Sağlik Çalişanlarinda Mobi̇ng (original) (raw)

Sağlik Çalişanlarinda Mobbi̇ng: Kamu Ve Özel Sağlik Kurum Çalişanlarinin Karşilaştirmali Türki̇ye Örneği̇

Uluslararası Hakemli Akademik Spor Sağlık ve Tıp Bilimleri Dergisi, 2013

Günümüzün ve çalışma hayatının en önemli sorunlarının başında mobbing gelmektedir. Çalışma hayatı içerisinde sıklıkla karşılaşılan mobbing kavramı; başta performans, verimlilik, stres, cinsel taciz, ruhsal ve psikolojik baskı ve yıldırma ve tükenmişlik gibi birçok açıdan ele alınmaktadır. Bu araştırmanın amacı sağlık sektöründe maruz kalınan yıldırma davranışlarının bazı değişkenler açısından irdelenmesi, devlet ve özel hastanelerde görev yapan sağlık personelinin mobbing'e maruz kalma oranının karşılaştırmalı olarak tespit edilmesidir. Yapılan bu araştırma, kamu hastaneleri ile özel hastanelerde çalışan personele yönelik saha uygulamalı bir çalışmadır. Araştırmanın evrenini İstanbul, İzmir, Bursa, Tekirdağ, Sakarya ve Ankara illerinde bulunan sağlık kurum çalışanları oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini özel (430 kişi) ve kamu (430 kişi) sağlık kurumu çalışanları oluşturmaktadır. Araştırmada 5'li likert ölçekli 45 maddeden oluşan soru ile 12 demografik sorudan oluşan anket kullanılmıştır. Kullanılan anket daha önce "Leymann tarafından geliştirilen (LIPT) ölçeği doğrultusunda çalışmaya uyarlanmıştır. Araştırma sonucunda elde edilen veriler SPSS 20.0 paket programında analiz edilmiştir. Analiz kapsamında, güvenilirlik analizi, frekans tabloları, betimleyici istatistikler, bağımsız örneklem t testi, ki kare analizi, Pearson korelasyon analizi, tek yönlü varyans analizi ve Tukey testinden faydalanılmıştır. Güvenirlilik analizi sonucunda Cronbach alpha katsayısı 0.972 olarak bulunmuştur. Bu sayı çalışmanın oldukça güvenilir olduğunu göstermektedir. Karşılaştırma ve araştırma sonucunda özel sağlık kurumlarında çalışan personelin daha fazla mobbing'e uğradığı görülmüştür. Kadın çalışanların erkek çalışanlara oranla daha fazla mobbing gördüğü saptanmıştır. 29 yaşından küçük çalışanların ve lise mezunu çalışanların daha çok mobbing'e maruz kaldığı belirlenmiştir.

Sağlik Çalişanlarinda Örgütsel Güven

Journal of Management and Economics Research, 2015

Bu çalışma sağlık çalışanlarının örgütsel güven düzeylerini belirlemek, örgütsel güven düzeyi ile sosyo-demografik özellikleri arasındaki ilişkileri incelemek amacıyla gerçekleştirilmiştir. Bu araştırma sağlık çalışanlarının kişisel ve mesleki özeliklerini tanımlayan bir anket formu ile örgütsel güven ölçeğinden oluşmuş tanımlayıcı bir çalışmadır. Evreni, Ordu ilinde 100 yatak ve üzeri kapasiteye sahip 2 özel hastanede çalışan çalışanlar oluşturmuş, örneklem seçimi tesadüfi olarak belirlenmiştir. Veriler, araştırmaya katılmaya istekli, iki özel hastaneden, toplamda 685 sağlık çalışanından elde edilen, 429 adet geçerli anket ile toplanmıştır. Örgütsel güven düzeyleri ile ilgili bulgular değerlendirildiğinde, Sağlık çalışanların yöneticilerine (4,23) ve çalışma arkadaşlarına karşı olan güven düzeylerinin (4,32) gibi oldukça yüksek bir değerde olduğu, yöneticilerine ve çalışma arkadaşlarına; çalıştıkları kuruma olan güvenlerinden (3,52) daha fazla olduğu belirlenmiştir. Sağlık çalışanlarının sonuç olarak yüksek düzeyde bir örgütsel güven duygusuna sahip oldukları, en az çalıştıkları kuruma güven duydukları, orta derecede yöneticiye güven duydukları, en fazla da çalışma arkadaşlarına güven duydukları tespit edilmiştir.

