9 Eylül Medical School Internal Medicine Intensive Care Unit's Patient Data (original) (raw)

Acil Servise Bașvuran Akut İnmeli Hastaların Analizi

2015

Calișmamizin amaci acil servise bașvuran inme hastalarinin tani, tedavi, izlem ve maliyetlerini etkileyen ozellikleri incelemektir.YONTEMBu retrospektif calișmada Afyon Kocatepe Universitesi Tip Fakultesi Acil Servisine ceșitli sebeplerle bașvuran ve sonunda inme tanisi konulan 319 hastanin kayitlari incelendi. Yaș, cinsiyet, sigara ve alkol kullanim alișkanliklari, norolojik muayene bulgulari, bașvuru sirasindaki saglik durumlari, bilgisayarli tomografi bulgulari, inme tipleri, prognoz, maliyet, olum ve taburculuk oranlarini da iceren demografik ve klinik bulgular incelendi.BULGULARAcil servise bașvuran hastalarin %1’inde inme vardi. Cinsiyet dagilimi yaklașik olarak eșitti (%51,9 erkek ve %48,1 kadin). Inme hastalarinin cogunlugu 60 yașin ustundeydi (%63,6). En sik bașvuru yakinmasi tek yanli gucsuzluktu (%31,1) ve hastalarin%14,9’u hastaneye ambulans ile getirilmiști. Hastalarin yaklașik yarisi (45,1%) belirtiler oluștuktan sonraki ilk uc saat icinde hastaneye varmiști ve %84,1’i...

Yüzüncü Yil Üniversitesi Tip Fakültesi Acil Servis Hastalarinin Özellikleri

Amaç: Üçüncü basamak hastanesi acil servisine başvuran hastaların özelliklerini ve uygunluklarını saptamak. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmada 1-31 Ağustos 2007 tarihleri arasında bir üçüncü basamak acil servisine başvuran hastalar arasından sistematik örnekleme yöntemi ile seçilen 190 hasta incelendi. Hastaların demografik özellikleri, tanı ve tedavileri ve sonlanımları ve acil servise maliyetleri araştırıldı. Acil servise uygunluk kriterleri olarak kısa süreli gözlem altında tutulma ve/veya hastaneye yatış kabul edildi. Bulgular: En sık konulan tanı gastrointestinal enfeksiyon idi (%8.9). Otuz yedi hasta (%19.5) ayaktan tedavi edilerek çıkarıldı. Hastaların 74'üne (%38.9) gözlem sonrası ayaktan tedavi uygulandı. Ayaktan tedavi edilen hastaların maliyetleri yüksekti. Tartışma: Acil servis hizmetleri % 19.5 oranında uygun olmayan hastalar için kullanıldı. Uygun olmayan hastaların maliyetleri diğer hastalardan yüksekti. Üçüncü basamak acil servislerine uygun olmayan hastaların başvuruları daha iyi denetlenmelidir.

Dokuz Eylül Ün‹Vers‹Tes‹ Tip Fakültes‹ Adl‹ Tip Anab‹L‹M Dali Tarafindan De⁄erlend‹R‹Len 155 Çocuk Hasta

Çocukluk ça¤› yaralanmalar›n›n hem nedenleri hem sonuçla- r› bak›m›ndan eriflkin yafl grubuna göre farkl›l›k gösterdii ve büyük bölümünün önlenebilir olduu belirtilmektedir. Bu ça- l›flma, anabilim dal›m›z taraf›ndan adli t›bbi deerlendirmesi ya- p›larak adli raporu düzenlenen çocuk hastalar›n yaralanmalar›- n›n incelenerek veri taban› oluflturulmas› amac›yla planland›. Anabilim dal›m›z taraf›ndan 1998-2005 y›llar› aras›nda deer- lendirilen olgulardan 0-18 yafl grubundaki tüm olgular incelendi. Toplam 155 olgunun %36's› k›z, %64'ü erkek ve yafl ortalamala- r› 10.88±5.10'du. Hastalar›n en s›k trafik kazas› nedeniyle yara- land›¤› ve bu kazalar›n en çok araç d›fl› trafik kazalar› biçiminde olduu gözlendi. Hastalar›n %51'inde çoklu bölge yaralanmas› vard›. Hastalar›n %61'inin hastanede yatarak tedavi gördü¤ü, %42'sinin ise cerrahi operasyon geçirdii gözlendi. On iki yafl üzerindeki çocuklarda kas›tl› eylemlerle olan yaralanmalar›n, di- ¤er yaralanmalardan ...

