Bilateral alt konka pnömatizasyonu: Olgu sunumu (original) (raw)

2013, Bakirkoy Tip Dergisi / Medical Journal of Bakirkoy

Bilateral alt konka pnömatizasyonu: Olgu sunumu Nazal konkalar normal nazal fonksiyonlar için çok önemlidir. Isıtma, nemlendirme, filtrasyon ve hava akımının regülasyonu konkaların başlıca fonksiyonlarıdır. İnferior konka bülloza (İKB) alt konkanın pnömatizasyonu olup orta konkanın pnömatizasyonuna göre daha nadir görülen bir anatomik varyasyondur. Genellikle asemptomatik olmakla beraber, ileri derecede pnömatize ve hipertrofik alt konkalar nazal obstrüksiyona ve rinojenik baş ağrısına neden olabilir. Çoğunlukla paranazal bilgisayarlı tomografilerde rastlantısal olarak saptanırlar. Asemptomatik vakalarda tedaviye gerek yoktur, ancak bazı semptomatik olgularda cerrahi tedavi gerekebilir. Alt konka pnömatizasyonunun cerrahi tedavisinde tam bir fikir birliği bulunmamaktadır. Cerrahi tedavi konka ve paranazal sinüs fonksiyonlarını en az oranda etkileyen teknikler üzerinde yoğunlaşmaktadır. Bu makalede burun tıkanıklığı ile başvuran 35 yaşındaki İKB vakası sunulurken, aynı zamanda İKB'nin semptomatolojisi, tanı ve tedavi seçenekleri tartışılmıştır.

Sign up for access to the world's latest research.

checkGet notified about relevant papers

checkSave papers to use in your research

checkJoin the discussion with peers

checkTrack your impact

Bilateral Elektrik Kataraktı: Olgu Sunumu

Türk Oftalmoloji Dergisi, 2011

Yüksek voltajl› elektrik kazas›ndan sonra nadir görülen bir komplikasyon olarak, her iki gözünde katarakt geliflen bir olguyu sunmak. Otuz befl yafl›nda erkek hasta klini¤imize her iki gözde görme keskinli¤inde azalma flikayeti ile baflvurdu. Öyküden 1 y›l önce inflaatta çal›fl›rken 30,000 volt elektrik ak›m›na kap›ld›¤› ve yüzde, boyunda ve sol ayakta ikinci derece yan›k geliflti¤i ve kazadan 1 ay sonra sol ayak 4. ve 5. parmaklar›n›n ampute edildi¤i ö¤renildi. Görme keskinli¤indeki azalma sonraki 6 ay içinde geliflmiflti. Kazadan bir y›l sonraki oftalmolojik muayenede her iki gözde görme 1/10 idi. Sol göz korneas›nda yüzeyel noktasal opasiteler vard›. Her iki göz lensinde ön subkapsuler kortikal ve arka subkapsüler kesafet vard›. Her iki göze fakoemülsifikasyon yöntemi ile lens ekstraksiyonu ve intraoküler lens implantasyonu yap›ld› ve her iki gözde görme 10/10'a yükseldi. Her iki gözde fundus muayenesi normaldi. Elektrik yaralanmalar›n›n ciddi komplikasyonlar›ndan biri elektrik katarakt›d›r. Yan›k ünitesinde çal›flanlar›n, bu nadir komplikasyonun bilincinde olmas›, hastalar›n rehabilitasyonu aç›s›ndan önemlidir.

Bilateral Adie’nin Tonik Pupillası

Turk Oftalmoloji Gazetesi

Işığa hassasiyet ve okumada zorlanma şikayeti ile başvuran 37 yaşındaki erkek hastada bilateral, geniş, ışığa yanıt vermeyen ancak yakına bakışta küçülen pupilla saptandı. Nörolojik, radyolojik ve laboratuar değerlendirmelerin ardından hastaya bilateral tonik pupilla tanısı kondu. Tonik pupilla, ışık-yakın disosiyasyonu saptanan gözlerde ayırıcı tanıda düşünülmesi gereken bir durumdur. Bu olgu raporunda ender rastlanılan bilateral tonik pupilla ve bu klinik tablonun oluşum mekanizması tartışıldı. (Turk J Ophthalmol 2013; 43: 64-6) Anah tar Ke li me ler: Adie sendromu, tonik pupilla, pilokarpin Sum mary A 37-year-old male patient applied with the complaint of photophobia and having difficulties in reading. Both pupils were found to be dilated and unreactive to light but responsive to accommodation. The case was diagnosed with bilateral tonic pupil following neurological, radiological and laboratory evaluations. Tonic pupil should be kept in mind in eyes with light-near dissociation. In this case report, bilateral tonic pupils and the possible mechanism which may cause this disorder were discussed.

