2-6 Yaş Grubu Çocuklarda Anne Sütü Alim Süresi̇ İle Beden Kütle İndeksi̇ Arasindaki̇ İli̇şki̇ni̇n Değerlendi̇ri̇lmesi̇ (original) (raw)
Related papers
Obez Çocuklarin Anne/Babalarinin Beden Kütle İndeksleri̇ Beden Algilarini Etki̇ler Mi̇?
2018
OZET: Amac: Bu calismanin amaci, obez cocuklarin anne/babalarinda sismanlik durumunun saptanmasi ve algilanan ile gercek beden agirligi arasindaki iliskiyi gostermektir. Gerec ve Yontemler: Bu kesitsel tanimlayici calismada, Ocak-Mart 2015 tarihleri arasinda Kirikkale Universitesi Tip Fakultesi Cocuk Metabolizma Klinigi ve Saglik Bilimleri Universitesi Ankara Cocuk Sagligi ve Hastaliklari Hematoloji Onkoloji Egitim ve Arastirma Hastanesi Diyet Unitesi’ne basvuran obez hastalarin anne ve babalari [419 263 (%62,8) kadin, 156 (%37,2) erkek] arastirma grubunu olusturmustur (yas ortalamasi 34±10,90 yil). Veriler soru formu ve Beden Algi skalasi ( Stunkard scale ) kullanilarak toplanmistir. Ayrica her bireyin boy ve kilo olcumleri arastirmacilar tarafindan yapilarak Beden Kutle Indeksleri (BKI) hesaplanmistir. Istatistiksel analizler SPSS 21 programi kullanilarak yapilmistir. Bulgular : Arastirma grubunun BKI ortalamasi 26,16±5,5 olup, tum grup icinde fazla tartili orani %32,7 ve sisman o...
Adölesanlarda Porsiyon Seçimi ile Beden Kütle İndeksi Arasındaki İlişkinin İncelenmesi
Journal of Nutrition and Dietetics, 2019
Besinlerin artan porsiyon büyüklüklerinin, vücut ağırlığını, dolayısıyla sağlığı önemli derecede etkilediği bilinmektedir. Bu nedenle bu çalışma 14-18 yaş grubu adölesanlarda porsiyon seçimi ile beden kütle indeksi (BKİ) arasındaki ilişkinin incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Bireyler ve Yöntem: Randomize, kesitsel bir araştırma olan çalışma, İstanbul ilinde lise eğitimi gören (özel ve devlet lisesi) 14-18 yaşları arasındaki 257'si kız 253'ü erkek, toplam 510 öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilmiştir. Antropometrik ölçümler bir diyetisyen tarafindan alınmış, günlük beslenme alışkanlıkları, porsiyon seçimleri ve ailelerin sosyo-ekonomik düzeylerine ilişkin veriler anket formu ile toplanmıştır. Porsiyon seçimleri, öğle yemeği öncesinde (açlık durumunda) ve öğle yemeği sonrasında (tokluk durumunda) olmak üzere 2 kez incelenmistir. Bulgular: Beden kütle indeksine göre öğrencilerin %33.6'sı kilolu ve obez, %2.2'si zayıf, %64.3'ü normal bulunmuştur. Yemek porsiyonlarına daha az dikkat ettiğini belirten öğrencilerin, daha büyük porsiyonu seçtikleri görülmüştür (p<0.05). Erkek öğrencilerin kızlara göre daha büyük porsiyonları seçtikleri saptanmıştır (p<0.001). Öğrencilerin günlük aldıkları enerji ile seçtikleri porsiyonun büyüklüğü arasında pozitif bir ilişkinin olduğu gözlenmiştir (r=0.355, p<0.001). Küçük, orta ve büyük porsiyon seçen öğrencilerin günlük enerji alımları sırasıyla 1361 kkal, 1717 kkal, 2190 kkal bulunmuştur (p<0.001). BKİ ve porsiyon seçimi konusunda istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki bulunamamıştır (r=-0.015, p>0.05). Öğrencilerin tokluk durumunda daha küçük porsiyonları tercih ettikleri (p<0.001), okul tipinin porsiyon seçimini etkilemediği görülmüştür. Sonuç: Öğrencilerin porsiyon seçimlerinin günlük enerji ve makro besin ögesi alımına paralel olduğu ancak bu seçimlerin beden kütle indekslerinden bağımsız olduğu gözlenmiştir.
