Okul-Cami̇ Buluşmasi Projesi̇ Üzeri̇ne Ni̇tel Bi̇r Araştirma (original) (raw)

İlahi̇yat Nedi̇r: Öğreti̇m Üyeleri̇ni̇n Görüşleri̇ Üzeri̇ne Ni̇tel Bi̇r Araştirma

Kilis 7 December University Journal of Theology

Türkiye’deki ilahiyat fakülteleri ile ilahiyat eğitiminin mevcut durumu ve geleceğine ilişkin sorunlar artmaya devam etmektedir. Bu sorunlar ile ilgili bilimsel tartışmalar yapılmakta ve çözüm arayışları içerisine girilmektedir. Fakat bu tartışmalar yapılırken ilahiyat kavramının tüm boyutları ile ne anlama geldiği ve Türkiye’deki yüksek din öğretimi geleneği açısından ne ifade ettiği konusunda tam anlamıyla düşünülmediği görülmektedir. İlahiyatın ne olduğu ile ilgili kavramsal bir çerçeveye ulaşmadan var olan problemleri çözüme ulaştırabilmek mümkün görünmemektedir. Bu konuda çözüm arayışında olan ilahiyat fakültesi öğretim üyelerinin ilahiyatın ne olduğuna dair düşünceleri önem kazanmaktadır. Bu makalenin amacı öğretim üyelerinin ilahiyat hakkındaki görüşlerini ortaya koymaktır. Böylelikle ortak bir kavramsal çerçevenin oluşturulmasına katkı sağlayabilmek hedeflenmiştir. Aynı zamanda ilahiyat fakülteleri ile ilgili program geliştirme çalışmalarına bakış açısı sunabilmek amaçlanmış...

Mezhepler Üstü Bi̇r Program Tasariminin Ni̇teli̇kleri̇ Üzeri̇ne Ni̇tel Bi̇r Çalişma

2017

Araştırmanın amacı mezhepler üstü din öğretimi programının temel özelliklerinin, program geliştirme sürecinin dört temel öğesi olan amaç, içerik, eğitim durumları ve değerlendirme aşamaları göz önünde bulundurularak tespit edilmesidir. Bu amaç çerçevesinde öncelikle, "mezhepler üstü din öğretimi modeli", bu modelin doğuşunu hazırlayan sebepler, genel karakteristiği, uygulamada olduğu ülkeler ve eleştirilen yönleri bağlamında incelenmiş, sonrasında ise dokuz alan uzmanına yöneltilen; "Bir din eğitimini mezhepler üstü yapan temel kriterler nelerdir?" sorusuna verilen cevaplar ışığında mezhepler üstü niteliğe haiz bir din dersi programının amaçlarının, içeriğinin, eğitim durumlarının ve değerlendirmesinin ne olduğu ve nasıl olması gerektiği ile ilgili bir tespitler yapılmaya çalışılmıştır. Araştırmanın sonucunda program geliştirme basamaklarından olan "amaç", "içerik" ve "eğitim durumları" ile ilgili bulgular elde edilirken "değerlendirme" basamağıyla ilgili herhangi bir tespit yapılamamıştır. Bu durum mezhepler üstü bir program tasarımının değerlendirme basamağıyla ilgili yeni araştırmalara ihtiyaç olduğunu ortaya koymaktadır.

Seçmeli̇ Kur an Dersleri̇ Üzeri̇ne Ni̇tel Bi̇r Araştirma

Journal of International Social Research

Bu makalede öğretmen görüşlerine göre, seçmeli Kur'an dersine yönelik bir durum tespiti yapmak, dersle ilgili yaşanan sorunları belirlemek ve çözüm önerileri ortaya koymak amaçlanmıştır. Araştırmada, nitel araştırma desenlerinden durum analizinden yararlanılmıştır. Bu çerçevede Türkiye'nin farklı bölgelerinde ve farklı şehirlerinde görev yapan 26 öğretmenle görüşmeler yapılmıştır. Araştırmada kullanılan veriler, yarı yapılandırılmış görüşme formuyla elde edilmiştir. Araştırma sonucunda öğretim programının yeterli olmadığı, dersin seçiminde öğrencinin kendi tercihi yanında ailesi ve okul idaresinin etkili olduğu, öğrencinin kendi isteği ile bu dersi seçmesinin dersin verimliliğine etki ettiği sonucuna ulaşılmıştır. Öte yandan öğretmenler, sınıf mevcutlarının kalabalık olmasını, öğrencilerin hazır bulunuşluk seviyelerindeki farklılıklarını, derse yönelik isteksizliklerini, ders kitabının yetersizliğini, ders için ayrı bir sınıfın bulunmamasını ve ailelerin dersle ilgili yeterli bilince sahip olmayışlarını derse ait zorluklar olarak ifade etmişlerdir. Sonuçta derslerin daha nitelikli ve daha tercih edilebilir bir noktaya ulaşması için başta dersin müfredatı olmak üzere belirtilen birçok sorun alanında iyileştirmeler yapmak gerekmektedir.

