YUSUF’UN MASUMİYET GÖMLEĞİ (original) (raw)
Related papers
KUR’AN KISSALARINDAKİ MOTİFLERİN ARAP ŞİİRİNDE KULLANIMI BAĞLAMINDA “YUSUF’UN (A.S.) ÜÇ GÖMLEĞİ”
ÖZET Arap şairlerin duygu ve düşünce aktarımında Kur’an’daki kıssalardan ve bu kıssalarda yer alan çarpıcı motif örneklerinden yararlandıkları görülmektedir. Kıssalar, içerdikleri ibret verici mesajlar, ilgi çekici karakterler ve olaylarla Arap şiirinin vazgeçilmez kaynakları olmuştur. Kıssalarda yer alan çeşitli motifler vasıtasıyla Kur’an’a bir geçit açan şairler bu sayede hem duygu, düşünce ve tasarımlarını kısa ve öz bir şekilde aktarmışlar hem de zaten olaya vakıf olan dinleyicide derin anlamların çağrışımına imkân sağlamışlardır. Dünya edebiyatlarında ayrıcalıklı bir konuma sahip olan Yusuf kıssası Arap edebiyatında da ilgi görmüştür. Ne var ki Arap edebiyatında, İran ve Türk edebiyatlarındaki şekliyle ana kurguya bağlı kalarak hikâyeyi yeniden üretme esasına dayalı manzum veya mensur bir anlatı geleneği oluşmamıştır. Kıssa, şairin, bireysel duygu, düşünce ve yaşanmışlıklarına karşılık geldiğine inandığı unsur ve motiflerin çeşitli metinlerarası ilişkiler yoluyla edebî sanatlarla birlikte kullanımı biçiminde özellikle şiirlerde hayat bulmuştur. Bu çerçevede kıssada yer alan rüya, kuyu, kurt, gömlek, Yusuf’un güzelliği, kıtlık ve bolluk yılları, Yusuf’un kokusu, Yakup’un çocukları, Yakup’un kederi, Yakup’un ağlaması ve daha birçok motif Arap şair için hem bir ilham kaynağı olmuş hem de duygu aktarımında yardımcı unsurlar olarak işlev görmüştür. Bu motifler içerisinde özellikle “gömlek” ve “rüya”nın en sık başvurulan motifler olduğu söylenebilir. Bu çalışmada Yusuf kıssasındaki gömlek motifi merkeze alınmış, kıssanın üç ayrı yerinde geçen üç ayrı gömlek motifi (kanlı gömlek, arkadan yırtılan gömlek ve Yakup’a gönderilen gömlek) etrafında oluşan edebî zenginlik Arap şiirinden örneklerle incelenmiştir. Yusuf kıssasındaki gömlek motifinin Arap şiirinde ne ölçüde zenginleşerek hayat bulduğunu belirlemek ve bu sayede Arap şairin vermek istediği mesajı daha doğru anlamak amacıyla yapılan bu çalışmada gömlek motifinin Arap şiirindeki kullanımına dair kayda değer sayıda örnek tespit edilmiştir. Bu örnekler ışığında Arap şiirinin “Yusuf’un gömleği” * Arş. Gör. Dr. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Arap Dili ve Belagatı ABD, El-mek: ibrahimfidani@hotmail.com 336 İbrahim FİDAN Turkish Studies International Periodical for the Languages, Literature and History of Turkish or Turkic Volume 11/17 Fall 2016 özelinde Kur’an metni ile kurduğu ilişkinin neredeyse tamamen “anıştırma” (telmih) biçiminde olduğu anlaşılmıştır. Kur’an metni ile kurulan bu ilişkide “teşbih” sanatı en önemli yardımcı edebî sanat olarak dikkat çekmektedir. Anahtar Kelimeler: Metinlerarasılık, Motif, Kıssa, Yusuf, Gömlek, Arap Şiiri. “JOSEPH'S THREE SHIRTS” IN THE CONTEXT OF THE USE OF MOTIFS IN THE QURAN PARABLES IN ARABIC POETRY ABSTRACT It is understood that the Arab poets have benefited much from the parables in the Qur'an and the striking motifs in these parables in the transmission of emotion and thought. These parables are the indispensable sources of Arabic poetry with their exemplary messages, interesting characters and events. The poets who open a passage to the Qur'an through various motifs in the parables have conveyed their feelings, thoughts and designs in a short and concise way and also have enabled the association of profound meanings in the listener who is already acquainted with parable. Having a privileged position in the world literature, the Joseph parable has also attracted interest in Arab literature. A tradition of poetic and prose narration based on the principle of reproducing the story by adhering to the main frame as in Iranian and Turkish literatures has not arisen in Arab literature. Parable was especially used in poetry in the form of use of elements and motifs that the poet believes to correspond to individual feelings, thoughts and experiences through various intertextual relations with literary arts. In this frame, the motifs like the dream, the well, the wolf, the shirt, the beauty of Joseph, the years of famine and abundance, the smell of Joseph, the children of Jacob, the sorrow of Jacob, the cry of Jacob and more motifs that are in the parable have been an inspiration source for the Arab poet and have also served as auxiliary elements for the transfer of emotion. Among these motifs, it can be said that “shirt” and “dream” motifs are the most frequently used ones. This study is centred on the shirt motif in the Joseph parable and literary richness around the three separate shirt motifs (the blooded shirt, the torn shirt from the back and the shirt sent to Jacob) that are mentioned in the parable has been examined with examples from Arabic poetry. A significant number of examples of the use of the shirt motif in Arabic poetry have been identified in this work which was conducted in order to determine how much the shirt motif in Joseph parable is used in the Arabic poetry and thus understand the message the Arab poet wants to give better. It is understood that the relationship of Arabic poetry specifically considering the motif “Joseph's shirt” with the text of the Qur'an is almost entirely in the form of “allusion”. The art of “simile” is noteworthy as the most important auxiliary literary art in this connection established with the Quran.
