Türki̇ye’De Mevzuatlar Ve Standartlar Açisindan Sürdürülebi̇li̇r Yapim (original) (raw)
Related papers
Öz Kaynaklar: Kuramsal Yapi Ve Türki̇ye Mevzuatinda Uygulama Deneyi̇mi̇
Muhasebe ve denetime bakış, 2016
Muhasebe ve Denetime BAKIŞ-2016 ÖZ İşletmeler; faaliyetlerinin finansmanını işletme içi ve işletme dışı kaynaklardan sağlar. Muhasebe teorisinde dış kaynaklar "borçlar", iç kaynaklar ise "öz kaynaklar " olarak tanımlanmaktadır. Bu çalışmada; işletmelerin varlıkları ile borçları arasındaki farktan oluşan öz kaynaklar incelenecektir. Öz kaynaklar aynı anlamda olmak üzere öz sermaye veya öz varlık kavramları ile de adlandırılır. Öz kaynak işletme sahip ve ortaklarının tahsis ettiği sermaye ve otofinansman yolu ile elde edilen sermaye eklerinden oluşur. Öz kaynaklar, işletme sahip ve ortaklarının işletmedeki haklarının toplam değeridir. Borç verenler için öz kaynaklar işletmenin finansal gücünün göstergesidir. Bu çalışmada, öz kaynakların yapısını oluşturan ödenmiş sermaye, sermaye yedekleri, kar yedekleri, geçmiş yıllar karları, geçmiş yıllar zararları ve dönem net karı(zararı) incelenmiştir. İncelemede muhasebe ve finansal raporlama standartları ile Türk Ticaret Kanunu (TTK), Sermaye Piyasası Kanunu (SPK) ve Vergi Yasalarındaki düzenlemeler irdelenmiştir.
Türki̇ye’De Temi̇nat Mektuplari: Uygulamalar Ve Hukuki̇ Sorunlar
Finansal Araştırmalar ve Çalışmalar Dergisi, 2013
Teminat mektupları, ilk defa 1927'de Bakanlar Kurulu Kararıyla Türk hukuki ve iktisadi hayatında yer almasına rağmen konuyla ilgili müstakil bir düzenleme hala mevcut değildir. Türk mali sektöründe 200 milyar TL toplam büyüklüğe ulaşan teminat mektuplarına ilişkin müstakil bir düzenleme eksikliği sebebiyle ortaya çıkabilecek risklerin azaltılamaması konunun ehemmiyetini öne çıkarmaktadır. Ekonomik sistemde yaygın kullanım alanı bulunan teminat mektuplarının tarihçesi bankaların kuruluşuna götürülebilecek kadar eski olmasa da uluslar arası anlamda standart bir düzenleme ancak 1990'lı yıllardan sonra yapılmıştır. Ülkemizde uygulama zemini genel mevzuata ve süregelen uygulamalara dayanan teminat mektuplarından doğabilecek riskler, risk yönetiminin etkinsizliğine, banka bilançolarında bozulmaya ve iflaslara varabilecek likidite sıkışıklıklarına ve güven kurumu olan bankalar için en az diğer riskler kadar önemli olan itibar ve sistemik risklerin doğmasına yol açabilecektir. Bu çalışmanın amacı; teminat mektuplarının, mevcut hukuki alt yapısının ortaya konularak tanımı, niteliği, tarafları, uygulama alanları ve zamanaşımı kavramlarının belirlenmesi ve hukuki sorunları çerçevesinde alınabilecek önlemlere ilişkin önerilerin yapılmasıdır.
2014
Standartlarin kaliteli egitime ulasmada onemli bir katkisi bulunmaktadir. Kurumlarin belirlenen standartlar cercevesinde calismalarini yurutmesi, gelisim planlarini bu standartlar cercevesinde olusturmasi kaydettikleri ilerlemenin ve elde ettikleri basarinin belirlenmesine katkida bulunacaktir. Basarili ulkelerin egitim sistemleri incelendiginde, standartlarin mevcut oldugu gorulmektedir. Ulkemizde nitelikli insan gucu olarak gorulen ustun zekali ve yetenekli bireylerin yetistirilmesine kaliteli ve ileri duzey egitim sunarak katkida bulunmayi hedefleyen Bilim ve Sanat Merkezleri bulunmaktadir ve standartlarin belirlenmesi bu amacin gerceklestirilmesi icin cok onemlidir. Bu arastirmada, ustun zekali ve yetenekli bireylerin egitim almak amaciyla devam ettikleri Bilim ve Sanat Merkezleri icin standartlarin belirlenmesi ile ilgili goruslerin incelenmesi hedeflenmektedir. 2012-2013 Egitim ogretim yilinda Bilim ve Sanat Merkezlerinde gorev yapan 3 yonetici, 3 ogretmen, bu merkezlere ogren...
