Ergenlerde Psikolojik Dayanıklılık İle Duygusal Özerklik Arasındaki İlişkinin İncelenmesi (original) (raw)

15-17 Yaş Arasi Ergenlerde Psi̇koloji̇k Dayaniklilik İle Duygu Düzenleme Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n İncelenmesi̇

Sosyal Bilimler Dergisi sobider, 2022

Psikoloji biliminin, insanların zayıf yönlerinin incelemesinin yanı sıra güçlü taraflarını da incelemeye başlaması ile psikolojik dayanıklılık durumu önem kazanmıştır. Psikolojik dayanıklılığın, insanların duygularında ve bu duyguların zihinde yorumlanmasında etkin bir rol oynadığı öne sürülmektedir. Bu nedenle 15-17 yaş arası ergenlerde psikolojik dayanıklılık ile duygu düzenleme arasındaki ilişkinin incelenmesi bu araştırmanın temel amacıdır. Araştırma verilerinin toplanması için Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği (PDÖ) ve Duygu Düzenleme Ölçeği (DDÖ) kullanılmıştır. Araştırma Bursa ilinde bulunan Meslek Lisesi ve Anadolu Liselerinde kayıtlı olan tüm aktif öğrenciler üzerinden planlanmıştır. Araştırmanın örneklemi, meslek ve Anadolu lisesi öğrencilerinden 904 gönüllü katılımcıdan oluşmaktadır. Araştırma sonuçlarına göre ergenlerin psikolojik dayanıklılıkları ve duygu düzenleme becerileri sosyo-demografik değişkenlere göre farklılık göstermektedir. Yapılan regresyon analizleri bulgularına göre duygu düzenleme becerilerindeki artış psikolojik dayanıklılıklarındaki artışın %14'ünü etkilediği tespit edilmiştir. Ayrıca duygu düzenleme becerilerindeki varyansın %22'si psikolojik dayanıklılıklarına etki eden alt faktörler ile açıklandığı belirlenmiştir.

Ergenlerde Duygusal Özerklik, Arkadaşa Bağlanma ve Temel Psikolojik İhtiyaçlar Arasındaki İlişkinin İncelenmesi

Sosyal Bilimler Metinleri, 2020

Bu araştırmanın amacı ergenlerde duygusal özerklik, arkadaşa bağlanma ve temel psikolojik ihtiyaçlar arasındaki ilişkinin incelenmesidir. Araştırmanın örneklemini Sakarya ili Adapazarı ilçesindeki Anadolu liselerinden seçilen ergenlerden 140'ı kız, 160'ı erkek olmak üzere toplam 300 ortaöğretim öğrencisi oluşturmaktadır. Verilerin toplanması amacıyla Duygusal Özerklik Ölçeği, Ergen Öğrencilerin Okulda Temel Psikolojik Gereksinimleri Ölçeği ve Ergenler İçin Arkadaşa Bağlanma Ölçeği kullanılmıştır. Araştırmanın analizlerinde ölçek toplam puanlarının elde edilmesi için Pearson Momentler Çarpımı Korelasyon Katsayısı Analizi, ikili grupların karşılaştırılması için bağımsız örneklem t-testi ve ikiden fazla grubun karşılaştırılması için ise tek yönlü varyans analizi (ANOVA) kullanılarak elde edilmiştir. Araştırmada elde edilen sonuçlara göre ergenlerin duygusal özerklik düzeyleri ile psikolojik gereksinim ve arkadaşa bağlanma düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki, ergenlerin duygusal özerklik düzeyleri ve temel psikolojik ihtiyaç düzeyleri arasında cinsiyet ve sınıf değişkenine göre anlamlı bir farklılık ve ergenlerin duygusal özerklik, temel psikolojik ihtiyaç ve arkadaşa bağlanma alt boyutları arasında cinsiyet değişkenine göre anlamlı bir fark olduğu sonucuna varılmıştır.

Duygusal Özerklik Ölçeği’nin Ergenler İçin Uyarlanması ve Psikometrik Özellikleri

2013

The aim of this study was to adapt the Emotional Autonomy Scale (EAS) developed by Steinberg and Silverberg (1986) so as to use it with Turkish adolescents. The original scale is in English and has four factors, consisting of 20 items. Firstly, the original scale was translated into Turkish by six experts from the field and was retranslated by two experts. Later, the original and Turkish forms of the scale were handed to the experts in the field of measurement and evaluation and the last form of the scale was carried out in the lights of their opinions. The Turkish form of the EAS was conducted to 720 students (aged 14-18 years), attending 8th, 9th, 10th and 11th grades in Ankara, Turkey. The pilot study tested four-factor structure of the original scale revealed that factors were not distributed in accordance with original factor pattern and the subscale “perceive parents as people” had lower factor. Thus, a three factor structure was analyzed with confirmatory factor analysis in t...