Bi̇ri̇nci̇ Basamak Sağlik Çalişanlarinda COVID-19 Görülme Sikliği

ESTÜDAM Halk Sağlığı Dergisi, 2022

COVID-19 pandemisiyle mücadelede ön safta görev yapan sağlık çalışanlarında hastalığa yakalanma riski toplumun birçok kesimine kıyasla daha yüksektir. Risk altındaki bazı grupların zaman zaman taranması vakaların erken dönemde tespiti için önemlidir. Ülkemizde filyasyon, vaka ve temaslı takibi uygulamaları ilçe sağlık müdürlüğü (İlçe SM) ve aile sağlığı merkezi (ASM) çalışanları tarafından yürütülmektedir. Bu çalışmanın amacı, birinci basamak sağlık çalışanlarında COVID-19 görülme sıklığının incelenmesidir. Tanımlayıcı kesitsel türde olan bu araştırmanın evrenini Nisan 2020 itibariyle İstanbul ili Üsküdar ilçesinde görev yapmakta olan 627 birinci basamak sağlık hizmeti çalışanı oluşturmaktadır. 13-30 Nisan 2020 tarihlerinde İlçe SM tarafından yapılan SARS-CoV-2 PCR testi taramasına katılan 586 sağlık çalışanına ait veriler dahil edilerek, tarama dönemine ait nokta prevalans ve Nisan 2020-Nisan 2021 dönemine ait süre prevalans hesaplanmıştır. Katılımcıların yaş ortalaması 38,5±10,3 o...

Sağlik Çalişanlarina Karşi İşyeri̇ Şi̇ddeti̇

Uluslararası Sağlık Yönetimi ve Stratejileri Araştırma Dergisi, 2017

Çalışmanın amacı, sağlık çalışanlarının işyerinde şiddet ile karşılaşma oranını, karşılaştıkları şiddet türlerini, şiddeti gerçekleştirenleri, şiddetin zamanını, nedenlerini ve şiddete karşı gösterilen davranışları belirlemek ve bu şiddet değişkenlerinin demografik özelliklere göre farklılaşıp farklılaşmadığını değerlendirmektir. Çalışma, sağlık çalışanları üzerinde yapıldı. Veriler anket formu ile toplandı. Toplam 345 anket değerlendirmeye alındı. Veriler, SPSS for Windows 22 paket programı ile analiz edildi. Çalışanların çoğunluğunun (%86,1) görev esnasında şiddetle karşılaşma endişesi yaşadığı ve en az bir şiddet türü ile karşılaştığı belirlendi. Çalışanların çoğunlukla hasta (%25,6) ve yakınları (%65,4) tarafından şiddete maruz kaldığı, erkeklerin daha fazla şiddet uyguladığı (%58,5) ve şiddetin büyük oranda (%56,4) mesai saatlerinde meydana geldiği tespit edildi. Şiddete karşı çalışanların genellikle karşılık vermeden işine devam etme ve güvenliğe bildirme davranışları gösterdiği belirlendi. En önemli şiddet nedenleri olarak, şiddeti uygulayanların şiddeti kendilerine hak görmeleri ve hastanede güvenlik önlemlerinin yetersizliği gösterildi. Çalışanlar işyerinde en fazla sözel şiddete maruz kalmaktadır. Dahası demografik özelliklere göre çalışanların işyeri şiddet algısı değişmektedir.

Sağlik Çalişanlarinda Eki̇p Çalişmasi Tutumlarinin İncelenmesi̇

Süleyman Demirel Üniversitesi Vizyoner Dergisi, 2020

Bu çalışma, sağlık çalışanlarının ekip çalışmasına ilişkin tutumlarını belirlemek ve sağlık çalışanlarının ekip çalışması tutumlarının sosyo-demografik değişkenlere göre farklılık oluşturup oluşturmadığını incelemek amacıyla yürütülmüştür. Araştırma, Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde görev yapmakta olan 321 sağlık çalışanı ile anket yöntemi kullanılarak gerçekleştirilmiştir. Veriler, SPSS programı ile analiz edilmiştir. Çalışmadan elde edilen sonuçlara göre, ekip çalışması alt boyutları arasında en yüksek ortalamanın, liderlik (4,25±0,62) alt boyutunda ve en düşük ortalamanın ise karşılıklı destek alt boyutunda (3,38±0,65) olduğu belirlenmiştir. Çalışmada katılımcıların karşılıklı destek alt boyutundan almış oldukları puanlarının yaşlarına, cinsiyetlerine, eğitim durumuna, görev unvanına ve birimde çalışma süresine göre istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar gösterdiği tespit edilmiştir. Ayrıca katılımcıların ekip yapısı alt boyutundan almış oldukları puanlarının görev unvanına göre; kurumsal iletişim alt boyutundan almış oldukları puanlarının ise yaşlarına göre istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar gösterdiği saptanmıştır. Araştırma sonucunda sağlık kurumlarında ekip çalışmasını oluşturan temel bileşenlerin (ekip yapısı, liderlik, durum izleme, karşılıklı destek ve kurumsal iletişim), sağlık çalışanlarının sosyo-demografik özelliklerinden ne düzeyde etkilendiği ortaya çıkarılmıştır. Sağlık hizmetleri yöneticilerinin sağladığı bireysel, kurumsal ve hastaya yönelik faydaları nedeniyle, ekip çalışmasını destekleyici bir örgüt kültürü oluşturmaları ve meslekler arası ekip çalışmasının önemi konusunda çalışanların farkındalıklarını artırmaları önerilebilir.

