Sözcük Geliştirme Aktivitelerinin Öğrencilerin Sahip Oldukları Genel Dil Seviyeleri Üzerindeki Etkisi (original) (raw)
Related papers
SDÜ Tıp Fakültesi Dergisi, 2018
Amaç: Dünya Sağlık Örgütü'nün tanımına göre akılcı ilaç kullanımı(AİK) ''kişilerin klinik bulgularına ve bireysel özelliklerine göre uygun ilacı, uygun süre ve dozda en düşük fiyatta ve kolayca sağlayabilmeleri ''olarak tanımlanmıştır. Üniversite öğrencileri AİK hakkında doğru tutum ve davranışı geliştirebilmeleri için eğitim almaları gerekir. Araştırmanın amacı öğrencilerin AİK konusunda bilgi sahibi olmalarını sağlamak ve edinmiş oldukları bilgiyi diğer tıp fakültesi öğrencileri ve farklı fakülte öğrencileri ile paylaşmak ve bu konuda bilgi ve tutum değişikliği oluşturmalarını sağlamaktır. Metod: Literatür taraması sonucu geliştirilen bir anket formu seçilen AİK Araştırma Grubu öğrencileri tarafından Ahi Evran Üniversitesi Tıp fakültesi ve Fen Edebiyat Fakültesi öğrencilerine yüz yüze görüşme yöntemi ile uygulandı. İlk anket uygulandıktan sonra 5 hafta süre ile AİK Araştırma Grubu tarafından anket uygulanan öğrencilere sunum, poster sunumu, broşür dağıtımı ve eğitici oyunlar gibi etkinlikler aracılığı ile AİK hakkında eğitici bilgiler verildi. Eğitimlerden sonra aynı anket, uygulanan kişilere bir kez daha uygulandı. Çalışmanın istatistik verileri SPSS 20.0 programı kullanılarak değerlendirildi. Bulgular: Çalışmaya 300 kişi dahil edilmiştir. Katılımcıların %34.8'i sıklıkla ilaç kullandıklarını belirtmişlerdir. Çalışmaya katılanların eğitim öncesi AİK hakkındaki puan ortalaması 9,86±2,72 iken eğitim sonrasındaki puan ortalaması 12,98±2,08 olarak tespit edildi. Öğrencilerin, eğitim öncesi ve sonrasında AİK ile bilgi düzeyi değerlendirilmeleri arasında istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu saptanmıştır (p<0,05). Sonuç: Tüm bu bulgularla ilaçların akılcı kullanımının üniversite öğrencileri arasında yaygınlaştırılmasında akran eğitiminin oldukça önemli olduğu sonucuna varılabilir.
Eğitim Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 2012
Bu arastirmanin amaci, genel fizik dersinin kuvvet ve hareket unitesi konularinin ogrencilere ogretilmesinde grup arastirmasi ve birlikte ogrenme tekniklerinin ogrencilerin akademik basarilarina etkisini belirlemektir. Calismanin orneklemini 2010–2011 ogretim yili guz doneminde ogrenim goren birinci sinif Fen ve Teknoloji ogretmen adaylarindan olusan toplam 96 ogrenci olusturmaktadir. Arastirmada, Akademik Basari Testi (ABT), Grafik Testi (GT) ve Modul Testleri (Modul A, B, C, D ve E) kullanilmistir. Calisma uc farkli grupta gerceklestirilmistir. Bu gruplardan; birincisi grup arastirmasi yonteminin uygulandigi (GAG), ikincisi birlikte ogrenme yonteminin uygulandigi (BOG) ve ucuncusu ise ogretmen merkezli yontemin uygulandigi kontrol grubu (KG) olarak belirlenmistir. Verilerin analizi icin tanimlayici istatistikler ve ANOVA kullanilmistir. Yapilan analizler sonucunda, GAG ve BOG arasinda anlamli bir farkliligin olmadigi fakat BOG ile KG arasinda anlamli farkliliklarin oldugu belirlen...