Konjenital Bilateral Preauriküler Sinüs: Olgu Sunumu

Acıbadem üniversitesi sağlık bilimleri dergisi, 2015

Doğumsal anomaliler aurikula bölgesinde sık görülen bir durumdur. Majör anomaliler fonksiyonel ve yapısal ciddi bozukluklara yol açarken minör anomaliler daha çok kozmetik kaygılara yol açar. Preauriküler sinüs, kulak katlantısının üst, ön kısmında ve genellikle tek tarafta görülür. Birinci faringeal yarığın dorsal kısmının tam olmayan kapanması sonucu oluşur. Dıştan bakıldığında preaurikuler bölgede deriden başlangıcını alan ve iç kısımlara uzanan bir traktüs içeren küçük bir delik şeklinde görülür. Genellikle bulgu vermeyip, nadiren tekrarlayan yara enfeksiyonları ile bir arada olabilmektedir. Her iki kulak önünde 10 yıldır aralıklarla yara enfeksiyonu bulunan 26 yaşındaki bayan hastada preaurikuler sinus saptandı ve literatür eşliğinde konu tartışıldı. Sunmuş olduğumuz olguda preauriküler bölgenin iyileşmeyen ve tedavilere cevap vermeyen cilt enfeksiyonları zemininde preauriküler sinüsün de olabileceğinin vurgulanması amaçlanmıştır.

Subkortikal Global Afazi: Bir Olgu Sunumu

Global aphasia is called to the language disorders of which all the modalities of language are affected heavily. Lesions causing global aphasia generally enclose all the perisilvian area. Consequently both Broca area and Wernicke area and also arcuat fasciculus are included. Rarely lesions of deep subcortical structures may cause global aphasia. We are introducing a right handed 70-year old case presenting with right-sided weakness and inability to speak, and had ischemic infarct of the dominant subcortical areas, shown by brain computed tomography (CT) and cranial magnetic resonance (MR) investigations. The possible mechanism of occurrence will be discussed. A possible mechanism may be diachisis and extend to cortical areas functionally related to the lesion areas. The open collateral vascularization of the cerebral cortex may be the reason of non-occurrence of infarct in this patient.

Uni̇lateral Kondi̇ler Hi̇perplazi̇ni̇n Koni̇k Işinli Bi̇lgi̇sayarli Tomografi̇ İle Değerlendi̇ri̇lmesi̇: İki̇ Olgu Sunumu Ve Li̇teratür Derlemesi̇

2010

Kondiler hiperplazi, kondil basi ve boynunda boyutsal ve morfolojik degisiklige neden olan nadir gorulen bir anomalidir. Malokluzyon ve fasiyal asimetri gibi klinik bulgular kondiler hiperplaziyi isaret etse de kesin tani icin radyolojik degerlendirme esastir. Konik isinli bilgisayarli tomografi (Cone Beam Computed Tomography, CBCT) kullanarak yapilan dogrusal ve acisal olcumler ile maksilla veya diger kafa-yuz kemiklerinin etkilenip etkilenmedigi degerlendirilebilir. Bu makalede, kondiler hiperplazinin teshis ve degerlendirmesinde CBCT’nin etkinligi iki olgu esliginde rapor edilmistir. Konik isinli bilgisayarli goruntuleme, temporomandibular eklemin kemiksel anomalilerinin teshisinde dusuk radyasyon dozu, yuksek kalitede goruntu ve kapsamli analizler saglayan ekonomik bir alternatif sunmaktadir

Bilateral Koanal Atrezide Anestezik Yönetim

acibadem.dergisi.org

Koanal atrezi, nazofarenks açıklığını sağlayan posterior koanannın unilateral veya bilateral olarak total obstrüksiyonudur. Yenidoğan döneminde acil müdahele ile düzeltilmesi gereken ve hava yolu obstruksiyonuna yol açabilen bir durum olduğundan uygun şartlarda hava yolunun açılması gereklidir. Anestezi ve cerrahi açısından özellik taşıyan bilateral koanal atrezili iki olgu aracılığı ile bilateral koanal atrezide anestezi yönetimi gözden geçirilmiştir.

İLK VE İKİNCİ EL KONUT TALEBİNDE YAKINSAMA HIPOTEZİNİN ANALİZİ: 26 ALT BÖLGE ÖRNEĞİ

Pamukkale Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2024

Öz Türkiye’nin 26 alt bölgesinin ilk ve ikinci el konut talebi yakınsama hipotezi ile incelenmiştir. Çalışmada, 2013 Ocak-2023 Mart dönemine ait aylık zaman serileri kullanılmıştır. Bölgeler arası konut talebi yakınsama hipotezi koşullu ve koşulsuz tahmin edilmiştir. Analizlerde dinamik panel sistem GMM yaklaşımından yararlanılmıştır. İlk el konut talebine ait koşulsuz yakınsama modeli analizi sonucunda; ilk el konut satışına ait gecikmeli değerlerin konut talebini pozitif etkilediği belirlenmiştir. Koşulsuz yakınsama modelinde ise konut fiyatı ile hane geliri değişkeni ilk el konut talebini pozitif etkilerken ikinci el konut satış miktarı ise ilk el konut talebini negatif etkilemektedir. İkinci el konut satışına ait yakınsama hipotezi bulgularına göre ise koşulsuz modelde; ikinci el konut satışının gecikmeli değerleri ikinci el konut talebini pozitif etkilemektedir. Koşullu modellerde yer alan hane geliri değişkeni ikinci el konut talebini pozitif ilk el konut satışı değişkenini ise negatif etkilemektedir. İkinci el konut satışı yakınsama modelindeki konut fiyatı değişkeni ise istatistiki olarak anlamsızdır. Anahtar kelimeler: Tüketim, Yakınsama, Konut, Sistem GMM.

Loading...

Loading Preview

Sorry, preview is currently unavailable. You can download the paper by clicking the button above.