Ergenlerin Manevi̇ Zekâlari İle Psi̇koloji̇k Dayanikliliklari Arasindaki İli̇şki̇ni̇n İncelenmesi̇

Akademik Platform İslami Araştırmalar Dergisi, 2021

Her insanda farklı oranlarda mevcut olan zekâ türlerinden biri olan manevi(ruhsal) zeka üzerine son yıllarda birçok bilimsel çalışma yapılmaktadır. Bu çalışma da, ergenlerin manevi (ruhsal) zekaları ile psikolojik dayanıklılıkları arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarmak amaçlanmıştır. Nicel araştırma yöntemlerinden ilişkisel ve betimsel tarama desenleri kullanılarak tasarlanan bu çalışmanın çalışma grubunu 14-17 yaş arasındaki 381 ergen oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, ergenler ilişkin bilgileri içeren "Kişisel Bilgi Formu", ergenlerin manevi zekâlarını ölçmek için "Manevi Zeka Ölçeği" ve ergenlerin psikolojik sağlamlık düzeyini belirlemek üzere "Ergenlerde Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği" kullanılmıştır. Çalışma verileri SPSS 22.00 paket programı ile analiz edilmiştir. Normal dağılım gösteren verilere Pearson Korelasyon Testi t ve One Way Anova testleri uygulanmıştır. Araştırma yapılan korelasyon analizi sonucunda Manevi zeka ile psikolojik dayanıklılık ölçekleri arasında pozitif yönde zayıf düzeyde ilişki olduğu bulunmuştur. Ayrıca ergenin cinsiyetine göre manevi zeka ölçeğinin ve alt boyutları olan "insani değerler", "vicdan" ve ergenlerde psikolojik dayanıklılık ölçeğinin alt boyutu olan "uyum" puanlarının ortalamaları arasında istatiksel olarak anlamlı bir fark olduğu ve kız çocukların ortalamalarının daha yüksek olduğu saptanmıştır.

Ergenlerin Ruhsal Belirtileri ile Duygusal Özyeterlik Düzeylerinin İncelenmesi

Journal of Turkish Studies, 2016

In adolescence, people try to adopt to their bodily changes, they try to assume their self-competencies, they have to achieve academical and vocational responsibilities. Thus adolescents may experience anxiety, hostility, somatization even depression and also may develop negative self-concept. It is thought to be important to determine the levels of mental symptoms of adolescents and the effective variables in order to develop preventive psychological counseling and guidance practices. The aim of this study was to investigate the relations between the levels of mental symptoms and the levels of emotional self-efficacy of adolescents. The levels of these variables also searched for demographic variables. This research is based on descriptive method. Sample consisted of 300 high school students (198 girls and 102 boys) selected by random sampling method from tenth and eleventh grade students. Data were collected by Emotional Self-Efficacy Scale, Brief Symptom Inventory with a questionnaire which was prepared by the researcher to determine demographic characteristics. Data were analysed by Statistical package SPSS 15.0 software; according to statistical results, t-test, MANOVA (multivariate ANOVA) and the Pearson Product Moment Correlation analysis were used to analyze the data. Results showed that there is a statistically significant negative correlation between the mental symptoms and emotional self-efficacy levels of adolescents. It is determined that when emotional self-efficacy levels increase, depression, anxiety, negative self-perception, somatization, hositility levels of adolescents descrease.

Ergenlerde Psi̇koloji̇k Dayanikliliğin Ki̇şi̇li̇k Özelli̇kleri̇ Ve Algilanan Sosyal Desteğe Göre Yordanmasi

Abant İzzet Baysal Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 2021

Araştırmanın amacı, ergenlerde psikolojik dayanıklılık düzeyini kişilik özelliklerinin ve algılanan sosyal desteğin yordama gücünü belirlemektir. Araştırmada ilişkisel ve betimsel tarama yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın katılımcıları, Anadolu, Fen ve Meslek liseleri olmak üzere farklı lise türlerinde öğrenim gören, gelir düzeyi düşük 343 erkek (%48), 372 kadın (%52) toplam 715 ergenden oluşmaktadır. Araştırma verilerinin toplanmasında 'Ergen Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği', 'Hızlı Büyük Beşli Kişilik Testi', 'Algılanan Sosyal Destek Ölçeği' ve araştırmacılar tarafından hazırlanan 'Kişisel Bilgi Formu' kullanılmıştır. Verilerin analizinde Pearson korelasyon tekniği ve aşamalı (stepwise) regresyon analizi yöntemi kullanılmıştır. Araştırma sonucunda, ergenlerde psikolojik dayanıklılık düzeyi ile kişilik özellikleri ve algılanan sosyal destek düzeyi arasında pozitif ilişkiler olduğu bulunmuştur. Ergenlerde psikolojik dayanıklılığın en önemli yordayıcısının algılanan sosyal destek olduğu ve bunu kişilik özelliklerinden sırasıyla; uyumluluk, duygusal denge, sorumluluk, deneyime açıklık ve dışadönüklük özelliklerinin izlediği belirlenmiştir. Algılanan sosyal destek ile kişilik özelliklerinin, psikolojik dayanıklılık düzeyinin toplam varyansının %45,9'unu açıkladığı sonucuna ulaşılmıştır. Araştırma sonuçları alanyazındaki başka araştırma bulguları ile birlikte tartışılmış ve öneriler sunulmuştur.