İmam-Hati̇p Li̇seleri̇nde İdareci̇leri̇n Karşilaştiklari Sorunlara Yöneli̇k Ni̇tel Bi̇r Çalişma

Amasya Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2015

Öz Bu çalışmanın amacı, İmam-Hatip Liseleri'nde yaşanan sorunlara ilişkin, idarecilerin görüşlerini ortaya koymaktır. Bu araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden görüşme tekniği kullanılmıştır. Bu amaçla İmam-Hatip Lisesindeki idarecilere, okulların fiziki yapıları, öğretmenleri, öğrencileri, öğretim programı ve öğrenci velileri ile ilgili karşılaştıkları sorunlar ve bu sorunları çözmek için neler yapılabileceğini belirlemeye yönelik 5 adet açık uçlu yarı yapılandırılmış soru sorulmuştur. İdarecilerin verdikleri cevaplar içerik analizi yapılarak kodlanmıştır. Daha sonra temalar oluşturulmuş ve yorumlanmıştır. Araştırmanın sonunda; İmam-Hatip Lisesi'ndeki idareciler, okulların fiziki boyutunda yeterli derslikler bulunmadığını, okul bahçesinin yetersiz olduğunu, spor salonunun olmadığını, mesleki tatbikat mescidinin bulunmadığını veya yetersiz olduğunu belirtmişlerdir. Öğretmen boyutunda, yeni açılan İmam-Hatip Liseleri'nde yeterli sayıda meslek dersleri öğretmeni olmadığı, bundan dolayı derslere ücretli öğretmenlerin ve cami din görevlilerinin girdiği, mevcut öğretmenlerin kendilerini yenilemedikleri, yeni atanan meslek dersleri öğretmenlerinden bayan olanların camilerdeki uygulama alanlarında yer alamadıkları veya yeni atanan meslek dersleri öğretmenlerinin bu alanda yetersiz oldukları şeklinde değerlendirmelerde bulunmuşlardır. Öğrenci boyutunda, İmam-Hatip Ortaokulu ile İmam-Hatip Lisesi öğrencilerinin gelişim özellikleri farklılıklarından dolayı aynı ortamı kullanmalarının sakıncalarının ortaya çıktığını, öğrenci kılık kıyafet yönetmeliğinin öğrencileri olumsuz etkilediğini, öğrencilerin derslere karşı kayıtsız, öğretmenlere karşı saygısızca davrandıklarını, İmam-Hatip Lisesi'ni tercih eden öğrencilerin akademik anlamda yetersiz olduklarını, öğrencilerin öğretmenlerini Milli Eğitim Bakanlığı'na "alo 147" telefon hattıyla şikâyet ettiklerini ifade etmişlerdir. Öğrenci velileri boyutunda, bir kısım öğrenci velisinin İmam-Hatip Liseleri'nden çok şey beklediklerini, bazılarının ise öğrencilere karşı ilgisiz davrandıklarını, okulla ilgili herhangi bir olumsuz durumda, öğrencilerin

Ayni Çati Altinda Buluşmak: Ni̇ksar-Gültepe Köyü Cami̇si̇, Köy Odasi Ve Tahil Ambarlari

