Natural Filter of Fresh Water Aquariums: Apple Snails (Pomacea spp (original) (raw)
Related papers
Türk Bilim ve Mühendislik Dergisi
Bu çalışmada ülkemizde ticari öneme sahip olan çipura balıklarının (Sparus aurata) yıkama suyuna eklenen farklı konsantrasyonlardaki (%2, 2+2, 4+4 ve 5+5) asetik asit ve sitrik asit solüsyonlarının +4 °C’de muhafaza sırasında çipura balıklarında meydana gelen mikrobiyolojik ve duyusal değişimler incelenmiştir. Araştırmanın sonuçlarına göre % 2’lik sitrik asit ilavesi ve asetik asit ilavesi 9-10 güne kadar raf ömrü sunmakta olduğunu göstermiştir. Sitrik ve asetik asitlerin birlikte ilavesi ise 12 güne kadar raf ömrünü uzatabilmektedir. Ancak organik asitlerin birlikte ilavesinde yüksek konsantrasyon (%5+5) örneklerin duyusal kalitesinde kayıplara sebep olduğunu göstermiştir. Bu kapsamda çipura balıklarının muhafazasında organik asitlerin birlikte ilavesi için konsantrasyonun % 2 ve 4 arasında olması ürünlerin duyusal kalitelerinin de korunması açısından önemli olduğu sonucuna varılmıştır.
Shells of Intertidal Mudflat Snails: A Promising Biomonitoring Materials of Nickel Pollution
Environmental Protection Research, 2021
Monitoring the level of metal pollution in a water body, especially in polluted areas, is crucial. Gastropod shells have been used as a biomonitor for metal pollution. The goal of this study was to evaluate the utilisation of the mudflat snails, Telescopium telescopium shells, as biomonitoring materials for nickel (Ni) pollution in the intertidal area. The snails and their habitat surface sediments were sampled from 17 sites in Peninsular Malaysia. Up to 21 individuals from each site were sampled and dissected. In addition to the shells, six parts of the soft tissues (cephalic tentacle, foot, gill, muscle, mantle, and remaining soft tissues) were analysed for Ni. The snail shell was found to be a potential biomonitoring material for Ni pollution based on four positive points: (i) higher value of shell/soft tissue ratios (> 1.00); (ii) categorisation as a ‘microconcentrator’ based on bioaccumulation factor; (iii) significant correlation coefficients (at least P < 0.05) and sign...
Determination of Quality and Effective Use of Apple Pomace
2001
Bu calisma, taze elma ve seker pancari posasi ile arpa+fig hasilinin degisik oranlarda cesitli katki maddeleriyle silolanarak en uygun silolama teknigini sigir besisindeki yerleri ve onemlerini belirlemek amaciyla yurutulmustur. Gruplarin hepsine, 168 gunluk besi suresince gunde hayvan basina 1 kg saman (5. Grupta 1,5 kg ) ve 4 kg kesif yem ve bunlara ilaveten ad- libitum olarak; 1.gruba kirilmis arpa ile silolanmis arpa+fig hasili silaji, 2.gruba melasla silolanmis arpa+fig hasili silaji, 3.gruba ureli samanla silolanmis elma posasi silaji, 4.gruba ureli samanla silolanmis pancar posasi ayem tuketimi (saman+kesif yem+silaj veya arpa kirmasi), soguk karkas randimani ve bobrek-legen yaglari agirligi bakimindan elde edilen degerler; 1.grupta sirasiyla 1039 g , 8.04 kg , % 57.8 ve 3.57 kg ; 2 grupta 1122 g , 7.49 kg , % 56.4 ve 3.10 kg ; 3.grupta 1162 g , 7.35 kg , %57.1 ve 3.52 kg ; 4.grupta 1156 g , 7.29 kg , % 57.3 ve 2.80 kg ; 5.grupta 1287 g , 6.64 kg , % 58.9 ve 4.80 kg bulunmustur.
Journal of Anatolian Environmental and Animal Sciences
Öz:. Bu çalışmada, kongo kırmızısına maruz bırakılan Gammarus pulex'de glutatyon S-transferaz ve sitokrom 1A1 enzimleri ile malondialdehit seviyelerindeki değişimin araştırılması amaçlanmaktadır. G. pulex, 96 saat boyunca 20, 10, 5 ppm kongo kırmızısı içeren sentetik çözeltilere maruz bırakılmıştır. Glutatyon S-transferaz ve sitokrom 1A1 enzim aktiviteleri ELISA kiti kullanılarak, malondialdehit seviyeleri ise spektrofotometrik olarak belirlenmiştir. Glutatyon S-transferaz aktiviteleri tüm uygulama gruplarında 24 ve 96 saat boyunca kontrole kıyasla artmıştır (P<0.05). Kongo kırmızısına maruz bırakıldıktan sonra tüm uygulama gruplarında sitokrom 1A1 aktivitesi 24 ve 96 saat boyunca kontrole kıyasla azalmıştır (P<0.05). Malondialdehit seviyeleri kongo kırmızısına maruziyetinden sonra tüm gruplarda 24 saat boyunca kontrole kıyasla artmış (P<0.05), 96 saat sonunda A grubunda artmış, B ve C gruplarında düşmüştür (P<0.05). Bulgularımız, kongo kırmızısının reaktif oksijen türleri üreterek oksidatif strese neden olabileceğini göstermektedir. Sonuç olarak, antioksidan enzimler ve malondialdehit seviyelerindeki değişiklikler, kongo kırmızısının çevresel toksisitesinin değerlendirilmesinde potansiyel hassas biyobelirteçler olarak kullanılabileceğini göstermektedir.
