Psikoloji Öğrencilerinde Mesleki Kimliğin İnşası (original) (raw)
Related papers
Okul Psikolojik Danışmanlarında Mesleki Yetkinlik İnancı
efd.mersin.edu.tr
Bu çalışmanın amacı, okul psikolojik danışmanlarının mesleki yetkinlik inançlarını cinsiyet, hizmet süresi, çalışılan okul türü, öğrenci sayısı ve sosyal destek kaynağı değişkenleri açısından incelemektir. Araştırmanın örneklemini, çeşitli ilk ve ortaöğretim kurumlarında çalışan 194 ...
Psi̇koloji̇ Bi̇li̇mi̇ Açisindan Mesleki̇ Yeterli̇li̇k
Social Sciences Studies Journal, 2018
Mesleki yeterlilik, kişinin bir iş alanında arzu edilen sonuçlara ulaşmak için gereken tutumları sergileyebilme yetisidir. Psikoloji gibi özellikle insan sağlığını ilgilendiren alanlarda mesleki yeterliliğin önemi yadsınamaz. Hem ulusal hem de uluslararası düzeydeki meslek örgütleri, etik düzenlemelerinde bu konunun önemini vurgulamaktadır. Mesleki yeterliliğin temel işlevi, toplumun ve bireylerin iyilik halinin devam ettirilmesinin sağlanmasıdır. Yalnızca mesleki yeterliğe sahip olan bireyler, önce zarar vermeyerek sonra da yarar sağlayarak bu amaca hizmet ederler. Bir öğrencinin veya meslek adayının yeterli sayılması için çeşitli ölçütleri sağlaması gerekmektedir. Eğitimle kazanılan teorik ve pratik bilginin doğru şekilde uygulanıp uygulanmadığı değerlendirildikten sonra aday meslek elemanı olmaya hak kazanabilmektedir. Fakat yeterliliğin bir kez kazanılması tek başına yeterli değildir. Uzmanın kendini sürekli olarak bir öz değerlendirmeye tabi tutması, ihtiyacı olduğunda gerekli eğitimi alması gerekmektedir. Bugüne kadar yeterlilik üzerine yapılan çeşitli çalışmalar olsa da hem ölçütler hem de değerlendirme konusunda fikir birliğine varılamamıştır. Özellikle ülkemizde var olan çalışmalar birkaç alanla sınırlı kalmaktadır.
Psikolojik Danışmanların/Rehber Öğretmenlerin Gözünden Meslek Etiği
Özgür Yayınları eBooks, 2023
El Cezeri enerjisini sudan alan ve kontrolü otomatik olan makineler icat etmiştir. 1623 Wilhelm Schickard, dört işlem yapabilme özelliği olan mekanik hesap makinesini icat etmiştir. 1672 Gottfried Leibniz bugün kullanılan bilgisayarların soyut temeli olan ikili sayma sistemini geliştirmiştir. 1822-1859 Charles Babbage mekanik çalışan hesap makinesi geliştirirken, Ada Lovelace, Babbage'in çalışması üzerinde delikli kartlar ile denemeler yapmasından dolayı ilk bilgisayar programcısı sayılmaktadır. 1923 Karel Capek, "Rossum'un Evrensel Robotları" isimli tiyatro oyunuyla robot kavramını ilk kez ortaya atmıştır. 1931 Kurt Gödel tarafından eksiklik teoremi ortaya atılmıştır. 1936 Konrad Zuse, 64K hafızalı Z1 adlı programlamaya açık bilgisayar geliştirmiştir. 1946 30 ton ağırlığa sahip, oda büyüklüğündeki ilk bilgisayar olan ENIAC (Electronic Numerical Integrator and Computer) çalışmaya başlamıştır. 1948 Kendi kendini kopyalayabilen program fikri John von Neumann tarafından ortaya atılmıştır. Mizgin Sevgi / Pınar Ayyıldız / Adem Yılmaz | 7 1950 Alan Turing, Turing Testi kavramını ortaya atmıştır. 1951 İlk yapay zekâ programları Mark1 isimli aygıt için yazılmıştır. 1956 Neweel, Shaw, Simon tarafından matematik problemlerini çözebilen Logic Theorist (Mantık Teorisi-LT) geliştirilmiştir. LT, ilk yapay zekâ sistemi olarak kabul edilmiştir. 1950'lerin sonu-1960'ların başı Semantik ağ makine çevirisi için Masterman ve arkadaşları tarafından geliştirilmiştir. 1958 LISP (List Processing Language) dili Mc Carty tarafından oluşturulmuştur. 1960 Licklider çalışmasında insan ile makine ilişkisini anlatmıştır. 1962 Endüstri için robot üretimi yapan ilk firma Unimation kurulmuştur. 