Meslek Yüksekokulu Öğrencilerinin Boş Zaman Etkinliği Olarak Meslekle İlgili Okuma Alışkanlıkları (original) (raw)

Eğitim Fakültesi Öğrencilerinin Okuma Alışkanlıkları Profili

Öz Profesyonel öğretmen tanımlamasındaki özelliklere sahip olabilmek, okuma alışkanlığı ve kültürü edinmiş olmakla doğrudan ilişkilidir. Bu bağlamda öğrencileri tarafından model alınacak olan öğretmen adaylarının okuma alışkanlıklarının iyi düzeyde olması önem taşımaktadır. Bu araştırmanın amacı Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu Eğitim Fakültesi öğrencilerinin okuma alışkanlığı profillerini belirlemektir. Araştırmanın sonuçlarına göre; öğretmen adaylarının; çoğunlukla 1-5 kitap okudukları, okumalarına engel olan unsurlar arasında ilk sırada "Okuma alışkanlığının olmaması"nı seçtikleri; okuma alışkanlıklarının sınıf düzeyine göre belirgin biçimde farklılaşmadığı; okumalarında etkili olan unsurlarda ilk sırada "arkadaş tavsiyesi"; en çok tercih ettikleri türler arasında ilk sırada roman ve hikâyenin yer aldığı; ağırlıklı olarak bölümlerde okumanın, internetin ve TV'nin 1 saatten az, arkadaşlarla vakit geçirmenin 2-3 saat olduğu; en çok tercih edilen materyaller arasında ilk dörtte sosyal paylaşım sitelerindeki yazılar, edebî kitaplar, internet ortamındaki gazeteler ve dinî dergilerin yer aldığı, en çok okunan Türk yazarların İskender Pala, Elif Şafak, Sinan Yağmur, Canan Tan ve Reşat Nuri Güntekin; en çok okunan yabancı yazarların ise Khaled Hosseini, Adam Fewer, Cengiz Aytmatov, Dostoyevski ve Victor Hugo olduğu tespit edilmiştir.

Üniversite Öğrencilerinin Okuma Alışkanlığı: Ankara Üniversitesi Örneği

Bilgi Dünyası

Okuma alışkanlığı, okuma eyleminin sürekli, düzenli ve eleştirel olarak sürdürülmesidir. Okuma alışkanlığının özünde sürdürülebilirlik yaklaşımı bulunmaktadır. Sürdürülebilir okuma alışkanlığı, bireyin yaşamının her döneminde okuma eylemini kalıcı ve düzenli olarak devam ettirmesini ifade eder. Türkiye’de okuma kültürünün gelişmiş ülke ortalamalarının oldukça altında olduğu bilinmektedir. Bu bakımdan çalışmanın temel amacı Türkiye’nin genel yapısında gözlemlenen bu olumsuz tablonun üniversite öğrencileri üzerine ne düzeyde yansıdığına ilişkin durum saptamasıdır. Çalışmada ilk olarak okuma alışkanlığı kavramsal olarak irdelenmekte, daha sonra Türkiye’de okuma alışkanlığının durumu ortaya konmakta ve son olarak da Ankara Üniversitesi lisans öğrencileri üzerinde yapılan anket uygulamasının sonuçları değerlendirilmektedir. Çıkan sonuçlar yüksek öğrenim boyunca öğrencilerin okuma becerisinde gelişme olduğunu, buna karşın yeterli okuma alışkanlığına sahip olmadıklarını göstermektedir.

Meslek Yüksekokulunda Yapılan Eğitimin Mezunlarının İş Hayatındaki Etkisi Üzerine Bir Araştırma

2019

Yuksekogretim kurumlari toplumun ve ekonominin ihtiyac duydugu yetismis insan gucunu hazirlayan onemli bir egitim ogretim basamagidir. Meslek yuksekokullari mezunlari, yuksekogretimin diger duzeylerine gore is hayatina cok daha hizli dahil olmaktadir. Iki yillik ogretim surecinde basarili olan ve on lisans derecesi alanlar, yetismis ara eleman olarak ekonomik ve sosyal hayatin cok cesitli kollarinda is hayatina atilmaktadir. Hem yuksekogretim kurumlarin verimliligi hem de mezunlarinin meslek hayati acisindan, universitelerden mezun olanlarin donanimlariyla is dunyasinin beklentilerinin ortusmesi arzu edilir. Bu calisma, bir meslek yuksekokulunun mezunlari ornegi uzerinden, mezunlarin ogretim hayatinda edindikleri donanim ve mezuniyet sonrasi is bulma ve calisma sureclerindeki yasadiklari tecrubeleri karsilastirmali olarak degerlendirmek uzere yapilmistir. Calismada genel tarama yontemi kullanilmis ve betimsel istatistikler incelenmistir. Bir meslek yuksekokulundan 2010-2014 yillari ...

Meslek Lisesi Öğretmenlerinin Mesleki Tükenmişlik Düzeylerinin İncelenmesi

Bu araştırmada meslek lisesi öğretmenlerinin tükenmişlik düzeyleri tükenmişlik alt boyutlarında; branş, mesleki kıdem, öğrenim durumu, cinsiyet, medeni durum ve öğretmenlik mesleğini isteyerek seçip seçmemeleri değişkenlerine göre incelenmiştir. Araştırmanın evrenini 2011–2012 eğitim-öğretim döneminde İstanbul ili Şişli İlçesinde Meslek liselerinde görev yapan 542 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise bu okullardan araştırmaya gönüllü olarak katılan 215 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmada öğretmenlerin tükenmişlik düzeylerini belirlemek üzere, Maslach Tükenmişlik Envanteri ve Kişisel Bilgi Formu kullanılmıştır. Elde edilen verilerin istatistiksel analizinde, aritmetik ortalama, t-testi ve tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılmıştır. Araştırma bulgularına göre en fazla tükenmişlik “Duygusal Tükenme” alt boyutunda görülmektedir. Bu boyutu sırası ile “Kişisel başarı” ve “Duyarsızlaşma” boyutları takip etmektedir. Araştırmada cinsiyet ve branş değişkenlerine göre, duyarsızlaşma ve kişisel başarı alt boyutlarında anlamlı bir farklılık bulunmazken; duygusal tükenme boyutunda anlamlı farklılık saptanmıştır. Buna göre kadın öğretmenlerin erkek öğretmenlere göre; kültür dersi öğretmenlerinin meslek dersi öğretmenlerine göre daha fazla duygusal tükenme yaşadığı görülmektedir. Araştırmada mesleğini istemeden seçen öğretmenlerin mesleği isteyerek seçenlere göre daha fazla duygusal tükenme ve duyarsızlaşma yaşadığı saptanmıştır. Araştırmada ayrıca öğretmenlerin tükenmişlik alt boyutlarında medeni durum, eğitim düzeyi ve kıdem değişkenlerine göre tükenmişlik düzeylerinin anlamlı düzeyde farklılık göstermediği belirlenmiştir.