Istanbul University - DergiPark, 2020

Öz-Bu çalışmada Tokat İli Niksar İlçesi'nin Gültepe (Alçakbel) Köyü'nde bulunan Gültepe Köyü Camisi ve cami bünyesinde bulunan köy odası ile tahıl ambarları incelenmiştir. Niksar'ın 15 km. kuzeyinde yer alan Gültepe köyü Orta Karadeniz ile İç Anadolu bölgesi arasında bir set oluşturan Canik Dağları'nın güney yamaçlarına konumlanmıştır. Tarihsel süreç içerisinde birçok uygarlığa ev sapliği yapan Niksar, 11. yüzyılda Anadolu'da Türkler tarafından ilk fethedilen yerleşim yerlerinden biridir. Niksar, Anadolu'da kurulan ilk Türk beyliklerinden biri olan Danişmendli Beyliğine başkentlik yapmış olmasıyla da ayrı bir öneme sahip olmuştur. Danişmendliler ile başlayan ve günümüze kadar devam eden Türk hakimiyeti süresince birçok yapı inşa edilmiştir. İmar faaliyetlerinin ağırlığı ilçe merkezinde olsa da köylerde de bu süreç devam etmiştir. Gültepe Köyü'nde inşa edilen çantı tekniğindeki cami bu örneklerden birisidir. Karadeniz Bölgesinde 13. yüzyıldan itibaren örneklerini gördüğümüz ahşap cami geleneğinin de önemli bir örneği olarak günümüze ulaşan Gültepe Köyü Camisi köyün batısında eğimli bir arazi üzerinde yer almaktadır. Kuzey-güney doğrultusunda dikdörtgen planlı olan yapı bünyesinde barındırdığı köy odası ve iki adet ahşap tahıl ambarıyla da önemli bir yere sahiptir. Cami plan, inşa tekniği, malzeme ve süsleme açısından benzer örneklerle karşılaştıralarak tarihlendirilmiş ve Türk sanatındaki yeri belirlenmeye çalışılmıştır.

Öğretmenli̇k Uygulamasina İli̇şki̇n Ni̇tel Bi̇r Çalişma

Pamukkale University Journal of Education, 2013

Öz. Son yıllarda bilimsel etik kurallarını açık erişim maskesi altında istismar eden yağmacı dergilerin sayısında büyük bir artış olmuştur. Bu anlamda, bilim etiği ve bilimsel iletişim mantığını korumak adına bu dergilere ilişkin araştırmacıların farkındalık düzeylerinin belirlenmesi bir ihtiyaç olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu ihtiyaca hizmet etmek için, bu çalışma Türk akademisyenlerin yağmacı dergi kavramından ne anladıklarını betimlemeyi ve onları bu tür dergilerde yayın yapmak zorunda bırakan nedenleri ortaya koymayı amaçlamaktadır. Temel nitel betimsel deseninin kullanıldığı bu çalışmada edinilen nitel verilerin analizi sonucunda Türk akademisyenlerin yağmacı dergilere yönelik genel özellikleri tanıma anlamında bir farkındalık düzeyine sahip oldukları ve belirttikleri özelliklerin alanyazın ile örtüştüğü görülmüştür. Türk akademisyenleri bu dergilerde yayın yapmaya iten unsurlar konusunda, yine alanyazındakine benzer şekilde "yayınla ya da yok ol" baskısının etkisinin yoğun bir şekilde hissedildiği ve akademisyenlerin akademik teşvik ile doçentlik başvuru ölçütlerini sağlamak adına bu dergilere yayın gönderme gibi bir eğilimlerinin olduğu tespit edilmiştir.

Özel Yetenekli̇lere Yöneli̇k “Felsefeye Yolculuk” Etki̇nli̇ği̇ Üzeri̇ne Ni̇tel Bi̇r Araştirma

Turkish Studies-Educational Sciences, 2019

Philosophical thinking is the ability of thinking based on questioning, curiosity and knowing. These characteristics, which are inherent in humans, are further developed in children with special abilities. Considering the curiosity of special talents to obtain intense information about something and their tendency to ask questions, it is seen that they are intertwined with philosophy. However, this thinking structure might be suppressed due to the attitudes of peers, teachers or parents. It is thought that an activity to reveal these skills will also reveal philosophical thinking skills of specially gifted children. In this direction, an analogy-based A "A Journey Into The Phılosophy" activity was prepared to enable special gifted children studying at the Science and Arts Center to develop their curiosity by asking questions and using their knowledge. The aim of the study is to reveal the effectiveness of this activity. Qualitative research method was used through method purposeful sampling. The study group consisted of six students, four girls and two boys, aged 12-15 years, studying at the Center for Science and Arts in the Recognition of Individual Capabilities Program. Data were obtained through semi-structured interview and observation forms. Descriptive systematic analysis was used for data analysis. As a result of the research, it was observed that the participants perceived philosophy as a part of life but they had problems in directing their curiosity and asking questions, but this problem started to change positively after the training program and their awareness levels regarding the influence of Islamic philosophers on Western philosophers has increased; it is concluded that the skills of using philosophical reasoning are improved