AŞIK ATIŞMALARINDA MİZAHIN OLUŞUMU (original) (raw)

AZERBAYCANLI MUHACİRLERİN ARAŞTIRMALARINDA ÂŞIKLAR

AZERBAYCANLI MUHACİRLERİN ARAŞTIRMALARINDA ÂŞIKLAR, 2020

Âşık Kurbâni, Âşık Abbas Tufarganlı, Pir Sultan Abdal, Nigaristanlı Âşık Sadık ve Sarı Âşık gibi saz şairleri konu edilir. Âşıklar hakkındaki bu makalelerin yazarları; M. Sadık Sanan (Mehmet Sadık Aran), Ahmet Caferoğlu, M. Şakir (Mehmet Şakir Ülkütaşır), Selim Refik (Refioğlu) ve Mirzade M. Fahreddin’dir. DİL VE EDEBİYAT ARAŞTIRMALARI. AKADEMİSYEN KİTABEVİ.

DİJİTALLEŞMEYLE BİRLİKTE MİZAH YAYINCILIĞININ DÖNÜŞÜMÜ

İstanbul Aydın Üniversitesi Yeni Medya Elektronik Dergisi, 2019

Dijitalleşmenin medyada yarattığı dönüşümden mizah yayıncılığı da payını almaktadır. Bu kapsamda hem geleneksel medya mizah içeriklerini dijital ortama taşımış hem de dijital mizah dergileri ortaya çıkmıştır. Dijital dergiler basılı dergilere göre daha kolay ve anında erişilebilir olması ve ücretsiz seçenekler sunması gibi avantajlara sahiptir. Ayrıca dijital ortamla birlikte mizah dergilerinin etkileşim yaratma ve kullanıcıların içerik üretimine katkı sağlayabilme imkanları genişlemiştir. Kullanıcıların yaptıkları “caps”ler, konuşturduğu popülerleşmiş karakterler dijital ortamda hayat bulmuştur. Bu çalışmada yeni medya kuramı kapsamında geleneksel ve dijital mizah yayıncılığının sosyal medya hesapları incelenerek mizah yayıncılığının dönüşümü nitel ve nicel olarak analiz edilmektedir.

ÂŞIKLARIN DİLİNDEN ÂŞIKLIK GELENEĞİ

Özet Âşık Tarzı Şiir Geleneği, Halk edebiyatının bir şubesi olarak kabul edilmekte ve günümüzde de varlığını devam ettirmektedir. Bu geleneğin temelleri İslâm öncesi döneme kadar uzanmakta ve Türklerin içinde bulunduğu kültür dairelerine göre bazı deiğiklikler gösterse de özünü muhafaza etmektedir. Halkın konuştuğu sade dille ve saz/balama eliinde millî konuların ilendii bir gelenek olarak vasıflandırılmaktadır. Bu gelenek yine halk içinden çıkan ve gelenei özümseyerek yetien "âıklar" tarafından icra edilmektedir. Osmanlı döneminde 17, 18 ve 19. yüzyıllarda parlak bir dönem geçiren ve güçlü temsilciler yetitiren bu disiplin, halkın millî kültürünü oldukça baarılı ve canlı bir ekilde yansıtmı ve gelecek kuaklara taımıtır. Bir airin içinde yaadıı toplumun deerlerinden baımsız bir eser veremeyecei muhakkaktır. Bu çerçevede Osmanlı döneminde yaayan saz airleri, halkın kültürel deerlerinin yanında gelenee ait unsurları da ifade etmeye çalımılardır.

AMCAZÂDE HÜSEYİN PAŞA

Özet: Amcazâde Hüseyin Paşa, 16.yüzyılın ikinci yarısı ve 17.yüzyılın ilk yıllarında Osmanlı idaresinde, çeşitli üst düzey yöneticilikler, ordu komutanlığı ve nihayet sadrazam olarak görev yapmış önemli bir şahsiyettir.

TÜRKİYE'DEKİ MUHACİR AZERİ BASINI IŞIĞINDA SOVYETLERİN AZERBAYCAN TOPRAKLARINDA İSKÂN SİYASETİ

Özet Çarlık Rusya'nın, XVI. yüzyılın ortalarında başlayan Türk Dünyası toprakları üzerinde yayılma siyaseti, XIX. yüzyılın sonlarına gelindiğinde büyük oranda hedefine ulaşmıştı. Bu süreçte, işgal edilen Azerbaycan toprakları üzerinde Rusların varlığının daimi olması için, sistemli bir toprak siyaseti uygulanmıştır. Rus göçmenlerin, en verimli ve en değerli Türk topraklarına yerleştirilmesine dayalı olan bu siyaset, Türk Dünyasının dört bir yanında sürekli olarak isyanlara sebep olmuştur. Çarlık Rusya'nın akabinde, Sovyetler tarafından da uygulanan aynı iskân siyaseti, medreselerde yetişmiş olan Azerbaycan aydınları tarafından çıkarılan basın ile dünya kamuoyuna duyurulmuştur. İskân siyasetinin uygulamalarındaki haksızlıkları ve usulsüzlükleri dile getiren bu yazarlara, kendi yurtlarında kısa süre içerisinde Rusya tarafından yayın yasağı getirilmiştir. Türkiye'yi ikinci vatan olarak gören bu aydınlar, yayın hayatlarına muhacir olarak Türkiye'de devam etmişlerdir. Makalemizin konusuyla ilgili olarak, Türkiye'de neşredilmiş olan Azerbaycan Yurt Bilgisi ve Odlu Yurt dergileri taranmıştır. Yardımcı kaynaklar ile birlikte elde edilen veriler ışığında, Sovyetlerin Azerbaycan topraklarında uyguladığı toprak siyaseti okuyucuya aktarılmaya çalışılmıştır. Abstract Tsarist Russian policies of expansion in the lands of the Turkish World that started in middle of the 16th century became successful to a great extent when it was the end of the 19th century. In this period, a systematic land policy was carried out so that the Russian existence in Azerbaijani territories could be permanent. This policy depending on the settlement of the Russian migrants in to the most fertile and valuable Turkish lands which caused steady revolts in all the corners of Turkish World. The same settlement policy fulfilled also by the Soviet following the Tsarist Russia was exposed to the world public view by help of the press of the Azerbaijani intellectuals people educated in medreses. In their own land, a publication ban by Russia was soon imposed to these writers who expressed the in justice and irregularities in the application of settlement policies. These intellectuals regarding Turkey as a second homeland continued their publication life in Turkey as refugees. Concerned with our article, the journals published in Turkey, Azerbaycan Yurt Bilgisi and Odlu Yurt were surveyed. In light of the domestic data as well as that from the foreign sources, the Soviet's land policy that she performed in Azerbaijan territories was aimed here by to be given to readers.