Ri̇tüel, Eşi̇kselli̇k Ve Dayanişma: Çori̇ Bori̇ Zi̇yaret Evi̇ Örneği̇ (original) (raw)
Related papers
Artvi̇n- Şavşat Kirsal Mi̇mari̇si̇ni̇n Özgün Bi̇r Örneği̇: Zurabet Evi̇
Türkiye Bilimler Akademisi Kültür Envanteri Dergisi, 2011
Eastern Black Sea Region, Artvin-Şavşat, vernacular architecture, timber structures, rural buildings, ru ral settlements, conservation ÖZET Doğu Karadeniz'in, çok sayıda çalışmaya konu olmuş zengin doğası, kırsal kültürü ve mimarisi, günümüzde köy yaşamının ortadan kalkması ve hidroelektrik santral projeleri gibi nedenlerle yaşanan ekonomik ve kültürel deği şim sonucu çeşitli baskı ve zorlamalarla karşı karşıyadır. Doğal çevre, kentleşme çabaları ve yerel dokuyu dik kate almayan kalkınma politikaları sonucunda, kimi zaman geri dönüşü mümkün olmayacak şekilde hasar gör mektedir. Kırsal alanların korunması ve geliştirilmesine dair mevzuattaki yetersizlik, yanlış politikalar, bilgisiz lik, ilgisizlik ve değişen yaşam koşulları nedeniyle yöredeki mimari kültürün sürekliliğini sağlamak zorlaşmıştır. Bu makalede, Artvin-Şavşat'a bağlı Balıklı Köyündeki Zurabet Evi tanıtılmaktadır. Buyapı, malzeme veyapım sistemi açısından yörenin en iyi korunmuş örneklerinden biridir. Geniş bir bahçe içinde kendine ait samanlık la birlikte yer alan yapı, ahır katı, yaşama hacimlerinin bulunduğu giriş katı ve ambar katından oluşmaktadır. Konut, büyük ölçüde "karaboğaz" adı verilen ahşap yığma tekniğiyle inşa edilmiştir. Yörede yıkanma yeri gibi mekanlar, kilit gibiyapı öğeleri de dahil olmak üzere herşeyin ahşaptan üretildiği, metal bağlantıların kullanıl madığı bir yapım geleneği bulunmaktadır. Balıklıda 20. yüzyıl ortalarına kadar yerel malzeme, geleneksel yapım sistemi ve özgün detaylarla inşa edilen konutların ve ticari yapıların yerini günümüzde niteliksiz beton yapılaşma almaktadır. Yöredeki ahşap konut geleneğini devam ettirebilmek, gerek yeni yapım, gerek bakım-onarım aşamasında ahşap malzeme ve nitelikli usta sıkıntısı yaşandığı için zorlaşmakta, bu zorluk yöre halkının özgün mimari gelenekleri terk etmesini hız¬ landırmaktadır.
Toplumsal Bi̇rli̇ği̇n Sağlanmasinda Zi̇yaret Yerleri̇ni̇n İşlevleri̇(Erzi̇ncan Örneği̇)
2019
Ozet Cografi konumu goz onune alindiginda Cumhuriyet tarihinin en aci dogal afetlerinden birine taniklik eden Erzincan ili, kulturel ve doga zenginlikleri ile bircok medeniyete ev sahipligi yapmistir. Tarihi surec icerisinde kaynak kisi olarak nitelendirilen insanlar tarafindan aktarilan, kulturun sozel mirasi birtakim degisim ve donusumlere maruz kalarak gunumuze kadar yasatilmis ve yasatilmaya da devam etmektedir. Kulturun sozel mirasina yonelik hazirlanan bu calismadaki amac, Erzincan insaninin gonlunde yer edinmis bazi onemli ziyaret yerlerini tanitmak, bu ziyaret yerleri etrafinda gorulen uygulama ve pratiklere yer vermek ve halk arasinda toplumsal birlik ve beraberligin saglanmasinda ziyaret yerlerinin islevine deginmektir. Soz konusu ziyaret yerlerinin bazilari halkin Horasan Erenleri olarak adlandirdigi kisiler olurken bazilari da tasavvuf ehli kisilerdir. Anahtar Kelimeler: Erzincan, Ziyaret, Uygulama ve pratik, Toplumsal birlik. ABSTRACT With its geographical location, Erz...
