Years in Exile in the Notebooks of 150 Personae Non Gratae Namik Hi̇lmi̇ (original) (raw)
Related papers
Helleni̇sti̇k Dönemde Ni̇komedi̇a
2020
Nikomedia, antikçağ dönemlerinde Bithynia bölgesinin sınırları içerisinde bulunan bir kent konumundaydı. Bölgede yaşam sürdüğü belirlenen ilk toplumun Astakos halkı olduğu bilinmektedir. Astakos halkından önce yaşayan bir toplumun varlığına dair bilgilere ulaşılamamaktadır. Bu kent günümüzde Kocaeli (İzmit) sınırları içerisinde yer almaktadır. Kentin coğrafi ve stratejik konumu sebebiyle önemli bir statüye sahip olduğu bilinmektedir. Ayrıca kentin deniz ticareti açısından uygunluğu ve verimli topraklara sahip olması da kentin değerini arttırmaktadır. Diğer bir önemli husus ise Konstantinopolis'e yani günümüzde İstanbul olarak bildiğimiz bölgeye olan yakınlığıdır. Bu coğrafi statüsü hem antik dönemlerinde hem de günümüzde bölgenin önemli avantajları arasında yer almaktadır. Konstantinopolis kentinin tedarikçisi konumunda olduğu için kaybedilmesi göze alınamaz bir statüye sahiptir. Roma İmparatorluğu'nun bölgeye hâkim olduğu döneme kadar varlığını Bithynia bölgesi altında sürdürmüştür. İlerleyen süreçte de bir Roma eyaleti konumuna ulaşmıştır. Bu çalışmada Nikomedia kenti ile ilgili ele geçirebildiğimiz kadar bilgiyi değerlendirerek kısa bir Antikçağ Nikomedia'sına ışık tutmak istenmektedir.
Yuzellilik (150 Personae Non-Gratae) Osman Nuri’s (Balkanli) Outlook on Turkey as a Journalist
Belgi Dergisi, 2021
Öz Millî Mücadele sırasında Anadolu'daki Müdafaa-i Hukuk hareketine ve ardından açılan TBMM yönetimine kimi sivil-asker aydınlar karşıt bir tavır takınmışlardır. Bu isimlerden bir kısmı daha Millî Mücadele sonuçlanmadan ülkeden ayrılırken bir kısmı da Büyük Taarruz'un ardından ülkeden ayrılmışlar, daha sonra Yüzellilik liste içerisinde yer almışlardır. Bunlardan biri de Osman Nuri (Balkanlı)'dir. Bulgaristan'ın Tırnova [Kilifarevo] kasabasında doğan Osman Nuri, hukuk eğitimi aldıktan sonra bir süre serbest avukatlık yapmış, gazeteciliğe de bu dönemde başlamıştır. Yunan işgali öncesinde Ayvalık kaymakamlığı yapmış, işgalin ardından İstanbul hükümetince Balıkesir mutasarrıflığına atanmıştır. Balıkesir'de halkın direnişi ile karşılaşınca İstanbul'a geri dönmüş, bu kez Dersim mutasarrıflığına atanmıştır. Bu ataması da Heyet-i Temsiliye'nin direnişi ile karşılanınca bu kez Bolu mutasarrıflığı görevini üstlenmiştir. Bu görevi sırasında Millî Mücadele'ye karşıt tavrını sürdürmüştür. Bolu'nun Heyet-i Temsiliye yönetimine geçişi ile kentten ayrılarak İstanbul'a gelmiş ardından da 1920 Eylül ayında Bulgaristan'a geçmiştir. Şumnu'da yerleşen Osman Nuri Bey Nüvvab Medresesi'nde hocalık yapmasının yanı sıra gazeteciliği de sürdürmüştür. Mustafa Sabri'nin İskeçe'de çıkardığı Yarın gazetesinde; Şumnu'da yayınlanan İntibah, Sofya'da Açık Söz ve Dostluk gazetelerinde yazılar yazmıştır. 1938 yılına değin Bulgaristan'da yaşayan ve bu tarihte Türkiye'ye dönen Osman Nuri (Balkanlı), Balkan Türkleri arasında oldukça etkin olan gazetelerde yazdığı yazılarla öne çıkan isimlerden biridir. Gerek bu gazeteler, gerekse Osman Nuri'nin bu dönemde yaptığı çalışmalar ve savunduğu görüşler bu güne değin ortaya konmamıştır. Oysa bu yazılar Millî Mücadele karşıtlığının nedenlerini ortaya koyduğu gibi 1923 sonrasında Türkiye Cumhuriyeti'ne Balkan Türklerinin bakışını da açıklayacak niteliktedir. Bu çalışmada Osman Nuri'nin Türkiye Cumhuriyeti'ne bakışının yanı sıra Balkanlardaki muhafazakâr Türklerin, Türkiye'deki siyasal rejime bakışı ve devrimler konusundaki algı, düşünce ve savunuları da ortaya konulmaya çalışılacaktır.
