Enerji ve Tarım Emtiaları Arasındaki İlişkinin ARDL Modeli İle Belirlenmesi (original) (raw)
Related papers
Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2018
Bu çalışmanın amacı karbon emisyonu, enerji tüketimi, finansal gelişmişlik, ticaret (dışa açıklık) ile ekonomik büyüme arasında kısa ve uzun dönem nedensellik ilişkisini 22 gelişmekte olan ülke için 1990-2014 yıllarına ait verileri kullanarak incelemektir. Uzun dönem ARDL tahminleri Kazakistan, Makedonya ve Güney Afrika'da enerji tüketiminin ekonomik büyümeyi pozitif yönde etkilediğini ortaya koymaktadır. Karbon emisyonundaki artışın büyümeyi olumsuz etkilediği ülkeler ise Brezilya,
İktisadi ve İdari Bilimlerde Güncel Araştırmalar, 2022
Çalışmada, Bilecik, Bursa ve Eskişehir illeri için, GSYİH değişkeni ile enerji tüketimini temsilen konutlarda kişi başı elektrik tüketimi ile sanayide kişi başı elektrik tüketimi serilerine ilişkin yıllık veriler kullanılarak, Türkiye’de TR41 Bölgesi için 2007-2019 döneminde enerji tüketimi ve ekonomik büyüme ilişkisi arasındaki ilişkiler, yatay kesit bağlamında olası bireysel etkiler de dikkate alınarak panel eş bütünleşmeye ARDL yaklaşımı çerçevesinde ve enerji bağlamında toplulaştırılmamış düzeyde araştırılmıştır. Bu çerçevede, öncelikle konuya ilişkin yazın taramasına yer verilmiş, ardından model ve veri seti tanıtılarak, söz konusu veri setinin panel özellikleri tespit edilmiş; tespit edilen panel veri özellikleri çerçevesinde uygun ekonometrik teknikler kullanılarak ilgili tekniklerin kullanılması sonucu ulaşılan uygulama verilerine yer verilmiş ve son olarak ise elde edilen verilerin yorumlanması ile elde edilen bulgular çerçevesinde sonuç ve politika önerilerine yer verilmiştir.
Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Panel Eşanlı Model
Uluslararası Ekonomi ve Yenilik Dergisi, 2019
Enerji tüketimi ve ekonomik büyüme ilişkisi son zamanlarda özellikle enerji literatüründe sıklıkla tartışılmaktadır. Ancak yapılan ampirik çalışma sonuçları analizde kullanılan yönteme, değişkene ve ülke grubuna göre farklılıklar göstermektedir. Ayrıca çalışmalarda enerji tüketimi ve ekonomik büyüme arasındaki etkileşimin büyük ölçüde ihmal edildiği görülmektedir. Bu çalışmada, eşanlı panel veri analiz yöntemi kullanılarak OECD ülkelerinde enerji tüketimi ve ekonomik büyüme ilişkisi 1990-2017 dönemi için araştırılmıştır. Elde edilen sonuçlar, OECD ülkelerinde enerji tüketimi ve ekonomik büyüme arasında karşılıklı pozitif bir ilişki olduğunu ortaya koymaktadır. Buna göre, yüksek ekonomik büyüme yüksek enerji tüketimini gerektirdiği gibi yüksek enerji tüketimi yüksek ekonomik büyümeye neden olmaktadır.
Siyaset, ekonomi ve yönetim araştırmaları dergisi, 2016
Sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda enerji kaynaklarının etkin, verimli ve çevreye duyarlı bir şekilde kullanımı önemini giderek artırmaktadır. Bu çalışmada yenilenebilir enerji tüketimi ile ekonomik gelişme arasındaki ilişki, BRICS ülkeleri ve Türkiye için 2000-2013 dönemine ait verilerden hareketle belirlenmeye çalışılmıştır. Bu doğrultuda öncelikle panel veri setinde yer alan ülkeler için yatay kesit bağımlılığı ve homojenlik testleri uygulanmıştır. Değişkenler arasında uzun dönem ilişkinin varlığı Pedroni(1999), Westerlund (2005) Panel CUSUM eş-bütünleşme testi ile araştırılmış ve Panel ARDL tahmincisi ile uzun dönem katsayılara ulaşılmıştır. Elde edilen ampirik bulgular yenilenebilir enerji tüketimi ve ekonomik gelişmişlik arasında uzun dönemde pozitif yönlü bir ilişki olduğunu göstermektedir.
