Oxygen Therapy in COVID-19 (original) (raw)
Related papers
Oxygen therapy and nursing care
Journal of Cardiovascular Nursing, 2010
Oksijen, hipokseminin olası zararlı ve ölümcül etkisini tedavi etmek için uygulanır. Oksijen, kokusuz, renksiz, tatsızdır. Oksijenin yüksek dozda ve uzun süreli kullanımlarında toksik etkiler oluşur. Bu nedenle, mümkün olduğunca kısa süre ve düşük oksijen konsantrasyonunda, hastanın oksijen gereksinimini karşılayacak düzeyde uygulanmalıdır. Oksijen tedavisi, hipoksinin belirti ve bulgularını önlemek ve tedavi etmek için çevre atmosferinde bulunan oksijen konsantrasyonundan daha fazla yoğunlukta oksijen uygulanmasıdır. Hipoksemiyi tedavi etmek, solunum işini azaltmak, miyokardın iş yükünü azaltmak oksijen tedavisinin endikasyonları arasındadır. Oksijen tedavisinin hasta için yeterli olup olmadığı invazif veya non-invazif yöntemler kullanılarak oksijen saturasyonu ölçümü yapılarak değerlendirilir. Uygulama sırasında hastanın değerlendirilmesi ve izlemi için, arteriyel kan gazı, pulse oksimetre takibi, solunum sayısı, tipi, yardımcı solunum kaslarının kullanılıp kullanılmadığı, nabız ve kan basıncı takibi yapılmalıdır. Anahtar Kelimeler: Oksijen tedavisi, oksijen toksisitesi, hemşirelik bakımı, hipoksemi, arteriyel kan gazı takibi, oksijen saturasyonu Oxygen is used in order to treat potential harmful and lethal effect of hypoxemia. Oxygen is an odorless, colorless and tasteless gasses. Toxic effects are formed when oxygen is used in high amounts for longtimes. For this reason, it should be used in a short time with low oxygen concentration and enough for patient's need. Oxygen therapy is giving oxygen density than the oxygen concentration of atmosphere in order to treat hypoxia signs and symptoms. Indications of oxygen therapy are to treat hypoxemia, decrease respiration and work load of myocard. Need is determined by measurement of inadequate oxygen saturations, by invasive or noninvasive methods. During the oxygen theraphy monitoring of arterial blood gasses, pulse oxymeter, rate of respirations and pulses, blood pressure and useage of acessory respiratory muscles should be evaluated.
Cabon Monoxide Poisoning And Hyperbaric Oxygen Therapy
Karbonmonoksit (CO) gazı; tatsız, renksiz, kokusuz ve nonirritan gazdır. Her yıl sayısız CO zehirlenmesi olmaktadır. Karbonmonoksitin oksijene göre hemoglobine afinitesi 200 kat daha fazladır. Sonuçta, Hb daha az oksijen taşır, dokulara oksijen salınımı bozulur ve doku hipoksisi gelişir. CO intoksikasyonunda hedef yeterli doku oksijenizasyonunun sağlanmasıdır ve tedavide öncelik en az 6 saat %100 maske ile oksijen verilmesi olmalıdır. Hiperbarik oksijen tedavisi hala tartışmalıdır. Çalışmamızda, karbonmonoksit zehirlenmesi tanısıyla yoğun bakıma kabul edilen ve hiperbarik oksijen tedavisi uygulanan 2 olgu sunulmuştur.
2019
TEZ11953Tez (Uzmanlık) -- Çukurova Üniversitesi, Adana, 2019.Kaynakça (s. 65-68) var.ix, 69 s. : res. (bzs. rnk.), tablo ; 29 cm.Amaç: Bu çalışmada solunum sıkıntısı ile erişkin acil servise başvuran hastalarda yüksek akımlı nazal kanül oksijen (YANKO) tedavisi uygulanan hastaların tedavi öncesi, tedavi süreci ve sonrasında yaşamsal bulgularındaki ve kangazı değerlerindeki değişimler dikkate alınarak tedavi etkinliğinin değerlendirilmesi amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Çalışma 01 Temmuz 2017 ve 01 Şubat 2019 tarihleri arasında Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp ABD’na solunum sıkıntısı ile başvuran, standart oksijen tedavisi ile, oksijen saturasyonu ? 93’e yükselmeyen, 18 yaş üstü 65 hastaya YANKO tedavisi verilerek yapılmıştır. Hastalarımızın acil servise geliş, YANKO tedavisinin 1. saat ve 4. saat vital bulguları ve kangazı parametreleri, biyokimyasal parametreler (BUN, Kreatinin, AST, ALT), acil serviste aldıkları tanılar, tedavi basamaklarındaki oksijen saturasyon değerler...
Akdeniz Medical Journal, 2016
ozone therapy is a method intended to increase the oxygen level in the blood and the delivery of oxygenreleasing substances into the body. ozone, discovered in the mid-1800s, has been used successfully in the disinfection of surgical instruments, operating rooms and drinking water, by means of its strong oxidization property. afterwards, it began to be tried in the human body, with the idea that diseases develop more commonly in environments with low oxygen, and that an increased level of oxygen in the body would be effective against diseases and the affected cells. upon the discovery that cancer cells have a lower respiratory rate, ozone has been tried in many diseases, particularly in cancer. however, with the technical progress since that day, it has been shown that even if more oxygen is available in the environment, it does not cause the elimination of cancer cells. studies on the effect of ozone therapy on cancer and other diseases have revealed no scientific evidence that it is effective in the treatment of cancer and other diseases. on the contrary, many potential side effects of the method were shown and even deaths were identified in the literature. respected international associations and organizations warn patients about ozone therapy as well, emphasizing that there is no evidence showing ozone therapy to be effective in cancer treatment, and that it may have harmful effects. at this point, it is better to abstain from this treatment, until the unknowns of this treatment are clarified, and its possible benefits, side effects and risks are clearly revealed.