Selcuk Universitesi Sosyal Bilimler Enstitusu Dergisi, 2009
Hakan AKDAĞ * ÖZET Bu araştırmada 2005 sosyal bilgiler programının öğrenci görüşlerine göre değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Araştırmanın evreni, Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı'na bağlı Konya ilindeki ilköğretim okullarında sosyal bilgiler dersini alan 6. ve 7. sınıf öğrencilerinden oluşmaktadır. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinde kullanılan kolay ulaşılabilirlik (convenient sampling) örneklemesi yöntemi ile açık uçlu-soru formu uygulaması yapılmıştır. Nitel verilerin analizinde ise kuramsal anlamda belirgin olmayan temalar ve eğer varsa alt temaların oluşturulması ile yapılan içerik analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda; proje ve performans görevleri hakkında 6. sınıf öğrencilerinin olumlu-olumsuz eşit oranda görüşe sahip olduğu, 7. sınıfların olumsuz buldukları, 6. ve 7. sınıf öğrencilerinin ders ve çalışma kitabı konusunda olumsuz görüşe sahip olduğu, 7. sınıf öğrencilerinin ders ve çalışma kitabı hakkında 6. sınıf öğrencilerine göre daha çok olumsuz görüş bildirdikleri, etkinlikler konusunda 6. sınıfların olumlu, 7. sınıfların ise olumlu ve olumsuz ve etkinlik yapmama da eşit oranda katılım gösterdikleri belirlenmiştir.
Hazırlık Sınıfı Öğrencilerinin Dil Becerilerini Hikâye Anlatımıyla Öğrenmesine Yönelik Tutumları
The journal of international lingual social and educational sciences, 2022
Çalışmanın amacı hazırlık sınıfı öğrencilerinin dil becerilerini hikâye anlatımı aracılığıyla öğrenmeye karşı tutumlarını ortaya çıkarmaktır. Bu çalışmanın örneklemini bir devlet üniversitesinden İngilizce seviyesi A2 olan 48 öğrenci oluşturmaktadır. Yaşları 18 ve 22 arasındaki Türk öğrenciler örneklem olarak seçilmiştir. Örneklem ana dilleri Türkçe olan 25 kız öğrenci ve 23 erkek öğrenci içerir. Öğrencilerin hikâye anlatımına olan tutumlarını incelemek için likert ölçekli bir anket uygulanmıştır. Geçerlilik ve güvenilirlik endişelerinden dolayı anket Kim ve Mcgarry tarafından daha önceden hazırlanan ve uygulanan bir tutum testinden uyarlanmıştır (2014). Sonuçlar öğrencilerin hikaye anlatımı etkinliklerine olumlu tutumları olabileceğini ortaya çıkarmıştır. Katılımcılar hikâye dinleme etkinliklerine diğer hikâye anlatımı etkinliklerine olduğundan daha fazla ilgi gösterdiler. Genel olarak dinleme ve okuma becerilerinde kendilerini yetkin hissettikleri ve konuşma aktivitelerinden ziyade dinleme aktiviteleri yapmaktan keyif aldıkları bulundu. Son olarak, katılımcıların hikâye anlatımı etkinliklerini sınıfta kullanmanın sadece çocuklar için değil yetişkinler için de faydalı olduğunu düşündükleri bulundu.
Kolb’un Öğrenme Döngüsü’nün Biyoloji Dersinde Uygulanmasıyla İlgili Deneysel Bir Çalışma
2017
Kolb’un ogrenme dongusunun biyoloji dersinde uygulanmasiyla gerceklestirilen bu calismada ogretmen adaylarinin bireysel ogrenme stilleri Kolb’un Ogrenme Stilleri Envanteri (KOSE) ile tespit edilmistir. Calismaya toplam 76 ogretmen adayi katilmistir. Kontrol grubunda geleneksel ogretim yapilirken, deney grubunda dersler Kolb’un ogrenme dongusune uygun bir sekilde yapilandirilarak islenmistir. Veriler hucre bolunmesi konusuyla ilgili gelistirilen basari testinin on test ve son test olarak uygulanmasiyla ve deney - kontrol grubundaki ogretmen adaylarinin ogrenme stilleri ile basari testi erisi puan ortalamalarinin karsilastirilmasi ile elde edilmistir. Calisma sonunda uygulama yapilan deney grubunun, geleneksel ogretim yontemiyle ogrenim goren gruba gore daha basarili oldugu saptanmistir.
2019
Bu çalışma esnasında bana çok büyük katkı sunan, yönlendirme ve tavsiyeleri ile hem tezin gidişatını hem de akademisyen olmanın tanımını değiştiren değerli hocam Dr. Yaşar Barut'a sabrı, fedakarlığı ve rehberliği için teşekkürü bir borç bilirim. Sadece bu çalışma sırasında değil bugün bu noktada olmamda önemli emekleri olan aileme desteklerinden dolayı teşekkür ederim. Sizl olmasaydınız bunlar olmazdı. Bu süreçte ve öncesinde her koşulda yanımda olan, bundan sonraki hayatımda da hep yanımda olacağından emin olduğum sevgili eşim Fatma Kılınçer'e desteği, sabrı ve fedakarlıkları için sonsuz teşekkür ederim. Sen olmasan hiç olmazdı.
