Kırıkkale Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’nde Takip Edilen Şizofreni Hastalarının Değerlendirilmesi (original) (raw)

Psikiyatri Polikliniği: Şizofreni Tedavisi Bağlamında Kesitsel Bir Çalışma

Acta Medica Alanya, 2018

Bu çalışmanın amacı; Eğitim ve Araştırma Hastanesi Psikiatri Polikliniğine başvuran hastaların sosyodemografik özelliklerini araştırmak ve Şizofreni tanısı alan hastaların tedavi ve takip sonuçlarını değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Psikiyatri polikliniğine yapılan 2707 başvuru değerlendirildi. Ayrıca şizofreni hastalarına poliklinik şartlarında uygulanan tedaviler incelendi. Bulgular: Araştırma süresince psikiyatri polikliniğine toplam 2707 başvuru yapılmıştır. Çalışmaya alınan hastaların 649'u (%24) şizofreni ve diğer psikotik bozukluklar,506'sı (%18,7) depresif bozukluklar, 389'u (%14,4) anksiyete bozuklukları, 117'si (%4,3) bipolar bozukluklar tanısı almıştı. Şizofreni hastalarının 347'si (%62) tek ilaç kullanıyordu. Bu hastaların 287'si (%51,3) atipik antipsikotik, 60'ı (%10,7)ise tipik antipsikotik almaktaydı. Hastaların 205'i (%36,6) kombine antipsikotik kullanmaktaydı. Çalışmamızda şizofreni hastalarının %77,5'ine, tek başına veya kombinasyon şeklinde atipik antipsikotik reçetelendiğini saptadık. Sonuç: Psikiyatri poliklinikleri, psikiyatrik tedavinin en önemli çalışma alanlarıdır. Belirgin yeti yıkımına yol açan kronik hastalıkların, hastalığa özelleşmiş rehabilitasyon alanlarında değerlendirilmesi, psikiyatri polikliniklerinin hem hizmet hem de araştırma alanlarında daha etkin kullanımını sağlayacaktır. Şizofreni tedavisinde, literatüre uygun ancak tedavi protokollerine uymayan sonuçlar saptadık. Şizofreni tedavisinde, ilaç dışı tedavileri de içeren bütüncül tedavi yaklaşımına daha fazla dikkat çekilmelidir.

Toplum Ruh Sağlığı Merkezi Uygulamalarının Şizofreni Hastalığının Sürecine Klinik Değişkenler Temelinde Etkisi

Cyprus Turkish Journal of Psychiatry & Psychology, 2020

Bu çalışmada amaç, Toplum Ruh Sağlığı Merkezi (TRSM) uygulamalarının şizofreni hastalarında çeşitli klinik değişkenlere olan etkisini değerlendirmektir. Mayıs-Temmuz 2018 tarihleri arasında Erenköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne bağlı bir TRSM merkezine başvurmuş ve aynı dönem TRSM takibinde olmayan ve yatırılarak tedavi almış şizofreni tanılı hastaların hastane sistemi üzerinden geriye dönük dosya incelemeleri yapılmıştır. Toplam 69 TRSM takipli ve 75 TRSM takibi olmayan hastanın verilerine ulaşılmıştır. Madde kullanım öyküsü, vesayet kararı TRSM takibi olmayan hastalarda belirgin olarak yüksek saptandı(p=0.01, p=0.005). Ortanca zorunlu yatış sayıları, TRSM takibi olmayan grupta TRSM takipli gruba göre anlamlı daha yüksek idi (p<0.001). TRSM takibi öncesi ortanca acil başvuruları kıyaslandığında iki grup arasında anlamlı fark bulundu (TRSM takipli grup=2(1-5), TRSM takibi olmayan grup=5(2-11); p<0.001). TRSM takipli grupta, TRSM takibi öncesi ve sonrası acil servis başvurularına bakıldığında hastaların ortalama acil başvurularının önemli kısmının TRSM takibi öncesinde olduğu gözlenmiştir (TRSM takibi öncesi ortalama başvuru sayısı= 4.2±6.2, TRSM takibi sonrası başvuru sayısı=1.3±3.1). Bulgular, TRSM takibiyle yatırılarak tedavi ve acil servis müracaat miktarlarında anlamlı düşme olabileceği lehinedir. Ayrıca vesayet kararlarının ve zorunlu yatış sayılarının da TRSM takibi olmayan hastalarda daha yüksek olduğu gözlenmiştir.

