Retrospective analysis of 286 Brucellosis cases in the southeast of Turkey (original) (raw)
2012, Journal of Clinical and Experimental Investigations
Çalışmamızda; Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu bölgesinde yer alan Diyarbakır, Mardin ve Batman illerindeki brusellozlu hastaların klinik, laboratuvar ve tedavi özellikleri yönünden değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Gereç ve yöntem: Haziran 2007-Temmuz 2009 tarihleri arasında Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniğinde bruselloz tanısı ile izlenen 286 hasta geriye dönük olarak değerlendirilmiştir. Bulgular: Hastaların 156 (%55)'i kadın, 130 (%45)'i erkek ve yaş ortalamaları 32,8 + 15,3 (15-78) idi. Vakaların %75 akut, %23 subakut ve %2'sini kronik olarak gruplandırıldı. Hastalığın bulaşmasındaki en önemli faktörün taze peynir yeme olduğu ve bölgede hayvan hareketlerinin kontrolünün olmadığı belirlendi. Hastalarda en sık rastlanan şikayetler yorgunluk, ateş, kas ve eklem ağrıları ve gece terlemesi idi. Ateş (%90,8), artrit (%54,1), splenomegali (%18,3) ve hepatomegali (%11) en sık rastlanan muayene bulgularıydı. Laboratuvarda ise C-Reaktif Protein (CRP) değerinin %60 yüksek olarak saptanması en sık rastlanan bulguydu. Tanı klinik belirtilerle birlikte pozitif Rose-Bengal ve Brusella tüp aglütinasyon testinin 1/160 ve üzeri olması ile konuldu. Tedavide ise çoğunlukla rifampisin ve doksisiklin kombinasyonu tercih edildi. Sonuç: Bruselloz hala ülkemizde önemli mortalite ve morbiditeye neden olan bir halk sağlığı sorunudur. Brucella, özellikle endemik bölgelerde, ateş, lökopeni ve osteoartiküler bulguların varlığında ayırıcı tanıda mutlaka akılda bulundurulmalıdır.