Neonatal intensive care units in Istanbul (2014-2015)

SiSli Etfal Hastanesi Tip Bulteni / The Medical Bulletin of Sisli Hospital, 2016

Bu yatakların yaklaşık %27'si kamuya ait sağlık kuruluşlarında yer almaktadır ve ancak %40'ında neonatolog mevcuttur. Hastaların yarısından fazlası 3. düzey yataklarda tedavi görmüştür. İstanbul'da bir yılda doğan bebeklerin 2014 yılında %18,2'sinin 2015 yılında ise %16,1'inin yatarak tedavi aldığı ve bu yenidoğanların da yaklaşık yarısının (2014 yılında %47,8, 2015 yılında %45,3) 3. düzey yataklarda izlendiği dikkati çekmektedir. Sonuç: İstanbul'da yenidoğan yatağı ve neonatoloji uzmanı sayısı son 1 yılda ciddi oranda (%21,2) artmıştır. Fakat uluslararası düzeyde ele alındığında yenidoğan uzmanı sayısının yetersiz, çalışma düzeninin ve yatak sayılarının dağılımının bozuk olduğu saptanmıştır. Perinatal bakımın bölgeselleştirme çalışmaları acilen başlanmalıdır. Yenidoğan hizmet sunumunun akılcı koşullarda tüm paydaşların katılımı ile değerlendirilerek temel sağlık politikalarında acil eylem planı olarak ele alınması gereklidir.

Evaluation of 938 Inpatients for 2 Years in Pediatric Intensive Care Unit (Çocuk yoğun bakım ünitesinde 2 yıl içinde yatan 938 olgumuzun değerlendirilmesi)

Türkiye Çocuk Hastalıkları Dergisi, 2012

Intensive Care Units cater to patients with multiorgan failures, most of which are life-threatening and need multidisciplinary, constant, close monitoring and support from specialist equipment and medication in order to maintain normal bodily functions. We are aimed to evaluate 938 inpatients in our 14 bed Intensive Care Unit in 2 years period. When the reasons of hospitalizations are examined we found that respiratory system diseases (27.9%), neurological system diseases (24.3%) and intoxication (16.7%) were the first three reasons. Mechanicalventilatorusage of the patients were 32.9%. On the contrary, 0.7% of our patients have been diagnosed as brain death; our mortality rate has been 15%. 30% (95) of the mechanically ventilated patients died. There is a negative correlation between age and duration of stay. Usage of mechanical ventilator prolonged the length of stay considerably. Usage of long-termmechanical ventilation increased the possibility of mortality of the patient 30%. As a consequence, transfer of the terminal patients requiring very intensive support and monitoringto intensive care units, lack of pediatric intensive care specialists, insufficient number of nurses, nosocomial infections and the difference between problem and approach on the treatment, increase pediatric intensive care mortality in our country. Yoğun bakım ünitelerinde, genellikle birden fazla organ sisteminin tutulduğu ve multidisipliner tedavi yaklaşımlarının zorunlu olduğu kritik hastalara hizmet verilmektedir. 14 yataklı ünitemizde 2 yıl içinde izlediğimiz 938 hastamızın değerlendirilmesini amaçladık. Yatış nedenleri olan hastalık gruplarına bakıldığında ilk üçünü Solunum Sistemi (%27.9), Nörolojik sistem (%24.3) ve zehirlenmeler (%16.7) oluşturdu. Yatan hastaların ventilatörde takip edilme oranı %32.9 idi. Takip edilen çocuklarda “beyin ölümü” tanısı konma oranı %0.7 iken mortalite oranımız %15 idi. Mekanik ventilasyon uygulanan 309 hastanın %30 (95)’u öldü. Yaş ile yatış süresi arasında negatif bir korelâsyon vardı. Ventilatöre bağlanma, yatış süresini istatistiksel olarak anlamlı bir şekilde uzatıyordu. Ventilatöre bağlanma, mortalite ihtimalini %30 artırıyordu. Sonuç olarak; prognozu iyi olmayan terminal hastaların yoğun bakıma devredilmesi, pediatrik yoğun bakım uzmanı yokluğu, hemşire sayılarındaki ciddi yetersizlikler, nozokomial enfeksiyonlar ve işleyişle ilgili sorun ve yaklaşım farklılıkları ülkemizde pediatrik yoğun bakım mortalitesini artırmaktadır.