2015
Turkiye, yaklasik 12.000 bitki taksonu iceren cok zengin florasi ile iliman iklim kusaginda yer alan ulkeler arasinda her zaman ilgi odagi konumundadir. Bu bitki zenginliginin nedenleri arasinda; ekolojik zenginligi/cesitliligi, Avrupa, Asya ve Afrika kitalarina kopru gorevi yapmasi ile Avrupa-Sibirya, Akdeniz ve Iran-Turan gibi uc farkli bolgenin kesisme noktasinda bulunmasi sayilabilir. Ulkemizin bu floristik zenginligi biyocesitlilik acisindan cok onemli olmaktadir. Ancak, bunun farkli bir yansimasi ise ticari yetistiriciligi yapilan bitkilerin verim ve kalitesindeki azalmalarda gorulebilmekle birlikte, sulama ve drenaj ihtiyacinin karsilandigi yapilarda da bazi zararlar olusabilmektedir. Bu zararlardan baslicasi, sulama ve drenaj kapasitelerinin dusmesi ve buna bagli olarak sulama ve drenajdan beklenen verimin saglanamamasidir. Bunun ana sebebi ise su yabanci otlaridir. Su yabanci otlari kanallarin taban, sev, banket ve servis yollarinda geliserek bunlara zarar vermektedir. Bu a...
The encircling nets, used in bluefish (Pomatomus saltatrix L., 1766) fishery in Marmara Region
Encircling nets, especially used densely in Marmara Region, are used for fishery of bluefish which are widely distributed in Turkish seas. Two types encircling nets (gill net and trammel net) are contained 210d/3-4 no thickness for fine-meshed net which have 46-64 mm mesh size, and 210d/9-12 no thickness for wide-meshed net which have 250-280 mm mesh size. Total lengths of the encircling nets are varied between 265 and 660 m. Hanging ratios (E) are 0,5 and 0,67. Each layer of the nets are 60-120 mesh deep for fine-meshed net and 5,5-13,5 mesh deep for wide-meshed net. Encicling nets can be formed 3-8 in layers.
SU ÇİÇEĞİNİN (Ranunculus sphaerospermus Boiss. & Blanche
Özet Ranunculus sphaerospermus Boiss. & Blanche (su çiçeği) tatlı su sulak alanlarında yaygın olarak bulunan otsu su bir bitkisidir. Bu çalışmada, Miliç kıyısal sulak alanından (Terme, Samsun) toplanan su çiçeğinden elde edilen ekstraktların (su ve etanol) antibakteriyel, antifungal ve antioksidan etkileri incelenmiştir. Bitki ekstraktları üç gram pozitif bakteri (Bacillus subtilis, Listeria monocytogenes ve Staphylococcus aureus), üç gram negatif bakteri (Escherichia coli, Klebsiella pneumoniae, Yersinia enterocolitica) ve iki fungus (Aspergillus niger ve Saccharomyces cerevisiae) suşlarına karşı in vitro ortamda disk difüzyon metodu kullanılarak test edilmiştir. Çalışma sonucunda su ekstraktları antimikrobiyal etki göstermemiştir. Etanol ekstraktları antibakteriyel etki gösterirken, antifungal etki göstermemiştir. En yüksek inhibisyon zon çapı S. aureus bakterisine karşı gözlenmiştir (19.09 mm; ampisilin, 11.05 mm). R. sphaerospermum örneklerinin etanol ve su özütlerinin antioksidan aktiviteleri DPPH deneyleri kullanılarak değerlendirildi. Su bitkisinin su ve etanol özütlerinin konsantrasyona bağlı bir şekilde DPPH radikal süpürme etkinliği gösterdiği tespit edilmiştir. En yüksek DPPH serbest radikali süpürme aktivitesini etanol ekstraktı göstermiştir (SC50: 0.189 mg/mL). Elde edilen sonuçlara göre, su çiçeğinin etanol ekstrelerinin antibakteriyel ve antioksidan etkileri bulunmaktadır. Karasal bitkilere kıyasla çok az incelenen su bitkileri üzerinde daha kapsamlı çalışmalar yapılmaya ihtiyaç vardır. Abstract Ranunculus sphaerospermus Boiss. & Blanche (water flower) is an herbaceous water plant that is commonly found in freshwater wetlands. In this study, the antibacterial, antifungal and antioxidant activities of extracts (water and ethanol) obtained from water flower collected from Miliç coastal wetland (Terme, Samsun) were investigated. The extracts of R. sphaerospermum were evaluated in vitro for the antibacterial and antifungal activity of tree Gram positive (Bacillus subtilis, Listeria monocytogenes and Staphylococcus aureus), tree Gram negative (Escherichia coli, Klebsiella pneumoniae and Yersinia enterocolitica) bacteria and two fungus (Aspergillus niger and Saccharomyces cerevisiae) with the paper disc agar diffusion methods. As a result of the study, water extracts did not show against any antimicrobial effect. While ethanol extracts showed antibacterial activity and no antifungal activity. However the highest inhibition zone diameter was observed against S. aureus bacteria (19.09 mm; ampicillin, 11.05 mm). The antioxidant activities of the ethanol and water extracts of R. sphaerospermum samples were evaluated using, DPPH assays. It was found that the water and ethanol extracts of the water plant showed DPPH radical sweeping activity in a concentration-dependent manner. In the results of DPPH assays, especially in the ethanol extract samples have significantly higher antioxidant activity than others (SC50: 0.189 mg/mL). According to the results, ethanol extracts of water flower have antibacterial and antioxidant effects. Compared to terrestrial plants, there is a need for more extensive studies on aquatic plants.