Geleneksel Tunceli̇ Evleri̇nde Kirlangiç (Tütekli̇kli̇) Örtülü Bi̇r Konut Örneği̇
2019
Traditional house types in different geographical regions of Anatolia were formed by structural aspects shaped by climatic factors, constructive materials, and lifestyles due to belief systems and traditions. For this reason, traditional residential architects are in material culture properties the first to be referred to for the understanding of local cultures. It has a long history in terms of construction techniques kirlangic (tuteklikli) cover in the east of Anatolia to research the different types of houses, is gaining importance in this context. This study is about a traditional house architecture with a kirlangic (tuteklikli) covered in the village of Yasaroglu (Goman) where is found 30 km east of Mazgirt district of Tunceli province. In terms of incorporating a tandoori house featured with a kirlangic, the house reflects a different architectural concept within the traditional house architecture in Tunceli. In Tunceli, the fact that such house samples are not subject to any ...
Ev Zi̇yaretleri̇nde Karşilaşilan Güçlükler
Gümüşhane üniversitesi sağlık bilimleri dergisi, 2016
The practice of home visits in line with the holistic approach of the individual and the family in a real environment by evaluating, enable individuals to realize their requirements and carried out with the aim to be found in the appropriate approaches to address these requirements. Students in the bachelor program is to make home visits and practices must communicate with people of many different cultures in the home environment. With some difficulty and encounter problems of inexperienced student midwives on this issue it is likely. This research was conducted to determine the difficulties they encounter in their home visits midwifery program students. As a descriptive study, studying at the Cumhuriyet University in 2007 midwifery 2nd, 3rd and 4th class students have been obtained by applying the 20 question survey. Data SSPS 10.0 statistical program was evaluated using the Chi-square test and Fisher's Chi-square test. Students of home visits practice, more difficulty in finding their home address, and home visit of the family refuses to accept the teaching of a negative effect on the environment, it is understood that in cases of difficulty experienced. Midwife training schools, home visits, and practices concerning should be described in more detail, and about the challenges students will face after graduation and during home visits should be made in consultation with the field they will be working.
Bir Ritüel Mekânı Olarak Kariye Şapeli
Osmanlı Bankası Arşiv ve Araştırma Merkezi'nde yapılan konuşma metni, araştırmacıların kişisel kullanımları için web sayfamıza konulmaktadır. Bu konuşma metinleri, ticari amaçlarla çoğaltılıp dağıtılamaz veya Osmanlı Bankası Arşiv ve Araştırma Merkezi'nin izni olmaksızın başka kurumlara ait web sitelerinde veya veritabanlarında yer alamaz. Bir Ritüel Mekânı olarak Kariye Şapeli Engin Akyürek 1314-1321 yılları arasında Theodoros Metokhites, bugün yerinde Kariye Müzesi'nin bulunduğu kilisenin üst yapısını, şapeli ve bütün dekorasyonunu yaptırmıştır. Bu kilisenin içinde bulunduğu Khora manastırının içinde yemekhane, keşiş hücreleri, belki atölyeler, kütüphane ve bunları çevreleyen bir duvar vardı. Diğer mimari unsurlar kullanılmadığı için zamanla yok olmuş, ancak manastırın kilisesi camiye dönüştürülerek belli bir işlev verildiği için kullanılmış ve günümüze kadar ulaşabilmiştir. Bu yapıda özellikle Theodoros Metokhites'in izlerini ayırt etmek mümkündür. İmparatordan sonra gelen kişi, sarayda en üst noktaya tırmanmış aristokrat konumunda olan ve yapıyı kendi servetiyle inşa ettiren Metokhites'in varlığı bu yapının ve özellikle