Amasya Muzesinde Bulunan Bir Grup Muhur (original) (raw)

Samsun Müzesi'nde Bulunan Bir Grup Sinope Amphorası

SİNOP KÜLTÜR VE TURİZM SEMPOZYUMU BİLDİRİ ÖZETLERİ KİTABI, 2021

Antik Dönemler de tarım ürünlerinin korunması ve taşınması amacı ile çeşitli kap türleri üretilmiştir. Bu kap türlerinden en çok tercih edilenlerden biri de amphoralardır. Başlangıçta tek tip üretilen amphoralar, ticaretin gelişmesi ve taşınan malzemelerin çeşitlenmesi ile birlikte çeşitli formlarda üretilmişlerdir. Erken Tunç Çağı’ndan Bizans Dönemine kadar varlığını sürdüren amphoralar, büyük bir alana yayılım göstermiştir. Bunun neticesinde, birçok bölgede amphora üretim merkezleri kurulmuştur. Çağlar boyunca kara ve deniz ticaretinde kullanılan amphoralar, ticaret hayatının alt yapısını oluşturan ve bu zamana kadar arkeolojik önemli bilgi ve belgeler sunan temel taşlarından biri olmuştur. Samsun Müzesi envanterine kayıtlı çok sayıda amphora bulunmaktadır. Yapılan çalışmada bir grup Sinope amphorasına yer verilmektedir. Sinope, Karadeniz Bölgesi’nin en önemli amphora üretim merkezi olma ünvanına sahiptir. Bu amphoraların birçoğu müzeye satın alma yolu ile kazandırılmıştır. Üzerlerinde bulunan kalıntılardan dolayı deniz buluntuları olarak değerlendirilmişlerdir. Daha önceleri bu eserlerin değerlendirilmesi tam anlamı ile yapılmamış ve literatüre kazandırılmamıştır. Yapılan çalışmalar doğrultusunda eserlerin kullanıldıkları dönemin tarihlendirilebilmesi, benzer örneklerinin hangi coğrafyalarda görüldüğünü tespit etme açısından önem arz etmektedir.

Samsun Müzesi'nden Bir Grup Amphora

KAREN (Karadeniz Araştırmaları Enstitüsü Dergisi), 2021

Antik Dönemlerde” tarım ürünlerinin korunması ve taşınması amacı ile çeşitli kap türleri üretilmiştir. Bu kap türlerinden en çok tercih edilenlerden biri de amphoralardır. Başlangıçta tek tip üre-tilen amphoralar, ticaretin gelişmesi ve taşınan malzemelerin çe-şitlenmesi ile birlikte çeşitli formlarda üretilmişlerdir. Erken Tunç Çağı’ndan Bizans Dönemine kadar varlığını sürdüren bu amphora-lar, büyük bir alana yayılım göstermiştir. Bunun neticesinde, bir-çok bölgede amphora üretim merkezleri kurulmuştur. Samsun Mü-zesi envanterine kayıtlı çok sayıda amphora bulunmaktadır. Bu amphoralar 11 üretim merkezi altında değerlendirilerek katalog çalışması yapılmış, eserlerin tanımlanması sağlanmıştır. Bu üretim merkezlerinin Khios, Rhodos, Knidos, Klazomenai, Lesbos, Samos, Thasos, Mende, Kholkis, Sinope ve Ganos olduğu tespit edilmiştir. Çalışmaya konu amphoraların üretildikleri yeri tespit etmek ve bir kronoloji oluşturmak oldukça güç olmakla birlikte, benzer örnek-lerle karşılaştırma yoluna gidilerek tarihlendirilmeye çalışılmış ve eserlerin tamamının MÖ 6. yüzyıldan MS 6. yüzyıla kadar devam ettiği saptanmıştır. Yapılan araştırmalar sonucunda elde edilen so-nuçlarla mevcut literatüre katkı sağlanması hedeflenmiştir