Kastamonu Eğitim Dergisi
Purpose: This research study aims to analyze the effects of teaching the subject of domestic waste and recycling, which is included in the Science course curriculum, in informal learning environments on secondary school students' learning. Design/Methodology/Approach: In the research, the phenomenology design, one of the qualitative research designs, is used. The phenomenology design focuses on a person's first-order experiences about a phenomenon. And, it aims to have in-depth information about the phenomenon. The study group of the investigation consists of 14 secondary school students receiving education at a public school in Aksaray, during the spring semester of the 2019-2020 academic year. The trip evaluation form and the semi-structured interview questions developed by the researcher as data collection tools are used as pre-test and posttest. The data acquired from the investigation were analyzed by content and descriptive analysis methods. Codes, categories, themes, and subthemes were built for the student's answers. Findings: According to the results obtained from the study, the students observed that recycling is not a simple process that can be applied easily. The students remarked that the recycling facility trip creates awakening and awareness towards the environment and facilitates learning by walking through, seeing, and having fun. Highlights: Based on this study, it is recommended to arrange field trips in different disciplines to for these trips enable students to gain interesting and catchy experiences. Öz Çalışmanın amacı: Araştırmada Fen bilimleri dersi öğretim programı içerisinde yer alan evsel atıklar ve geri dönüşüm konusunun informal öğrenme ortamları ile işlenmesinin ortaokul öğrencilerinin öğrenmeleri üzerine etkisini incelemek amaçlanmaktadır. Materyal ve Yöntem: Araştırmada nitel araştırma desenlerinden olgubilim deseni tercih edilmiştir. Olgubilim deseni ile bir olgu hakkında kişinin birinci dereceden deneyimlerine odaklanılır ve söz konusu olgu hakkında derinlemesine bilgi sahibi olunması amaçlanır. Araştırmanın çalışma grubunu 2019-2020 eğitim öğretim yılı bahar döneminde Aksaray il merkezindeki bir devlet okulunda öğrenim gören 14 ortaokul öğrencisi oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak araştırmacı tarafından geliştirilen gezi görüş formu ve yarı yapılandırılmış görüşme soruları ön test ve son test olarak kullanılmıştır. Araştırmadan elde edilen veriler içerik analiz yöntemleriyle çözümlenmiştir. Öğrenci cevaplarına yönelik kod, kategori, tema ve alt temalar oluşturulmuştur. Bulgular: Araştırmadan elde edilen sonuçlara göre; öğrenciler geri dönüşümün kolaylıkla yapılan basit bir süreç olmadığını gözlemlemişlerdir. Öğrenciler geri dönüşüm tesisi gezisinin gezerek, görerek ve eğlenerek öğrenmeyi kolaylaştırdığını, çevreye yönelik bilinç ve farkındalık oluşmasını sağladığını belirtmişlerdir. Önemli Vurgular: Yapılan araştırmadan hareketle alan gezilerinin öğrencilere ilginç deneyimler sağladığı için farklı disiplinlerde de alan gezilerinin düzenlenmesi önerilmektedir.
Sosyal Hizmet Öğrencilerinin Sosyal Hizmet Eğitimi Hakkındaki Görüşleri: Bir Odak Grup Çalışması
Kastamonu Eğitim Dergisi, 2019
Bu çalışmanın amacı sosyal hizmet eğitiminin öğrencilerin gözünden değerlendirilmesidir. Bu amaca ulaşmak için iki üniversiteden toplam 23 öğrenci ile yarı yapılandırılmış dört odak grup görüşmesi yapılmıştır. Çalışmaya katılan 23 öğrencinin dokuzu erkek, on dördü kadındır. Öğrencilerin iki tanesi ikinci sınıfta diğerleri üçüncü sınıfta okumaktadır. Öğrencilerin yaş ortalaması 22,3'tür. Veriler Maxqda programı kullanılarak analiz edilmiştir. Analiz sonucunda iki ana tema ortaya çıkmıştır. Bunlar; sosyal hizmet eğitiminde var olan durum ve sosyal hizmet eğitiminden beklentiler ve eğitime yönelik önerilerdir. Öğrenciler genel olarak derslere aktif olarak katılmayı istemekte, ezbere dayalı eğitim sistemini eleştirmekte, sosyal hizmet eğitimcisine bu konuda önemli bir rol düştüğünü söylemektedirler. Bu kapsamda ikinci temayı oluşturan öğrencilerin önerileri ise verilen eğitimin güncel olaylara duyarlı, uygulama becerisi kazandırmaya yönelik ve aktif öğrenmeyi destekleyen bir tarzda olmasıdır. Ayrıca eğitimcilerin öğrencilere rol model olan, sıcak, içten, eşitlikçi bir ilişki kuran özelliklere sahip olması gerektiğini belirtmişlerdir. Çalışmanın sonuçlarının sosyal hizmet eğitiminin planlanmasına ve yürütülmesine katkı sağlayacağı düşünülmektedir.
