Sol siyatalji ile başvuru gösteren presakral anevrizmal kemik kisti: olgu sunumu (original) (raw)

Olgu Sunumu: Romatizmal Mitral Kapak Hastalığında Dev Sağ Atriyum

Journal of contemporary medicine, 2014

Erişkinlerde atriyumların genişleme ve hipertrofisi özellikle mitral kapak ve triküspit kapağın tutulduğu romatizmal kapak hastalıklarında meydana gelir. Zamanla gelişen atriyal genişleme, ritim bozuklukları ve emboli olaylarına neden olur. Bu olguda, 40 yaşındaki erkek hastanın romatizmal kalp hastalığı zemininde gelişen mitral darlık, mitral yetersizlik, pulmoner hipertansiyon ve triküspit yetersizliği sonucu 12x10 cm boyutlarına ulaşan dev sağ atriyumunun, başarılı bir şekilde mitral kapak replasmanı, Maze-IV radiofrekans ablasyonu, sağ atriyoplasti ve De vega anuloplasti uygulaması sunulmuştur.

Retrorektal dermoid kist: Olgu sunum

DergiPark (Istanbul University), 2013

Retrorektal kistler gelişimsel kistler olup, kökenlerine ve histopatolojik özelliklerine göre; dermoid kist, rektal duplikasyon kistleri ve kistik hamartomlar (Tailgut kistleri) olarak sınıflandırılabilirler. Dermoid kistler çoğunlukla overian yerleşim göstermekle beraber, mediastende, retroperitoneal bölgede ve nadiren retrorektal lokalizasyonda da görülebilmektedirler. Retrorektal kistler genellikle asemptomatik olsalar da rektal dolgunluk, defekasyon düzensizlikleri, karın ağrısı ve disparoni gibi şikayetlere neden olabilirler. Çoğunlukla rutin pelvik muayene ve görüntüleme yöntemleri ile rastlantısal olarak tanınırlar. Genellikle benign lezyonlar olmalarına rağmen malign transformasyon ve enfeksiyon gelişme riskleri nedeni ile tanı konulduğunda cerrahi olarak çıkarılmaları gerekmektedir. Bu yazıda erişkin bayan hastada, rutin pelvik muayene esnasında fark edilen ve cerrahi olarak çıkarılan retrorektal dermoid kistin tanı ve tedavisi irdelenmiştir.

Nadir bir olgu; Primer kranial kist hidatik

2019

OZ Ozet: Kist hidatik Echinococcus granulosus larvalarinin neden oldugu paraziter bir enfeksiyondur. Karaciger ve akciger tutulumu daha yaygin olup kranial tutulum oldukca nadirdir. Kist hidatiklerin rupture olmadan cerrahi olarak cikarilmasi temel tedavidir. Bu nedenle preoperatif tani oldukca onemlidir.

Servi̇kal İntraepi̇telyal Ezyona Eşli̇k Eden Plasental Si̇te Nodül ( İki̇ Vaka Sunumu)

Zeynep Kamil Tıp Bülteni, 2017

Giriş: Plasental Site Nodül (PSN) koryonik tip intermediate trofoblastların oluşturduğu benign gidişli hücresel proliferasyondur. Genellikle üreme çağında, insidental olarak saptanır. Görüldüğü en sık lokalizasyon sırasıyla endometrium ve servikstir. Biz burada servikal yerleşimli ve servikal lezyona eşlik eden iki PSN vakamızı sunuyoruz. Olgu: Vakalarımızdan ilki 25 yaşındadır. İnfertilite tedavisi sonrası doğum yapmış ve rutin takip sırasında vajinal smearde LSIL (low grade skuamöz intraepitelyal lezyon) gelmesi üzerine endoservikal kanal küretajı ve servikal punch biyopsi yapılmıştır .İkinci vakamız son doğumunda postpartum kanama nedeniyle subtotal histerektomi yapılan 50 yaşındaki hastamızdır. Aynı şekilde rutin kontrolde vajinal smearde HSIL (High grade skuamöz intraepitelyal lezyon) gelmesi üzerine endoservikal kanal küretajı ve servikal punch biyopsi yapılmıştır. Her iki vakada da küretaj materyalinde servikal dokuların arasında iyi sınırlı nodüler lezyon görüldü. Her iki nodül de mikroskobik boyutluydu ve hyalinize matriks içinde nukleusları düzensiz hücreler içermekteydi. Mitoz görülmedi. Uygulanan immunhistokimyasal çalışmada nodülü oluşturan hücrelerde inhibin ile immunpozitiflik saptandı, PLAP ve hPL fokal pozitif idi, hCG ile boyanma görülmedi. İyi sınırlı ve mikroskopik boyutlu olması inhibin ile pozitif boyanması nedeniyle bu nodüller PSN olarak rapor edildi. Ayrıca her iki vakada da farklı derecede servikal intraepitelyal lezyon saptandı. Sonuç: Servikal intraepitelyal lezyonlar plasental nodüllere nadir de olsa eşlik edebilir. Bu birlikteliğin altında yatan nedenlerinin aydınlatılması için araştırmalara ihtiyaç vardır.

Plastrone apandisit kliniği ile başvuran müsinöz kistadenom olgusu

2011

Plastrone apandisit kliniği ile başvuran müsinöz kistadenom olgusu Anormal mukus birikimine bağlı apendiks lümeninin dilate olmasıyla karakterize kistik kitleler apendiks mukoseli olarak adlandırılır. Mukosel terimi makroskobik bir tanımlama olup patolojik tanı değildir. Apendiks mukoseline neden olan lezyonlar hiperplastik lezyonlardan malignitelere kadar değişen bir spektrumda yer alırlar. Bu çalışmada plastrone apandisit kliniği ile başvurup elektif apendektomi uygulanan ve histopatolojik incelemede müsinoz kistadenom tespit edilen bir olgu sunulmuştur.

Bilateral korpus hemorajikum kist rüptürüne bağlı Akut Batın : Olgu Sunumu

Korpus hemorajikum kisti corpus luteum veya ovaryan follikül kisti içine kanama olmasý sonunda oluþur. Birçok hasta asemptomatik olsa da özellikle kist rüptürü sonunda akut batýn tablosu geliþebilir. Özellikle antikoagülan kullanan, konjenital kanama diatezi olan veya ovülasyon indüksiyonu yapýlan hastalarda reprodüktif dönemleri süresince korpus hemorajikum kist rüptürü sýklýðý fazladýr. Literatürde þu ana kadar spontan sikluslarda bilateral korpus hemorajikum kist rüptürü vakasý bulunmamaktadýr Biz bilateral korpus hemorajikum kist rüptürü nedeniyle opere edilen bir hastayý literatür verileri ýþýðý altýnda sunduk.

Akut Solunum Sikintisi Sendromu ile Birlikte Seyreden ANCA Pozitif Vask�lit Olgusu

2005

Vaskülitler nadir görülür, insidansı 20-100/milyon, prevalansı 150-450/milyon olarak görülmektedir (1). Bulgu ve semptomları genellikle infeksiyonlar, kollajen doku hastalıkları ve malignitelere benzer (2). Solunum yetmezliği sistemik vaskülitin ciddi bir komplikasyonudur. Genellikle pulmoner hemoraji, difüz pulmoner infiltrasyon ile birlikte solunum yetmezliği olan sistemik vaskülitli olgular bildirilmiştir (3-5). Solunum yetmezliğinin varlığı çeşitli serilerde açıkça belirtilmediği için kesin prevalansı bilin