European Journal of Science and Technology
Laktasyon gebelik boyunca üretilen hormonlarla birlikte meme bezlerinin gelişip olgunlaştığı ve sütün salgılandığı emziklilik dönemidir. Emzirme bebek ve anne açısından çok faydalar getiren önemli bir süreçtir. Anne emzirmeye devam ettikçe beraberinde beslenmesine dikkat edip, egzersiz de yaptığı sürece ağırlık kaybıyla birlikte beden kütle indeksinde (BKİ) azalma görülür. Bu çalışmada annelerin emzirme, beslenme ve fiziksel aktivite durumlarının incelenmesi amaçlandı. Çalışmaya laktasyon döneminin üçüncü ayında olan 26 kadın alındı ve çalışma pandemiden dolayı online olarak analiz edildi. Emzirme süresi ile BKİ değerleri arasındaki korelasyon incelendiğinde istatistiksel olarak anlamlı sonuç bulunmadı (p>0.05). Ancak emzirme sıklığının BKİ’ye etkisinin yönü incelendiğinde; istatistiksel olarak anlamlı sonuç bulundu (p0.05) aynı dönemde ara öğünde kuru meyve tüketim sıklığı ile doğumdan üç ay sonraki BKİ arasında negatif yönlü orta şiddette korelasyon gözlemlendi. Doğumdan üç ay ...
Journal of Nutrition and Dietetics
Amaç: Bu çalışmada, tıp fakültesi öğrencilerinin kahvaltı alışkanlıklarının ve ilişkili faktörlerin araştırılması hedeflenmiştir. Bireyler ve Yöntem: Kesitsel türdeki bu çalışma, Necmettin Erbakan Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yürütülmüştür. Etik ve yazılı izinlerin alınmasının ardından çalışmanın verileri Kasım - Aralık 2015 tarihlerinde toplanmıştır. Araştırma için, çalışmacılar tarafından 29 sorudan oluşan, katılımcıların sosyodemografik özelliklerini, beslenme özelliklerini sorgulayan bir veri toplama formu geliştirilmiştir. Katılımcıların boy uzunluğu ve vücut ağırlıkları ölçülmüş, beden kütle indeksleri hesaplanmıştır. Sayısal değişkenlerin istatistiksel analizi Mann-Whitney U testi ile, kategorik veriler arasındaki ilişkiler ki-kare testi ile değerlendirilmiştir. İstatistiksel anlamlılık için p<0.05 olarak kabul edilmiştir. Veri girişi ve analizi için SPSS 15.0 paket programı kullanılmıştır. Bulgular: Bu çalışmaya, %56.3’ü (n=198) 1. sınıfta, %43.8’i (n=154) 6.sınıfta eği...