Açıköğretim uygulamaları ve araştırmaları dergisi, 2023
Bu araştırmanın amacı acil uzaktan eğitimde üniversite öğrencilerinin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşluğu ve doyumları arasındaki ilişkiyi inceleyip araştırma sonuçlarını öğrenci görüşleri ile desteklemektir. Araştırmanın çalışma grubu 2020-2021 bahar döneminde Türkiye'de pandemi sürecinde çevrimiçi eğitim görmüş olan Eğitim Fakültesi (232) ve Sağlık Bilimleri Fakültesi (236) öğrencileridir. Araştırma sonucunda öğrencilerinin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşluğu ile uzaktan eğitim doyumları arasında orta düzeyde, pozitif yönde ve anlamlı bir ilişki olduğu bulunmuştur. Bir diğeri çevrimiçi öğrenme ve hazırbulunuşluk düzeylerine bakılmış ve öğrencilerin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşlukları ve doyumları orta düzeyde bulunmuştur. Öğrencilerin çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşlukları ve doyum düzeylerinin fakülte değişkenine göre durumları incelenmiştir. Çevrimiçi öğrenme hazırbulunuşluğu ile fakülte değişkeni arasında anlamlı farklılık bulunmuştur. Doyum düzeyi ile fakülte değişkeni arasında ise anlamlı bir farklılık bulunamamıştır. Araştırmanın nitel veri desteği kısmında odak grup görüşmesi gerçekleştirilmiştir ve nitel araştırma bulgularının nicel araştırma bulgularını desteklediği görülmüştür.
International Primary Education Research Journal, 2021
Bu çalışmanın amacı, MEB'de aktif olarak görev yapmakta olan sınıf öğretmenleri ve eğitim fakültelerinde öğrenim gören sınıf öğretmeni adaylarının matematik dersine yönelik meraklarını nelerin cezp ettiğini ve öğretim yaparken bu cezbin nasıl kullanılması gerektiğine ilişkin öğrencilerinin algılarının belirlenebilmesi için bir ölçek geliştirmektir. Matematiksel meraka ilişkin farklı boyutları belirlenen 37 maddelik taslak ölçek 2019-2020 eğitim öğretim yılında toplamda 120 sınıf öğretmeni ve öğretmen adayı ile pilot uygulama yapılmıştır. Pilot uygulamadan elde edilen ve uzmanlardan alınan görüşlerden sonra 15 madde ölçekten çıkarılmıştır. Toplamda 22 madde olarak oluşturulan ölçek, 294 sınıf öğretmeni ve öğrenim görmekte olan 241 sınıf öğretmeni adayı toplamda 535 kişiye uygulanmıştır. Ölçme aracının geliştirilmesinde literatür tarama, madde oluşturma, içerik geçerliği (uzman görüşüne başvurma), ön deneme ile geçerlik ve güvenirlik hesaplama aşamaları izlenmiştir. Analiz sırasında SPSS 25 paket programı Faktör Analizi ile ölçeğin 3 boyuttan oluştuğu saptanmıştır. Araştırmacılar oluşan boyutlardaki soruların ortak noktaları ve uzmanlarla yaptıkları görüş alışverişlerinden sonra sırasıyla bu boyutlara 'bilinmeyeni bilme isteği', 'yenilik arayışı', 'başarı arzusu' isimlerini vermişlerdir. Ayrıca KMO Kaiser-Meyer-Olkin (Örneklem Oluşturma Uygunluğu Ölçümü) değerinin 0.79, güvenirlik çalışması için hesaplanan iç tutarlık katsayı (Cronbachalpha) değerinin α=0.85 olduğu görülmüştür. Elde edilen bulgular ile ölçeğin geçerli ve güvenilir bir yapıya sahip olduğu sonucuna ulaşılmıştır.