Sınıf Öğretmeni Adaylarına Göre 4+4+4 Biçimindeki Yapılanmanın Okuma Yazma Öğretimine Etkileri (original) (raw)
Related papers
4+4+4 Si̇stemi̇ İle Yeni̇lenen İlk Okuma Yazma Öğreti̇mi̇ne İli̇şki̇n Öğretmen Görüşleri̇
The Journal of International Educational Sciences, 2015
Araştırmamızın genel amacı; 4+4+4 sistemi ile yenilenen 1. sınıf eğitim programında yer alan ilk okuma yazma öğretimine ilişkin öğretmen görüşlerini ortaya koymaktır. Öğretmen görüşlerini ortaya koyarken program geliştirme sürecindeki kazanım, içerik, süreç ve değerlendirme basamakları ayrı ayrı irdelenmeye çalışılmıştır. Çalışmada nitel araştırma yöntemlerinden çoğunlukla kullanılan durum çalışması yaklaşımı kullanılmıştır. Çalışmada veri toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşme formu kullanılmış; Kahramanmaraş ve Gaziantep illeri ilkokul 1. Sınıf derslerine giren toplam 13 öğretmen ile birebir görüşmeler yapılmıştır. Yapılan görüşmeler; görüşme yapılan öğretmenin tercihine göre video ya da ses kayıt cihazına kaydedilmiş ve yazıya dökülmüştür. Yazıya dökülen veriler betimsel analiz yöntemiyle değerlendirilerek tema ve kodlar belirlenmiş ve yorumlamalara gidilmiştir. Sonuç olarak genel itibariyle 1. Sınıf öğretmenlerinin ilk okuma yazma öğretimi programına ilişkin olumsuz düşünceler taşıdıkları kanısına varılmıştır. Anahtar Kelimeler: İlk okuma yazma öğretimi programı, öğretmen görüşleri, betimsel analiz.
2020
Türkçe Öğretmeni adaylarının yazma becerilerini geliştirmek amacıyla bir eylem planı teklif edilen çalışmada 14 haftalık 7 uygulamayı kapsayan bir eylem planı hazırlanmıştır. Öğrencilerin yazma başarıları uygulama boyunca değerlendirilmiştir. Süreçte uygulanan planın hem grup hem de alandaki etkisini değerlendirebilmek için deney ve kontrol grubundan faydalanılmıştır. Deney grubunu YTÜ Türkçe Öğretmenliği Lisans Programı’nda eğitim gören 27 birinci sınıf öğrencisi, kontrol grubunu da Bolu AİBÜ’de eğitim gören 30 Türkçe Öğretmenliği birinci sınıf öğrencisi oluşturmaktadır. Araştırmada elde edilen verilerin dağılımlarının normal olmaması neticesinde parametrik olmayan testler kullanılmıştır. Akademik başarı değişkeninde deney ve kontrol gruplarının ön test ve son test puanları arasında anlamlı farklılığa yönelik Wilcoxon testi kullanılmıştır. Deney ve kontrol gruplarının ön test puanları ile son test puanları arasında anlamlı farklılık gösterip göstermediğine yönelik Mann-Whitney U testi yapılmıştır. Analizde deney grubunun yazma başarısında özgünlük ve yaratıcılık, üslup, metin yapısı ve yazım, noktalama ve sayfa düzeni faktörlerinde son test lehine anlamlı farklılığa ulaşılmıştır. Deney- kontrol grubu mukayesesi bütün faktörlerde deney grubu lehine anlamlı farklılık sunmaktadır. Sonuçlar modelin Türkçe öğretmeni adaylarının yazma becerilerinin geliştirilmesinde faydalı olabileceğine işaret etmektedir.
Sınıf Öğretmenlerinin 4+4+4 Uygulamasına Yönelik Görüşleri
Bir eğitim reformunun başarısı, öğretmenlerin; eğitim reformunu doğru anlaması ve uygulaması, reform paketi hakkında bilgilendirilmesi ve karar verme süreçlerine katılımları başta olmak üzere pek çok unsur ile yakından ilişkilidir. Yapılan araştırmada Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı devlet okullarının birinci sınıflarında görev yapan sınıf öğretmenlerinin, reform niteliği taşıyan 4+4+4 uygulamasına yönelik görüşleri belirlenmeye çalışılmıştır. Bu kapsamda birinci sınıf öğretmenlerinin 4+4+4'ün hazırlık sürecine ve uygulamasına yönelik görüşleri ile bu öğretmenlerin uygulamada karşılaştıkları sorunlar ve varsa çözüm önerileri, 116 birinci sınıf öğretmeninden oluşan bir çalışma grubu aracılığı ile belirlenmiştir.
Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2019
Bu çalışmanın amacı; Türkçeyi yabancı dil olarak öğrenen öğrencilerin yazma becerilerinin geliştirilmesinde 4+1 Planlı Yazma ve Değerlendirme Modelinin etkisini ortaya koymaktır. Çalışma nicel ve nitel araştırma yöntemleri birlikte kullanılarak karma desene uygun hazırlanmıştır. Çalışmanın nicel boyutunda eşit olmayan gruplar ön test son test desenli yarı deneysel model, nitel boyutunda ise betimsel analiz kullanılmıştır. Araştırma ölçüt örneklemeye uygun olarak, Kilis 7 Aralık Üniversitesi Türkçe ve Yabancı Diller Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezinde (Kilis TÖMER) B2 ve devamında C1 kurunda Türkçe öğrenen 20 deney ve 20 kontrol grubu öğrencisiyle yürütülmüştür. Yazma dersleri deney grubunda 4+1 Planlı Yazma ve Değerlendirme Modeline uygun olarak, kontrol grubunda ise Kilis TÖMER programına uygun olarak işlenmiştir. Uygulaması 12 hafta süren çalışmada nicel veriler; Kişisel Bilgi Formu, Planlı Yazma ve Değerlendirme Ölçeği, Planlı Yazma ve Öz Değerlendirme Ölçeği ile; nitel veriler ise Öğrenci Görüşme Formu ile toplanmıştır. Nicel verilerin analizinde SPSS 17.0 programından yararlanılmış ve Bağımsız Örneklem T-Testi ve Bağımlı Örneklem T-Testi analizleri yapılmıştır. Nitel verilerin analizinde ise betimsel analiz yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, Türkçe öğrenen yabancı öğrencilerin yazma becerisinde zorlandıkları ancak uygulanan 4+1 Planlı Yazma ve Değerlendirme Modeliyle öğrencilerin yazma becerilerinin geliştiği tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Yabancılara Türkçe Öğretimi, Yazma, Yazma Becerisi, Planlı Yazma ve Değerlendirme Modeli,
Turkish Online Journal of Qualitative Inquiry, 2016
Özet: 4+4+4 eğitim sistemi, zorunlu eğitim sürecinde birçok yeniliği beraberinde getirmiştir. Bu değişikliklerin en başında 8 yıl olan zorunlu eğitimin 12 yıla çıkartılması gelmektedir. Ayrıca ikinci 4 ile birlikte bir önceki öğretim yılına kadar ilkokulda sınıf öğretmenlerinin rehberliğinde 5 yılını tamamlamayı bekleyen öğrenciler, bu yıldan itibaren kendilerini 5. sınıfta zorunlu eğitimin "ortaokul" kısmında ve farklı bir okulda bulmuşlardır. Üstelik artık derslerine branş öğretmenleri girmektedir. Bu araştırmanın amacı, 4+4+4 sistemi ile birlikte ilk kez 5.sınıf matematik derslerine giren ilköğretim matematik öğretmenlerinin öğrenciler hakkındaki düşüncelerini belirlemek, öğretmenlerin ilgili görüşleri ile cinsiyet ve mesleki tecrübeleri arasında ilişki olup olmadığını incelemektir. Özel durum çalışması yöntemi kullanılan araştırmanın katılımcılarını, Kastamonu il merkezindeki devlet ortaokullarında 5. sınıf matematik öğretmeni olarak görev yapan 45 matematik öğretmeninden oluşmaktadır. Araştırma kapsamında elde edilen veriler içerik analizi yöntemine göre incelenmiştir. Araştırma sonucunda; çalışmaya katılan matematik öğretmenlerinin büyük bir kısmının 5.sınıf öğrencilerinin seviyesine inebilme konusunda kendilerini başarılı buldukları ve 5.sınıflarda matematik derslerine branş öğretmenlerinin girmesi gerektiğini düşündükleri, sınıf hâkimiyeti sağlamada erkek öğretmenlerin bayanlara göre daha fazla zorlandıkları söylenebilir. Ayrıca öğretmenler 5.sınıfları diğer sınıflara göre daha samimi bulduklarını, öğrencilerin çocuksu davranışlar sergilediklerini, buna rağmen ödevlerine daha çok önem verdiklerini ve öğrencilerin en çok sayılarla ilgili konularda zorlandıklarını belirtmişlerdir.