2020
Araştırma; beden algısının gebelikte kilo alımı üzerine etkisini belirlemek amacıyla analitik-kesitsel olarak yapılmıştır. Araştırmanın evrenini; Aydın ilinde bir devlet hastanesine izlem için başvuran gebeler oluşturmuştur. Örneklemi gelişigüzel örnekleme yöntemi ve güç analizi ile belirlenen 223 gebe oluşturmuştur. Araştırmacılar tarafından gebelerin kiloları ölçülmüş, "Kişisel Bilgi Formu" ve "Beden Algısı Ölçeği (BAÖ)" uygulanmıştır. Verilerin analizinde "Tanımlayıcı", "Mann-Whitney U" ve "Kruskal-Wallis" testleri kullanılmıştır. Gebelerin %92,8'i isteyerek gebe kaldığını bildirmiştir. Gebeliği isteme durumu ile beden algısı düzeyi arasında istatistiksel açıdan ilişki olduğu belirlenmiştir (p<0,05). Gebelerin %47,1'i mevcut kilolarından memnun olduğunu, %35,4'ü ise gebelikte aldığı kilolardan olumsuz etkilendiğini bildirmiştir. Gebelik süresince gebelerin %27,8'inin gereksiniminden fazla kilo alırken, gebelerin %35,9'unun gerekenden daha az kilo aldığı tespit edilmiştir. Gebelikte kilo almanın ve gebelerin kilo artışından etkilenme durumunun beden imajı düzeyleri üzerinde istatistiksel açıdan anlamlılık oluşturduğu tespit edilmiştir (p<0,05). Sonuç olarak, gebelerin çoğunun isteyerek gebe kalmış olsa da; yarıya yakınının mevcut kilolarından memnun olduğu, gebelerin gebelikleri süresince aldıkları kilolardan olumsuz etkilendikleri ve gebelerin beden algılarının bu nedenle olumsuz olduğu değerlendirilmiştir.
Atatürk Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi, 2016
Bu çalışmanın amacı, farklı içerikli çocuk diş macunlarının süt dişi mine yüzey pürüzlülüğü üzerine etkisinin in vitro olarak değerlendirmektir. Gereç ve Yöntem: Bu çalışma yeni çekilmiş, çürüksüz ve yüzey kusuru bulunmayan 30 üst çene süt santral dişin bukkal mine yüzeyinde gerçekleştirildi. Dişler rastgele 3 gruba ayrıldı (n=10). Başlangıç yüzey pürüzlülükleri, profilometre cihazıyla 3 farklı noktadan ölçüldü ve ortalamalar alındı. Birinci gruba Sensodyne Pronamel, ikinci gruba Oral B Pro-Expert Stages ve üçüncü gruba Elmex Kinder-Zahnpasta diş macunları şarjlı bir diş fırçasıyla (Oral B Triumph Trizone 5000) 2 dakika, günde iki kez, bir hafta süreyle uygulandı. Fırçalama sonrası yüzey pürüzlülükleri yeniden ölçüldü. Veriler istatistiksel olarak analiz edildi. Bulgular: Üç grup arasında, başlangıç pürüzlülük değerleri (0,47 μm, 0,48 μm ve 0,52 μm) ve fırçalama sonrası pürüzlülük değerlerinde (0,52 μm, 0,54 μm ve 0,53 μm) istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmadı (p>0,05). Grup içi karşılaştırmalarda birinci grup (p=0,059) ve üçüncü grupta (p=0,251) istatistiksel olarak bir fark saptanmazken, ikinci grupta (p=0,005) istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptandı. Sonuç: Çalışmada kullanılan tüm diş macunlarının oluşturduğu yüzey pürüzlülüğü kabul edilebilir değerler arasındadır. Bu yüzden üç diş macununun süt dişlerinde kullanımında sakınca bulunmamaktadır.
NWSA Academic Journals, 2021
YETİŞKİNLERDE BESLENME OKURYAZARLIĞIN SAĞLIKLI BESLENMEYE İLİŞKİN TUTUMLAR VE BEDEN KÜTLE İNDEKSİ İLE İLİŞKİSİ ÖZ Bu çalışmada yetişkinlerde beslenme okuryazarlığı düzeyini tespit etmek ve bunun, sağlıklı beslenmeye ilişkin tutumlar ve Beden Kütle İndeksi (BKİ) ile ilişkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Kesitsel ve tanımlayıcı nitelikte olan bu çalışmaya Türkiye'de yaşayan 20-65 yaş arası 750 gönüllü dahil edilmiştir. Veri toplama aracı olarak; Sosyodemografik bilgi formu, Yetişkinlerde Beslenme Okuryazarlığı Değerlendirme Aracı (YBOYDA) ve Sağlıklı Beslenmeye ilişkin Tutum Ölçeği (SBİTÖ) kullanılmıştır. Katılımcıların ortalama yaşı 27.10±8.70 yıl ve BKİ 23.45±4.59 kg/m 2 olup erkeklerin BKİ, kadınların değerinden daha yüksektir (sırasıyla; 26.11±3.80 kg/m 2 ve 22.67±4.52 kg/m 2). Katılımcıların %67.3'ünün yüksek derecede sağlıklı beslenmeye ilişkin tutuma sahip oldukları ve beslenme okuryazarlığı yönünden %83.7'sinin yeterli düzeyde, %16,3'sinin sınırda beslenme okuryazarlığının olduğu bulunmuştur. Zayıf ve ideal kilolu bireylerin okuryazarlık düzeyleri daha yüksektir. Beslenme okuryazarlığının sağlıklı beslenme tutumu ve BKİ'ni olumlu yönde etkilediği sonucuna varılmıştır.