An Evaluation on Humour Articles of Namik Kemal in Newsapaper of Diogenes
Turkish Studies, 2012
Namık Kemal publishes both the newspaper of İbret and the newspaper of Diogenes which in he writes humor writes, at the same time on 1870’s. There are his jokes which are hidden to this day, in his published writings in this journal. Namık Kemal isn’t as a vocal country poet but he is a humorous man who ridicules the people they meet in Diogenes. Many jokes and funny articles in Diogenes belong to Namık Kemal. This examination we do provides the emergence of an unknown aspect of this poet’s jokes and recognition of the poet more closely.
MUTAD, 2021
An anonymous manuscript about the history of the Crimean Khanate was carried to France from Crimea by Pierre-Amédée Jaubert in 1819. This manuscript is of importance since it provides historical data regarding the period between H. 880-1191 (1475-1778 C.E.) Crimean Khanate. This manuscript – an Anonymous History – is composed of seventeen folios and is now located in the Supplément Turc 515 in the Bibliothèque Nationale de France. This Anonymous History covers the history of the Crimean Khanate from Mengli Giray Khan to Şahin Giray Khan, in other words, from 1475-1476 to 1777-1778. Other copies of the Anonymous History are in the libraries of Saint Petersburg and Kyiv. The manuscript, which forms the basis of our work, was translated into French by M. Kazimirski and published in the Journal Asiatuque in October and November 1833 after the revision made by Pierre- Amédée Jaubert. The Anonymous History located in the Bibliothèque Nationale de France is used for the transliteration in this study. The importance of this manuscript is also emphasized by comparing the manuscript with other chronicles of the Crimean Khanate.