RumeliDE Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi :/RumeliDe Dil ve Edebiyat Araştırmaları Dergisi, 2024
Since writing skill is one of the productive skills of the language, it requires a certain knowledge of the target language. Studies have shown that it is a skill that students find very difficult due to its nature, both in mother tongue and foreign language learning. In teaching Turkish as a foreign language, it is seen that students' concerns about writing skills are higher than other language skills, and their attitudes are negative. These results suggest that development in the opposite direction can be achieved with methods based on process-based approaches. In this study, the writing skills of 13 undergraduate students of Turkish origin who learned Turkish as a foreign language were tried to be improved by using the "Four Square Writing Method" through distance education. At the end of the applications, the "Written Expression Attitude and Anxiety Scale" and the "Cohesion and Coherence Measurement Tool" were used to evaluate the student's written expression attitudes, anxiety, and cohesion, in terms of reference and linking elements. Using the scales used, their usage levels were analyzed in the IBM SPSS Statistics 21 program. At the end of the 6-week implementation, it was determined that there was no significant difference, positive or negative, in the students' written expression attitudes and concerns, but that there was an improvement in their writing interests, spelling punctuation, and writing skills. On the other hand, the Four-Square Writing Method did not create a significant difference in the cohesion elements used by the students in their written expressions. In teaching Turkish as a foreign language, paying attention to students' writing skills from the beginning of the language learning process will help improve their writing skills.
4+4+4 Eğitim Sisteminin Ortaöğretime Yansımalarına İlişkin Öğretmen ve Yönetici Görüşleri
OPUS Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi, 2021
Bu araştırmanın amacı öğretmen ve yöneticilerin görüşleri alınarak, 4+4+4 eğitim sisteminin ortaöğretime yansımalarına ilişkin paydaş görüşlerini ayrıntılı bir şekilde incelemektir. Araştırma 2017 yılı Şubat-Haziran ayları arasında gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın evrenini Tokat ilinde bulunan çeşitli ortaöğretim kurumlarında görev yapan öğretmen ve yöneticiler oluşturmaktadır. 15 öğretmen ve 15 yöneticiden oluşan araştırma örneklemi, amaçlı örneklem yöntemlerinden "maksimum çeşitlilik örneklemesi" ile belirlenmiştir. Bu araştırma nitel bir araştırmadır ve bir nitel araştırma yöntemi olan "görüşme yöntemi" kullanılmıştır. Araştırmada elde edilen verilerin analizinde betimsel analiz kullanılmıştır. Araştırma sonucunda öğretmenler ve yöneticilerden ortaöğretimin zorunlu olmasının doğru olduğunu ve yanlış olduğunu ifade edenler olduğu görülmüştür. Geçiş sürecinin hızlı olduğunu, planlamanın yapılmadığını, liselerdeki eğitimin niteliğinin olumsuz etkilendiğini, okulların gerekli fiziki altyapı ve teknolojik açıdan yeterli olduğunu, eğitim programlarının güncel olduğunu, zorunlu ortaöğretim sayesinde öğrencilerin kontrol altında tutulduğunu, sanayide ara eleman eksikliği olacağını ve açık lise eğitiminin gerekli olduğunu ifade etmişlerdir. Araştırmada elde edilen sonuçlar doğrultusunda, yeni eğitim sistemine geçilirken geçiş sürecinin çok kısa tutulmaması ve yapılan değişiklikler hakkında öğretmen ve yöneticilere gerekli hizmet içi eğitim ve bilgilendirmelerin yapılması önerilmiştir.