Şizofreni Tedavisinin Aile Merkezli Değerlendirilmesi: Marmara Tedaviyi Değerlendirme Aile Görüşmesi

ÖZET Amaç: Çalışmamızda, şizofreni hastalarının genel durumunun ve tedavi sonuçlarının değerlendirilmesine bakım verici anlatımının doğrudan katılmasına yönelik oluşturulan Marmara Tedaviyi Değerlendirme Aile formunun geliştirilmesi, kullanım yaygınlığı için görüşmeciler arası ve değerlendirme alt ölçeklerinin iç tutarlılıklarının değerlendirilmesi ve Kısa Psikiyatrik Değerlendirme Ölçeği (KPDÖ) ile karşılaştırılması amaçlanmıştır.

Toplum ruh sağlığı merkezinden hizmet alan şizofreni hastalarına bakım veren aile üyelerinin duygu dışavurumlarının değerlendirilmesi

2019

06.03.2018 tarihli ve 30352 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “Yükseköğretim Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun” ile 18.06.2018 tarihli “Lisansüstü Tezlerin Elektronik Ortamda Toplanması, Düzenlenmesi ve Erişime Açılmasına İlişkin Yönerge” gereğince tam metin erişime açılmıştır.Bu çalışmanın temel amacı, toplum ruh sağlığı merkezinden hizmet alan şizofreni hastalarına bakım veren aile bireylerinin duygu dışavurumlarını değerlendirmektir. Araştırma Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Toplum Ruh Sağlığı Merkezi'nde 17.12.2018– 01. 02. 2019 tarihleri arasında, şizofreni (DSM-4 tanı sistemine göre) tanılı hastalara birincil bakım vermekte olan 54' ü kadın, 53' ü erkek toplam 107 kişiyle yüz yüze görüşme yöntemi ile yapılmıştır. Veriler araştırmanın amacı doğrultusunda, yazılı onay alınarak hastaya bakım veren aile üyelerinden toplanmıştır. Veri toplama aracı olarak; hasta ve yakınlarının sosyo-demografik özelliklerini ...

Otomati̇k Düşünceler Ölçeği̇’Ni̇n Şi̇zofreni̇ Hastalarinin Olumsuz Otomati̇k Düşünceleri̇ni̇ Değerlendi̇rmede Geçerli̇k Ve Güveni̇rli̇ği̇ne Dai̇r Bi̇r Ön Çalişma