1965 ELIZA yapay zekâ programı olarak yazılmıştır. 1966 Stanford Üniversitesi'nde ilk hareketli robot olan "Shakey" üretilmiştir. 1973 İleri Savunma Araştırma Projeleri Ajansı (The Defense Advanced Research Projects Agency-DARPA) internet protokolleri olan TCP/IP için geliştirme çalışmalarına başlamıştır. 1974 İnternet terimini ilk kez kullanan Cerf ve Kahn'dır. 1978 Simon'un Sınırlı Rasyonalite Teorisi yapay zekâ konusunda önemli çalışmalarından olup ona Nobel Ödülü kazandırmıştır. 1979 Standford Arabası testi başarı ile sonuçlanmıştır. 1981 İlk kişisel bilgisayar IBM tarafından üretilmiştir. 1993 İnsan görünümlü olan Cog robotu Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nde (Massachusetts Institute of Technology-MIT) üretilmeye başlanmıştır. 1997 Dünyaca ünlü satranç oyuncusu olan Kasparov'u Deep Blue adlı süper bilgisayar yenmiştir. 1998 Furby ilk yapay zekâ oyuncağı olarak satışa sunulmuştur. 2000 Kısmet adında iletişimde insan jest ve mimiklerini kullanabilen robot tanıtılmıştır. 2005 İnsana özgü yetenek ve becerilere en yakın, yapay zekâya sahip, Asimo isimli robot tanıtımı yapılmıştır. 2010 Zihin gücü kullanılarak Asimo'nun hareketi sağlanmıştır.
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi
The purpose of this study was to examine self-efficacy perceptions of school counselors regarding special education as a predictor of occupational burnout. A total of 414 school counselors attended the study, including 192 females and 222 males, who served in various institutions in Malatya and Samsun provinces in 2015. The mean age of the participants was 34.2. In the study, School Counselors' Self-efficacy Scale, Burnout Syndrome Inventory Short Version, and demographic form were used as data collection tools. In the analysis of the obtained data, t-test, correlation and simple linear regression analysis were used. Results indicated that occupational burnout levels of school counselors differentiated significantly in favor of women by gender. It was concluded that school counselors had a moderately significant negative relationship between self-efficacy and occupational burnout in special education. Additionally, self-efficacy in special education explained approximately 13% of occupational burnout.
İZÜ Eğitim Dergisi, 2020
2018 yılından itibaren liselere girişte yerel yerleştirme ve merkezi yerleştirme esasına dayalı yerleştirme yöntemine geçilmiştir. Öğrenciler, ya tercihleri doğrultusunda adreslerine yakın olan okullara sınavsız kayıt olmakta ya da MEB tarafından belirlenen bazı okullara merkezi sınav puanlarıyla kayıt olmaktadır. Bu çalışmanın amacı ise yapılan değişikliğin (yerel yerleştirme ve merkezi yerleştirme) okullardaki öğrenci profilinde değişimlere yol açıp açmadığının değerlendirilmesidir. Çalışma nitel araştırma yöntemiyle yürütülmüş, fenomenoloji ile desenlenmiştir. Çalışma grubunu; 5 okul yöneticisi, 5 branş öğretmeni ve 5 rehber öğretmeni oluşturmaktadır. Çalışma grubu, amaçlı örnekleme yöntemlerinden biri olan maksimum çeşitlilik örneklemesi kullanılarak belirlenmiştir. Çalışmada, veriler yarı yapılandırılmış görüşme formu ile toplanmış; verilerin çözümlenmesinde betimsel analiz ve içerik analizi kullanılmıştır. Elde edilen bulgular doğrultusunda yerel yerleştirme ile kayıt alan okullardaki kontenjanların belirlenenden fazla olduğu ve dolayısıyla da sınıf mevcutlarında artış gözlenmiştir. Bu yüzden okulların fiziki yapıları göz önüne alınarak kontenjanlarının belirlenmesi gerektiği önerilmektedir. Ayrıca meslek liselerinin itibarının artırılması yönünde çalışmalar yapılması gerektiğini belirtmişlerdir.