Genç Yeti̇şki̇nlerde Psi̇koloji̇k Sağlamlik Ve Duygusal Öz-Farkindalik Düzeyleri̇ Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n İncelenmesi̇

Karatay Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2019

The aim of this study is to investigate the relationship between psychological resilience and emotional self-awareness in young adults, and also to investigate the relationship between psychological resilience and emotional self-awareness levels with various demographic variables. The research is in survey method. The study group consists of 200 young adults aged 18-32 years living in Konya and Ankara in 2019. The study group was convenience sampling method. Data were collected using Brief Psychological Resilience Scale and Emotional Self-Awareness Scale-10. In the analysis of the data, t-test, Anova and correlation tests were used. Significance level was accepted as .05. The results show that there is a positive significant relationship between psychological resilience and emotional self-awareness scores. Finally, the results showed that men's psychological resilience scores were higher than that of women, that the gender variable did not make a significant difference in emotional self-awareness, and that being single or married did not make a significant difference for both variables.

Türkiye’de Ergenlerin Duygusal Özerkliklerinin Bazı Demografik Değişkenlere Göre İncelenmesi

2013

This study aims to investigate the relationship among age, gender, and parental status with adolescents’ autonomy. The research group consisted of 6061 adolescents including 2879 females and 3163 males. The data collection instrument was the Emotional Autonomy Scale. The data was analyzed by computing t-test and ANOVA in SPSS programme. The findings revealed that dimensions of emotional autonomy demonstrate differences in terms of age, gender, and parental status. There were high mean scores for males in terms of deidealization, similarly females exhibited high mean scores in nondependency dimension. In terms of age, the adolescents of 14 and 15 years of age have higher mean scores than 18 year- olds in deidealization and nondependency dimensions. With respect to parental status, the adolescents whose parents are married feel more emotional autonomy in deidealization and nondependency dimensions.

Ergenlerde Psi̇koloji̇k Dayaniklilik Ve Stresle Başetme

The Journal of Academic Social Science Studies, 2016

Bu çalışmanın temel amacı ergenlerde psikolojik dayanıklılık ile stresle baş etme stratejileri arasındaki ilişkileri incelemektir. Ayrıca psikolojik dayanıklılık ve stresle baş etme stratejilerini, kişisel ve demografik bazı değişkenlere göre incelemek bu çalışmanın amaçlarındandır. İlişkisel tarama yönteminin kullanıldığı bu araştırmanın katılımcıları, yaş ortalaması X= 16,18 olan, 193 kız ve 135 erkek olmak üzere toplam 328 lise öğrencisinden oluşmaktadır. Araştırma verilerinin toplanmasında, Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği, Baş Etme Yolları Ölçeği ve Kişisel-Demografik Bilgi Formu kullanılmıştır. Verilerin analizinde parametrik olmayan tekniklerden, Mann-Whitney U, Kruskal-Wallis ve Spearman Brown Korelasyon testi kullanılmıştır. Aştırmanın sonucunda, ergenlerin psikolojik dayanıklılık düzeyleri ile planlı problem çözme ve sosyal destek arayışı gibi stresle baş etme stratejileri arasında olumlu ve güçlü ilişkiler olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Psikolojik dayanıklılık yönünden sadece yüksek gelir düzeyindeki ergenler lehine anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Baş etme stratejilerinden ise planlı problem çözme ve sosyal destek yaklaşımlarında yüksek gelir düzeyi, kendine saklama ve sorumluluk alma yaklaşımlarında ise düşük gelir düzeyi lehine anlamlı farklılıklar bulunmuştur. Cinsiyete göre baş etme yaklaşımlarından, planlı problem çözme ve sosyal desteği kızların, kendine saklama ve sorumluluk alma yaklaşımlarını ise erkeklerin daha fazla kullandıkları bulunmuştur. Sınıf düzeylerine göre bakıldığında; kadercilik, doğaüstü güçlere inanış gibi baş etme yaklaşımlarının alt sınıf düzeyindeki ergenler tarafından daha fazla kullanıldığı bulgusuna ulaşılmıştır. Araştırma sonuçları ilgili literatüre dayanarak tartışılmıştır.