Ajci, 2013

Özet Bu çalışmanın amacı, yatarak ve ayaktan tedavi gören şizofreni hastalarının olumsuz otomatik düşüncelerinin ölçülmesi için Otomatik Otomatik Düşünceler Ölçeği'nin geçerlik ve güvenirliğini incelemektir. Çalışmaya, Manisa Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi'nde yatarak ve ayaktan tedavi gören, DSM-IV'e göre şizofreni tanısı alan, organik ya da mental bozukluğu olmayan 18-60 yaş arasındaki 36 hasta dahil edilmiştir. Otomatik Düşünce Ölçeği'nin (ODÖ) ölçüt bağıntılı geçerliğini incelemek için katılımcılara Pozitif Belirtileri Değerlendirme Ölçeği (PBDÖ), Negatif Belirtileri Değerlendirme Ölçeği (NBDÖ) ve Calgary Depresyon Ölçeği (CDÖ) uygulanmış; veriler Pearson Korelasyon Analizi ile analiz edilmiştir. Ölçeğin yapı geçerliği Açımlayıcı Faktör Analizi ile değerlendirilmiştir. Ölçeğin içtutarlılığı Cronbach Alpha katsayısı ile ve madde-toplam korelasyonları madde analizi ile hesaplanmıştır. CDÖ ile (r =.345; p < 0.05) ve PBDÖ hezeyan alt ölçeği ile (r =.365; p < 0.05) arasında kabul edilebilir düzeyde ölçüt bağıntılı geçerliği işaret eden pozitif yönde anlamlı bir ilişki elde edilmiştir. Toplam varyansın %70'ini açıklayan 5 faktörlü yapı, ölçeğin yapı geçerliğini desteklemektedir. Tek faktör altında toplandığında varyansın %46.69'unu açıkladığı görülmektedir. İç tutarlılık katsayısı (Cronbach Alpha) .96 ile oldukça yüksek bulunmuştur. Madde-toplam korelasyonlarının .43 ile .85 arasında değiştiği görülmüştür. Otomatik Düşünce Ölçeği'nin şizofrenide olumsuz otomatik düşüncelerin s ı klığını ölçmede yararlı bir araç olduğu gösterilmiştir.

Toplum Ruh Sağlığı Merkezine Kayıtlı Şizofreni Hastalarına Bakım Verenlerin Hastalığa Yönelik İnançları ve Bakım Yükleri

Psikiyatride Guncel Yaklasimlar - Current Approaches in Psychiatry, 2020

Bu calismanin amaci Toplum ruh sagligi merkezine kayitli olan sizofreni tanili hastalara bakim verenlerin ruhsal hastaliga yonelik inanclarinin ve bakim yuklerinin belirlenmesidir. Arastirmanin orneklemini Kecioren ve Etimesgut Toplum Ruh Sagligi Merkezleri’ne kayitli 218 sizofreni hastasinin bakim verenleri olusturmustur. Veriler Nisan-Eylul 2018 tarihleri arasinda sosyodemografik bilgi formu, Ruhsal Hastaliga Yonelik Inanclar Olcegi ve Algilanan Aile Yuku Olcegi kullanilarak toplanmistir. Bakim verenlerin %63.3’u kadin, yas ortalamalari 50.31±11.74’tur. Ortalama 27.04±11.04 yildir bakim verdikleri sizofreni hastasi ile birlikte yasamaktadirlar. Ruhsal Hastaliga Yonelik Inanclar Olcegi’nden alinan puan arttikca Algilanan Aile Yuku Olcegi’nden alinan puan da artmaktadir. Toplum ruh sagligi merkezine duzenli olarak giden sizofreni hastasina bakim veren bireylerin, her iki olcekten aldiklari puanlar gitmeyen hastalara bakim verenlere gore anlamli duzeyde dusuk bulunmustur. Şizofreni h...

Eleştirel Sosyal Hizmet Çerçevesinde Şizofreni Tanılı Kişilerin ve Yakınlarının Damgalanma Deneyimleri: Zonguldak Örneği