Ebeli̇k Öğrenci̇leri̇nde Mesleki̇ Güdülenme
2011
Calismanin amaci, Saglik Yuksekokulu ebelik ogrencilerinin mesleki gudulenme duzeylerini belirlemektir. Arastirmanin evrenini Turkiye’deki tum Saglik Yuksekokulu Ebelik Bolumu ogrencileri, orneklemini ise arastirmaya katilmayi kabul eden sekiz yuz otuz dort (n=834) ogrenci olusturmustur. Calismada, arastirmacilar tarafindan gelistirilen anket formu ve daha once gecerlilik ve guvenirliligi sinanmis gudulenme olcegi kullanilmistir. Elde edilen veriler SPSS 16.00 paket programinda; aritmetik ortalama, yuzdelik ve t testlerinden yaralanilarak degerlendirilmistir. Arastirmaya katilan ogrencilerin yas ortalamasinin 21.45±2.07 yil oldugu, %69.5’inin duz lise mezunu oldugu, %28.6’si aile yaninda, %40.9’unun ise yurtta kaldigi, %54.3’unun ilk sirada hemsirelik bolumunu, %17.1’inin ise ebelik bolumunu sectigi, %65.9’unun kendi istegi ile bolumu sectigi, %16.7’sinin hala bolum degistirmeyi dusundugu saptanmistir. Ogrencilerin bolumu kendi istegi ile secme durumu ile mesleki calismalara katilma...
Öğrencilerde Mesleki Güdülenmenin ve Temel Psikolojik İhtiyaçların, Akademik Erteleme Davranışıyla İlişkisi, 2022
Bu araştırma, akademik erteleme davranışı ile mesleki güdülenme ve temel psikolojik ihtiyaçlar arasındaki ilişkini incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Tanımlayıcı türde tasarlanan bu çalışma, Amasya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinde hemşirelik ve ebelik bölümlerinde öğrenim gören öğrencilerin gönüllü katılımıyla (n:238) yürütülmüştür. Veriler; tanıtıcı bilgi formu, güdülenme kaynakları ve sorunları ölçeği (GKSÖ), temel psikolojik ihtiyaç değerlendirme ölçeği ve akademik erteleme ölçeği (AEÖ) aracılığıyla Mart-Nisan 2020 tarihinde toplanmıştır. Verilerin değerlendirilmesinde istatistiksel analizler için NCSS (Number Cruncher Statistical System) 2007 (Kaysville, Utah, USA) programı kullanılmıştır. Bulgular: Öğrencilerin; %63.9'u hemşirelik, %36.1'i ebelik bölümü öğrencisi, %92.9'u kadın ve yaş ortalaması 20.76±2.18 yıldır. Çalışmada, Temel Psikolojik İhtiyaçlar Ölçek puanı ortalaması 77.60±10.93, Akademik Erteleme ölçek puan ortalaması 66.65±13.27 ve Güdülenme Kaynakları ve Sorunları Ölçek puan ortalaması 4.14±0.55 olarak bulunmuştur. Değişkenler arasındaki ilişki incelendiğinde, temel psikolojik ihtiyaçlar ile akademik erteleme eğilimi arasında pozitif yönlü zayıf ilişki (r=0.330; p<0.01), güdülenme düzeyi ile akademik erteleme arasında pozitif yönlü istatistiksel olarak anlamlı orta düzeyde ilişki tespit edilmiştir (r=0.538; p<0.01). Sonuç: Bu çalışma sonucunda öğrencilerde akademik erteleme durumunun ortalamanın üzerinde olduğu ancak akademik erteleme ile temel psikolojik ihtiyaçlar ve mesleki güdülenme düzeyi arasında anlamlı bir ilişkinin bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
2020
Bu arastirma, Bartin Universitesi Islami Ilimler Fakultesi’nde (n=104), Egitim Fakultesi’nin Sosyal Bilgiler Ogretmenligi Bolumu’nde (n=52) ve BESYO’da (n=94) 2015–2016 ogretim yilinda ogrenim gorenler arasindan rastgele secilen 250 ogrenci uzerinde gerceklestirilmistir. Calismada, universite ogrencilerinin mesleki kaygilari ile hayattaki anlam duzeyleri arasindaki iliskiler incelenmistir. Kisisel Bilgi Anketi, Mesleki Kaygi ve Hayatin Anlam ve Amaci Olcegi, 128’i kiz ve 122’si erkek toplam 250 ogrenciye, 2016 Nisan-Mayis aylari icinde uygulanmistir. Mesleki kaygi ile hayatin anlami arasindaki iliski; cinsiyet, bolum, yas ve ekonomik durum gibi degiskenler acisindan incelenmistir. Arastirma sonucunda, mesleki kaygi ile hayatin anlami arasinda negatif yonde onemli bir iliski (r= -0,279; p<0,001) bulunmustur. Ayrica, ogrencilerin mesleki kaygi duzeylerinde bolum, yas, cinsiyet ve ekonomik durum acisindan anlamli farklilik gorulmezken; hayattaki anlam duzeylerinde bolum ve ekonomik ...