ÖZET Bir milletin sözlü ve yaz›l› kültürü o millete ait inanç‚ gelenek‚ görenek‚ töre ve âdetleri içerisinde bar› nd›r›r. Bu çal›flman›n konusunu da âfl›k tarz› fliir gelene¤i içerisinde yaz›l› kültür dönemine denk gelen 1950-75 y›llar› aras›nda yaz›lm›fl‚ âfl›k destanlar›nda ifllenen ‘namus’ kavram› oluflturmaktad›r. Bu dönemde, ülkenin içinde bulundu¤u siyasi ve kültürel de¤iflmelerden kaynaklanan ahlaki de¤erlerdeki de¤iflim‚ sansasyonel konu arayan destanc›lar›n destanlar›na konu olmufltur. Daha fazla satmak‚ hem ekonomik gelirini art› rmak hem de toplumda prestij elde etmek isteyen destanc› toplumun haber alma‚ ibret alma‚ toplumsal de- ¤erlerin ö¤retilmesi‚ hat›rlat›lmas› vb. gibi ihtiyaçlar›na cevap verme noktas›nda namus kavram›n› ön plana ç›karm›flt›r. Anahtar Kelimeler namus-afl›k destanlar›-destanc›-kad›n ABSTRACT The oral and written culture of a nation is consisted by that nation’s traditions‚ beliefs‚ customs and convention. The subject of this article is based on the concept of ‘honor’ in Âfl›k epics written between 1950 and 1975 that constitutes the written culture in relation with the â¢ik poem convention. During this period, the alteration in moral values as a result of the political and cultural changes has become a subject for the epic wrtiters who were searching for sensatoinal themes. The epic writers, both in order to increas their economic income and to gain social prestige, made the concept `honor` a forground for satisfying the society`s needs of receiving information and supplying exemplarly, as well as, teaching and reminding the social values. Key Words honor, â¢ik epics, epics writers, woman
Bahâr-nâme: An Unknown Work by Celilî
Journal of Turkish Studies, 2011
Klasik Türk edebiyatında divan tertip etmek neredeyse bütün şairler için en önemli amaçlardan biridir. Şairlerin sanat hayatının bir meyvesi olan divanların elimizdeki nüshalarının büyük çoğunluğunun özel bir adı ve bir dibacesi-önsözü-yoktur. Bundan dolayı özel bir adı olan ve şairin bir anlamda poetikasını ortaya koyduğu bir dibaceye sahip divanlar ayrı bir öneme sahiptir. Bu çalışmada, Celilî'nin şu ana kadar ortaya çıkmamış manzum-mensur bir dibacesi ve 210 gazel içeren Bahâr-nâme'si incelenecek, klasik Türk edebiyatındaki önemine değinilerek dibacenin transkripsiyonlu metni verilecektir.
Milel ve Nihal, 2020
The Jewish Enlightenment is a movement that had a bearing upon the Western Enlightenment which emerged as a consequence of the Renaissance and the Reform processes in Europe in the 18 th century. This movement, that was referred to as Haskalah which means enlightenment in Hebrew, fastened on transforming the Jewish communities living in Europe, and integrating them into Europe while bringing forth awareness of religious, cultural and scientific matters for them. Expressing itself especially by the phrase "Hebrew at home, German on the street", the Haskalah movement, owing to the journal Hame'assef first published in 1783, obtained its institutional structure to the accompaniment of a plan that was being carried out in accordance with a number of objectives. The journal which was brought out under different editors' directorship in different cities through its publishing course contains the most important datum on Haskalah movement. There whilst the subscribers to the journal enable us to see Haskalah proponents named Maskilim and, the content of the journal gives us information about what Haskalah's positions are, and about the efforts conducted in conformity with those positions. Moreover, the interruptions, the editor changes, the special discrepancies of the content also shed light on prominent aspects of the changing experienced by Haskalah movement.
Chronotopic Reading of the Novels of Halide Nusret Zorlutuna
Journal of Turkish Studies, 2010
Zaman-uzam Ģeklinde çevirebileceğimiz kronotop kavramı, Michael Bakhtin tarafından ortaya atılmıĢtır. Romanda her zamanın mekâna temellük ettiği düĢüncesini ifade eden kronotop, Türk romanını anlamak açısından önemli bir imkân sunar. Osmanlı"nın yıkılıĢ Cumhuriyet"in doğuĢ sürecinde yaĢamıĢ kadın yazarlardan Halide Nusret Zorlutuna"nın romanları tanıklık ettiği tarihi süreci içerir. Bu sebeple onun romanlarında mekân çoğu zaman tarihi, zaman zaman psikolojik, kozmik, biyografik zamanı beraberinde getirir. Onun romanları üzerinden yapılacak bir kronotopik inceleme, hem romanlardaki karmaĢık olay örgüsü ve karakterleri anlamayı kolaylaĢtıracak hem de mekân üzerinden dönemin tarihi izlerini, yazarın biyografisini, psikolojik ve kozmik zamanı okumayı sağlayacaktır.