Toplum ve Sosyal Hizmet, 2023

Bu araştırmanın amacı, şizofreni tanılı kişilerin ve yakınlarının damgalanma deneyimlerini ortaya koyarak eşitsizlik ve ayrımcılık pratiklerine görünürlük kazandırmaktır. Zonguldak Toplum Ruh Sağlığı Merkezi’nden hizmet alan kişiler bu çalışmanın popülasyonunu oluşturmuştur. Nitel araştırma yöntemiyle gerçekleştirilen bu araştırmada 17’si tanılı birey ve 15’i ise tanılı bireylerin yakınlarından oluşan 32 özne ile derinlemesine görüşmeler gerçekleştirilmiştir. Katılımcılarla yapılan derinlemesine görüşmelerden elde edilen veriler; sosyal ilişkilerde meydana gelen değişimler, öz-imajda meydana gelen değişimler, kamusal alanda eşitsiz koşullarla ve ayrımcılık pratikleriyle karşılaşmak ve bakım verenlere özgü deneyimler şeklinde dört ana tema çerçevesinde kavramsallaştırılmıştır. Araştırma bulgularından öznelerin tanı konulduktan sonraki süreçte yalnızlaştıkları ve kamusal alandan dışlandıkları anlaşılmıştır. Sosyal kimliğin damgalanma deneyimleri çerçevesinde inşa edilmesiyle birlikte özneler kendilerini toplumun gördüğü gibi görmeye başlamış, eksiklik ve mahcubiyet duyguları yoğunlaşmış ve tanı, kimliğin asli bileşeni hâline gelmiştir. Tanılı öznelerin çoğunun üretim ilişkilerine dâhil olamadığı tespit edilmiştir. Partnerleri tanılı olan kadınlar ise hem bakım rollerini üstlenmek hem de evin geçimini sağlamak gibi zorlu görevlerle karşı karşıya kalmışlardır. Bakım yükünü çoğunlukla aile üyelerinin üstlenmesi sonucunda bakım rolü gündelik hayat pratiklerinin önüne geçmiş ve özneler bakım dışında hiçbir şey yapamaz hâle gelmiştir. Ezcümle bu çalışma, damga mefhumunun yapısal ve ilişkisel veçhelerini ihtiva edecek şekilde kurgulanmış; böylelikle ruhsal sorunların toplumsal/politik arka planına ve tahakküm ilişkilerini sıradanlaştıran yasal düzleme ilişkin geniş kapsamlı bir çerçeve sunulmuştur. Buradan hareketle denilebilir ki, şizofreni tanılı kişileri ve yakınlarını bir araya getiren sivil toplum örgütlerinin eleştirel sosyal hizmet teorisinden dayanağını alan ve üyelerinin politikleşmesini sağlayan bir içerikle yeniden yapılandırılması gerekmektedir.

Toplum Ruh Sağlığı Merkezinden Hizmet Alan Hastaların Aile İşlevlerinin Değerlendirilmesi

Cumhuriyet Üniversitesi sağlık bilimleri enstitüsü dergisi, 2020

Kronik ruhsal hastalığı olan bireylerin aile işlevlerinin belirlenmesi, bakımveren gereksinimlerinin saptanabilmesi ve buna yönelik girişimlerin planlanabilmesi bakımından önemlidir. Araştırma, bir Toplum Ruh Sağlığı Merkezi'nden hizmet alan psikiyatri hastalarının aile işlevlerinin belirlenmesi amacıyla kesitsel tanımlayıcı türde planlanmıştır. Gereç ve Yöntemler: Bu çalışma, Türkiye'nin ege bölgesinde bir toplum ruh sağlığı merkezinde yapılmıştır. Araştırma, Ekim 2018-Şubat 2019 aylarında gerçekleştirilmiştir. Araştırmada; "Aile Tanıtım Formu" ile "Aile Değerlendirme Ölçeği" kullanılmıştır. Bulgular: Psikiyatrik tanılı bireylere 20 yıl ve üzeri bakım veren ailelerde aile işlevselliği arasında pozitif yönde anlamlı ilişki olduğu ve Aile Değerlendirme Ölçeği toplam puanı ile "duygusal tepki, ilgi gösterme, roller, davranış kontrolü ve genel fonksiyonlar" alt boyutları arasında çok ileri düzeyde pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu belirlenmiştir. Sonuç ve Öneriler: Çalışmadan elde edilen bulgular ışığında psikiyatrik tanılı hastaların ailelerine yönelik; hastalık, aile içi iletişim becerileri, aile içi roller ve davranış kontrolüne yönelik planlamaların yapılması ve danışmanlık verilmesi önerilmektedir.