İnsanoğlu ilk çağlardan bu yana ticari, askeri, bilimsel ve sosyal sebeplerle sualtına ilgi duymuştur. Bu çalışma kapsamında, bilimsel dalış sürecini irdelemek için öncelikle dalış tarihi ve dalış teknolojilerinin gelişimi incelenmiştir. Böylece teknolojik gelişmelerin ve fizyolojik keşiflerin oluş biçimleri ile derin dalış sistemlerine kadar ki süreci nasıl oluşturdukları, bu yolda ne gibi engellerle karşılaştıkları tespit edilmiştir. Tüm bu teknolojik gelişmeler ve gelişen ihtiyaçlar çerçevesinde bilimsel çalışmalar için bir araç olan bilimsel dalış sistemi oluşmuştur. İlk kez bilimsel dalış 1982 yılında Amerikan İş Sağlığı ve İdaresi (OSHA) tarafından resmi olarak tanınmıştır. Bilimsel çalışmalar için çok büyük bir öneme sahip olan bilimsel dalışların ülkemizdeki durumu araştırılmış, oluşabilecek deniz kazaları, uluslararası platformlarda icra edilen bilimsel çalışmalar ve bunun gibi birçok konuda ülkemizin menfaatlerinin korunması ve bilimsel çalışmaların uygun şekilde icra edilebilmesi için kalifiye, uluslararası kabul görmüş sertifikalara sahip bilimsel dalgıçlara ihtiyaç duyulduğu tespit edilmiştir. Önde gelen ülkelere ait bilimsel dalış mevzuatları ve prosedürleri incelenmiş, ülkemiz ile karşılaştırılması yapılmıştır. Bu karşılaştırma sonucunda ülkemizde çok büyük prosedür eksikleri olduğu ve bilimsel dalışa ait herhangi bir resmi mevzuatın var olmadığı tespit edilmiştir. Tez çalışması kapsamında Bilimsel Dalış ile ilgili önemli eksiklerin giderilmesine dair mevzuatsal ve teknik önerilerde bulunulmuştur.
Türki̇ye De Cari̇ İşlem Açiklari Sürdürülebi̇li̇r Mi̇
Journal of Life Economics, 2018
Bu çalışmanın amacı, Türkiye'nin cari işlem açığının sürdürebilirliğini 1991-2017 dönemi üçer aylık verileriyle sınamaktır. Hesaplamaya alınan değişkenler, karşılıksız yurtdışı transferler ve yurt dışı faiz ödemelerini içeren ithalat ve ihracat verileridir. İthalat ve ihracat arasındaki uzun dönemli ilişki test edilmesinde ADF birim kök ve iki aşamalı eşbütünleşme testleri kullanılmıştır. Türkiye'nin cari işlem açığının yapılan analiz sonucunda sürdürülebilir olduğu sonucu doğrulanmıştır.
Türki̇ye’De Diş Deneti̇m Mevzuati Ve Kamu Mali̇ Yöneti̇mi̇ne Yansimalari
M U Iktisadi ve Idari Bilimler Dergisi, 2017
Kamuda bütçeleme ve bütçelemenin bir aşaması olan denetim alanında dünyada yaşanan gelişmeler, Türkiye' de kamu mali yönetimi ve denetim sisteminde esaslı değişimlerin yaşanmasına zemin hazırlamıştır. Bir denetim türü olan dış denetim alanında 1982 Anayasası'ndan sonra ilk esaslı mevzuat değişikliği, 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile yaşanmıştır. 5018 Sayılı Kanun sayesinde şekillenen yeni kamu mali yönetim sistemi ile uyum içinde hareket edecek dış denetim sürecinin temelleri de aynı kanun ile atılmıştır. 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile dış denetim alanındaki mevzuat revizyonu, 6085 Sayılı Sayıştay Kanunu ile detaylandırılmış ve tamamlanmıştır. Bu çalışma, dış denetim alanında Türkiye' de yaşanan mevzuat değişikliklerine eski ve yeni kanunların karşılaştırmalarını yapmak suretiyle detaylı olarak yer vermekte; mevzuat değişikliklerinin kamu mali yönetimine yansımaları ile literatüre katkı sağlamayı amaçlamaktadır.
Türki̇ye’de Tahki̇mde İslam Hukuku Kuralları Uygulanabi̇li̇r mi̇?
Selcuk Universitesi Hukuk Fakultesi Dergisi, 2020
Resolution of disputes through the arbitrator is a method that occurs before the establishment of legal systems. There are many benefits to resolving some disputes through the arbitrator, such as alleviating the burden of the judiciary. National arbitration in Turkey, was placed Civil Procedure Law between 407-444 articles. When the articles regulating the issue of arbitration are examined, there is no regulation preventing the use of different legal rules in there solution of the dispute. Islamic law is a self-contained legal system that contains provisions in every field of law, has existed in the world history for 1400 years and has been accepted by some states as a legal system. In some countries around the world, while resolving disputes by arbitration, Islamic law rules are applied. In Turkish Law, there is no obstacle to the application of Islamic law rules in the settlement of disputes through arbitration.
Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Atatürk Yolu Dergisi
The Turkish-nationalist movements that had been built up until the Second Constitutional Period found the opportunity to showed up after the 1908 Constitution and had a significant impact on history studies with the secularization of education. In this period when political Turkism was burgeoning, the methods of writing and researching history changed under the influence of Ottoman intellectuals familiar with Western culture, and Ottoman historiography met with European liberalism. As in the Western countries, the spread of new literary and scientific genres accelerated in this period and the interest in pre-Ottoman Turkish history steadily increased. Thus, during the Constitutional Monarchy period, historical studies that would remind the Central Asian past of the Turks gained importance with the advent of nationalism. As a result of the defeat in the First World War, Pan-Turkism left its place to a political understanding that brought Anatolian Turkishness to the fore. After the proclamation of the Republic, it was aimed to reveal the mechanisms of the first cultural language of humanity in Anatolia through language studies and to prove the great and fundamental success of the Turks in establishing the world's cultural languages with a theory. With the information and findings obtained, Turkey made an effort to position its own history like other national states and tried to define the identity of the state and citizen through the official Turkish history thesis. This study focuses on the scientific and ideological foundations of Turkish historiography. By comparing the Constitutional Monarchy and the Republican periods, it discusses the effect and results of nationalist historiography on the nation-state structuring through language and history studies. In addition, the article aims to examine and debate the effects of institutions and organizations created in the Republican period on modern Turkish historiography.