Samsun Müzesi’nden Bir Grup Cam Kase

Karadeniz İncelemeleri Dergisi, 2021

There are 10 glass bowls in Samsun Museum that have been added to the inventory of the museum through rescue excavations, confiscations and purchases. These are generally made using free-blowing or mould-blowing techniques. Considering their form features. they have 3 forms, , with floral motif-groove decoration, conical and hemispherical. Except for two undecorated bowls, all of them are decorated with groove or fluted decorations. Two bowls with floral motif-groove decoration found in "in-situ" during rescue excavations are distinguished from the others by the technique of their decoration. The bowls are produced with mold casting and shaped using a tool. This type of glass is one of the luxury glass bowls, which is the continuation of the tradition of emulating metal that started with the establishment of the Persian Empire in the 6th century BC. Pottery samples of this type of glass bowls can be seen in Alexandria, Cyprus, Syria and Rhodes in the Hellenistic Period. It is very important that the bowls are found in-situ in an underground carved chamber tomb found in Amisos. Other bowls are typical examples of the Roman Period. The difference in form, decoration and production technique should be due to the period characteristics. Evidence has not yet been found regarding glass production in Amisos or its immediate surroundings. However, considering the large number of glass works in the region, it would not be wrong to think that there is a glass production center waiting to be discovered yet.

Akhisar Arkeoloji Müzesi'nden Bir Grup Pişmiş Toprak Figürin

Archaeology Museum of Akhisar, the heir to the ancient Thyateria, is a two-storey building constructed in 1932 and partly used as a teachers’ house, and it was later restored and opened as a museum in 2012. A group of artefacts which was preserved in the Manisa Archaeology Museum before has been exhibited in the Archaeology Museum of Akhisar since its opening. Among those artefacts, there are terracotta figurines dating back to the Hellenistic and Roman periods. In this paper, these figurines are examined in terms of technical, iconographical and stylistic aspects and although there isn’t any detailed information about the exact spots where they have been excavated, this paper attempts to provide some suggestions about their function.

İstanbul Arkeoloji Müzeleri'ndeki Bir Grup Bolu Göynük Buluntusu

Baran Çelik G., 2020, “İstanbul Arkeoloji Müzeleri’ndeki Bir Grup Bolu-Göynük/ Bilecik-Yenişehir Buluntusu” Uluslararası Propontis ve Çevre Kültürleri/Propontis and Surounding Cultures (ed.) V. Keleş, İstanbul, 161-180. , 2021

There are two bronze situlae, one bronze patera, one bronze askos, one bronze thymiaterion, one bronze vase, one silver strainer, one silver kylix and one furniture leg piece are included to the group of finds from Bolu-Göynük / Bilecik Yenipazar which is actually subject of this paper. The group was brought to the Istanbul Archaeological Museums in 1900 from the city of Bolu, Göynük, Kisra village and was included by purchasing to the Metals Objects Collection of the Museum. These objects were registered to the collection with 1415-1426 inventory numbers. They are symposion objects and all of these objects dated to the same period. It thought that these might be from a tumulus and then they were put together and displayed in the exhibiton which was named “The Neighbourhood of Istanbul: Thrakia, Bithynia, Byzantine” in 1998. The finds from Bolu Göynük, are dated to second half of the 4th century BC.

Edirne Arkeoloji Müzesi’nden Bir Grup Metal Buluntu

MASROP E-Dergi, 2021

Öz Edirne Arkeoloji Müzesi, Türkiye Trakyası'nda kurulan ikinci müzedir. Müzenin kuruluşundan 2015 yılına kadar toplamda 657 metal buluntu envantere kaydedilmiştir. Edirne Arkeoloji Müzesi envanterinde yer alan ve bu çalışmanın ana malzemelerini oluşturan buluntular, müze kurtarma kazılarından ve Türkiye Trakyası'nın çeşitli merkezlerinden gelmiştir. Bu grup, altı adet fibula, üç adet tintinnabulum, dört adet ok ucu, üç adet sapan tanesi, dört adet sonda ve kaşık, iki adet strigilis, iki adet styluslar, birer adet ayna, el iği ve sella curulis olmak üzere 27 buluntudan oluşturmaktadır. MÖ 10-MS 5. yüzyıllar arasına tarihlendirilen bu buluntu grubunun üretiminde, ağırlıklı olarak bronz olmak üzere kurşun ve demir kullanıldığı görülmüştür.