Hypercapnic Respiratory Failure and High Flow Nasal Oxygen Therapy
Respiratory Case Reports
Akut hipoksemik solunum yetmezlikli hastalarda, konvansiyonel oksijen tedavisi yerine son yıllarda ısıtılmış ve nemlendirilmiş yüksek akımda oksijenin nasal kanülle (HFNC) uygulanması popülarite kazanmıştır. Bu uygulama ile anatomik ölü boşluk, nazofaringeal direnç azalması, pozitif ekspiratuar basınç etki ve alveoler rekrütment sağlanır. Hastaların konforu ve toleransını arttırdığı, solunum işini ve sayısını azalttığı ve değişik etyolojilere bağlı solunum yetersizliklerinde solunum desteğini arttırma gereksinimini azalttığı saptanmıştır. Hiperkapnik solunum yetmezlikli hastalarda da solunum işini, solunum sayısını azalttığını, ventilasyon etkinliğini, tidal volümü ve egzersiz toleransını arttırdığını gösteren çalışmalar mevcuttur. İki olgumuzu da kronik obstrüktif akciğer hastalığına bağlı hiperkapnik solunum yetmezliğinde noninvaziv mekanik ventilasyon tedavisinin etkin olmadığı durumlarda yüksek akımda oksijenin nasal kanülle uygulanmasının etkinliğini göstermek ve kullanımına yönelik farkındalığı arttırmak amacıyla sunuyoruz.
Journal of Human Sciences, 2016
According to Maslow's theory, clear air is the highest priority which hierarchical human needs for maintaining the vitality of the human. İndividuals can not maintain the respiratory function effectively any reason (such as chronic obstructive pulmonary disease (COPD), lung cancer, pneumonia, tuberculosis, asthma and cystic fibrosis disease) that cause unabling to fulfill task of these constructions. From the report of the Global Burden of the Diseases that is updated in 2010 by World Health Organization, within non-communicable (chronic) diseases; chronic respiratory diseases, cardiovascular diseases, cancers and diabetes are the biggest killer which cause estimated 35 million deaths every year. In addition to these data, the cause of deaths rank in the world, COPD is fourth. Also in this report, the cause of death in the ranking for the year 2030, COPD is expected to rise to third place (WHO, 2010). Developments in technology and health care allow early diagnosis of diseases...
Bu ders notlarında yer alan bilgiler ve kullanılan resimler çoğunlukla JAMF-ATA Chapter 21 eğitim setinde yer alan bilgilerin çevrilmesiyle hazırlanmıştır.
Black sea journal of health science, 2022
Özet: COVID-19 pnömonisi nedeniyle yoğun bakım ünitesine (YBÜ) yatırılan hastalar yüksek oranda oksijene ihtiyaç duyarlar. Gelişen kanıtlar ışığında hastalarda, invaziv mekanik ventilasyon (IMV) yerine non-invaziv oksijenasyon stratejileri çok büyük öneme sahip olmuştur. Yüksek akışlı nazal oksijen (High Flow Nasal Oxygen (HFNO)) tedavisi bu yöntemlerden birisidir. HFNO tedavisinin mortaliteyi azalttığına dair literatürde çalışmalar mevcuttur. Çalışmamızda COVID-19 pnömonisine bağlı akut solunum yetmezliğinde HFNO tedavisinin etkinliğini ve sonuçlarını değerlendirmeyi amaçladık. Çalışmaya COVID-19 pnömonisi nedeniyle YBÜ'ne kabul edilen, periferik oksijen saturasyonu (SpO2) <%92 olan ve HFNO başlanan 23 hasta dahil edildi. Hastaların yaş, cinsiyet, Akut Fizyoloji ve Kronik Sağlık Değerlendirmesi (APACHE) ІІ skorları, ek hastalık varlığı, HFNO verilme süresi ve bu süreçteki hemodinamik parametreleri, laboratuvar sonuçları, PaO2/FiO2 oranı, solunum hızı oksijenasyonu (Respiratory Rate Oxygenation (ROX)) indeksi, YBÜ'de kalış süresi, mortalitesi, non-invaziv mekanik ventilasyon (NIMV) ve IMV'ye geçme süresi kaydedildi. HFNO tedavisi sürecinde; servise çıkan ve YBÜ'de exitus olan hastalar, demografik veriler ve solunum parametreleri açısından değerlendirildi. Hastaların %69,6'sında ek hastalık olup en çok hipertansiyon bulunmaktaydı. Hastaların mortalitesi % 69,6 bulundu. Exitus olanlarda olmayanlara göre yaş ve APACHE-II skoruları daha yüksekti (P=0,012; P=0,005). Hastaların HFNO süresi 48,22±26,20 saatti. Hastaların entübasyon zamanı ortalaması 4,94±2,48 gündü. NIMV'ye geçenlerin ROX indeks ortalamaları, IMV'ye geçenlere göre yüksek bulundu (P=0,01). ROX indeksi ve PaO2/FiO2 oranı HFNO tedavisinden sonra ilk olarak artmış ancak devam eden tedavi süresince HFNO'dan ayrılma anına kadar oranlarda düşme saptanmıştır. HFNO süresince nötrofil yüzdesi ve PaO2 ortalamalarında yükselme bulunmuşken (P=0,001), lenfosit yüzdesinde düşme saptandı (P=0,001). Sonuç olarak biz bu çalışmada ek hastalık, cinsiyet, yaş, solunum sayısı, hipoksemi şiddeti, düşük ROX indeks değerinin HFNO başarısını etkileyebileceğini düşünmekteyiz.