BİR DİL BİLGESİ: YUSUF HAS HACİP VE DİLCİLİĞİ
The external elements of the social and cultural structure of the 11th century Turkish world are revealed in Dçvānu Lūġāti't-Turk and the internal elements are put forth in Kutadgu Bilig. In Kutadgu Bilig, information has been given on what thoughts and actions the state and nation construction will be based on. The relation of person, society and state has been handled around the idea of fortune as a symbolic message beyond the dimension of time and space and reaching all ages. The way to be happy is to reach fortune. Fortune is reached from the ways in which reason, knowledge and virtue illuminate it. In this context, language is the main means of delivering the message. For this reason, Yusuf Has Hacib has opened a separate space for language and spoke of its benefits and harms in his work. Besides, what is the nature of the language and its purpose is one of the subjects of Yusuf's work. Kutadgu Bilig, the first product of the 11th century Turkish-Islamic thought, also points to the tools of the way of social life regulation in the context of people and objects. Whether verbally or in writing, it is a very important thing to determine the characteristics of the language, since all the events will be expressed on the language. Yusuf Has Hacib, with the awareness of the language's social philosophy, opens a chapter in his work entitled "Says the Benefits and Damages of Language." According to this, the language is a means of reaching man to luck, a means to be called knowledgeable and immortalized: kişig til ağırlar bulur kut kişi kişig til uçuzlar barır er başı (163) ukuşka biligke bu tılmaçı til yaruttaçı erni yorık tilni bil (162) bilip sözlese söz biligke sanur biligsiz sözi öz başını yėyür (170) toğuğlı ölür kör kalır belgü söz sözüñ edgü sözle özüñ ölgüsüz (180) Starting from the first couplet of Kutadgu Bilig, great care has been taken to use the language. This is a remarkable act. Yusuf Has Hacib has placed an important part of the 11th century word of speech in his work. On the other hand, the words that they need but do not have, are either derived or replaced by oral or spoken words. Thus, Yusuf Has Hacib has put forward a linguistic expertise. The hapax legomenon in the work are a sign of this linguistic expertise. Yusuf Has Hacib reveals his linguistic expertise with the arts of speech that has included in his work. In addition to these known features of Yusuf Has Hacib, there is also other evidence to show that it is a wise of language and a good linguist. Yusuf occasionally resorted to game-based letter games, he was a public etymology, Yusuf, in the same couplet, has taken the same root origin words of noun and verb. He made lexicographical explanations by explaining the meaning of the word in the frame of words games and logic. Such examples illustrate the unknown and unfamiliar aspects of his linguistic expertise. The main outline of this declaration is the linguistic expertise that emerges around the language events that Yusuf put forward in his work.