DergiPark (Istanbul University), 2021
YETİŞKİNLERDE BESLENME OKURYAZARLIĞIN SAĞLIKLI BESLENMEYE İLİŞKİN TUTUMLAR VE BEDEN KÜTLE İNDEKSİ İLE İLİŞKİSİ ÖZ Bu çalışmada yetişkinlerde beslenme okuryazarlığı düzeyini tespit etmek ve bunun, sağlıklı beslenmeye ilişkin tutumlar ve Beden Kütle İndeksi (BKİ) ile ilişkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Kesitsel ve tanımlayıcı nitelikte olan bu çalışmaya Türkiye'de yaşayan 20-65 yaş arası 750 gönüllü dahil edilmiştir. Veri toplama aracı olarak; Sosyodemografik bilgi formu, Yetişkinlerde Beslenme Okuryazarlığı Değerlendirme Aracı (YBOYDA) ve Sağlıklı Beslenmeye ilişkin Tutum Ölçeği (SBİTÖ) kullanılmıştır. Katılımcıların ortalama yaşı 27.10±8.70 yıl ve BKİ 23.45±4.59 kg/m 2 olup erkeklerin BKİ, kadınların değerinden daha yüksektir (sırasıyla; 26.11±3.80 kg/m 2 ve 22.67±4.52 kg/m 2). Katılımcıların %67.3'ünün yüksek derecede sağlıklı beslenmeye ilişkin tutuma sahip oldukları ve beslenme okuryazarlığı yönünden %83.7'sinin yeterli düzeyde, %16,3'sinin sınırda beslenme okuryazarlığının olduğu bulunmuştur. Zayıf ve ideal kilolu bireylerin okuryazarlık düzeyleri daha yüksektir. Beslenme okuryazarlığının sağlıklı beslenme tutumu ve BKİ'ni olumlu yönde etkilediği sonucuna varılmıştır.
2006
Ara ttrma dogum sonras1 alt1 stirdilrtilen emzirme egitiminin tek b tna anne silttiyle (TBAS) besleme stiresine ve fiziksel btiyilrneye etkisini belirlemek arnac1yla deneysel olarak planland1. Ara ttrma grubu; islanbul'da bebek dostu olmayan 3 hastanede, 2001-2003 y1llan aras1nda ilk dogumunu yapan saghkh anne-bebek giftleri aras1ndan randomize yOntemle; 30 deney ve 30 kontrol grubu olarak segildi. Deney grubuna emzirme teknigi ogretilerek ve 6 ay boyunca TBAS ile beslemeye te vik edilerek, kontrol grubuna herhangi bir uygulama yapmaks1z1n, bebeklerin btiytimeleri ve TBAS ile beslenrne silreleri 6 ay boyunca izlendi. Veriler, istatistik uzman1 taraf1ndan bilgisayarda SPSS for Windows 10.0 program1 kullan1larak, sonuglar o/o95'lik gtiven arahg1nda, anlamhhk p<0,05 dtizeyinde degerlendirildi. Sonugta; dogumda ba lattlarak alt! ay stirdtirtilen TBAS ile beslenme egitimi ve takibinin TBAS ile beslenme sUresini uzatttg1, fiziksel bUyUmeyi arttirchg1 be...