Türkiye'de Enerji Tüketimi ve Ekonomik Büyüme: ARDL Sınır Testi Yaklaşımı
Nowadays, energy is becoming a factor which can participate in the production process directly and indirectly. In this study, energy consumption and economic growth relationships are estimated by ARDL method for the period 1960-2014 both in the long and short term. The results indicate that there is a one way positive and statistically significant causality is going from total and per capita primary energy consumption to economic growth in the long and short run. Policy makers should support the energy consumption in order to stimulate economic growth.
INTERNATIONAL JOURNAL of DISCIPLINES ECONOMICS & ADMINISTRATIVE SCIENCES STUDIES , 2018
Energy, especially in developing countries, has a vital significance in order to meet the needs of this area. The contribution of energy use to economic growth is one of the areas that policy makers focus on. Developing and growing intensive energy, economy of Turkey, because meets a large part of its energy demand through imports, is a country dependent on foreign energy. Therefore, relationship between energy consumption and economic growth is the main determinant of policies to be followed. The relationship between energy consumption and economic growth has been investigated not only short-term but also long-term plenty studies. However, in this paper unlike other studies, relationship between economic growth, financial development level and energy consumption is researched. Turkey on the basis of the 1980-2014 period, relation between fossil energy consumption (%), financial development (%) and GDP was analyzed by ARDL (Auto Regressive Distributed Lag Model) bound test approach. As a result of the study, in long-term, between financial development, GDP and fossil energy consumption has emerged positive and significant relationship. While 1 % increase in fossil energy consumption increased the GDP by 4.68 %, it was determined that GDP increased by 0.27 %, in case of increase financial development by 1 %.
Pamukkale Journal of Eurasian Socioeconomic Studies, 2019
Bu çalışmada BİST100 endeksi ile bazı makroekonomik faktörler arasındaki uzun dönem ilişki incelenmektedir. Bu amaçla, çalışmada 2009: 01-2018: 09 periyodu için M2 para arzı, reel efektif döviz kuru, sanayi üretim endeksi, bir aya kadar vadeli mevduat faizi değişkenleri analiz edilmektedir. İncelenen dönem içerisinde, ekonomide yaşanan krizler, politika değişiklikleri, siyasi sorunlar vb. nedenlerden dolayı serilerde yapısal kırılmalar meydana gelmektedir. İlk olarak yapısal kırılmaları dikkate alarak serilerin durağanlığı incelenmiş, ardından ARDL modeli tahmin edilmiştir. Sonuç olarak, BIST100 ile seçili makroekonomik değişkenler arasında uzun dönem ilişki olduğu saptanmış olup elde edilen sonuçların iktisadi beklentiyle de tutarlı olduğu tespit edilmiştir. In this study, the long-term relationship between the BIST100 index and some macroeconomic factors is examined. For this purpose, M2 money supply, real effective exchange rate, industrial production index, up to one-month time deposit interest variables are analyzed in the study for the time period 2009: 01-2018: 09. During the period which is examined, the structural breaks occur in the series due to the reasons such as the crises in the economy, policy changes, political problems, etc. Firstly, the stationarity of the series was examined by considering the structural breaks, then the ARDL model was estimated. As a result, the long run relationship between BIST100 index and selected macroeconomic variables has been found to be consistent with the economic expectations of the results.
Enerji Tüketimi, CO2 Salınımı ve Ekonomik Büyüme İlişkisi: Türkiye İçin ARDL Sınır Testi Yaklaşımı
Ekonomi, işletme ve maliye araştırmaları dergisi, 2022
Bu çalışmanın amacı Türkiye'de birincil enerji tüketimi, yenilenebilir enerji tüketimi, karbondioksit salınımı ve ekonomik büyüme arasındaki uzun dönemli eşbütünleşme ilişkisini ARDL sınır testi ile araştırmaktır. Bu bağlamda değişkenler, Peseran, Shin ve Smith (2001) tarafından geliştirilen ARDL sınır testi yaklaşımı yardımıyla, 1990-2019 dönemine ait yıllık veriler kullanılarak analiz edilmiştir. Yapılan analizde elde edilen bulgular çerçevesinde, değişkenler arasında uzun dönemde eşbütünleşme ilişkisi olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu çerçevede, birincil enerji tüketimi ve ekonomik büyümenin; karbondioksit salınımı üzerinde etkisinin pozitif yönde olduğu ancak yenilenebilir enerji tüketiminin karbondioksit salınımı üzerinde pozitif yönlü bir etkisinin olmadığı görülmüştür. Öte yandan elde edilen değişkenlerin uzun dönem katsayılarına göre Türkiye'de ele alınan dönemde, birincil enerji tüketiminin ekonomik büyümeye kıyasla uzun dönemde karbon salınımını daha fazla arttırdığı yani çevreye daha fazla zarar verdiği elde edilen bulgular arasında yer almaktadır.