EBU YUSUF'TA İKTİSADİ DÜŞÜNCE
Ebû Yusuf (Yakup bin İbrahim bin Habib el-Kûfî); İslâm düşünce tarihinin önemli şahsiyetlerinden biridir. O. İslâm müçtehitlerinin çok yönlü müçtehid tipinin hem en verimli hem de en başarılı örnekleri arasında yer alır. Ebû Yusuf'un çok yönlü düşünce dünyasının çeşitli yanları düşünce tarihinin değişik kollarında yok denecek ölçüde araştırma konusu yapılmıştır denebilir. İşte bu kitabın konusu, Ebû Yusuf'un düşünce dünyasına kısmen el atmıştır. Kitabımız "Ebû Yusuf'ta İktisadi Düşünce" başlığını taşımaktadır. Yöntemi Hanefi Mezhebi' nin izlediği yöntemdir. İçtihatlarında kendinden sonra gelecek olan müçtehitlerce de çokça kullanılan kıyas, sedd-i zerayi', istihsan, örf ve maslahat yöntemleridir. Bize kadar ulaşan yirmi iki adet eseri hemen hemen tüm fıkıh kitaplarına yayılmıştır. "Bu kitapta yer alan bölümlerde kullanılan kaynakların, görüşlerin, bulguların, sonuçların, tablo, şekil, resim ve her türlü içeriğin sorumluluğu yazar veya yazarlarına ait olup ulusal ve uluslararası telif haklarına konu olabilecek mali ve hukuki sorumluluk da yazarlara aittir." İçindekiler v İÇİNDEKİLER BÖLÜM I EBÛ YUSUF'UN ÇAĞI, HAYATI, ÇEVRESİ, ESERLERİ
İSPANYA’DA BİR MURÂBIT SULTANI: YUSUF B. TAŞFİN
İSPANYA’DA BİR MURÂBIT SULTANI: YUSUF B. TAŞFİN , 2018
ÖZET Mağrib'de kurulan ve başşehri Merakeş olan Murabıtlar devleti, İslam kaynaklarında “Murabıtin” veya “Mülessimin” olarak isimlendirilirken, Avrupalılar, “Almoravides” demişlerdir. On birinci yüzyılın ilk yarısında Senhace Berberi Kabilesi reisi Yahya bin İbrahim’in Hac ibadeti dönüşü Kayrevan'da Faslı âlimlerden Ebu İmran el-Fasi ile görüşüp kabilesine İslam dininin esaslarını öğretmek için, birini göndermesini istemesiyle, devletin ilk tohumları atılmıştır. Kurulan ribatlarda, “Murabıtun” denilen talebe ve mücahit yetiştirilmiştir. 1056 yılında Ebu Bekr el-Lemtuni liderliğinde kurulan Murabitun Devleti, Yusuf bin Taşfin zamanında en parlak devrini yaşamıştır. Marakeş'i başşehir haline getiren İbn-i Taşfin, şehrin inşasını tamamlatarak, cami ile hayır kurumları ve sosyal müesseseler yaptırdı. O, Kuzey Afrika'da fetihlere devam ederek, hâkimiyetini genişletti. 1084'te Septe'yi (bence Cebelitarık) ele geçiren İbn-i Taşfin, Murabıtin ülkesini Atlas Okyanusundan Tunus'a kadar genişletti. İbn Taşfin, Endülüs Müslümanlarına yardım için, 1086'da Septe Boğazı’ndan İspanya'ya geçti. Batliyos yakınındaki Zallaka'da Leon ve Kastil Kralı Altıncı Alfonso'ya karşı büyük bir zafer kazandı. Dört defa İspanya seferine çıkan İbn-i Taşfin, Endülüs Müslümanlarını Hristiyanların saldırılarından korumak için elinden geleni yapmaya çalıştı. Endülüs'te on yedi bin asker ve hudutların emniyetini sağlamak için de Endülüslüleri vazifelendirerek, Mağrib'e geri döndü. Murabitun devleti ve Endülüs’ün siyasi hayatı için önemli bir yeri olan Yusuf b. Taşfin, Endülüs Müslümanlarını yok olmaktan kurtaran ve Hristiyanlığın yayılmasını durduran tarihi bir şahsiyettir. Anahtar kelimeler: Murabıtlar, Yusuf b. Taşfin, Endülüs, Siyaset ABSTRACT While Almoravid Dynasty (Murabıtun), which was founded in Maghreb with the capital city of Marrakech, is named "Murabıtin" or "Mülessimin" in Islamic sources, Europeans called it "Almoravides". In the first half of the eleventh century, the first steps to found the state were taken when the leader of Senhace Berberi Tribe, Yahya ibn Ibrahim, on his return from Pilgrimage requested a person from the Moroccan scholar Ebu Imran al-Fasi in Kairouan to teach the basic principles of Islam to his tribe. In the Islamic monasteries, which were named “ribat”, students and Mujahideen called "Murabıtun" were trained. Almoravid Dynasty, founded in 1056 under the leadership of Abu Bakr al-Lemtuni, experienced its heyday under the reign of Yusuf bin Tashfin. İbn Tashfin, who accepted Marrakech as the capital city, had the construction of the city completed. Moreover, he had mosques, charities and social institutions built. He extended his dominance via continuing his conquests in North Africa. Ibn Tashfin, who seized Septe in 1084, extended Almoravid Dynasty from the Atlantic Ocean to Tunisia. Ibn Tashfin went to Spain from the Strait of Septe in 1086 to help the Andalusian Muslims. He was victorious against Alfonso VI, the king of León and Castile in Sagrajas (Zallaqah) near Badajoz. Ibn Tashfin had four campaigns to Spain to protect the Muslims of Andalusia from the attacks of Christians. Having appointed seventeen thousand soldiers as well as Andalusians to secure the borders, he went back to the Maghreb. Yusuf b. Tashfin is a significant person in history who had an important place for Almoravid Dynasty and Andalusian political life, as he saved Andalusian Muslims from being destroyed and stopped the spread of Christianity Key Words: Almoravids, Yusuf ibn Tashfin, Andalus, Politics