3. International Eurasian Educational Research Congress Abstract Book, 2016
When deciding about our children's success in school until today, it is often considered the notes they receive from course. Therefore, students with verbal and mathematical intelligence labelled intelligent while the others labelled incapacitated and outsmart. Some of these students seen as incapable draw beautiful pictures, some plays a musical instrument and some can easily communicate with people. However having these abilities is seen not enough to count them as intelligent and what they do is seen just a hobby or a social activity. Today, it is noticed that individual’s thinking style are not same, and that is why focus on differences comes into question. Different individual properties requires different educational methods. One of the Harvard professors, Howard Gardner explains this differences as “Multiple Intelligence”. Aim of this study is to show the distribution of pedagogical training students’ dominant intelligence field profile and to identify how this distribution differ from gender, branch and type of the high school field students graduated from. In the context of the determined objectives, this study is screening model. 393 Training students from Kırşehir Ahi Evran University/Faculty of Education are the subjects for this study. 303 training students, selected with the simple random sampling method which is one of the probability sampling method, represent the sample. Internal intelligence field is the most dominant and the closest intelligence field of pedagogical formation students. When viewed the differences between ranking of the multiple intelligence areas by gender; it was concluded that there was a significant differences between the rankings related to bodily intelligence, existential intelligence, internal intelligence, musical intelligence, verbal intelligence and visual intelligence areas. In the area of interpersonal, logical and naturalist intelligence, there was no significant differences between the distributions of intelligence areas of pedagogical formation students. There was a significant difference between intelligence rankings of the field of kinesthetic intelligence, logical intelligence, and verbal intelligence according to branches students graduated from while there was no significant difference between the other intelligence fields according to the branches students graduated from. When the differences between distribution points related to rankings of multiple intelligence fields according to types of high school braches pedagogical formation students graduated from are observed, it was seen that there was no significant differences between the distribution points related to ranking of other intelligence fields except existentialism intelligence. Key words: Teacher Training, Pedagogical Formation Students, Multiple Intelligence, Intelligence Profiles