Sağlik Çalişanlarinin Sağliği Ve Güvenli̇ği̇

2013

Gunumuzde saglik calisanlari, diger sektorlerde calisanlarin maruz kaldigi is risklerinin yaninda, yaptiklari isin niteligine bagli olarak daha farkli is riskleriyle de karsi karsiyadir. Saglik calisanlari igne yaralanmalari, bel ve sirt sorunlari, allerjiler, siddet ve stres gibi cok cesitli meslek risklerine maruz kalmaktadir. Tum bu tehlikeler saglik calisanlarinin isteki performanslarinin azalmasina, is kazalarinin artmasina neden olmakta ve hem calisanlarin hem de hastalarin guvenligini olumsuz etkilemektedir. Bu durum saglik calisanlarinin sagligi ve guvenligi konusunu gundeme getirmektedir. Bu nedenle bu makale, saglik calisanlarina maruz kaldiklari mesleki riskleri hatirlatmak ve saglik calisanlarina yonelik saglik hizmetlerinin planlanmasina katki saglamak amaciyla planlanmistir. Ulkemizde saglik calisanlarina yonelik calismalarin mazisi cok eski degildir. Bundan sadece bir yil once 2012 yilinda cikarilan “Hasta ve Calisan Guvenliginin Saglanmasina Dair Yonetmelik” dogrultu...

Lgbti̇ Çalişanlarin Sağliği

2018

Calisma yasaminda ugradiklari ayrimcilik, devlet tarafindan uygulanan siyasal siddet, dini ve geleneksel nedenlerle ugradiklari toplumsal ayrimcilikla birlestiginde yasam ve saglik hakkini tehdit eder. LGBTI bireyler kimlikleri nedeniyle is bulamamaktan, isyerlerinde kimliklerini gizlemek zorunda kalmaya, kimlikleri nedeniyle ayrimciliga maruz kalma ve isten kovulmaya kadar bircok zorlukla bas etmek zorunda kalir. Isyerlerinde cinsel yonelim gibi demografik nedenlerle azinlik olan gruplarin maruz kaldiklari haksizliklarin hem fiziksel hem de psikolojik sagligini olumsuz etkiledigi gosterilmektedir. Arastirmalarda is stresinin LGBTI bireyler acisindan onemli oldugu, heteroseksuellere gore cok daha yuksek duzeylerde saptandigi gosterilmistir. Turkiye’deki muhafazakârlasma ve baski rejimi LGBTI calisanlar uzerindeki denetimi daha da artirmakta bu alanda yasanan ihlaller ne yazik ki yeterince bilinmemektedir. Sendikalarin, universitelerin, LGBTI orgutlerinin bu konuda daha fazla arastir...

Sağlik Çalişanlarinin Kültürel Duyarliliği

INTERNATIONAL PEER-REVIEWED JOURNAL OF COMMUNICATION AND HUMANITIES RESEARCHES, 2017

Öz: Amaç: Kültürel duyarlılık; hastaların beklenti ve ihtiyaçlarına uygun olarak hizmetlerin belirlenmesidir.. Günümüzde kültürel duyarlılığın önemi sağlık sektöründe de belirgin şekilde fark edilmeye başlanmış, özellikle sağlık turizmi, göç, mültecilik gibi konular kültürel duyarlılığa daha fazla önem verilmesi gerektiğini vurgulayan sosyal konular olmuştur. Uluslararası literatürde konunun önemi üzerine yapılmış çok çeşitli yayınlar bulunmakta iken Türkçe literatürde yapılan yayınlara bakıldığında sayıca oldukça az olduğu görülmektedir. Türkçe literatüre ve alana katkı sağlaması ve sağlık çalışanları ve sağlık yöneticileri için bilgi ve fikir vermesi açısından, amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Bu çalışma, İstanbul ilinde Kuzey Kamu Hastaneleri Birliğine bağlı 4 kamu hastanesinde toplam 247 sağlık çalışanına anket uygulanarak yapılmıştır, örneklem seçimi yöntemi kolayda örnekleme olmuştur. Veri toplama aracı olarak anket tekniği kullanılmıştır. Anket, sosyal bilimlerde en çok kullanılan veri toplama aracıdır. Bu çalışmada kullanılan ölçek, Chen ve Starosta'nın geliştirdikleri ve Türkçeye çevirisi Serap Bulduk tarafından yapılan Kültürlerarası Duyarlılık Ölçeğidir (Intercultural Sensitivity Scale-ISS). Bulgular: Sağlık çalışanlarının kültürel duyarlılığı 3,7181±,03187 bulunmuştur. Sonuç: Sağlık çalışanının farklı kültürden gelen hastalara hizmet verme konusunda istekli olması, duyarlılığın göstergelerindendir. Sa ğlık çalışanının farklılıklarını tanıyıp, saygı duyması verilen hizmetinde kalitesini artıracaktır.