. Araştırma grubunun %40.3'ü kanıta dayalı uygulamaları kullanmaktadır. Hemşirelerin KDHYTÖ puan ortalaması 57.14±8.27'dir, kanıta dayalı hemşireliğe yönelik tutumları olumlu yöndedir. EÖ puan ortalaması ise 67.92±19.35'dir. Araştırma sonuçlarının kullanımındaki engellerin başında sırasıyla işyerinde araştırma okumak için yeterli zaman olma