resim programının biçimlenmesinde bir katkı sağlamıştır. Aristokratların bu tür manastırlar inşa ettirmesi ya da mevcutların bakım ve tamiratını yaptırması özellikle Konstantinopolis'in son döneminde oldukça yaygındır. Bu, aslında hem bu dünya hem de öbür dünya için bir yatırımdır. Manastırların kendi kuruluş vakfiyelerinin büyük bir kısmı İngilizce'ye çevrilip yayımlanmıştır. Bu vakfiyeler bir bakıma o manastırın anayasasıdır; yani yapının nasıl yönetileceği, hangi ayinlerin yapılacağı, hangi yemeklerin çıkacağı, kimlere ne gibi hizmetlerde bulunulacağı, hastanesi olup olmayacağı, seçim sistemi gibi detayları manastırın kurucusu tarafından saptanarak bu belgeye kaydedilir. Bu aristokratlar genellikle devlet görevlerinde çalışan kişilerdir ve bir bakıma emekli olduklarında ya da herhangi bir nedenle gözden düştüklerinde, manastır bu dünyada sığındıkları bir yer olmuştur. Metokhites de gözden düştükten sonra 1328-1330 yılları arasında Dimetoka'ya sürgüne gönderilir, ancak kısa bir sürgün yaşamından sonra kendi manastırında rahip olarak yaşamak koşuluyla Konstantinopolis'e dönmesine izin verilir ve ömrünün sonuna kadar da burada yaşar. Aristokratların manastırlara yatırım yapmalarının arkasındaki ikinci motivasyon öbür dünyaya yöneliktir; öbür dünyada Tanrı'nın, azizlerin kendilerini kollayacağını, bu manastırı yapmaları karşılığında mükâfatlandırılacaklarını düşünürler. Bunun için de genellikle bu kişilerin mezarları kendi kurdukları manastır kompleksinde yer alır. Bu şekilde aslında sürekli olarak kendilerinin anılması için bir ritüel yapılmasını da garanti altına almış olur bu kişiler. Zeyrek'teki Pantokrator manastırını yaptıran İmparator Johannes Komnenos "Benim mezarımın başında ilahiler okunacak, belli günlerde bazı ikonlar getirilecek, başımda devamlı mum yakılacak" gibi ayrıntıları manastırının typikonunda belirtmiştir.
Ai̇le Konutunun Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi̇
Kesit Akademi
Aile konutu kavramı hukukumuzda 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu ile girmiş bir kavramdır. Aile konutu bilindiği gibi aile olmanın taşıdığı koşullar çerçevesinde aile anılarının oluştuğu ve yaşam döngüsünü geçirdiği bir yerdir. Aile konutunun önemi son yıllarda artmıştır çünkü hem miras hukuku hem de aile hukuku açısından tartışmalıdır. Bu ihtilaf aile içi ilişkilere zarar verdiği gibi karmaşaya da yol açmaktadır. Özellikle yargıtay kararlarına bakıldığında eşler maddi anlamda bunu bir yaptırım olarak kullanmakatadırlar. Kanun bu konuda bir düzenleme yaparak aslında toplumun en küçük yapıtaşı olan kurumu da koruma altına almayı hedeflemiştir. Bu makale de kanuni düzenlemeler çerçevesinde kavramı ele almıştır. Ayrıca makale teorik temellendirmelerin yanısıra saha çalışmalarına da yer vererek somutlaştırma yapmıştır.
Tari̇he Taniklik Eden Evlerden Bi̇r Örnek: Sali̇hli̇ Müdi̇re Hanim Evi̇
Türkiye Bilimler Akademisi Kültür Envanteri Dergisi, 2014
Salihli'nin istasyon bölgesinde bulunan Müdire Hanım Evi 20. yy. başında inşa edilmiş geleneksel Türk konut mi¬ marisinin yöresel uygulamalarından biridir. Doğu cephede yer alan ve inşa tarihine ait kitabeye göre 1901 yılında inşa edilen yapı, hem Kurtuluş Savaşına tanıklık etmiş hem de Salihli tarihinde iz bırakan olaylara sahne olmuştur. Yapı, Kurtuluş Savaşının ilk yıllarında Çerkes Ethem tarafından karargah olarak kullanılmış, sahibinin İngiliz pasaportuna sahip olması nedeniyle de Yunan işgali sırasında ayakta kalmayı başarmıştır. 5 Eylül 1922'de geri çekilen Yunan ask¬ erinin yakma girişiminden de kurtulmayı başaran Müdire Hanım evi Salihli Belediyesi tarafından kamulaştırılarak restore edilmiş ve bundan sonraki dönemde tarihe tanıklık etmiş bir yapı olarak özellikle genç nüfusun bilgilendiril¬ mesi amacıyla kent arşivi ve müze olarak işlevlendirilmiştir.