İnmeli Hastaların Hemşire Kayıtlarının İncelenmesi

2010

Giriş: Kayıtlar, hemşirelik bakımıyla ilgili resmi bir belgedir ve hemşirelik çalışmalarının rutin bir parçasıdır. Amaç: Bu araştırma, bir Tıp Fakültesi Hastanesinin nöroloji ve nöroloji yoğun bakım kliniklerinde yatan inmeli hastaların hemşire kayıt formlarını incelemek amacıyla tanımlayıcı olarak gerçekleştirilmiştir. Yöntem: Araştırmanın örneklemini, hastanenin nöroloji ve nöroloji yoğun bakım kliniklerinde 01 Ağustos-01 Ekim 2006 tarihleri arasında tedavi olan 95 inmeli hastanın hemşire kayıt formları oluşturmuştur. Veriler, hastalara ait hemşire kayıt formlarının incelenmesi yoluyla toplanmıştır. Hasta dosyalarında yer alan hemşire kayıt formlarındaki hemşirelik girişimleri tek tek kaydedilmiştir. Kaydedilen hemşirelik girişimleri NIC (Nursing Intervention Classification-Hemşirelik Girişimleri Sınıflaması) alanlarına göre sınıflandırılmıştır. Bulgular: İncelenen hemşire kayıt formlarında 29 farklı hemşirelik girişiminin kaydedildiği saptanmıştır. Bu girişimlerin hemşireler tarafından toplam 795 kez kaydedildiği belirlenmiştir. Sırasıyla en çok ilaç uygulama (%12), yaşam bulgularını izleme (%12), banyo (%7.4), intravenöz uygulama/giriş, (%5.2), ağız sağlığını sürdürme (%4.9) ve düşmeyi önleme (%4) gibi hemşirelik girişimlerinin kaydedildiği saptanmıştır. Sonuç: Bu çalışmada kaydedilen hemşirelik girişimlerinin büyük çoğunluğunun hastanın fizyolojik gereksinimlerine yönelik olduğu belirlenmiştir. Araştırma sonuçlarının, hemşirelik bakım standartlarının gelişimi için bir kaynak olacağı ve hemşirelik kayıtları konusunda bir veri tabanı oluşturacağı düşünülmektedir.

Üçüncü Basamak Merkezde Dahili Yoğun Bakım Hastalarının Prognozu

dcyogunbakim.org

Bu çalışmada Gaziantep Üniversitesi Dahili Yoğun Bakım (YB) Ünitesi'nde yeniden yapılanma sonrası takip edilen hastaların özellikleri, invaziv girişim oranları, YB kalış süresi, YB mortalitesi ve mortaliteyi etkileyen faktörlerin belirlenmesi hedefl enmiştir. Şubat 2007-Ekim 2008 tarihleri arasında DYBÜ'de takip edilen ve verileri tam olan 1033 hastanın ortalama yaşı 55.3±19.2, ortalama APACHE II skoru 19.5±9.6'dur. En sık görülen yatış endikasyonları hemodinamik instabilite (%44), mental durum değişikliği (%31) ve solunum yetmezliğidir (%30). En sık spesifi k yatış tanıları sepsis (%8), pnömoni (%6.7), KOAH alevlenmesi (%5.8), serebrovasküler olay (%5.2), gastrointestinal kanama (%4.5), akut böbrek yetmezliği (%3.5) ve menenjittir (%3.2). Hastalar yoğun bakıma çoğunlukla acil servis ya da yatan hasta servislerinden transfer edilmiş (>%90), dış merkezden gelen hastaların oldukça az sayıda olduğu görülmüştür (%8). Arteriyel kateterizasyonun en sık uygulanan girişimdir (%75); bu uygulamayı invaziv mekanik ventilasyon (İMV) ve santral venöz kateterizasyon takip etmektedir (her ikisi için %52). Noninvaziv mekanik ventilasyon (NİMV) oranı %12'dir. Ortanca YBÜ kalış süresi 4.3 (IQR 2.0-9.0) gündür. Genel YBÜ mortalitesi %43'tür. Standardize edilmiş mortalite oranı [gözlenen mortalitenin (445/1033), APACHE II skorlarına göre beklenen mortaliteye (359/1033) oranı] 1.24'tür (CI, 1.11-1.38). APACHE II skorunun 20'nin üzerinde olması, yaşın 40'ın üzerinde olması, santral kateter ve 24 saatten fazla süren İMV ihtiyacının YBÜ mortalitesini artırdığı, eşlik eden hastalıklardan KOAH'ın, YBÜ mortalitesini azalttığı görülmüştür. (Yoğun Bakım Derg 2010; 1: 1-5)